04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 AĞUSTOS 1997 Ç ARŞAMBA HABERLER Sendikalar, art arda gelen zamlann 8 yıl için değil, bütçe açığını kapatmak için yapıldığını savundu 4 Ortülü 5 Nisan yaşanıyor'ANKARA /1STANBI L(Cumhum et) - Memur maaşlan \ e ı^çı ucretlen zam yağmuru altında endı Turk-lş Genel Teşkılatlandırma Sekreten Sabri Özdeş, " 24 Ocaklar, 5 Nisanlar u nu tturulmuyor. Tekrar yaşaühvor" derken Turk Harb-Iş Genel Ba^kanı IzzetÇetin zamlann eğı- tıme katkı ıçın değıl, butçe açıklannı ka- patmak amacıyla >apıldığınadıkkat çek- tı Petrol-tş Genel Başkanı Bayram Vü- dırun da "Hukümet,8 yülık eğramın, but- çe açığuun finansmanınj, milli gelirden fazlasryla pay alan zenginlerden ve ranti- yelerden alınacak servet vergilcri ile kar- şılasın" derken Sağlık Emekçılen Sendıkası (SES), zamlara tepkı göstere- rek en duşük memur maaşının 114 mıl- yon lıraya çıkanlması ıstemıyle eylem takvımını açıkladı Turkıye Petrol Kımya Lastık Işçılen Sendıkası (Petrol-Iş) Genel Başkanı Yıl- dınm. hükumetın gu\ enoyu almadan on- ce butçe açıklannı, ozelleştırme, zam ve ek vergıyle kapatacağmı ılan ettığını anımsattı Yıldınm. butçe açığı \e temel eğıtımın fınansmanımn servet vergısı ıle kapatılmasını ısteyerek şunlan dedı -Son zamlaria zaten açhksınınndaya- şayanemekçı halkımıza açhktan ol' de- nilmcktedir. Aruk talan halıne gelen zam- lara,ozefleştirmelere son venlmeudır. Eği- tim \e bütçe açığuun finansmanı milli ge- lirden fazlasıyla pav alan yuzde 20'lik azmlıkzenginlerden>erantiyelerden ser- vet vergüeri alınarak karşjlanmalıdırf Turk-Iş Genel Teşkılatlandırma Sekre- ten SabnOzde^ "Hergunzamyaptuyor. Kanımızın damlalançekilır gibı cebımiz- den paralar çeküjjor" dedı Ozdeş, ışçı ucretlenne artış yapılmazken her ürune ortalama yuzde 50 cıvannda zam yapıl- dığını vurgulayarak "Bazı urûnlere yüz- de 50'nin uzerinde yansıdı. Gıda madde- sinden, temizlik maddelenne kadar te- meJ ürünlere zam getdL 24 Ocaklaru 5 NLsanlan unutturmadı. Onlan tekrar ya- şanyor" dıye konuştu 8 > ıllık kesıntısız zorunlu eğıtımı destekledıklennı, bu ko- nuda geç kalındığına mandıklannı belır- ten Özdeş şunlan sovledı "Kr şevi bu kadar bahane ederek halkın ustune gelin- mezkL.Gerekçeolarak kullanmav a kım- senin hakkıyok. Malhe Bakanı açıklryor; sigara ile ilgfli katkı payı yıizde 10'dur di- ye. Bugün zam oranı yuzde 30. Birisinin yapüğından birisinin haberi yok." Bırleşık Metal-lş Genel Sekreten Kâ- mil Kinkır. son zamlann halkı daha da yoksullaştırdığını kaydederken Haber- Sen Genel Sekreten Mehmet Uçar, hal- km dayanma gücunun kalmadığını vur- guladı Turk Harb-îş Sendıkası Genel Başkanı İzzetÇetin ıse zamlara gosten- len "8 yıl" gerekçesının gerçekçı olma- dığını vurgulayarak sendıkalann 198O'lı y ıllarda uygulanan ekonomık polıtıkala- n anımsatan bu kararlara sessız kalama- yacağını belırttı SES'ten yapılan açıklamada da yenı hükumetın de bunalımın yukunu emek- çılere fatura ettıgıne dıkkat çekılerek "Y ıl sonu enflasyon oranı yüzde 100 civann- da bekleniv orken kamu emekcilerinin üc- retleri 6 ay için ancak yuzde 35 artnnh- yor. V uzde 35'tik ilk ucret aruşı. bırakın karnu çalışanlannın yaşamında bir ra- hatlamagetirmeyi, zam yağmuru altında en iyimser çahşanı bile çilcden çıkarmış- tır" denıldı Açıklamada, son zamlaria 1 5 mılyonu aşkın kamu emekçısının re- el alım gucunun yoksulluk sınınnın altın- da kalmayı surdurduğu vurgulanarak en duşuk memur maaşı 114 rrulyon lıra ola- cak bıçımde ek artı^ yapılması ıstendı Eylem surecını 11 ağustostan ıtıbaren başlatan SES, Eskışehır'de tanhı daha sonra belırlenecek bır mıtıng ve Ankara ıle Istanbul'da ozelleştırme ıçın seçılen pılot hastanelerde oturma eylemlen ger- çekleştırecek SES uyelen, 23 ekım per- şembe gunu SHÇEK'ten sorumlu Dev- let Bakanlığı. 30 ekım perşembe gunu YOK Başkanhğı, 5 kasım çarşamba gu- nu Çalışma \e Sosyal Guvenlık Bakan- lığı, 14 kasım cuma gunü Sağlık Bakan- lığı önunde yapacaklan kıtlesel basın açıklamalanyla topladıklan dılekçelen ıletecekler SES, aralık ayı ortasında da ış bırakma eylemı yapmayı hedeflıyor Güneydoğu'dan Öyküler sürüyor akan Evrensel ~mr ^r-arakolda ıkı bırlık beraber kalıyorduk m^r Başlangıçta bıraz zorluk çektık. ama M£^ zamanla alıştık Avantajlı taraflan da M ^ L \ardı Karakol emnıvetı ıkı taburabo- - A . .^L- lununce, dış emnıyet pususuna uç-dort gunde bır sıra gelmeye başladı Sonra askerler de ra- hat ettı Onlann da nobet saatlen seyrekleştı Bana gore ıse tekbır sorunumuz vardı tkı bırlık arasında- kı dısıplın Bu bırlıkte \ e bu tabur komutanının emnnde ol- duğum ıçın kendmıı şanslı sayıyordum Ama dığer tabur ıçın a>nı :>eyı soylemek mumkun değıldı Ikı- uç gunde bır vukuat oluyor. ya bır asker kendını ya- ralıyor va da ka\ ga çıkıyordu Rutbelı personelın bı- l&yumruk yumruğa bırbınne gırdıkJennı gozlenm- le gordum Tabur komutanımız bızı bu laçkalıktan uzak tut- mak ıçın elınden gelenı yapıyor, bundadakısmenba- şanlı oluyordu "Hiç kimse bu taburu diğer tabura benzetmeye kalkmasın.vallahidebillahı de vururum o adamı!" sozlen hâlâ kulağımda Doğal olarak, o bırlıktekı bahk baştan kokuyordu Adam 24 saat oda- sından çıkmıyordu Rutbelı personelının ısımlennı bıle bılmı>ordu Hıçbır şey umurunda değıldı Ba- zen gorduklenme, duyduklanma ınanamıyordum Ve her defasında şukredıyordum Bızım komutanımız her sıradan goreve çıkan tı- mı uğurlayıp gecenın bır yansında karşılamak ıçın nızamıyede beklerken, dığennm odasına kapanmış halde her şeyden habersız ot gıbı yaşaması erler ara- sındabıle huzursuzluk yaratıyordu Ben şahıt olma- dım, ama bır operasyonda tepenın ustune çadır kur- durup dışan çıkamadığı ıçın pet şıijeve ışedığı anla- tılıvordu ızım komutanımız ıse çok ozel bır ın- sandı Kımsey ı onunla karşılaştırmak ıstemıyorum, ama akıllıydı bır kere Kı\Tak bır zekâsı vardı Âstlanna ını- sıyatıf vereceğı zamanı çok ıyı bılırdı Orada her şey astlara bırakılan mısıyatıfle yuruyor- du Odabununbılıncındeydı Dığerlennın aksıne, o. ya^ına rağmen mumkun olduğu kadar sık bızımle bırlıkte gorevlere çıkıyor- du Çatışmada elınde tûfeğı oradan orava koşturma- sı tım komutanının heyecanını paylaşması bırlığı- mızde onu ılahlaştınyordu "Başuıa bir şev gefccek" dı>e ödumuz kopuyordu Bır sefennde bır askenn doğulu şıvesıyle komutanın yanına kadar surunup paçaündan çekerek "Komtanun, sen fazla one çık- mışsan. RicaederemgeriyeçekiLben hallederem"de- dığını kahkahalar arasinda anlatırdı Bıze hıssettırmemeye çalışsa da, çıldırmak uze- reydı Bırkaç kez, dığer tabur komutanının odasma hışımla gınp ağzına gelenı soyledığını ışıttık Ama detalarca uyanlanmıza rağmen. o adam gore\e gı- den tvmlerdekı el bombalannı kaza çıkmasm dıve ku- tulanndan çıkarttırmadı. mermılen plastık muhafa- zalannda turturdu Sonunda bızım tabur komutanı- nın da devreve gırmesnle tavın donemınde tayın edıldı gıttı Yennetayınedılenı beklemeden,kımse- ye veda bıle etmeden çektı gıttı O taburdan çok bız sevmdıkbuna Dısıplının d'sı kalmadığı ıçın eskısı ya da yenısı. o taburun personelının umurunda değıldı A.sıl bız merak edıyorduk Yenne gelenı bızım komutanımız datanımıvordu amaısmınıduvmuştu Kendısınden kıdemsızdı Sonunda senıkomutangeldı llkbakış- ta "Beterin beteri var"la karşılaşmadığımızı anlaynp bıraz sevmdık Sonradan da bu kanaatımız pek de- ğışmedı ,4ma yenı gelenı daha bırlığe katıhşınm ılk gunu kendi anlattıklanndan tar.ıy ınca, bugunlere nasıl gel- dığımızı benım nıve burada olduğumu gayet ı\ı an- ladım O bır zamanlar buranın Mlahıydı Jıpıne at- ladı mı tum cı\ ardakı koy lenn ahalısı y ola dokulur- du Şu tepenın orada eskıden bır ağıl vardı ışte ora- da az mı kuzu çevirmışlerdı'1 Sonra buralan çok ıyı bîlırdı Nerede turaç olur. nerde domuz eşınır. kek- lığın msı hangı kayalıkta bulunur ezbere bılırdı Herkes çok ıyı tanırdı buralarda onu Korkarlardı da O zamanlar PKK talan voktu. kaçakçılarla uğraşı- yorlardı \ma volagetırmıştıtumkoyluyu Ogıder- ken sut dokmuş kedı gıbı olmuşlardı Kımse sozunu kesmedı y enı gelenın Taburkomu- tanımız da, nezaketmden turaç. kuzu çevırme. do- muz ve keklık avı laflarına bıle gulmedı Ama *siıt dokmuş kedi" sozunu ışıtınce kaşlan bıraz çatıldı A>ağa kalktı u Biz bugun koyegideceğiz.yorgun de- ğibtn sen de gel. Eskı gunlerini yadedersin hem. Ta- llkokulnıdıklan falan da görürsün" dedı Yenı gelenın yu- zu bır anda değıştı "Biz niye 0diyoruz komutanım, çağıralım gelsinfcr*1 deyıverdı Karşısında beton gı- bı bır surat gorunce de Tabü komutanım, ben dege- levim. ama biliyorsunuz, dosru \ar düşmanı var, Biz de burada hal'rvle hem dost hem duşman edindik. Şımdilik ben adımı falan soylcmeyeyim uygun gö- rurseniz. Guvenlik için" dedı Bız de "guvenük için" >enı gelenın o eskı gunler- dekı komutan olduğunu kımseye soylememeye ka- rarverdık Araçlar hazırlandı. yola çıkıldı Haftalık olağankoy zıyaretlenndenbınydı Ben hıç sevmez- çantasından çıkardı Bırsayfayıaradıvebuluncaba- şmı defterden kaldırmadan "Muhtar. hemen şu adı- nı okuyacağnn adamlan buraya çağır" dedı v e on ka- dar kışının ısmını okudu Bunlar köyde kaçakçılık yaptığını bıldığımız adamlardı Hepımız tabur komutanının ne yapaca- ğını merakla beklıyorduk Yenı gelen tabur komuta- nı ıse kendı derdmdey dı Guneş gozlüklennın ardın- da hâlâ tanmmamak ıçın uğraşıp duruy ordu Beş da- kıka kadar sonraçagnlanlar tekerteker gelmeye baş- ladı İlk gelen koylu. elını opmek ıçın tabur komu- tanma yanaşınca duyduğu sozler ûzenne ırkıldı - Anlamışım, anlamışım Bız de anlamıştık Yıne hepımızı şaşırtmıştı Ona gıttıkçe daha çok hayran oluy ordum Ama kafam al- lak bullaktı Nıyetı ne olursa olsun, en kısa zaman- da bınlen buralara doluşacak ve "halktan haraçalm- djğı" gerekçesı ıle soruşturmalar başlayacaktı Hem askerlenmı saatlerce koyun ıçınde bırakmak da ho- şuma gıtmıyordu Veo bu endışelenmı de. hafizam- dan asla sılınmeyecek şu sozcuklerle gıderdı - Muhtar.seninhuzunındavebu kadar insanınşa- hitüğtnde sana son bir şe> soyleyeceğim. şimdi beni iyi dinle. Bana ve sizin kucağınıza gondereceğim as- dım bu zı>aretlen Zorla yemek yedınrlerdı Bol > ağlı keçı etı Alışmarmşım Kesınlıkle o alcşam ıs- hal olurdum rabur komutanım da aynı kazaya uğra- dığı ıçın kımse sesını çıkaramazdı Is- hal olacağımızı bıle bıle o keçı etıru yerdık Yemezsek çok alınırlardı. ku- serlerdı Bır de çay sorunum olurdu bu zıyaretler esnasında İlk zamanlar adetlennı bılmı- vordum Ben çayı bıtırdıkçe sormadan yenısını dol- duruy orlar, böy lece kalkana kadar yavaş yavaş da ol- sa ben en az 10-15 bardak çayı ıçmek zorunda kalı- yordum Sonunda çay ıstemedığımı nazıkçe belırt- mek ıçın bardağı, çay tabağına yatırmak gerektığmı oğrendım ve çay knzınden kurtuldum, ama bu keçı etı konusunda yapacak bır şey yoktu Koye gırdığı- mızde ahalı her zamankı gıbı mey danda toplanmış, bızı beklıyordu Yerlere şılteler atılmış, daırenın or- tasına da alçak bır masa konulmuştu Hoş geldmler, nasılsınlar ara^ında herkes kendıne bır yer buldu ve oturdu Bırkaç dakıka ^ohbetten sonra muhtar, yenı gelen tabur komutanma donerek •'Hoş gelmişen ko- mutan. Hayırh olsin. Sen burada daha önce gorev yapmıssan" dıye sordu Muhtara benzetmii olacağı, buralara ılk kez geldığı soylendı Ikna olup olmadı- ğını bılmıy orum. ama muhtann kafası bay ağı kanş- tı o gun Soz dondu dolaştı, son aylarda hep olduğu gıbı okul konubuna