07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MAHT1997SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Siyanürle ahm' yayıhyorOrman Bakanlığı 'nın Cominco, Or Madencilik, Eurogold, Tüprag kuruluşlanna verdiği izinler büyük tepki yaratırken müdürlükyetkilileri, izinlerin "hemen kazma kürek vurulacağı" anlamına gelmediğini söylediler ÜMÎTOTAN İZMİR - Bergama yöresinde siyanürle altın aramak isteyen Eurogold'a tepkıler sürerken son bir yıl ıçınde Türkiye'nın sekiz ayn yerinde çeşitli kuruluşlara al- tın arama iznı verildıği saptandı. Orman Bakanlığf nın Cominco, Or Madencilik, Eurogold, Tüp- rag kuruluşlanna verdiği ızinler büyük tepkı yaratırken Orman Genel Müdürlüğüyetkilileri izin- lerin, "hemen bu yörelerde kaz- ma kürek vurulacağı" anlamı- na gelmediğini söylediler. Orman Genel Müdürlügü Ba- sın ve Halkla tlışkiler Müşaviri İsaKayacan'ın imzasını taşıyan 6 Mart 1997 tarihli listede son bir yıl içinde Cominco Madencilik'e Artvin'in iki bölgesinde toplam 3 bin 330 hektar, Giresun'da 8 bin 330 hektar alanda altın arama iz- ni verildiği belirtiliyor. Comin- co'ya aynca 1994 yılında yine Artvin'de 4 bin 180 hektarda al- tın arama izni verildi. Tüprag Metal'e Balıkesir'de 500, Çanakkale'de 690 hektar alanda altın arama izni verilirken adını daha çok Bergama'yla du- yuran Eurogold Madencilik'e Çanakkale'de 4 bin 900, Trab- zon'da iki ayn yörede toplam 5 bin 150 hektar alan için izin ve- rildi. Or Madencilik de 1995 yılında Izmir'de iki ayn yerde 848 hektar için izin aldı. Siyanürle altın aranmasıyla il- gili hukuksal prosedür sürerken Eurogold Madencilik'e lOAralık 1996 ve 19 Aralık 1996 tarihleri- ni taşıyan izinler verilmesi büyük tepki topladı. SOS Akdeniz Der- neği'nce yapılan açıklamada, Bergama'da yaşananlar bilinirken ve insanlann tepkıleri doruğa çı- karken yetkililerin tüm olumsuz- luklan görmezden gelip altın ara- mak için yerizni vermesi kınana- rak şöyle denildi: "Yetkililer tüm filkeyi siyanür batağına çe- virmeyi kafalarına koymuşlar. Arka arkaya verilen izinler bu- nu gösteriyor. Ancak yurttaş inisiyatifini görmezden geliyor- lar. Bergama'da yükselen tep- kiler rüm yurdu saracaktır. Hiç kimse topraklan üzerinde siya- nür bavuzlarına izin vermez. Onca yatırıma giden ve rek- lamlara yığınla para harcayan altıncı şirketleri de uyarıyoruz. Yaptıklan masraflar boşu bo- şuna.''' Konuyla ilgili görüşlenne baş- vurduğumuz Orman Genel Mü- dürlügü Basın ve Halkla Ilişkiler Müşaviri İsa Kayacan. verilen izinlerin yalnızca ormancılık yö- nünden olduğunu belirterek şun- lan söyledi: "Adı geçen yöreler- de yalnızca ormana zarar bakı- mından bir yaklaşım getiril- miştir. Bu izinler hemen bölge- de kazma kürekle aramanın başlayacağını göstermez. Bu, prosedürün yalnızca bir parça- sı. Orman Bakanlığı'nın verdi- ği izin yalnızca 'Bu yörelerde ya- pılacak aramalarormanlara zarar vermez anlamını taşıyor'. Daha birçok izin gerekryor." Siyanürle altına "Hayır" di- yen çevreciler ise 14 martta Ber- gama'dan lzmir'e meşaleli koşu düzenliyor. 130 kilometreiik ko- şuya ellerinde meşaleler taşıya- rak katılacak çevrecilere odalar, demokratik kitle örgütleri temsil- cileri de destek verecek. Kuruluş temsilcileri gece de sürecek koşu- nun birer kilometresine katıla- caklar. Bergama'da kütüphane kalıntı- lanndan başlayacak koşu 15 martta TÜYAP Kitap Fuan'nda sona erecek. Bergama'dan getiri- len meşale Ord. Prof. Ekrcm Akurgal ve Bilge Umar'a verile- cek. TÜYAP SOS Akdeniz Derne- ği ve Ağaçkakan standında siya- nürle altına karşı imza kampan- yası başlatıhrken hazırlanan bü- roşürler ve kartlar da dağıtılacak. 641 parça ele gecti TiUTİlİ eser operasyonu • Erzincan, Gümüşhane, Antalya ve Muğla'da düzenlenen operasyoniarda araiannda altın yazmalı Kuran'lann, Osmanlı dönemine ait el yazması kitaplann da bulunduğu 641 parça tarihi eser ele geçirildi. Yurt Haberleri Servisi - Erzincan, Gümüşhane, Antaiya ve Mugla'da güvenlik güçlennce yapılan operasyoniarda araiannda altın yazmalı Kuran'lann da bulunduğu 641 parça tarihi eser ele geçirildi. Bir ihban degerlendıren Erzincan Emniyet Müdürlügü Kaçakçılık, Istihbarat ve Harekât Şubesı ekipleri. Izmir'den geldiği belirtilen Murat Akın ile buluşan 28 DK 425 plakalı otomobili kullanan Nevzat Musa Ahoglu'nu takibe aldı. Daha sonra Eftal Demir'i de yanlanna alarak araiannda fiyat anlaşmasına gınşen 3 kişi, suçüstü yakalandı. Sorgulamaya alınan bu kişiler, üzerlerinde resimleri bulunan tarihi eserlerin Ankara'da bulunan Yusuf Ateş'e âft olduğunu ve sâtın almak istedîklerini itiraf ettiler. Bunun üzerine alıcı gibi davranan polis. Yusuf Ateş'i de Ankara'da yaptığı pazarlikta suçüstü yakaladı. Yusuf Ateş'in evinde yapılan aramada, 1 adet altın elyazması Kuram Kerim, Osmanlı dönemine ait 9 adet elyazması kitap, 1 Meryem Ana heykeli, bir Bereket Tannsı heykeli. 1 Venüs heykeli, 1 kabartmalı takı, 1 eli sancak tutan asker heykeli, 2 savaş madalyası, 4 rozet, 1 Yunan Olimpiyat madalyası, 3 kolye, 29 gümüş sikke bulundu. Soruşturmayı derinleştiren Kaçakçılık tstihbarat ve Harekât Şubesi ekipleri, Gümüşhane'nin Şiran ilçesınde Hüseyin Bayraktar'ın işyerine yaptıkJan baskjnda da 10 adet elyazması Kuranı Kerim ve Osmanlı dönemine ait 19 elyazması kitap buldu. Bayraktar, gözaltına alındı Antalya'da, kazı yaparak bulduklan tarihi eserleri, alıcı gibi davranan Mali Şube ekiplerine satmak isteyen Yusuf Çeük, Ali Bafcı, Mehmet Selçuk Akoğlu ve Mustafa Büvükaksoy suçüstü-yakalandı. Bu kişilerle birlikte, 542 adet gümüş ve bronz sikke, eski dönemlere ait 3 adet yüzük, bir adet minyatür testi, çift süren çiftçi heykeli, 3 adet ahşap eser ve 2 adet dedektör ele geçirildi. Tarihi eserler müzeye teslim edildi, sanıklann sorgulaması ise sürüyor. Mugla'da da jandarma ekipleri, bir ihbar üzerine merkez ilçeye bağlı Bayır beldesinde tarihi eser kaçakçılığı yaptıklan belırlenen Mehmet Ali Kunıağaç, Sami Soykan ve Kerim İnan'ın evierinde arama yaptı. Aramada. Roma ve Bizans dönemlerine ait 2 adet menner sütun başı ile 8 mermer sütun ele geçirildi. Kaçak kazılar sonucu ortaya çıkanldığı belirlenen eserler Muğla Arkeoloji Müzesi'ne teslim edilirken gözaltına alınan sanıklarla ilgili soruşturma sürüyor. Türiip«pmüziğminsüperstartanSezenAksuileTarkan,Bakırköj Ruh ve Sinir Hastakk- b H r f M T E M M k k AÜf AT'KIVI re ve Sergi SarayTnda düzenlenen konser öncesinde konusan Sağhk Bakanlığı VIüsteşan Altunç Hürav. Türidye'de Avrupa üikeierine oranla daha az insanın uyuştu- rucu bağunhsı olduğunu öne sürdü. Ancak ivimsertiğe kapıimamak gerektiğini söyleyen Hüray, '•Miicadelemizi sonuna kâdar sürdürmeü ve bağunb dan insanlanmı- za sonuna kadar yardımcı olmalıvız" dedL Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi Başhekimi Arif Verimli ise uyuşturucuyta mücadetenin hem resmi hem de si- VTJ orgutferce yapıiması gerektiğini vurguladL Birçok poiitikacı ve sanatçının kaüldığı gecede 7.5 milyar lira getir ekfc edÛdi. (Fotoğraf: KADER TUGLA) Adalet Bakanlığı müfettişleri ön raporu: Firariler gruplar halinde kaçtılar 4 Fark edflmeseydi cezaevi boşalacakü' EVİNGÖKTAŞ AKIN BODUR ANKARA/İSKENDERUN- lskenderun E Tıpi Ceza- evi'nden tünel kazarak firar e- den PKK ve MLKP militanlan- nm, olay ortaya çıkmadan 3 gün önce firar etükleri belirlendi. Adalet Bakanlığı müfettışleri- nin hazırladığı ön raporda, fira- rilerin dikkat çekmemek için ce- zaevinden birer gün arayla gruplar halinde kaçtıklan belir- rildi. Raporda, "Eğer olay bir haf- ta sonra fark edilseydi cezaevin- de kimse kahnayacaktr denı Idı. Kaçan 28 tutuklu ve hükümlü- den 2'si dün donmak üzereyken bulundu. Böylelikle geçen cu- madan bu yana yakalanan fira- ri sayısı 10'a yükseldi. Adalet Bakanı adına lskende- run Cezaevi'nde incelemelerde bulunan Adalet Bakanlığı Müs- teşar Yarduncısı Ahmet Akyal- çın, Ceza ve Tutukevleri Genel Müdür Yardımcısı Yiısuf Öy- men ile Adalet Bakanlığı Baş- danışmanı Rüçhan Akmaoğlu önceki gün Ankara'ya döndü. Cezaevinde iki gün süreyle ka- larak Hatay Valisi Utku Acun. lskenderun Kaymakamı Sela- hattin Alanya, savcılık ve ceza- evi yetkilileri ile durum değer- lendirmesı yapan bakanhk mü- fettişlennce hazırlanan ön ra- porda firarilere hem içenden hem dedışandan yardım edildi- ği kaydedildi. Raporda, geçen yrl cezaevinde yaşanan açlık grevinden sonra yönetimde boş- luk oluştuğu belirtilerek firar olayımn yaşandığı 6. koğuşun zemininde bulunması gereken ızgaranın olmadığı bildirildi. Raporda, yaklaşık 2 yıl önce ya- pılan cezaevinde tüm koğuşla- nn zemininde ızgara olması ge- rekirken müebbet hapıs ve ıdam mahkümlannın bulunduğu ko- ğuşta ızgara olmaması, fırann önceden planlandığının göster- gesi olarak deferlendirildi. lskenderun E Tipı Ceza- evi'nin en kısa zamanda boşal- tılması gerektiği savunulan ra- porda. cezaevinde büyük bir yö- netim boşluğu olduğu, firar olaylanna karşı önlem alınma- dığı anlatıldı. Raporda, hükümlülere içeri- den yardırnı önlemek için gerek cezaevi müdürleri. gerekse in- faz memurlannın giriş ve çıkış- larda sıkı bir aramaya tabi tutul- ması, müdürlerin, cezaevine gi- rerken silah ve telefonlannı emanetc teslim etmeleri gerek- tiği kaydedildi. Firar eden tutuklu ve hüküm- lülerden 2 'si dün cezaevine 4 ki- lometre uzaklıktaki Müftüler köyünde donmak üzereyken bu- Ceza ve Tutukevleri Cenel Müdürü Hüseyin Turgut Tirarlan önlemek devletin işi' ANKARA (Cumhurijet Bûrosu) - Adalet Bakanı Şevket Kazan, tskenderun E Tipi Cezaevi'ndeki fırarla ilgili devam ettiğini bildirdiği müfettış soruşturmasının tamamlanmasından sonra kamuoyuna aynntılı açıklamalarda bulunacagını bildirdı. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tutukevleri Genel Müdürü Hüseyin Turgut, firar olayiannm önlenmesi konusunda yeni projeleri olduğunu belirtirken •fîrarlann öntenmesııde hükünıeüerin yetersâz kakiığım, bu sorunua ancak devletin olanaktamia çözümlenebileceğini' 1 kaydetti. Yakın çevresiııe, geçen hükümetler döneminde de sık sık fırar olaylarmın yaşandığını söylediği kaydedilen Turgut'un, terör suçluiannın kaldığı cezaevlerinin güvenlifinin sağlanması için tahsis edilen ödeneğin devlet tarafından sağlanmaması halinde, fîrarlann önüne ğeçilemeyeceğini söylediği ögrenildi. Eski Ceza ve Tutukevleri Genel Müdürü Zeki Güngör de "Cezaevteri için bizim dönemimizde haztrlanan projeier hayata geçûilmediği takdirde. firarlann önüne geçileınez*" dedi. Kendi döneminde yürütülen çalışmalarda sorunlann temel nedenlerinin ortaya konulduğunu anlatan Güngör, "Ceza ve infaz kurumlannın yeniden yapdânmasL yea mali kaynaklar yarabbnası, beürli daflarda yflkseköğrenhn gönnfiş cezaevi yönetun kadrolan ohışturulması. personel eksildiğisiıı gkferilmesi, iştetmeler ve iş vıırdannm yeniden organize edilmesi için çeşitii projeier hazuiadık. Bunlar en kısa sürede yaşama geçiribneiidir'' dcdi. lundu. 2 firari, köylülertarafin- dan jandarmaya teslim edildi. Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın isteği üzerine dün RP'li dört milletvekili Mehmet Sılav (Ha- tay), Süieyman Metin Kalkan (Hatay). Hasan Dikki (Kahra- manmaraş) ve Avni Doğan (Kahramanmaraş) da lskende- run 'e gelerek incelemelerde bu- lundu. Bu arada tskenderun'dan ka- çinlıp Dörtyol ilçesinde terk edilmiş olarak bulunan minibü- sü fıranlerin kullanmış olabile- ceği olasilığı üzerinde durulu- yor. Bu nedenle minibüs şoförü- nün sorgulandığı, adı belirtilme- yen bu kişinin daha önce PKK'ye yardım ve yataklıktan gözaltına alındığı ve serbest bı- rakıldığı iddia ediliyor. Firar olayının ardından ceza- evinde yapılan aramalarda siya- si tutuklu ve hükümlülerin bu- lunduğu 6.9 ve 11. koğuşlara ait demir kapılann anahtarlannın bulunduğu öğrenildi. Bölgede güvenlik güçlerimn operasyon- lan genişietilirken Içişleri Ba- kanlığı'na bağlı Sahil Güvenlik Komutanlığı'na ait birimlerin, Samandağ - Suriye arasında devriyelerini sıklaştırdığı, Suri- ye'ye kaçma olasılığı da düşü- nülerek karşı önlem alındığı bil- dirildi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ KafayaBak! Geçen çarşamba gününün gazetelerini karıştı- nyordum. Baktım, Akit gazetesinin 1. sayfasınm yan tarafında bir başlık: "Kafaya Bak!" Altında renkli bir fotoğrafım var. Fotoğrafın altında da bir attbaşlık: "Prof. Ateş; Gerekirse yüzde 1 'in de- diği olur." Ve bunun altında da bir haber özeti: "Topluma ılımlı mesajlar verdiği ve birieştirici ol- duğu gibi gerekçelerle, bazı islami gruplar tara- fından da ön plana çıkartılan Toktamış Ateş, Ak- it'in sorulannı cevaplandınrken 'Hâkimryet kayrt- sız şartsız milletindir' ifadesine ilginç yorumlar getirdi." Haberin 12. sayfada olduğu yazıyordu. Açtım, bir başlık da orada: "Toktamış Bey den inciler"... "Hadi hayırtısı" dedim. Gerçekten Akit'in mu- habirine birkaç gün önce telefonda konuşmuş- tum, ama söylediklerimden böyle başlıklar çıkar- tılması, doğrusu adamakıllı yadırgatıcı idi. Haberi yapan Serdar Arseven, benim söyle- diklerim öncesinde kendince bir de değerlendir- me yapmış. "Ilımlı Kemalist portresine rağmen kendi ifadesiyle 'ifiah olmaz bir Kemalist'f/r Tok- tamış Ateş" diyor ve sürdürüyor: "Yumuşak bir üslupla tane tane konuşur, ama kullandığı ifade- lerin arka planında 'doğru bildiklerinı bir şekilde dayatma' vardır"... Dogrusu görüşlerimi herhangi birbiçimde "da- yatmam" pek söz konusu değildir. Ancak görüş- lerimi "savunma" konusunda ciddi biçimde "ka- rariı" olduğumu söyleyebilirim. Akit gazetesinin muhabirinin anladığı bu özelliğimi, köşelerinden bana, Kemalizm adına çatmayı alışkanlık haline getiren kimi "keskin" Atatürkçü köşe yazariarının bir türlü anlayamaması ilginç bir şey... Yazıyı okudum. Doğrusu telefonda dile getirdi- ğim hususları saptırmıyorlardı. Ancak bu söyle- diklerimden böyle bir başlık ve altbaşlıklar çıkar- tabilmeleri ilginçti. Bu bakımdan konuyu yeniden ele almanın yararlı olacağını düşünüyorum. Devietler belirli bir felsefeyle kurulurlar. Devlet- ler, insanların rastlantılarla bir araya geldikleri ör- gütler değildir. (Tabii sömürgeci ülkelerin masa başında dayattıklan sınırlarta oluşan devletleri bu tanımlamanın dışında tutmak gerekir.) Devleti kuran ve oluşturan ınsanlar, belli "inanç- larla ve umutlarla" bu devleti kurar ve oluşturur- lar. Yani her devletin bir "kuruluş felsefesi" ve ku- ruluş aşamasında belirlenen "değişmez ilkeleh" vardır. Kimi "süperzekâlılar", bu kuruluş felsefe- si ve ilkelere; "resmi ideoloji" diyerek çatmayı marifet sanır, ama "resmiideolojisi" olmayan hiç- bir devlet yoktur. Önemli olan bu resmi ideoloji- nin "çağdaş" bir ideoloji olup olmadığıdır. Önem- li olan bu resmi ideolojinin haklı bir zemine otu- rup oturmadığıdır. Ve her devlet kuruluş felsefe- sini yaygın bir tabana oturtmaya gayret eder. Bu, o devletin hem hakkı hem de görevidir. Türkiye Cumhuriyeti (o günler için), "halk ege- menliğine dayanmaya çalışan, çağdaş ve laik bir cumhuriyettir". Yukarıda, "o günler için", diye parantez açtım. Ama artık bugün "halk egemen- liğinedayanmakisteyen" değil, "eksikleriolsa bı- le, halkegemenliğine dayanan" çağdaş ve laik bir cumruiriyetten söz edebiliriz. Kuruluş aşamasının üç temel ilkesi; "halk ege- menliğine dayanmak", "çağdaşhk" ve halk ege- menliğine dayanmanın doğal bir sonucu olarak "laiklik"X\r. (Zaten birkaç yıl sonra laiklik anayasa maddesi olarak pozitif hukuk alanına girecektir.) Türkiye Cumhuriyeti'nin bu üç temel ilkesi, hiç kimse tarafından değiştirilemez. "Halk egemen- liği" demek, bu halkın "çoğunluğunun" canının istediği her şeyi yapabilmesı, karşısındaki azınlı- ğın yaşama olanaklarını ortadan kaldırması de- mek değüdir. Zaten demokrasi içinde "demokra- siyiyok etme özgüriüğü de" yoktur. Halk egemenliği, halkın çoğunluğunun, bu ilke- yi değiştirerek halk egemenliği yerine "Tann ege- menliğine dayandığı varsayılan ve iddia edilen birşeriat düzeni" getirmesıne izin vermez. Halkın yüzde 6O'ı da olsa, yüzde 80'i de olsa, yüzde 99'u da olsa, "kuruluş felsefesınin sınırla- n" içinde kalınmakzorunluluğu vardır. Bu sınırla- nn dışına çıkılabılmesi için, o devletin "yıkılması" ve "tarih sahnesinden sılinmesi" gerekir. Örneğin bir savaş sonrasında topraklanmız işgal edilirse ya da bir iç savaş sonrasında taş üstünde taş kal- mazsa, o zaman yeni bir devlet ve yeni bir felse- feden söz edilebilir. Ama umarım Türkiye, o gün- leri görmez. Hele her fırsatta demokrasiye inanmadıklarını dile getirenler ve "halk egemenliği" anlayışına karşı çıkarak "Egemenlik Allah'ındır" sloganıyla (bence) büyük günaha girenler, "çoğunluk" ba- hanesiyle, laik cumhuriyetimizin kuruluş felsefe- sine elbette dokunamazlar. Kaldı ki, şimdiye dek "hodri meydan" diye çok yazdım. Yapsınlar bir re- ferandum ve görelim. Halkımız acaba laik cum- huriyetimizden ve kendi kaderine egemen olmak- tan memnun mu, yoksa bir islam şeriatı devleti- ni mi yeğleyecek? Laik cumhuriyetimiz "dönülmez" bir yoldadır. Bu gidişatı dönüştürebileceğini sananlar boşuna umutlanmamalı, bundan korkanlar boşuna kork- mamalıdır. RP'li belediyelerin içld baskısı Yiırt Haberleri Servisi - Kütahya'da RP'li belediyenin baskılan sonucu çok sayıda Tekel bayii kapandı. Kentteki 21 Tekel bayiinin şikâyetini değerlendiren Kütahya Valisi Kaya Uyar RP'li belediyenin "hukuka aykm" kısıtlamalardan vazgeçmesini istedi. Kayseri'de de RP'li belediyeler ile Tekel bayileri arasında, kapanma saati konusundaki hukuk mücadelesi sürüyor. Kütahya'da RP'li belediye, kuruma ait 9 büfenin kira sözleşmelerini "içki satşı yapılmaması kaydıyla" uzattı. Büfe sahiplerini içki satışı yapmamalan konusunda uyaran RP'li belediyenin son olarak Afyon Caddesi üzerindeki Çağn Tekel Bayıi'ni de aynı yöntemle • Kütahya Valisi Uyar, belediyeye gönderdiği yazıda, Tekel maddelerinin satışmın yasa ile belirlendiğine dikkat çekerek belediyenin alkollü içki sattığı gerekçesiyle işyerlerini kapatma karan almasının "hukuka aykın" olduğunu söyledi. kapatması bayileri ayaklandırdı. Büfe işletmecisi, RP'li Belediye Başkanı Süleyman Canan ile Zabıta Müdürü Ali Tekdaş'ı işyerinin camına astığı, "Canan- Tekdaş, adil düzen bu mudur? Yasal eksigimiz yokken ekmek teknemizi utanmadan kapadınız. Zalimin zulmü varsa, mazJumun Allahı var" yazısı ile protesto etri. Kentteki tekel bayileri üzerinde baskılannı yoğunlaştıran RP'li belediye yöneticilerinin yeni bayi açmak için başvuranlara da "Tekel maddesi olarak sigara emsali maddeler satmak kaydıyla" ruhsat vereceğini açıklaması tepki çekiyor. Kütahya Valisi Kaya Uyar, baskı gördüklerini belirten 21 Tekel bayiinin şikâyeti üzerine RP'li belediyeyi uyardı. Vali Uyar belediyeye gönderdiği yazıda. Tekel maddelerinin satışı nın yasa ile belirlendiğine dikkat çekerek belediyenin alkollü içki sattığı gerekçesiyle işyerlerini kapatma karan almasının "hukuka aykırı'' olduğunu söyledi. Uyar yazısında, kapatılan işyerleri ile ilgili kararlann yeniden gözden geçirilmesini isteyerek "Mevzuata uymayan tatfoikata son verUerek hukuka aylan işkmden vazgeçilmesini ve sonucun valiliğe bUdirilmesinir talep etri. Kaysen'de de RP'li Büyükşehir Belediyesi'nin, daha önce 24.00 olan tekel bayilerinin kapanma saatini 20.00'ye çekmesi üzerine, Bakkallar ve Bayiler Odası, Bölge Idare Mahkemesi'ne yürütmeyi durdurma davası açtı. Bölge Idare Mahkemesi'nin. "İlçe beledryelerine ait böJgelerde Büyükşehir Bekdhesi'nin karar alma yetkisinin olmadığı'' gerekçesiyle, Oda'nın istemini yerinde bularak yürütmeyi durdurması üzerine, bu kez Kocasinan Belediyesi Encümeni, Tekel bayilerinin saat 24.00 yerine saat 20.00'de kapanması için karar aldı. Kayseri Bakkallar ve Bayiler Odası Genel Sekreteri Zeki Doğruer, Kocasinan Belediyesi'nin karannın uygulanabilmesi için kaymakamlığın onayının gerektiğini belirterek, ''Şu anda onay alıp alınmadığını biunivoruz. Ancak, her şekilde bu karar için de yürütmenin durduruunası ve iptali isteğiyle bölge idare mahkemesine başvuracağız" dedi. Doğruer, Tekel bayilerinin, satışlannın yüzde 90'ına yakın bölümünü 20.00-24.00 saatleri arasında yaptıklannı belirterek, belediyelerin esnafı mağdur etmesine izin verilmeyeceğini söyledi. "KUBİLAYDAN CÜNDAY'A" KARİKATÜR YARIŞMASININ ÖDÜL TÖRENİNE DAVET Bundan tam 66 yıl önce Menemen'de bir yobaz tarafından başı kesilerek ötdürülen Teğmen Kubılay'dan, iki yıl önce yıne bir yobaz tarafından öldürülen, Cümüshane Baro Başkanı Mi Cünday'ın anısına, Karikatür Dergisı ile ortaklasa düzenledığımız "Kubilay'dan Günday'a" adlı karikatür yanşmasının ödül törenine, bugün ülkemizi tehdit eden zihnıyetin farkında olan ve demokratik, cağdaş bir ülkede yasamak isteyen : ._-. butün kankatür dostlarını davet edıyoruz. . Dr. Cürbüz çapan •; ' '• Esenyurt Belediye Başkanı ' '• Yer: Esenyurt Belediye Baskanlığı ••• Tarih -12. 3 1997Carsamba S33t-18 00-20.00
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle