Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetroenr. Orhan Erinç
• Genel Yayvn K.oordmatöcü; Hikmet
Çetinkaya 9 Yazıişleri Müdûıieri: tbrahim
Yüdız - Dinç Tayanç 0 Sorumlu Müdür:
Flkret Ilkiz • Haber Meritezı Müdüıü.
HaluuıKara•GöreelYönetmen; Ffltret Eser
Dış Haberier Şinasi Damşoğlu • tstihbarat: Cengiz
Yıkhnm # Ekonomı. Mehm« Saraç • Kultür.
Handan Şenköken • Spor. Abdöl&ıdir Yücetman
• M^eler.SamiKaraören#Duzeltrne Vbdullah
Yazra#Fotograf ErdoğanKöseoğlu •Bılgı-Belge.
Edibe Bogra • Yuıt Haberten: Mehm«t Faraç
Yaym
Orhan Crins, Oktay Kutböke,
Hikmet Çetinkaya, Şfikran Soner,
ErgunBala,DtofTıyanç, Ibrmhim
Yüdız, Orhan Bursalı, Musttfa
Balbav, H»kan Kara.
Ankara Temsilcisi: Mnstafa Balbav Atatürk Bulvan No:
125,Kat.4,Bakanhklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Faks:
4195027 • lzmir Temsilcisi: Serdar Krak, H. Zıya
Blv 1352S 2/3Tel'.44U220, Faks:4419117»Adana
Terasücisı.ÇetiııYiğenotJa, inönuCd. 119S.No:l Katl,
Tel: 363 12 11, Faks-363 12 15
Müessese Müdurtı tstün Akmtn %
KoordmalOT Atanet Kornlsan A
Mıtesebe: Bâkaat YeMrCkire Hâse\in
GSrer • tşletme Önder Çefik • Bılgı-
tşlem: N'ail taal 9 Bılgısayar Sıstem.
Mürivet ÇlWr»Satş FızOetKnz»
MEDYA. C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür Gfilbin
Erduran # Koordınatör. Reha
Işıtnan fc Genel Müdür Yaıduneısı
Mine Akd«ğ Tel. 514 07 53 -
5139580-5138460-61,Faks 5138463
Ys)ıml&yan ve Bssan: Yenı Gûn Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıhk A.Ş
TûrkocağıCad-39 41 Cagaloğlu 34334lst. PK 246 IslanbulTel (0/21Î) 51205 05 UOhM) Faks-(0 212) 513 85 95
5ARALIK1997 tmsak: 5.34 Güneş: 7.06 Öğle: 12.02 Ikindi: 14.22 Akşanv. 16.43 Yatsı: 18.10
Ruştuveeşi
mankenlik yaptı
• İstanbul Haber Servisi -
Fenerbahce'nin ve Milli
Takırn'ın başanlı kalecisi
Rüştü Rençber ıle eşi Işıl,
ayhk kadın dergisi Woman
için mankenlik yaparak
yılbaşı giysilenni tanıttılar.
Rençber çifti. 8 saat süren
çekimlerde gece
giysilenyle objektiflere poz
verdiler. Işıl Rençber,
çekimlerden sonra eşinin
giyım konusunda çok
zevkli olduğunu, kamp ya
da maç için gittıği
ülkelerden çok güzel
hediyeler getirdiğini
söyledı.
Öğretmen
lormasyonlarına
suç duyurusu
• İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Ege
Üniversitesi Edebiyat
Fakültesf ndeki öğretmen
formasyon programı
sorunlara yol açtı.
Fakültenin öğretim
üyelerinden Prof. Tahsın
Yılmaz, bir grup
arkadasıyla birlıkte
öğrencilerden haksız para
alındığını öne sürerek
programı uygulayan
yöneticiler hakkında
Bomova Cumhuriyet
SavcılığYna suç
duyurusunda bulundu.
OkuUara
teknoloji
transferi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Milli Eğitim
Bakanlığrnın. Dünya
Bankası'nın desteğiyle tüm
okullan milo standartlanna
ulaştırarak tepegöz,
öğretmen çalışma odası
bilgisayan, lazer yazıcısı,
CD'h radyo kasetçalar,
fotokopı makınesi, vıdeo
kamerası. fotoğraf tarayıcı,
televizyon., dizüstü
bilgisayar, gehşmiş
biyoioji. fizik, kimya ve
hayat bilgısı laboratuvar
malzemekriyle donatacagı
bildırildi.
Öğrencilere
katkı knedisi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kredi ve Yurtlar
Kurumu (Yurt-Kur), bu yıl
katkı (harç) kredisi için
başvuruda bulunan 142 bin
202 öğrencinın tamamına
kredi verme karan aldı.
Başvuruda bulunan 171 bin
797 öğrencıden ne kadanna
kredi verilmesi gerektiği
konusunda uzlaşamayan
Yurt-Kur, bu konudaki
karannı gelecek hafta
açıklayacak.
Kadına seçme ve
seçilme hakkı
• İstanbul Haber Senisi-
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği (ÇYDD) Genel
Başkanı Prof. Dr. Türkan
Saylan, 5 Aralık Türk
kadınına seçme ve seçilme
hakkının verilışmin
yıldönümü dolayısıyla
yaptığı yazıh açıklamada,
karar mekanizması olan
siyasette kadının yer
almamasının en büyük
eksiklik olduğunu bildirdi.
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kamunun
yetişmiş personel
gereksinimini karşılamak
üzere 1859yıhnda
İstanbul'da Mekteb-i
Mülkiye adıyla kurulan
Siyasal Bilgiler Fakültesi
(SBF) 138. yaşını kutluyor.
Mülkiyeliler Bırliğı Rüştü
Koray Ödülü"ne. geçen
günlerde yitirdiğimiz
gazetemız yazan Prof. Dr.
Bahri Savcı ve yazanmız
Prof. Dr. Server Tanilli
değer görüldü.
1935'te 18 kadm milletvekilimizin bulunduğu TBMM'de bu sayı bugün 13'e inmiş durumda
Kadnn ne sayıyoruz ne de seçiyoraz
Secme-secilme hakkı
'Eşitsizlik
kaldırılmalı'
• Türk kadımna seçme ve seçilme hakkı
verilişinin 63. yıldönümünde, kadın
kuruluşlan yasalar karşısında eşit
olmadıklannı belirttiler. Türk Anneler
Derneği îstanbul Şubesi Başkanı Nezahat
Köksal "Meclis'inenaz yüzde 25'inin
kadınlardan oluşması gerekir" dedi.
HaberMerkeâ-Türk
kadımna seçme ve seçil-
me hakkının verilişinin
63. yıldönümü yurt ge-
nel inde düzenlenen et-
kinliklerle kutlaniTken,
kadın kuruluşlan, ka-
dın ve erkeğjn yasalar
karşısında eşit olmadı-
ğını belintiler.
Kadm Haklarmı Ko-
ruma Derneği Başkanı
Gönültşler, Türk kadı-
mna seçme ve seçilme
hakkının 5 Aralık 1934
yıhndaverildiğini anım-
satarak bugünün Türk
kadırunınen büyük bay-
ramı oldu|unu söyledi.
Türk kadınlannın,
medeni haklanmn ve-
rilmesiyle "ikinci suuf
vatandaşhktan'' kurtul-
duklannı belirten tşler,
kadmlann, yasalan bil-
meleri. bu yasalarla ken-
dilerine tanınan hakla-
ra sahip çıkmalan ge-
rektiğini kaydetti. Işler,
"Yasalanmızda halen
kadın erkekeşitliği var-
dır dhemiyoruz. Mede-
ni Kanun ve ceza yasa-
lanndaki eşhsizKklerin
kalduiunası gereklklir.
KadmerkekeşM® yok-
tur, insanların eşitliği
vardır. Kadın da bir in-
sandır" dedi.
Eşit hak, eşit
katüım
İstanbul Kadın Ku-
ruluşlan Biriiği Koordi-
natörü Prof. DT. Necla
Arat da toplumda de-
mokrasi için ailede de-
mokrasi istediklerini
vurgulayarak, kadınla-
nn her düzeyde eşit hak,
eşit katıhm, eşit temsil
talep ettiğini söyledi.
Prof. Arat, eşitlik ve
demokrasinin yerleşme-
si için erkeklerin bu ko-
nularda eğitilmesi ge-
rektigini kaydetti. Türk
Anneler Derneği İstan-
bul Şubesi Başkanı Ne-
zahatKöksal da kadın-
lann siyasette erkekler-
le eşit olmadığını belir-
terek "Mecüs'in en az
yüzde25'inin kadınlar-
dan oluşması gerekir"
dedi.
Etkinlikler
Gönüllü kadın kuru-
luşlan, bugün tzmir'de
Kadın ve Aileden So-
rumlu Devlet Bakanı
Isılay Sa>gın'ın da katı-
lacağı bir törenle me-
deni haklannı elde ediş-
lerinin 63. yıldönümü-
nü kutlayacaklar. Iz-
mir'deki tören, AKM
Yunus Emre Salo-
nu'nda sabah 10.00'da
başlayacak.
Ankara'da da etkin-
likler, TürkKadmlar Fe-
derasyonu'nun saat
11.00'deAnıtkabir'izi-
yaretiyle başlayacak. ts-
tanbul'da ise bütün ka-
dın birlikleri "Kaduüa-
nn eşitlik araytşı sürü-
yor, her şey demokratik
Türkiyeiçin
r>
sloaaruy-
lasaat 11 .OO'de "AKM
Konser Salonu'nda bir
araya gelecekler.
ASUMAN ABACIOĞLL
İZMİR - Seçme ve seçilme hakkına sa-
hip olmalannın 63. yıldönümünde kadın-
lar, Meclis'te 18 kadın milletvekilinin bu-
lunduğu 1935 yıhndan bugüne gelinen
noktayı sorguhıyorlar. Kadın örgütleri, 21.
yüzyılın eşiğinde sokağa çıkma yasağı uy-
gulanarak gerçekleştirilen ve tam bir fıyas-
koyla sonuçlanan sayunda kadınlarames-
leğinin bile sorulmadığı günümüzde "ka-
duun" Meclis'te temsil edilmediğı gerçe-
ğinin altını çizdiler.
Cumhuriyetdönemınde, 5 Aralık 1934'te
kadına seçme ve seçilme hakkı verilme-
sinin aıdından 1935 yıhnda yapılan se-
çimlerde Meclis'e, yüzde 4.5'lik bir oran
oluşturan 18 kadın milletvekili seçildi.
Günümüzde 13 kadm milletvekili ile Mec-
lis'teki kadmlann oraru sadece yüzde 2.5.
Bu rakamlar, kadmlann, Meclis'te daha az
temsil edildiklerini gösteriyor.
İlk seçilme hakkı 1933'te
Atatürk, ilkolarak 1933'te kadmlann
belediye seçimlerinde seçme ve seçilme
haklannı elde etmelerini sağladı. 1 yıl son-
ra 5 Aralık 1934'te ise Teşkilât-ı Esasiye
Kanunu'nun 10. maddesi "22 yaşını biti-
ren kadın-erkekher Türk, milletvekiliseç-
• Günümüzde daha çok kadının siyasi parti çalışmalannda
görev almasına karşın, seçim sırasmda kadın adayların
seçilme şansı olmayan alt sıralarda gösterilmeleri, Meclis'te
kadınlann temsil edilmemeleri sonucunu doğuruyor.
me hakkınahaizdir" şeklinde, 11. madde-
si ise "30 yaşuu bitiren kadın-erkek her
Türk, miHetvekili seçflebilir" şeklinde de-
ğiştirilerek, Türk kadımna seçme ve seçil-
me hakkını tam olarak kullanma hakkı ta-
nındı.
İsviçre'de 1971 Vte
Kadına seçme ve seçilme hakkı, Fran-
sa'da 1944, ltalya'da 1945, Yunanistan'da
1952, Belçika'da 1960 ve İsviçre'de ise
1971 'de verildi. 1934 yıh ve oncesinde ka-
dınlann milletvekili seçme ve seçilme hak-
kınakavuştugu ülke sayısının 28, fıilen mil-
letvekili seçildiği ülke sayısının ise 17 ol-
duğu göz önüne alındığmda, Atatürk dö-
neminde kadmlann elde ettiği haklann
önemi ortaya çıkıyor.
Günümüzde daha çok kadının siyasi
parti çalışmalannda görev almasına kar-
şın, seçim sırasmda kadm adaylann seçil-
me şansı olmayan alt sıralarda gösteril-
meleri, Meclis'te kadmlann temsil edilme-
meleri sonucunu doğuruyor.
Seçimlerde Meclis'e en az yüzde 10
oramndakadınmilletvekili sokmayı hedef-
leyen KADER Yönetim Kurulu üyesi ve
Ege Kadm Dayanışma Derneği Başkanı
Prof. Dr. Meryem Koray, 1935 yıhnda
Meclis'e 18 kadın milletvekili seçilmesi-
nin, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin
o dönemde Batılılaşma ve kadın-erkek
eşitliği konulanndaki görüşlerinin bir sem-
bolü olduğuna dikkat çekti. Meryem Koray,
"Aslında ne o dönemde ne de bugün, seçi-
len kadın milletvekilleri kadın seçmenler-
leüişkih'de^L Kadmsecmenlerkendiaday-
lannı secme bilincinde değüler. Partikrin
yapıs içinde adaylan,Hdeıierortayakoyu-
yor" dedi.
Prof. Dr. Meryem Koray, KADER'in
bu sistemi değiştireceğini, kadın seçmeni
hareketlendirerek onun kendi adayını is-
ter duruma gelmesine katkıda bulunaca-
ğını söyledi.
Parti içi işleyişin de değişmesi gerekti-
ğini vurgulayan Prof. Dr. Koray, kadınla-
nn, siyasi parti çalışmalannda görev alma-
lanna karşın "söz ve karar organlannda"
yer almamalannı şöyle açıkladı:
" Kadmlar partflerde de aynen toplum-
daki geleneksel rollerine benzer işler gö-
rüyorlar; geri planda, asunda görünme-
yen işler. Kadmlannda arnkbir' takım oyu-
nu' oynamalan ve dayanışma sağlamala-
n gerekiyor. Colü kadmlar atacaksa, on-
lara bu pası vennek zorundayız.''
Tıkanmaya kadın bakışı
tzmir Kadm Platformu, "Siyasetteki O-
kanmışhgı", kadın bakış açısıyla sorgu-
larken, seçim ve delege sistemini eleştirir-
ken seçimlerin giderek çok büyük miktar-
da paralarla yürütülmesinin, seçilme hak-
kından özellikle kadınlan yoksun bıraktı-
ğımn altını çiziyor.
Izmir Kadın Platormu " Kadmlann bi-
linçn istertüeri sonucu ivme kazanan par-
ti içi kadm harekeüerinin, partüi erkekler
tarafindan' laiklik' kavramıik yavaşlatıl-
dığma" dikkat çekiyor. Kadın Platformu,
bütünparülerde "kaduüarmşeriata kaUtan"
olarak kullanılmak istendiğini, partili er-
keklerin laikliği kadınlann temel sorunu
var sayıp her türlü karşı koyuşu kadına
bıraktığını bildiriyor.
Geleceğin tiyatroculanyetişiyor
Haber Merkezi - Şehir Tiyatrolan Çocuk-Genç Eğitim
Birimi'nin öğrencileri, "gekcefjn tiyatroculan'' olma
yolunda önemli adımlar atıyorlar.
1986 yılından bu yana Şehir Tiyatrosu'nda sanatçı, 12
yıldır Çocuk-Genç Eğitim Birimi, iki yıldır da Çocuk
Oyunlan Sorumlusu olarak görev yapan Neşe Erçetin,
tiyatro eğitiminin sağlıklı koşullarda verilebilmesi ve
hedeflenen başanya ulaşılabilmesi için belli maddi
olanaklara ihtiyaç bulunduğunu belirtıyor ve ekliyor:
"Sahne, deneysel çauşmalar için stüdvolar, tasanm
atöryeleri. müzik, bale çauşmalan icüı özel donanunh,
aynalu pryanolu stüd>olar, so> unma odalan ve duş_
Bunlann tümü buimimizin öğrencikri için sağlannuşür.
Şansbyız, çünkü 84 yılhk bir kurumun çaosı altuıda, bu
birikirnden, onun bize sağladığı olanakbardan
yararianıyoruiT Erçetin, 12 yıl önce kurulan Çocuk-
Genç Eğitim Birimi'nin amaçlannı ise şöyle özetliyor:
• Tiyatro sevgisini aşılamak.
• Çocuk tiyatros«mm yaşaması, gelişimi ve genç
kuşaklara aktanlması.
• tyi bir tiyatro izleyıcisı yetiştirmek.
Bu yıl alınan 8-10 yaş grubundaki 45 öğrenci, Harbiye
Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda, müzik, vücut eğitımi,
dekor/kostüm, yaratıcı drama ve sahne eğitimi dersleri
ahyorlar. îki yıllık eğitim tamamlandıktan sonra başan
belgesi almaya hak kazananlar. çocuk oyunlannda,
sahne üstü ve gerisinde olmak üzere değişik görevlerle
sınanacaklar. (Fotoğraf: KADER TUĞLA)
Türkiye'de en çok istenilen estetik ameliyat yağ aldırma
^Tîryakîler yüz gerdirıneıneli^
İstanbulHaberServi-
si - AvTupa' nın önde ge-
len estetik uzmanlann-
dan Prof. Dr. Dominic
Goga, sigara içenlerin
yüz gerdirmesinin doğ-
ru olmadığını belirterek,
gerdirme operasyonun-
dan sonra sigara içildiği takdirde yü-
zün hızlı bir biçimde yaşlanacağmı
söyledi.
Goga, ABD'de estetik ameliyat
olan kişiler arasında yapılan bir araş-
tınnada, ameliyat olanlann yüzde
89'unun işyerinde atılım gösterdik-
lerinin ve sosyalhayaüanmn denge-
lendiğinin belirlendiğini belirtti. Ota
Sağlık Merkezi'nden Plastik Cerrah
Dr. KemalUğurtu da, Türkiye 'de en
çok istenen estetik ameliyat türünün
'yağ aldırma, kann ve meme ameli-
• Estetik uzmanı Prof. Dr.
Dominic Goga, gerdirme
operasyonundan sonra sigara
içildiği takdirde yüzün hızlı
bir biçimde yaşlanacağmı
söyledi.
yatian' olduğunu belirtti. Vakıf Gu-
reba Hastanesi'nin yıllık kongresi-
ne kattlmak üzere Türkiye'ye gelen
Fransa Tours Üniversitesi Çene ve
Yüz Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof.
Dr. Dominic Goga. Ota Sağlık Mer-
kezi'nin Swissotel'de düzenlediği
toplantıya katıldı.
Sigara içen kişilere yüz gerdirme
ameliyatı yapmanın çok yanlış oldu-
ğunubelirten Gaga, "Bu kişiler ame-
liyat olmak istryorlarsa amelryattan
en az bir ay önce sigarayı bırakmah-
lar" dedi. Goga, estetik
bozukluklannın artık
'übbi bir sorun* olarak
ele ahndığını belirterek
özellikle yüz bölgesin-
deki kemik bozuklukla-
nnın erken yaşta teşhis
edilip müdahale edibne-
sinin çok önemli olduğunu vurgula-
dı.
Ota Sağlık Merkezi'nden Plastik
Cerrah Dr. Kemal Uğurlu da, Türki-
ye'de estetik ameliyat olmamn mali-
yetinin 200 ile 400 milyon lira arasın-
da degiştiğini bildirdi. Türkiye'de ağu
bakımının ve dişlere verilen önemin
çokaz olduğunubelirtenUğurlu, "Ebe-
veynlerin çocuklaruun diş ve cene ge-
lişimikonusundaçok dahadikkatliol-
ması ve gerekirse ortopediste başvur-
ması gerekir'' diye konuştu.
Kampanya baslatıldı
İlkyardım konusunda
kamuoyu bilinçsiz
e-posta: tan (« prizma.net tr
İstanbul Haber Servisi -
Boğulma. elektrik çarpma-
sv, zehirlenme, trafik kaza-
lan gibipek çok olayda ha-
yat kurtaran ilk yardım me-
totlannı bilmiyoruz. Acil
Tıp Derneği Başkanı Dr.
Ülkümen Rodoplu, ilkyar-
dımm yapılması halinde bu
tür kazalardaki ölümlerin
yüzde 50 oranrnda azala-
cağmı vurgularken, "tlk-
yardımdan anlamayanbiri-
si, kaza geçiren kişiyekesin-
likle dokunmamalı" diye
konuşnı.
llkyardım gönüllüsü sa-
yısını arttırmayı ve kamu-
oyunu bu tür durumlarda
yapılacak müdahaleler ko-
nusunda bilinçlendirmeyi
amaçlayan 'Ükyardun için
ilk adun" adh kampanya-
nın tanıtımı Hyatt Regency
Oteli'nde yapıldı. Acil Tıp
Derneği ve Halk Yaşam' ın
ortak gerçekleştirdiği kam-
panya 7 ay sürecek. Bu sü-
re boyunca sanatçı Levent
Kırca ve Oya Başar'ın ha-
zırladığı skeçlertelevizyon-
larda gösterilecek, radyo
programlan yapılacak. îste-
yenler 'http^/ww*vJlkyar-
dim.org.' Internet adresin-
den bilgi alabilecek.
Ülkümen Rodoplu, bil-
gisi olmayan insanlann ka-
zageçiren kişiyeyardım et-
memesini isteyerek, w
Bu
durumda yapabileceğiniz
en rvi şey ambulansa haber
vennekolur.Çünküambu-
lans haber vermeden gel-
mez" dedi. Rodoplu, acil
hizmetlerde tek bir numa-
raolmasını isterken, Sağlık
Bakanlığı Müstesan Sedat
Ünal, acil hizmetlerle ilgi-
li her türlü tartışmaya ve
bilgi alışverişine açık ol-
duklannı söyledi.
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
ftmaç, Sosyalizmi İşçiden Koparaıak'!..
Neyi tartışıyorduk? Galiba, hiç hesapta olmaya-
nı, hiç akiimıza gelmeyeni!
Sanaykîeki gelişmenin dayandığı yer, tetoTotoas/'dir;
yâni, üretime egemen olan teknik (bilimsef) bürokra-
si; üstelik 'teknokrasi' münhasıran 'totaiiter' ülkeler-
de görülen bir 'aşama' da değil; adı Tıberal' -aslın-
da 'tekelci' - kapitalist toplumlarda da meydana çı-
kıyor bütçesi devlet bütçesinden büyük, iş hacmi ina-
nılmaz, çokuluslu 'kapitalist tekefter'de, 'kumanda'
yetkisi hanidir 'teknokrasi'ye kaymıştır. Başka türlü
söylersek, kapitalist 'patenti' endüstrinin, ulaşacağı
son 'aşama' -ister Tıberal' ister 'sosya/ıst' etiketli ol-
sun- egemen bir teknokrasinin 'saltanatı'l
Bir manada bu, Huxley'in de Orwett'in de gele-
cek 'yeni dünya' için 'öngördüğü', kader. otomas-
yon, robot teknolojisi, genetik, sibernetik derken,
toplumlann yaşayacagı bu gelişme sürecinde, aca-
ba 'vida sıkmaktan' ya da 'ocakta kazma sallamak-
tan' başka marifeti olmayan 'kol emekçisi' ne ola-
cak'? Daha da açıkçast, böyte bir 'kol emekçisi' ka-
lacak mı? O yeryüzünden silinirse, mevcudiyetini
emekçinin 'sömürûsü' üzerine kurmuş sosyalizm ne
olacak?
'Liberal Sol Cephe' meraklısı sorunu sorduğum
şu son sorular üzerine bina etmiş, bu arada 'teknok-
ras/'nin getirecegi diyalektiği atlamış; ya bilmiyor da,
ondan; ya daişine gelmediğinden! Oysa sorunun püf
noktası, gelişme sürecinin dünkü 'kol emekçisini'
yann nereye getireceginde; geldiği yerde, yeni işçi
sjnrf/'nın hangi çelişkide, hangi anti/tezi oluşturaca-
ğında! Radovan Richta, -o tarihte SSCB'ni eleştir-
mek arzusu ağır bastığı için- sanayiin ilerki gelişme
sürecindeki 'proteter'i, etiketi 'sosyalist' olan birtop-
lumda ele almıştı; ama söyledikleri, sanayiin teme-
lindeki' tutum ayn oiduğundan, her ikitoplumiçin ge-
çeriidir.
Peki, ne söylemişti?
isçlnin niteliğr deûl$iyor...
Söylediklerini, o zamanlar, şöyle özetlemişim:
"...sorunu koyarken, bir kere.bilimvetekno-
lojinin üretim düzenine getirdiğiyeniliklerdenyo-
la çıkmış. Bu yenilikler derseniz, az buzşeyler de-
ğil hani! Önce klâsik endüstride, endüstriyel üre-
timde bilim 'do/ay/t' güç, ürettm sürecinde 'dolay-
sız' işlevi yok; oysa kimyadaki değişmeler, ham-
madde kavramını da, kendisini de değiştirmiş; öy-
le ya, eskiden doğal hammaddelerin belirli ve
değişmezyelpazesi içinde çalışırken şimdi insa-
noğlu, kimyasal hammaddelerin çok daha zen-
gin yelpazesi içinde çalışmaktadır. Elektronik,
otomasyonu yaygınlaşbrryon otomasyon ise, iş-
çi sınmnın niteliğini değiştiriyor. Bilimin 'dolayh'
üretici güç olduğu aşamada, işçi, aşın iş bölü-
müne, yönetici/uygulayıcı ayınmına tâbi tutulan
emekçi miydi; al bakalım, bu sefer, bilimin üreti-
me 'do/aysız' katılmasıyüzünden -ya da onun sa-
yesinde- işi bütünüyle görebilen, yöneticiyle ara-
sında pek de o kadar fark kalmayan, uzmanlaş-
mış, 'entelektüel' emekçi düzeyine yükselıyor."
"...diyeceksiniz ki bundan ne çıkar? llâhi, ne çık-
maz ki! Klâsik endüstritoplumunda endûstri üre-
timinin aşın kademeleştirilmiş, kol işçtstyle yö-
netici aynlmış bir emek düzeni içinde bulunma-
sı, işçileri belirli bir bürokrasi çarkının dişlileri
haline sokmakta; iktidar onlann eline geçmiş sa-
yılsa bile, gerçekte parti kanalıyta merkeziyetçi
bir bürokrasinin ellerinde toplanmaktadır, oysa
işcilerin tpkı kapitalist endüstriyel üretim düze-
ninde olduğu gibi, atgözlükleriyie daraltılmış bir
üretim çerçevesi içinde tutulması, onun siyasal
düzeyde geniş görmesini, geniş operasyonlara
gitmesini önlemektedir, bu da siyasal iktidara
elkoymuş bürokratlann işine elverir..."
"...bilim işe do/aysız' üretici olarak katılınca, iş-
çinin bilinç düzeyi derhal yükselmekte, yükselin-
ce de onun sınrfsal davranışında olumlu katkısı
olmaktadır, olunca ne olur, işçi sınrfının toplum-
saltavn başkalasır, o zaman da 'yeniişçisınıfı' ufuk-
ta belirir, buysa, kendine 'toplumcu' d'ıyen, ger-
çekte 'bürokrat' ve 'merkeziyetçi' olan diktalarda,
'yeni işçi sınıfı'mn -üretimi nihayet 'dolaysız' ola-
rak denetimi arbnda tutabilmesi sayesinde-; ik-
tidan da dolaysız olarak denetleyebilmek, talep-
terineyol açacaktr..." ÇHangi Sol', IV. baam, s. 83/84,
Bilgi Yayınevi, 1996)
Dlyalektik, daha sert olarak işler...
O u basit özet bile, SSCB 'Nomenk/atura'sının, ne-
ö den dehşete düşüp, Dubçek Yönetimi'nin üze-
nne saldırdığinı, gösterir zannederim.
Meselenin can alıcı yeri, eski 'kol emekçisi'r\\r\,
teknolojinin yeni aşamasında -ister istemez- 'ente-
lektüel emekçi' konumunayükselmesinde; o andan
itibaren de, üretimin bütününü denetleyebilecekgü-
ce erişmestndedir, zaten bu yüzdendir ki, bırakın
'sosyalist' geçinenleri; 'liberal' iddialı -aslında 'tekel-
ci'- kapitalist toplumlarda da, diyalektik, eskisinden
çok daha keskin, çok daha sert olarak işleyecektir:
'mühendis' düzeyindeki 'işçi', 'sömürûlmeye', 'vi-
da sıkmaktan başka marifeti olmayan' 'kol emekçi-
sinden', daha 'elverişli' olabilir mi sanıyorsunuz?
Tam tersi olacaktır!
Işte o zaman sosyalizmi, 'itici gücü' işçi sınrfından
soyutlamak, 'liberal' burjuvaziyle 'Sol Cephe' tasar-
lamak, 'Yeni Dünya Düzeni' için tek çıkaryo/' sayılır.
Tabii, yutturulabilirse!..
Öyle yapmıyortar mı?
httpj/ www. prizma.net tr/ A İLHAN
http-J/www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm