Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 1997 PERŞEMBE HABERLER Cevheri, idam mahkûmuna benzettiği Çiller'den sandalyesini kendisinin tekmelemesini istedi Cevheri: Oraırlu olatı çeküir Dİrenen ÇİIIer'e Onur' ÖnerİSİ DYP grup toplantısmda hükümetin devamı ya da çekilme konusunda oylama yapılmazken Genel Başkan Yardımcıhğı'ndan istifa eden Necmettin Cevheri, koalisyona son verilerek muhalefete çekilmeyi önerdi. En az 20 milletvekilinin desteğiyle Çiller"ı zorlayacağı bildirilen Cevheri. "İdam mahkûmunun en onurlusu, sandalyeye tekmeyi kendisi vurandır" dedi. Imam hatiplilerin imzaları • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - İmam-hatip okullannın orta bölümlennin kapatılmaması için toplanan 100 bin imza TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Ankara Imam- Hatip Liselen Mezunlan Derneği (ANİMDER) yöneticilen dün TBMM Başkanvekilı Yasin Hatipoğlu"nu ziyaret ederek, bu okullann orta bölümlerinin kapatılması gırişimlerine tepki ıçın topladıklan 100 bin imzayı verdiler. Öte yandan Refah Partisi Kastamonu tl Başkanı Abdullah Aktaş, "Kız imam hatip lısesini biz açacağız" dedi. Kapatılmaya protesto • tstanbul Haber Servisi - Insan Haklan Dernegı (!HD) tstanbul Şubesi, İHD Diyarbakır Şubesi'nin Olağanüstü Hal Bölgesı Valiliği'nce süresiz kapatılmasını protesto etmek amacıyla Beyoğlu Postanesi'nden İçişleri Bakanlığf na telgraf çekti: Aralannda tHD Istanbul Şube Başkanı Ercan Kanar, Sine-Sen Başkanı Necmettin Çobanoğlu, Şair Nevzat Çelik ve Tiyatro Sanatçısı Orhan Aydın'ın da bulunduğu grubun. çektiği telgrafta, IHD Diyarbakır Şubesi'nin "Keyfi gerekçelerle kapatılmasını hukuk dışı bir uygulama olarak görüldüğü ve derhal açılmasının talep edıldıği" belirtildi. Mezarcı'nın hakaret davası • İstanbul Haber Servisi - 1993 yılında yaptığı bır konuşmada, 'Atatürk'e hakaret ettiği' öne sürülen eski RP millet\ekilı Hasan Mezarcı'nın 4.5 yıl ağır hapıs cezası istemiyle yargılanmasına Kartal 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşma sırasında hâkimle tartışan. kimi sorulan da yanıtsız bırakan Mezarcı. Türkiye'de savcı ve hâkimleri reddettiğini söyledi. SSK'de hükümet oyunu • İstanbul Haber Servisi - Türk-îş Genel Başkanı Bayram Meral. hazır projesi ve aynlmış kaynağı olmamasına karşın yandaşlanna iş olanaklan yaratmak amacıyla yeni SSK hastanelerinin yapılmak istendiğini öne sürdü. Konya, Yozgat. Karaman. Bartın ve Polath'da yeni SSK hastanelerinin kurulmasınm kararlaştınldığmı belirten Meral, kimi hastanelerde bozuk cihazlann onanmı için para bulunmazken. doğru dürüst projeleri bile bulunmayan yeni hastane yapımlannm gündeme getirilmesini. iktidann giderayak yandaşlanna ış olanağı yaratma çabası olarak niteledi. Açıklama • Haber Merkezi - Gazetemizin 28 Mayıs 1997 tarihli sayısında yayımlanan "Dincı vakıf ve dernekJere bakanhk yardımı" başlıklı haberle ilgili açıklama yapan Kültür Bakanlığı Basm ve Halkla îlişkiler Müşav in Osman Kaya, haberdeki iddialann doğru olmadığını öne sürdü. Tarikatlara para aktarma gibi bir şeyin söz konusu olmadığını vurgulayan Kaya, "Bakanlığımıza müracaat eden tüm kurum, kuruluş, dernek ve vakıflara imkânlar ölçüsünde yardım yapılmaktadır" dedi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Tansu Çiller. gru- bunun bastırmasına kar- şın, hükümet ortağı ile se- çim tarihıni kesinleştirin- ceye kadar yetkili organ- lanndan "çekihne" karan çıkarmayı askı>a aldı Ancak bugün yapılacak Genel Idare Kurulu(GlK) toplantısmda Genel Baş- kan Yardımcılığf ndan ıs- tıfa eden Necmettin Cev- heri'nın.Çiller'ıREFAH- YOL'a karşı çıkan çok sa- yıda milletvekilinin de desteğini alarak '•çekil- me" karan çıkarmaya zor- layacağı öğrenıldı. Cevheri, dünkü grup toplantısmda da. "ldam mahkûmunun en onurlu- su sandaheve tekmeyi kendisi vurandır. Horla- nan padişah olmaktansa. fukara dilenciolmakevla- dır" dıyerek. yaşanan bu- nalıma karşın hükümette kalmanın onurlu bir dav - RP'SİZ SeÇİtH plani DYP'nin koalisyon protokolüne sonuna kadar bağlı olduğunu vurgulayan Çiller. "Önümüzdeki günlerde büyük bir ahlak sınavı var" diyerek Erbakan'dan "dönüşümlü başbakanhk" anlaşmasına uymasını istedi. Çiller RP'siz hükümet arayışlarının siyasal ahlaka uygun olmadığını savundu. Çiller'in dün Erbakan'la yaptığı görüşmeye BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu da katıldı. mazken. muhahflerden Denizli Milletvekıli Haluk Mûftüler \e İzmır Mıllet- \ekıh Işılay Saygın, Çiller salona gırdiğınde avağa kalkmadılar. Grubun basına kapalı bölümünde söz alan Nec- mettin Ce\hen. hükümet- ten çekilme önensını yıne- ledı. Alınan bılgıye göre Cev- heri. "Koalisyon ortaklığı uğruna partinin birliğini. bütünlüğünü bozmayahm. Bu hükümetin bitirilmesi daha uvgun olur" dedi. Fu- zulTnın "Horlanan padi- şah olmaktansa. fukara di- lenci olmak e\ ladır" sözü- nü anımsatan Ce\hen, "Nani koalisyonun küçük tırtağı olmaktansa. muha- lefette kalnıak daha şanlı bir görev dir. İdam mahkû- munun en onurlusu. san- daheyi kendisi tekmeleyen- dir" görüşünü dıle getire- rek. v aşanan bunalıma kar- şın hükümeti devam ettir- mekte direnmenin onurlu Tansu Çiller. dün partisinin grup toplantısmda erken seçim isteğini vinelerken, "RP'yi dışla>arak yeni hükümet ara- yışlanna girmelerinin siyasi ahlak anlayışlanna sığmayacağını" savundu. (Fotoğraf: AA) ranış olmayacağı mesajını verdi Çiller, dün BBP Genel Başkanı Muhsin Yancıoğlu yla bırhkte görüştüğü Necmettin Erbakan'dan. başbakanlığın kendisine geçmesı ıçm "an- layış göstermesini" istedi. Çiller'in, Necmettin Erbakan'ı başbakan- lıgın devn konusunda ıkna edememesı du- rumunda grubunu \e GİK üyelenni "Erba- kan'ın başbakanlığına şimdilik razı olalım. ama 1998 içinde bir erken seçim tarihi belir- levelim. Nasüsa RP kapatılacak, bu durum- da RP'sizseçime gidebiliriz r ıçenklıbırfor- mülle ikna ermeye çalışacağı öğrenıldı. Gensoru oylaması öncesinde parti içi mu- haliflen. "haşbakanlığın kendisine devredil- memesi durumunda RP ile koalisyona son verme" sözüyle ikna eden Çiller. yetkili ku- rullarda hükümetin devam edip etmeyece- ği konusunda karar aldırmak yerine. dün de mılletvekillenyle tek tek görüşerek eğilım voklaması yapmayı tercih etti. DYP Erzurum Milletvekıli İsmail Köse, erken seçımın kaçınılmaz olduğunu v urgu- larken, koahsvon protokolü gereği başba- kanlığm Çıller'e verilmesı gerektiğını sa- vundu. Köse, Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel'in Çiller'e hükümeti kurma görevi vermevebileceğinin anımsatılması üzerine de. "Eger, RP, BBP ve DM» Biz yeterli sa- yıvı bulduk. anlaştık' diye gidilirse, Cum- hurbaşkanımızın buna karşı tavır kov acağı- nı sannuyorum" dedi. Grup toplantısına parti ıçi muhalefetın başını çeken Yahm Erez. ıstifasını bir süre erteleyen İstanbul Mılletvekili Yddınm Ak- tuna, Kilis Milletvekilı DoğanGüreş katıl- bir davranış olmayacagı mesajını verdi Ba- zı gazetelerde. geçen hafta yapılan Başkan- lık Divanı toplantısmda Tansu Çiller' in ken- disine kül tablası fırlattığı yönündeki haber- lenn doğru olmadığını ve büyük üzüntü duyduğunu kaydeden Necmettin Cevheri. "kimseyi dışlamayahm. partinin biıiik ve bütünlüğü hepimiz için önemli. Biz bu par- ti)i nmaklanmızla kazı>aralv kurduk. Yet- kili kurullardan benim beğenmediğim bir karar da çıksa, bu davanın içindeyinT dıyc konuştu. Refah'a Yaratay'dan engel Hukuk Genel Kurulu: Yargıtay Başsavcısı'natazmiıîat davaâı açılabîMesi için, başsavcının aynı suçtan Yüce Divan'da yargılanarak mahkûm olması gerekir EVİN GÖKTAŞ ANKAR,\ - RP'mn. Yargıtay Cumhun- yet Başsavcısı V'ural Savaş hakkında yaptı- ğı suç duyurusuna benzer bir başvurunun, daha önce Yargıtay Hukuk Genel Kuru- lu'nda reddedıldıği belirlendi. Yargıtay Ge- nel Kurulu. "Başsavcı hakkında tazminat davası açılabilmesi için. bassa\ cının a> nı suç- tan dolavı daha önce \üce Divan'da vargt- larup mahkûm olması gerekir' 1 hükmünü öngördü. Anayasa Mahkeme- si'ne RP hakkında kapat- ma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş için RP'nin yaptığı başvurular, daha önce Yargıtay Hukuk Ge- nel Kurulu'nun benzer kararlannı gündeme ge- tirdi Cumhuriyete bilgi veren Yargıtay kaynakla- Erbakan'ın, Savaş si üyesı Ali Metin Çiftçi hakkında tazminat davası actı. Davayı 20 Aralık 1995 günü oybirliğı ile karara bağlayan Hukuk Genel Kurulu, bir Yargıtay üyesının hakkında taz- minat davası açılabilmesi için, o üyenin ay- nı suçtan dolayı daha önce Yüce Divan sı- fatıyla Anayasa Mahkemesi'nde yargılanıp mahkûm olması gerektiğini hükme bağla- yarak davayı reddettı. Yargıyetkisininözelliklerininözelbirso- rumluluk düzeninm uygulanmasını zorun- lu kıldığı anımsatılan ret karannda. yargı görevinın bağımsızlık ve tarafsızlık içınde aksatümadan yenne getmlmesınin şart ol- duğu bildirildi. Genel kurulun karannda. Yargıtay üyelerinin de genış anlamıyla "hâ- Idm" kavramının ıçine gırdiği vurgulanarak "Yargıta> üyelerinin de vasalarda belirle- nen sırurlı hallerde görevlerinden dolavı hu- kuken sonımlu olduklannın kabulü gere- kir" dendı. Hukuk Genel Kurulu'nun gerekçeli ka- rannda. Yargıtay üyelerinin hangı hallerde görevlerinden dolayı tazminat davasının açılabıleceğinın yasa ile belırlendiğine dik- kat çekildi. Kararda. anayasanın 148. mad- desı uyarınca vüksek yargı organı üyeleri- nin görevleriyle ilgili suçlarda Yüce Di- van'da yargılanmalan gerektiği anımsatıla- rak **Asıl görevi yasaların ülkenin her yerin- deaynı biçimde\e dolayısıy\a eşit olarak uy- gulanmasını sağlamak olan Yargıtav üyele- ri de hukuki sorumluluklannın tabi olduğu usulden vazgeçemezkr" den- di Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi karan 'RP'ü aşınlar ülkeyezararveriyor' n. hakkında yaptığı başvu- runun hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve Yar- gıtay Hukuk Genel Kuru- lu'nca büyük olasılıkla reddedileceğıni belirtti- ler. Yargıta_y emekli onur- sal üyesı ismail Doğana>. göreviyle ilgili bır suç ne- deniyle 15. Hukuk Daire- ANKAR.X (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet BaşsavcılığYndan önce RP ile ilgili görüş belirten Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi, RP'nin içındeki bazı aşın uçlann gerek partıye gerekse ülkeye zarar verdiğini bildirdi. Bir süre önce yaşamuu yitiren yazar Turhan DilBgiL "İddia edivorunı: RP Yasal Bir Parti DegMr" adlı kitabmda. RP'nin yasadışı fealiyetlerine kanıtlanyla yer vermişti. RP Genel Başkanı ve Başbakan Necmettin Erbakan'm, kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesiyle açtığı 1 milyar Hralık tazminat davası Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafindan reddedildi. Mahkemenin 26 Mart 1997 günü verdigi ret karanrun gerekçesinde. kitabın, Erbakan'ın daha önce kurduğu partilerin kapaühna olaylanyla yasadışı davTanışlarmı, RP içinde yer alan "aşn uç"milletvekillerine ilişkin degerlendirmeleri içerdiği kaydedildi. Gerekçede şöyle denıldi: "Baan mensubu gazeteci yazar olan davahnın, davaa siyasi parti içinde gördüğü yaşandan bazı otavlar sonucu eksMkkri ve hatalan saptarn^ ve bunlan yaasmda konu yapnuş ve sonuçta tespit niteliğindc olan krinünolojik bir eseri yaratmıştır. Günümü/dt dahi davacı siyasi partinin içinde mevcut oian bazı aşın uçlann gerek partisine gerek ülkeye verdigi zarar «üncelliğjni kaybetmenüştir. Bu nedenkrle davalımn işbu eserinin davaa partinin tüzel kişiliğine saldın nitefiğinde görülmediğinden mahkememizce açılmıs bulunan ve bu davanın reddme karar verilmesi >önünde gerekfi görüş ve kanaat hasıl olmuştuıf Dinci basın izleniyor RP hakkında kapatma da- vası açtıktan sonra Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş aley- hinde vayın yapmaya başlayan şeriatçı basın ve te- levizyon kanallannın Yargı- tay tarafindan da izlendiğı öğ- renildi. Savaş'ın hedef göste- rıldiği yayınlar konusunda cumhuriyet başsavcılannı gö- reve çağırması üzenne Anka- ra, İstanbul, İzmır, Kayseri, Konya DGM ve cumhuriyet başsavcılan harekete geçmiş- tı. Yargıtay cumhuriyet savcı- lannın da bu konuda bir çalış- ma başlattıklan ve Başsavcı V'ural Savaş aleyhındeki ya- y ınlann derlemesinı yaptıkla- rı öğrenildi. SJF1R NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Pop müziği sanatçısı Merda Çağ'a dekolte giyindiği için sahneye çıkma izni vermeyen Yozgat Milli Eğitim Müdürü'nü kutluyorum(!) Bir ahlak ve na- mus sembolü olarak kendisi- nin daha yüksek mevkılere la- yık olduğu anlaşılıyor. Öyle ya, erkek egemen bir ülkede olsa olsa böyle bir Milli Eğitim Mü- dürü olabilir. Yozgat Milli Eğitim Müdürü Sabahattin Karakelle, milli ve manevı değerlerimize(!) çok bağlı olduğu için sanatçıları önceden uyarmış. Sanatçılar- dan Sevim Nur bu yüzden bi- raz daha kapalı bir kıyafetle stadyumdakı konsere çıkmış. Böylece o, müdür beyin mü- dahalesinden kurtulmuş. Mer- da Çağ ise Karakelle'nin uya- nsını dinlemediği için eşyalan- nı topladığı gibi Yozgat'ı terk etmek zorunda kalmış. Merda Çağ, sahneye çıkma- ya hazırlanırken kameralar onu görüntülemiş. Çağ'ın üzerin- deki elbisenin bir bahar mev- simınde, sokaktayürüyen nor- mal bir kadının giysisinden farklı bir yanı yoktu. Kaldı kı Milli Eğitim Müdürü Karakelle Çağ bir sanatçı, o daha aykırı giysilerle de sahneye çıkabilir- di. Müzik sanatçısının normal gıysilenni bile dekolte bulan ve sahneye çıkmasına izin ver- meyen milli eğitim müdürteriy- le Türkiye nerelere gidecek? Aylardırsekizyillıkkesintisiz eğitimi tartışıyoruz. İmam-ha- tip okullannın siyasi Islamcı bir gençlik yetiştirmesinden şikâ- yet ediyoruz. Bu okullann birer eğitim kurumu olmaktan çok bir mılitan yuvasına dönüşme- sinin nasıl engelleneceğini ko- nuşuyoruz. Üstelik sekiz yıllık kesintısiz eğitimi savunduğu- nu söyleyen bir Milli Eğitim Ba- kanı'na sahibiz. Bakan Sağ- lam, şeriat tehdidiyle yüz yü- ze olduğunu söyleyen politi- kacılardan. Her ne kadar son döneme kadar bu konuda tu- tariı bir tavır sergilemedıyse de böyle konuşuyor. Acaba Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam mı daha iç- ten, yoksa Yozgat Milli Eğitim Müdürü Karakelle mı? Kara- kelle belli ki örtünme konusu- na çok meraklı. Sanatçıların kolu açık elbiselerle sahneye çıkması onu rahatsız ediyor. Gençlerin bu yolla ahlakının bozulacağını düşünüyor. Ka- rakelle, laik bir ülkenin müdü- rü mü. yoksa molla cumhuri- yetinın mı? Bunun cevabını vermek görevi de Milli Eğitim Bakanı Sağlam'a düşüyor. Merda Çağ ve Sevim Nur'u önceki gece TV ekranlannda ızlerken, Türk erkeklerindeki kimlik bunalımını düşündüm. Kadınların açık saçık hallerıne oldukça düşkün olan erkekler, sokaklarda. TV kanallarında güzel bedenleriyle görünen kadınları içlerinı çekerek hay- ranlıkla izlerler. Bu nedenleTV kanallanmız. sesı güzel olan kadınlardan çok bedenlerı güzel olanları yeğliyoriar. Gazetelerimiz, der- gilerimiz çok satabilmek için çıplak kadın resmi basmayı bir alışkanlık halınde sürdürüyor- lar. Ama aynı erkekler, kadınla- nn örtünmesi için büyük birça- ba sarf ederler. Gerekirse Al- lah'ın emrı, gerekirse ahlak üzerine nutuklar atarlar, yasak- lar koyarlar. Bu bir kimlik bö- lünmesı. insanı içten içe kemi- ren ve kışıliğinı yıpratan bir iki- yüzlülük. Kadınlarveya erkek- ler bütün güzellikleriyle bir ara- da yaşamalılar. Bir kadının kendısinı güzelleştirmesi, do- ğayı güzelleştirmenin bir par- çası. Güzel bir kadını hangi er- kek seyretmek istemez? Yal- nızca kendısıni bastıran erkek- ler, güzel bır kadını görmek is- temediğini söyler. O da koca- man bır yalan olarak kabul edılmeli. Yakıştklı bır erkeğe kadınlar neden bakmasınlar? Doğal olanı bakmak ve bakıncazevk almak. Diğeri ıse hastalıklı bir davranış. Örtünme zorlaması insan doğasına aykırı. Örtünen islamcı kadınların birçoğu en süslü eşarpları, en renkli man- tolan sırtlarınageçiriyorlar. Ör- tünmenin sınırlannı sürekli zor- luyorlar. Türbanlannda bile cinsel bir çaba göze çarpıyor. Erkeklerin ve kadınların onlan güzel görmesini istiyorlar. Baş- ka türlüsü olabilir mi? Siyasi Islamcılar insanın do- ğasına direniyorlar. Bunu kadı- nı aşağılayarakyapıyorlar. Ka- rakelle'nin bir kadın sanatçıya böyle davranmaya ne hakkı var? Milli Eğitim'in kadınların ör- tünmesi diye bir görevi oldu- ğunu sanmıyorum. Ne yazık ki siyasi islamın bütün yaşama müdahale etme kafası her yer- de kendisini belli ediyor. Ka- dınları bir kalıba sokacaklar, onları istedikleri gibi giydire- cekler. Çok yazık. 21. yüzyıla girer- ken, Türkiye'de eğitimden so- rumlu kurumun başındaki bir yönetici örtünme peşınde ko- şuyor. Yazık, çok yazık. En iyisi, Erbakan, Karakel- le'yi yılın egıtimcısi yapıp kut- lasın. Onlara da bu yakışır. Metin Cöktepe davası Beş polis hakkında tutuklama AYŞE YTLDIRTVl / V1ERİH AK AF\ON - Polısler tarafindan 1.5 yıl önce dövüle- rek öldürülen gazeteci Metin Göktepe'nin katilleri- nın yargılandığı davada mahkeme, 5 polıs hakkında "suçu işlediklerine dair aleyhlerinde ku\"vetüemare- ler elde edildiği ve kaçma şüphesi bulunduğu' gerek- çesıvle tutuklama karan verdi. Olay tarihınde Eyüp Çe%ık Kuv\et Şube Müdürlüğü'nde Emniyet Ami- ri olan Mehmet İşbiürenın de aralannda bulundu- ğu 37 polısın davası ı^e avnldı. Mahkeme,bupolis- lerin Metin Göktepe cına>etinden değil, olay günü cebır ve şıddet kullanmak suçundan jargılanması- na karar verdi. Afvon Ağır Ceza Mahkemesi Baş- kanı Kâmil Şerif, 'varguamanın sağlıklı yapılabilme- si' için gazetecılen duruşma salonundan çıkannca müdahil av ukatlar da. 'davanın kamuoyundan sak- landığt1 gerekçesiyle salonu terk ettı. Göktepe'nın öldürülmesı ile ılgılı davanın 4. otu- rumu için çeşitli ıllerden Afyon'a gelen gazeteciler, avııkatlar. Göktepe'nin aılesı, parti. sendıka ve de- mokratik kıtle örgütü temsilcılen kentte duruşma saatıne kadar bekleyebilecek yer bulamadılar. Soy- dan Otelı 'kermes' olduğu. Oruçoğlu Oteli ise yer- lennin darlığı nedenleriyle Afyon'a gelenleri kabul etmedi. Davayı izlemeye gelenler duruşma saatine kadar alkışlar arasında "KatiUer halka hesap verecek", "*Analann öfkesi katilleri bogacak". "İnadına hepi- miz birer Metiniz*. "Metin'ler burada katiller Mec- Bs'te". "Metin'ler ölmez. özgür basın susmaz" slo- ganlan attılar. Emeğin Partisi Ankara ll Başkanı Haydar Kava. kanıuoyunun Göktepe davasına sahip çıkmasını istedi. Tek tek arandılar Güvenlık güçlen. Göktepe davasını izlemeye ge- lenleri tek tek kimlik kontrolünden ve sıkı bir ara- madan geçırerek duruşma salonuna aldılar.Yapılan aramalar sırasında baz\ emniyet görevlilerinin, Gök- tepe'nın resmının bulunduğu ve üzerinde "Bu yü- rekvargıliTOr" yazan vaka kokartlarının çıkanlma- sını ıstemesı kargaşaya yol açtı. Göktepe'nin anne- M Fadime Göktepe, duruşma salonuna girerken po- lısler tarafindan tartaklanmasıkarşısında"Bizimog- lumuz öklüriilmüş. onlar bize işkence yapıvor. Me- tin'in fotoğranndan bile korkuyorlar. Şev ket Kazan gelhor, buravı böcük gibi kanşûnyor" dıyerek tep- kısını dile getırdi. Saat 14 45'te mahkeme başka- nının, dunışmayı açarken "^argılamanınesasınagi- remedik. Üç-dörta> önce dos>avı tamamlav abilirdik. O nedenle prensip karan aldık. Basın mensuplan 10 daldka çalişoktan sonra dışan çıkanlacak" demesi üzerine müdahıi avukatlarla mahkeme başkanı ara- sında tartışma yaşandL Gazetecılenn dışan çıkanl- mamasını isteyen avukatlar adlıye binasma girerken 4 ay- rı noktada aranmalannı da eleştirdıler. Avukatlann. basın men- suplannın salon dışına çıka- rılmalanna itirazlan sürer- ken bu kez gazetecilerle mahkeme başkanı arasında tartışma yaşandı. Gazeteci- lenn "Davanın sağlıklı yürü- memesi bizun yüzümüzden mivdT sorusuna mahkeme başkanının "Evet" vanıtı vermesı şaşkınlık yarattı. Sa- londa bulunan jandarma gö- rev lilen zor kullanarak basın mensuplannı salondan çıka- nrken müdahil avnkatlan ıtırazlannı sürdürdüler. Bu tartışmalar sürerken sanık polıslerin avukatlanndan Güan Köprülükınç'la Göktepe'nin ailesı arasında sözlü tartışma çıktı. Bırbırlennin üzenne yürüyerek ">Tih" çeken taraflan müdahil avukatlar ayırdı. Bu arada sanık avukatlannın korumalan olduğu öğrenılen sıvil gıyımlı üç kişinin şalonda bulunma- sına müdahil avukatlar ıtıraz ettı. Üç kişidaha sonra salondan çıkanldı. Müdahil avukatlanndan Ahmet Toktaş, söz ala- rak basın mensuplannın davanın kamuoyundan giz- lenmesi amacryia duruşma salonu dışına çıkanldık- lannı söyledi. Toktaş,"Basuı mensuplan dunışma salonuna alınıncava kadar salonu terk ediyorum" dıverek cüppesinı çıkartarak salon dışına çıktı. 30 müdahil avukat da Toktaş'ı takıp ederek salonu terk ettıler Jandarmanın gazetecıleri salondan çıkarma- sından sonra müdahil avukatlan temsilen AliSaydı, Rkret İlkiz v e kâmil Tekin Sürek salonda kaldı. İlkiz'den tutuklama istemi Daha sonra avukat Fikret İlkiz müdahil avukatlar adına 14 saytalık bır dılekçe okudu. tlkiz. Metin Göktepe'nin öldürülmesine doğrudan kanşan 12 po- lıs hakkında tutuklama karan verilmesıni istedi. İl- kiz'in tutuklanmasım ıstediği polis memurlannın isimleri ve olay günü bulunduklan görevleri şöyle: Mehmet tşbıtiren, Eyüp llçe Emniyet Müdürlüğü Emniyet ^^min Sevdi Battal Köse, polis memurlan ŞuayipMutluer. Saffet Hızarcı. FedaiKorkmaz,Bur- han Koç. Metin Kuşat Selçuk Bayraktaroğlu, Mu- rat Polat, İlhan Sanoğlu. Fikret Kavacan, Tuncay Uzun. Sanık polıslenn avukatlan .\hmetClgerveGüzin Köprülükılıç. şimdiye kadar yapılan bütün işlemle- rin yok sayılmasmı isteyerek dosyanın yeniden il ıdare kuruluna göndenlmesini istediler. Sav cı İsmail Dhan da 9 kişinin tutuklanmasını is- tedi. Sanık polislenn avukatlannın istemini redde- den mahkeme: Seydı Battal Köse, Şuayip Mutluer, Saffet Hızarcı. Selçuk Bayraktaroğlu. İlhan Sanoğ- lu hakkında CMLK'un 104. maddesi uyannca 'su- çu işkdikterine dair kuvvetli emareler ekk edildiğj, kaçma şüphesi bulunduğu, kanıtian ortadan kaldj- rabilecekleri' gerekçesıyle gıyabi tutuklama karan verdi Mahkeme, bu sanıklann yakalandıklan anda Afvon Cezaev i'ne gönderilmelerine. ek savunmala- nnın alınarak tanıklarla yüzleştirilmesıne de karar verdi. Mahkeme, İlkiz'in tutuklanmasını ıstediğiki- şılerden Işbıtırendışındaki 11 kişinin dosyasınınay- nlmasına karar vererek duruşmayı 26 hazirana erte- lendi. Dosyalan aynlan 11 kışı. Göktepe cinayetine katılmaktan vargılanacak. Olay tarihinde İşbıtiren ve 36 sanık ıse 'darp. cebir ve şiddet kullanmak' gibi suçlardan yargılanacak.