Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 AĞUSTOS 1997 Ç ARŞAMBA
HABERLER
Sendikalar, art arda gelen zamlann 8 yıl için değil, bütçe açığını kapatmak için yapıldığını savundu
4
Ortülü 5 Nisan yaşanıyor'ANKARA /1STANBI L(Cumhum et)
- Memur maaşlan \ e ı^çı ucretlen zam
yağmuru altında endı Turk-lş Genel
Teşkılatlandırma Sekreten Sabri Özdeş,
" 24 Ocaklar, 5 Nisanlar u nu tturulmuyor.
Tekrar yaşaühvor" derken Turk Harb-Iş
Genel Ba^kanı IzzetÇetin zamlann eğı-
tıme katkı ıçın değıl, butçe açıklannı ka-
patmak amacıyla >apıldığınadıkkat çek-
tı
Petrol-tş Genel Başkanı Bayram Vü-
dırun da "Hukümet,8 yülık eğramın, but-
çe açığuun finansmanınj, milli gelirden
fazlasryla pay alan zenginlerden ve ranti-
yelerden alınacak servet vergilcri ile kar-
şılasın" derken Sağlık Emekçılen
Sendıkası (SES), zamlara tepkı göstere-
rek en duşük memur maaşının 114 mıl-
yon lıraya çıkanlması ıstemıyle eylem
takvımını açıkladı
Turkıye Petrol Kımya Lastık Işçılen
Sendıkası (Petrol-Iş) Genel Başkanı Yıl-
dınm. hükumetın gu\ enoyu almadan on-
ce butçe açıklannı, ozelleştırme, zam ve
ek vergıyle kapatacağmı ılan ettığını
anımsattı Yıldınm. butçe açığı \e temel
eğıtımın fınansmanımn servet vergısı ıle
kapatılmasını ısteyerek şunlan dedı
-Son zamlaria zaten açhksınınndaya-
şayanemekçı halkımıza açhktan ol' de-
nilmcktedir. Aruk talan halıne gelen zam-
lara,ozefleştirmelere son venlmeudır. Eği-
tim \e bütçe açığuun finansmanı milli ge-
lirden fazlasıyla pav alan yuzde 20'lik
azmlıkzenginlerden>erantiyelerden ser-
vet vergüeri alınarak karşjlanmalıdırf
Turk-Iş Genel Teşkılatlandırma Sekre-
ten SabnOzde^ "Hergunzamyaptuyor.
Kanımızın damlalançekilır gibı cebımiz-
den paralar çeküjjor" dedı Ozdeş, ışçı
ucretlenne artış yapılmazken her ürune
ortalama yuzde 50 cıvannda zam yapıl-
dığını vurgulayarak "Bazı urûnlere yüz-
de 50'nin uzerinde yansıdı. Gıda madde-
sinden, temizlik maddelenne kadar te-
meJ ürünlere zam getdL 24 Ocaklaru 5
NLsanlan unutturmadı. Onlan tekrar ya-
şanyor" dıye konuştu 8 > ıllık kesıntısız
zorunlu eğıtımı destekledıklennı, bu ko-
nuda geç kalındığına mandıklannı belır-
ten Özdeş şunlan sovledı "Kr şevi bu
kadar bahane ederek halkın ustune gelin-
mezkL.Gerekçeolarak kullanmav a kım-
senin hakkıyok. Malhe Bakanı açıklryor;
sigara ile ilgfli katkı payı yıizde 10'dur di-
ye. Bugün zam oranı yuzde 30. Birisinin
yapüğından birisinin haberi yok."
Bırleşık Metal-lş Genel Sekreten Kâ-
mil Kinkır. son zamlann halkı daha da
yoksullaştırdığını kaydederken Haber-
Sen Genel Sekreten Mehmet Uçar, hal-
km dayanma gücunun kalmadığını vur-
guladı Turk Harb-îş Sendıkası Genel
Başkanı İzzetÇetin ıse zamlara gosten-
len "8 yıl" gerekçesının gerçekçı olma-
dığını vurgulayarak sendıkalann 198O'lı
y ıllarda uygulanan ekonomık polıtıkala-
n anımsatan bu kararlara sessız kalama-
yacağını belırttı
SES'ten yapılan açıklamada da yenı
hükumetın de bunalımın yukunu emek-
çılere fatura ettıgıne dıkkat çekılerek "Y ıl
sonu enflasyon oranı yüzde 100 civann-
da bekleniv orken kamu emekcilerinin üc-
retleri 6 ay için ancak yuzde 35 artnnh-
yor. V uzde 35'tik ilk ucret aruşı. bırakın
karnu çalışanlannın yaşamında bir ra-
hatlamagetirmeyi, zam yağmuru altında
en iyimser çahşanı bile çilcden çıkarmış-
tır" denıldı Açıklamada, son zamlaria
1 5 mılyonu aşkın kamu emekçısının re-
el alım gucunun yoksulluk sınınnın altın-
da kalmayı surdurduğu vurgulanarak en
duşuk memur maaşı 114 rrulyon lıra ola-
cak bıçımde ek artı^ yapılması ıstendı
Eylem surecını 11 ağustostan ıtıbaren
başlatan SES, Eskışehır'de tanhı daha
sonra belırlenecek bır mıtıng ve Ankara
ıle Istanbul'da ozelleştırme ıçın seçılen
pılot hastanelerde oturma eylemlen ger-
çekleştırecek SES uyelen, 23 ekım per-
şembe gunu SHÇEK'ten sorumlu Dev-
let Bakanlığı. 30 ekım perşembe gunu
YOK Başkanhğı, 5 kasım çarşamba gu-
nu Çalışma \e Sosyal Guvenlık Bakan-
lığı, 14 kasım cuma gunü Sağlık Bakan-
lığı önunde yapacaklan kıtlesel basın
açıklamalanyla topladıklan dılekçelen
ıletecekler SES, aralık ayı ortasında da
ış bırakma eylemı yapmayı hedeflıyor
Güneydoğu'dan Öyküler sürüyor
akan Evrensel
~mr ^r-arakolda ıkı bırlık beraber kalıyorduk
m^r Başlangıçta bıraz zorluk çektık. ama
M£^ zamanla alıştık Avantajlı taraflan da
M ^ L \ardı Karakol emnıvetı ıkı taburabo-
- A . .^L- lununce, dış emnıyet pususuna uç-dort
gunde bır sıra gelmeye başladı Sonra askerler de ra-
hat ettı Onlann da nobet saatlen seyrekleştı Bana
gore ıse tekbır sorunumuz vardı tkı bırlık arasında-
kı dısıplın
Bu bırlıkte \ e bu tabur komutanının emnnde ol-
duğum ıçın kendmıı şanslı sayıyordum Ama dığer
tabur ıçın a>nı :>eyı soylemek mumkun değıldı Ikı-
uç gunde bır vukuat oluyor. ya bır asker kendını ya-
ralıyor va da ka\ ga çıkıyordu Rutbelı personelın bı-
l&yumruk yumruğa bırbınne gırdıkJennı gozlenm-
le gordum
Tabur komutanımız bızı bu laçkalıktan uzak tut-
mak ıçın elınden gelenı yapıyor, bundadakısmenba-
şanlı oluyordu "Hiç kimse bu taburu diğer tabura
benzetmeye kalkmasın.vallahidebillahı de vururum
o adamı!" sozlen hâlâ kulağımda Doğal olarak, o
bırlıktekı bahk baştan kokuyordu Adam 24 saat oda-
sından çıkmıyordu Rutbelı personelının ısımlennı
bıle bılmı>ordu Hıçbır şey umurunda değıldı Ba-
zen gorduklenme, duyduklanma ınanamıyordum
Ve her defasında şukredıyordum
Bızım komutanımız her sıradan goreve çıkan tı-
mı uğurlayıp gecenın bır yansında karşılamak ıçın
nızamıyede beklerken, dığennm odasına kapanmış
halde her şeyden habersız ot gıbı yaşaması erler ara-
sındabıle huzursuzluk yaratıyordu Ben şahıt olma-
dım, ama bır operasyonda tepenın ustune çadır kur-
durup dışan çıkamadığı ıçın pet şıijeve ışedığı anla-
tılıvordu
ızım komutanımız ıse çok ozel bır ın-
sandı Kımsey ı onunla karşılaştırmak
ıstemıyorum, ama akıllıydı bır kere
Kı\Tak bır zekâsı vardı Âstlanna ını-
sıyatıf vereceğı zamanı çok ıyı bılırdı
Orada her şey astlara bırakılan mısıyatıfle yuruyor-
du Odabununbılıncındeydı
Dığerlennın aksıne, o. ya^ına rağmen mumkun
olduğu kadar sık bızımle bırlıkte gorevlere çıkıyor-
du Çatışmada elınde tûfeğı oradan orava koşturma-
sı tım komutanının heyecanını paylaşması bırlığı-
mızde onu ılahlaştınyordu "Başuıa bir şev gefccek"
dı>e ödumuz kopuyordu Bır sefennde bır askenn
doğulu şıvesıyle komutanın yanına kadar surunup
paçaündan çekerek "Komtanun, sen fazla one çık-
mışsan. RicaederemgeriyeçekiLben hallederem"de-
dığını kahkahalar arasinda anlatırdı
Bıze hıssettırmemeye çalışsa da, çıldırmak uze-
reydı Bırkaç kez, dığer tabur komutanının odasma
hışımla gınp ağzına gelenı soyledığını ışıttık Ama
detalarca uyanlanmıza rağmen. o adam gore\e gı-
den tvmlerdekı el bombalannı kaza çıkmasm dıve ku-
tulanndan çıkarttırmadı. mermılen plastık muhafa-
zalannda turturdu Sonunda bızım tabur komutanı-
nın da devreve gırmesnle tavın donemınde tayın
edıldı gıttı Yennetayınedılenı beklemeden,kımse-
ye veda bıle etmeden çektı gıttı O taburdan çok bız
sevmdıkbuna
Dısıplının d'sı kalmadığı ıçın eskısı ya da yenısı.
o taburun personelının umurunda değıldı A.sıl bız
merak edıyorduk Yenne gelenı bızım komutanımız
datanımıvordu amaısmınıduvmuştu Kendısınden
kıdemsızdı Sonunda senıkomutangeldı llkbakış-
ta "Beterin beteri var"la karşılaşmadığımızı anlaynp
bıraz sevmdık Sonradan da bu kanaatımız pek de-
ğışmedı
,4ma yenı gelenı daha bırlığe katıhşınm ılk gunu
kendi anlattıklanndan tar.ıy ınca, bugunlere nasıl gel-
dığımızı benım nıve burada olduğumu gayet ı\ı an-
ladım O bır zamanlar buranın Mlahıydı Jıpıne at-
ladı mı tum cı\ ardakı koy lenn ahalısı y ola dokulur-
du Şu tepenın orada eskıden bır ağıl vardı ışte ora-
da az mı kuzu çevirmışlerdı'1
Sonra buralan çok ıyı
bîlırdı Nerede turaç olur. nerde domuz eşınır. kek-
lığın msı hangı kayalıkta bulunur ezbere bılırdı
Herkes çok ıyı tanırdı buralarda onu Korkarlardı da
O zamanlar PKK talan voktu. kaçakçılarla uğraşı-
yorlardı \ma volagetırmıştıtumkoyluyu Ogıder-
ken sut dokmuş kedı gıbı olmuşlardı
Kımse sozunu kesmedı y enı gelenın Taburkomu-
tanımız da, nezaketmden turaç. kuzu çevırme. do-
muz ve keklık avı laflarına bıle gulmedı Ama *siıt
dokmuş kedi" sozunu ışıtınce kaşlan bıraz çatıldı
A>ağa kalktı
u
Biz bugun koyegideceğiz.yorgun de-
ğibtn sen de gel. Eskı gunlerini yadedersin hem. Ta-
llkokulnıdıklan falan da görürsün" dedı Yenı gelenın yu-
zu bır anda değıştı "Biz niye 0diyoruz komutanım,
çağıralım gelsinfcr*1
deyıverdı Karşısında beton gı-
bı bır surat gorunce de Tabü komutanım, ben dege-
levim. ama biliyorsunuz, dosru \ar düşmanı var, Biz
de burada hal'rvle hem dost hem duşman edindik.
Şımdilik ben adımı falan soylcmeyeyim uygun gö-
rurseniz. Guvenlik için" dedı
Bız de "guvenük için" >enı gelenın o eskı gunler-
dekı komutan olduğunu kımseye soylememeye ka-
rarverdık Araçlar hazırlandı. yola çıkıldı Haftalık
olağankoy zıyaretlenndenbınydı Ben hıç sevmez-
çantasından çıkardı Bırsayfayıaradıvebuluncaba-
şmı defterden kaldırmadan "Muhtar. hemen şu adı-
nı okuyacağnn adamlan buraya çağır" dedı v e on ka-
dar kışının ısmını okudu
Bunlar köyde kaçakçılık yaptığını bıldığımız
adamlardı Hepımız tabur komutanının ne yapaca-
ğını merakla beklıyorduk Yenı gelen tabur komuta-
nı ıse kendı derdmdey dı Guneş gozlüklennın ardın-
da hâlâ tanmmamak ıçın uğraşıp duruy ordu Beş da-
kıka kadar sonraçagnlanlar tekerteker gelmeye baş-
ladı İlk gelen koylu. elını opmek ıçın tabur komu-
tanma yanaşınca duyduğu sozler ûzenne ırkıldı
- Anlamışım, anlamışım
Bız de anlamıştık Yıne hepımızı şaşırtmıştı Ona
gıttıkçe daha çok hayran oluy ordum Ama kafam al-
lak bullaktı Nıyetı ne olursa olsun, en kısa zaman-
da bınlen buralara doluşacak ve "halktan haraçalm-
djğı" gerekçesı ıle soruşturmalar başlayacaktı Hem
askerlenmı saatlerce koyun ıçınde bırakmak da ho-
şuma gıtmıyordu Veo bu endışelenmı de. hafizam-
dan asla sılınmeyecek şu sozcuklerle gıderdı
- Muhtar.seninhuzunındavebu kadar insanınşa-
hitüğtnde sana son bir şe> soyleyeceğim. şimdi beni
iyi dinle. Bana ve sizin kucağınıza gondereceğim as-
dım bu zı>aretlen Zorla yemek yedınrlerdı Bol
> ağlı keçı etı Alışmarmşım Kesınlıkle o alcşam ıs-
hal olurdum
rabur komutanım da aynı kazaya uğra-
dığı ıçın kımse sesını çıkaramazdı Is-
hal olacağımızı bıle bıle o keçı etıru
yerdık Yemezsek çok alınırlardı. ku-
serlerdı Bır de çay sorunum olurdu bu
zıyaretler esnasında İlk zamanlar adetlennı bılmı-
vordum Ben çayı bıtırdıkçe sormadan yenısını dol-
duruy orlar, böy lece kalkana kadar yavaş yavaş da ol-
sa ben en az 10-15 bardak çayı ıçmek zorunda kalı-
yordum Sonunda çay ıstemedığımı nazıkçe belırt-
mek ıçın bardağı, çay tabağına yatırmak gerektığmı
oğrendım ve çay knzınden kurtuldum, ama bu keçı
etı konusunda yapacak bır şey yoktu Koye gırdığı-
mızde ahalı her zamankı gıbı mey danda toplanmış,
bızı beklıyordu Yerlere şılteler atılmış, daırenın or-
tasına da alçak bır masa konulmuştu Hoş geldmler,
nasılsınlar ara^ında herkes kendıne bır yer buldu ve
oturdu Bırkaç dakıka ^ohbetten sonra muhtar, yenı
gelen tabur komutanma donerek •'Hoş gelmişen ko-
mutan. Hayırh olsin. Sen burada daha önce gorev
yapmıssan" dıye sordu Muhtara benzetmii olacağı,
buralara ılk kez geldığı soylendı Ikna olup olmadı-
ğını bılmıy orum. ama muhtann kafası bay ağı kanş-
tı o gun Soz dondu dolaştı, son aylarda hep olduğu
gıbı okul konubuna geldı Muhtar, y ıne aynı sozler-
le okul ıhtıyaçlannm olduğunu, defalarca bakanlığa
y azı y azdığını, ama kımsenın bu konuyla ılgılenme-
dığını anlattı Bu sozlen ezbere bılıyorduk artık
Tabur komutanımınkılen de Şundı o da "Ben ne
yapabilirim ki? Yazmışsın işte. MiHetvekiIleriniziara-
>in. Siz onlara ne diye o\ verdiniz? Köyünüze okul
yapsın diye değil mi? tşte arayın o adamlan" dıye-
cektı Dedı de
\ma bu kez. muhtar çok ılgınç bır şey söyledı
"Komutan, onlann derdi başkadır. Onlara biz o>
vermişız. ama onlar başkalaruun mebusu olmuştur"
dedı
Içın ıçın hırslanıyordum Koy yıllardır kaçakçılık
yapıyordu PKK ortaya çıkalı ben de, hem ınsan
hem de malzeme desteğım esırgemıdığını gayet ıy ı
bılıyorduk >\ma muhtar ılk kez bır şey. ler anlatma-
ya çalışıyordu Yanında da koyun ılen gelenlen ol-
duğu ıçın açık konuşamıyordu Tabur komutanı da
bunu fark etmıştı O unlu kahverengı kaplı deftennı
"Hasan, hemen 5 miryon getir." Bız de ne donduğu-
nii anlamamıştık Tekrar ettı
- Ne balayorsun öyle yüzüme. Hemen koş, 5 mil-
yon getir.
- Komutanım bende o kadar para yoktur kı1
- Hasaru hemen koş 10 mihon getir.
- Komutanım »en ne dıyorsunuz, bende para yok-
tur komutanım
- Hasan hemen evine git ve buraya 15 miryon getir.
Hasan heT ıtıraz ettığınde paranın arttığmı anlay ın-
ca. hıç sesını çıkarmadan kalabalığı yanp oradan
uzaklaştı Ikıncı gelen ne olduğunu anlayamadan.
onunla da açık arttırma başladı Beş, on, on beş der-
ken o da yırmıde kaldı
Hıç parası olmadığını yalvanp yakanp anlatmay a
çalışan bın ıse 25 mılyon lafını duyunca koşarak ev ı-
nın y olunu tuttu Onun bırkaç kez kaçakçılıktan y a-
tıp çıktığını bılıyorduk Koydekı kaçakçılığı yon-
lendırenlerden bın olduğundan hıç kuşkumuz y ok-
tu L stelık, tezekten evının onunde son model bır Re-
nault, oylece duruyordu Yanm saat ıçınde paralar
gelmeye başladı
rabur komutanımız hıç dokunmadan
gelen paralan muhtara teslım ettınyor,
bır yandan da ardı arkası kesılmeyen
çaylan devmp duruyordu Ben ışın
ıçınde bır kurnazlık olduğunu tahmın
edıyordum, ama bu kadar kışının ortasında boyle ın-
sanlardan para toplamanın doğru bır davranış olma-
dığını düşunuyordum
Buralarda. hıç günahı olmayan bınnın ustune ne
ıftıralar atıldığını her gun duyuyorduk Boyle bır
manzara sonunda kım bılır başımıza neler gelecek-
tı
İstanbul'da olduğu ıçın bır kışı dışmda tüm çağn-
lanlardan yaklaşık 150 mılyon kadar para toplandı
Tabur komutanı, muhtara parayı bır guzel saydırdı
ve ona dondu
- Bak muhtar. Bu parayı alacaksın. Hemen şimdi
ilceye inip çimento ve demir alacaksın. Anladın mı?
- Anlamışım
- Ben de, karakola dönünce benim taş ustası asker-
lerle, muhendis bir astcğmenim var, onlan gondere-
ceğim.
- He komutan
- Size tanı üç hafta sure verivorum. Bu okul bite-
cek, anladın mı?
kerlerime ne yaparsanız. sizin şerefinizdir. Seçim si-
ze ah, ben ve askerlcrim her şeyi goze aldık ve onu-
rumuzu sizin şerennize bıraktık. Anladın mı?
- Sen merak etmeyesen komutan, şerefın şerefı-
mızdır
Ayağakalktık "Haydiozamanşimdilikeyvallah."
Yenı gelen tabur komutanı da gozluklennı çıkarmış.
olan bıtenı anlamaya çalışıyordu
Yavaş yavaş komutanımızın arkasından araçlan-
mıza doğru yurumeye başladık Nedenını bılemıy o-
rum, vucudumu. o ana kadar sadece rutbemı taktı-
ğım o ılk gun yaşadığım bır gurur kapladı Başımız
dık, arkamızabakmadanyuruyorduk Aklımdanbın-
lerce şey geçıy ordu Babanun en buyuk ıdealıne ben
ondan once ula^acaktım Bır okul yaptırmak Hıçol-
mazsa kannca kararınca katkıda bulunmak, belkı de
ın^aatmda çalışmak
Aynı taburkomutanımın dedığı gıbı, uç hafta ıçın-
de okul bıttı Kendısı de dahıl olmak uzere, koyluler
ve askerlerle bırlıkte hepımız kürek salladık Muhen-
dis asteğmenımız de ılk oğretmenı oldu okulun Bıl-
dığım kadanyla kaçakçılann parasıyla vaptınlan ılk
okul da bu oldu
Yarın: Mars
DÜZELTME
Günejdoğu Öykuleri'nın dünku bolumunde
•'Tenunuz 1991-07.55" arabaşlığından sonra bırat-
lama olmuştur Eksık bolum şöyle
"Bır ast bır ustuyle nasıl boyle konuşur9
Bun-
lan yazamam Ya bınnın elıne geçerse ıkı gun
sonra karakola donuyoruz
Temmuz 199108.10
Yazacak gucum kalmadı Ellenm tırnyor Kı-
mın elıne geçerse geçsın Bunlann bılınmesı lazım
Tım komutanının askerlığı unutup, komutana ağ-
zma gelen kufûru say dı ğının ve "Tepeyi alamadık,
iki şehidim ve bir yaralım var, 10 kilonıetre oteden
öriip duruyorsun. Kına yak bir taraflanna!" dedı-
ğının bılınmesı lazım Nedenını duşunemıyorum
ama bılınmesı lazım
Temmuz 1991, Aynı gûn -11.00
Parkamın kapşonundan 7 boğumlu bır akrep
çıktı
GLOBAL POIİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
IV. Dünya Savaşı Başladı"
Zapatacı EZLN grubu, 1994 yılında Meksıka'nın
gerı kalmış bır bolgesı olan Chıapas'ta hıç beklenme-
dık bır şekılde toprak ve ozguıiuk talebı ve "Yenı U-
beralızme Hayır" sloganıyla ortaya çıktı EZLN guven-
lık guçlenyle çatışmaya gınerek Meksıka'da sıyası-
malıbırkrızbaşlamasınayolaçtı EZLN dunyanın he-
men her yennde kureselleşmenın yıkıcı etkılennı an-
lamaya ve bunlara dırenmeye çalışan solcu-sosyalıst
ve halkçı çevrelenn dıkkatını uzenne topladı Ağus-
tosta Le Monde Dıplomatıque EZLN'ın lıderien II. Ko-
mutan Marcos'un kureselteşme uzenne IV Dunya
Savaşı Başladı başlıklı bır makalesını yayımladı Aşa-
ğıda bu makalenın ana fıknnı, bır yorum katmamaya
çahşarak ozetlemeye çalışacağım Makalenın uzenn-
de konuşmayı bır başka yazıya bırakıyorum
•
Yenı-lıberalızm topraklann ele geçınlmesı amacıy-
la surdurulen yenı savaştır Kapıtalızm ve sosyalızm
arasinda çeşıtlı duzeylerde, alanlarda ve yoğunluklar-
da surdurulen III Dunya Savaşı (soğuk savaş) bır ta-
rafm yenılgısıyle sonuçlandı, ama ortaya belıtgın bır
galıp çıkarmadı. Şımdı, III Dunya Savaşı'nın galıple-
n arasinda, Doğu Bloku ve SSCB'nın yenılmesıyle
