Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 1997 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
Kapatma Davası
HALİT ÇELENK Hukukçu
Y
argıtay Cumhuriyet Baş-
savcılığı. Refah Partisi
hakkında anayasanın la-
iklik illcesine aykın ey-
lemlerin odagı durumu-
na geldiği savıyla Ana-
yasa Mahkemesi 'nde kapatma davası aç-
tı. Bu da\a. anayasanın 2. maddesinde
gösterilen. cumhunyetin temel nitelikle-
ri arasında veralan ve yine anayasanın 4.
maddesine göre değiştırilemeyecek ve
değiştirilmesi önerilemeyecek olan laik-
lik ilkesinin ihlalı savına dayanmaktadır.
Anayasa Mahkemesi. Başsavcılıgm bu
görüşlerini anayasa ve Siyasal Partiler
Yasası'na uygun görür ve ileri sürülen
kanıtları yeterli bulursa Refah Partisi
hakkında kapatma karan verebilecek.
partinin kapatılmasına eylem ve konuş-
malanyla neden olan yöneticiler hakkın-
da siyasal faaliyet yasağı koyabilecektir.
Onceki kapatma
Anımsatmakta yarar vardır ki. 1971
yılında yine ÎNecmettin Erbakan'ın baş-
kanlıgını yaptıgı Milli Nizam Partisi de
Anayasa Mahkemesi tarafından, anaya-
sanın laikJik ilkesine aykın çalışmalarda
bulunduğu gerekçesiyle kapatılmıştı.
Kapatma karannda parti genel başkanı
Necmettin Erbakan'ın \e partinin genel
yönetim kurulu üyelerinin konuşmalan,
Necmettin Erbakan tarafından yazılan ve
partinin yetkili organlannca onaylanarak
yayımlanan ve parti üyelerine dağıtılan
kıtaplar kanıt olarak ele alınmıştı. Bu ka-
patma karannda şöyle deniyordu:
"_Din bir vicdan. inanç ve kanaat ko-
nusu. Tann ile insan arasında mancvi bir
ilişki olmaktan çıkanlarak ana> asa ile çi-
zilmiş sınırtanndan taşırılmakta: siy aset
idare. iktisat, öğretim, bilim. teknoloji
alanlannda. toplumsal ve özel iiişkilerde.
sözün kısası bütün diinya işlerinde uyu-
lacak tek kaynak. dayanak ve düzen ola-
rak gösteriİmek istenmektedir. Parti,
halkia olan temasiannda karşısındakile-
ri yalmzca bir dinin temsilcileri gibi gör-
me ve ele alma ve din fikrini hayabn tek
egemeni kılma eğüiminde ve telkinlerin-
de başarı kazanabilmek, kendisine ola-
bildiğince çok yandaş. başka deyimle oy
toplayabümek için de dini ve din duygu-
lannı sömürnıe ve kötüye kullanma yo-
lundadır." (.Anayasa Mah. K. 20.5.1971
gün ve971 1-1 savılı).
Kısa bir süre önce. Yargıtay C. Başsav -
cısı Vural Savaş tarafından RP'nin kapa-
tılması ıçin Anayasa Mahkemesi'ndeda-
va açıldıgı haberi üzerine RP başkan ve
yönetıcilen davaya büyük tepki göster-
mişler. Başsavcı Vural Savaş hakkında
eleştin sınırlannı aşan ve onu kamuoyun-
da küçük düşürücü konuşmalar yapmış-
lardır. Refah Partisi yanlısı kimi gazete
ve yazarlarla partili beledıye başkanlan
da Başsavcı Vural Savaş'a karşı yoğun
bir saldınya geçmişlerdir. Genel Baş.kan
Necmettin Erbakan'ın "Bu adam birile-
rine yaranmak isthor. suç işlemişrir. hak-
kında bir dosya hazırtayın ve bana geti-
rin" dediğı; Devlet Bakanı Abdullah
Gül'ün "Vural Savaş'ın Türk demokra-
sisine gölge düşürdüğü. Türkhe'nin itiba-
nnı içeride ve dışanda sarstığı. politize ol-
duğunu" sövlediğı; Refah yanlısı gaze-
telerde de "Bu savcı raporlük". "Eşi gö-
rülmemiş hukukrezaleu"*,"Başsavcı ce-
zalandınlsın". "Dengelibirhukukçudan
beklenmeyen bir tutum" vb. suçlamala-
nn ve hakaretlerin yer aldığı basın haber-
lerinden anlaşılmaktadır.
Haksız, saygısız tepkiler
Hukukun iistünlüğüne. demokratik ve
laik cumhuriyete bağlı kalacağına. "Tür-
kiye Cumhuriyeri demokratik bir hukuk
devletidir" diven anavasaya sadakat gös-
tereceğine yemin etmiş bir partinin yö-
neticilerinin. devletın temel kurumlann-
danolanyargınınüstdüzev birkamugö-
revlisine yaptıklan saldınlan nasıl açık-
larnalı?
Böyle bir tavır. bagımsız yargı kurum-
lanna bir saygısızlık. yasalann kendisi-
ne verdiği görevi vapan bir makama ya-
pılmış bir haksızlık değil midir?
Böyle bir tablo karşısında bugûne ka-
dar Anayasa Mahkemesi'ne açılan parti
kapatma davalannı, bu mahkemece ve-
rilen kapatma kararlannı ve bu kararlar
karşısında RP yöneticilerinin nasıl sessiz
kaldıklarını. anımsamamak mümkün
müdür? 1983 yılından bu yana Anayasa
Mahkemesi'nce kapatılan siyasal parti-
ler. gazete haberlerine göre şöyledir: Bü-
yük Anadolu Partisi, Sosyalist Parti, Ye-
şiller Partisi. Halk PartisL Türldye Birle-
şik Komünist Partisi, Halkın Emek Par-
tisi, Özgüriük Demokrasi PartisL Demok-
rasi Partisi, Sos>alistTürkiye Partisi, De-
mokrat Parti. Demokrasive Değisiın Par-
tisi, Diriliş Partisi v e Emek PartisL Bu da-
va ve kapatma kararlan konusunda hiç-
bir tepki göstermeyen. bir tavır koyma-
yan RP'nin kendisi hakkında açılan da-
va karşısında Yargıtay Cumhuriyet Baş.-
savcısı'na dayanaksız. belgesiz yakıştır-
malarda bulunmasına ne demeli?
Anayasanın 68. maddesine göre siya-
sal partiler. ister iktidarda ister muhale-
fette olsunlar demokratik siyasal yaşa-
mın vazgeçilmez öğeleri olduğuna göre
Refah Partisi 'nin bu tutumu hukuksal ve
ussal açıdan nasıl açıklanabilir? Kuşku-
suz biz burada, yukanda sözü edilen si-
yasal partiler hakkında verilen kararlan
tartışmıyoruz. Konumuz bu değildir.
Amacımız "Dinime küfereden bari Viüs-
lüman oba" deyiminde olduğu gibi. da-
vaya tepki gösterenlerin tek yanlı bir tu-
tuma sığınmalarını anımsatmaktır. Ken-
dine güvenen ve anayasanın laiklik ilke-
sine uygun bir çalışma içinde olduğuna
ınanan bir parti için tek yol. ağırbaşjılık-
la davaya karşı savunmasını yapmak.
sâvlann yersizliğini kanıtlamak ve ak-
lanmaya çalışmaktır.
Parti kapatmanın demokratik ilkelere
uygun olup olmadığına gelince... Bu. de-
mokrasi açısından önemlı bir tartışma
konusudur. llgi çekici olan. 1970 yılın-
dan beri değışik adlar altında partileşen
Refah Partililerin bu konuyu ancak şim-
di düşünmeye başlamalandır. Katılahm
katılmayalım. demokrasi ile yönetildik-
leri söylenen gelişmiş ülkelerde devlete,
kendi siyasal ve toplumsal sistemini ko-
ruma ve bu sistemi yıkmak isteyen siya-
sal partileri kapatma hakkı tanınmıştır.
Uygulamada bunun örnekleri çoktur.
Son olarak bir düşünelim: Kendinı
Meclis araştırmalanndan kurtarmak ve
yine ortağı DYP'nin genel başkanını en
ağır suçlamalardan korumak için. çogun-
lukta olduğu Meclis komisyonlan aracı-
lığıyla yargılanmasmı engelleyen. yargı
yollannı kapatan. Susurluk olayı sanık-
larının fezlekelerini Qç aya yakın bir sü-
re Başbakanlık çekmecesinde tutarak iş-
leme koymayan. yasaya aykın kararlar-
la bunlan hasıraltı eden. böylece dev let
bürokrasisi içinde çete kurmakla suçla-
nanların vargılanmasına engel olanlar-
dan, hukuk devletıne saygı beklenebilir
mi?
27 Mayıs Devrimdir
Av. NAMIK KEMAL BOYA 681ilerBirliği
1
923 Devrim'in- rum ve manzara-ı umumi-
den sonraki yıl- yeye bakmak gerekiyor.
ları Kemalist- 28 Şubat 1997 tarihlı
lerin "Asr-ı Sa- MGKtoplantısında. siyasal
aderi" olarak ve dinsel gericıliğin binncil
düşünüp. "_ bu kaynağı olan ulusal eğitim-
ları Kemalist-
lerin "Asr-ı Sa-
aderi" olarak
düşünüp. "_ bu
hallere nasıl düştük" diye-
rek dövünen. her fırsatta
Anıtkabir'e giderek olum-
suzlukları ATA'ya şikâyet
eden ilericilere pek sık rast-
ladığımızbugünlerde. 1997
Mayısf nın sonlanna doğru
uygun adım ılerlerken geç-
mişten geleceğe mevcut du-
deki bilinçii sapkınhklan
düzeltmek ve sağ siyasal ik-
tidarlann sürdürdüğü Cum-
huriyet Devrimlen Kanun-
lan'nın yok sayılması gele-
neğine son vermek hedefi-
ne yönelik olarak alınan
MGK kararlan toplumun
ezici çoğunluğunun deste-
Vakfı Kunıcu Başkanı
ğini arkasına almış olup. ka-
rarlann uygulanmasında bir
kurmay dakikliği içinde ıs-
rarlı takipçilik gözlenebili-
yor. Herzamanİci sendrom!
Siyasal iktidar ve hükümet
ikilemi! FCitle desteğini, ya-
sal dayanaklan. meşruiyeti
tamamen yitiren hükümetin
siyasal iktidarı da yitirmesi
beklenmelı.
1960 Bahan'na nasıl gel-
dik: 14 Mayıs 1950 tarihinı
kutsal gün ilan ederek, bu-
nun bir 'halk devrimi' oldu-
ğunda ısrar edenlerin. bu
sözde halk devnminin Tür-
kiye'de geriye doğnı atılan
adımlann hemen hemen
başlangıcı olduğuna dikkat
etmediklerini, TL'nin dola-
ra karşı inanılmaz düşürii-
lüşü, bağımsızlığın anlamı-
nı ayırt edemeyenlerin yap-
tıklan sayısız ikili antlaşma-
lar. Türkiye'yi bir ateş ce-
henneminin göbeğine otur-
tan ABD üslen. ABD'lilere
tanınan yenı kapitülasyon-
lar. DP'nin ilk iş olarak eza-
nı Arapça okutmaya başla-
ması. Kuran kursları ve
imam hatip okullannın yı-
ğınsal halde açılması ile
dinsel gericiliğe olanak ta-
nınması. siyasal bağımsız-
lık pahasına alınan ekono-
mikyardımlann.hermahal-
ledebirmilyonersloganı ile
DP'lilerin yandaşlanna peş-
keş çekilmesi. Emperya-
lizmle kültürel. siyasal bağ-
lann pekiştirilmesi. Yardım
kuruluşları, damşmanlar or-
dusu ve sözde İngilizce öğ-
reten Barış Gönüllüleri ile
yurdumuzun en ücra köşe-
4erine kadar ABD emperya-
lizminin girebilmesi. parla-
Anadolu Hayat
Duyulan
> DalSt G\ren
A n a d o l u Hayat bilgi b i r i k i m i y l e , d e n e y i m i y l e , y e n i l i k ç i anlayışıyla s i g o r t a k a v r a m ı n ı
T ü r k i y e ' y e y a y g ı n l a ş t ı r ı y o r . Hayat s i g o r t a s ı ve sağlık s i g o r t a s ı a l a n l a n n d a y ü z b i n l e r c e kişiye
çağdaş, k a l i t e l i h i z m e t l e r s u n u y o r .
A n a d o l u Hayat s i g o r t a l ı l a r ı n a v e r d i ğ i sözü t u t u y o r , s i g o r t a l ı l a r ı n b u g ü n ü n e h u z u r ,
y a n n ı n a güven v e r m e k t e n g u r u r d u y u y o r , m u t l u l u k d u y u y o r .
Ve her geçen gün daha ç o k kişi A n a d o l u Hayat s i g o r t a l ı l a r ı arasına k a t ı l ı y o r ,
geleceğine güven d u y a n l a r ı n sayısı hızla a r t ı y o r .
Siz de A n a d o l u Hayat a c e n t e l e r i n e gelin,
geleceğe güven d u y a n l a r ı n arasına siz de k a t ı l ı n .
02 70
* Anaddu Hayat Sfgortalıtarınm du/duğu gü/e^ı duyn-ak tçın a
r
ay»n
Anadolu Hayat Büyüyor,
Güven Büyüyor;
Güven Büyüyor,
Anadolu Hayat Daha da Büyüyor.
menter demokrasinin aynl-
maz parçası olan parlamen-
to denetiminin yapılamaz
olması ve TBMM'de yargı-
sal işlevi olan Tahkikat Ko-
misyonu'nun kurularak
anayasanın açık ıhlali, 27
Mayıs Devrimi'ni getiren
1960Bahan'nıngençlikey-
lemlerini tetikleyen birikim
vegelışmelerdir. Buolayla-
n anımsayam'ayanlarla, 27
Mayıs Devrimi ile siyasal
iktidan kaybederek haksız-
lığa uğradıklannı iddia
edenlerin intikam duygula-
rı öylesine köklüydü ki...
Artık yakın tarih haline
gelmiş bu olaylan, eğer biz
de anımsamazsak v e nüfu-
sun viizde yetmişini oluş-
turan ve yakın geçmişi ba-
zı 'dış mihraklardan' öğ-
renen gençliğımize aktar-
mazsak sonuçta bazı 2.
cumhuriyetç_ilerimizin.
"demokrat Islamcılanmı-
. an" ve gericılıgı ustalıkla
topluma 'sivil toplumcu-
luk' adına yutturduklan v e
karşı devrimi kurumsal-
laştırmtş olduklannı gayet
ıyi bildiğimiz mümtaz
şahsıyetlerin. 'Darbelerin
hepsine karşıyız. 27 Mayıs
da bir darbedir. Ona da
karşı olmak demokratlık
gereğidir' biçimınde for-
müle ettikleri Aristo man-
tığı şaheseri yaklasımlan
ve bunun yansımalanyla
karşılaşmamız çok doğal-
dır.
27 Mayıs bir devrimdir.
Türkiye'nin 1923 Dev-rimi
ışığına yönelen rotasında
DP tarafından yaptırılan
sapmay."
1
karşı cumhuri-
yetçi kadrolann bir rota
düzeltmesidir. 1923 Dev-
rimi 'nin dev amıdır. 1950-
60 döneminin diktatörlüğü-
ne karşı yükselen güçlü halk
vegençlik muhalefetinin bir
tepkisidir. 27 Mayıs'ın so-
nunda ortaya çıkan 1961
Anayasası ve özgürlükler,
toplumsal örgütlenme ola-
nagını getiren yasal düzen-
lemeler ve 12 Mart ve 12
Eylül'ün her ikısınde de
ideolojik-politik saldm oda-
gı seçilmesiyle sag sıyasile-
rin 2. ve 3. darbelere ses çı-
karmadıkları halde. 27 Ma-
yısa ağız dolusu sövmele-
ri. 27 Mayıs'ın niteliğı hak-
kında başka kanıt aramamı-
za gerek bırakmamaktadır.
68'liler olarak. 27 Ma-
yıs'ın bizim için bu anlat-
tıklarımızdan daha da
önemli olan bir yanı vardır.
O da, Türk toplumuna öz-
gürlükleri tattıran. sosyal
devlet ilkesinin uygulandığı
zaman çalışanlann demok-
ratik katılımmın nasıl arta-
bilecegini. özerk bir ünıver-
sitede yetışen gençlerin ve
çalışan öğretım üyelerinin
veriminin nasıl arttığını. 68
Gençliğı'nin. 27 Mayıs'ın
getirdiği özgürlükleri orta-
okul ve liselerde yaşayıp,
üniversitelerde bu v aşam bi-
çimini iyice özümsemiş in-
sanlar olarak bu duygu. bu
lezzet. bu rayihanın bılinç
olarak tüm halkımıza akta-
rılmasında kendimizi gö-
revlı saymış olmamızdır.
Halen 68'liler olarak. bu
kendi kendine görevlendi-
rilmiş olma duygumuzdan
vazgeçememekteyiz. Bu
demokratik çabalan birleş-
tırerek devrimleri kökleştir-
mek, asla unutulmayacak.
ertelenemeyecek yaşamsal
önemi olan bir ve birincil
görevdir.
Dostum Ekmekçi
ANADOLU HAYAT
YILD1Z SERTEL
S
ana ne deyim?
Bu gıdişine
nasıl inana-
yım'1
Yürek
ağnsı deme-
din. ayakları-
nın şışmesine bakmadın.
Koştun. koştun. koştun...
Gazeteci olarak her gere-
ken yere koştuğun gibi he-
pimizin işlerinin peşinden
de koştun. Ne hekimlerin,
ne de dostlann öğütlerinı
dinledin.
Sana Ruhi Su Vakfi'yla
ilgili istediğin yazıyı gön-
derirken altına da bir not
eklemıştim: "Hastalığına
çok üzüldüm. Bu halinle
hangi akla hi/met İzmir'e
gittin? Bir daha böyle şeyler
yok. Kendine iyi bak." Sen
de tuttun. bu satırlan köşe
yazının içine soktun. Niye
bunu yaptın diye sorduğum
vakit. "Çokcandandıdaya-
namadım" dedin. Işte sen
buydun. candandın. Biz
sev giyi. insan sevgisini sen-
den öğrendik. Nasıl da hiç
fark ettirmeden. usulca yü-
reklerimizin taderinlikleri-
ne girmişsin! Öyle olmasa
bu kadar kişi arkandan ağ-
larmıydı? Sen. herdertlinin
derdine deva bulan lokman
hekimimizdın. Bir usta çi-
lingir gibi en zor kapıları
açardın. Sofralann karşısı-
na domuzlarınla çıkardın.
Yazardın... Yazardın... Ya-
zardm... Cumhuriyet'teki
köşende, geçmişımizin
unutulmaması gereken ki-
şilerini, Hakkı Tonguç'lan.
Hasan Âli Yücel'leri. Sabi-
ha Sertel'leri canlandırdın.
Geçmişimizin parlak sayfa-
lannı genç kuşaklann önü-
ne serdin. Kalemini daima
halktan. insanlıktan. öziür-
lükten yana kullandm. Bü-
tün bunlarla kendini unutul-
maz yaptın. Unutulmazsın.
unutulmayacaksın. Türk
basın tarihine, insanlık tari-
hine geçecek, ^eklerimiz-
de yaşayacaksın.
MECİTÖZÜ ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1993 200
Davacı Abdullah Erocağı tarafından davalılar Ali ve
Celal Erocağı aleyhine mahkememize açılan müdahale-
nın menı davasının yapılan açık duruşmasında verilen
ara karan gereğince: Davalı Ali oğlu Celal Erocağf nın
adresınin meçhul olması nedeniyle ilanen teblığine karar
verilmiştir. Mecitözü Kayı Köyü Kütüklü mevkii 153 ve
155 parsellerle ilgili müdahalenin meni davasında dava-
lı Ali oğlu. Celal Erocağf nın adresi meçhul olduğundan
duruşma gününü bildirir davetiye kendisine tebliğ edıle-
mediğıden gazete ilanı ile tebliğine karar verilmiştir Du-
ruşmanın bırakıldığı 11.6.1997 günü saat 09.00'da mah-
kememizde hazır bulunması ^eya kendisıni bir vekılle
temsil ettırmesi. aksi takdirde vokluğunda Yargılama ya-
pılarak karar verileceği HUMK'nin 509. maddesi gere-
ğince işbu ilanın davetiye yerine kaim olmak üzere ila-
nen tebliğ olunur. 30.4. İ997 Basın: 21120
PENCERE
Hukuk ve Refah?..
Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, Refah Partisi
için kapatma davası açtı.
Açabilir mi?..
Evet.
Çünkü Anayasa'nın 69'uncu maddesi, bu görevi
Yargıtay Başsavcısı'na veriyor: "Siyasi partilerin ka-
patılması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı 'nın aça-
cağı dava üzerine Anayasa Mahkemesi'nce kesin
olarak karara bağlanır."
•
Peki, bir parti ne zaman kapatılır?..
Anayasa Madde 68, Fıkra 4:
"Siyasipartilerin (...) eylemleri (...) demokratik ve
laik Cumhuriyet ilkelerine aykın olamaz."
Olursa neolur?..
Yargıtay Başsavcısı dava açar; Anayasa'nın
69'uncu maddesi yazıyor:
"Bir siyasi partinin 68'inci maddenin 4'üncü fık-
rası hükümlerine aykın 'eylemleri'r?cfen ötüriı te-
melli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki 'fi-
iller'/n işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa
Mahkemesi'nce tespit edilmesi halinde karar veri-
lir."
•
Açıkça görülüyor ki, Anayasa bu konuda Yargı-
tay Başsavcısı'na yetki veriyor; Vural Savaş görevi-
ni yapıyor.
Peki, görevini yapan Cumhuriyet Başsavcısı'na
en başta Başbakan Erbakan olmak üzere, şeriatçı
kesimden bunca küfür, tehdit ve saldın neden?..
Başsavcı'yı yıldırmak için bütün dinciler seferberli-
ğe girdiler.
Bir yasa devletinde bu durum yaşanabilir mi?..
Refah lideri Erbakan demiş ki:
"Iki-üç kişi yüzünden bütün partiyi cezalandır-
mak, Hitler, Mussolini ve Stalin dönemlerindeki
kolektifceza uygulamasına benziyor. Bu ülkelerbi-
le daha sonra bu faşist kanunlan değiştirmişlerdir.
Böyle bir davanın hukukla hiçbir ilişkisi yoktur."
Erbakan'ın söyledıklerinin ne aslı var, ne de asta-
n!.. Alman Anayasa Mahkemesi'ne siyasal parti ka-
patma yetkisini veren. demokratik Almanya 1949 ta-
rihli anayasasının 21'ınci maddesidir. Federal Ana-
yasa Mahkemesi Hitlerci faşist partiyi bu yetkisine
dayanarak kapatmıştır.
Faşist partiyi kapatan Almanya Anayasa Mahke-
mesi, "faşist kanunu" mu uygulamıştır?..
Şeriat düzeni, ortaçağ faşizminin 21 'inci yüzyılın
eşiğindeki suretidir.
•
Anayasa ve yürürlükteki hukuk açısından durum
açık ve seçiktir; ama, kimisi şaşırmış, soruyor:
- Bir devlette hükümet eden siyasal partiye ka-
patma davası açılır mı?..
Açılır; çünkü yargı karşısında kişi ve kurum açı-
sından ayrım yoktur; yasaların egemenliği geçerli-
dir; bir parti ister iktidarda olsun, ister muhalefette,
anayasaya aykın davranamaz. Almanya'da Nazi,
Italya'da faşist partiler keşke iktidardayken kapatı-
labilselerdi...
İnsanlık kurtulacaktı. ' •
Sonuçta şu aşamaya dek anayasanın öngördü-
ğü işlemleryapılıyor. Ancak Başsavcı'nın davayı aç-
ması başka, mahkemenin karan başkadır.
Karar, yargının...
VTRKÖY ASLİ\T HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1996-43
Yerköy ilçesı Yeni Mahalle tapusunun 64 ada. 3 parsel
sayılı taşınmaz tapusunun iptali ve beledıye adına tesci-
lı için davalılarCemal Ercıyas. RemzıveGürbüz ve Sul-
tan. thsan. Selahattın. Hamıde Palabıyık ve arkadaşlan
aleyhlerıne açılan bu davada tüm aramalara rağmen adı
geçenlerin tebligata yarar açık adreslen tespit edılemedi-
ğinden. yukanda isimleri vazılı davalılann 2.7.1997 gü-
nü saat 09.00'dakı duruşmada hazır bulunmalan ıçin da-
va dılekçesi. duruşma gününü bildinr davetiye ve yeni-
leme dilekçesi tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen
tebliğ olunur. 13.5.1997 Basın: 21759
ANTALYA ASLİYE 2. HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1995-531
Davacı Yeşilbayır Köyü'nden Mehmet Konukçu tara-
fından davalılar Halil Öztürk vârisleri ve Durkadın Ko-
nukçu vânslen aleyhine 5.6.1995 günlü dava dilekçesi
ile açılan davada. Antalya ilı Yeşilbayır Köyü evvelce 3
pafta 9 ada 4 parsel ıken yenisi 499 parselde tapu kaydı-
nın davalılar adına olanın iptali ile davacı adına tesciline
karar venlmesı talep edilmıştir.
Davalılardan Ahmet Ersin Nalbantoğlu'na tebligat ya-
pılamamış. zabıtaca da adresi tespit edılemedığinden ila-
nen tebliğ yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz dosya numarası 1995,531 olup.
5.6.1997 günü saat 08.50'de duruşması yapılacaktır. Da-
valı Ahmet Ersın Nalbantoğlu'nun duruşmada bizzat ha-
zır bulunması veyabıravukatla kendisıni temsil ettirme-
si, aksi takdirde HL'MK'nın 509-510. mad. uyannca
yokluğunda davaya bakılarak karar verileceği hususlan
dava dilekçesi. duruşma günü teblıği verine kaim olmak
üzere ilanen teblıâ olunur. Basın: 22266
İNEBOLU SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1996 157
Davacılar Camı Yaptırma ve Yaşatma Derneği'ni
temsilen Başkan Akıf Şivetoğlu tarafından davalılar Ha-
tice Yağcıoglu vs. aleyhine açılan ızaleyi şüyu davası-
nan yapılan açık duruşması sırasında verilen ara karar
uyannca:
Davalılar: tnebolu ilçesi Aşağıhatipbağı mahallesin-
den, 1) Hasan kızı Seher. 2) Hasan oğlu Asım. 3) Hasan
kızı Mümtaze, 4) Hasan oğlu Hamdi, 5) Hasan oğlu
remzi. 6) Hasan kızı Kadnye. 7) Hasan oğlu Samı. 8)
Mustafakızı Şerife. 9) Reşat kızı Nebahat. lO) Reşat kı-
zı Sebahat. 11) Reşat kızı Ümmühan. 12) Reşat oğlu
Ahmet, 13) Reşat oğlu Adem. 14) Reşat oğlu Kadır, 15)
Mehmet oğlu Şeref. 16) Mehmet kızı Nuriye, 17) Aziz
oğlu Ziyaettin. 18) Aziz oğlu Muharrem, 19). Seyitali
kızı Emine. 20) Ali kızı Şaduman, 21) Hüseyin eşi Fat-
ma. 22) Hasan kızı Muazzez. 231 Hasan oğlu Ham-
za'nın tüm aramalara rağmen bulunamadıklanndan ti-
rajı yüksek günlük gazetelerden birınde ilanen tebliga-
tın yapılmasına.karar verildiğınden ışbu davalılann du-
ruşma günü olan 17.6.1997 saat 9.00'da lnebolu Sulh
Hukuk Mahkemesi'nde hazır bulunmaları, duruşma gü-
nünü bildirir tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen
tebliğ olunur. Basın: 22269