Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 HAZİRAN 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
AcJIİ Tip
Ülkücü Uysal
tefecilikle
suçlanıyor
KEREMILGAZ
DYP Milletvekilı Mehmet Ağar'ın Ada-
let bakanlığı döneminde Adli Tıp kurumun-
da kadrolaşma iddialannın yoğun olduğu
dönemde atadığı ve daha önce MHP'den
milletvekilı adayı da olan İsmaü Hakkı Uy-
sal'ın, görevı sırasında yüksek faizle para
verdiği öne sürüldü. Kendisini Adli Tıp ku-
rumu başkanı olarak tanıttığı ıddia edilen
Uysal'ın, parasını ödeyen kişilerin ipotekli
tapulannı iade etmediği belirtildi.
Adli Tıp Kurumu'na Fizik Inceleme thti-
sas Dairesi Başkanı olarak atandığı dönem-
de yoğun tepki gören eski ûlkücü Ismail
Hakkı Uysal'ın silahla ilgili ıncelemelerin
yapıldığı, atış uzaklığınm kararlannın ve-
rildıği ve çek-senet dosyalannın incelendi-
ği bölüm gibi önemli bir dairenin başkanlı-
ğını yapması tepkilere neden olmuştu. Uy-
sal'la ilgili son iddia ıse Adli Tıp kurumun-
daki görevi sırasında çok sayıda kişiye mil-
yarlarca lira para dagıtarak yûksek faizle is-
temesi.
Bu konuda Kartal Cumhuriyet Savcılı-
ğı'na suç duyunısunda bulunan F.TûBn Ka-
rataş, Hüseyii) Mert Ayhan Akgûç ve Talat
Arslan, kendisini Adli Tıp kurumu başkanı
olarak tanıtarak yüksek faizle para verdiği-
ni belirttiler. "Kimsenin kcndisinden hesap
soramayacağını beyan eden sanık Uysal, Hü-
seyin Mert'i 1 miryar 200 milyon Bra borç-
landırdığL, aynca da mûkerrer senet almış-
ür"denilen dilekçede, Mert'in gayri men-
kullennin icraya verilip bazı kişilerin de pa-
ralannı ödedigı halde tapulannın iade edil-
mediğı kaydedıldi.
'Faizle para vennek suretiyle tefeciük'suç-
lamasıyla yargılanması istenen Uysal hak-
kında Adli Tıp Kurumu Başkanhğı'na ve
Vergi Dairesi Ihbarlar ve Denetim Koordi-
nasyon Gelir Müdürlüğü'ne de, gerekli iş-
lemin yapılması için başvuruldu.
Kerestecilerin tasınması
Belediyeler
protokole
uymuyor
tstanbul Haber Servisi -Kerestecilerin tki-
telli sanayi bölgesine taşınmaları için Avru-
pa yakasındaki tüm belediyelerin imzaladı-
ğı protokole Fatih Belediyesı dışındaki be-
lediyelenn uymadığı öne sürüldü.
Istanbul Valiliği.Tstanbul Büyükşehir Be-
lediyesi, Istanbul KerestecilerOdası ve ilçe
belediye başkanlannın 30 Ekim 1996 tari-
hinde yapılan protokol gereği 30 Mayıs
1997 tarihınde ilçe sınırlan içinde bulunan
kerestecilerin tkıtellı 'deki yerlenne taşınma-
lan için gereken yasal işleme uyulmadığı
belirlendi. Fatıh Belediye Başkanlığı'ndan
verilen bilgiye göre, imzalanan protokole
yalnızca Fatih Beledıyesi uydu. Şışli, Be-
yoğlu, Kâğıthane, Eyüp, Emınönü, Bayram-
paşa, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Güngören,
Bahçelıevler, Zeytinburnu, Esenler ve Avcı-
lar belediye başkanlıkJan, bugüne dek keres-
tecilerle ilgili yasal işlem yapmadı.
Fatih Belediyesi'nden yapılan açıklama-
da, ilçe belediye başkanlannın attıklan im-
zalara karşın protokole uyulmamasında, Is-
tanbul Büyükşehir Belediye Başkanhğı'mn
duyarsız kalmasının etkili olduğu ve proto-
kolün amacına ulaşamadığı savunuldu.
Şoray'ın 2 yıl
hapsi isteniyor
Istanbul Haber
Servisi - Sinema
sanatçısı Türkan
Şoray'ın, tedbir-
sizlik ve dikkatsız-
lik sonucu Küçük-
bebek'tekı yalısın-
da yangına neden
olduğu gerekçe-
sıvle yargılanma-
sına devam edildi. Istanbul 11. Asliye Ceza
Mahkemesi'ndekı duruşmaya, tutuksuz ola-
rak yargılanan Türkan Şoray olayda herhan-
gi bir dikkatsizliği ve tedbirsizliğinin söz ko-
nusu olmadığını savundu. Türkan Şoray'ın
-duruşmalardan vareste tutulmasıru kararlaş-
tıran mahkeme, tanıklann dinlenmesi ama-
cıyla duruşmayı erteledi.
İSLAMOA ÖZGÜRLÜK ARAYIŞI2
İSLAM KOMÜNCÜLERİ
Hamdan Karmati;.15O yıl süren "Fazilet
Toplumu" kurdu. Özgürlük, eşitlikve
kardeşlik temelinde herkese ihtiyacına
göre, herkesten emeğine göre kuralını
hayata geçirdi. Herşey ortaktı; yarin
dudağı bile, Komünal toplumda "baba"
yok; anne ve dayı vardı.
Işte, islam tarıhindeki devrimci
Batınfler'in en radikal kolu Karmatiler'in
kısa öyküsü. Sünni Islama karşı siyasal
ye ideolojik mücadelenin ayrıntılarını
ilgiyle okuyacaksınız.
1000 yıl sonrasındaki günümüzde,
Karmatiler in örgütlenme, siyasal
mücadele yöntemleri ve kitlelerle
kaynaşma anlayışından öğreneceğimiz
çok şey var
Türk-İş Genel Başkanı Meral, hükümete yakın 10 sendikayı eleştirdi
'Irticayı korumak utanç verir'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Me-
ral, REFAHYOL'a yakınlığıyla bili-
nen sendikalann, konfederasyonlann
oluşturdugu sivil gırişime karşı bıldi-
rilenne, "Geiecekte millervekilliği sö-
zü alarak bir siyasi partinin çığırtkan-
hğuu yapmak, irticayı savunmak, Ata-
türk'ü ağzına alamamak utanç verici-
dir" yanıtmı verdı. Harb-İş Sendika-
sı Genel Başkanı Izzet Çetin de 10 sen-
dikanınortakbildırisinı "öriimcekka-
fahlara ve şeriata zunni destek" olarak
nıtelendirirken "Çiller, Erbakan gö-
rev verdL Başoğlu da görevini yerine
getirdi" dedı.
Toplusözleşme sürecinde başlayan
ve yüz kızartıcı suç nedenıyle Demir-
yol-lş Genel Başkanı Enver Toçoğ-
lu'nun genel mali sekreterlik görevin-
den ahnmasıyla devam eden Türk-
Iş'teki çekişme ve REFAHYOL'un uy-
gulamalan, sendikalar arasındaki si-
yasi görüş aynlıklannı su yüzüne çı-
kardı. REFAHYOL'un isteğı doğrultu-
sunda ilk sözleşmeyi imzalayan De-
miryol-Iş ve Şeker-fş'in yanı sıra Dok
Gemı-îş, Toleyis, Türk Koop-lş, Ha-
ber-tş, Türkiye Maden-tş, Teksif ve
Bass, Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirel'in Başdanışmanı ve Sağlık-lş
Genel Başkanı Mustafa Başoğlu baş-
kanlığında "demokrasiye çağn" adı
altında ortak bir bildin yayımladılar.
Türk-lş Genel Başkanı Bayram Me-
ral, konfederasyonun yeteri kadar de-
mokrasiye sahip çıkmadığı görüşü-
nün, "yıpratmaya* yönelik olduğuna
dikkatçektı Türk-lş"i"laik,sosyalhu-
kuk devleti dışında bir icraat içinde
DİSK'e bağlı OLEYlS'in turizm sektöründe çalışanlarla ilgili raporu
'Sendikasızlık düşük ücret getiriyor'
BANUSALMAN
ANKARA-DÎSK'e bağlı OLEYtS'in yaptığı araştırma,
turizm sektöründe sendikasız olarak çalışanlann "döşüküc-
ret" aldıklannı ortaya koydu. Mevsimlik işçilerde ücret ye-
tersizliği belirginleşirken; turizm sektöründe calışanlann
öncelikli sorununun calışma saatierinin fazlalığı olduğu
saptandı.
Prof. Dr. Hûseyin Tathdfl, Sedef Bayraktar, Süzfilay Ha-
zar'ın yapüğı "Turizm sektöründe çahşanlann sonınlan,
sendikal beklentileri ve ülke gündemine baktşlan" konulu
araştırmada, turizm sektöründe sendikasız olarak çalışan-
lann yüzde 57.11 'inin ücretinin yetersiz olduğu belirlendi.
Araştomada Türk-Iş'ebağlı TOLEYİS'e üye işçilerin yüz-
de 49.12'sinin, OLEYİS üyesi işçilerin ise yüzde 47.85'inin
ücretinin yetersiz olduğu saptandı. Yeterli ücret alanlan,
yüzde 13.47'likoranla sendikasız olanlann, yüzde 13.30'la
OLEYİS, yüzde 7.2'yle de TOLEYİS üyesi işçilerin oluş-
turdugu belirtildi. Mevsimlik işçilerde ise aldığı ücret ye-
tersiz olan işçi oranınm yüzde 64.5'e yükseldiğine dikkat
çekildi. Araştırma, tunzm sektöründe çahşanlann yüzde
51.58'inin kendi çabasıyla. yüzde 22.90'mın kendi mesle-
ği olarak. yüzde 10.74'ünün işyeri dışındaki kurslardan ve
yalnızca yüzde 6.38'inin işyerindeki kurslardan işi öğren-
diklerini ortaya koydu. Araştırmaya göre, turizm sektörün-
de çalışanlann en büyük sorununu çalışma saatleri oluştu-
ruyor. Çalışanlann yüzde 31.4'ünün çalışma saatierinin
fazlalılığı: yüzde 27.7'smin ekonomik sorunlannı bulunu-
yor. Turizm sektöründe çalışanlar, ülke sorunlannda birin-
ci önceliği "hayatpahaUhğın
na verirken: ikinci sırada "te-
rör"e, üçüncü sırada da "siyasal düzende çarpıkhğa" önem
veriyor.
göstermenin, şaşkınlık ve bUgisiziik"
olduğunu söyleyen Meral, Atatürk
devrimlerine bağlı, cumhuriyeti ve
parlamenter sistemi savunanlarla her
zaman işbirliği yapacaklannı kaydet-
ti. Başoğlu'nun Türk-lş Genel Eğitim
Sekreterliği görevinden "küs" olarak
aynldığını anımsatan Meral, "Tûrk-
İş'i iki başh göstermek, Türk-Iş'e ve
Türk-İş bütünlüğüne en büyük kötü-
lüktür" dedi. Meral, 10 sendıkanın
bildirisinde, sivil girişimın yayımla-
dığı bildiriden alıntılar bulunduğuna
da dikkat çekti.
Harb-lş Genel Başkanı tzzet Çetin
ise Teksif, Türkiye Maden-lş ve
Bass' ın bu ortak bildiriye *tam olarak
kavramadan" katıldıklannı söyledı.
Çetin, Sağhk-lş Genel Başkanı Ba-
şoğlu'nun "DYP'de yer bulamayuıca
yolunu RP'ye çevirdiğiniT>
belırterek
"Ortak bildiri. görüntü itibarryla dar-
beye karşı, demokrashe sahipçıkar gi-
bi bir anlaytş var, ama şeriata ya da
örumcek kafahlann iktidanna da zun-
ni bir destek söz konusu. REFAHVOL
koalisyonunun, bizün arkamızda halk
desteği işçi desteği %-ar di\«bilmeleri
için yapdmış" diye konuştu. Çetin,
Türk-İş, DİSK, TESK, TİSK ve TO-
BB'nin oluşturduğu sivil girişimle il-
gili de şunlan söyledi'
u
Hep askeıier demokrasinin koru-
yucusu gibi görünüyor. ama iktidara
geldiğinde en büyük zaran işçiler gö-
rüyor. Sivil girişimde bana göre çeUş-
kiü olan tek >er, işveren ve işçi sendi-
kalannın bir arada olması. Ama Tür-
kiye'de demokrasinin kurtulması için
işverenler de inançlı ise darboğazdan
çıkmak için bir araya getiş olarak de-
ğerlendirilmelL Hatta yapılanlan ye-
tersiz buluyorum. daha güçlü bir sivil
insiyatif olarak TBMM'degücünü his-
settirmeB.*'
LevenfteAtatürk
9
eSaygıAnıtı
Beşiktaş Belediye Başkanbğı De Genç Yönetid ve tşadamlan Derneği'nin (GYtAD) işbirliği ile yapılan "Atatürk'e Sa>-
gı Anıü" dün törenle açıldı. Levent'te düzenlenen törene Belediye Başkanı A>fer Atay, Beşiktaş Kaymakamı Naim Dal-
kıbç, Tuğgeneral Ni\azi Hatipoğfu. Beşiktaş Askerlik Şubesi Başkanı Sürevya Kıhç. GYIAD Başkanı Melih Mekik ile
Lütfi Banat bköğretim Okulu öğrencileri katıldı. G\ İAD Başkanı Melih Mekik törende yapüğı konuşmada. günümüz
potitikacüaruun Atatûrk'ün arkasına saklandığım savunarak "Bugün herkes, ümitsiz bir havada. Bu ha\a>i değiştir-
mek için şu he\ kele bakmalıyız" dedL Mekik'ten sonra konuşan CHP'li Beşiktaş Bcledive Başkanı Ayfer Ata> da shil,
asker. öğretmen, öğrenci, emekçl, işçi, toplumda her kesimin bir ülkü uğruna bir araya gelmiş olduğunu ifade ederek
"Bu bir teneke ya da maden parçası değÛ, bir ülkenin ortak ilkelerinin sembolüdür" dedL
Araştırma görevlfleri araşüraımyor
Genç akademisyenler temizlik ve fotokopi gibi özel işlerde kullanılmaktan rahatsız
YDSUFZİYAAY
Her yıl çok sayıda ünıversite mezunu
genç, akademik kariyer yapmanın haya-
lini kurarken, akademik kariyerin ilk
adımında olan araştırma görevlileri ol-
dukça dertli. Araştırma görevlileri, bi-
limsel araştırma olanağı ve akademik
statüden yoksun olduklannı belirterek
"üniversitenin ve hocalann kendilerini
temiztiktenfotokopiçektirmeye dek ber
türlü işe koşturduğunu"' söylediler.
Türkiye genelindekı 61 üniversitede
20 bin 572 kişilik bir beyin gücü oluş-
turan ve öğretim üyelığinin kaynagı olan
araştırma görevlıliğine girmek için bi-
hm ve yabancı dil sınavının yanı sıra. bu
yıl getirilen Lisansüstü Eğitim Giriş Sı-
navı'ndan da (LES) geçmek gerekiyor.
Bu sınavlan aşıp araştırma görevlisı
olanlar ise bırincıl ışlevleri olan "bilun-
set araştırmayapmakyerine, araşorma-
nuı dışında her türiü işe koşturulan jo-
ker etemsuı gibi çahşünlmaktan" yakı-
nıyorlar.
Araştırma Görevlileri Derneği Baş-
kanı ve Boğazıçi Oniversitesi Eğitim Fa-
kültesi araştırma görevlisi Cem Kira-
zoğhı, araştırma görevlilerine birçok
üniversitede burslu öğrenci gibi davra-
nıldığını belirterek u
Bizierc,sekreterfik-
te ögle tatiDerinde nöbet tutturuluyor;
anlamsız, işle Ogisi ohnayan fotokopi iş-
teri,laboratuvarlarda temizlikişleri yap-
ünhyor. Oğretim ü>esi tatile çıkrjor. iş-
lervedersler aststanlara bırakılıp bu iBş-
Id isüsmar edilijor" dedı.
Derneğın eski yönetım kurulu üyesi
ve Istanbul Oniversitesi Fen-Edebıyat
Fakültesi Fizık Bölümü araştırma gö-
revlilennden Dr. Sehban Kartal da araş-
tırma görevlilerinin, bilimsel araştırma-
lara ve öğretim çalışmasma yardımcı ol-
mak üzere istihdam edilmelerine karşın,
üniversite yönetimlennın, araştırma gö-
revlilerini "fotokopi cekmekten tetefon
faturası yaonnaya kadar her türlü işe
koştuğunu" söyledi. Kartal, araştırma
görevhlennin, mastır ve doktoramn ge-
reğı olan bilimsel araştırmalan ıse öğ-
retimden arta kalan boşlukta yürütme-
nin sıkıntısını yaşadıklannı vurguladı.
Derneğin yönetım kurulu üyesi Ta-
ner Ayanoğlu ıse. "Araştmna görevlile-
ri, üniversitenin her işi yapan jokerieri
y^pıhyor, vapüklan işe uygun statüleri
buhınmuyor'" dedı.
Ayanoğlu, araştırma görevlilerinin,
kütüphanelerdeki bilimsel yayın yeter-
sizliği ve Internet olanağından yoksun
olmalan nedeniyle bilimsel literatürü iz-
leyemediklerini de savunarak şunlan
söyledi: "Dünyadaki geüşmeleri izleye-
cek yeterli sa>ıda yabancı j»m, üniver-
site kütüphanelerine girnıiyor. Intemet
ağı bütün üniversitelerde yoL Boğaziçi
Üniversitesi Rektöriüğü, başka üniversi-
telerin araştırma görevlilerinin İntemet
bağlanösından yararlanmasına izin ver-
nıi\or. Cnhersiteler arasında firsat eşit-
sizliği var. Bilimsel araşnrmada başkala-
nnın araşOrmalan da kullanüdığı için
bir ünKersitenin bilghi para ile metalaş-
tınp tekeline alması üniversite kavranu-
na uymuyor. Aylık 50 miht)n lira geHrle
kitap sabn almamız çok zor."
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATE$
Ben de Müslümamm...
Katıldığım toplantılarda, iş "soru-cevap" bölü-
müne gelince, genellikle dile getirilen ve hatta bu
konudaki tutumumu eleştiren bir yaklaşım vardır.
İslam şeriatçılarıyla yakın ilgi içinde bulunmam
eleştirildiği gibi bunlarla yaptığımız tartışmalarda
"Ben de Müslümanım.." ifadesinin kullanılmasın-
dan rahatsız olanlar, bu tutumun yanlış olduğunu
ileri sürerier.
Binlerce kez yazdım. Kendimce tabu saydığım
konular dışında, herkesle ve her yerde tartışmaya
hazınm ve açığım. Tabu konularıma gelince: "Ul-
kenin Misak-ı Milli sınırlan içındeki bütünlüğü ve
bölünmezliği", "Halkegemenliğine dayanan cum-
huriyetimizin laik ve çağdaş yapısı" ve "Mustafa
Kemal'/n kişiliğidir". Hiçbırtartışmamda; ne Tür-
kiye'nin şu ya da bu biçimde "parçalanmasını"
dile getirmelerine izin veririm, ne "çağdaş ve laık
düzenimizi" değiştirme projelerinin dile getirilme-
sine izin veririm. Mustafa Kemal'in aleyhine atılıp
tutulmasını ise kişıliğime yapılan bir hakaret saya-
nm.
"Ben de Müslümanım" ifadesinin dile getirilme-
sine gelince; bu, yalan bir şey değil ki. Bugün or-
tada "Müslümanım" diye dolaşanlardan ve Müs-
lümanlığın sömürüsü ve ticaretini yapanlardan çok
daha fazla Müslümanım. Eğer Müslüman olmayan
biri, "Ben de Müslümanım" diye söze başlasa, bu
çok büyük bir ayıp ve çok yanlış bir tutum olur. Fa-
kat eğer ben kendimi, şu ya da bu biçimde Müs-
lüman olarak görüyorsam ve karşımdakı adam
Müslümanlığını tekeline alarak konuşmaya cüret
ediyorsa, neden "Durbakalım muhterem, ben de
Müslümanım.." demeyeyim? Müslümanlığı neden
o adamların tekeline bırakayım. Kaldı ki benim
Müslümanlığım "sevg/"ye dayanan bir Müslüman-
lık. Neden Müslümanlığı "korkuya" dayandıran
birtakım insanlara bırakayım?
Türkiye'deki aynm "Müslüman - laik" aynmı de-
ğil. "Laik olanlaha - laik olmayanlann" aynmıdır.
Yani çağdaş olanlarla, özgürlükten yana olanlar-
la, demokrasiden yana olanlarla; çağdaşlığa, öz-
gürlüğe ve demokrasiye karşı olanlann aynmıdır.
Ama halkın gözünü boyamak için halkın kafasını
kanştırmak için "laik - Müslüman " ayrımı yapar ve
tartışmayı bu zemine çekmek isterier. Ve "Ben de
Müslümanım" denmesini eleştiren arkadaşlanmı-
zın tahmin edemeyecekleri kadar etkılı olurlar.
Bu adamların, bu etkili propagandalannın bir
sonucu olarak memleketimizde pekçok insan, la-
iklerin "ateist" olduğunu ya da en azından "Müs-
lümanlık dışı" olduklarını düşünür ve inanır. Oysa
bu, kocaman bir yalandan başka bir şey değildir.
Bu ülkede kendini laik olarak tanımlayan insanla-
nn çok büyük bir çoğunluğu, Müslümandır. Ama
şöyle, amaböyle...
Türkiye'de hiç kimse başkalarına "nasıl Müslü-
man olmalan gerektiğini" söyleyemez. Zira Müs-
lümanlıkta kulla Tann arasına kimse giremeyece-
ği gibi "ruhban sınıfı" da yoktur. Ama buna rağ-
men kimileri, "nasıl Müslüman olunması" gerek-
tigi konusunda kendilerince fikir yürütürler ve ba-
zılannı buna inandırırlar. Ve bunlar sadece kendi-
lerini Müslüman sayar, diğerlerini "Müslümanlık
dışında" bırakıriar. Bu oyuna alet olunması mı ge-
rekir?..
Müslüman olduğumuzu (eğer Müslümansak)
hiç saklamamalı ve tam tersıne ınatla ve ısrarla or-
taya koymalıyız. "Eğer Müslümansan, şöyle yada
böyle yapman gerekir.." dıyen olursa da "Sen ken-
di Müslümanlığını yaşa, kımseye kanşmaya hak-
kın yok" yanıtını vermeliyız. Halkımız (kendi anla-
yışı çerçevesinde) Müslümandır ve Müslümanlığı
bir yaşam tarzı olarak empoze etmeye çalışanla-
ra pek yüz vermese de Müslüman olmadığına
inandıklanna karşı da son derece soğuk bakar.
Zaten bu "haın" propagandanın amacı da bu so-
ğukluğu oluşturmaktır. Bu oyuna gelmemeliyiz...
•••
Bir süre önce Bağcılar Belediyesi'nden telefon
ettiler. Demokrasi ve laiklik konusunda bir panele
davet ettiler. Diğer konuşmacı Abdurrahman Di-
lipak olacaktı. Dilipak'la neredeyse iki yıldır birlik-
te panele çıkmamıştık. (Levent Kırca'nın maka-
renası hariç...) Kabul ettım tabii. Panelin, Refahlı-
ların yoğun olduğu bir yörede olması, özellikle
memnuniyet vericiydi.
Daha sonra bir program gönderdiler. Paneli ayın
14'üne almışlar. Allah'tan o günüm de boştu. Bu
nedenle itiraz etmedim. Ayın 13'ünde Afyon'da
bir konuşmam vardı. "Sabah en\en çıkaryetişirim"
diye düşündüm. 13 haziran akşamı evi aradım.
Nevin, "Bağcılar'dan aramışlar, panel iptal edil-
miş"üed\. Birazkızdım, amayapacakbirşeyyok-
tu. Bu tür toplantılan düzenleyenler iptal ederier-
se sorun olmuyor. Ama siz gidemezseniz, kıyame-
ti kopanyorlar. Bu konuyu bir sonraki yazımda ele
alacağım.
Fakat işin ilginci ve (eğer yanlış anlamadıysalar)
çirkin yanı, bir gün sonra benı dinlemek için Bağ-
cılar'a giden kimi arkadaşlarıma ve öğrencılerime
"Hoca rahatsızlandığı için panel iptal edildi" de-
nilmiş. Eğer doğruysa çok ayıpladım. Ve bir kez
daha attını çiziyorum ki benim dışımda iptal edil-
miş. Bağcılar'a memnuniyetle gidecek ve görüş-
lerimi anlatacaktım. Neden gitmeyeyim ki?
Ben de Müslümanım...
DORUK KÜLTÜR 0RTAMI
ve TÜM KİTAPÇILARDA
DORUK VAYIMLAM Teltfoa: (0-312) 435 2417
ANMA
Sendikamız eski
Genel Yönetim Kurulu Üyesi
ve Araştırma Daire Başkanı
NAİP AYDIN'ı
aramızdan ayrılışının
1. yılında
saygıyla anıyoruz.
DİSK / GENEL-İŞ SENDİKASI
GENEL YÖNETİM KURULU
Not 19.06.1997 Perşembe günü saat: 12.00'de
Karşıyaka'da mezan başında anılacaktır.
• VVINDOVVS 95
• WORD 7.0
• EXCEL 7.0"
• POWER POINT
• ACCESS
• BİLGİSAYARLI
MUHASEBE
MIKRO, LINK, ETA
• BİLGİSAYAR
TEKNİSYENLİĞİ
HARD.VARE, SOfTOARE
1.0 Kişilik Smıflarda
Her ögrenciye 1 Bılgisayor
Tei- (0212) 224 04 M 224 09 09 247 46 68
Hdoskorgazi Cad No: 245/251 K:6
Osmanbey Sislı 80240 ISTMIIUI
TARİKAT
SERMAYESİNİN
YÜKSELİŞİ
Tarikat sermayesinde, sermaye
içindeki islamcı ellerde karşılaşılan
bugünkü yükseliş ne kadar ciddi?
Özellikle, ülkenin bugün içinde
bulunduğu görünüm yönünden bu
sorunun karşılıklan bilinmek
durumundadır.
Faik Bulut, belgeier ve saptamalar
ışığında bu konunun bütün
cephelerine projektör tutuyor...
F f l î K B Ü L Ö T
TflRİKflT
JERMflYEJİNİH
YÜKJELİJİ
IS11R i t M S 2. 8IISI
DORUK KÜLTÜR 0RTAMI
ve TÜM KİTAPÇILARDA
DORUK YAYMLARI Telefon: (0-312) 43S 24 97