açılan yenı pıyasalann paylaşılmasına yonelık, yenı bır
savaş, IV Dunya Savaşı yaşanıyor Bu savaş buyuk
malı merkezler arasinda, dunya çapında, buyuk bo-
yutlu ve kesıntısız bır şekılde suruyor Halen buyuk
topraklar, zengınlıkler ve muazzam bır ış gucu, em-
peryalıst guçler arasındakı lıderlık çatışmasının sona
ermesını beklıyor Butu savaşlar gıbı bu savaş da u-
lus-devletler uzennde, kımlıklennı yenıden belırieme-
len yonunde muazzam bır baskı yarattı
Malı pıyasalar bılgısayarlar sayesmde, kendı yasa-
lannı ve çıkarlannı tum gezegene dayatmaya çalışı-
yoriar Kureselleşme, bunlann totalrter mantıklannın
yaşamın tum alanlanna egemen kılınmasından baş-
ka bır şey değıldır Dune kadar ekonomının lıden olan
ABD bıle artık malı pıyasalann, "serbest tıcaretın*
mantığı ıle yonlendınlıyorlar Telekomunıkasyon ala-
nındakı gelışmeler artık bu surecı tum dunyayı kap-
sayan topyekûn bır savaş halıne çevırmıştır
Bu savaşın ılk kurbanı ulusal pazardır Kureselleş-
menın tetığını çeken sureç ıçınde seken kurşun, ge-
lıp tetığı çekenı vurmuştur Bugun modern kaprtalıst
devlet uluslararası malı sermaye karşısında gıderek
yıkılıyor Ulusal devletler gıderek kendı vatandaşlan-
nın çıkarlannı savunamaz bır noktaya gelmışlerrJır.
Çocuk (yenı lıberalızm) babasını (ulusal sermayeyi)
yemektedır Bu venı dunya duzenınde ne demokra-
sı, ne ozgurluk, ne eşrtlık ne de dayanışma soz konu-
sudur Dunya ekonomısı, kaosun egemen olduğu top-
yekûn bır savaş alanına donuşmuştur
Soğuk savaşın sonuna doğru ınsanlan olduren, an-
cak uretım araçlanna zarar vermeyen yenı bır bom-
ba, notron bombası yapılmıştı IV Dunya Savaşı'nın
mucızevı sılahıysa malı knz bombasıdır Bomba sa-
dece ulusal ekonomıyı tahnp etmekle kalmıyor, tum
sakınlennı yoksulluğa ve sefalete mahkûm edıyor.
Bomba patladığındaateş vetozduman bırakmıyorar-
kasında, ama o bolge bır megapol tarafından ılhak
edılıyor ve ışgucu yenı kuresel emek pazannın bır par-
çası halıne getınlıyor Boylece o bolgede ulusal ege-
menlık ortadan kalkıyor, zengınlıkler ve ış gucü yağ-
ma edılıyor Bazı bolgeler veoradakı nufus ekonomtK
surecın dışına rtılerek tahnp edılıyor
IV Dunya Savaşı nrja ulus-devletın yonetıcılen kü-
resel malı sermaye ıçın çalışan memuriara donuşu-
yorlar Bu yenı dunya duzenı dunya ekonomısının tek
bır pazar olarak bırieştırılmesı anlamına gelıyor Sa-
dece ulusal ekonomıler, egemenlıkler değıl, ulusal
kulturler de yok edıyor, bunlann yenne bır "Amenkan
yaşam tarzı" ıkame edılıyor
Bugun, buyuk bır akışkanlık halınde olan bu dun-
yanın kavranması ıçın yeterlı venlere tam olarak sa-
hıp değıhz, ancak bazı ıpuçlan da yok değıl Bu ıpuç-
lanndan en onemlı attı tanesı şoyle ozetlenebıhr
1 - Bır tarafta zengınlıkler yoğunlaşıyor, dığer taraf-
tayoksullukyaygınlaşıyor 2- Yenı lıberalızmın propa-
gandasının aksıne somuru yaygınlaşıyor, kureselleşı-
yor Yoksulluk hızla artıyor 3- işsızlık gıttıkçe kuresel
çapta buyuyor, 1975'te 2 mılyon olan kuresel goçmen
sayısı hızla artarak 1995'te 27 mılyona ulaşıyor ve
emekçılenn yaşamlannı tam bır kâbusa donuşuyor.
4- Malı sermaye kureselleştıkçe suç orgutlenyle bağ-
lan gelışıyor, suç kureselleşıyor 5- Ulus-devlet tum
sosyal ışlevlennden sıynlarak uluslararası malı serma-
yenın / megapollerın bır yerel guvenlık aracına donu-
şuyor Şıddet araçlannın meşru sahıbı olan devlet bu-
nu meşruıyetı olmayan bır gucun yaranna kullanıyor.
6- IV Dunya Savaşı bır taraftan ulusal devletlerı par-
çalıyor, sınırlan tahnp edıyor, yenı kuçuk ve zayrf dev-
letlenn oluşmasına, devletler arasinda yenı toplum-
sal sınırlann ortaya çıkmasına yol açıyor Obur taraf-
tan megapoller (buyuk malı ekonomık metrelzer) olu-
şuyor Bu cuce devletler ve yonetıcılen malı serma-
yeye hızmet ettıklerı olçude varlıklannı surdurebıhyor-
lar 6- Tum bunlar olurken kuresel çapta dırenış nok-
talan da oluşuyor Kadınlar, kureselleşmenın, IV Dun-
ya Savaşı'nın yıkıcı etkılenne karşı orgtulenıyor, guç-
lennı bırleştırmeye, mucadele etmeye çabalıyortar
Kahramanmaras
Karakola saldırıda
bir PKK'K öldüriüdü
Yurt Haberleri Servi-
si- Kahramanmaraş'ın
Elbıstan ılçesınde, polıs
karakoluna sılahlı saldı-
nda bulunan teronstler-
den bın olduruldu Ka-
mışlı koyune baskın du-
zenleyen teronstler ıse
MHP'Hakkân II Başka-
nı FevziOzbek'ın lise oğ-
rencışı olan yeğenı Mah-
mutÖzbek"ı oldurduler
Elbıstan ılçe merke-
zınde öncekı gece Cum-
hunyet Karakolu yakını-
na motosıkletle gelen 2
terönst, uzun namlulu sı-
lahlarla ateş açarak kaç-
tı Teronstlerm ateşıne
karşılık veren guvenlık
guçlen. henuz kımlığı
belırlenemeyen bır tero-
nstı oldurduler Olduru-
len teronstm uzennde.
bır kalaşnıkof marka
uzun namlulu otomatık
tufek v e 2 el bombası bu-
lundu Olay sırasında,
karakolda gorevlı polıs-
lerden olen ya da yarala-
nanolmadı Goksunılçe-
sı Çardak beldesı yakın-
lannda çalışmalarda bu-
lunan Turk Telekom gö-
revlılen Ahmet Bal ve
Muhsin Koca, teronstler-3
ce doşenen patlayıcıya
basarak yaralandılar Yai
ralılar, Kahramanmaras
Dev let Hastanesı'ne kal-
dınlırken, bolgede ope-
rasyonlar surduruluyor
Bır grup terönst ıse
oncekı gece saat 23 00
sıralannda, Hakkân'nın
merkeze bağh Kamışlı
Koyu'ne saldın duzenle-
dı Burada korucular vfi
guvenlık guçlen ıle çıkan
çatışma sonucunda, koy-
de bulunan MHP Hakkâ-
n tl Başkanı Fevzı Oz^
bek ın yeğenı lıseöğren-
cısı Mahmut Ozbek (16)
oldu, kımlığı oğrenıle-
meyen bır kışı de yara-
landı
Şemdınlı ılçe merke-
zındekı Emnıyet Amırlı-
ğı ıle komando lojman-
lanna oncekı gece tacız
ateşı açıldı