Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 MART1997SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ANAP lideri Mesut Yılmaz, REFAHYOL'un bir an önce düşürülmesi gerektiğini söyledi
6
Hükümet devleli yağmahyor'• ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hükümetin 8 ayda
Türkiye'yi rejim bunalımına sürüklediğini ve bu haliyle ülkeyi
yönetemeyeceğini belirterek, "Devleti çalıştıramayan organa
hükümet değil, olsa olsa hükümet müsveddesi denir" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Börosu) -
ANAP Genel Başkanı MesutYılmaz, dev-
leti yağmalamakla suçladığı hükümetin,
gitmekten beter duruma düştüfünü, bu
haliyledevleti ışletemeyeceğini ve Türkı-
ye'yeyarargetirmeyeceğini söyledi. Yıl-
maz, "Bu hükümetin düşürülmesi için
önümüzdc çok kısa bir süre var. O neden-
le, hükümeti düşürmek için somut adım
atmayı kararlaştırdık. Bunun için kade-
meli birprogram uvpılayacagız" dedi.
Yılmaz, ANAP Başkanlık Divani top-
lantısından sonra yaptığı açıklamada, RE-
FAHYOL hükümetinin 8 ayda Türkiye'yi
bir rejım bunalımına getirdiğinı söyledi.
Hükümetin devleti işletemediğini savu-
nan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Emniyet, hakkında tutuklama karan
verilen Idşfleri yakaJamamaktadır. Hapis-
banelerin büyük çoğunda devlet kontrolü
kalmamısnr. Mahkûmlar. aylarca tünel
kaap kaçabilmektedir. A\ m dunım eko-
nomide de geçerlidir. Bu hükümetin yan-
kşlan yüzünden Türkiye, Bab'dan dışlan-
mış, İran'Ia ilişkiier sıfir noktasına inmiş-
tir. İslaın ülkelerint açtlma potitikası fiyas-
koylasonuçlanmış. Türkdünyasıi)eilişki-
ler gerilemiştir. Hükümet devletin anaya-
sada sıralanan temel nitelikkri ile tersdiiş-
müştür. Laik devleti aşındjracak uvgula-
malar. hâlâ ve sinsice devam ettirilmekte-
dir. SosvaJ devlet ilkesi zedelenmiştir. Hu-
kuk devleti ilkesi, bu hükümet döneminde
avaklar alOna aluımıştır. Bütün bunlann
sonunda, demokratik devlet tartıs.maya
acılnuştırr
Mesut Yılmaz, hükümetin fiilen bitti-
ğini kaydederken, "Devletiçahştınunayan
organa hükümet değfl. olsa olsa hükümet
müsveddesi denir"dedi. Hükümeti düşür-
mek için ANAP olarak ellerinden gelen
çabayı gösterecekJerini ve bunu sağlaya-
cak uzlaşmalara katkıda bulunmaya hazır
olduklannı belirten Yılmaz, REFAH-
YOL'a destek veren milletvekıllerine de
"yeniden vicdan muhasebesiyapma" çağ-
nsında bulundu. Hükümetin, bittiginin ik-
tıdar ortaklannca da görüldüğünü savunan
Yılmaz. "Hükümet talayye ile gayrisaıni-
mi açıklamalarla ömriinü uzatmaya ve
devleti taJan etmeve çaüşmaktadır. Devle-
tin fonlan, bankalann oİanaklan yagma-
lanmakta. partizanca kuilaıulmaktadır.
Bürnkraskfc kıyım öiçüsünde partizanca
uvgulamalar vartnr. Sadece Oiyarbakır'da
Fak-Fuk-Fon'a müracat eden 1 müyon 329
bin insanın açlık sınırda bulunduğu tespit
edilmiştir. Ama hükümet Fak-Fuk-Fon'u
yağmaJanıakta. partizanca kullanmakta-
dır"diye konuştu.
Yılmaz, hükümetin, beceriksizliğini ve
başansızlığını örtmek için cami, karayo-
luyia hac ziyaretı, türban serbestisi gibi
konularda tartışma açarak gündemi de-
giştirme çabası ıçinde olduğunu ılen sür-
dü. Hükümetin demokratik yollardan
Meclis çatısı altında yıkılması gerektiği-
ni kaydeden Yılmaz, soruları yanıtlarken
bu konuda somut adım atmayı kararlaştır-
dıkJannı söyledi. Fiilen bıten koalisyonun
hukuken de bitirilmesi için önlerinde çok
kısa bir süre bulunduğunu belirten Yıl-
maz, "Kademeli bir program uygulayaca-
ğız. Önümüzdeki süreyi en iyi şeldlde de-
ğerlendirecek birprogram haarlay acağız.
Meclis te bu konudayoğun birçaJışma yfi-
rüteceğfa" dedi. Somut adımlann neler
olacağını açıklamayan Yılmaz, hükume-
te ömür biçmesine yönelik sorular üzen-
ne de "Öfanüş adama neömür biçeceğim'"
dedi. Seçimin son çare olduğunu yinele-
yen Yılmaz, MGK kararlannı basına sız-
dıranlar hakkında işlem yapılması için
savcılara harekete geçmesi çagnsında bu-
lunan hükümetin büyük ortağı RP için,
"Karanhkta tslık calıyorlar" dedi. MGK
kararlannın ılke olarak gizli olduğunu di-
le getiren Yılmaz, "Ancak, MGKüveleri-
nin karanyla bunlar kamuoyuna açıkla-
nabilir. Bizim. >apılan bunca spekülasyon-
dan sonra talebimiz. eğer hükümet kendi-
si açıklamazsa MGK'nin ilktoplannstnda
bu kararlann kamuoyuna duyuruiması
için karar alınmasıdır'' diye konuştu.
Yılmaz, aiternatif bir hükümet oluşu-
munda yer almalan durumunda ANAP'ın
MGK kararlanyla ilgili tavnnın ne olaca-
ğına ilişkin soru üzerine, "O, MGK ka-
rarlan alönda benim imzam vok. Toplan-
tıda, kuzu ku/u oturup paşa paşa imza
atıp sonra nıuhalefctie kulis yapmak, dev-
let ciddiyetiyle bağdaşmaz" yanıtını ver-
di.
Meslek kurulusları
6
Ne şeriat
ne darbe'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Geniş
tabana dayanan meslek kuruluşlan. milyon-
larcaişsız, adaletsizgelirdağılımı veyoksul-
lukla şeriata zerrun hazırlandığını savunarak
"darbeye gerekçe oluştunılmasına" karşı çı-
kacaklannı açıkladılar. Kamu Emekçilen
Sendikalan Konfederasyonu (KESK), Türk
Diş Hekimleri Birliği (TDB), Türk Eczacılar
Birliği (TEB), Türk Mühendis ve MimarOda-
lan Birlıgı (TMMOB) ve Türk Tabipler Bir-
ligi (TTB) tarafından düzenlenen ortak basın
toplantısında. RP-ordu gerginlifi değerlendi-
rildi. Siyasal Islamın yükselişi gerekçe gös-
terilerek darbeye zemin hazırlandığını savu-
nan TMMOB Başkanı YavuzÖnen. "Darbe-
ye gerekçe olarak gösterilen şeriatın asıl zemi-
ni özelleştirmeler sonucu yaranJan milyonlar-
ca issiz, gelirdağılımındaki adaletsizlik ve yok-
sulluk sonucu karşı karşıya kalınanaçlık. içve
dış borç arosMÜf" dedi.
Milli Güvenlik Kurulu topiantısının ardın-
dan yayınılanan bildiriyi muhtıra olarak nite-
leyen Onen, bu olayın MGK'nin. Meclis'in ve
hükümetin üzerinde bir karar organı olduğu-
nu ortaya koyduğunu söyledi. Demokrasiden
kopartınruş laiklık anlayışının şeriatın bes-
lenÖîfi bir gdelik olacağını söyleyen önen.
"*Biz siyasal İslama karşı darbeleri değU, de-
mokrasi\i savunuyomz. Çözüm darbelerde
değil, demokrasUerdedir" diye konuştu.
Türk-is'ten destek
Meral: MGK
kararlan olumlu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-
Iş Başkanlar Kurulu toplantısı, Milli Gü-
venlik Kurulu (MGK) kararlannın destek-
lenip desteklenmemesi konusunda yapılan
yoğun tartışmalarla geçti. Türk-lş Genel
Başkanı Ba>Tam Meral, MGK'nin Türk-
Iş'in savunduğu ilkeleri oybirliğiyle benim-
semesinin olumlu olduğunu söyledi. Tartış-
malara neden olan Başkanlar Kurulu ka-
rarlannın ver aldığı bildirinin yeniden dü-
zenleneceği öğrenildi.
Türk-lş Genel Başkanı Meral. Başkanlar
Kurulu toplantısının açılışında yaptığı ko-
nuşmada, MGK kararlannın hükümet tara-
ftndan uygulanacağının şüphesiz olduğu-
nu belirttı.
Meral. MGK'nin parlamenter sistemi
kaldıncı, demokrasiyi askıya alıcı bir tavır
ortaya koymadığını vurguladı.
Bugün açıklanması beklenen bildiride,
"parlamenter sistemûı ve laikliğin korun-
ması" mesajının yer alacağı öğrenildi.
Bazı sendika genel başkanlan, MGK ka-
rarlannın desteklenmesine karşı çıktılar.
Dok Gemi-lş Genel Başkanı Nazun T^ır,
sonuç bıldirisinm "sivasetkokruğunu" be-
lirtti. Sağlık-Iş Genel Başkanı MustafaBa-
şoğlu da bildiriye katılmadığını açıkladı.
T)
Solun
4
atölyelerT artıyor
Murat Karayalçın'ın öncülüğünü yaptığı "Düşünce Atölyeleri"nin sayısı 50'ye ulaştı
SAMSUN (Cum-
huriyrt)-CHPSam-
sun Milletvekili Mu-
rat Karayalçıııın ön-
cüluğünde solda yenı
düşünceler üretmek
amacıyla oluşturulan
"Sosyal Demokrat
Hareket Düşünce
Atölyelen"'nın sayısı 50'ye ulaştı.
Seçim bölgesi olan Samsun'da kuru-
lan üç düşünce atölyesinin çalışmalan-
na katılan Murat Karayalçın, Sosyal De-
mokrat Hareket Düşünce Atölyeleri'nin
sayısının yurt genelinde hızla arttığını,
şu an 38 ilde 50 atölye kurulduğunu söy-
ledi. Atölye sayısının önümüzdeki gün-
lerde daha da artacağını belirten Kara-
yalçın, "Gerek düşünce atöKeJerindege-
reksetoplanacak olan Türkiye Sosyal De-
mokratiar Konferansrnda, sosyal de-
mokraüar. 'Nasıl bir ıdeoloji' ve "Nasıl
bir Türkiye' sorusuna yanıt arayacak-
lardır" dedi.
Karadeniz Bölgesi'ndeki atölye kur-
ma çalışmalannın büyük bölûmünü ta-
mamladıklannı. Samsun ve Trabzon'da
üçer, Ordu, Giresun, Artvin ve Rize'de
de birer düşünce atölyesinin kurulduğu-
nu söyleyen Karayalçın, yurtdışındaki
ilk atölyeyi de Köln'de açtıklannı bildir-
di. Karayalçın, atölyelerin amaçlan ve
çalışma yöntemleri ile ıJgili şu bilgiyi
verdi-
"Her atöhe30 kişiden oluşuyor. Çeşit-
li iOerde kendini solda gören çok kişi de
atölye çalı^maianna katdıvor. Önümüz-
deki haftalarda vurdun dört bir yanında
bem yenj atöKeleraçılacak hem de çahş-
makta olan atnlyeleretkinliklcrini sürdü-
recekler. Atöhe çalışmalan yalnızca CHP
ile sınırb değiL Diğer soklaki partilerden
de kanhmlar oluyıır."
Solda yenı düşünceler üretmek ama-
cıyla oluşturulan Sosyal Demokrat Ha-
reket Düşünce Atölyesi'nin üç birimi
Samsun'da da yoğun çalışma içinde.
Samsun 'da kurulan 1. atölye sekretarya-
sına avukat Ahmet gürel, 2. atölye sek-
retaryasına ziraat mühendisi Metin Öz-
kuüu, 3. atölye sekretaryasuıa da emek-
li öğretmen Resul Guneytepe getirildi.
Koçy
un naaşını çalanlam tahliyeyok
İşadamı Vehbi Koç'un mezannıaçarak naaşınıfidyekarşılıgıçaldıkjan önesürülen
tutuklu 5 sanığm yargılanmasma başlandı. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde
yapılan duruşmitya "Mezar çatmak, gaspa eksik teşebbüs ctmek" suçlanndan 20
yü 6 ay hapis cezası istemiy le varplanan tutuklu sanıklar Bülent KoL Nurten Bil-
giii,GürselÇakmakçı, MahmutOzçeük ve İlhami Erginci kaburken davacı olarak
Koç Holdingi temsil tttiyıni belirten Halk i'.ı-hüLi >onımlusu Tugrnl Ku-
tadgubilik hazır bulundu. Vehbi Koç'un naaşınıfidyeamacıyla almadıklannı öne
süren Bülent KoL "Kendisine uzun zamandn* haymnlık duyuyordum. Zekâsın-
dan dolayı kafa ve kemik yapısını merak ediyordum. Cesedi inceiemek üzere
kaçırdınt" diye konuştu. Mahkeme heyeti tutuklu sanıklann tutukluluk durunv
lannın devamına karar vererek aralannda Rahmi Koç'un da bulunduğu tanık-
lann dinlenmesi için dunışmayı ertetedL (Fotoğraf KEREM ILG.-VZ)
Tansu Çiller'in kurmaylan 'devam' diyor, bazı yöneticiler DSP ve ANAP'la temasta
DYP hükümet ikflemi içindeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
"Hükümetten çekileÜDi"seslerinin
yükseldıği DYP'de, Genel Başkan Tan-
su Çiller'in kurmaylan koalisyonun de-
vammdan yana mesajlar verirken, bazı
parti yetkilileri DSP ve ANAP'la aiter-
natif hükümet arayışlanru yoğunlaştır-
dılar. DYP Kayseri Milletvekili Ayvaz
Gökdemir, Çiller'le yaptığı görüşme-
nin ardından hükümet karşıtı tavnndan
çarketti.
Milli Güvenlik Kurulu (MGK) top-
lantısı ve hükümete bildirilen kararlar-
la ilgili olarak RP'nin izlediği politika,
DYP içerisindeki muhaliflerin RE-
FAHYOL'un sona ermesı ve yenı bir
hükümet seçeneği için aktif girişimler-
de bulunmalanna neden oldu.
DYP Genel Başkan Yardımctsı Nec-
mettin Cevheri ile Aydın Milletvekili
NahitMenteşe'nin DSP Grup Başkan-
vekili Hüsamettin Özkan'la biraraya
gelmeleri siyası kulislerde yeni hükü-
met beklentisini güçlendirdi. DYP Ge-
nel Başkan Yardımcısı Hasan EkincL
parti yöneticileri arasındakı gelış gıdiş-
leri diyalog yönünden olumlu karşıla-
dığını belirtirken, hükümetin devam
edeceğinı bildırdi.
Muhalif grubun etrafında odaklan-
dığı isimlerden Kayseri Milletvekili
Ayvaz Gökdemir, Çiller'le yaptığı özel
görüşmenın ardından, "Sayın genel bas-
kanımızbana,'Hükümetımız MGK ka-
rarlan ıçın tedbınni aldı' dedi Endişe-
lerimiz önemli ölçüde azaldı" açıkla-
masını yaptı. Gökdemir. Çiller'in, re-
jim sıkıntısının atlatıldığını da dile ge-
tirdiğini kaydetti. DYP'lilerin muhale-
fet sözcüleriyle yapılan temaslan Tan-
su Çiller'e aktardıkJan bildirildi.
DYP'li bir yetkıli. perşembe günü ya-
pılacak olan Bakaniar Kurulu toplantı-
sına dikkat çekerek, "Çiller, bu karar-
lann uygulanması konusunda partisi-
nin tutumunu biliyor. Onun için DYP
adına taviz veremez. En önemli neden
de istifalann cepte olmasıdır" dedi.
DYP liden Tansu Çiller, dün gazete-
cılerin MGK kararlannm uygulanma-
sına ilişkin sorulan üzerine. Bakaniar
Kurulu'nun bu haftaki toplantısında
konunun ciddiyetle ele ahnacağını be-
lirterek. "Kısa.orta, uzun vadeli önlem-
ler gerektiği ölçüde TBMM'ye getirile-
cektir" dedi
ÜZYAZJ/ ORHAN BİRGİT
Refah Partisı'nın disiplinli bir örgüte
dayandığını düşünenleri yanıltacak ör-
nekler ardı ardına su yüzüne çıkıyor. Ya
da bu partinin yönetimi, bilinçli bir bi-
çimde gerginliği arttırmaktan yarar
umuyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsü-
sünde oturup görüşmeleri yöneteceği
sırada, naneşekeri satıcılan öiçüsünde
manzum dörtlükJer yazmaya kalkışan
ve bunlan yoldaşlarına ulaştıran Yasin
Hatipoğlu'nun iki orgeneral için yaptı-
ğı karalamalar Silahlı Kuvvetler bünye-
sinde yeni ve haklı tepkilere neden ol-
muş. Hatipoğlu. pariamentonun sıra-
dan bir üyesi değil. Partisinin konten-
janından bütün üyelerin oyları ile Mec-
lis Başkanvekilliği'ne seçilmiş bir kışi.
TBMM Başkanı, yurtdışında olduğu za-
man ona vekâlet edebilen, dahası aynı
anda cumhurbaşkanı ülkede olmazsa
bu makamı da "bir kez olduğu gibi"
doldurması gerekecek bir konumda.
Anayasa, bu görevde olanlar için 'Tür-
kiye Büyük Millet Meclisi başkan ve
başkanvekilleri, üyesi bulunduklan si-
yasipartinin veyaparti grubunun Mec-
lis içinde veya dışındaki faaliyetlerine
görevleh dışında Meclis tartışmalanna
katılamazlar; başkan ve oturumu yö-
neten başkanvekili oy kullanamazlar"
kısıtlamasını getiriyor. Meclis başkanı
Yumuşamanm Tek Yolu Var...ile başkanvekillerini tarafsiziık bakımın-
dan aynı özen çizgısinin içinde göste-
riyor.
Sadece tarafsız olmakla değil, her
politikacı - yönetici kadar, siyasi ortamı
yumuşatmak, toplumun bütün kat-
manlanndaki görevlilere hak ettikleri
saygılh davranışı da göstermek, bu tür
sandalyelerde oturanlar için yazılı ol-
mayan kurallann başında gelmelidir.
Işçilere "kan emici" diyen bir siyaset
adamı, işverenleri "soyguncu" olarak
nitelendiren bir başkası, esnafı, üretici-
yi aşağılayacak kendini bilmezin baş-
kaca hiçbir kusuru yoksa bile sadece
o söyledikleri yüzünden nasıl toplumun
ihtiyacı olan banşın üstüne benzin dök-
tükleri için, görevlerinden aynlmaları
gerekiyorsa, Yasin Hatipoğlu da, şayet
partisi olayı görmezden gelerek bir tür
onaylama yoluna gidiyorsa, Türkiye
Büyük Millet Meclisi Başkanlık Diva-
nı'nın üyelerince istifaya çağrılmalıdır.
• • •
Kendisini ülkede laikliğin, demokra-
si ve huzurun güvencesi olarak göste-
ren tekerlemeleri ikide bir sıralamaya
pek hevesli olan Tansu Çiller, REFAH-
YOL hükümetine yönelen tepkilen gö-
ğüslemek amacı ile çıkartılan hangi ka-
rarnamede, hangi yasada bu ilkelere
ters hükümler olduğunu soruyor.
Soyguncunun, hırsızın iz bırakmadı-
ğını en iyi bilmesi gereken Bayan Çiller,
Milli Güvenlik Kurulu'nun belediyelerde
ve başkaca kuruluşlarda ofuşturuian te-
okratik amaçlı kadrolasma hareketleri-
nin önlenmesini içeren raporlan için
acaba ne diyor? Dünkü Radikal gaze-
tesinde yayımlanan Beyoğlu Belediye-
si'nin yapılaşmasına göz yumduğu ka-
çak Kuran kursundaki ilkokul öğrenci-
si çağındaki çocuklann fesli resimlerini
de görmedi mi? Içişleri Bakanı'na "Bu
ne biçim iştir, İstanbul'un göbeğinde
kaçak kurs mu olurmuş. Uyuyor mu-
sun" diye sormadı mı? Dünkü Sabah
gazetesi de Mehmet Çetingüleç'in
yazdığı "Devletkasasından Refah 'a oy
avcılığı" başlıklı manşet haberinde, Re-
fah Partisi'nin Fakir Fukara Fonu'ndan
isimleri bilgisayara yüklenmiş 800 bin
aileye trilyonlar dağrtmaya başladığını
yazıyordu. 1996yılının Refah'ın koalis-
yon ortağı olmadığı ilk yansında bu fon-
dan 3.2 trilyon harcanırken, sosyal yar-
dım ve dayanışma kurumlannm bağlı
olduğu RP'Iİ bakanın onayi ilebu rakam
üç kat arrtınlıyor ve 10.1 trilyona çıkar-
tılıyor. 1997 yilı için yardımın tutan 800
bin aile için 60 trilyon olarak açıklanıyor.
Kimse fakir yurttaşlara yardım yapıl-
masına karşı çıkmaz. Ancak bu 800 bin
ailenin kimler olduğu gerçekten yardı-
ma gereksinmeleri bulunup bulunma-
dığı, işin içinde politik kıstaslann daha-
sı dinsel bir kadrolaşmaya yönelinip yö-
nelinmediğini kabinenin DYP'li kanadı
hiç sanmıyorum ki araştırmak gereğini
duysun. Refah Partisi Merkez Yönetim
Kurulu'nun 28 Mayıs 1995 günlü rapo-
runda, o tarihte Kuran kurslanndan ya
da imam hatip liselerinden yetişmiş
partjlilerin sayıları 11 bin 799 olarak
gosteriliyor. Bu rakamın bugünkü sayı-
sı ise 55 bin 949'dur. Sadece bu iki sa-
yı arasındaki artış oranı bile sistem dı-
şı bir parti olma yolunda hızla koşan
Refah'ın yerel iktıdardan ve koalisyo-
nun nimetlerinden ne ölçüde yararlan-
dığını kanıtlamıyor mu?
• • •
Sözün kısası, şayet Milli Güvenlik Ku-
rulu'na, bu kurulun Silahlı Kuvvetler'de
görevli üyelerinın eli ile getirilen ve dev-
letin geleceğini tehdit ettiği belgelerie
ileri sürülen hususlar, perşembe günkü
Bakaniar Kurulu'nda ele alınarak birçö-
züme bağlanacak diye düşünenlenniz
varsa, onlar ya çok saftır ya da Başba-
kan ve Yardımcısı gibi hatta bazı Refah-
lı bakaniar gibi dahası bazı DYP'li yö-
neticiler gibi çok kurnazdır. REFAHYOL
hükümeti işbaşında kaldıkça o önlem-
leri hayata geçirmek şöyle dursun, za-
man içinde çürütme ve unutturma me-
todu geçerlı olacaktır.
Üstelik birtakım kendini bilmezler, na-
ne şekeri ambalajlannın içine dörtlük
karalayacaklan yerde. hasbel kader bir-
takım politik göreviere gelmiş de o kol-
tuklan dolduramayacak kadar küçük
hareketlere yönelmişlerse her gün ye-
ni birkavga ortamına çanak tutacakJar-
dır.
Bu işin tek çözüm yolu, ülkeyi gerçek
bansa kavuşturacak, yasalan ve ana-
yasal kurumlann öngördüğü önlemleri
laflan sakız yapmadan alacak bir yeni
hükümetin işbaşına gelmesidir.
Ankara'da DSP Grup Başkanvekili
Hüsamettin Özkan, bir süredir bu yö-
rüngeyı oluşturmak amacı ile sabıria
çalışıyor.
Doğru Yol Partisi'nde, ülkede ne olup
bitttğini ve boyle giderse neler olup bi-
teceğini gören yirmi adam gibi adam o
çalışmayı esenliğe çıkartacak yolun üs-
tündeki engebeleri temizleyebilir.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Demokrasi Bilinci...
'Sürekli Aydınlık İçin BirDakika Karanlık' eylemi
önceki akşam sona erdi...
Yurtiçinde ve yurtdışında milyonlarca insan, 37
gün boyunca, her akşam, saat 21.00'de ışıklannı
bir dakika söndürdü. Gençler. yaşlılar, her meslek-
ten insanlar evlerinin önünde bir coşku çemberi
oluşturdu. Düdükler öttü, balkonlarda tencere ve
tava seslen ortalığı çınlattı.
Türkiye karanlığı değil, aydınlığı anyor. Türkiye
demokratik kurallann temel öğesinı oluşturan te-
mel hak ve özgürlüklerin Edirne'den Diyarba-
kır'a; Hakkâri'den Manisaya dek yaşama geçme-
sini istiyor.
. Halkımız, şeriata karşı çözümün, askeri dar-
beyle değil, demokratik koşullariçerisinde, bugün-
kü ekonomik ve siyasal gidişin durdurulmasıyla
mümkün olacağını düşünüyor...
12 Eylül 1980 darbesı emekçi yığınları ezdi, şe-
riatçı-ırkçı yapılanmaya destek verdi. Darbeci pa-
şaiar Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu tüm ku-
rum ve kuruluşlan kapattı, şerıatçı ve ırkçı örgüt-
lenmenin ivme kazanmasına göz yumdu...
KESK (Kamu Emekçilen Sendikalan Konfede-
rasyonu), TDB ÇTürk Diş Hekimleri Birliği), TEB
(Türk Eczacılar Birliği), TMMOB (Türk Mühendis ve
Mimar Odaları Birliği), TTB (Türk Tabipler Birliği) or-
tak açıklamalannda şöyle diyoriar
"Biz siyasal Islam 'a karşı darbeleri değil, demok-
rasiyi savunuyoruz. Çözüm darbelerde değil, de-
mokrasidedir..."
• • •
Şeriatçı ve ırkçı yapılanmaya göz yumanlaria,
Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek isteyen
güçlerle işbiriiğı yapan bir kısım demokratlara ne
demeli?
Önce onlara 'llımiı lslam'\n ne olduğunu anlatıp
şöyle demeli:
"llımiı Islam, ABD'nin 'yeşil kuşak' projesi için-
de yer alan kavramdır. ABD ile siyasi ilişki içinde
olan şeriatçılar 'llımiı Islam' kavramına girerter.
örneğin Afganistan'da/c; Taleban, Suudi Arabis-
tan yönetimi gibi. ABD şimdilerde Iran ve Ceza-
yir*oW şeriatçılaria da ilişki kurmak istiyor. Onun
için uyanık olmak, böyle oyunlara kanmamak ge-
rekir..."
Bizim kimi demokratların, en azından KESK, T-
DB, TEB, TMMOB ve TTB bildirisini de okumalan
gerekir...
işte bildirinin bir bölümü:
"Faşist çetelerin de şeriatçı çevrelerin de uzun
yıllardan ve özellikle 12 Eylül 1980 yılındaki aske-
ri darbeden beri Türk-lslam ideolojisinin şemsiye-
si altında 12 Eylül Anayasası ve hukukunun ko-
ruması ve desteğiyle oluşan ortamda örgütlendik-
lerini, gelıştiklerini ve bugün ülkeyi birtikte yönet-
meyebaşladıklartnı görmekteyiz. Türk-lslam sen-
tezcisi şovenist siyasetlerittifakı;özellikle 70'liyıl-
lardan beri toplumun demokratik güçlerini, aske-
ri rejimin sıkıyönetim ve olağanüstü koşullannda
sol çevreleri, demokratik ve siyasal yaşamda yok
etmek için elinden geleniyapmıştır. Bu sürecin so-
nucunda da solu olmayan bir toplum modeli ya-''
ratlmaya çalışılmıştır. Bu ittifaka, büyük sermaye-
nin, çalışanlar aleyhine kurguladığı küreselleşmiş
ekonomik sömürü uygulamasıyla katıldığını ve bu
baskı vesömürünün meşrulaştınlmasındaresm/-
özel medyanın da özellikle büyük katkılan ve so-
rumluluğunun olduğur.un da farkındayız. Geçmiş
yirmi yıllık olağanüstü rejime ait siyasal hafızamız
silinmemiştir. Bu dönemin sorumlulannın sorgu-
lanması ve cezalandınlmasını istiyoruz. Bu reji-
min hukuksal yapısının tümüylü değiştinlmesi ve
hesap sorulması için mücadele etmeye kararlı-
yız. Ancak geçmiş sorgulanmazken baskının yeni
ve hukuksal düzenlemelerine tanık olmaktayız, ll-
ler Idaresi Yasası, Sayıştay ve Kriz Merkezi Yö-
netmeliklehni yeni bir olağanüstü baskı rejiminin
işaretleri olarak değertendiriyoruz."
• • •
'Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık' eylemi
bitti. Şimdi sırada diğer demokratik eylemlerola-
cak. Kınp dökmeden, toplumun demokratik de-
ğerlerine zarar vermeden eylemler yapılacak...
DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak ın önerisi il-
ginç...
Diyor ki:
"Cumartesi ve pazargünleri eşinizle, çocuklan-
nızla, sevgilinizle, anneniz ve babanızla ya da tek
başınıza belirli bir saatte dışanya çıkın ve dola-
şın..."
ÖDP İstanbul il Başkanı Mehmet Atay'ın öneri-
si:
"Bir dakika için işinizi bırakın. Yolda giderken bir
dakika yürümeyin..."
Antimedya Dergisi Yönetmeni Süleyman YıkJct:
"Kihiçamaşıhannızı REFAHYOL-TBMM adresi-
negöndehn..."
Biz sizden öneriler bekliyoruz. Aynca bulundu-
ğunuz il ve ilçelerde, yerieşim birimlerinde olup bi-
tenleri bize aktarmak istiyorsantz (ırkçı-şeriatçı
yapılanma, baskı, soygun ve vurgun konulannda)
bir de faks numarası veriyoruz. Bu faks numarası-
na geçeceğinız her bilgi elimize ulaşmış olacak.
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmöt .Cetinkaya (ü Planet.com. TR
RP'li Temel Karamollaoğlu
'Genelkurmay'ın hedefi
muhalefet partileri'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - RP, Milli Güvenlik
Kurulu (MGK) kararlannın
ardından tırmanan gerginlik
nedeniyle Genelkurmay Baş-
kanlığı'nm bükümetin özel-
likle RP kanadını uyaran açık-
lamasını üstüne alınmadı. RP
Grup Başkanvekili Temel Ka-
ramoliaoğlu, açıklamanın he-
definin muhalefet partileri ol-
duğunu savundu. Karamolla-
oğlu, muhalefet partileri, bazı
aydınJar, sivil toplum örgütle-
ri ve basın yayın kuruluşlan-
nın demokrasi sınavını kay-
bettiklerini savundu.
Temel Karamollaoğlu. dü-
zenlediği basın toplantısında
Türkiye'de yıllardan beri de-
mokrasi havariliğıne soyunan
bazı çevrelerin son gelişmeler
sırasında sınıfta kaldıklannı
savundu
Temel Karamollaoğlu, Ge-
nelkurmay Başkanlığı 'nca ya-
pılan ve "TürkSilahh Kuvvet-
leri'nin anavasanın korunma-
sı vesorumluluklannda fev ka-
lade hassas olduğu
r
gönişünü
içeren açıklamayla ilgili soru-
yaşuyanıtı verdi:
"Üzülerek sövlüyorum,
muhalefet partileri, bazı ay-
dmlar, sivil toplum örgütleri,
basın-yayin kuruluşlan de-
mokrasi sınavını kaybettUer.
Orduyu polemigin içine çek-
meye çalıştılar. Hükümete
'Tanklann paletlerinin sesleri
geliyor. duymuyor musunuz?'
diyecek kadarileri gittiler. Or-
du da buna tepki göstererek
mesaj gönderdi."