23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÖMAYIS1997CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Bob Rafelson-Jack Nicholson'dan sıkı bir 'kara film' denemesi Sefilı şarapçnıın hüsranı.' Bugün gösterime giren. Bob Rafelson-Jack Nic- holson işbirliğinin son ürünü 'Blood and Wine - Kan veŞarap'ını seyretmeye gıderken bu ünlü oyun- cu - yönetmen ikilisinin üç mevsim önce seyretti- ğimiz. başansız 'Man Trouble'ın etkisiyle, fazlaca bir beklentimiz yoktu dogrusu. Ama somıçta mo- •dern, sıkı ve keyifli bir kara film seyretmenin ta- dıyla aynldık güzelim Feriye salonundan. 1970'ler- de 'Five Easy Pieces','Tbe King ofMarvin Gardens' gibi Amerikan rüyasına ince ince geçiren. ilginç filmleriyle sivrilip, içerdiği şiddet ve erotizm do- zuyla, azbuçuk bağımsız takılan yönetmenini 1980'lerde bütün dünvada üne kavuşturan. gişesi par- lak, 'Pttstacı Kapıyı fki KereÇaiar'la Hollywood'a kendini kabul ettiren Bob Rafelson'un, kuşkusuz 1986 yapımı 'Kara Dul'dan ben en iyi çalışması sayabi- liriz 'Kan ve Şarap'ı. " Lükse, kadına düşkün, aldattığı kansının (Judy Da\is) paralannı har vurup harman savurarak ser- mayeyi kediye yükleyen. Miami'li, sefıh şarap tüc- can Alex Gates'in (Jack Nkboison). kötü gidişine dur diyebileceği, uzun uzun tasarlayıp planladığı, ama sonunda yüzüne gözüne bulaştıracağı bir gü- miiş gerdanlık hırsızlığı girişimini hikâye ediyor Rafelson 'Kan ve Şarap'ta. Evine ender uğrayıp kadın, kumar peşinde. fene- rin nerede söndürüldüğü belirsiz. karanlık gecele- re talim eden, mutsuzluğunu, aldafıldığuıı alkole yük- lenerek unutmaya çalışan kansıy la soğuk savaş sür* dûren, hatta her gördüğünde tartışıp kavga ederek süreklı kötü davranan ve çıkmazdan kurtulmak için evine girip çıktığı, varlıklı bir müşterisinin mücev- rıerlerine göz diken Gates. amacına ulaşmak uğru- na, feleğin çemberinden geçmi$, deneyimli, hinoğ- luhin. Ingilız kasa hırsızı Victor'u (Michael Caine) "bulup anlaşıyor. Soygun için dadıhk yapan, bece- rikli Kübalı, kütür kütür manitası Gabriella'yı (Jen- Inifer Lopez) da kullanan, bu arada genç üvey oğ- Juyla (Stephen Dorff) seksı sevgilisinin yakınlaşma- Kan ve Şarap BlOOd and Wine / Yönetmen: Bob Rafelson / Senaryo: Nick Vılliers, Alison Cross / Kamera: Nevvton Thomas Sigel / Müzik: Michal Lorenc / Yapım Tasanm: Richard Sylbert / Oyuncular: Jack Nicholson, Judy Davis, Stephen Dorff, Jennifer Lopez, Michael Caine, Harold Perrineau Jr. / 1996 ABD (Umut Sanat-UIP) sını da sineye çeken Gates'le Victor'un planı kör- topal yürüyecek, soygun gerçekleşecek ancak ka- nsının devreye girmesi ve mücevherin tesadüfen üvey ogulun eline geçmesiyle avucunu yalayan Gates'le Victor birbirine düşecek ve her şey tersine dönecek- tir. Hızla gelişen bir dizi kovalamaca sonunda, işin içine soygunun yanı sıra birtakım kaçmılmaz cina- yetlerin de kanştığı Gates'in ölümcül serüveni, üvey oğlu tarafından motorla,iskelede bedeninin alt ta- rafı tost edilmiş kahramanımızın eli böğründe, mos- mor kalakahşıyla noktalanacaktır finalde... Günümüzün Miami'sinde geçen ıhanet, entrika, kuşku. yıkılan umutlar ve şiddet dolu, gergin, asap bozucu birtakım karanlık. hastalıklı ve Şıkıa Uiş- kiler' üstüne gelişerek gitgide tempo kazanan. sü- rükleyici ve ironik bir tür filmi tadında seyrediliyor 'Kan ve Şarap'. Rafelson'un gözdeaktörü Jack Nic- holson, yine döktürüyor. Şeytani bakışlan, buz gi- bi gülümsemesi ve badi badi yürüyüşüyle. Anfi- zemden tahtalı köyü boylamak üzere, yine de fo- sur fosur sıgara tüttüren, adi, kaşarlanmış tngiliz soy- guncuda Michael Caine, mutsuz, alkolik eşte Judy Davis, annesinin ölümünün acısını ne yapıp edıp Gates'den çıkarmaya azimli, genç üvey oğulda Stephen DorfFve bir an önce sınıf atlamaya heves- li, yoksul. ama çekici Kübalı dilber dadıda Jen- nifer Lopez' in göz doldurucu per- formanslanyla Jack Nicholson'a ayak uydurduklan filmin, sağ- lıksız ilişkilerle birbirine sıkı- ca bağlanmış, renkli tipleme- lerle anlatılmış, sağlam ge- rilimli, tıkır tıkır işleyen, sıkı bir üslup alıştırması ve usta işi bir tür filmi oldu- ğu rahatlıkla ileri sürüle- bilir. 'Kara film'in gelenek- sel özellikleriyle bezen- miş, modern Amerikan ailesi melodramıyla kanşık, aksiyon kıvamı yerli ye- rinde. hatın sayılır bir şid- det öğesine de sahip, ihtiras, intikam, cinayet üçgeninde ge- lişip sonuçlanan, bu parlak he- yecan ve gerilim serüveni çeşit- İemesi, sonuçta meraklısına salık verilecek cinsten bir Amenkan ya- pımı. Araba kazasından sonra Jack Nıc- holson'un sürüne sürüne ölmekte olan kansı Judy Davis'e. güçbela ulaşıp ısrarla, yalvar yakar, hâlâ çalıntı gümüş gerdanhğın yerini sordu- ğu sekans gibisinden (Bob Rafelson'un da çok sev- diği) özel sahnelerle dolu 'Kan ve Şarap'tan mem- nun çıktık özetle. Hemingway'in ükaşkveesinperisi15 yıl önceki 'Gandhi'nin Os- car'lara garkolan başansından sonra yönetmenliği oyunculuğu- nu unutturan ve 'A Chorus Line' müzikalinden epik 'Cry Freedom- OzgürlükÇığhgY'na, Şarlobiyog- rafısi 'Chaplin'e kadar çeşitlı tür- lerde film yapan. en son yine bir yazar biyografisi niteliğindeki, duygu yüklü 'Shadovvlands'ini alkışladığımız 'Sir' Richard At- tenborough'nun Berlinale 97'ye katılan son filmi 'In Love and War-Aşkta ve Savaşta', savaşın tantşmalanna nedfen olduğu iki gencin kınk aşk hikâyesini anla- tıyor. Henry S. WiDard'la James Na- gel'in Hemingway in Love and War: The Lost Diary of Agnes von Kurmvsky' adlı anılarkitabın- dan senaryosu uyarianan 'Aşkta ve Savaşta', 20. yüzyıl Amerikan edebiyatının ünlü yazarlanndan ErnestHemingway'in gençliğin- de yasadığı ve 'Sflahiara Veda' ro- manında konu ettiği, unutulmaz Askta ve Savasta in Love and War / Yönetmen: Richard Attenborough / Senaryo: Allan Scott, Clancy Sigall, Anna Hamilton Phelan / Kamera: Roger Pratt / Müzik: George Fenton / Oyuncular: Sandra Bullock, Chris O'Donnel, Scott MacKenzie Astin, Emilio Bonucci, Ingrid Lacey, lan Kelly, Tara Hugo /1997 ABD (UIP - Umut Sanat). bir ilk gençlik aşkı öyküsü. Birinci Dünya Savaşt'nın son yıhnda, 1918'de, 'Kansas City Star' muhabiri olarak bulunduğu kuzey ltalya'da gönüllü kaüldığı savaşta, bir ttalyan askerini kur- tarmaya çalışırken dizinden vu- ruluyor genç Hemingway (Chris O'Donnen). Kaldınldığı Kızılhaç hastanesinde kangrene dönüşme tehlikesi gösteren bacağmın ke- silmesini önleyip ihtimamlı bakı- mıyla onu yeniden sağhğına ka- vuşturan güzel hastabakıcı Ag- nes von Kurotvsky (Sandra Bul- tocfc) ik 20 yaşlanndak» ateşli, atılgan, aceleci, toy delikanlı He- mingway arasında romantik bir ilişki filizleniyor. Bu arada, bu gizli aşkın yakın tanığı ve He- mingway'in de arkadaşı olan, Harvard'h Harry Vfflard'la (Mac- Kenzie Astin'in oynadığı bu ka- rakter, ithaf edildiğı filmin ya- pımcısının da babası oluyor), var- lıklı bir Venedik ailesinden gelen hastabakıcının amiri, ttalyan cer- rah (Emilio Bonucci) da körkü- İrlanda hikâyesi yerine Hollyvvood seyirliği1990lı yıllarda'AğlatanOyun','Babam tçin', O Da Bir Ana', 'Nothing Personal", 'Mkhael Collins' gibı, içerdiği insancıl sı- caklığa ister istemez kapılınan IRA üstü- iıe filmler kervanına ucundan-kenanndan dahil edilebılecek 'TheDevil'sOwn-Sessiz Düşman', irlanda asıllı Amerikalı, aile ba- bası bir polisle (Harrison Ford), inandığı dava uğruna boğazına dek teröre bulaşmış. gözükara bir IRA tetikçisinin (Brad Pitt), baba-oğul'vari yakınlaşmasını, dostlukla- nnı ve giderek karşı karşıya gelişlerini an- Jatıyor. Günümüzün çok ünlü iki Holly- vvood yıldızını, yıllann Harrison Ford'uy- la kadınlann yeni gözdesi Brad Pitt'i birara- ,ya getiren, deneyimli yönetmen Alan J. Pakula'nın, bu iki stara göre şekillendiri- lip sürekli değiştirilerek farklı senaristler tarafından yazılan bir senaryodan çektiği •'Sessiz Düşman', doğru olanı yapmak için farklı yollan seçmiş, farklı iki ülkeden, •farklı karakterlere sahip, biri yaşlı öteki genç iki insanı sunuyor. Biri, görevini yaparken kimseyi vurma- maya dikkat eden, banşçıl, emeklilik ve hu- zurbeklentisindeki, iki kız babası, orta sı- nıftan, dürüst, sakin, sıradan birNevv York polis memuru. Öteki, babasının, gözleri önünde evlerini basanlarca öldürüldüğü çocukluk yıllanndan beri, şiddetin engin- lerine pupa yelken açılmış, terörle haşır heşir büyümüş, Ingilizlere kan kusturmuş, vahşi, öfkeli, gamlı, hep diken üstünde, Izıpkın gibi bir genç terörist. Yercesine, İçercesine adam öldüren, makineli tüfe- ğiyle her an ölüm saçan bu IRA teröristi- Sessiz Düşman The Devil'S Own / Yönetmen: Alan J. Pakula / Senaryo: Kevin Jarre, Robert Mark Kamen / Kamera: Gordon Willis / Müzik: James Horner / Oyuncular: Brad Pitt, Harrison Ford, Margaret Colin, Ruben Blades, Treat Williams, Natasha McElhone, George Hearn, Mitchel Ryann, Paul Ronan / 1997 ABD (WB) nin, örgüt için silah (fuze) almak göreviy- le Belfast'tan New York'a yollanıp ona evi- ni açarak dostluğunu sunan, irlanda asıllı, insancıl polısın sıcak aile yuvasma belayı bulaştırmasını izlediğimiz film, malum şiddet şiddeti getirir mesajma yaslanan beylik bir finale bağlanıyor. 'Sessiz Düşman', ahlaki ikilem ve IRA sorununa ilışkin. Hollywood sınemasına özgü, birtakım standart durumlan, klişe karakterleri bir kez daha ısıtıp ısıtıp önü- müze süren, rutin bir Holrywood seyirliğin- den öteye fazlaca bir anlam ve önem taşı- mıyor bizim için. 30 yülık meslek yaşamın- da. vakti\ le alkışladığımız 'Klute-Fahişe', 'Başkanın Bütün Adamlan'. 'Sophk'nin Se- çiıni' vb. gibi yürekli çıkışlanna tanık ol- duğumuz, ancak son yıllarda Julia Ro- berls'lı 'Pelikan Dosyası', Harrison Ford'lu 'Presumed Innocent', 'Consenting Adults' fıhnleri gibi, belirgin biçimde büyük stüd- yo düzenine teslim olarak inişe geçtiği göz- lenen yönetmen Alan J. Pakula'nın aksiyon sahnelerinde belli bir dinamizme ulaştığı 'Sessiz Düş- man'ı,90mil- yon dolara mal olmuş, ama biter bitmez unutuluve- ren, gözalı- cı, alışılmış bir 'yüdız fflmi'. 'Ses- siz Düş- man', Ingi- liz ordusu- nun peşine takıldığı, balıkçı çocuğu IRA teröristini oldukça sempatik kılan bir kom- pozisyon çizen, Irlanda şivesine de epey- ce çalışmış jön Brad Pitt'le, Indiana Jo- nes'luktan, 'Yüdız Savaşlan'ndan bu yana akıp geçen yıllann yüzündeki çizgileri git- tikçe derinleştirdiği Harrison Ford'un göv- de gösterisi niteliğinde baştan sona. Kısacası. psikolojik gerilimle kanşık, gösterişli, oyalayıcı, ama derinliksiz bir 'action-thriDer' kulvannda seyreden bu fil- mi gördüğüm Emek sinemasından çıkar- ken, yıllann tecrübesini dile getiren sevgi- li Hikmet (Dikmen) Bey'in belirttiği gibi, kısa bir süre önce yine Emek'te izlediği- miz 'Michael CoUins-Özgürlüğün Bede- B'nden sonra doğrusu pek çekilmiyor bu 'Sessiz Düşman'. Yine de Brad Pitt ya da Harrison Ford tutkunlanna bir diyeceği- miz yok tabii. YENİ BAŞLAYAINLAR...YENt BAŞLAYANLAR...YENİ BAŞLAYANLAR...YENİ BAŞLAYANLAR... LOOKINC FOR RİCHARD 'Looking For Richard', Al Pacino ve arkadaşlan- nın Shakes- peare'e gön- dermeler yaptıklan kendilerini ve oyun- culuklannı Shakespeare'in 3. Ric- hard adlı oyununa uyarladıklan bir eser. Shakespeare tüm yapıt- tannda hayatı ve insanlan sor- guluyor. Bu film de Al Pacino için Shakespeare'in ona hissettirdik- lerinin biraynası. Pacino, izleyi- cilerin Shakespeare'in lirikarüa- tımından yararlanmalannı sağ- layarak günümüzün insanıyla onu yaiunlaştırmak için çaba sarf et- miş. oyunculann bugünkü ya- şamlannı, karakterlerira komik bir mozaik içinde çok değişik bir Shakespeare haline getirerek so- kaktaki insanda 3. Richard'ı an- yor. " Bunu bir deney olarak adlan- dırdık ve bir şeyler için çare bul- maya çahştık" diyor Al Pacino. Pacino'nun yönetmen, yapımcı- lığını ve başrolünü üstlendiği filmde Alec Baldnin, Winona Ryder, Penektpe ADen, Kevin Spa- cey, Gordon Mc Donaid rol alı- yorlar. ACI $EKER Aşk ve umutsuzluk arasında kalmış bir ülke olan Küba'da kar- maşanın tam ortasında, yürekle- ri birbiri için çarpan iki insanın çarpıcı öyküsü. Devrim günleri- nin karanlıgı, ülkenin kâbusa dö- nüşen gerçeği ile örtüşen hüzün- lü bir aşk öyküsü aynı zamanda. 'Acı Şeker' hayatın gerçeklerini yansıürken gerçekleşemeyen ha- yalleri de anlatıyor. Filmin yönet- meni, HavanalıLeonlcbaso. Baş- rol oyunculan ise ReneLavan ve MayteVUan. TOMMY Londra'da ve Broadvvay'de 28 yıldırkapalı gişe oynayan ve 'En Çarpıcı Müzikal' ödülü sahibi Tbmmy, The Who grubunun ay- nı adlı rock operasından sinema- ya uyarlandı. Başrolünü Roger Daltrey'in oynadığı film, birbü- yü sonunda ulusal bir kahraman haline gelmeden önce çevresi ta- rafından ihmal edilen, yok sa>ı- lan ve hatta iğfal edilen kör, sa- ğır ve dilsiz bir çocuğun öyküsü- nü anlatıyor 1975 Ingiltere ya- pımı filmde Roger Daltrey, Ann Margaret, Oliver Reed, Elton John,Eric Clapton,Robert Pöwei, Tina Turner ve Jack Nicholson oynuyorlar. Bu mistik rock ope- rayı meraklılan kaçırmamalı... tük tutkun hastabakıcı Agnes'e. Aklı bir kanş havada, genç He- mingway'in iyileşip ABD'ye dön- mesiyle aşk, mektuplara dökülü- yor. Ne var ki deneyimli hemşi- re, arkadaşlannın dolduruşuna gelerek kalbinin sesi verine man- tığını dinleyip olgun ttalyan dok- torla evleniyor ve yanlış bir ter- cih yaptığını kısa sürede anlıyor. Aşkının reddedilmesinin. belki de tüm hayatı boyunca kadınlara karşı maço davranışlara yönelte- ceği Heminway'in ayağına geli- ybr Agnes, dbktordan ve Tta17 ya'dan aynlıp. Finaldeki sevgili- lerin buluşmasında bu kez reddet- me sırası. gurur meselesi yapıp ilişkiyi bitiren genç Heming- way'dedir artık. Filmin sonundaki yazılardan, sonradan birbaşkasıyla evlenerek kendi köşesınde, sade bir hayat sü- rerek yaşadığını ve 1984'te 92 yaşında öldüğünü öğreniyoruz Agnes'in. Hemingway'in bütün eserini etkileyip ona 'Silahlara Veda' gibi romanlar yazdı- "™" ran bu kınk aşk hikâyesini aktaran 'Aşkta ve Savaşta', umutsuzca romantizm tı- raşlan çeken, tipik Hollyvvo- od yapımı, iddialı ama kof bir film. Öteden beri tarihe mal olmuş, insanlığın kaderini etkilemiş, Gandhi, Biko, Chaptin gibi ünlülerin ya- şamlanyla ilgilenmiş yö- netmen Attenborough, bu kez baltayı taşa vuruyor, genç Ernest Hemingway'le ondan 5-6 yaş büyük, duy- gulanna ket vurup insanla- ra yardımcı olmaya çalış- mış, iffetli hemşire Agnes'in mutlu sona erişmemiş aşkı üstüne odaklanan 'Aşkta ve Savaşta'sı genelde ağır, dur- gun naftalinli bir sinemarun ürünü, turistik ftalya man- zaralanyla bezeli. Başlar- daki kahramanımızın şa- rapnel yağmuru altında ya- ralandığı savaş cehennemi gibi kimi etkileyici sahne- lere rağmen Attenborough için başansız bir çalışma 'Aşk ve Savaşta'. Çoğu romanı sinemaya uyarlanmış. lspanya iç sa- vaşından boğa güreşlerine, Afrika'da çıkılan safariler- den açık denizlerdeki balık avına ve Küba'ya kadar dolu dolu, renkli, çoşkulu, serüvenkeş yaşayıp 196 l'de intihar etmiş, kısa tümceli, röportajımsı, bireysel üs- lubuyla çoğu edebiyatçıyı etkilemiş, 'yitik kuşak'tan ünlü yazar Hemingway'in gençlik aşkını merak eden- ler önden buyursun! Bizce efsanevi bir aşkı anlatayım derken gerçek- leri es geçen, büyük stüd- yo zihniyetiyle tezgâhlan- mış, mendil ıslatan, pembe bir romantizm ve klişe duy- gusallıklara teslim olmuş, gösterişli ama alabildiğine sıradan ve kof bir Holly- vvood yapımı 'Aşkta ve Savaşta'. Doğrusu sıkın- tıdan oflaya puflaya seyret- tiğimiz bu beylik film, 97 Berlin Film Festivali'ne nasil seçilmiş? Hayret. Belmondo ve Delon Cannes'a davet edilmedi • PARİS (AFP) -Ünlü Fransız film oyunculan Jean-Paul Belmondo ve Alain Delon, bu yıl 50. yılını kutlayan Cannes Film Festivali'nin salı günü yapılan açılışına davet edilmedi. Fransız aktörler, festivale çağınlmamalanna kırgın olduklannı fakat bunu çok da önemsemediklerini belirttiler. Delon; festivalde, dünya ve Fransız sinema tarihinin kutlamasında birtakım yanlışlar yapıldığını. Belmondo yerine Pamela Anderson'un çağnlmasınm da pek hoş olmadığını belirtti. Sait Faüc Hikâye Ödülü, Ayşe Kulin'e verildi • Kültür Servisi - Darüşşafaka Cemiyeti'nin. yazar Sait Faik'in anısma düzenlediği öykü yanşmasmda 1996 yılı ödülünü, Fethi Naci, Prof. Dr. Şara Sayın, Hilmi Yavuz, Tank Dursun K., Füsun Akatlı. Ferit Edgü. Zekai Oğuz'dan oluşan jüri, "Foto Sabah Resimleri" adlı öykü kitabıyla Ayşe Kulin'e verdi. Ödül töreni bugün saat 20.00'de Pera Palas Oteli'nde gerçekleştirilecek. 1964 yılından bu yana her yıl verilen ödüle bu yıl "Despina'nın Gözyaşlan" (Ahmet Yurdakul), "Lacivert Mayolu Kız" (Hüsnü A. Göksel), "Denizaşın Oyküler" (Erhan Bener), "Küçük Dünyalar Küçük Rüyalar" (Ayşe Engin Tanören), "RüzgârÇıktı'' (Nurdan BeşeTgil), "Yaşayıp Gitmek" (ÖmerNida), "Bir Aşk Daha" (Muzaffer Buyrukçu). "Geniş Mavi Bir Gök" (Işıl Ozgentürk) ve "Suçsuz Laleler" (Üstün Akmen) adlı eserler katıldı. Üç tenon yine bir arada • MILANO (AA) - Ünlü tenorlar Luciano Pavarotti, Jose Carreras ve Placido Domingo'nun yeniden bir araya gelip sahneye çıkacaklan bildirildi. Ünlü tenorlar, ltalya'da yanan Venedik'teki La Fenice ve Barcelona'daki Liceu operasının yeniden inşa edilmesi için birlikte sahneye çıkacaklar. 17 haziranda gerçekleştirilecek konserde opera binalannın yapımı için 2.2 milyon dolann toplanması amaçlanıyor. Italya'nın Modena kentı stadyumunda gerçekleştirilecek konser televizyondan da yayımlanacak. Secret Garden Tüpkiye'de • Kültür Servisi - Ülkemizde 'Songs From A Secret Garden' albümüyle satış rekorlan kıran Norveçli ikili Secret Garden, yeni albümleri ' vvTııte Stones'un tanıtım turnesi kapsamında 10 mayıs cumartesi günü saat 15.00-16.00 saatleri arası Capıtol Alışveriş merkezinde Megavizyon müzik mağazasında sevenlerine imza dağıtacaklar. Sabahattin Kudret Aksal amlıyor • Kültür Servisi - Sabahattin Kudret Aksal doğumunun 77. yıldönümü nedeniyle. cumartesi saat 15.00-18.00 arasında Bostancı Hatay Restoran'da anılacak. Mehrizat Poyraz'ın yöneteceği. Münire Aksal'ın onur konuğu olarak katılacağı 'Anma Günü' Hasan Karayol'un müziği ile renklenecek. Anma Günü'ne aynca, Ahmet Miskioğlu, Sami Karaören, Muzaffer uyguner, Mahir Unlü, Mehmet Z. Saçlıoğlu ve Adil tzci konuşmacı olarak katılacaklar. • Kültür Servisi -15 nisanda Küçük Tiyatro'da prömıyeri yapılan 'Ortakçılar'ın tiyatro uyarlamasıyla 1996 Yunus Emre Ödülü'nü kazanan Dinçer Sümer'in, izleyicilerin büyük beğenisini kazanan oyunu H mayıs tarihine dek Küçük Tiyatro'da, 20-31 mayıs tarihleri arasında ise Altmdağ Tiyatrosu'nda seyirci ile buluşacak. Talip Apaydın'm romanından Dinçer Sümer'in uyarlayıp yönettiği, reji yardımcılığını Asuman Bora'nın yaptığı 'Ortakçılar'ın sahne ve giysi tasanmı Hüseyin Mumcu, ışık tasanmı Ekrem Karadağ ve Osman Uzgören tarafından hazırlandı. Oyunda Köy Enstitüsü'nde okuyan bir gençle çeltik ırgati olan babasının sevgisi ve kavgası, umutsuz bir aşk öyküsü ekseninde sergileniyor. BUGÜN • CRRII. Uluslararası Gençlik Festivali kapsamında saat 20.30'da Aydın Esen konseri izlenebilir. (232 98 30) • ÎDSO'da saat 11.00'de Orhan Şallıel'in yönetiminde Hakan Şensoy (Keman) konseri izlenebilir. (243 10 68) • BOĞAZIÇİ ÜNİyERSİTESİ'nde Derrida ile 'Pera Peras Poros' (Öte, Sınır, Geçit) başlıklı disiplinler arası buluşma kapsamında Stefanos Yerasimos 'Islam Hukukunda Uç ve Sınır Kavramlar', Doğan Kuban 'Smıra Hayır; Arayüze evet-Süreklilik içinde Kentler'. Önay Sözer 'Jacques Derrida ile En Son Çıkmazın Yeniden Kapanmış Kapısından Nasıl Geçilir'. Jacques Derrida 'Koşulsuz Konukseverliğin Çıkmazlan' başlıklı söyleşiler izlenebilir. • AKSANAT'ta saat 14.00'te Miguel A. Cienfuegos'un yönettiği 'Commedia Dell'arte ile Tanışma' başlıklı vvorkshop ve saat 19.30'da Tilbe Saran ve Cüneyt Türel'in rol aldığı 'Abelard ve Heloise' adlı oyım izlenebilir. • EYLÜLMUZİKKULÜBÜ'nde saat 22.30da 'Bas Şarkılan' dinlenebilir. (257 11 09) • FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ'nde Mimar Sinan Üniversitesi, Marmara Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi işbirliğiyle, Hartmut Stielov ve Ricardo Saro yönetimindeki vvorkshop izlenebilir. DÜZELTME: Dünkü sayfamızda yayımlanan 'Felsefenin yazgısını okuyan filozof' başlıklı yazınm yazan Onay Sözer'in ismi Önay Sezer olarak çıkmıştır. Düzeltir, özür dileriz. Demokrasi yaşamdır. Sanat yaşamdır. Demokrasiye evet. Sanatçı Örgütleri Ulusal Sanat Kurulu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle