Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyetİmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenr Orhan Erinç 9
Genel Yayın Koordmatörü: Hikmet
Çetinka>a • Yazıışleri Müdürlen
fbrahim Yıldız, DinçTayanç (Sorumhı)
# Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara
# Görsel Yonetmen. Fikret Eser
Dış Haberler: Şinasi Danışoğlu # tstıhbarat:
Cengiz Yıldırun 0 Kültür Handan Şenköken
• Spor Abdülkadir Yücelman • Makaleler
Satni Karaören • Duzeitme: Abdullah Yazıcı
O Fotograf Erdoğan Köseoğlu # Bilgi-Belge:
Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet Faraç
YayınKjjıuhı DtaııSdçuk(Başkan),
Orhajı Erinç. Oktay Kurtböke,
Hikmet Çetinluıya, Şûkran Soner.
Ergun Bata. Dinç Tayanç. tbrahim
Yıldız, Orban Bursalı. Mustafa
Balbay, Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı: Mustafa Balbav# Haber Müdürâ Dogan
Akın Ataturk BuJvan No: 125. Kat:4, Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 C hat). Faks: 4195027 • lzmır Temsılcısı:
SerdarKmk,H.ZıyaBh 1352 S. 2/3 Tel. 4411220, Faks.
4419117 • Adana Temsılcısı Çetjn Yiğenogiu, Inönü Cd.
119S No I Kal 1, Tel: 363 12 11. Faks-363 12 15
Koordınaıör Ahmet Konılsan #
Muhasebe Bülent Yener •
Idare: Hüseyin Gürer • Işletme:
Önder Çelik • Bılgı-tşlem: Nail
İnal • Bilgısayar Sistem:
Mürüvet ÇUer
MEDYA C; • Yönetim Kunılu
Başkanı - Genel Müdür Gülbin
Erduran # Koorduıatör Reha
Işıtman # Genel Müdür Yartiımcısı
Mine Akdag Tel 514 07 53 -
5139580-513 846041.Faks 5138463
Nâyımlayan \e Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın \e Yayınejhk A Ş
Tjrkocajı Cad 39 Jl Cagaloğlu 34334 Ist PK 246 Islanbul f el [0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (»212)513 85 30 MART 1997 lmsak:5.16 Güneş: 6.44 Öğle: 13.16 tkindi: 16.46 Akşam: 19.33 Yatsı: 20.56
Uevrimlerin özü
çağdaşlaşma'
• İstanbul Haber Servisi -
Türk Amerikan
Ünıversiteliler Derneği ve
Üniversiteliler Kültür ve
Eğitim Vakfı Genel
Müdürü Ayşe Cebesoy
Sanalp, Atatürk
devrimlennin temelinde
çağdaşlaşma felsefesi
yattığını ve bunun
anahtannın da eğıtim
olduğunu söyledi.
Şapkalann tanhçesi ve
Atatürk devrimlennin özü
konusunda Taksim Nippon
Otel'de bır konferans veren
Sanalp, "'Atatürk.
cumhuriyetçi atılımlann ve
aydınlanmanın
gerçekleşmesi için, Türk
diline ve Türk tarihino
devrimci, yani bilimsel
normlar dizisi içınde
yaklaşmış ve ele almıştır"
dedi.
'Türkiye BDT
pazarında
bipmci'
• İstanbul Haber Servisi -
Uluslararası Moskova
Turizm Fuan'ndan dün
dönen Turizm Bakanı
Bahattin Yücel. 1997
yılında Bağımsız Devletler
Topluluğu'ndan (BDT)
Türkiye'ye. yüzde 15
artışla 2 milyon dolayında
turist gelmesini
beklediklerini söyledi.
Yücel, Atatürk
Havalimanı'nda yaptığı
açıklamada "Yaptığımız
görüşmelerde, Türkiye'nin
BDT turizm pazannda
bınncı ülke olduğunu tespıt
ettık" dedi.
Genetik kopyalamayla gündeme gelen 'üremek için erkeğe ihtiyaç yok' tezine bilim adamlan karşı çıkıyor
Doğaınn seçimi doğal üreme•Genetik uzmanı Prof. Nermin Gözükırmızı, türün garantili
devamı için dişi-erkek birlikteliğinin zorunlu olduğunu
bçlirtirken feminist yazarlar gen teknolojisindeki bu
gelişmenin feminizm açısından değerlendirilemeyeceğini, asıl
sorunun "eşitsizlik" olduğunu söylediler.
CEM ULUTAŞ
Hayvanlann genetik kopyalama ile
üretilmesinin ardından, "Üremek için
erkeklereihtiyaçolmadığı''tezi feminist
söylemlere girmeye hazırlanırken,
genetik uzmanı Prof. Nermin
Gözükırmızı, tartışmayı başlamadan
bıtirdi.
Prof. Gözükırmızı, türlerin değişen
koşullara uyum sağlayabilen birbiçimde
devamı için. eşeylı üremenip zorunlu
olduğunu belirterek "Kopyalama
yöntemryle ekle edilen birbirinin ayıu
bireylerin neslin garanrisini
sağlayaınayacağını'' söyledi.
Tsveç'in Uppsala Üniversitesi Feminist
Araştırmalar Merkezı'nde etnoloji,
folkJor ve kadın araştırmalan profesörü
olarak çalışan Dr. Denise Malmberg,
soyun devamı açısından kadınlann ve
erkeklerin karşılıklı olarak birbirlerine
gereksinim duydukJanru ve gen teknolo-
jisindeki bu son gelişmenin feminizm
açısından değerlendirilemeyeceğini
belirtti.
Feminist yazarlardan Ayşe Düzkan da
"feminizmin erkeklerin olmadığı
fantaziler kurgulamadığını,esas sorunun
kadın ve erkek arasındaki egemenlik
ilişkileri olduğunu" vurguladı.
Dolly ile başlayan tarüşma
Bu yılın 23 şubatında, kopyalanan ve
fizyolojik babası olmayan Dolly adlı
koyun. bir canlının hücresinin, bütün
birorganizmayı üretebilecek potansiyele
sahip olduğu kuramını doğrularken bir
tartışmayı da gündeme getirdi: Madem
doğanın temel öğesi dişiydi. Öyleyse
çok da "gerekü olmadığ'' görülen insanın
erkeğı de artık yerini \e yaşamının
anlamını sorgulamalıydı.
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi
Biyoloji Bölümü Öğretım Üyesı Prof.
Nermin Gözükırmızı. heyecanlanmak
için erken olduğunu söyleyerek, kadınlan
sakin olmaya çağırdı ve erkekleri
rahatlattı.
TÜBİTAK"ın Gebze'dekı Marmara
Araştırma Merkezi'nde genetik
araştırmalar yapan Prof. Gözükırmızı.
seks yoluyla yapılan çogalmanın.
canlılarda sonsuz sayıda çeşitliliğin,
dolayısıyla da türlerin devamının garantisi
olduğunu vurgulayarak, çoğulculuğu
doğanın da doğruladığını kaydetti:
"Doğada eşeysiz üreyen canlılar var.
Eşeysiz ureme, sürekli olarak ayıu tipte
bireyler oluşturur. Bu, doğa için çok
büyük bir tehlikedir. Yani varyasyonu
azaltmak çok tehlikelidir. Çevre
koşullannda herhangi bir değişiklik
olduğu zaman o türii kaybedebilirsiniz.
Çeşitlilik ve varyasyon ne kadar fazla
oiursa yaşama ve türün devamhuğı şansı
da o kadar çok olur."
Kopyalama yönteminin ınsan üzerinde
uygulanması halinde varyasyonun
kaybolacağıru ve tek tip insanlar ortaya
çıkacağına dıkkat çeken Prof.
Gözükırmızı, şunlan söyledi:
"Bilinmeycn bir hastalık çıktığını
düşünün. Üstelik bütün bireylerin aynı
hastalığa aynı hassasiyeri gösterdiğini
düşünün. Hepsi birden yok oiacak. Türün
devamlılığı için eşeyli üreme çok önemli
bir faktör. Doğada eşeysiz üreme var.
Fakatkimicanlılar,bazıkoşuDardaeşeyli,
bazı koşullarda eşeysiz ürüyorlar. Doğa,
onlann da devamlılığın] eşeyli üremeyle
'Erkekler olmah'
Isveç Toplumunda Değişen Kadın-
Erkek İlişkileri konulu bir konferans
vermek için ülkemizde bulunan Prof.
Malmberg, hak. görev ve sorumlu-
luklarda eşitlikten yana olduğunu
belirterek şunlan söyledi:
"Canhlann erkeksiz kopyalanması
feminizm açısından yeni bir boyut
getirmiyor. Kadın ve erkek dnselliğini a\n
bir konu olarakalgıfayor ve insanoğlunun
soyunun devamı açısından da gerekli
görüyorum. Kopyalama yönteminin bu
bağiâmda feminizmle bir Ugisi yok."
Feminist yazar Ayşe Düzkan ise
kadınlann başına gelen en kötü şeyin
hamilelik ve erkeklerle birliktelik
olmadığmı söyledi.
Erkeklerle kadınlann yaşadığı
egemenlik ilişkilerinin daha vahim
olduğunu belirten Düzkan, şunlan
söyledi:
"Feminizmin, erkeklerin olmadığı bir
fantazi kurgulamadığını söylemek
isterim. Ben, "erkekler olmasa daha iyi
olurdu' diyen bir feministtamnuyorum.
Erkek olmadan çocuk doğurmak beni
ilgilendirmiyor. Bu gelişmenin toplumsal
bir farkhlık yaratacağını düşünmüyorunL
En zor dönem ne hamilelik ne de
erkeklerle birlikte olmak. Bunu mutlu
olmak için yapryoruz. Erkeklerden haz
almak bizim de hakkımız. Fakat neden
çocuklan yalnız biz büyütüyoruz? Neden
çocuklar sadece bizim çocuğumuz gjbi
oluyor? Sorumluluklannı biz alıyoruz,
yetkiler onlara ait oluyor. Esas sonın
burada gibi geüyor bana."
Kuşlann barınağı
Tuzla Golü
ölüme direniyor
Kuşlann İstanbul'daki ender baruıaklanndan biri olan Tu/Ja
Balık Gölü, yangınlara, tersanelere ve göle akan lağıma rağmen
direnişini sürdürüyor. Ozellikle göç zamanlannda ve kış
mevsimkrinde kuşlann knnaklama ve bannma yeri olarak
kullandıklan Tuzla BaJık Gölü'nde, 25 Şubat 1997 tarihinde
yapılan kısa gözlemde, iki bin 100 ördek, üç yüz sakarmeke, 25
sutavuğu, iki yüz martı ve alö çift küçük karabatak saptandı. Bir
lagün gölü olmasına karşın denizle bağlanüsı kesikn Tuzla,
çevredeki tüm yerleşimlerin kanalizasyonunun buraya
bağlanması yüzünden, bir lağım çukuru olma yolunda hızla
ileıüyor. Yöre sakiniennden Şahika ve Asaf Ertan, gölün
doldurulmasıyla kazanılan topraklara Eczacılar Yapı
Kooperatifi'nin oturtulduğunu belirterek. kamuoyunun gözleri
önünde ölümcül etkjlere karşı direnişini sürdüren Tuzla Balık
Gölü için, tüm yurttaşlan duyaıiı olmaya çağırdı.
(Fotoğraf: MEHMET DEMÜtKAYA)
Batista yöntemi
Kalp
hastaları
için yeni
umut
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye'de ilk kez
denenen "Batista" tekniğiyle,
kalp genişlemesi rahatsızhğı
olan bir hasta ameliyat edildi.
tki gun önce ameliyat edile-
rek kalbinden 200 gramlık bir
parça alınan Mersinli hasta
Necati Dudakk, "İki gün ön-
ce ameliyat oldum, şimdi sa-
pasağlam bir insan gjbrvim"
dedi.
Ameliyatı gerçekleştiren
Kardıyo Basküler Klinıği Di-
rektörü Doç. Dr. OğuzTaşde-
mir. YüksekfiitisasHastane-
si'nde Dudaklı'ran yattığı oda-
da bır basın toplantısı düzen-
ledi. Taşdemir. kalbınde geniş-
leme meydana gelen ve kalp
nakJi güçleşen DudakJı'ya,
Türkiye'de ilk kez denenen
bir teknikle yapılan ameliya-
tın başanlı olduğunu, hastanın
bundan sonra sağlıklı bir in-
san gibı yaşannsını sürdürece-
ğini söyledi. Taşdemir, ismi-
ni Brezilya'da bu ameliyatı ilk
kez yapan Doktor Batista 'dan
alan tekrukle
u
kalbüı geomet-
risinin" eski haline döndüğü-
nü ve çapının küçüldüğünü
kaydetti.
Nakilkülfetli
Hastanın kalbınin ameliyat
sonrasında yeniden normal
boyutlara kavuştuğunu belir-
ten Taşdemir.**Bu yöntem,
ozellikle çok masraflı ve küi-
fetii olan kalp nakline aher-
natifbir ümit ışıgı olarak doğ-
muştur. Tüm dünyada yeni ye-
ni u> gulanan ve moda olan bu
\öntemden çok büviik bir has-
ta kitksi ^rarianabUeccktir"
diye konuştu. Taşdemir. ame-
liyattan çıkan hastanın sağlık
durumunun çok iyi olduğunu
ve bundan sonra da çok paha-
lı olmayan. "herkesin kullan-
dığı rürden ilaçlarla" v aşantı-
sını sürdüreceğini Sözlerine
ekledi. Ameliyat sonrasında
rahatlamış ve neşeli gözüken
hasta Necati Dudaklı,bır haf-
ta daha hastanede doktorkont-
rolünde kaldıktan sonra tabur-
cu edilecek.
SAK USTUNDE MÜJDATGEZEN
Atatürk diyor ki:
Büyük dinimiz
çalışmayanın ınsanlıkla
alakası olmadığmı
bildiriyor. Bazı kimseler
modern olmayı kâfir olmak
sanıyorlar. Asıl küfür
onlann bu düşüncesidir.
Bu yanlış açıklamayı
yapanlann maksadı,
(slamın kâfiriere teslim
olmasını istemek değil de
nedir? Her sarıklıyı hoca
sanmayın. Hoca olmak
sankla değil dimağladır. 21
Marti 923 / Adana.
Yeniğin Gizi
İki açık kapı arasından /
Benim kollarım açıkken
oteki yok
Öbür kollar açıksa ben
yokum / Kapıdan kapıya
gelgitlerdesin
Biliyorum ki toprağa çok
yakınım / Önce beni
yenecek zaman
Sen giremeden kapımdan
/ Serilecek yere kollanm.
Aziz Nesin 7982.
27 Mart'ı
kutladık
Geleneksej ismail
Dümbüllü Ödülü'nü
Genco Erkal aldı. 27
Mart'ta MSM Sadık Şendil
Salonu'nda, ödülünü,
Kadıköy.Belediye Başkanı
Selami Öztürk'ün elinden
alan Erkal'ın ödül
töreninde Profesör Emre
Kongar da bir konuşma
yaptı. Oradan, Kadıköy
Belediyesi'nin hazırladığı
tiyatro forumu yapıldı.
Oradan, Ali
Poyrazoğlu'nun yeni
açtığı tiyatroya gidildi.
Kısaca tiyatro dolu bir gün
yaşandı. Ama keşke
tiyatrolar yılın bır günü
değil de her gün böyle
olsa. Geçmiş "Tiyatrolar
Günü"nüz kutlu olsun.
Politika
Ekranda, kar kış demeden koşuşup
konuşan polrtikacılan görüyorum.
Önüme milyaıiar serseler ben bu işi
yapamam. Her ne kadar karda kışta
otobüs tepelerinde Anadolu
tumelerinde canımız çıktıysa da, o
gençlikte idi. Bu politikacılanmızı
takdir ediyorum. Ama kesinlikle
anlayamıyorum. O erkek giysili
kadınlar kar çamur demeden gidip,
kırda bayırda konuşmalar yapıyoriar
haika. Erkekler yaşlanna başlarına
bakmadan çırpınıp duruyorlar. Bunu
vatan sevgisiyle anlatmak mümkün
değil. Hepimiz vatanımızı seviyoruz.
Bunda başka bir şey var. Çok önemli
bir çıkar var bu işte. Yoksa yapılacak
iş değil. Bir yığın hakaret işiteceksiniz,
eleştirileceksiniz, canınız bumunuzda,
gene de politika yapacaksınız. Neden,
vatan sevgisi... Yemezler. Bunda çok
başka şeyler var. Ya hırs, ya acayip bir
çıkar, ya bizim bilmediğimiz şeyler.
Politika sıriaha dolu bir meslek.
Refahlı
Sorular
Aklıma takılan sorular var. Bir türlü yanrtını
bulamıyorum. Örneğin:
- Susurluk ne oldu?.. Uğur Mumcu'nun katili
nerede?.. Metin Göktepe yi öldürenler ne
yapıyor... Çiller in Amerika'daki servetinin kökü
ne?.. Erbakan tonla altını hangi işi yaparak
biriktirdi?.. Ecevrt'i kim yönetiyor?.. Türk Solu'nu
solun kendisi mi bitirdi?..
Yanıtlannı bilen varsa bana yazsın, hepimiz
bilgilenelim. Lütfen.
Pazar'lık ve duvarlık sözler:
Gene bunlardan biri, pop sanatçısı
Tarkan'ı kastederek, "Sidikli" demiş.
Bilmem dikkat ettiniz mi hiç. Bunlann
çok değişik bir ruh yapılan var. Bazen
çok kibar, hanım hanımcık insanlar.
Bazen küfürbaz, saldırgan, adi.
Kişiliklerinde inanılmaz çelişkiler var.
Bunlar göz kırpmadan yalan
söyleyebilen, inanç ayağına
yapmadıklannı bırakmayan, küçücük
kızlan imam nikâhryia kapatan, ticaret
yaparken adamı gözünün yaşına
bakmadan kazıklayan din tüccarlan.
Içlerinde belki gerçekten iyi düşünceli
olanları da vardır, ben bilmiyorum. Ben
gördüklerimi söylüyorum. İşte bu,
yüzdesi çok az olan zihniyete karşı
geri kalan bizler elimiz kolumuz bağlı
oturursak, bugün "sidikli" ile başlayan
tarifler yann başka boyutlara da ulaşır.
Yol ismi
İnsanlar üstünlüklerini manen,
hayvanlar maddeten gösterirmiş.
Sigara içtiğiniz için
teşekkürfer, işimi
kolaylaştınyorsunuz.
İmza: Azr...
Çocuk mantığı
Çocuklann
inanılmaz ve
harika mantığı
zaman zaman
neden çocuk
olmadığımı
sordurur bana...
isveç
televizyonunda
yayımlanan bir
belgeselde
Elvis Presley in
tuvalette
ıkınırken öldüğü
anlatılmış ve
sanatçının
yaşamından
görüntüler
geçmiş... Benim küçük yeğen dört yaşında.
Geçenlerde tuvalette ıkınırken annesine demiş ki:
"Anne yoksa ben de Elvis Pirislı gibi ıkınırken mi
öleceğim?.. " Son çok yaşa Melis.
Üsküdar'dan yukan
doğru tırmanjrken
birden karşınıza
Karacaahmet Mezaçlığı
çıkar. Tam mezartığın
başladığı yolun adı:
Tıbbiye Caddesi.
Doktoriar bana kızmaz,
ben Moliere gibi onlan
eleştirmem. Fatma
Girik gibi de yapmam,
gizli hiçbir şeyim yok,
ne kameram ne başka
bir şeyim.
Türk Tiyatrosu
21 MartDünya Tiyatrolar Günü'nü
kutladık. Dünyada nasıl kutlandığını
merak ediyorum. Ingiltere'de
anaokulundan itibaren ders olarak
okutuluyor tiyatro. Yaşamı boyunca en
az bir oyunda rol almamış Ingiliz
vatandaşı yok gibi. Bu kültür, bu sevgi
onlara ta beşikten veriliyor. Çünkü
tiyatro bir kültürdür. İçinde tüm
sanatlan barındırır. Sanat ise yaşamın
vazgeçilmezlerindendir. Türk Tiyatrosu
için ne yapıyoruz? Ünlü tiyatro
sanatçılanmız yaşamlannı
reklamlardan kazandıklanyla
sürdüriıyorla
r
Devlet işi bırakmış
zaten. Ve böyle dönemlerde tiyatro en
çok gereksinim duyulan bir sanattır.
Türk Tiyatrosu için el ele vermemiz ve
hiç zaman yitirmememiz lazım. Sonra
çok geç olacak. Bunlar her şeyi yok
ettikleri gibi tiyatroyu da yok
edecekler. Buna izin vermeyelim.
Kendi kendisinı yönetemeyen binnin başkalarının
başına geçmek nesine?.. Konfüçyüs
Beni
güldürenler
Kankatürist Mıstık
(Mustafa Eremektar)
çok tatlı bir insandır. Bir
gün, meslektaşı Savaş
Dinçel'le Burgazada'ya
gitmişler. Yolda
yürürlerken bir evin
balkonundaki bir doktor
arkadaşıyla selamlaşmış
Mıstık. Savaş'ıda*
tanıştırmış doktorla:
- Savaşçığım, bu doktor
Siyami Bey, bu da
hastalan.
Hastalan diye gösterdiği
yer, Burgazada Mezarlığı.
DİNOZOR'un bu haftaki
kapağı nefisti: Demirel
"Siyasete dönebilirim"
diyor. Ecevit, "Ben de"
diye yanıtlıyor. Harika...
Ama Sayın Ecevit'in artık
böyle bir şansı olduğunu
sanmıyorum.
Demokrasiler diktayı çok
sevmez. Ve böyle
dâvrananlar hep kendi
kendilerini bitirmışlerdir.
Balıkesir'den Nihat
Duman: "Adım
köşenizde çıkar çıkmaz
sigarayı bıraktığım gün
olacak" diye yazmış...
Hayırlı olsun Nihat
kardeşim. Adın çıktı bir
kere. Hem de "sigarayı
bırakan Nihat" olarak.
Artık dönüşün yok...
Atatürk ile ilgili şiire
gelince, bulursam
mutlaka yayımlarım.
Ülkemizde çok az
bulunan okul öncesi
eğitimiyle ilgili YA-PA
Yayınları bir duyuru yaptı.
Açıkokul Öncesi Eğrtim
Projesi adı altındaki bu
kampanyayı izleyin.
OKUYUN: Şelale -
Sögütağacı / Lütfi
Ozgünaydın.
İZLEYİN: Birtakım
Azizlikler/G. Erkal.
SEVİN: Bahar'ı.
Pazarın fıkrası
Temel çok güzel kemençe çalıp Karadeniz türküleri
besteliyormuş. Her ne kadar, türkü bestelenmez,
anonimdir deseler de Temel, "Ben popularbeste
edeyrum" diyormuş. Temel'in bir doktor arkadaşı,
kendi yaptığı bir besteyi Temel'e getirmiş ve,
"Temel, şunu bir dinle bakalım beğenecek misin?"
diye sormuş. Temel, "Sen doktor değil misun,
neden beste yapaysun?" diye sorunca, Doktor,
"Ben vakit öldürmek için beste yapıyorum" demiş.
Temel bunun üzerine, "Neden, artık hastan kalmadı
m/?"diyerek noktayı koymuş.
Yayın şikâyetleriniz
Artık
televizyonların
şeyi çıktı. Izleyici
şikâyet edecek
merci bulamıyor.
Öylesine abuk
sabuk şeyler
yapılıyor ki, izleyici
kahroluyor.
Bundan böyle
"Yayın
Şikâyetleh"nizi
bana yazın.
Buradan kanallara
aktarmaya
çalışalım. Onlar
ısrarla, "Hayır,
bizim için önemli olan ratingdir, başka türlü
yaşamamız olanaksız" derierse, o zaman yapacak bir
şey yok. Belki bir şey vardır, onu elbirliği ile buluruz.
Boğa
Damızlık boğa inanılır gibi değildi. Günde yirmi
inekle verim sağlayabiliyordu ve sahibine çok para
getiriyordu. Şöhreti ta Ankara'ya kadar varan
boğaya devlet haralarından teklif geldi. Sahibi sattı
boğasını iyi bir fiyata. Fakat boğa bir süre sonra hiç
verim vermemeye başladı. Bir hafta içinde en ufak
bir verim yok. Teftişe gelenler büyük bir hayal
kırıklığına uğradı. Hara yöneticisine sordular boğayı.
- Şurada uyuklayıp duruyor, yanrtı aldılar.
- Neden? diye sordu yetkililer... Aldığı yanıt
doyurucuydu:
- O artık devlet memuru oldu.
Turhan Dilligil
"Iddia Ediyorum: Refah Yasal Bir Parti Değildir"
adlı kjtabından dolayı Erbakan, DİHigil'i mahkemeye
vermiş ve 1 milyar lira tazminat istemişti. Mahkeme,
Erbakan'ın davasını reddetti. Ama Dilligil bunu
göremeden öldü. Rahmetlinin bir bildiği vardı
herhalde. Kimin bildiği yok ki? Sanatçı bir aileden
gelme Dilliğil'i saygıyla anıyoruz.
Mektuplannızı ZİVERBEY DURAĞI NO: 48
KADIKÖY - İSTANBUL'ayazabilirsiniz.