Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 KAYIS 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
4
Hjkâyenıi sinemayla anlatıyorum
\SÂ SELÇUK
CmerKavur'un son filmi 'Akrebin
Yolculuğu
1
seyirciyle buluştu. Kavur,
seyrcinin filmi 'nasıl kabul edeceği.
nasltepldgöstereceği'nin merakı için-
de. Ikiiıci sınavı da Cannes Festiva-
li'nleki gösterimi. Orada çok seçkin
yatancı bir sınema izle\ icisıyle karşı
karuya gelecek filmden alınacak tep-
kilein sonucunda en azından dünya
pazınnda bu filmin yer alıp almama-
sı ca belirlenecek, Bu, ciddi bir smav
Kamr'a göre. Sadece hikâyesini an-
latnak isteyen ve bunu sinema yoluy-
la \apan Ömer Kavur içm önemli olan
yen bir soluk getirmek ve özgün bir
ürüı ortaya koymak. Yönetmen Kavur
ıle 'Akrebin Yolculuğu' eksenınde
'anyışı' üzerine konuştuk.
-Insanın zaman akısı içindeki duru-
munu giderek daha derinden yansıt-
mayı amaçlıyorsunuz. Son filmleriniz-
de bu önemli bir boyut olarak göriinü-
yor_
ÖMER KAVTJR - Beni ilgılendiren
şeyın, daha çok hikâyemı anlatmak ol-
duğunu söylemem mümkün. Bunu da
sinema yoluyla yapmaya çalışıyorum.
Insanın zaman akışı içindeki durumu-
na cevap verebilecek bir felsefi biriki-
me sahıp olduğumu sanmıyorum. An-
caksezgikrimle. duygulanmla zaman
ya da zamansızlık kavramı üzerine bir
şeyler yapmak istiyordum. 'Akrebin
Yolculuğu nda oluşturduğum me-
kândan yola çıkarak zaman düşün- .
cesmi o mekânla bırleştirmek ve
bir öykü ortaya çıkarmak anlayı- .,
şıyia yola çıİcıldı. Bence zaman
kavramının son çalışmamda kendı
adıma çok önemli bir boyut kazandı-
ğını söylemek ıddialı bir yaklaşım olur.
Başta söylediğım gıbı. sadece hikâ-
yemi anlatmak istiyorum ve bu-
nu sinema yoluyla yapıyorum.
Zamandan. ınsanın zaman
akışı içindeki durumundan söz
edıyorsak bunu bazı sanat dal-
lannda görmek zor olabilır.
Aynca sadece bu anlayışın benı
ilgilendirdiğini söylemek de
yanlış olur. Ama benı ılgilendi-
ren, sankı bızim geleneklenmi-
ze ya da ö\kü geleneklerine bı-
raz dönüş, yapmak. Orada kulla-
mlan öğeleri kullanmak, Doğu
masalı gizeminı biraz sınemada
ve bunun içınde tabii kı yer alan
zaman kavramını da, becerebıl-
diğim ölçüde kullanmak.
- Zaman ve zamansızlık kav-
ratnları çoğunluk bir yolculuk
eşliğinde kişiliklerin iç içe girmesiyle
yansmhyor... Karakterlerinudeki. da-
ima aramakta olan a kisi içm aynı za-
manda vönetmenin kendisidir diyebi-
Hrmiyiz?
KAVUR - Bir yolculuk eşlığındekı
kahramanlanmızın bir arayışta olduk-
lan. bunu anlatma\ a çahştığım bir ger-
çektır. Bu yolculuklar coğraf i ve fizik-
sel anlamda yolculuklardır. Bana göre
kahramanlanmızın karşılaştığı olaylar
ve durumlar karşısında aldıkları ve ta-
kındıklan tavırlar. eylemlen, iç dün-
yalannın değişımı ıle birhkte çok ko-
şut bir yolculuk oluyor bu. O bakım-
dan işin fıziksel yanı bir tarafa, iç dün-
yalanndaki gözlemleyebildiğımiz de-
ğişimler benim için özel bir önem ka-
zanıyor. Bu açıdan bu tür hikâyelere
eğılmeyi sevıyorum, bunlan ortaya
köymaya çalışıyorum.
- Fflmdeki saat ustası Kerem (bu sa-
at vurgulaması Gizli Yüz'de de belir-
gindir I bir ara karşımızda çift kişiükli
olarak beiirdL.
KAVUR - Çift kişilik olarak değil
aslında aynı kişi.
- Aynı kişi, ama sanki kadının. Es-
ra'nın çoculduk sevgiltsi. Öyle bir an-
latun vardı fılmde-
KAVUR- Birjrizli geçmişten söz et-
mek mümkün. Oyle de tasarlandı, dü-
şünüldü ve ortaya kondu. Biraz üstü
örtüldü. Açık bir şekılde verilmiş de-
ğil elbette...
- Yani orada da kişiliklerin iç içe gir-
mesivar_
KAVUR - O anlamda bir iç içe gir-
me var, ya da bir örtüşme söz konusu.
Ama unutulan bir geçmişin keşfedil-
mesı de söz konusu burada. O bakım-
dan kişi ve sureti. ya da kişi ve başka
bir kışı değıl aym kişiden söz etmek sa-
nıyorum daha doğru olur... Aramakta
olan kişi ıçin yönetmenin kendisidir
denebilir tni?.. Doğru, denebilir. Sine-
ma bir arayıştır. Sinema, olanaklannı
çok fazla bilmediğımiz, çok iyi kulla-
namadığımız çok bakir bir alandır. Sa-
nıyorum hayattaki bu arayış süreci ki-
şi için temel dürtülerden biridir. Niye
aradığımız çok önemli değil, çünkü ne-
yi anyor olursak ola-
lım. kanaatımca
vanlacak nokta
aynıdır, yanı
gerçeği an-
yoruz. Ken-
dimizle. in-
sanoğluyla
ılgıli gerçeği.
Neticede her-
kes
miniz diyebilir miyiz?
KAVUR-Bu son filmım biraz fark-
h. Anayurt OteB'ni, Yusuf Anlgan'ın o
olağanüstü romanınm getirdiği zengin
imkânlann yanı sıra, kendimi yine de
en fazla bulabildiğim filmlenmden bi-
ri olaraktarumlayabilinm. Onu, bütün-
lüğe ulaşmış bir fılm olarak nitelemem
mümkün. Bunu söylemek için erken.
ama duygulanm. biraz 'Akrebin Yolcu-
luğu'nun da bu yönde bir fılm olduğu-
nu bana göz kırparak söylüyor... Zaten
"Akrebin Yolculuğu' fılminde dikkat
etmışsindir, 'Anayurt Oteli'nin, 'Gece
Yolculuğu"nun. 'Gızli Yüz'ün, hatta
geçmışte çok adı sanı duyulmamış ba-
zı filmlerden tematık alıntılann oldu-
ğu ve de görsel birtakım malzeme-
lerin de kullanıldığını söyleyebili-
rim. Bunu bilinçli olarak yaptım.
Bunu yaparken pek çok şeye dik-
kat ettim. O filmlerdeki olay
ve kahramanlan fılmime
aktarmak gibi bir düşün-
ceden yola çıkrna-
dım
X#eni ilgilendiren sanki bizim geleneklerimize ya da öykü
geleneklerine biraz dönüş yapmak. Orada kullanılan öğeleri
kullanmak, Doğu masalı gizemini biraz sinemada ve bunun içinde
tabii ki yer alan zaman kavramını da becerebildiğim ölçüde
kullanmak.
olan kişi için yönetmenin kendisidir denilebilir mi?
Doğru, denebilir. Sinema bir arayıştır. Neyi aradığımız çok önemli
değil, çünkü sonuçta herkes gerçeğin peşinde.
gerçeğin peşinde. Bu bakımdan film-
deki kişılikle kameranın arkasındaki
kışiliğin benzeşmesi doğaldır ve sağ-
lıklıdır. Ben böyle olması gerekir diye
düşünüyonım.
- Sizin 1974'te başlayan sinema serü-
veninizde özel yolunuzu derinleştirene
kadar geçirdiğiniz evreleri by" kez da-
ha ele alabilir miyiz?
KAVTR- Sınemaya başladığım yıl-
larda bu alanda çahşmayı düşündü-
ğümde. buna karar verdiğimde sinema
benim için bir meslekti. Ancak yıllar
sonra sıpemanın bıze sunduğu olanak-
lan keşfettiğimı söyleyebilirim. Ve si-
nema yoluy la insanlann kendi hikâye-
lerini aktarabıleceklerinı anlayabıldi-
ğımi... Sanıyorum sinemada geçirdi-
ğım en önemli e\Te ya da vaşadığım en
önemli evTe, bu bılince ulaşmamdır.
Bu da sinema yapmaya başladıktan
epey sonra gelışen bir durum.
- Ne zaman belirginieşti bu >-aklaşım.
hangi fılm..
KAVUR- Hangi fılmle mi? Tek bir
filmle sımrlamak biraz zordur. ama sa-
nıyorum 1980'lennortasmdasinema-
nın sadece bir meslek olmadığı, bir an-
latım yolu olduğu. hatta işi daha kişi-
selleştirirsek. çok özel bir anlatım yo-
lu olduğunu anladığımı söyleyebili-
rim... 'Amansız Yol'dan ıtibaren çalış-
malanmı biraz bu yönde geliştirmeye
yöneldim. Bu yönelişimm, anlayışımın
en belirgin örneğınin 'Anayurt Oteü'
olduğunu söyleyebilirim.
- Bugüne değin. bütünlüğe ulaştığı-
mzfıhniniz hangisi oldu... Buna son fıl-
hiçbir zaman. O filmlerde yer alan te-
mel duygular, düşüncelerle bağdaştır-
maya çalıştım: Bu da arayış, yalnızhk,
yolculuk duygusu oldu. Benı bu yak-
laşımım eğlendirdı. hoşuma gıtti. Ama
sanıyorum 'Akrebin Yolculuğu', bir
dönemin sonunu noktalayacak gibi.
Bundan sonra belkı biraz daha farklı
arayışlara yönelmem gerekiyor diye
düşünüyorum.
-Nasd?
KAVUR -Tematik olarak çok büyük
değişıkliklenn olacağını sanmıyorum,
yani yine arayışm baskın bir şekilde
egemen olacağını sanıyorum, ama bel-
kı bundan sonra bir polisiye denemek,
başka türden bir filme girmekte yarar
var. Bunlan bir süre sistemimden at-
mak, farklı bir şeye yönelmek hoş bir
meydan okuyuş olabilir.
- Bu filmde de entrikalı bir >an var._
KAVUR- Evet. polisiye bir yanı var.
Ben buna mıstik polisiye diyorum.
- Kendinizezaman zamanen yaban-
cı bulduğunuz filminiz ya da fılmleri-
niz hangisi?
- En yabancı bulduğum filmler ge-
nellikle başaramadığım filmlerdir. Bu
konuya çok fazla gırmek istemiyorum.
Bazı insanlara haksızlık yapacağımı
düşünüyorum. Ama bütün filmlerim
üzerine bellı bir emek vermiş olduğu-
mu düşünürsek ve başka insanlann da
katkılannı göz önünde tutarsak sanıyo-
rum bazılan başansız olsa da yine de
onlara belli bir mesafeyle bakmak ge-
rekir.
- 'Yusuf ile Kerıan', mesela o tema-
ya bir daha dönmediniz değil
mi?
- Yok, o tema Onat Kut-
lar'la benim ilk çalışmam ol-
du. Çocuklan anlatan bir fil-
me tekrar dönmedim. Belki
ıleride dönebilirim.
- "Göl\ 'Anayurt Oteli".
'Gizlı Yüz" filmlerinde yer
alan aynı planlara, aynı dr> a-
loglara rastladım "Akrebm
Yolculuğu"nda~ Bir müak
parcasıtekran sayılabilir bu
dönûslerin sizin için anlamı
nedir?
- Buna biraz değindım
ben üçüncü soruda. Diya-
loglar özellikle aynı değil
onu hemen belırteyim.
çağnşım yapıyor belki a-
ma, aynı planlar kesinlik-
le söz konusu değil, o da
çağnşım yapıyor. Ama o
çağnşımlan özellikle dü-
şünerek, bilinçli bir şekil-
de yaptım. 'GizHYüz' fil-
minden kule motifı dışın-
da hiçbir benzerlik yok.
ne diyaloglarda ne plan-
larda...
v
AnayurtOteB'ne
gelince resepsıyoncunun
(Nihit Özdoğrîı) konuş-
malannda belki biraz
Zebercet'ı çağrıştıran.
ama aynı ölmamakla
birlikte o duyguyu ya-
ratan bir-iki konuşma
geçmiş olabilır.
- Daha bağımsız bir
sinema yapma olanak-
lannı artık eide ettiniz
mi?
- Bu filmde şımdi-
ye kadar sağlamış ol-
duğum en önemh. en
ciddi imkânlan sağla-
yabildığimı sanıyo-
rum.Çekım sürecinı
gerektıği kadar tuta-
bildim. Kullandığım
teknik malzeme,
hammadde, stüdyo
işlemlerı açısından
belli bir kalıteyı ge-
tıren çalışmaları
yurtdışında yapabıl-
di. Bunun daötesıne
gitmek gerekiyor ve
sinemanın geleceği
biraz bunda yatıyor.
Sinema gerçekten
çok ciddi bir ıştır.
bir insan bir proje-
ye yatmm yapma-
danev-vel. onu cid-
di bir şekilde dü- ^
şünebilmeli ve an-
cak karar verdık-
ten sonra o proje-
nın tam anlamıyla
gerçekleşmesı
için bütün ola-
naklan sağlaya-
bilmeli. Yoksa o
film gerçekleş-
me aşamasında
mutlaka yara
alacaktır. Ve ar-
tık onu ne Türk
sineması kaldı-
rabilir ne de
yurt dışında
böyle bir s'ie-
manın varlığın-
dan söz etmek
mümkündür.
Sanıyorum
son yıllarda,
bizde de hep-
sinde değilse
bile bazı film-
lerde bu tek-
nik standar-
dın istenilen
düzeye çok
yaklaştığmı
söyleyebili-
riz. Böyle
bir gayreti
çok olumlu
buluvonım.
Göl-HakanBakminMiikieAr
Anayurt Oteii - Macit Koper
Gece Yolculuğu - Aytaç Arman
Gizli Yüt • Zuhal Olcay, Fikret Kuşkan
Akrebm rolculuğu - Şahıka Tekand,
Mehmet Astantuğ
2. Uluslararası CRR Gençlik Festivali 3-19 mayıs tarihleri arasmda gerçekleştiriliyor
Gençsanatçılardan müzikziyafeû
Kültür Servisi - II.
Uluslararası CRR
Konser Salonu Genç-
lik Festivali, bugün
saat20.30'daşef Fah-
rettin Kerimov yöneti-
mindeki Istanbul Bü-
yükşehir Beledıyesi
CRR Senfoni Orkestra-
sı'nın konseriyle başlıyor.
İTÜ Türk Müziği Konservatu-
\an Çocuk Korolan'nın Türk
müziğinden örnekler suna-
cağı konser, 4 mayıs pazar
günü saat 20.30'da gerçek-
leştirilecek.
CRR Opera ve Orkestra-
sı'nın sahneleyeceği. Donizet-
ti'nin ünlü yapıtı 'Aşk tksiri'
ise Aytaç Manizade'nin yoru-
muyla 5 mayıs pazartesi günü
saat 20.30'da izlenebılir. Dünya-
nın çeşitli bölgelerindeki Türk
devlet ve
Buenos Aires Tango
Trio ve Dans Topluluğu
topluluklannın milli oyunlannı sergile-
yen HÖY-DER"in halk oyunlan göste-
risi ise 6 mayıs salı günü saat 20.30'da
gerçekleştırilecek.
tsveç'in Göteborg kentinde profes-
yonel müzik yaşamlannı sürdüren 35
şarkıcıdan oluşan Pro Musica Oda Ko-
rosu Jan Yngvve yönetiminde 7 mayıs
çarşamba günü saat 20.30'da bir kon-
ser verecek. Milano'nun daimi orkest-
rası I Pomeriggi Musicali ise 8 mayıs
perşembe günü müzıkseverlerle bir ara-
da olacak.
Orkestranın eserlerini yorumladığı
besteciler arasında Arturo Beneditti,
Michelangeli, Edwin Fisher. Mauruzio
PofflnüUtoU^ıibulunuyor. 1980'liyıl-
lann başından bu yana yurtdışındaki
çalışmalannı sürdüren ödüllü sanatçı
Aydın Esen ise 9 mayıs cuma günü sa-
at 20.30'da bir konser verecek. Esen.
halen Avrupa'da kurmuş olduğu ve ta-
mamen uluslararası müzisyenlerden
oluşan Modern Müzik Topluluğu ile
çalışmalannı sürdürüyor.
Festivalin 'Genç Yetenekler Konse-
ri' başlığı altında 10 mayıs cumartesı
günü saat 15.00'te Şeyda Yavur'u din-
leyeceğiz. 20. yüzyılın ilk yansında ya-
şamış Nev'eser Kökdeş. Muhlîs Saba-
hattin Ezgi ve Kaptanzade Ali Rı/a
Bw'in eserlennden örnekler sunacak
sanatçıya kemanda Tolgahan Üsküdar-
tı eşlik edecek. Gitarıst. besteci Hasan
Cihat Örter'in caz konsen ise 10 ma-
yıs cumartesi günü saat 20.30'da izle-
nebilir. 1996 sonunda •Re-formation*
adlı albümünü çıkaran sanatçı aym za-
manda Modern Folk Cçlüsü'nün de
üyesi. Bağlama virtüözü Ahmet
Koç'un konseri ise 11 mayıs pazar gü-
nü saat 20.30'da. 1997 Eurovısion Şar-
kı Yanşması'nda Şebnem Paker ve
Grup Etnik ile Türkiye'yi 'Dinle' isim-
li parçayla temsıl edecek olan Koç'a
konuk sanatçı olarak Gülay eşlik ede-
cek.
Apocahptica 13 mavista
12 mayıs pazartesi günü saat
20.30'da MSU Devlet Konsen.atuvarı
Öğrencı Konseri, 13 mayıs salı günü
17.00'de iseBaşakErsözve DilbağTo-
kajÖırvuraJ'ınkatılacaklan 'Genç Ye-
tenelder' konseri yer alacak. Metalli-
ca'nın şarkılannı klasik enstrümanlar-
la yorumlayan Finlandiyalı grup Apo-
caKptica'nın konseri ise 13 mayıs salı
günü saat 20.30'da. Buenos Aires Tan-
go Trio ve Dans Topluluğu 14 mayıs sa-
at 20.30'da müzikseverlere Latin Ame-
rika rıtimlerını sunacak. HakanUluve
Itri Topluluğu'nun vereceğı konser, ise
15 mayısta saat 17.00'de ızlenebilır.
15 mayıs perşembe günü saat
20.30'da A.~ŞenolFiliz(ne\ CBirolYay-
la (gitar- tanbur) ve Engin Gürkey'den
(perküsyon) oluşan Yansımalar toplu-
luğunun konsen yer alacak. Tuşlu çal-
gılar ve \okalde Mehmet Ali SanhkoL
gitarda Onur Türkmen. basta Christ^
an Fabian Bausch. da\ ulda Cengiz Bay-
sal\ e \Tannali çalgılarda Engin Ozler'in
yer aldığı Audio Fact caz konseri ise 16
mayısta saat 17.00'de ızlenebılır.
öeleneksel blues armonıkacısı Cbar-
lesLittteCharlieBarj'nin konseri ise 16
mayısta saat 20.30'da CRR Konser Sa-
lonu'nda. Festivalin 'Genç Yetenekler'
dizisi 17 mayıs cumartesı günü saat
20.30'da tC Devlet Konservatuvan Öğ-
renci Konseri ile sürecek. Genç keman
sanatçısı Hakan Şensoy \e Peter Jab-
lonsky'nin konsen ise 18 mayısta saat
20.30*'da izlenebılir.
Festival 19 mayıs günü Üç Kontrte-
nor konsenyle sona erecek. Andreas
Scholl, Dominique Vlsse ve Kenneth
VVeiss'tan oluşan topluluğun konseri sa-
at 20.30'da başlayacak.
îsveçli yönetmen
Bo Widerberg öldü
GÜRHANUÇKAN
STOCKHOLM - ts-
veç'in en ünlü sinema yö-
netmenlerinden Bo Wi-
derberg, 1 mayıs günü öl-
dü. tsveç sinemasmda
tngmar Bergman'dan
sonra en tanınmış yönet-
men olan Widorberg'in
ölümü, film dünyasında
büyük üzüntü yarattı. Ha-
ber. 2 mayıs tarihlı gazete-
lerde iri puntolarla verilir-
ken gazetelerin kültür say-
falan, yönetmenin yakın
arkadaşlannın yazılanyla
doldu.
tsveçli yönetmenin
filmlerinin özellikle Can-
nes Film Festivali'nde sü-
rekli olarak beğeni kazan-
mış olması, yönetmenin
ölümünün film dünyasın-
da da üzüntüyle karşılan-
masına neden oldu.
Bo Widerberg. Can-
nes'ailkkez 1963'te "Ço-
cuk Arabası* adlı fılmiy-
le katılmış ve ejeştırmen-
lerkı özel ödülüne layık
görülmüştü. Ertesi yıl
"Kuzgun Kuarteti"yle ay-
nı festivalde dikkat çeken
VVİdergberg'in 1967'deki
"Ehira Madigan" filmi.
en iyi kadın oyuncu ödü-
lünü aldı. Bu filmdeki
başrolü Pia Degermark
oynamıştı. "Ehira Madi-
gan", aynı zamanda yö-
netmenin uluslararası ola-
rak en tanınmış filmi de
oldu. Amerikan film eleş-
tirmenlerince bu fılm. yı-
lın en iyi yabancı filmi
ödülüne layik görüldü. Yi-
ne Cannes'da 1969'da
"Adelen 91" jüri özel bü-
yük ödülünü, 1971'de de
"Joe HiD
r
jüri özel ödülü-
nü kazandı.
Bo Widerberg. 8 Hazi-
ran 1930'da Malmö'de
doğdu. 1952-1962 yıllan
arasında iki öykü kitabı, i-
ki roman ve bir de film ko-
nulu kitap yayımladı. İlk
filmi "Çocuk Arabası"nı
1963'te gerçekleşrirdikten
sonra toplam 13 film çek-
ti. Son film "Istek ve Bü-
yük GüzeDik" (1995). ge-
çen yılın yabancı filmleri
Oscan'na aday gösterildi.
Bo Widerberg, aynca 7 ti-
yatro oyunu sahneledi ve 6
TV dizisi yönettı.
Ne dedüer?
"Bo \Viderberg, tsveç
fihninin kimsey le karşılaş-
Onlamayacak denli en bü-
yük kişLshdL FUmleri, en
iyi fümlerdir ve baa sah-
nelerdeki başarısı asla
bundan sonra da geçOeme-
yecektir."
Stefan Jarl (Yönetmen)
"Bo VViderberg, Berg-
man'dan sonra kendi se-
naryolannı yazıp fıunleri-
ni çeken en önemli sinema-
crydL"
Keve Hieun (Yönet-
menj
"Ûzüntüm sonsuzdur.
Bana, Eugene O'Neil'ın
'Geceye Doğnı Uzun
Gündüz Yolculuğu' adlı
piyesinin televizyon fılmin-
de rol önermişti. Lena Oh-
lin'le birlikte oynayacak-
rjk.oünadL"
Thommy Berggren
(Aktör)
Jan Vogler'in viyolonsel resitali
• Kültür Servisi- 14.
Uluslararası Ankara Müzik
Festivali. 4 mayıs günü Jan
Vogler viyolonsel resitali ıle
devam ediyor. Altı yaşmda
başladığı müzik hayatmda 1985
yılında Schumaruı'm viyolonsel
konçertosunu seslendirmesiyle
uluslararası solistlik kariyerinin
başlangıcını yapan sanatçı
Avrupa, Amerika ve Japonya''da verdiği konserlerle
adından övgüyle söz ettirdi. Son yıllarda oda müziği
gnıplan ve ünlü orkestralar ile çalışan ve
Ulusiararasj Montzburg Sarayı Oda Müziği
Festivali'nin kunıculanndan olan Jan Vogler resitali
saat 15.00'te Hacettepe Üniversitesı M Salonu'nda
izlenebılir.
Atölye çalışmaları
• Kültür Servisi - Tiyatro Araştırma
Laboratuvan'nın (TAL) Gençlik Günleri
kapsammdaki 'Atölye Çalışmalan" 10-19 mayıs
tarihleri arasında gerçekleşecek. Atölyelerin ılki
Mustafa Kaplan tarafmdan 'Gösterim Sanatında
Beden Dili' üst başlığıyla, bedenin yaratıcı
kullanımına yönelik olacak. Ikinci atölye ise Ayla
Algan tarafmdan 'Gösterim Sanatında Yaratıcılığın
Estetık Kaynaklan' üst başlığıyla, kuramsal ve
uygulamalı bir nitelik taşıyor. Ayla Aygan
Atölyesi'ne kahlacak sanatçılann ya da ilgililenn
uğraş alanlannm plastik sanatlar, müzilc. sinema, şiir
ve dans olması ön koşul olarak belirlendi.
Mustafa Kaplan'ın 'Gösterim Sanatında Beden Dilı'
10-12 mayıs tarihlerinde 11.00 ve 16.00 saatlerinde,
12 mayıs tarihindeyse saat 20.45'te gerçekleşecek.
Ayla Algan'ın Atölyesi 'Gösterim Sanatında
Yaratıcılığın Estetik Kaynaklan', 13-15 mayıs
tarihleri arasında saat 11.00 ve 16.00'da. 15 mayıs
tarihindeyse saat 20.45'te gerçekleşecek.
18 katılımcı ile sınırlı çalışmalar için son başvuru
tarihi 6 mayıs. Başvuru için telefon numarası: Şehir
Tiyatrolan Tiyatro Araştırma Laboratuvan (TAL)
246 06 28-29/52
'Ağm Roman'a şenlikli kadro
• Kültür Servisi -
Yönetmen Mustafa
Altıoklar'ın yeni
filmi 'Ağır Roman'
önceki gün basına
tanıtıldı. Metin
Kaçan'ın aynı adlı
romanından
uyarlanan filmin
senaryosu 8 aylık
bir çalışma
sonucunda
Altıoklar ve Kaçan
tarafmdan kaleme
alınmış. Çekim
süresi iki ay olarak belirlenen filmde başrolleri
Müjde Ar, Okan Bayülgen, Sava§ Dinçel ve Sevda
Ferdağ paylaşıyorlar. Hayli kalabalık olan oyuncu
kadrosunda Aysel Gürel, küçük Iskender, Mehtap Ar,
Levent Erim. Menderes Samancılar, Burak Sergen
gibi isimler de bulunuyor. Eurimages'tan toplam 1.4
milyon FF destek alacak olan filme. bu miktann
yüzde 4O'ı ödenmiş. Bir Türk-Macar-Fransa ortak
yapımı olacak filme. Türkiye'den Belge Film.
Macaristan'dan Focus Film ve Fransa'dan Les Films
Singuliers destek venyor. Filmin Türk ortaklan
arasında Özen Film ve Söz Film de yer alıyor.
Altıoklar'ın teknik açıdan diğer filmlerinden farklı
olacağını vurguladığı filmin çekim ekibinde iki
Fransız teknisyen de görev alıyor.
Mutluluk yaşamdır.
Sanat yaşamdır.
Mutluluğa evet.
Sanatçı Örgütleri
Ulusal Sanat Kurulu