Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 AĞUSTOS 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Gebze
Cezaevi'nde
direniş
• İstanbul Haber Servisi
- Gebze Cezae\i'nde
bulunan tutuklu ve
hükümlüler, cezae\i
.şartlannın iyileştirilmesi
amacıyla sayım vermeme
eylemi yapma karan
aîdılar. Mayısayından
beri ilaç alamadıklannı
belirten tutuklu ve
hükümlüler, yaptıklan
yazılı açıklamada. tedavı
olaraayan çok sayıda
kişinin sağlık durumunun
kötü oldugunu bıldirdiler.
Açıklamada, bakanlığın
bu koşullan düzeltmek
yerine hücre tipi
cezaevleri açmaya
çalıştığı vurgulandı
Öğrenci afffı
onaylandı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel,
üniversitelerin
kuruluşundan bugüne
kadar okullanyla ilişiği
kesilen tüm üniversite
öğrencilenne af getiren
yasayı onayladı.
Cumhurbaşkanlığı Basın
Merkezi'nden yapılan
açıklamada, Demirel'in,
öğrencilere af getiren
4305 sayılı
"Yüksekögretim
Yasası'na Bir Geçici
Madde EkJenmesi
Hakkındaki Kanun" ile
4303 sayılı "926 Sayılı
Türk Silahlı Kuvvetleri
Personel Kanunu'na Bır
Geçici Madde
Eklenmesine llişkin"
28.7.1993 tarihli kanunu
ve "488 Sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenın
Değiştirilerek Kabulune
Dair Kanunu" da
onayladığı bildırildi.
Yeni bir suç
çetesi
• KOCAELİ (AA) -
Kocaeli'de, bir süre önce
ele geçirilen Hadi Özcan
retesinden sonra organize
suç çetesi oluşturduklan
belirtilen 9 kişi daha
gSzaltına alındı. Kocaeli
Emniyet Müdürlüğü'nden
yapılan açıklamaya göre
Asayiş Şube
Müdürlüğü'ne bağlı Ağır
Suçlar Bürosu ekiplerinin
gerçekleştirdiği
operasyonlarda, çok
sayıda işyerinin
kurşunlanması ve çek-
senet tahsilatı olayına
kanştıklan gerekçesiyle 9
kişi yakalandı. Sanıklarla
birlikte, çetenin kanştığı
olaylarda kullanılan 3
adet ruhsatsız tabancayla,
bu silahlara ait şarjör ve
mermiler ele geçirildiği
açıklandı
KüpeH'den
açıklama
• Haber Merkezi -
ANAP Adana Milletvekili
Mustafa Küpeli, 8 yıllık
kesintisiz temel eğitim
görüşmelerinin son
oylamasına
katılmamasımn yanlış
anlaşıldığını açıkladı.
Küpeli, yazılı
açıkiamasında,
görüşmeler sırasında
üzücü bir haber aldıgını,
dayısının vefatı nedeniyle
Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'dan izin alarak
cenazeye katılmak için
Adana'ya gittiğini belirtti.
Bazı gazetelerde adının
"muhafazakâr" kanat
içinde yer aldıgını. bu
haberlere çok üzüldüğünü
vurgulayan Küpeli, bu
tarihi oylamaya
muhafazakâr olduğu için
değil, mazereri nedeniyle
katılamadığını kaydetti.
Orman işçisi
• ADANA (AA)-
Orman-Iş Sendikası
Genel Başkanı Selahattin
Güngör, Türkiye
genelinde sayılan 85 bini
bulan orman işçilerinin,
birtakım sorunlan
bulunduğunu belirterek
"Hükümet, orman
işçisinin sesini artık
duymalf dedi. Güngör,
Orman-lş Sendikası
Adana Şubesi'nin Olağan
Genel Kurulu'nda yaptığı
konuşmada, orman
işçilerinin 1475 sayılı
yasa kapsamına
alınmasmı istedi.
Hükümetin, "geçici
işçilerin çalışma sürelerini
8 aya çıkarma planlan
yaptığını" ifade eden
Güngör, bu kapsama
orman işçilerinin de
alınmasını istedi.
Erbakan, Anayasa Mahkemesi'nin kapatma karanna karşı hile önlemlerini arttırdı
RP 'emanetçiye' teslimANKARA (UBA) - RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan. Anayasa
Mahkemesi'nin kapatma karan karşısında.
partinin malvarlığını Hazine'ye
kaphrmamak için çalışmalannı
yoğunlaşurdı. RP'nin kapatılmasına karşı
emanetçi bir genel başkan ile yeni partı
kurma hazırlıklannı tamamlayan
Erbakan'ın. partide kullanılan malzeme ve
araç-gereçte de "mutemet" yöntemini
kullandığı ortaya çıktı. Milli Nizam Partisi
(MNP) ve Mılli Selamet Partısi'nin (MSP)
malvarlıklannı Hazine'ye kapüran
Erbakan'ın. RP'de uygulamaya koyduğu
emanet usulu ile kapatılma olayına çok
önceden önlem aldığı ortaya çıktı. RP'nin
başta genel merkez olmak üzere taşra
örgütlerinde kullanılan her türlü araç-gereç
ve malzemenin güvenılır şahıslar üzerine
kaydedildiği bıldirildı. Parti içensinde
"mutemet" kişi olarak görülen ve
• RP'nin emanet defterine kaydedilen mallann
sahiplerine iadesi için de döküm çahşmasına başlandı.
RP Genel Merkezi'nin Balgat'takı binasınm sahibi
olarak Erbakan'ın kasası olarak tanınan Beşir Darçın'ın
Etaş Şirketi görülüyor.
sayfalık savunmayı da dün Internet'e
koydu. http: "www.rp.org.tr adresinden
ulaşılan savunmada siyasi partilenn MGK
kararlanna uyma zorunluluğu bulunmadığı
savunularak "MGK icrai değil istişari
mahiyette oiup ne kurula kanlan başbakan
ve bakanlar hükümeti, ne de Genelkurmay
Başkanı ve komutanlar orduyu temsil
eder" denildi. Erbakan'ın "RP iktidara
gelecek. Geçiş dönemi tatfa mı oiacak. kanlı
mı oiacak" sözleri de şöyle sa\ unuldu:
"Erbakan, 'Kanlı tehditlen bırakın.
RP'nin genel yönetimde de iktidara gelip
adil bir düzen kuracağı gûne ulaşıncaya
kadar geçireceğimiz dönemi huzur, banş
sadakatinden kuşku duyulmayan şahıslar
üzerine alınan malzemenin, daha sonra
bunlardan emanet almış gibı gösterilerek
"Emanet defterine" alındığı belirlendi.
Erbakan'ın, yayımladığı bir genelge ile,
başta genel merkez olmak üzere partinin
taşra örgütlerinde bulunan malzeme ile
araç-gereçlerin envanterlerinin zaman
geçirilmeden çıkanlmasını ve emanet
alınan mallann sahiplerine iadesini istediği
öğrenildı. RP Genel Merkezi'nin
Balgat'taki bınasının da Erbakan'ın kasası
olarak tanınan Beşir Darçın'ın Etaş
Şirketf nin göründüğü bildirildi. Refah
Partisi. davayla ilgili hazırladığı 215
ve kardeşlik içinde geçirelim' mealinde bir
konuşma yapmıstır." Erbakan'ın
Başbakanlık Konutu'nda 11 ocak günü
tarikat şeyhlerine verdiği ıftar yemeğı ile
ilgili suçlamalann "Söz konusu iftar
yemeği RP adına değil Başbakanlık adına
vvrümiştir. Bu sebepten RP ile hiçbir ilgisi
voktur* denilerekreddedildığisavunmada
Atatürk. Anayasa Mahkemesi Başkanı
Yekta Güngör Özden ve DSP lideri Bülent
Ecevit'in tanık göstenlmesi de dikkat
çekti. Savunmada. RP'nin 'laiklik karşıu
eylemlerin odağı olduğu' iddiası da şöyle
yanıtlandı: "Partimizdeğişınezvç
değiştirflmesi teküf dahi edilemez olarak
tanunlanan Türkiye Cumhuriyeti
De\leti'nin laik devlet olduğu hususundakj
temel ilkeyi benimsemiştir. Kurulduğu
tarihten bugüne kadar da RP'nin tüm
faalryetteri bu ilkeye uygun olarak
gerçekleşmiştir.''
Çifler, Köşk'ten öç ahııa peşinde
Hedef KÖŞk Ve TSK Başbakanlık koltuğunu kaybetmesinden
TSK ve Cumhurbaşkanı Demirel'i sorumlu tutarak eleştiren Çiller,
daha da ileri giderek iki kurumdan da öç alma planlan yapıyor.
Çiller, kurmaylanndan devlette yeniden yapılanmaya yönelik
çalışmalar yapmasını istedi. Çiller'in de Demirel'in görev ve
yetkilerine yönelik çalışmalar yaptığı bildirildi.
MCK'yİ bUdama planlan DYP kurmaylannın,
" Genelkurmay'ın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması ve
Milli Güvenliİc Kurulu'nun (MGK) tümüyle istişare kurulu haline
gelmesi, kararlannm yaptınmımn olmaması ve kurulda sivil
temsilcilerin sayısının arttınlması"na dönük formüller üzerinde
çalıştığı bildirildi.
Kadınlar Refah'ı protesto etti
İşçi Partisi İstanbul İl Kadın Komisyonu üyeleri. Ailenin Ko-
runması Hakkındaki Yasa Tasansı'nın RP tarafından TB-
MM'de engellenmesini protesto etti. Taksim Atatürk Anıt
önünde toplanan İP Kadın Komisyonu üyeleri adına konusan
Komisyon Başkanı Gökdere E. Candemir, RP'nin "Şeriatçı zih-
niyetin. kadını aşağılayan. kadma yönelik şiddeti meşru sayan
anlayışın bekçiliğine soyunduğunıT söyledi Candemir, kadını
ikinci sınıf sayan bütün anlayış ve uygulamalann, yazılı yaa-
sız yasalardan, insanlığın bilincinden ve yaşanundan temizkn-
mesini istediklerini ve bu konuda aktif çaba içinde olacaklan-
nı kaydetti. EUerinde "Şeriata hayır, a> dınlık Türtdye" pankar-
ü taşıyan protestocular, slogan atarak dağıldılar.
DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, 8 yıla tepkileri kınadı
'Camüerdekavgayagerekyok'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - De-
mokrat Türkiye Partisi Genel Başkanı Hü-
samettin Cindoruk, 8 yıllık kesintisiz eğı-
timin hoca ve imam yetişmesinı engelleme-
yeceğini belirterek "Sokaklardavecamiler-
de kavgaya gerekyok" dedı. Cindoruk, "Çil-
ler, 'Cenazemizi kaldıracak imam bulama-
yacağız' diyor. Peki Çiller. musalla taşına ya-
ürdığı DYP'ye nasıl imam bulacak" diye
konuştu. Cindoruk, siyasette başbakan, b'a-
kan olmanın zor olmadığını, ancak namus-
!u olmanın, namuslu kalmanın zor bir iş ol-
duğunu ifade etti.
Partisinin Mamak ilçe teşkilatını törenle
hizmete açan Cindoruk, siyasetin yozlaştı-
ğını, bunun da Türkiye'nin gelişimini en-
gellediğini söyledi. Siyaset ve din arasın-
daki çizginin belirlenmesi gereğine dikkat
çeken Cındoruk. "Biz ne sağ, ne de sol par-
tiviz. Biz merkez partiyiz. Bir yurttaşhk ör-
neği ortaya koyaum. Dargınsanız geh'n ba-
nşalım" dıye konuştu. 8 yıllık kesintisiz
eğitim yasası konusunda DTP olarak mil-
letvekillerini serbest bıraktıklannı belirten
Cindoruk. herkesın oyunu özgürce kullan-
dığını söyledi.
Demokrasi ve ahlak arasındaki bağın son
vıllarda azaldığını ifade eden Cindoruk.
"Çiller, cenazemizi kaldıracak imam bula-
ma> acağız diyor. Çiller, dinimizi değil ölü-
müzü düşünüyor. Cenaze namazı 4-5 kişiy-
le de kıhnır. Çiller'in bu konudaki eksiknği
ortayaçıkıyor.PekiÇiUer.musallataşınaya-
tırdığı DYP'ye nasıl imam bulacak" diye
konuştu. Daha sonra da partisinin Altındağ
İlçe Teşkılatı'nın açılış törenine katılan
Cindoruk. burada kurban kesilerek karşı-
landı ve konuşmasını bir şemsiyenin altın-
dayaptı. Bu şemsiyenin. 4 yıldır Türkiye'de
duran ekonomiyi harekete geçireceğini ifa-
de eden Cindoruk. "Sizin, ailelerinizin ve ço-
cuklannızu gelecekleri konusundaki kuş-
kular ortadan kalkacaknr. Siyasete ahlak
tekrargjrecektir"dedi. Siyasette başbakan,
bakan olmanın zor olmadığını ifade eden
Cindoruk, siyasette namuslu olmanın, na-
muslu kalmanın zor bir iş oldugunu söyle-
di. Cindoruk, şöyle konuştu:
"Siyasette beceriksiz olabilirsiniz, sizi de-
ğiştirebilirler. Alnınızda leke olmaz. Anıa si-
yasette eğer size verilen o büyük devlet gü-
cünü. devietin ortaya ko>duğu büyük pas-
tayL kendiniz için, aileniz için, yakınlannız
için paylaşırsanız alnınızda bu kurban ka-
m lekesi kalır. Siyasetin içinde 45 yıl kaldık-
tan sonra gene aranıza girebilmek. aramız-
da pobs ohnadan kucak kucağa konuşabil-
mek sadece ve sadece siyasette ahlakı reh-
ber edişimizden doğmaktadır. Başbakan
yaptığını/ kişinin, birdenbire bir serveti or-
taya çıktı. ABD'de 6 milyon dolariık serveti
ortaya çıkti. 'Ne kadar zamanda bu serveti
yaptınız' dedik. '7 ayda' dedi. Bizlerin aldı-
ğı maaşlarla onlann aldığı maaş arasında
fark yoktu. Bu hesap Meclis'te verilmemiş-
tir, dosva kapaulmıştır. O dosyayı kapatan-
lar şündi Türk halkına dönüp ahlak dersi
vermekte, dinin ve ahlakın elden gittiğini
söyieyebilmektedir" dıye konuştu.
HÜLYA KARABAĞLI
ANKARA - Başbakanlık
koltuğuna oturamamasından Türk
Silahlı Kuvvetleri ile
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'ı sorumlu tutarak eleştiri
oklannı devietin zirvesine
yönelten DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller, bu kurumlardan öç
alma arayışına girdi. Çiller.
kurmaylanndan anayasadan kamu
kurum ve kuruluşlanna kadar
uzanan geniş yelpazede bir
yeniden yapılanma hazırlığı ıçın
çalışma yapmalannı istedi. DYP
Genel Başkan Yardımcısı Rıza
Akçalı.
u
Tam Demokrasi Projesi"
çerçevesinde, sivil otontenin
devlette denetiminı arttıncı ve
ağırlığını hissettirici bir
î"apılanmaya gidileceğini söyledi.
DYP kurmaylanitın, "
"Genelkurmay'm Mîlli Savunma
Bakanlığı'na bağlanması ve Milli
Güvenlik Kurulu'nun (MGK)
tümüvle istişare kurulu haline
gelmesi, kararlaruun yaptunmı
olmaması ve kurulda sivil
temsilcilerin sayısının
arttınhnası
r
'na dönük formüller
üzerinde çalıştığı bildirildi.
50'ye yakın milletvekili kaybıyla
muhalefete düşen Çiller.
oturamadığı başbakanlık
koltuğunun rövanşına
hazırlanıyor. Kendisine yakın
kurmaylanndan anayasadan
başlayarak devietin kurumlannın
masaya yatınlmasını isteyen
Çiller'in, özellikle ordu ve Köşk'ü
mercek altında tuttuğu bildirildi.
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirere olan kızgınlığını,
"Türkiye'de fiilen başkanhk
sistemi uygulanıyor" görüşüyle
dile getiren Çiller'in,
Cumhurbaşkanf nın yetki ve
görev süresıne dönük bazı planlar
yaptığı kaydedildi. Genelkurmay
Başkanlığı ile MGK'ye de tepkili
olan Çiller'in. bu kurumlar ile
ilgili olarak da yeniden yapılanma
formüllerini kurmaylanyla
tartıştığı bildirildi.
DYP lideri Çiller'in. önümüzdeki
günlerde ıneceği meydanlarda
"demokrasi" söylemini öne
çıkararak 8 yıllık kesintisiz temel
eğıtime karşı mücadelesini
anlatacağına dikkat çekildi.
Çiller'in bu konuda verdiği
mesajlarla gözünü RP tabanına
diktiginin ortaya çıktığı
\oırgulandı.
IRMIKI AYDIN ENGİN
"Hoşgeldin Işık" diyeceğim
ama doğrusu dilim varmıyor.
"Hoşgeldin"'\n iki üç gün ge-
cikmesi biraz da bundan.
(içeri) çıktıktan sonra "Yeni-
den aktif gazeteciliğe döne-
ceğim" demişsin.
Bunu tam anlayabilmiş de-
ğilim. Yani ne yapacaksın?
Örneğin ihale takip eden,
çalıştığı gazeteye reklam ge-
tirip yüzde alan aktif gazete-
ciler var. Ama sen bunu bece-
remezsin. Çukurova gazete-
cisi Çoban Yurtçu'nun çul-
suz oğlu milyondan büyük
sayılarla toplama çıkarma ya-
pamaz. Çarpma bölme, yüz-
de hesaplarını ise zaten hiç
öğrenememiştir. Demek ki
senin aktif gazetecilik böyle
bir kanalda yürümeyecek.
Çulsuz geldin, çulsuz gide-
ceksin; maaşınla ay sonunu
getirdiğinde marifet göster-
miş gibi övünüp mutlu ola-
caksın.
Işık İçeri Çıktı
Büyük iş çevrelerinin ya da
siyaset seçkinlerinin çevrele-
rinde dolanıp kulak misafiri
olduklannı haber diye tezgâh-
lasan diyeceğim, ama daha
düşünürken beni bir gülme
alıyor. Bakarsın "Efendim ül-
kenin bu darboğazdan çık-
ması için..." diye söze başla-
yan adı işadamına çıkmış bir
herıfin cümlesini, "...seningi-
bi devlet ihalelehni mafya
usulü bağlayıp üç kuruşluk
kamu hizmetini üç bin üç ku-
njşa getirenlerin belinin kırıl-
ması gerek" diye tamamlayı-
verırsin. Yani sana o alanda
da ekmek yok.
Demek ki gene benim bildi-
ğim IşıkYurtçu olacaksın; bir
gazetede ya haberciliğe so-
yunacaksın ya da yazıişleri
masasının bir ucuna çöküp
başlık verecek, haber birleş-
tirecek, haber düzeltip sayfa
çizeceksin.
Haydi başla bakalım.
Bak şurada bir haber var.
Marmaris'te yanan güzelim
ormanların ardından ağıtlar
düzülüyor. "Yeşile kıyan eller
kınlsın. Ormana kıyanlar va-
tan hainidir" deniyor. Bu ha-
beri mutlaka kullanmalı değil
mi? Birinci sayfadan en az üç
sütun girmeli.
Ama Işık, bak şurda bir kı-
sa haber daha var: Güneydo-
ğu'da tükenen ormanlardan
sonra sıra Antakya bölgesine
gelmiş anlaşılan. Teröristler
saklanmasın diye Antakya
dağlarında ormanlar yakılı-
yormuş. Köylüler bilmem kaç
yüz imzalı dilekçe ile başvur-
muşlar. Dilekçelereyanıtyok.
Ama dilekçe veren köylüler
özel timcilerce sorguya alın-
mış. Sorgu sırasında ağaçtan
anndırılmış dağlarda çığlıklar
filan yankılanmış...
Bu haberle bir önceki habe-
ri birieştirsek Türkiye'nin pa-
radoksu ve çıkmazı ne güzel
sergilenir değil mi ? Yalnız bir
sorun daha var. Hani senin
pek iyi bildiğin Türk Ceza Ya-
sası'nın 159. maddesi. Hani
içinde "...devietin güvenlik
güçlerini tahkir ve tehzil
edenler beş yıldan az olma-
mak üzere..." denen madde.
N'oldu, içini sıkıntı mı bas-
tı? lyı peki, bırak o haberieri,
gel şu habere bak:
"... //;' kırsal kesiminde sıcak
temas sağlanan teroristlehe
çıkan çatışmada beş terörist
ölü ele geçin'ldi, teröristlere
yataklık etttiği anlaşılan üç
köylü öldürüldü. Çatışmada
iki konjcu ölünken bir asker
de şehit oldu..."
Hooop hooop! Haberin
başlığıyla o kadar oynaya-
mazsın Çoban Yurtçu'nun
oğlu. Neoluyoröyle, "Güney-
doğu'da kan dinmiyor: Tür-
kiye dün de 11 evladını yitir-
di" diye başlık atmaklar? Ne
demek "Ölü ele geçirildi - Öl-
dürüldü - Öldü - Şehit oldu"
ayrımı ve sıralamasını gözar-
dı etmekler?..
Olmuyor mu Işık Yurtçu?
Bak bunca yıl birlikte çalış-
tık, "içeriçıkmadan önce" \n-
san bir arkadaşına sormaz
mı? Diyelim çıktın, aktif gaze-
tecilik karannı insan arkada-
şına bir danışmaz mı? Ara-
mızda kararlaştırsaydık. "El-
ma dersem çıkma, ayva der-
sem çık" hesabı benim ses-
lenmemi bekleseydin. Bildi-
ğini okudun çıktın.
Aktif gazeteci! Ye bakalım
şimdi ayvayı!..
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
İnanç Sömürücüleri...
Şeriatçı gazeteler, televizyonlar ve radyolar
kıskırtmaya devam ediyor...
Işte, dün yayımlanan 'şeriatçı gazetelerden' bir-
kaç başlık:
"2. Şeflikdönemi..."
Altında İsmet inönü ve Mesut Yılmaz'ın fotoğ-
rafları:
"Dün İnönü, bugün Yılmaz..."
Neden şeflik dönemiymiş, birlikte okuyalım:
"Türkiye, 'eğitimde reform' adı altında imam-
hatiplerin orta kısmı ve kuran kurslannın kapatıl-
dığı, ezanlann susturulduğu 50 yıl önceki 'şeflik
dönemi'ne geri dönmüş oldu..."
Bir başka şeriatçı gazete şu başlığı atmış:
"Imam-hatiplerin orta kısmı resmen kapatıldı...
Yarasa bayramı kutlu olsun...."
RP'li eski Kültür Bakanı Ismail Kahraman'dan
'malı götürürken' faka basan Spag Abdurrah-
man ise "Yazıklar olsun" deyıp eklıyor:
"Kesintisiz yasa tasarısı Meclis'ten geçti. Biri-
leri, 'Bu yasa ya geçecek ya geçecek' diyordu.
Onlann istediği oldu. ANAP, iktidar olmasının di-
yetini ödedi. Bu CHP'nin başansıdır..."
Sevsinler seni Spag Abdurrahman!
Evet!.. Din bezirgânları ayakta bugünlerde. He-
le Spag Abdurrahman müthış öfkeli!
İBDA-C ve Hizbullah militanı yazarlar ne âlem-
de?
Onlar, "Camiler sadece ibadet yeri değildir, si-
yasi tartışmalar da yapılır" deyıp Cezayir modeli-
ni Türkiye'ye taşıyarak ülkemizi kan gölüne dö-
nüştürmek istiyorlar...
Artık şeriatçıların maskesi düşmüştür...
Bir İBDA-C hayranı yazar, Hasan Celal Gü-
zel'in "Sen demokratım" demesini bıle içıne sin-
diremeyip şöyle sesleniyor:
"Demokrasıden tiksınmişimdir, çokşükürMüs-
lümanım..."
• • •
Sekiz yıllık kesintisiz ve zorunlu eğitim. şeriatçı
kuşatmayı bir çırpıda yok edecek mı? inanç
sömürücülerinın çanına ot tıkayacak mı? Mılli
Eğitim tarikat çemberinden kurtarılabılecek mi?
Çok zor ama o denli de kolay!..
Türkiye'nin 16 Mart 1848'den beri 150 yıllık öğ-
retmen birikimı bulunuyor.
Ancak köy öğretmen okulları, yüksek öğretmen
okulları. ilköğretmen okullan, eğitim enstitülerı ka-
patıldı...
Öğretmen okullan diğer meslek okullan gibi (Sa-
nat enstitülerı, ımam-hatip okulları) 1973 yılında
kapatılıp 1974'te öğretmen lisesı oldu...
Şimdi Eğit-Der Başkanı Mustafa Gazalcı'yı
dinleyelim:
"1974'te öğretmen liselerine dönüştürülen il-
köğretmen okullarını (eskı Köy Enstitülennı) bıtı-
renler öğretmen olamazken meslekı eğitımden
geçmeyen türlü meslekler için yetişmış kişiler öğ-
retmen yapıldı.
Özellikle eskı Milli Eğitim Bakanı Sayın Mehmet
Sağlam zamanında -El Ezher mezunu şeriatçılar
da içinde- her unıversite mezunu, eğıtimden ge-
çirilmeden öğretmen olarak atandı. Öğretr^efilik{
büyük bır yara aldı.
Öğretmen, oğretmen okulunday&tişır. Ya3ala-t
nmızda olduğu gibi bir meslektır. Her bilen. her
önüne gelen öğretmen olamaz.
Binalan, arazileri, hazır öğretmen okullanyla,
öğretmen Anadolu liseleri temel alınarak öğret-
men yetiştirme işiyeniden ele alınmalıdır. Bu okul-
ların süresi uzatılır, en üstte bir eşgudüm sağla-
yacak üniversiteye (öğretmen- eğitim üniversite-
si) bağlanır. Yeni dersler konur. (Yabancı dil, bil-
gisayar gibi.)
iyi öğretmen iyi eğitim yapar.
Öğretmen yetiştirme ışini yeniden ciddi olarak
ele almadan eğitim reformu eksik kalır."
• • •
Sekız yıllık kesintisiz ve zorunlu eğitim tek ba-
şına 'şenatçı yapılanmaya' birçözüm getırmez...
Önce, 'meslek okullan' eskı işlevıne dönüştü-
rülmelidir. Yani öğretmen okulları, kız ve erkek şa-
nat enstitüleri yeniden öğretime başlamalıdır. Öğ-
retmen okullannın açılması öğretmen açığını ka-
payacağı gibi imam-hatip okullarına karşı olan il-
giyıdeazaltacaktır...
Türkiye'de gencilik ve yobazlık devlet eliyle bes-
lenmiştir. Suudi Prens Muhammed Faysal Al Su-
ud'a 'fahri doktora' veren Anadolu üniversitelerı-
nin pek çoğu 'şeriatçı kuşatma' altındadır...
Bugün şeriatçı basın, televizyonlar ve radyola-
nn "Imam-hatipler kapatıldı" diye bağırıp bir kı-
sım çevreleri kıskırtmaya çalışmaları pek önemli
değildir...
Burada üzerinde durulması gereken, tepeden
tırnağa laik, demokratik bir yapılanmadır.
Bu yapılanmanın 'Türkiye Müslümam' gibi bir
çizgiye çekılip Türk-islam sentezi doğrultusunda
mayalanması çoktehlikelidir...
Türkiye'de şeriat ve ırkçılık devlet eliyle yeşer-
tildi, büyütüldü...
Eğer demokrasiyi benimsiyorsak şeriat ve ırk-
çılığa geçit vermeyelim...
Bunun için de çağdaş öğretmen yetıştirmek
zorundayız!..
Acaba yeterince ders aldık mı?
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
STÖ'ler karşı çıkıyor
Talana karşı
guç bır iigı
MUĞL.\ (Cumhuriyet)-
Özellikle kıyı yörelennde
yoğunlaşan Hazıne arazile-
ri talanına karşı, sivil top-
lum örgütlen hareketlendi.
Bodrum'da Gümbet ve
Kumbahçe dolgu alanlan-
nm REFAHYOL hüküme-
tince 3 firmaya kıralanma-
sına avukatlar bır deklaras-
yon yayımlayarak karşı
çıktılar. Muğla Belediyesi
de kentsel çevTe sorunlan-
na karşı çevre belediyeler-
le ortak çalışma başlattı
Bodrum Belediye Baş-
kanı Tuğrul Acar'ın Hazi-
ne arazilerinın kiralanma-
sına karşı tepkı oluşturma
çağnsına ilk yanıt Bod-
rumlu avukatlardan geldi.
Bir deklarasvonla tepkılen-
ni dıle getiren a\ukatlar,
Gümbet ve Kumbahçe'de-
ki dolgu alanlannın beledi-
ye tarafından 10 yılı aşkın
süren çalışmalar sonunda
Bodrum'a kazandınldığını
anımsatarak şu görüşleri
sa\undular: "Beledi\ebas-
kanlığmca bu alanlar plan
üzerinde park olarak aynl-
mışve 1/1000 ölçeklipian-
lan da Bayındııiık \e Iskân
Bakanlığı'na onaj lattınl-
mıştır. Bu alanlann İmar
Yasası uyannca park alanı
olarak planda aynlnuş ol-
malan nedeniylelerki talep
edilmiştir."