Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 MAYIS 1997 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Ormanlar Özelleştirilmeliymiş!
Prof. Dr. TAHStN TOKMA.NOĞLU
S
on yıllarda kamu kurumlan-
mn bırçofunun ozelleştınl-
mesıne v e boy lelıkle dev letın
kuçultulmesıne çalışılmakta-
dır Gerekçe olarak "Devle-
tin çok çeşffli işlere ei atügı ve
bu nedenledealtından kalkamadığı düşü-
nulmekte. bu işierin bir kısmının özel ki-
şilere devredilmesiyle. dev letin işierinin ko-
lay laşacağT gostenlmekte. de\ letımız ta-
rafindan yapılan bırçok ış. bu gerekçeye
dayanılarak ozel kışılere devredılmıştır ve
ozelleştırmeye devam edılmektedır
Benımsenen bu kural ıçensmde kalı-
narak. devlet ormanlannın da özel kişüe-
rede\Tedilmesibirçokkimsetarafindanis-
tenmektedir. Yaklaşık ıkı ay kadar once
Başbakan Yardımcımız Savın Tansu Çfl-
ler, televızyonda yaptığı bır konuşmada.
-Ormanlan özeUeştirecekkrinT soyledı
Şa>et ormanlann ozelleştınlmesı ülke-
mızın yaranna olacaksa hemen ozelleştı-
nlmelıdır Nevarkı körfikörûneözelkş-
tirme yoluna gitmek. ulkeye fenalık olur.
Bu nedenlerle bu konu uzerinde çok dü-
şunmemiz ve çok tartışınalar yapmamız
gerekir. Elh yıldan daha uzun bır zaman-
dan ben, ormancılık ışlennın ıçensınde
bulunan bır kımse olarak, düşuncelenmı
duyurmayı yararlı bulmaktayım
4785 sayıh yasa
1945 yılında çıkanlan 4785 sayıh ya-
sa. o gune kadar v ar olan ozel ormanlann
tamamını devletleştırmış ve ulkemızde
buyük olaylara neden olmuştu Bırçok
ozel orman sahıbı. "Madem ki bana kat
mıyor, devtete de kalmasın" dıyerek. or-
manını yakmıştı 1946 yılında kurulan
Demokrat Partı, "Iktidara geçersek ozel
ormanlan sahiplerine devredeceğiz'" dı-
yerek genış çaplı propagandalar yapmış.
fakat 1950 yılında ıktıdara geldıkten. ya-
nı ışın ıçensıne gırdıkten sonra, ormanla-
n tade etmemıştır
1945 y ılında Orman Fakdltesı oğrencı-
siydım \ e yazın staj yapmak uzere Sapan-
ca'yagıtmıştım OyıllardaAdapazan'nda
ve Sapanca'da bır havlı ozel orman vardı
Orman tşletme Mudurluğu de bu ozel or-
manlann sahıplenyle çok dertlıydı Yu-
rurluktekı yasa> a gore her ozel orman ıçın
bır amenejman planı yapılmıştı v e orman-
lar buplanlara gore ışletılıyordu Orneğın.
plan gereğınce her yıl 100 metrekup ke-
sım yapılabılecek bır ormanda asla daha
fazla kesım yapılmı>ordu Boylelıkle or-
manm devamının sağlanabıleceğı kabul
edıhyordu Kuramsal duşunceye gore her
şey yolundaydı ve ormanlann geleceğın-
den endışe etmemek gerekıyordu Oysa,
y aşanılan olaylar bu düşûnceye uymuy or-
du
Omeğın. bır orman sahıbı. Orman Iş-
letmesrne bır dılekçe v enyor v e "Kaçak-
çılar ormanımda 20 tanc ağaç kesmişler.
Kaçakçılan vakalayamadım. fakat ağaç-
lan kaçınlmadan buldum. Şımdi bu ağaç-
lan pa/ara goturerek satabılmem için ba-
na izin vermenizi istiyorum" dıyordu t^-
letme Muduru. "\ğaçlan sen kesmişsindir.
izin vermem" gıbı sozler soyluyor ve sert
çıkışlar yapıyordu. neylersınız kı sonun-
da gereklı ıznı vermek zorunda kalıyordu
Dılekçe sahıbı 10-15 gün sonra. benzen
ıkıncı bırdılekçeyle >ıne gelıyordu Aynı
sozler ve aynı tartışmalar tekrarlanıyor
sonunda ızın venlıyordu
Ozel orman sahipteri. "Ormanımı yok
etmeyey ım. çocuklanma ve torunlanma
da kalsın' şeklindeki bir duşunceyı asla
benimsemivoriardı. Ormanın yok edilme-
sinin doğai sonucu olarak ortaya çıkan
erozyon zararlan da onlan hiç ilgilendir-
miyordu. Bırçok orman sahıbıy le bu ko-
nuyu bırçok kez konuştum. fakat hiç et-
kılı olamadım Yaz sonunda fakulteye
donduğumde. obur sınıf arkadaşlanmın
da benım gıbı uzunrulü olduğunu gördum
A.ramızdayaptığımızkonuşmalar sonun-
da. Turkiye ormanlannın y akın zamanda
yok olacağı kanısına vanyorduk. 4785 sa-
yıh yasanın çıkışı hepimizi çok sevindirdL
1945 yılında Adapazan'nda ve Sapan-
ca'da gorduğum ormanlann buyük çoğun-
luğunun bugun yok olduğunu yakmdan
goruyorveçokuzuluyorum Ozel orman
sahıplen kasten kesıyorlardı Devlet de
koruyacağım dıyerek elıne aldı. fakat ko-
ruyamadı Seçım zamanlannda. ormana
zarar v eren y asalar çıkanldı Dev let zayıf-
ladıkça ormanlar yok edıldı
Geçende Adapazan'ndan gelen bır
meslektaşım şunlan soyledı '•Adapaza-
n'nda orman kaçakçılığı yaparak para
sağlayan ve o parayla da hacca giden kim-
scler \ar. Hac donüşu hapse girenler de
oluyor."
Bırçok kımse. "Ormanlan özel kişilere
verelim. korumayanı da cezalandırahm*1
demektedır "Dev letçeşhiızamanlarda or-
manlan denetlevecek ve usubu/ kesım ya-
panlann sahiplerine, ağırcezalarverecek."
llk bakışta yararlı gıbı gorulen bu kural.
hukukun temel ılkelenne ters duşmekte-
dır Butün ılen ulkelenn benımsedığı ve
bızım de kabullendığımız medenı hukuk
kurallanna gore "Bir kimseye teslim edi-
len bir malın. kapalı bir mekân içensinde
bulunnıası gerekmektedir. Açık alanda
teslim edilecekolursa.o kimse sorumlu ru-
tulamaz. Çünkü o malın korunabilmesi
için gerekli olan koşullar bulunmamakta-
dır. Bu koşullar sağlanmadığı surece o in-
sana ceza verüemez. \erilirse adaletli bir
cezaolmaz".
Eskı ozel ormanlann sahıplen de bu
kuraldan yararlanarak kendı ormanlannı
kesıyorlar ve uymalan gereken amenej-
man planlanna uymuyorlardı Orman tş-
letmelen de bu ınsanlara hıçbır şey yapa-
mıvordu
Ikı yıl kadar once Kastamonulular. İs-
tanbul'da bır ormancılık panelı duzenle-
dıler Dınleyıcı olarak katıldığım bu pa-
nelde Sayın İshakAlaton şunlan soyledı
"Kastamonu'nun ormanlan kastamonu-
lulanndır. Dev letın buradan clini ayağını
çekmesi ve ormanlan halka teslim etmesi
gerekir. Bu devir yapüırsa, ormanlar çok
daha iyi korunacaktır."
Sayın -\laton"unbu sozlen vearkasın-
dan salonu dolduran kalabalığın buyuk
alkışlan benı çok şaşırttı Kursuye çıka-
rak karşıt duşuncede olduğumu soyleme
gucunü kendımde bulamadım Gunler-
ce uy kum kaçtı
Savm lshak Alaton'a ve kendısını bu-
yuk coşkuyla alkışlayan Kastamonulula-
raşu soruyusormakısterdım "Yukanda
açıklanan hukuk kuralının bir an için ül-
kemizde kaldınldığını varsayalım. Vani
dev let ormanını dev ralacak kimi eller. ko-
rumadıklan ya da koruvamadıklan tak-
dirde ağır cezaya çarptınlacaklardır. \ra-
â açıktı. koruma olanaldan \oktu.gibige-
rekçelen ileri süremevecekler >« cezalan-
dınlacaklardır. Bu dunımda ormanı tes-
lim alırlar mı?"
Sayın Alaton'un da. kendısını alkışla-
yanlann da boyle bır tehlıkenın ıçensıne
gıreceklennı hiç sanmıyorum Kastamo-
nu'dakı elma bahçesi sahıplennın, bahçe-
lennı dahı koruyamadıklannı bırçok ke-
relergordum Elmabahçesımkoruyama-
yanlar ormanı nasıl koruyacaklar'1
Ozel orman sahıplen. ormanın korun-
masından sorumlu tutulamay mca orman-
lar korunamayacak ve bugunkunden çok
daha suratlı bır şekılde yok edilecek. ul-
kemızın çölleşmeM de hızlanacaktır
Sonuç
197O'lı yıllarda. yabanı zeyiınlıklenn
venmlı hale getınlmesını sağlamak ama-
cıyla357
3 sayıh yasa çıkanldı Devleteaıt
bır yabanı zeytınlığı kım aşılayarak ve-
nmlı hale getınrse, zeyiınlık arazısı ıle
bırlıktekendısınevenlecektı Buyasage-
reğince çam vezeytin kanşımı birçok ara-
n dağıtıldı. AJanlann buyuk çoğunluğu.
ağaçlan kesip odun diye sattılar: yerlerini
de parseüeverek sattılar. Bu olaylann so-
nucunda, Ege yöresinde erozvon çok art-
ü.Yamanlar Dağı'ndan ınen seller Izmır'e
buyıık zararlar v erdı Devletımız de bu fe-
nalıklan yapanlara ceza veremedı
Bu olaylann benzerlennın ulkemızde
yenıden yaşanmasına hıçbınmız razı ola-
mayız Ormanlanmızın ıyı korunamadı-
ğı bır gerçek Bız orman muhendıslen.
polıtıkacılan suçluyoruz Çunku, son yıl-
larda ormanlara zarar veren yasalar çı-
karttılar ve uygulanması ıçın burokratla-
n zorladılar
"Avrupa ülkelerinde özel orman var da
bizde niye yok?" Bu soruyu bırçok vatan-
daşımız sonnakta ve sonunda da "Bizde
de özel orman ohnahdır" demektedırler
Butun kalbımızle katıldığımız bu ıstegın
yenne getınlmesı ıçın her fedakârlığı yap-
maya hazınz Bugun orman kurmak ıste-
yen kımselere devlet yardım etmekte ve
kredı de vermektedır Fakat ınsanlanmız
orman kurmaya yanaşmamakta. hazır or-
manı ıstemektedırler
Istiklal Yolu
Em. Kur. Alb. BEDİİ SEVİNÇ
K
urtuluşadlı dızıy ı ızlemek ıçın sabırsız-
lanıyorum ZiyaOztan'ınyapıtıolandı-
zı, 6 bolumluk olup. TRT 1 ve TRT 2.
bolumlennı ekrana getırdı 2 »aate ya-
kın bır sure aldı MustafaKemal'ınro-
lunu \xa Rutkay başanyla canlandın-
yor lsmet Bey ı (lnönu) Savaş Knçel'ın oynadığı dızı-
de. 400 sanatçı rol almış, Cumhuriyet gazetesıne gore
yanm mılyon msan fıguran olarak kullanılmış Yol yok.
demıryolu kısıtlı ula^ım guçluklerı dorukta Sovyet-
ler'den gelen yardım Inebolu'ya çıkanlıyor, oradan ka-
rayoluy la, kağnılarla Eskı^ehır bolgesıne ulaştınlıyor
Kuvay-ı Mıllıyecıler bu yola ~Istiklal Volu" adını koy-
muş Bunu ılk olarak duyuyorum
Izlerken çok duygulandım. İstiklal Yolu'ndan yûru-
yenlere ınanmayan. onlan kotuleyen. saldıran ya da saf
tutan bağnaz kafalann. durustlukien, Turklukten ve gu-
zellıkten hiç mı kısmetlen yok' Aydınhktan hoşlanma-
yan Atatürk duşmanlanna, bu zavallı kıtleye ne deme-
Iı
1
Muthış keyıf ve heyecan duyduğum bu dızıden gu-
rur duyarak zev k almayan yobazlann hamlıgine bır kez
dahaınandtm 1 ve2 lnonüsavaşfanndasıkınhlarya-
şanıyor Komutanlann çoğu kuşkulu, umudunu y ıtırme-
yen \e ayakta kalıp en guç durumlarda. parlak zekâsı-
nın gucuyle "çare'" bulan bır tek kışı var Lıder. komu-
tan v e kahraman Mustafa Kemal Paşa' lsmet Pa^a ona,
"hızır gibi yetişjyorsun" der Mustafa Kemal orduyu to-
parlamak ve gereklı hazırlıklan yapmayı sağlay acak za-
manı kazanmak ıçın Sakary a Nehn'nm doğusuna çekıl-
meyı Ismet'e (M Kemal valnız ıken ona oyle seslenır)
soyler Paşalar. çekılme durumunda Meclü'te kopacak
nrtınayı Mustafa Kemal Paşa'ya anımsatırken "Ben or-
duyu kapnrmam, Meclis işinı bana bırakın.." anlamın-
da yanıt venr Mılletvekıllen Ulus'takı "anıt" Meclis
kursusunden konuşmaktalar Fevzi Paşa ve lsmet Bey
eleştınlıyor MustafaKemal'ınunıformagıyıpordunun
başına geçmesı ıstenıyor Mustafa Kemal. bu oneny ı ly ı
bırfirsatolarak görur ve kürsuye çıkarak teşekkur ertık-
ten sonra ozetle şunlan soyler "Efendüer. 3 ay sûreyie
Mecös'in yetkilerini istiyorum. Her istediğûn şey kanun
gücünde olacak_ Sonra ister uzadr, ister son verirsiniz."
Kıyamet burada kopuyor, karşı koyanlann başını Dr
Rıza Nur çekıyor Mustafa Kemal tekrar kursuye çıka-
rak "Efendiler, teküfsizden geUL Şeref duydum. Fevka-
lade zamanlar fevkaiade tedbirler gerektirir" anlamın-
da konuştu ve fiknnde ısrar ertı Meclıstekı odasınaçe-
kılır. odasına bırkaç mılletv ekılı gırer. aralannda durum
degerlendırmesi yapmaktalar. Mustafa Kemal onlara
ozetle. "Ben ne yapacaksam, bu Meclis Uc >t bu muha-
lefet ile yapanm. Onlara kızmıyonım. benim diktaya git-
memdcn korkuyoriar_.~
Burada Mustafa Kemal'ın Meclis e verdığı oneme
dıkkat edelım, hareketının meşruluğunu Meclıs'e onay-
lattp. karann halkın temsılcısı olan Meclis tarafından
alındığını ıçte ve dıştasergılemek ister Ertesı gun Mec-
lıs'te yapılan oylamada. ba^komutanlık kanunu. 13 mu-
halıfekarşı 160 laşkınmılletvekılıyle kabul gorur Mus.-
tafa Kemal. kabıneyı toplar Ona bakanlar "yoklukla-
n" siralar Onceden hazırladıgı notu bınne okutur "lle-
ride parası ödenmek üzere, her e\ bir takım çamaşır, iki
çıftçorap_ un. buğday-yağ- \b resmi memurlara teslim
edecektirj* Kaynak boyle bulunur Ama Mustafa Kemal
dahıl. komutanlar. yetecek olcude. kaynak sağlanacağı
konusunda kuşkuludurlar Çunku ulus "fakr-ü zanıret"
ıçınde "btap" duşmuştur Sonuç heyecanla beklenır
Halk büyuk bır coşku ve ıstekle harekete katılır Dızı-
nın bu bolumu bana. 53 yıl sonra 1974'te gerçekleştın-
len Kıbns Banş Harekâtı'nda, Akdenız bolgesınde ya-
şadığım anılan çağnştırdı Mersın ve Alata bolgesınde
halk, akın akın askere yıyecek yığdı tkmal kanallann-
dan gelen yıyecek malzemesı elımızde kaldı Kendıle-
nne "Bizde her şey var" dedığımızde, "Okun, bunlan
da ahn_" yanıtını alıyorduk
Donuyorum dızıye, bır asken karargâhtay ız, orta yaş-
lı bır koylu adam, yuzbaşının odasına gırer, daha once
katıldıği savaşlann belgelennı masaya korve "Ben se-
ferberiige katdmak isthorum. oğhım 23. rümende. oğ-
hımla omuz omuza çarpışmak istiyorum.." der Boğazı-
mın tıkandığını hibsertım ^ uzbaşı elmdekı lısteden og-
lunun adını arar. oğlu şehıt duşmuş, gozlennı, sessızce
babayadıker Baba durumu anlamıştır "Demek ki öl-
müs~" der Bu baba Gazi Çavuş'tur Gazı Çavıış'u cep-
heye gıderek gençlenn safında yuruyuş kolunda. acı
ıçınde. ama kararlı bakışlarla göruyoruz Dınımıze bağ-
lıhğımız kadar, tanhtekı değerlenmıze de gozumuzu ve
kulağımızı açalım, kaçımızlstıklal Yolu'ndan, Gazı Ça-
vu^'tan. Seddulbahır kahramanı takım komutanı Yahya
Çavuş'tan ya da unsüz gızlı kahraman Kesten Onba-
şı'dan haberlıyız
Bu dızıyı 23 Nısan'dan bır gün once ekrana getıren
ve bayramımızı daha anlamlaştıran devlet kurumu
TRT'ye şûkran borçlu
PENCERE
Yatsı Çoktan Geçti...
54'uncu hukumetın Başbakan Yardımcısı Tan-
su Çiller, yıne yalan soylemış Turkıye'de butun
gazeteler. radyolar, televızyonlar bu haben verıyor-
lar. Dostum Oktay Ekşi, Hurrıyet'tekı başyazısın-
da olayı şoyle yorumluyor
"Bu konunun haber ve yorum değerı bıle yok
artık Çunku Tansu Çıller'ın, ustelık belgelı bırya-
lancı olduğunu bılmeyen kalmadı." *
•
Tansu Çiller, partısının meclis grubunda kürsu-
ye çıkıp konuşuyor, partının mılletvekıllen lıderle-
rını sus pus dınlıyorlar
- Sayın mılletvekılı, partınızın genel başkanı ya-
lancı değıl mı?
- Yalancı!.
- Pekı, ne dıye sus pus oturuyorsunuz? Hiç
utanmıyor musunuz?.
DYP mılletvekıllen arasında kımler var''.. Kalıbı-
na, kıyafetıne. geçmışıne, sıcılıne bakıp kendısın-
den bır şeyler beklenenler eksık değıl. Sozgelımı
vaktıyle Olağanustu Hal Bolgesı'nde, sonra istan-
bul da valılık yapmış Hayri Kozakçıoğlu'na so-
rulmalı:
- Sayın Kozakçıoğlu, devletın en onemlı ma-
kamlannda görev yaptın, genel başkanın ust us-
te yalan soylerken neden susup oturuyorsun?
Orgeneral emeklısı, eskı Genelkurmay Başkanı
Doğan Güreş e ne buyrulur?
- Sayın Gureş, genel başkanınız hem yalancı,
hem ırtıcaya payanda oluyor, sen nasıl oluyor da
bu utancı taşıyabılıyorsun?
DYP mılletvekıllerı arasında hiç mı cıddı, doğru,
aklı başında adam yok''. Neden bu utanca katla-
nıyorlar?
Içlerınden bırı çıkıp soramaz mr
- Sayın genel başkanım, neden durmadan ya-
lan soyluyorsun? Ayıp değıl mı? Ben bu zılle-
te katlanamam, bıryalancının lıderlığını onaylaya-
mam!.. Ya sen ıstıfa ef, ya ben başımı alır gıde-
nm.
•
Ya Tansu Hanım?
Her gun gazetede, dergıde, haberde, yazıda,
yorumda, radyoda, televızyonda, kahvede, so-
kakta, evde, çarşıda 'yalancı' olduğu soylenıp yı-
nelenen ve ust uste yalanlan sergılenen Tansu Ha-
nım dunya âlemın yuzune nasıl bakabılıyor?
insan 'yalancı' dıye damgalandı mı, mahallesın-
de barınamaz. başka semte ya da kente goçmek
zorunda kalır, Tansu Hanım ıse başbakan olmayı
duşunuyor.
Şu gunlerde herkes darbeyi konuşuyor.
Ne darbesı yahu
9
Bızım toplumun darbelık halı mı kalmış
9
..
Atalarımız "Yalancının mumu yatsıya kadarya-
nar" derlerdı, mezarlarından çıkıp baksınlar; yalan-
cının mumu hukumette yanıyor..
Yatsı çoktan geçtı.
Akbank
f
tan teknolojik devrim: vızyojp
•Akvizyon, bankacılık işlemlerini evinizdeki ya da işyerinizdeki televizyon
aracılığıyla "görerek" yapmanızı sağlar. »Her Akhesap sahibi, sadece 500
bin lira aylık hizmet kirası ödeyerek decoder ve uzaktan kumandaya sahip
olabilir. »Depozito yok! Akbank yaptığınız işlemlerden hiçbir komisyon ve
masraf almaz. •Dilediğiniz Akbank şubesine başvurduğunuzda Akvizyon
decoder ve uzaktan kumandası adresinize gönderilir. •Akbank'ın gönderdiği
decoder'ı televiz)T
onunuza bağladığınızda, televizyon ekranı, AkMatik ekranına
dönüşür. *Akvr
iz\?
on'un bankacılık hizmetlerinden, sadece sahibi değil, Akkart
Extra'sı olan herkes yararlanabilir. • Decoder ve uzaktan kumandayı dilediğiniz
zaman Akbank'a iade edebilirsiniz.
Siz de, Akbank'a gelin; Görüntülü Ev & Ofis Bankacdığı'yla mutlaka tanışın.
e ğ i i ç e r i a l ı n !
AKBANK
G ü v e n i n i z i n E s e r i
"Goruntulu Ev & Ofıs Bankacıhgr şımdılık, Ankara, Istanbul ve Izmır'de! Ayrıntılı bılgı ıçın Akbank şubelerıne danışabılır ya da
Muşterı Hizmet Merkezı (0212) 282 44 4-4'u aravabdırsınız Işlemlerle ılgılı lımıt ve çalı&ma saatlerı kullanım kılavuzunda belırtılmıştır
• Repo yapabilirsiniz.
Yatınm fonu alıp satabilirsınız.
• Hazine bonosu alabilirsınız.
• Devlet tahvili alabilirsiniz.
• Döviz alıp satabılirsinız.
• VDMK alabilirsiniz.
• Havale gönderebılirsinız.
• Senetlerinizi ödeyebilirsiniz
• Virman yapabilirsiniz.
• Yadeli, vadesiz TL
ve doviz hesaplarınızın
bakiyesini görebilirsiniz.
• Vadesiz hesap hareketlerinizi
göruntüleyebilirsiniz.
• Kredi kartı borcunuzu ve
limitinizi takip edebilirsiniz
• Kredi kartı borcunuzu
ödeyebilirsiniz.
• Yatırım portföyunüzü
takip edebilirsiniz.
• Talimatlı ödemelennızın
tutarlarını ve ödeme
tarihlerini görebilirsiniz.
• Akbank döviz kurlannı
öğrenebilirsınız
• Kredi hesaplarınızı
göruntüleyebilirsiniz.
ABANAASLİYE
HLKLK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo 1996-47
Davacılar Ayşe Kal-
yoncuoğlu, Kadrıye
Özen. SevgıGür A.hmet
Kalvancıoğlu ve Havn-
veGoksel v ekılı Sevım
Işık tarafından, davalı-
lar Ahmet Zıya Ozer,
Ayşe. Penpe, Osman,
Ahmet aley hıne mahke-
memızde açılan tapu
kavdııptalıvetescılda-
\asmda venlen ara kara-
n gereğınce <\bana ıl-
çesi. Bağlık Mahallesı
Tıngır ^rpalığı mevla-
ınden davalılar Mehme-
toğlu Osman, Alı oğla
Ahmet, AIı kızı Penpe.
Mustafa kızı ^yşe'nın
tum aramalara v e zabıta
tahkıkatına rağmen ad-
reslen te^pıt edılemedı-
ğınden mahkememızce
adlarına çıkanlan dava
dılekçesı ve duruşma
günu bıldırılır teblıgat
adreslen bılınemedığın-
den teblığ edılememış
olmakla mahkememız-
ce dava dılekçesının ve
duru^ma günunun ıla-
nen teblığıne karar ve-
nlmış olmakla, Duruş-
ma gunu ve saatı olan
15 5 1997 gunü saat
09 10'da mahkememız-
de hazır bulunmanız v e-
yakendımzıbırvekılıle
temsıl ettırmedığımz
takdırde duruşmanın
vokluğunuzdayapılaca-
Şı \e karar venlecegı,
şayetoluıselerdavalıla-
rın bılınmeyen kanunı
mırasçılanna da duruş-
ma gunünun v e dav a dı-
lekçesının teblığ edılmış
sayılacağı hususu ılanen
teblığ olunur
Basın 10117
TÜRK EĞİTİM
OERNEĞİ
(TED)
KORUNMAYA
MUHTAÇ
ÖĞRENCİLERİN
OĞRENİMLERİNE
KATKILARINIZ
İÇİN ÇELENK
BAĞIŞLARINIZI
BEKÜYOR.
Tel: (312) 418 06 14
417 42 02
Faks:{312)417 53 65