25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 MAY1S 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Asgari ücret 11 gün besliyor • ANKARA (Cumhuriyet Birosu) - Türk-lş'in mayıs a>ı mutfak hesabı. bir asgari ücretle geçinen 4 kişilik bir aknin açlığa mahkûm olduğunu ortaya koydu. Mayıs ayında 30 milyon 552 bn liraya çıkan 4 kişilik bir aLenin yalnızca gıda harcamasının karşılanması iç:n 3 asgari üeret gerekiyor. Araştırmada. var olan 11 milyon 422 bin 152 liralık net asgari ücretin yalnızca 11 günlük gıda giderini karşılayabildiği kaydedildi. Asgari ücret tartışması • ANKARA (.AA) - Türk Bûro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, asgari ücretin 300 dolar olarak tespit edilmesini talep ettiklerini bildirdi. Fahrettin Yokuş. açıklamada, yılda bir kez .belirlenen asgari ücretin alım gücünün yıl sonuna doğru. yüzde 70 oranında gerilediğini belirterek asgari ücretin yüksek enflasyon dikkate alınarak dolar bazında tespit edilmesi ve her üç ayda bir enflasyon oranında artınlması gerektiğini kaydetti. Vakıfbank'tan yalanlama • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Vakıfbank. kara para akladığı gerekçesiyle Hollanda'daki şubelerinin 'kapatıldıgı yönündeki haberleri yalanladı. Vakıfbank'ın yurtdışında şubelerinin değil, temsilciliklerinin oldugu ve bunlann ağırlıkla işçi dövizlerinin Türkıye'ye ha\alesi için çalıştığı kaydedildi Açıklamada. sıkı denetimlerle caydırılmaya çalışmalannın. bu ülkelerin döviz çıkışını engelleme politikasından kaynaklandığı savunuldu. DÜZELTME Dünkü sayfarruzda yer alan dış ticaret tablosunda teknik bir aksaklık sonucu 1996 ra- kamlan ihracat 21.6. ithalat IÎ5.7 milyar dolar. dış ticaret dengesi yüzde -14.1,ihraca-< tın ithalatı karşılama oranı yüzde 60.6 olarak verilmiş- tir. Doğrusu ihracat 23.1, it- halat 42.5 milyar dolar, dış ti- caret dengesi yüzde -19.4. ih- racatın ithalatı karşılama ora- nı yüzde 54.4 şeklinde olacak- tır, düzeltiriz. Yaklaşık 1 milyar dolarlık doğalgaz boru hattı ödeneksizlikten durdu Iran doğalgazına kredi yok• Hükümet ortaklannın bayramdan sonra temelinin atılacağını açıkladığı İran doğalgaz boru hattının Doğubeyazıt- Erzurum ayağının inşası için ödeme yapılamıyor. SEDA OĞUZ REFAHYOL hükümetınin özel önem ver- diği İran doğalgaz boru hattı projesi arapsa- çına döndü. Boru hattının Doğubeyazıt-Er- zurum'u kapsayan ilk bölümünün inşası için Botaş tarafından müteahhit firmaya ödeme yapılamazken, ikinci ve üçüncü ayaklan olan Erzurum-Sıvas. Sıvas-Ankara boru hatları ihalelerine katılacak olan müteah- hitler. uluslararası piyasalardan kredi bul- makta zorlanıyor. REFAHYOL hükümeti ortaklan Başba- kan Erbakan ve yardımcısı Çiller tarafın- dan, Kurban Bayramı'ndan hemen sonra te- meli atılacağı açıklanan İran Doğalgaz Bo- ru Hattı Doğubeyazıt-Erzurum bölümünün ınşasınabaşlanamıyor. Botaş Genel Müdür Yardımcısı İlhan Ekinci. hükümet kanadı- nın nisan sonu olarak belirlediği temel at- ma töreninin hâlâ yapılamamış olmasının ne- deni olarak "Doğu bölgesindeki olumsuz hava koşulları"nı gösterdı. Botaş'tan baş- ka biryetkılı ise, Doğubeyazıt-Erzurum hat- tı ihalesini kazanan STFA-Fernas grubuna. 117 milyon dolarlık ihale bedelinın yüzde 15'i tutanndaki avans ödemesinin yapılama- dığmı bildirdi. Adınm açıklanmasını isteme- yen yetkili. Botaş'ın STFA-Fernas grubuy- İa yaptığı ihale sözleşmesinin bazı hüküm- lerinin netleştirilmemesi gerekçesiyle. 1 milyon 755 bin dolar (yaklaşık 250 milyar liraj rutanndaki avansın ödenmedigini söy- ledi. Türkmenistan doğalgazını tran üzerin- den taşıyacak bin 200 kilometrelik projenin ilk ayağı olan Doğubeyazıt-Erzurum hattı- nı inşa edecek konsorsiyumda yer alan STFA Enerji'nin Iş Geliştirme Müdürü Kudret Pehlivan ise. bölgedeki doğalgazın Türki- ye'ye taşınmasında '% ana arter" özelliğini taşıyan projede. halen inşaata başlanmadı- ğını. arazi ölçümüne dayanan mühendislik çalışması yapıldığını söyledı. Botaş"m avans ödememesi konusunda açıklama yapmak- tan kaçınan Pehlivan "Bu tiir sorunların çıkması doğaldır" demekle yetindi. Bedeli 1 mılyar dolara yaklaşan Türki- ye-lran Doğalgaz Boru Hattı Projesi'nin Erzurum-Sıvas, Sıvas-Ankara hatlan ihale- leri için tekdif vermeye hazırlanan firmala- nn ise, uluslararası piyasalardan kredi bul- makta zorlandıklanna dikkat çekiliyor. Ara- lannda Tekfen, Alarko. Çolakoğlu, Güriş, Nurol. Doğuş gibi dünya çapında iş yapan inşaat firmalannın da yeraldığı gnıplann son teklif verme tarihi olan 25 hazirana ka- dar kredi bulamamalan durumunda. ihale- lerin iptal edilebileceğine ya da az sayıda fir- ma arasında Botaş" ın zaranna sonuçlanabi- leceğine dikkat çekiliyor. Doğubeyazıt-Er- zurum hattmda, STFA-Femas Grubu'nun se- çilmesinin nedeni ise. kredisiz teklif verme- sine bağlanıyor. Projenin her iki hattı için de teklif verme- ye hazırlanan uluslararası çapta iş yapan bü- yük bir inşaat firmasının üst düzey yetkili- si "Bizün kredibilitemiz yetmiyor. Tür- kiye'nin kredibilitesi düşünce. Türk ban- kalan ve firmalannın notian da kınlıyor" diye konuştu. 'Hata Botaş'ın' Uluslararası piyasalardan kredi buluna- mamasının diğer nedeninin. BOTAŞ'ın iha- leye boru alımını dahil etmemesinden kay- naklandığını kaydeden inşaat fırması yetki- lisi. yabancı ülkelerin kredi açtıklan ülke- ye kendi malzemelerini satamamasınm kre- di sorununun ortaya çıkmasmda etkili oldu- ğunu söyledi. Botaş'tan bir yetkili de, kre- di sorununun ortaya çıkmasının bir diğer ne- deni olarak, Türkiye'nin, Amerika'nın "te- rörist ilan ettiği" Iran'la yakınlaşmasını göstererek, Amerikan ambargosunun bu tür projelerdeki finansman desteğinin çekil- mesiyle kendisini göstereceğini ileri sürdü. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER YeniSürgün Boru hattı ihalelerine katılacak müteahhitler kredi bulamıvor. Bedelsize vergi düzenlemesi ANKARA (AA) - Gümrük Müsteşar- lığfnın Bedelsız İthalat Tebliği. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Tebliğe göre. AB üyesi ülkelermenşelivebuülkelerdeserbest do- laşımda olduklan belgelerinden anlaşı- lan ve bu ülkelerden doğrudan Türki- ye'ye gelen otomobillerin, dolaşım belge- si ibrazına gerek olmaksızın gümrük bir- liği çerçevesinde gümrük vergisinden mu- af olarak ıthaline izin verilecek. AB üyesi ülkelerden gelen ve bu ülke- lerde serbest dölaşımda bulunân üçüncû ülke menşeli otomobillerin bedelsiz itha- latmda. serbest dolaşım belgesi ibraz et- meleri şartıyla. ithalat rejimi karannda üçüncü ülkeler için belirlenen gümrük vergisı oranlan ile söz konusu eşya için AB ülkelerinde uygulanan gümrük vergi- si oranlan arasındaki fark. oran alınacak. ATR belgeleri ibraz etmemeleri halin- de ise üçüncü ülkeler için belirlenen güm- rük vergisi oranı uygulanarak, gümrük ver- gisi tahsil edilecek. EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Bölge- si) üyesi ülkelerden gelen üçüncü ülke menşeli otomobillerin bedelsiz ithalatın- da, üçüncü ülke menşeli olan ve doğru- dan üçüncü ülkelerden gelen otomobille- rin bedelsiz ithalatında. İthalat Rejimi Karan'nda üçüncü ülkeler için belirlenen gümrük vergisi oranı uygulanarak güm- rük vergisi alınacak. ,/\B ye EFTA üyesi ülkeler menşeli ve- ya ÂB ülkelerinde serbest dölaşımda bu- İunan otomobillerin üçüncü ülkeler üze- rinden Türkiye'ye ithalinde, dolaşım bel- gesi ibraz edilmesi halinde AB ve EFTA üyesi ülkeler menşeli ise gümrük vergi- sinden muaf olarak. diğer ülkeler menşe- li ise fark giderici vergi alınarak ithalat yapılacak. ÇİFTÇİ DOSTU / SADULLAH usoıi Çay Ureticileri Isyan EdiyorRİZE - Geçen yıldan bu ya- na sorunlann hiçbirine çözüm getirilmediği için, yüzbinler- ce çay üreticisi 1997 yılı kam- panya dönemine gene dertli girdi. Hatta, hükümetlerin il- gisizliği yüzünden eski sorun- lara yenileri eklendi. Bu ara- da tam yeni bir kampanya dö- nemine başlarken, Çay-Kur'da yapılan genel müdür değişik- liği ve bazı genel müdür yar- dımcılannın görevden alınma- sı, sıkıntıiarın daha da artma- sına neden oldu. Çay piyasasındaki gelışme- ler hem ureticileri, hem de özel sektörü ürkütüyor. Örneğin, üreticiler hükümetin ilan etti- ği yaş çay alım fiyatlannı çok yetersiz buldular. Ziraat oda- lan, çiftçi kooperatifieri ve üre- ticiler, maliyeti 60 bin lirayı ge- çen bir kilo yaş çaya 50 bin lira fıyat verilmesine tepki gös- teriyorlar. Ayrıca fabrikalarda henüz izdiham yaşanmama- sına rağmen, Çay-Kur'un alım- lara sınırlama getirmesi de ureticileri isyan ettirdi. Özel sektör firmaları ise, piyasaya daha değişik bıraçı- dan yaklaşıyor. Hükümetin ilan ettiği 50 bin lira alım fiyatını az bulanlar da çokbulanlarda var. Ama yeterli bulanlar çoğunlukta, hemen hepsi iç ve dış pıyasalardaki kuru çay fiyatlannın düşük olmasın- •dan yakınıyor. Bazı büyük firmalar, "Bizyaş çayı 50 bin liraya alınz. Ama iç ve dış piyasalardaki kuru çay fıyat- lan düşük olduğu için zarar ederiz. Sonuçta da üreticilehn paralannı öde- yemeyiz" diyorlar!. Rizeli çay üreticilerinin ve esnafın da en büyük korkusu bu. Zira, öde- meler gecikince çay bölgelerinde eko- nomi adetatıkanıyor. Esnaf alış-veriş yapamadan kepenkleri kapamakzo- runda kalıyor. Gıda üzerine alış-veriş yapanların bile satışlarında yarıdan fazla düşme oluyor. Rize ve Trabzon çeyresinde bu yıl da durum çok kritik. Özel sektör da- ha kampanya başlamadan önce, üre- ticilere çay paralannı ödemekte zor- lanacaklarını ilan etti. Hükümet veya Çay-Kur ise üreticilere çay bedelleri- nin ne zaman ödeneceği konusunda bir açıklama yapmaktan kaçınıyor!. Aslında kendı isteği ile yaş çay yap- rağını özel fabrikalara veren bir tek üretici yok. Hemen hepsinin hedefi Çay-Kur fabrikaları. Ancak Çay-Kur alımlara sınırlama getirince, üreticiler Çay üreticisi 97 kampanya dönemine yine dertli girdi. ellerinde kalan fazla çay yaprağmı özel fabrikalara teslim etmek zorun- da kalıyorlar. Sınırlama, 1980'den sonra işbaşı- na gelen hükümetler tarafından baş- latılan çağdışı bir uygulama. Turgut Özal, başbakanhğı döneminde birba- kıma soygun sayılabilecek bu tür bir düzenintemelleriniatmıştı.Sonra ge- len hükümetler de böyle bir sistemın devamında yarar görmüş olacaklar ki sistem bazı yenilıklerie takviye edile- rek günümüze kadar geldi. Çay ureticileri sınıriama uygulama- sının adını "kontenjan" veya "kota" koymuşlar. Çay-Kur'a bağlı 44 fabri- kanın günlük yaş çay işleme kapasi- tesi 6 bin 500 ton civarında. Tüm çay bölgelerinde ise günlük yaş çay yaprağı üretimi 10 bin tonun üstünde. Fabrikalar alımı 6 bin 500 ton civarında tutunca, üretıcilerin elinde her gün 4 bin tondan fazla çay kalı- yor. Yaş çayın örnrü ise çok kısa. 24 saat içinde degerini kaybediyor. Bu nedenle üretici Çay-Kur'un al- madığı çay yapraklannı 24 saat için- de bir başka fabrikaya teslim etmek zorunda. Bu durumu çok lyı degerien- diren özel çay fabrikaları da üreticiye hem düşük fiyat veriyor, hem de pe- şın para ödemiyor. Hatta parayı ne zaman ödeyeceğini söylemek zah- metine bile katlanmıyor. Özal zamanından bu ya- na tüm yatınm imkânları ve krediler hep özel sektör için kullaıiıldı. Onlar da ellerine geçirdikleri bu imkânları ure- ticileri sömürmek için kullan- dılar. Aldıklan ürünlerin bedel- lerini senelerce ödemediler. Yaş çay yaprakları kuru çay oldu. İç ve dış piyasalarda satıldı. Paralarözel sektörün kasalarında toplandı. Ancak bu paralar üreticilere öden- medi. Halbuki, hükümetler bu- gün çay üreticılerini dolan- dıran ve sömüren özel sek- tör kuruluşlannı desteklemek yerine, Çay-Kurfabrikalannın kapasıtelerini artıracak yatı- rımlar yapsaydı, şimdı üreti- cilerin hiçbir sorunu kalma- yacaktı. Doğu Karadeniz böl- gesinde de ekonomik sıkın- tı yerine refah ve zenginlik gürülürdü. Bazı gazetelerde birkaç gün arka arkaya "Hüküme- tin verdiği 50 bin lira taban fi- yat çay üreticilerini sevindir- di" şeklinde çıkan haber ve yorumlar, çay üretim bölgelerinde üzüntü yarattı. Üreticiler hiçbir araş- tırma yapmadan gelişigüzel yazılan bu haber ve yorumların özel sektöre güç verdiğinı, ureticileri de mahkûm ettiğini ileri sürüyorlar! Nitekim, Rize Ziraat Odası Başka- nı Muhittin Türüt, hükümetin izledi- ği politikanın çay üreticisini tüccarın kucağına ittiğini söylüyor: "Birkilo ça- yın maliyeti60 bin lira olarakhesap edil- di. Bizim beklentimiz de 70 bin liray- dı. Hükümetin 50 bin lira fiyat verme- si üreticileri üzdü. Fiyatyetersizdir. Fa- kat daha da kötüsü, Çay-Kur fabrika- larında henüz izdiham yokken çay alımlarının dekar başına 10 kilo ile sı- nırlandmlması büyükhatadır. Özelsek- tör bugüne kadar ürün bedellerini ya çokgeç ödemiştir veya hiç ödememiş- tir. Buyılgene öyle olacaktır. Hepsi çift- çinin sırtından ve onun kesesinden ti- caret yapıyor ve para kazanıyor." Özel sektör kuru çaya zam yapılma- sı için hükümete baskı yapıyor. Hükü- metin de özel sektörün isteği doğrul- tusunda çaya yüzde 30 ile 40 civarın- da zam yapacağı ileri sürülüyor. Özel sektörün bu isteğini hüküme- te de ilettiği ve zam hazırlıklanna baş- landığı ileri sürülüyor. Önümüzdekı haftalar içinde çaylara yüzde 30 ile 40 arasında zam gelecek. • Çağdaş işletmecilik Denizcilik İşletmeleri'ne yaradı İSTANBUL (AA) - Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Mü- dürü Kenan Öner, 1993 yılında özelleştırme kapsamına alınan kuruluşun. yapılan düzenlemeler ve istikrarlı yönetim nedeniyle 1994 yılından sonra kâr etmeye başladığını belirterek "Burada sihirli değnek yok. Radikal. akıl- lı kararlar >e çağdaş işletmeci- likle bunlar gerçekleşti" dedi. Öner, kuruluşun faaliyetleri ile ılgıli olarak düzenlediği basm top- lantısında. şirketin 1989 yılından sonra, aşın istihdam. toplu iş söz- leşmeleri ile gelir-gider dengesi- nin bozulması ve \ erilen hizmet- lerde tarifelerin maliyetlerin altın- da kalması nedeniyle zarar et- meye başladığını anlattı. Daha sonra, rutarlı personel politikası, hat düzenlemeleri, hizmetlerde birleştirme, gayrımenkul satışla- n, hizmetlerde maliyet fiyat den- gesinin korunması gibi düzenle- melerle kâra geçilmeye başlan- dığını ifade eden Öner, kötü dö- nemin ardından ilk kez 1994 yı- lında 310 milyar lira kârelde edil- dieini söyledi. 'Öner, 1995 yılında 4.2 trilyon, geçen yıl da 11 tnlyon 574 mil- yar liralık kara ulaşıldığını belir- terek "TDİ artık bundan sonra bulunduğu noktadan daha da ileriye gidecek sağlam bir yapı- ya ve sisteme kavuşturulmuş- tur" dedi. Öner, 1997 yılı için kâr hedeflerinin ise 15 trilyon li- ra olduğunu bildirdi. Sabah, çiçekleri sularken gözü- nüze ilişen bir yeni sürgün, en gü- zel açmış çiçek, en bakımlı sak- sıdan daha fazla keyif verir. Yeni sürgün, düştür, gelecektir, umut- tur. Tabii yaşatılması, gelişmesi, ye- tişkin bir bitkiden çok daha zor- dur. Biraz suyu fazla kaçsa çürü- yüverir. Çetelerle başlatılabilecek bir hesaplaşmada umut baöladı- ğımız Susurluk'la bağlantıîı do- kunulmazlıklara ilişkin fezlekeler sumenaltı edildi, raporlar arşive kalktı. Ağar, hesap verrnekten kurtulmanın güveninde, kimseyi inandırmamış olsa da topluma meydan okuyor. Seçimden daha güçlü çıkacaklanndan söz ediyor. Ağar, Bucak, yeniden milletve- kili seçilebılirlermi? "Olmaz, otmaz" diyemiyoruz, çünkü bu aşama- lardan sonra "Olmaz, olmaz". Öy- le ya da böyle, Meclis, çetelerin devlet içindeki varlığını onayla- mış, topıum da çetelı yaşamı ka- bullenmış bulunuyor. Hem de Su- surluk sayesinde boyutlarını öğ- renmiş, içine sindiremese de et- kili karşı çıkamamış, suçluluğa or- tak olmuş olarak. TBMM görüşmeterine ilişkin ha- berier, Susuriuk'ta kamyon çarp- ması ile toplumda gelişen duyar- lılık, çetelerie hesapiaşabilme, hu- kuk devletıne doğru yönelme umu- dundan, bugünkü kanıksama, mo- ralsizlik noktasma gelene kadar- kı gelişmeleri gözlerimin önüne getiriyor. En çok korktuğum ba- şımıza geldi. Sonuç alıcı bir kar- şı çıkışı beceremeyince, çeteleri yaşamımızda değişmez bir ka- dermişçesine kabullenmiş olarak yerierimize oturduk. Susurluk ön- cesinden daha suçlu, daha kirli, daha geri bir noktadayız. Belki ayrımında değiliz ama, çeteler, işkenceciler, yargısız infaz- cılar daha bir toplumsal onay al- mış konumda, güvenli, alışkan- lıklarını yürütüyor; belki de dozu- nu arttırıyorlar. Bizim de duyarlı- lığımız, tepkilerimiz hızla zayıfla- mış bulunuyor. Tabii ki Susurluk için gösterilen toplumsal tepki ve duyarlılıkyok olmadı. Bıreysel ve toplumsal olarak verilen müca- deleler, bilinçaltımızdaönemli bir birikım yarattı. Bir başka kıvılcım- la bu birikım su yüzüne çıkar, Su- surluk için verilen demokrasi mü- cadelesinin sonuçları bir başka çıkışta daha etkili, caydıncı, sonuç alıcı adımlara basamak olur. Ama şu yazıyı karalamaya çalıştığım 28 mayıs günü, öğlene yaklaşan saatlerde, çetelerie hesaplaşma, hukuk devleti arayışında, Susur- luk öncesınden çok daha geri bir yerlerde, geri noktalardayız. Ağar yeni seçimlerde toplum- dan daha büyük destek almaktan söz edebiliyor. Çiller, Susurluk'u çeteler ile bağlantıîı hesap verme zorunluluğunu unutmuş, sadece şeriatla bağlantıîı koltuğu kaybet- memenin derdine düşmüş bulu- nuyor. Susurluk duyarlılığının bu- günler için kayboluşunun biryan- sıması Cumartesi Anneleri eyle- minin medyada gözden düşme- si, bir başkası artan işkence olay- larına duyulan kanıksama, en önemlisi çete bağlantıîı adların ül- kenin heryerinde neredeyse kah- ramanlargibidolaşabilmeleri. Ka- nıksanmış bir konuyu, Susuriuk'u size nasıl okutabilecek bir şeyler yazabilirim kaygısı iledüşünürtcen, Emekçi Kadınlar Birliği'nden bir konuk geldi. Uzun zamandır ortada görünmeyen, başımın tat- lı belası olarak ğördüğüm genç bir kadın gazetecinin selamını ge- tirdi. İşçi haberlerini ve olaylannı didik didik ettiği için başıma be- la olmuş arkadaş meğer hapiste olduğu için gelemiyormuş. Sol bir dergide çalıştığı için hapse girmiş olması sürprız de- ğildi. Ama işkence gördüğünü ve hele de işkence faslı içinde teca- vüzün de olduğunu duymak ve aldırmamak kolay değil. Bayan ziyaretçim, kendisinin de daha önce onunla birlikte gözaltında olduğunu, kendisinin decinsel ta- cize uğradığını, son zamanlarda kadınlara yönelik işkencelerde cinsel tacizlerin arttığını anlatıyor. Gözaltı sürelerinin kısaltılması- na bağlı, kadınların kolay kolay şikâyetçı olamadıklan ve aradan zaman geçtiğınde de asla kanıt- layamayacakları bu işkence yön- teminin artmasına ilişkin, kimileri yargıya da yansımış bir sürü ör- nek veriyor. Kadın örgütleri ışken- ce ve iş yaşamı, yaşamın her ala- nında artan cinsel tacizlere karşı bir kampanya hazırlığına girmiş- ler. Ona destek istiyor. Içimden, "Işte Susurluk'la he- saplaşamamanın bir ağır bedeli ve büyükayıbı" diye geçiriyorum. Okunmasa da bugünkü yazımın konusunun Susurluk olmasında karar kılıyorum. Derken bir baş- ka ziyaretçı... Atatürkçü Düşünce Derneğı'nden genç bir doktor... Oluşturduklan çalışma grubu, par- lamenterteri ızlemeye karar vermiş. Istanbul'da yaşadıkları için önce Istanbul milletvekillennin izlenme- si ile yola çıkmak niyetındeler. An- cak herkes amatör olarak çalışa- cağından, henüz ellerinde Iistesi bile olmayan milletvekillennin de- mokratik baskı gücü olarak ızlen- mesinde neleryapılabileceğinı da- nışma gereğini duymuşlar. Bir genç doktor, Atatürkçü Dü- şünce Derneği üyesi olmakla ye- tinmemış. Demokrasi, laiklik, ın- san hakları sınavında parlamen- terterin izlenmesi, üzerlerinde bas- kı gücü oluşturulması gereğine inanmış... Iğne ile kuyu kazma an- lamına gelebilecek bir uzun işe koyulmuş... insana, filiz vermiş çıçek gibi umut veriyor. Çiller ve Erbakan'ın, koltukla- rında kalmak amacıyla yaptık'an bıkkınlık verse de, Susurluk'un örtülmesi umutsuzluk getirse de, cinsel taciz işkence aracı haline getirilse de; cinsel tacize uğramış bir kadının, her türlü cinsel taci- ze karşı örgütlenmede öncülük üstlenmesi, genç bir doktorun kendisini laiklik, demokrasi sınavında böylesine sorumlu gör- mesı, geteceğe ilişkin umutsuzluğu silip süpürüyor... ANKARA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Üniversitemız Fen Biümleri Enstıtüsü Anabilim Dal- lanna 1997-98 Güz Yanyılı için aşağıda belırtilen sayı- da Yüksek Lisans ve Doktora öğrencisi alınacaktır. On kavıt Koşulları: - Mezuniyet belgesınin onaylı örneği, - Y. Lisans için Lisans mezuniyet ortalamasının en az 65. Doktora ıçın Yüksek Lisans ortalamasının en az 75 olduğunu gösterir transkript örneği. - Varsa LES sonuç belgesi (LES sonucu %20 oranın- da dikkate alınacaktır.) -2 adet fotoğraf ile Fen bilimlen Enstıtüsü"ne şahsen başvuracaklardır. (Ankara Üniversitesi Fen Bilımleri Enstitüsü Müdürlü- ğü. Fatih Cad. Keçıören Yolu üzerı. Fatih Köprüsü Altı, Yıldırım Beyazıt Ankara). Başvuru tarihleri: 09.06.1997 - 20.06.1997 Cuma günü saat: 17.30'a kadar. Giriş sınav tarihleri: Yabancı Dil Sına>ı (1>: 01.07.1997 Salı. saat: 10.00 Bilim Sınavı: 03.07.1997 Perşembe. saat: 14.00 Anabilim Dalı Vûksek Lisans Doktora ASTRONOMIVEL'ZAY BİLIMLERİ 5 5 BAHÇE BITÜLERJ Bağ Yetıstinne\elslahı 12 5 Mevve Yetıştıntıe ve Islahı 8 4 Sebze Yetiştirme\elslahı 15 4 BİTKJK.ORLMA Entomolojı 6 • 4 Fitopatoioji 6 4 BİYOLOJI ELEKRONİK MCHENDİSLİGI IControl \ e Kumanda 1 * Haberleşme 1 2 Elektronık 3 EV EKONOMtSl Beslenme 10 3 Çocuk Gehsımı 5 3 Ev Idaresne Aıle Ekonomisı 10' 3 Kö\ El Sanatlan 2 FlZIk.' 20 7 FİZIK. MÜHENDİSLIĞI GIDAMUHENDİSLİGİ Gıda Mıkrobıyolcjısı 2 2 Feımantasyon Mık.robı>olojısı 2 1 Hububat Teknolojısi 2 Et Teknolojısi 1 Mey\e Sebze Işleme Teknolojısi 1 Gıda Kımyası 1 ISTAT1STİK 25 10 JEOFİZİK MÜHENDİSLİGİ 7 2 JEOLOJt MÜHENDİSLİĞI 37 10 KIMYA Fızıkokımya 10 10 Organılt Kiınya 10 10 Analıtık Kımya 10 10 .Anorganik Kımya 4 2 Biyokımya 5 5 KIMYA Ml'HENDİSLlĞl . 30 20 MATEMATİK 20 10 PEYZ.M MİMARLIĞI 8 2 SU ÜRUNLERİ 12 1 SÜT TEKNOLOJİSİ 15 3 TAR1M EKONOM1Sİ 25 10 TAR1M MAKlNALARl 25 10 TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA 30 TARLA BlTKtLERl 25 10 TOPRAK 17 5 ZOOTEKNİ Ha^an Yetı^ırme \e Islahı 12 5 YemlerveHayvan Besleme 15 4 Bıyometrı \eöenetık 14 7 Basuı 22570 HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Üniversitemız Fakülte, Enstitü ve Yüksekokullannın açık bulunan ve aşağıda un- van ve koşullan belirtilen anabilim dallan kadrolanna 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ilgili maddelerine göre Profesör ve Doçent alınacaktır. Isteklilerin 5 Haziran - 20 Haziran 1997 tarihleri arasında. Rektörlük Yazı Işleri Müdürlüğü'nden temin edecekleri ve alanıyla ilgili formda belirtilen "Profesörlük ve Doçentlik kadrosuna başvuracak adaylardan istenilen bilgi ve belgeler"le birlikte Rektörlük Yazı Işleri Müdürlüğü'ne başvunnalan gerekmektedir. ilan olunur. Not: - Bu kadrolara daimi statüye göre atama yapılacaktır. - Posta ile yapılan müracaatlar kabul edilmeyecektir. - ilan edilen kadrolara başvuracak adaylann Hacettepe Üniversitesi Senatosu tarafından kabul edilen puanlama sisteminin gerekli koşullanna uygun olma- lan şartı aranacaktır. Anabilim ve Anasanal Dalı DİSHEKJMLİĞ! FAKÜLTESİ Onodontı ECZACILAK FAKÜLTESİ Analıtık Kimya EĞİTİM FAKÜLTESİ Psıkolojık Danışma ve Rehberlık • FEN FAKÜLTESİ Analıtık Kımya Fızıkokımya Polımer Kımvası Ojretim Elemanı l nvanı Açıklama Doçent Doçent Profesör Profesör Doçent Doçent * Adayların ders verebılecek duzeyde lngılıze bılmelen gerekmektedir. GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ Grafik Profesör * MÜHENDtSLtK FAKÜLTESt Kanhal Fızığı Profesör Kömûr ve Volkanik Kayaç Kımyası konusunda uzmanlasmış olması şartı aranacaktır. Hıdrojeoloji Doçent Karst hidrojeolojı. yeraltısuyu kırlılığı ve izleme tekniklen konusunda uzman olması şartı aranacaktır \laden Işletmesi Doçent Maden Mûhendıslığı Bölümü çıkışlı olması. kaya mekanigı alanında doktora yapmış olması \e yeraltı maden ışletme tecrübesi olması sanı aracaktır. Nükleer Bılımler Doçent Lisans ve lısansüstıi derecelenn Nükleer Mühendislik dalmda almmış olması sartı aranacaktır. * Doçent kadrosuna başvuracak adaylann ders \erebılecek düzeyde lngilızce bılmelen gerekmektedir. TIP FAKÜLTESİ Doçent (lngilızce)Çocuk Sağlığı Nöroşirurji Plastik \e Rekonstrüktıf Cerrahı Kadın Hastalıklan ve Doğum Doçent (Tûrkçe) Profesör (tngılizce) Doçent (lngilızce) Doçent (lngilızce) Profesör (tngilizce) Gastroenterolojı uzmanı olması şartı aranacaktır Çocuk Göğüs Hastalıklannda deneyımlı olması şartı aranacaktır Üreme Endokrinolojisi ve Infernlite ûzcrıne yurtdışı deaeyimlı olması şartı aranacaktır. Bıyokimya * NÛFUS ETLTLERİ ENSTtTÜSÜ Teknik Demografi Doçent * Adaylann Doktora derecelerinı Demografi dalında yapmış otoıalan şartı aranacaktır. ONKOLOJİ ENSTİTÜSÜ Klmık Pedıatrik Onkolojı Profesör Çocuk Sağlığı ve Hastalıklan Doçentı. Pedıatrik onkolojı yandal uzmanı olması şara aranacaktır. Temel Onkoloji Profesör tçhastalıkları Doçenti. Tıbbı Onkolojı yandal uzmanı olması şartı aranacaktır SAGLIKİDARESİ YÛKSEKOKULU Doçent Sağlık Kurumlan Yönetımı Anabilim Dalında doçentlik unvanı almış olması şanı aranacaktır. SOSYAL HİZ. VtJKSEKOKULU Sosyal Hızmet Doçent Doktorasmı Sosyal Hizmet dalında yapmış olması şartı aranacaktır Basm: 22587
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle