07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 9ŞUBAT1997PA2AR OLAYLAR VE GORUŞLER Özgürlükten, Temel Eğitimden Yoksunluk... M. İSKENDER ÖZTÜRANLI • sa'dan Önce Perikles, "Ozgur- I luk" demıştır "iktidarın tutum ve da\ranışına karşı koyma >u- rekliliğidir.'' Doğruluğu yadsına- maz olan bu > argı gunumuzde de geçerhdır Ozgurluk bugun de du- şunce alantnda kalmak koşuluy Ia. duşun- cenın korkusuzca açıklanmasıdır Ozgur ve uygar ınsan nasıl ulusal, toplumsal de- ğerlen hıçe sayan kaba gucun karşısına çıkmakzorunda>sa. ıktıdannhukukaay- kın. hukuk dişı ışlem ve e>lemlenne de kar>ı çıkmak zorundadir Boylesıne du- rumlarda susmak ve suskun kalmak oz- gurluğun yıtınlmesı demektır Bılındığı gıbı tarıh boyunca kım ozgurluğunu yı- tırmışse "onu savunamadığı için yitir- miş", hangı toplum ozgurluğunden yok- sun kalmışsa onu gereğı gıbı koruyama- dığı ıçın yoksun kalmıştır Ozgurluk, çağdaş ınsanın ha\ a gıbı, su gıbı gereksınım duyduğu bır değerdır Onuyıtırecekolursa soluk alamazveya- şayamaz Bu nedenle ozgurluğunu elın- den almak ısteyenler karşısında sessız kalamaz Ozgur ınsan ıçın boyle durum- larda susmak. olınek demektır Çagdaş ın.san çok ly ı bılır kı "haksıziıkJar karşı- sında her susuşunda dzgurlüklerinin bir bolumünü yitirecektir." Bu alanda uyanık \e yureklı olması gereklıdır "Vureklılık" başka "ataklık" başka şevdir. Bu iki ka\ram birbiri> le kanştınJ- mamalıdır. Vureklilik akün ve akıllının korkusuzluğu. ataklıksa akılsızlığın ve akılsı/ın > urvkliliğidir. V ureklilik, neyap- tıgını bilirlik. ataklık ne yapacağım, nere- >e gideceğini bilmezJiktir. Işin sonunu he- saba katmamaktır. Bağnazlığın doğur- duğu bir davranış biçimidir. Çe\renıze bakınız nıee okumamışlar arasındabılgekışılenn doğru duşunebı- len kışılenn bulundugunu gorursunuz Okumuşlar murekkepyalamışlararasın- da da nıce bıhsızlere (cahıllere) rastlar- sınız Aydın geçınen bu aydıncıklar. ne yazıkkıaydınlıktan habersızdırler Han- gı okuldan çıkmış olurlarsa olsunlar ıvı okumamışlar, ıy ı okutulmamışlardır Bu nedenle hıç okumamışı doğru yo- la getırebılırsınız çoğu zaman Iyı oloı- muş. kendılığınden bulur doğru yolu Ama yan okumuşu ıyı okumamışı ger- çeğe y oneltemezsınız hıçbır zaman \a- n okumuşun bağnazlığı hıç okumamış- tandaha tehhkelıdıronun ıçın Boyle bır kışı, kendı saplantısından başka hıçbır şeyı algılayamaz çunku \arım yamalak bıldığı şeylende\ aynasındabuyutenkı- şılerdırbunlar Kendılerını "allame-yici- han" sanırlar Bılgıçlıktaslamaktan ku- rum kurum kurumlanmaktan başka bır şey bılmezler Bılmedıklennı de bılmez- ler Ustelıkışlenguçlenboburlenme bu- yuklenme ve çalımlanmadır Alçakgo- nulluluğun \e kendını bılmenın erdemın- den yoksunduriar Bırçeşıthastalıktırbukuşkusuz Hem de onulmaz. »ağaltılmaz bır hastalıktır Bu nedenle değıl mıdır kı buyuk Ata- türk. Mıllı Eğıtım Bakanı Necati Be> e bırzamanlarşunlan soylemıştır "İnsan- larımızı. çocukJarunızı okutacaksan iyi okut. Eğer iyi okutamayacaksan bırak kendi hallerine. Onlann kendi halleri az okumuşluktan. kotu okumuşluktan daha iyidir." Bu aşamada karşınıza eğıtım sorunu çıkmaktadır Eğıtım deyınce de Ataturk aklagelmektedır Bılındığı gıbı Mustafa Kemal kurduğu cumhunyetı ozgurluk- ler reıımı olan demokrasıve donuştur- mek ıçın oncelıkle "kultur ve eğitim"e onem veren bır de\ let adamıdır Dunya- nın en bu\ uk kultur dev nmcılenndendır Llu>al eğitimden soz etmış, çağdaş eğı- tımın yararlarını ortaya koymuş ve her rurlu koşulda egıtımın değennı vurguia- miştır Mustata Kemal e gore eğıtım "çağdaş olacak, ulusal olacak ve ozgur oiacak'tır Çağdaş, ulusal ve ozgurolma- van eğıtım eğıtım değıldır Gelın gorun kı bugunku eğıtım sıste- mımız ne çagdaş neuygar nedeozgur- dur Kuran kurslarında ve ımam-hatıp okullannda venlen egıtımın çağdaş ve uygarolduğunu soyleyebılırmisınız ko- lay kolav ' Hele ozgur olduğunu sav lay a- bılırmısınızhıç°Neyazık kıbuokullar- da vekurslarda. çagdışı bır eğıtım uygu- lanmaktadır Laıklıkten urken \e korkan gençlervetiştınlmektedır Unutulmakta dir kı çağdaşlığın ve uvgarlığın kayna- ğındalaıkduşuncevardır Aydınlanmave demokrası laıklığın getırdığı kazanım- lardır Bu felsefeyı ve bu duşunceyı ul- kemıze taşiyan Mustafa Kemal'ın eği- timden anladığı "fıkri hiır, vicdanı hur, irfanı hur" kuşaklar yaratmaktır Fıkn hur sozcuğuyle duşunce ozgurluğunu. vicdanı hur sozcuğuyle ınanç ozgurlu- ğunu amaçlayan Ataturk, irfanı hur soz- cuğuy le de kultur ve egıtımın değennı or- taya koymak ıstemıştır O nedenle temel eğitimden geçmeyen bır çocuğumuzun dın eğıtımıyle koşullandınlması Ata- turkçu düşuncemn v e uv gar dunyanın an- lavacağı bır uygulama bıçımı değıldır Temelı olmayan bır bınada yaşamak ne kadartehlıkelıvse temel eğitimden geç- meyen bır kışının dın adamı bılım ada- mı. hukuk adamı olması onun kadar. bel- kı de ondan çok tehlıkelıdır Çunku bır bına yıkılırsa aitında kalsa kalsa S-IO kışı kalır Ama temel eğıtım yoksunluğu bır ulkenın tumden v ıkılışı \e y urttaş ço- ğunluğunun bu v ıkıntının aitında kalma- M demektır kı bu da tutsaklıktır. bagım- sızlığı ve ozgur ulus olma onurunu y ıtır- mışlıktır Şunu ıyı belleyelım Çumhurıvet ve demokrası laık duşuncenın urunudur Demokrasılerde egıtımın amacı aydınlık kafalı ınsan vetıştırmektır Ama uç-beş yaşındakı çocuklan once Kuran kursla- nna gonderır. onlara çağdışı bır eğıtım dayatırsanız, hıçbır zaman aydınlık kafa- lar elde edemezsınız Temel eğitimden geçırmedığınız ınsanlan. dınsel ağırlık- lı ımam okullannda yetıştırmeye kalkar- sanız, onlan çağdaşlıktan ve uygarlıktaiK. yoksun bırakırsinız \\dın kışı ku^ku duy an kışıdır Ve kuş- ku bılımın temelıdır Sozunu etttğımız kuşku bılımselkuşkudur Sorma sorgu- lama ve gerçeğe ulaşma yontemıdır Dın- de kuşkulanma, sorma ve sorgulama yoktur Dın kuralları salt (mutlak) doğ- rular sayılır Kuşkulanmadan oylece be- nımsenmesı gerekır Tumdınler14 dûşün- meden inanacaksın" felsefesıne dav anır Oysa salt doğru sıyasal ve duşunsel ya- şamdan yuzyıllarea once kovulmuştur Dınden kov ulmamıstır \ e kovulamaz da Çunku dınler değışmez kurallar butunu- dur Yuzy ıllar geçse de bu boy le olacak bovle kalacaktır O halde yapılacak şey. dın işlerıyle devlet ışlennı bırbınnden ayırmak dını vıcdanlarabırakmak sıya- sal alandan çıkarmaktır Ataturk'un getırdığı bu çagdaş ve uy- garanlay iş. ne y azık kı son ellı y ıldan be- n torpulene torpuleneorselenmış kuçul- tulmuş ve yerle bır edılmıştır Bunun so- nucunda laık ve çagdaş eğıtım medrese eğıtımıne donuşturulmuştur Ozgur du- ^uncenın zafen olan laıklık yıpratılmış- tır Bugunku kargaşa ortamının nedenle- nnden bın veba^lıcası budur 20 yuzyı- lı tuketmekte olduğumuz bır donemde neacı bırdurum PENCERE BuNeSaltanat!? RECEP BİLGİNER B ır oğle sonu. Ankara'da. Ataturk Bulvarfndan Kızılay'a doğru yu- ruyerekınıyorum Kızılay'dan Çan- kaya'ya doğru, trafık polısı, taa Çankaya"ya kadar kesmış yollan Bır tek araca yol vermıyor Buyuk Mıllet Meclısı kavşağından ıtıbaren hıçbıraraç yu- karıya doğru çıkmıvor, yanı bırakılmıyor Once. bırgrup motosıkletlı polıs. motorgurultu- len arasında hızla geçtı Sırenler, polıs duduklen kesıntısızçalıyordu Arkasından resmı arabalar' Kı- mı polıs arabası, kımı ust duzey burokratlann. bel- kı de korumalann arabalan Luks ve hızlı seyre- den araçlann arasında bır kırmızı plakalı araba ıçe- nde kım var dumanlı camlanndan bellı olmuyor Kızılay a doğru gıtmek ıçın bındığım taksının şo- fbru. ben bır şey sormadan bılgı verdı "Başbakan bu"dedı Onundekı arkasındakı motosıkletveoto- mobıllerde gıdenler de korumalan Tam kırk bır araç Bunun on uçu motorlu ekıp Otekıler de ko- ruma "Eskiden. Başbakan ÇankayaŞa çıkarken yine aracının önıinde ve arkasında korumalar. ust düzey bürokratları taşiyan araçlar giderdi, ama bu kadar değildr dedım Şoför "Başkan Tansu Hanım bd>- le gidip geliyor" dedı Aşağıdan y ukanya doğru trafık sıkışmıştı Uzun surdu yolun açılışı Gazetecı arkadaşlann bu tanta- nalı gıdışe hıç degınmedıklennı duşundum once sonra da Ataturk'e aıt bıranı geldı aklıma Ataturk. cumhunyetın ılk yıllannda sık sık gıttı- ğı Bursa'da, bır keresınde kendısıne ayrılan bınava gıderken hemen herdonemeçte hattayollarda sun- gülu askerlenn nobet tutîuğunu gorur Çanı sıkılır Çelık Palas m arkasındakı bınava geldığı zaman kapıda her zamankınden çok sayıda nobetçı oldu- ğunu gorur Ilgılılen çağınr "Ne gerek var bu ka- dar korumav a. Bir daha istemiyorum. Ben. halkım- la yan yana. iç içe olmak istivonım** der Gazetelenn yazdığına gore Sayın Başbakan Er- bakan'ın 7 50 resmı koruması varmış Partılı olan ozellerdışında' Başbakan Yardımcısı Sayın Çıller'ın de yetmış beş koruması varmış Onlann korunmasına bır şey demıyoruz Ya vatandaş olarak bızlerı kım koruya- cak9 Bıze "Sizi de Allah korur" dıyeceklerdır Pe- kı, ovleolabılıyorsa hıçdıllennden duşurmedıkle- n yuce Allah onlan neden korumuyor va da onlar neden Allah dışında koruyucular tutuyorlar'7 Tankat duzenınde. "Şeyhi, muridi uçurur" der- ler Galıba bızım devlet adanılanmızı daçevresın- dekı yağcılar, şakşakçılar uçuruyor Vakın gunlerle ılgılı bırornek Daha once adını hıç duymadığımız Içışlen Baka- nı hanım geçenlerde "Genel Başkanımız Tansu Çiller Baciyan-ı Rumdur C^ani tarihteki Anadolu bacılanndandır)" demış Kımdır Anadolu bacıları' Başta Hacı Bekiaş Ve- li yı Sulucakarahoyuk e geldığınde ılk karşılayan ona ekmek \e su veren Fatma Bacı'dır Bacıyan-ı Rum dedığımız bu kadınlar gerektığınde sılah ku- şanıpsavaşagıden Anadolu kadınını bılınçlendıren. onlara el sanatlannı oğreten. hıçbır karşılık bekle- meden dertlenne derman olan kadınlardır Bu benzetmeyı yapan Içışlen Bakanı, anlaşılan, yeterlı bılgıye sahıp olmadan belkı de sırf yaran- mak ıçın, 'şeyhini uçurmak istcven murit' gıbı ge- nel başkanına keramet yuklemek ıstemıştır Ataturk"ten bırornek Cumhunyetın ılk yıllannda, Ataturk'un Kon- va'yayaptığı bırgezıde kendısıne Konvalılartara- fından armağan edılen konakta. partılıler bazı mıl- letvekıllerı. halktan ılen gelenler bır bır Kurtuluş Savaşı anılannı anlatmaya başlar Ataturk çok ne- şelenır Bu Mrada Konya mıllet\ekıllennden Refık Bey (DP ıktıdan donemınde Meclıs Başkanı olan Refik Koraltan) Ata ya ovguler duzmeye başlar "Paşam, her $e>i yapan sensin. Butun varlığımızı sana borçluyuz. Sen olmasaydın, hiç kimse bir şey yapamazdı, bundan sonra da yapamaz." Ataturk'un neşesı kaçar sozegırer "Beyefendi, butıin vapılanlar. her şevden önce, buy uk Turk milletinindir. Onun başında bulunmak mutluluğuna ermiş olan bizler. ancak millerin bilinç- li ozverisi sayesinde ve ıman bırliğı içinde ortak gö- rcv yaparakbaşan kazanmışinsanlanz.Gerçekbu- dur." Ama, Retık Bev hızını alamaz. konuşmasını sur- durur -Paşam. bu kadar yüksek alçakgonullülıiğe davanamayız." Ataturk. y uksek sesle Refık Bey ın sozunu keser "Ortada teva/u filan >ok. Gerçeğin ifadesidir. Ben önce. herkesi dinler,fikrinialırım. bır kanaate varı- nm. Bu nedenle. verilen karaıiarda hepinizin pavı \ardır... Herkes nıilli gorev ve sorumluluklanm bil- cneli ve memleket meseleieri uzerinde duşunup ça- lışmayı ilke edinmclidir." Bır Ataturk'e bakın bır de şımdıkılerın her ben- zetmeyı her övguyu alıp başına koymalanna Ah bu sıvaset muntlerı' Zümrüdüanka Sımurg bır masal kuşu, kutsal Elburz dağının tepesınde, abanoz ve od ağaçtanndan yapılmış bır yuvada yaşarmış ^ iran'da duşlenn kuşu Sımurg Araplar Sımurg'a Anka kuşu dıyorlar... Turkler Zumruduanka • Hafız-ı Şirazi 14'uncu yuzyılda yaşamış; Is- fahan'da doğmuş, ama "Dante'n/n Floransa 'yı sevdığı kadar" Şıraz'ı severmış Ne var kı bu gu- zelım kentte rahat yuzu gormemış; Hafız'ın ya- şadığı yıllarda Şıraz, o padışahın elınden bu şa- hın elıne geçmış, 1353'te Şah Mubarizettin ıçkıyı yasaklamış Esrar ıçmeye başlamış Hafız Bır şıırınde dıyor kı "Yut o yeşıl esrar hapını; kım bır arpa kadar yuîarsa, dalgaya duşer de Sımurg'u bıle şışe geçırır Yut o sofıyı marıfet deryasına atan hapı 1 So- fı ondan bır zerrecık yer, yuzlerce sarhoşluğa duşer, bır tanecık yutar, yuzlerce Sımurg tu- tar " Hafız kafayı bulunca, çılıngır sofrasına Zum- ruduanka kuşunu meze yapıyor • Şah Mubarizettin oldukten sonra yenne ge- çen Şah Şuca ehl-ı keyf ımış, ıçkıyı serbest bı- rakıp meyhanelerı de açtırınca Hafız bayram etmış 14'uncu yuzyıldakı İran'da Hafız-ı Şırazı'nın yazdığı şu dızelere şaşmaz mısınız- "EğerMuslumanlık Hafız'ın Muslumanlığı ıse vayi. Bugunun ardında bıryann varsa vay 1 ' Aradan altı yuzyıl geçtı, 21 'ıncı yuzyıla 3 ka- la, bır Iran'ın halıne bakın. Bır de Turkıye nın durumunaL • "Haydarılık" 12'ncı yuzyılda iran'da Seytt Kutbettin Haydar'ın kurduğu tankattır, "On Ikı Imam"a bağlanır tarıkatın kurucusu Kutbettin Haydar'ı Şah Sincan şıırle anlatıyor "Kuru yerde oturmuş bır rınt gordum. Ne kufur kaydındaydı, ne Islam Ne dunya umurundaydı ne dın . Ne hakla mukayyettı, ne hakıkatla. Ne tarıkata bağlıydı, ne yakıyne Her ıkı âlemde de bu ış kımın harcı? " Islamda bır geçmış var, tasavvufta hoşgoru- lu, bır bugun var. Turkıye'de Muslumanın tepe- sıne çıkmak ıstıyor yobazlık' Kuru softanın sı- yasetıyle geçtı ramazan, bayram hoşgorusune mernaba 1 ü ç b ü y ü k ş i r k e t , t e k k a l i t e a n l a y ı ş ı D ü n y a ç a p ı n d a k a b u l g ö r m ü ş k a l i t e s t a n d a r t l a r ı n d a k i ü r e t i m , H a l k ı m ı z a d u y u l a n s a y g ı n ı n g ö s t e r g e s i , Polinas Plastik San ve Tic. A.Ş. TS- ISO 9001 Ülker Datateknik Gıda San ve Tic. A.Ş. Bilgisayar Sisfemleri San ve Tic. A.Ş. EN ISO 9002 EN ISO 9002 i r l i k t e , n i c e g ü z e l b a y r a m l a r a . , .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle