Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmem Orhan Erinç 0
Genel Ya>ın Koordmatorü Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlen Mudürlerı
IbrahimVüdız (Sorumlu), Dinç Tayanç
9 Haber Merkezı Müdüru: Hakan Kara
9 Görsel Yönetmen Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Daoışoğlu • Istıhbarat
C'engi/Yıldınm • Kultur Handan Şenköken
9 Spor Abdülkadir Yücefanan 9 Makaleler:
Sami Karaören 9 Oüzeltme Abdullah Yazıcı
9 Fotoğraf: Crdoğan köseoğlu 9Bılgı-Belge
Edibe Buğra 9 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç
YayınKurulu tlhanSelçuk(Ba$knnı.
Orhan Erinç, Okla> Kurtböke.
Hikmet Çetinka>a. Şükran Soner,
Ergun Baln. Diırç Ta>aırç. İbrahim
Yıldi2. Orhan Bursalı. Muslafa
Balba\. Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay 9 Haber Mudüni Doğan
Akjn Atatürk Buhan No 125, Kat4, Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 (7 hatl. Faks 4195027 9 tzmır Temsılcısı
Serdar Kıak. H Zıya BK 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks-
4419117 9 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu. InönüCd.
119 S No 1 Karl.Tel 363 12 11. Faks 363 12 15
Koordinator Ahmet Konılsan 0
Muhasebe Bülent Yener 9
Idare HüseyinGürer0Işletme
Önder Çelik 9 Bılgı-îşlem. Nail
tnal 9 Bılgısayar Sıstem
Mürihet ÇUer
MEDYA C: • Yonetım Kurulu
Başkam - Genel Mudur Gûlbin
Lrduran # Koordinator Reha
Işıtman # Genel Mudur Yardımcısı
Mine \kdağ Tel 514 (T 53 -
51395S0-5138460-6I.Faks 5138463
Yavıntlı\an ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın \e Yayıncıhk A Ş
Tttkocaği Cjd 39 41 Caialoğlu 34334 Isi PK 246 Islanbü! Tel (0 212) 512 05 05 (20 tıat) Faks (0/2121 5H S5 95
15HAZİRAN 1997 tmsak: 3 23 Güneş: 5.24 Öğle: 13.12 İkindi: 17.10 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.37
'Zülfü Livaneli'nin kızı olarak bazı şeyleri kolay elde ettiğim düşüncesi yanlış'
Aylin: Une ahşamadım
Sofya'da moda
gösterileri
• SOFYA(REUTER)-
Uluslararası Smirnoff
Moda Ödülleri
çerçevesınde düzenlenen
gösteriler, Bulgaristan'ın
başkentı Sofya'daki Ulusal
Kültür Sarayı'nda 13
haziran tarihınde yapıldı.
Çok sayıda davetlinin
ızledığı gösteriler sırasında
Bulgar modacı Geörgy
Ivanov'un tasanmı
transparan bır giysi
eleştırmenlerden tam not
aldı. Lluslararası Smirnoff
Moda Ödülleri'nin final
gösterisı, bu yıl içinde
Ingillere'nın başkenti
Londra'da yapılacak.
Altunizade
korusunda
komşu şenliği
• Haber Merkezi -
tstanbul Altunizade
korusunda bugün büyük
bir komşu şenliği
yapılacak. Altunizade
Komşular Girişimi
sözcüieri, saat 11.00'de
başlayacak şenliğin bir
pıknık havasında
geçeceğını ve gün boyunca
eğlenceli yanşmalar
yapılacağını duyurdular.
Şenliğe, semtin 'ünlü'
komşulan da katılacak.
Şenliğe katılacak bu ünlü
komşular arasında Huysuz
Virjin, MüjdatGezen,
;
Behıç Ak, Zuhal Olcay,
Haluk Bilginer, Mazlum
Çımen, Arslan Başer
Kafaoğlu ve Memet Fuat
da bulunuyor.
SERPİLGÜNDÜZ
Pop müzik söylüyor ama kendisinı o
dünyanın içinde görmüyor. Üne alışama-
mış. Kısacası şarkı söyiemek güzel ama be-
raberinde gelen ünden hoşlanmıyor. Bebek
Kahvesi 'nde Aylin Lhaneti ıle yapılan söy-
leşide akla gelen ilk soru. doğal olarak Zül-
fü Livaneli'nin kızı olmak üzerine. Bu bir
avantaj mı dezavantaj mı? "tkisi birden"
diyor "Ük albümümü ben soyadınu kul-
lanmadan çıkardım. Babam da bu işi yap-
marru istemiyordu. karşı> dı ama kanşma-
dı. Zoriuldannı anlatü, yapmasan daha iyi
olur dedi. ama kcsinlikle de olmaz demedi.
Birazuzakdurdu ve seyretti, ne yapacak bu
kız diye. Babanun adını kullanmadan çık-
mak istedim ama bu isteristemezduyuldu.
İnsanlar Zülfii'nün kızı çok kolay birtakım
şeyleri elde etti diye diişünebiHr ama aslın-
da tam tersi oldu. Babam bu işi yapmamı
istemediği için çevresi bana hiç yardımcı ot-
madı. Arkadaşlan uzak durdular."
Sonrasında Andy \e Paul"u bulmuş Ay-
lin Livanelı. Bu ikı lngılıze gidip "Bana yar-
dım etroek zorundasınız*" demiş. Onlar da
yardım etmişler. Anlattıklanna göre sanıl-
dığı kadar kolay olmamış her şey. "tnsan-
larda babası yardım etmiştir diye bir dü-
şünce var. Tam tersi oldu, babamın kızı ol-
masaydım belki insanlar korkuyla yaklaş-
mayacakü."
Aylin "Tanımyorum" duygusuna da alı-
şamamış. özel hayatının ortada olmasına
da. "Yapacak bir şe> yok tabn" dıyor. Son
kaseti "Aşkına Kanma"da görüntüsü de-
ğişmiş bir Aylin var. "Özel olarakyapılmış
bir şey dcğil. Kendiliğinden oluştu. Giyim
tarzını değişti. Benim vapımda da birta-
kım değişiklikler oldu. Her insan zamanla
olgunkşır."
Farklı hayatlaryaşadı. 10 yıl lsveç. 3 yıl
Paris. 2 yıl New York ve 2 yıl Roma. Tür-
kiye'de ise 4 yıl. "Baştaçokzorlukçektûn.
tnsanlarda bir ait olma ihtiyacı vardır ya,
hep onu du> dum. Sanki bir \ere ait olmam
lazım ama neresi bilmiyorum. Bunun için
hep eksiktik hissettim. Yaşadığım her yer-
den birtakım şeyler edindim. Eğer bunla-
nn iyi yönlerini alabiürsen cksiklik değil
tam tersi oluyor. Şimdi gittiğim her yerde
rahat ediyorum. Her gittiğim yerden zevk
alıyorum."
Anadılinin İsveççe olduğunu söylüyor
Kendıni en çok nereye yakın hissediyor?
"tsveç'te büyiimeme rağmen orada \me-
rikan okullanna gittim. Amerikalılar ba-
na tsveçlilerden daha sıcak geldi. Kendimi
Amerika'ya yakm hissediyonım."
Sürekli müzik dinlenen evde büyümenin
önemi büyük tabiı. 10 yaşında babası ona
bir 'Abba' plağı hediye etmiş •'Bu plakla
birtikte ben bu işi yapacağım'" demiş. 15
yaşında şan dersi aimaya başlıyor. Fransa'da
lısede okurken 3 yıl lspanyol bir hocadan
ders alıyor. Sonra Türkiye ve operadan Bel-
kts Aran ve Erdem Siyavuşgil ıle çalışma-
lannı sürdürüyor. tngiltere'debır başka-ho-
ca ıle çalışmalar hâlâ devam ediyor.
Türküdınliyormur>
"Dinlerim. Babam 68 kuşağının insanı.
Politize. entelektüel... Ben tam tersi. Gözii-
mü açtım lsveç. Amerikan okulu. Evde
âşıklan dinlerdik. Nâzım Hikmet'in kendi
sesinden şürierini dinlerdik. Dışan çıktı-
ğunda ise sanryorum insanı kendi kuşağı et-
kiliyor. Beni pop müzik etkiledi."
Dostoyevski ve Tolstoy sevıyor. Susanna
Tamaro okuyor. Küçük küçük öyküler ya-
zıyor. Hedefi yurtdışı. Almanvada Mercury
ile bır anlaşma imzalamış. fsveç'te çıkan
single ise radyolarda l numara olmuş.
- Türk popçular yurtdışında niçin başa-
nlı olamıyorlar?
"Bence \anlış yol izleniyor. İki yolu var.
Birincisi benim gibi yurtdışında büvümüş-
seniz, bu müziği yapağınız zaman takiit ol-
muyor. Burada vetişmiş bir insan yapnğıza-
man takiit oluyor. lamamen burada vetiş-
miş insanlar, kendinden kopmadan Tûrk
müziğinin renkkrini de kullanarak kendi
kimliğini aramalı."
Son kaseti "Aşkına kanma"da değisik bir görüntüvle insanlann kar-
şısına çıkan Aylin Li\aneli. bunu "O/el olarak yapılmış bir şey değil.
Kendiliğinden oluştu. Giyim tarzım değişti" şeklinde değerlendiriyor.
Unutmayın, bugün babaların günü
Babalar Günü çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Siz de sevginizle bir etkinlik yaratın
İstanbul Haber Servisi- Annemizin
kamında ilk tekmeleri
savTirduğumuzda başlar
heyecanlan. Ve dünyayı selamlayan
ilk minik çığlığımızla tuttuklan
elimizi, yaşamlan boyunca hiç
bırakmazlar. Onlar. ömürlerini
bizim için sevgi ve özveriyle
harcayan babalanmızdır. Bugün
Nâzun'ın. "Seni ne kadar çok
seversem, o kadar çok oisun
ömrümden geçen yıllar'* dizeleriyle
kucaklayalım onlan ve "Yamız
senin elini öpmek için egilir başım"
diyerek öpelim sevgiyle.
Babalar Günü. bugün tüm yurtta
çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.
Istanbul'da düzenlenen
etkınliklerden bazılan şöyle:
Bahçeşehır Yaz Şenliği bugün saat
13.00'te Bahçeşehir Doğa
Parkı'ndabaşlıyor. 15 Haziran
Babalar Günü'nün de kutlanacağı
\e "Yıhn babası" yanşmasının
düzenleneceğı şenlik süresınce
konser. defıle ve köpek yanşması
da yer alıyor.
Bilfen Kolejı'nin organize ettiği
babalar koşusu etkinlıği Fenerbahçe
Parkı'nda 09.00'da başlayacak.
Capitol alışveriş merkezı de 23
Nisan Çocuk Şenliği çerçevesinde
bu yıl ikincisini düzenlediği
"Anneme Şiir, Babama Öykii"
yanşmasının "Babama Öykü"
bölümünün ödül töreninı bugün
gerçekleştırecek. Törene sınema
sanatçısı MünirÖzkul da katılacak.
Öykü yanşmasında çocuklar.
babalanna hitaben, "nasıl bir
ülkede yaşamak Istedikkrini"
anlatacaklar.
Ödül törenine katılan Özel Doğan
Koleji bale gösterisi. ISTEK Özel
Semiha Şakir Lisesi step gösterisi.
İstanbul Jimnastik Ihtisas Kulübü
ise çeşitli cımnastik gösterileri
yapacak.
Kadınlardan 5 yıl daha az yaşıyorlar
Maçoluk erkekleri
ölüme sürüklüyorÇeviri Servisi- Erkekler modern ya-
şamın ve maço davTanışlannın kur-
banı. Ingiltere'nin saygın gazetelerin-
den The Times'da yer alan bir habe-
re göre, modern yaşam erkeklen ka-
dınlara oranla daha hızlı yıpratıyor.
Erkekleri yıpratan yalnızca hızlı ara-
ba kullanmak. tehlikeli sporlar yap-
mak veya aşın yoğun çalışma tem-
posu değil. Kadınlara oranla daha
fazla sigara ve içki içen. daha fazla
yemek yiyen, doktora gitmeyı erkek-
liklenne yediremeyen modern erkek-
ler, hastalıklara davetiye çıkanyor.
Sonuçta modern erkek, kadına
oranla ortalama 5 yıl daha az yaşıyor:
ölümüne çoğunlukla kanser veya kalp
krizi gibı nedenler yol açıyor.
'Doktora gitmiyoriar'
Halk sağlığı uzmanlanna göre er-
keklere özgü maço tavırlar ve modem
yaşam koşullan, erkeklerin genel sağ-
lığını bozuyor. "Erkeklerbiryandan
topiumda saygın bir yer edinmeye ça-
baiarkcn. diğcr yandan bedensel ve
ruhsal sağhklan tehüke sinyalkri ver-
meye başladığı zaman doktora git-
meyi zayıflık olarak nitelendirivor.
Dolayısıyla bu iki olumsuz faktör er-
kekleri erken yaşta ötüme sürükhiyor"
diye konuşan doktorlar. erkeklerin
hastalıkbelırtilen karşısındaki tepki-
lennı şöyle açıklıyorlar: "\'ücutia-
nnda anormal bir oluşum hissettik-
lerinde veya depresyona girdikkrin-
de doktora
başvurmak
yerine içleri-
ne kapanıp.
korkulannı
kendi kendi-
lerineyenme-
yi tercih edi-
yorlar. Ve do-
ğal olarak bu
tavuiaruşikâ-
yetterini ivice
içinden çıkıl-
mazhalegeti-
riyor"
tngıltere'de
son yıllarda
yapılan bır is-
tatistiğe göre
erkek nüfiısu-
nun yarıdan
fazlası aşırı
kilolu: 18 er-
kekten biri
hastalık dere-
cesinde şış-
man; üç er-
kekten ıkısınde kan kolestrolü yük-
sek. Bütün bu bulgular kalp krizi ris-
kinı arttırdığı gibi, ilk knzde ölüm ola-
sılığını da güçlendiriyor. Her yıl In-
giltere'de 80 bin kişi kalp krizinden
ölürken, kadınlarda bu rakam 70 bin-
lerde seyrediyor. Aynca y ılda 24 bin
erkeğın ölümüne yol açan akciğer
kanseri kadınlarda bu denli etkili de-
ğil; yılda 12 bin kadın bu hastalıktan
ölüyor. Deri kanseri de erkeklerde da-
ha sık görülüyor ve ne yazık ki ço-
ğunlukla ölümle sonuçlanıyor. Bunun
da erkeklerin güneşlenirken güneş
kremi kullanmamasından kaynak-
landığını öne süren doktorlar, erkek-
lenn güneş yağı kullanmayı u
kadı-
nımsı" bir davTanış olarak değerlen-
dinp, kremlenmeyi erkekliklerine ye-
diremediklerini belırtiyorlar.
İngıltere Sağlık BakanlığTnın ra-
kamlanna göre geçen yıl 3 bin 100
ıntıhar olayından 2 bin 700'ü erkek-
ler tarafından gerçekleştirilmiş. Her
7 erkekten bıri yaşamlannın bir dö-
neminde en az bir kez ruhsal buna-
Iıma girmış.
Alkol bağımlılığı da genelde bir er-
kek hastalığı. Trafikte alkollü araba
kullandıklan gerekçesiyle tutukla-
nanlann da büyük bır kısmı erkek. In-
giltere'de >ayımlanan Men'sHealth
adlı dergide yer alan bir araştırmaya
göre erkeklerin en az yansı gelecek-
lennden kaygı duyarken, dörtte biri
işlerinden nefret ediyor.
Ingiitere'deheryıl92
bin erkek Stgara
içtiğı için öluyw.
Sigara içen
;eklenn pankreas
yakalanma
oiasttığı, içmeyenlere
oranla 5 mısli fazla.
•Erkeklerin yüzde
' 60'a yakın bir
bölumu spor
yapmıyor.f«Erkeklenrt omrü
î kadmiara oranla
ortalama 5 yıi daha
kısa.
•Erkek nüfusunun
yüzde 50'sinın kifcKU
normaiin üzerinde.
•Erkekterin üçte
ikisindekan
kotestroiü normaiin
ûzerinde.
i • 7 erkekten bıri, yaşamının
btr döneminde başta
depresyon oimak uzere
ruhsai hastahklara
yakalanıyoc
Akciğer kanseri 24
bin erkeğın ölümüre
yol açarken,
kadınlardan yalnızca
12 bini akciğer
kansenne
yakaianıyor.
Intihara teşebbüs
eden 8 kistden 7'si
erkek.
• Acıte kaldınlan erkek
hastaiann yansı alkol
komasında iken
SAK USTUNDE MÜJDATGEZEN
Erbakan ve 104
Erbakan iyice lıflattı. (Sözcüğü istediğiniz anlama
çekebilirsiniz). örtce kendi hükümetine "Yüz
dördüncü hükümet" dedi, arkasından ANAP'ı
"solcu parti" ilan etti. ANAP'a solcu diyebilen
zihniyet, acaba sağın nerelerindedir varın siz
tahmin edin. "Tahmine ne gerek var, mal ortada"
diyeceksiniz. Haklısınız.
Şevki Yılmaz haklıdır
Televizyonlarda yayımlanan bantlan için "montaj
hilesi" dedi bu insan. Haklıdır. Artık teknik o kadar
ilerledı ki... Örneğin bir hayvanı pekâlâ dublajla
insan gibi konuşturuyorlar. Zaten Yılmaz da buna
örnek olarak "Televole" programında istenen
kişiye istenen dublajın yapılabildiğini belirterek
kendi konuşmalan için 'montaj hilesi' dedi. Yalnız
burada ufak bir nüans var. Görüntü ve ses başka
başka zamanlarda yayımlanmış olup hileyle aynı
zamandaymış gibi gösterilebilir. Burada önemli
olan, Yılmaz'ın, "ne bu görüntü ne de ses benim"
diyebilmesi. Derse mesele yok...
Namusluysan eğer, hiç ummadığın bir
zamanda karşılığını görürsün. Namussuzsan
eğer, yine hiç ummadığın bir anda
karşılığını görürsün.
Türk tiyatrosu
Tiyatrolar tatile
girdi. En önemli
sezon bu tatil
sezonudur.
Eskiden özel
tiyatrolar
yaşayabilmek,
ayakta
durabilmek,
kadrolannı
yitirmemek için
turneye çıkarlardı.
Halen bunu
sürdüren özel
tiyatrolar var.
Ödenekli
tiyatroların böyle bir zorunluluğu yoktur. Onlar
oturdukları yerde de maaşlannı alan sanatçılardan
oluştururlar kadrolannı. Bu yıl Devlet Tiyatrolan,
Anadolu tumesi düzenledi. İB Şehir Tiyatrolan'nın
böyle bir sıkıntısı yok. Eskiden Rumelihisan temsilleri
vardı. Şimdiki Kültür Bakanlığı bunu yasakladığı için
bu çalışmalar da yapılmıyor. Oysa tiyatro bir devinim
işidir. Sürekli yapılırsa olur. Ve Türk tiyatrosu adına bir
şeyler yapılırsa...
YAZIN INSANLARIN DAHA AZ SÎGARA
İÇTİKLERİ SAPTANMIŞ... HÎÇ OLMAZSA...
GazeteGeçenlerde llhan Selçuk'un bir yazısına kafam
takıldı. Hemen herkes Cumhuriyet'ten bir
yakınmada bulunmuş ve "Bunun için Cumhuriyet
okumamaya karar verdim" diyerek gazete
almamış. Bir ara ben de kendi yazılanma bozulup
Cumhuriyet okumamtştım. Sonra bunun saçmalık
olduğunu düşünerek yeniden aimaya başladım.
Insanoğlu ne kadar tuhaf. Eğer kendi istedıkleri,
tam yerine getirilmezse, tercihini en olmadık
biçimde kullanabiliyor. Kuşkusuz bu gazeteyi
almayan biri, artık gazete okumayı bırakıyor
demek değildir. O zaman başka bir gazete alıyor.
Peki bu aldığı yeni gazetede aradıklarını tam
bulabiliyor mu acaba?.. Böyle bir şey olabiliyor
mi? Şu anda yazdığım gazeteden benim de
yakınmalanm var. Ama bana göre en dürüst, en
tarafsız, en çıkarsızı bu. Karakterime uyuyor. Eğer
sizin karakterinize uymuyorsa, kafa yapınıza ters
düşüyorsa, acaba salt gazeteyi suçlamak yerine
biraz kendinize bakmanız gerekmez mi?.. Zaman
değişti. Her şey çıkar üzerine kurulur oldu. Böyle
zamanlarda, bu gazete, çıkarınıza karşı bir
tutumda görünüyorsa, gazeteyi dışlamayın, o
ülkenin çıkannı sizin özel çıkarınızdan daha önemli
gördüğü için size öyle görünmüş olabilir... Şimdi
de bana kızıp sakın yann almazlık etmeyin
gazetemizi.
Altunizade
1961 yılında burada Memet Fuat bir kulüp
yöneticisiydi. Altınyurt... Salt sporla uğraşmaz,
küJtürel etkinlikler de yaparlardı. Biz burada
amatör bir tiyatro ile oyunlar oynardık. Şimdilerde
bir "Kır Şenliği" düzenlemişler. 15 haziran pazar
günü, aslında yeşil alan olan, ancak ilerici Usküdar
Belediyesi'nin imara açmak istediği bir alanda,
birçok insan toplanacak. Hepimiz orada olalım.
Altunizade Koruluğu'nu hep birlikte bu talandan
koruyalıra.
M.T. Meditasyon Derneği Kadıköy Şubesi'ni
açmak için çalışmalannı başlattı. Başkan Mahmut
Görkey, üyeleri göreve çağırıyor. Kadıköy'de bir
şubenin bulunması bu yakada oturanlar için çok iyi
olacak.
Çekil Çiller
Burada kurnazlık yerine aklı seçip, çekil. Durum
sizin partinin hiç lehinde değil. Bir hatadır yaptınız,
bunlaıia ortak olup suçlan sumen altı ettiniz. Ama
artık çekil. Bu hem şahsın hem ülke için doğru bir
karar olacak. Sonra çok geç olabiür. Bir an önce
çekil. Hatta çekil git. Amerika yaşanacak ülke.
Orada ne güzel otellerin evlerin var. Çekil.
Çekilmezsen çekilmez olacaksın.
azarlık ve duvarlık sözler
Yapan yapar, yapamayan eleştirir...
PORTRE
O'nu 1957 yılında Fatih'te CHP'nin lokalinde bir
tiyatro provası yaparken tanıdım. "Erkek
Güzeli" adlfvodvili çalışıyorlardı. Ben ortaokul
öğrencisiydim. Lokale gidip merakla provalan
izliyordum. Oyunda bir hizmetçi rolü vardı ve bir
kız oyuncu bulamıyorlardı. Bana: "Bu rolü
erkek yapıp uşağa çevirelim sen oyna" dedi
Erdinç. Provalara başladım. "Yeşil Sahne'de
çalışıyorum, Ahmet Kutsi Tecer'in, Köşçbaşı
oyununu oynuyoruz orada, çok güzel bir rol
var, gel istersen" dedi ve beni oraya götürdü.
Ertesi yıl İB Şehir Tıyatrosu'nda profesyone)
oldu. Bir yıl sonra da ben girdim o tiyatroya... İyi
aktördü. Kırk yıla varan arkadaşlığımız boyunca
hiç darılmadık. Çok tiyatroda birlikte çalıştık.
Babası fabrikatördü. Içimizde ekonomik
durumu en iyi olan oydu. Bunu hep iyiye
kullanıp arkadaşlanna yardım ederdi. Sonradan
televizyonda büyük rollere çıktı. Arkadaşlan
O'nu hep sevdi. Özellikle "Berber Raşit" rolüyte
beğeni kazandı. Son günlerinde hastaneye
gittim, ziyaretine. "Dün aynaya baktım. Sen,
ben, Savaş, Yaman, dördümüz birbirimizin
koluna girmiş gülümsüyorduk" dedi. Bu son
gülümsemesi oldu. Aramızdan aynldı. Bir "
doktor hatası yüzünden. Erdinç Üstün'ü çok
severdim. Çok erken giden kuşaktaşımdı.
Arkadaşımdı, O'nu-hep iyi anacağım...
Pazarın
fıkrası
Yaşlı adam eve doktor
çağırtmış. Doktor şikâyetini
sormuş. Adam:
- Işeyemiyorum doktor, demiş.
Doktor:
- Kaç yaşındasın, diye
sorunca, adam:
- 96, demiş. Bunun üzerine
doktor:
- Boşver, yeterince işemişsin,
diye yanıtlamış.
Bir mektup
Kadıköy'den Erol Soysevel
adlı okurum, "Cumhuriyet
yazannın boyalı gazete
yazarından değişik olmasını
isterim" demiş. Benim önceki
haftakı yazımdan, espri, detay,
fakat, kumandan, malum,
parfüm, zihin, konsantrasyon,
ukalalık gibi (yabancı)
sözcükleri almış. Beni en
ilgilendıren'i (UKAUVLIK) oldu.
Ah hayat ah...
Elli yaş sonrasının böylesine
çetin olduğunu elli yaş
sonrasına varmadan anlamak
olanaksızmış. insan bir yığın
olayı yaşayıp, yaşamın
süzgecinden geçırip de bu
yaşa gelince sanki yaşam
karşısında daha uyanık daha
dinamik olacakmış gibi gelir.
Hiç öyle değil. Gençlik gibisi
yok. O yaşların değerini
bilmek gerekir. Açık açık
söyiemek gerekirse, o
delikanlılık yaşlanmı
özlüyorum ben.
Adalet Bakanı
"Bana hukuka aykırı iş
yaptıramazsınız" diyen
kaçak arabalı, Sincan
Belediye Başkanı'nı
cezaevinde ziyaret eden
Adalet Bakanı, bizimle
dalgasını geçiyor. Biz de
onunla dalga geçeceğiz
bundan sonra.
OKUYUN: Bu sayfayı (!)
İZLEYİN: Ankara'yı.
SEVİN: Yaşamı.
Atatürk diyor ki: ^
Yemin, kutsal bir sözleşme demektir. Namus
sahibi olan bir kimse verdiği sözden dönmez.
M. K. Atatürk.
Not: O senin için öyleydi Atam. Kalk da bir bak
Ankara'nın taşına.
Beni güldürenler
CINE 5'te Brezilya-italya futbol maçı
başlayacak. Spiker: "Buradaki basının yazdığına
göre bu maçı dünyada yirmi milyar kişi
izleyecek" dedi. Merak bu ya CINE 5'e telefon
açtım ve: "Ben bır abonenizim, maçı yirmi
milyar kişinin izleyeceği doğrû mu"dedim.
Telefona çıkan zeki kişi: "Tabii doğru" dedi.
"Nasıl olur, dünya nüfusu altı milyar" dedim.
"Acaba siz yanlış duymuş olmayasınız, spiker
yirmi milyon demiş olmasın" dedi. Adam
düzeltirken iyice bozuyor. Yirmi milyon nedir
ki?.. Adam telefonu yüzüme kapadı. Bu olay
bana bir eski fıkrayı anımsattı... Hani öğretmen
dalgın öğrencısine sormuş: "Istanbul'un surlannı
kim yaptı" diye. Öğrenci: "Valla ben yapmadım
öğretmenım" demiş. Öğretmen bozulmuş ve
gelip öğretmenler odasında konuyu açmış.
"Öğrencinin birine Istanbul'un surlannı kim
yaptı diye sordum, valla ben yapmadım dedi"
deyince, öğretmenlerden biri: ' Bunlar böyledir
hocam, yapariar yaparlar yapmadım derier"
demiş. Sinirlenen öğretmen çıkmış müdüre
durumu anlatmış, müdürün işi başından aşkın,
dinlemiyor bile: "Siz merak etmeyin hocam ben
yapanı bulursize gönderirim" demiş.
Bana gelenler
• Makedonya'da
çıkan Birlik Gazetesi,
benim "Aptal Hamdi"
adlı kitabımdan bir
öyküyü yayımlamış. •
Ekşioğlu Vakfı aylık
yayın organını
yollamış. • Bulancak gazetesi gene geldi.
• Yazın dergısinin son sayısı çok güzel. • Ankara
Üniversitesi G. Antep Şb. Alleben adlı dergiyi
göndermiş. • Unima'nın "Karagöz" dergisı geldi,
çok iyi hazırlanmış. • Samsun'dan Banş gazetesi
geldi. • Karadeniz Güneşi ve üseii Arkadaş
dergileri çok ilginç.» Kaynak Yayınları çocuk
edebiyatı kitapları çıkanyor, • Baykuş Bale Kursu,
16-21 haziran arası Bakırköy Yunus Emre'de.»
Cağaloğlu Anadolu Lisesi çağrınıza şimdilik yanıt
veremiyorum. • Hüseyin Evcil, Tire'den
anekdotlar göndermiş. • Adana ADD, Nâzım
Hikmet'in "Kuvayi Milliye"s\n\ oyunlaştırıp
Istanbul'da oynamak istemişler ve Istanbül'da
ÇYDD ile görüşmüşler, fakat birtürlü
organizasyon gerçekleşememiş. Yakınıyorlar.