geldı Muhtar, y ıne aynı sozler- le okul ıhtıyaçlannm olduğunu, defalarca bakanlığa y azı y azdığını, ama kımsenın bu konuyla ılgılenme- dığını anlattı Bu sozlen ezbere bılıyorduk artık Tabur komutanımınkılen de Şundı o da "Ben ne yapabilirim ki? Yazmışsın işte. MiHetvekiIleriniziara- >in. Siz onlara ne diye o\ verdiniz? Köyünüze okul yapsın diye değil mi? tşte arayın o adamlan" dıye- cektı Dedı de \ma bu kez. muhtar çok ılgınç bır şey söyledı "Komutan, onlann derdi başkadır. Onlara biz o> vermişız. ama onlar başkalaruun mebusu olmuştur" dedı Içın ıçın hırslanıyordum Koy yıllardır kaçakçılık yapıyordu PKK ortaya çıkalı ben de, hem ınsan hem de malzeme desteğım esırgemıdığını gayet ıy ı bılıyorduk >\ma muhtar ılk kez bır şey. ler anlatma- ya çalışıyordu Yanında da koyun ılen gelenlen ol- duğu ıçın açık konuşamıyordu Tabur komutanı da bunu fark etmıştı O unlu kahverengı kaplı deftennı "Hasan, hemen 5 miryon getir." Bız de ne donduğu- nii anlamamıştık Tekrar ettı - Ne balayorsun öyle yüzüme. Hemen koş, 5 mil- yon getir. - Komutanım bende o kadar para yoktur kı1 - Hasaru hemen koş 10 mihon getir. - Komutanım »en ne dıyorsunuz, bende para yok- tur komutanım - Hasan hemen evine git ve buraya 15 miryon getir. Hasan heT ıtıraz ettığınde paranın arttığmı anlay ın- ca. hıç sesını çıkarmadan kalabalığı yanp oradan uzaklaştı Ikıncı gelen ne olduğunu anlayamadan. onunla da açık arttırma başladı Beş, on, on beş der- ken o da yırmıde kaldı Hıç parası olmadığını yalvanp yakanp anlatmay a çalışan bın ıse 25 mılyon lafını duyunca koşarak ev ı- nın y olunu tuttu Onun bırkaç kez kaçakçılıktan y a- tıp çıktığını bılıyorduk Koydekı kaçakçılığı yon- lendırenlerden bın olduğundan hıç kuşkumuz y ok- tu L stelık, tezekten evının onunde son model bır Re- nault, oylece duruyordu Yanm saat ıçınde paralar gelmeye başladı rabur komutanımız hıç dokunmadan gelen paralan muhtara teslım ettınyor, bır yandan da ardı arkası kesılmeyen çaylan devmp duruyordu Ben ışın ıçınde bır kurnazlık olduğunu tahmın edıyordum, ama bu kadar kışının ortasında boyle ın- sanlardan para toplamanın doğru bır davranış olma- dığını düşunuyordum Buralarda. hıç günahı olmayan bınnın ustune ne ıftıralar atıldığını her gun duyuyorduk Boyle bır manzara sonunda kım bılır başımıza neler gelecek- tı İstanbul'da olduğu ıçın bır kışı dışmda tüm çağn- lanlardan yaklaşık 150 mılyon kadar para toplandı Tabur komutanı, muhtara parayı bır guzel saydırdı ve ona dondu - Bak muhtar. Bu parayı alacaksın. Hemen şimdi ilceye inip çimento ve demir alacaksın. Anladın mı? - Anlamışım - Ben de, karakola dönünce benim taş ustası asker- lerle, muhendis bir astcğmenim var, onlan gondere- ceğim. - He komutan - Size tanı üç hafta sure verivorum. Bu okul bite- cek, anladın mı? kerlerime ne yaparsanız. sizin şerefinizdir. Seçim si- ze ah, ben ve askerlcrim her şeyi goze aldık ve onu- rumuzu sizin şerennize bıraktık. Anladın mı? - Sen merak etmeyesen komutan, şerefın şerefı- mızdır Ayağakalktık "Haydiozamanşimdilikeyvallah." Yenı gelen tabur komutanı da gozluklennı çıkarmış. olan bıtenı anlamaya çalışıyordu Yavaş yavaş komutanımızın arkasından araçlan- mıza doğru yurumeye başladık Nedenını bılemıy o- rum, vucudumu. o ana kadar sadece rutbemı taktı- ğım o ılk gun yaşadığım bır gurur kapladı Başımız dık, arkamızabakmadanyuruyorduk Aklımdanbın- lerce şey geçıy ordu Babanun en buyuk ıdealıne ben ondan once ula^acaktım Bır okul yaptırmak Hıçol- mazsa kannca kararınca katkıda bulunmak, belkı de ın^aatmda çalışmak Aynı taburkomutanımın dedığı gıbı, uç hafta ıçın- de okul bıttı Kendısı de dahıl olmak uzere, koyluler ve askerlerle bırlıkte hepımız kürek salladık Muhen- dis asteğmenımız de ılk oğretmenı oldu okulun Bıl- dığım kadanyla kaçakçılann parasıyla vaptınlan ılk okul da bu oldu Yarın: Mars DÜZELTME Günejdoğu Öykuleri'nın dünku bolumunde •'Tenunuz 1991-07.55" arabaşlığından sonra bırat- lama olmuştur Eksık bolum şöyle "Bır ast bır ustuyle nasıl boyle konuşur9 Bun- lan yazamam Ya bınnın elıne geçerse ıkı gun sonra karakola donuyoruz Temmuz 199108.10 Yazacak gucum kalmadı Ellenm tırnyor Kı- mın elıne geçerse geçsın Bunlann bılınmesı lazım Tım komutanının askerlığı unutup, komutana ağ- zma gelen kufûru say dı ğının ve "Tepeyi alamadık, iki şehidim ve bir yaralım var, 10 kilonıetre oteden öriip duruyorsun. Kına yak bir taraflanna!" dedı- ğının bılınmesı lazım Nedenını duşunemıyorum ama bılınmesı lazım Temmuz 1991, Aynı gûn -11.00 Parkamın kapşonundan 7 boğumlu bır akrep çıktı GLOBAL POIİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU IV. Dünya Savaşı Başladı" Zapatacı EZLN grubu, 1994 yılında Meksıka'nın gerı kalmış bır bolgesı olan Chıapas'ta hıç beklenme- dık bır şekılde toprak ve ozguıiuk talebı ve "Yenı U- beralızme Hayır" sloganıyla ortaya çıktı EZLN guven- lık guçlenyle çatışmaya gınerek Meksıka'da sıyası- malıbırkrızbaşlamasınayolaçtı EZLN dunyanın he- men her yennde kureselleşmenın yıkıcı etkılennı an- lamaya ve bunlara dırenmeye çalışan solcu-sosyalıst ve halkçı çevrelenn dıkkatını uzenne topladı Ağus- tosta Le Monde Dıplomatıque EZLN'ın lıderien II. Ko- mutan Marcos'un kureselteşme uzenne IV Dunya Savaşı Başladı başlıklı bır makalesını yayımladı Aşa- ğıda bu makalenın ana fıknnı, bır yorum katmamaya çahşarak ozetlemeye çalışacağım Makalenın uzenn- de konuşmayı bır başka yazıya bırakıyorum • Yenı-lıberalızm topraklann ele geçınlmesı amacıy- la surdurulen yenı savaştır Kapıtalızm ve sosyalızm arasinda çeşıtlı duzeylerde, alanlarda ve yoğunluklar- da surdurulen III Dunya Savaşı (soğuk savaş) bır ta- rafm yenılgısıyle sonuçlandı, ama ortaya belıtgın bır galıp çıkarmadı. Şımdı, III Dunya Savaşı'nın galıple- n arasinda, Doğu Bloku ve SSCB'nın yenılmesıyle açılan yenı pıyasalann paylaşılmasına yonelık, yenı bır savaş, IV Dunya Savaşı yaşanıyor Bu savaş buyuk malı merkezler arasinda, dunya çapında, buyuk bo- yutlu ve kesıntısız bır şekılde suruyor Halen buyuk topraklar, zengınlıkler ve muazzam bır ış gucu, em- peryalıst guçler arasındakı lıderlık çatışmasının sona ermesını beklıyor Butu savaşlar gıbı bu savaş da u- lus-devletler uzennde, kımlıklennı yenıden belırieme- len yonunde muazzam bır baskı yarattı Malı pıyasalar bılgısayarlar sayesmde, kendı yasa- lannı ve çıkarlannı tum gezegene dayatmaya çalışı- yoriar Kureselleşme, bunlann totalrter mantıklannın yaşamın tum alanlanna egemen kılınmasından baş- ka bır şey değıldır Dune kadar ekonomının lıden olan ABD bıle artık malı pıyasalann, "serbest tıcaretın* mantığı ıle yonlendınlıyorlar Telekomunıkasyon ala- nındakı gelışmeler artık bu surecı tum dunyayı kap- sayan topyekûn bır savaş halıne çevırmıştır Bu savaşın ılk kurbanı ulusal pazardır Kureselleş- menın tetığını çeken sureç ıçınde seken kurşun, ge- lıp tetığı çekenı vurmuştur Bugun modern kaprtalıst devlet uluslararası malı sermaye karşısında gıderek yıkılıyor Ulusal devletler gıderek kendı vatandaşlan- nın çıkarlannı savunamaz bır noktaya gelmışlerrJır. Çocuk (yenı lıberalızm) babasını (ulusal sermayeyi) yemektedır Bu venı dunya duzenınde ne demokra- sı, ne ozgurluk, ne eşrtlık ne de dayanışma soz konu- sudur Dunya ekonomısı, kaosun egemen olduğu top- yekûn bır savaş alanına donuşmuştur Soğuk savaşın sonuna doğru ınsanlan olduren, an- cak uretım araçlanna zarar vermeyen yenı bır bom- ba, notron bombası yapılmıştı IV Dunya Savaşı'nın mucızevı sılahıysa malı knz bombasıdır Bomba sa- dece ulusal ekonomıyı tahnp etmekle kalmıyor, tum sakınlennı yoksulluğa ve sefalete mahkûm edıyor. Bomba patladığındaateş vetozduman bırakmıyorar- kasında, ama o bolge bır megapol tarafından ılhak edılıyor ve ışgucu yenı kuresel emek pazannın bır par- çası halıne getınlıyor Boylece o bolgede ulusal ege- menlık ortadan kalkıyor, zengınlıkler ve ış gucü yağ- ma edılıyor Bazı bolgeler veoradakı nufus ekonomtK surecın dışına rtılerek tahnp edılıyor IV Dunya Savaşı nrja ulus-devletın yonetıcılen kü- resel malı sermaye ıçın çalışan memuriara donuşu- yorlar Bu yenı dunya duzenı dunya ekonomısının tek bır pazar olarak bırieştırılmesı anlamına gelıyor Sa- dece ulusal ekonomıler, egemenlıkler değıl, ulusal kulturler de yok edıyor, bunlann yenne bır "Amenkan yaşam tarzı" ıkame edılıyor Bugun, buyuk bır akışkanlık halınde olan bu dun- yanın kavranması ıçın yeterlı venlere tam olarak sa- hıp değıhz, ancak bazı ıpuçlan da yok değıl Bu ıpuç- lanndan en onemlı attı tanesı şoyle ozetlenebıhr 1 - Bır tarafta zengınlıkler yoğunlaşıyor, dığer taraf- tayoksullukyaygınlaşıyor 2- Yenı lıberalızmın propa- gandasının aksıne somuru yaygınlaşıyor, kureselleşı- yor Yoksulluk hızla artıyor 3- işsızlık gıttıkçe kuresel çapta buyuyor, 1975'te 2 mılyon olan kuresel goçmen sayısı hızla artarak 1995'te 27 mılyona ulaşıyor ve emekçılenn yaşamlannı tam bır kâbusa donuşuyor. 4- Malı sermaye kureselleştıkçe suç orgutlenyle bağ- lan gelışıyor, suç kureselleşıyor 5- Ulus-devlet tum sosyal ışlevlennden sıynlarak uluslararası malı serma- yenın / megapollerın bır yerel guvenlık aracına donu- şuyor Şıddet araçlannın meşru sahıbı olan devlet bu- nu meşruıyetı olmayan bır gucun yaranna kullanıyor. 6- IV Dunya Savaşı bır taraftan ulusal devletlerı par- çalıyor, sınırlan tahnp edıyor, yenı kuçuk ve zayrf dev- letlenn oluşmasına, devletler arasinda yenı toplum- sal sınırlann ortaya çıkmasına yol açıyor Obur taraf- tan megapoller (buyuk malı ekonomık metrelzer) olu- şuyor Bu cuce devletler ve yonetıcılen malı serma- yeye hızmet ettıklerı olçude varlıklannı surdurebıhyor- lar 6- Tum bunlar olurken kuresel çapta dırenış nok- talan da oluşuyor Kadınlar, kureselleşmenın, IV Dun- ya Savaşı'nın yıkıcı etkılenne karşı orgtulenıyor, guç- lennı bırleştırmeye, mucadele etmeye çabalıyortar Kahramanmaras Karakola saldırıda bir PKK'K öldüriüdü Yurt Haberleri Servi- si- Kahramanmaraş'ın Elbıstan ılçesınde, polıs karakoluna sılahlı saldı- nda bulunan teronstler- den bın olduruldu Ka- mışlı koyune baskın du- zenleyen teronstler ıse MHP'Hakkân II Başka- nı FevziOzbek'ın lise oğ- rencışı olan yeğenı Mah- mutÖzbek"ı oldurduler Elbıstan ılçe merke- zınde öncekı gece Cum- hunyet Karakolu yakını- na motosıkletle gelen 2 terönst, uzun namlulu sı- lahlarla ateş açarak kaç- tı Teronstlerm ateşıne karşılık veren guvenlık guçlen. henuz kımlığı belırlenemeyen bır tero- nstı oldurduler Olduru- len teronstm uzennde. bır kalaşnıkof marka uzun namlulu otomatık tufek v e 2 el bombası bu- lundu Olay sırasında, karakolda gorevlı polıs- lerden olen ya da yarala- nanolmadı Goksunılçe- sı Çardak beldesı yakın- lannda çalışmalarda bu- lunan Turk Telekom gö- revlılen Ahmet Bal ve Muhsin Koca, teronstler-3 ce doşenen patlayıcıya basarak yaralandılar Yai ralılar, Kahramanmaras Dev let Hastanesı'ne kal- dınlırken, bolgede ope- rasyonlar surduruluyor Bır grup terönst ıse oncekı gece saat 23 00 sıralannda, Hakkân'nın merkeze bağh Kamışlı Koyu'ne saldın duzenle- dı Burada korucular vfi guvenlık guçlen ıle çıkan çatışma sonucunda, koy- de bulunan MHP Hakkâ- n tl Başkanı Fevzı Oz^ bek ın yeğenı lıseöğren- cısı Mahmut Ozbek (16) oldu, kımlığı oğrenıle- meyen bır kışı de yara- landı Şemdınlı ılçe merke- zındekı Emnıyet Amırlı- ğı ıle komando lojman- lanna oncekı gece tacız ateşı açıldı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle