Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 ARALIK 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Söylemez
Kardeşlefe
107yılceza
• İstanbul Haber Servisi -
Kadıköy 2. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde iki ayn
davadan yargılanan ve
aralannda Söylemez
Kardeşler'den 4 kişinin de
bulunduğu toplam 22
samktan 8'i, 140 yıl, 6 ay
hapis cezasina çarptınldı.
14sanıkisedelil
yetersizliğinden beraat etti.
Mehmet Sena Söylemez,
Mustafa Söylemez.
Mehmet Faysal Söylemez
ve Ahmet Söylemez'e
toplam 107 yıl, 9 ay, 10
gûn ağır hapis cezası
verildi.
TMMOB
Demokrasi
Kunıltayı
1
• ANKARA(Cumhuriyet
Bûrosu) -" Demokrasi
Kurultayfnı
gerçekleştiren Türk
Mühendis ve Mimar
Odalan Birliği (TMMOB),
"Sıra Türkiye Demokrasi
Kurultayı'nda" mesajı
verdi. Yaklaşık 400
delegenin katılımıyla
gerçekleştirilen Demokrasi
Kurultayı'nın sonuç
bildirisinde, "Bu kurultay,
şiddetin, zorbalığın,
ahlaksızlığın, kural
dışıhğın kural haline
getirildiği bir ortamda,
demokratık, katılımcı,
hoşgörülü ortamlann
yaratılması çabasıydı"
denildi.
*$anayi
Kongresi 9 7
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Türk Mimar ve
Mühendis Odalan Birliği
(TMMOB) Başkanı Yavuz
Onen, bugün başlayacak
"Sanayi Kongresi '97" ile
alternatif bir sanayileşme
stratejisi oluşturulmasına
katkı sağlamayı
amaçladıklannı söyledi.
KE ögrenci
sayısı arttı
• ANKARA (Cumhuriyet
BürosuJ- İstanbul Kadın
lylrjUİUâian Birliği üyesi
12 kuruluş temsilcileri,
Güneydoğu'da yatılı bölge
kız okulu açılması için
topladıklan 1.5milyar
liralık bağış çekini vermek
üzere dün Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit'i
ziyaret ettiler. Ecevit, 8
yıllık kesıntisiz eğitime
geçılmesinden sonra
Güneydoğu'da kız
öğrencilerin okula
devamının yüzde 20
oranında arttığını söyledi.
Kasım ayı
ihlaJleri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - lnsan Haklan
Derneğı, 1997yılının
Kasım ayına ilişkin insan
haklan ihlalleri
bilançosunu açıkladı.
Rapora göre, kasım aymda
toplam 11 faili meçhul
cinayet ışlenirken 17 basın
çalışanı gözaltına alındı.
16 demek, sendika, yayın
organı ve partinin basıldığı
belirtilen raporda. 4 bin
231 kışınin işten
çıkanldığı, 16yayınında
toplaöldığı kaydedildi.
Bahri Savcı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Mülkiyeliler
Birliği ile Ankara
Üniversitesi tletişim
Fakültesi Mezunlan
Vakfı'nın. Ankara
Üniversitesi Siyasal
BilgilerFakültesi'nin 138,
Mülkiyeliler Birliği'nin
51. kuruluş yıldönümü
etkinliklen çerçevesinde
düzenlediği "Prof Dr.
Bahri Savcı'yı Anma
Toplantısı" Harb-Iş
Konferans Salonu'nda
yapıldı. Toplantıda DSP
İstanbul Milletvekili
Ahmet Tan, Siyasal
Bilgiler Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Celal Göle, SBF
Anayasa Kürsüsü öğretim
üyelerinden Prof. Dr. Cem
Eroğul, SBF Anayasa
Kürsüsü öğretim
üyelerinden Prof. Dr.
Yavuz Sabuncu,
Mülkiyeliler Birliği
Başkanı Alper Aktan,
Ankara lletişim Fakültesi
Mezunlan Derneği
Başkanı Süleyman
Çoşkun, Eğit-Der Genel
Başkanı Mustafa Gazalcı
ve Eğitimci-Yazar Mahmat
Makaleto katılarak birer
konuşma yaptılar.
Sezgin, Türkiye'nin Balkanlar ve Kafkaslar'da ortak ordu kurmayı planladığım söyledi
6
ABD giivenflir dost olsun'LALE SARIİBRAHtMOĞLU
ANKARA -Milli Savunma Ba-
kanı ve Başbakan Yardımcısı ls-
met Sezgin, Türkiye'nin. SS-
CB'nin dağılmasıyla ortayaçıkan
yeni güvenlik ortamına uygun
NATO stratejisi çerçevesinde baş-
lattığı profesyonel ordu yapılan-
masına tümüyle geçmesinin söz
konusu olmadığını açıkladı. Sez-
gin, "Asker ocağı kutsal bir yer-
dir. Bu nedenk profesyonel asker-
liğe geçişle bûükte mecburi asker-
lik hizmeünden tamamen vazge-
çflmesi mümkün olmayacaknr"
dedi. Sezgin, Türkiye'nin, Bal-
kanlar ve Kafkaslar'da ortak ordu
kurmayı planladığım da
belirtti.
Cumhuriyet'in çeşitli
konulardaki sorulannı
yanıtlayan Sezgin, 'Ya-
nm asıriık müttefikimiz'
dıye tanımladığı ABD'yi,
Türkiye'nin •güvenilirbir
dosru olmaya' çağırdı.
Sezgin, ABD'den, lobile-
rin etkisinden kurrularak
Türkiye'yi uzun vadeli
stratejik ortağı olarak
görmesıni istedi.
Sezgin, pek çok ülkede
pahalıya mal olan ve et-
kinliği tartışılan zorunlu
askerliğin ordu üzerinde
demokratikleşme etkisi
bulunup bulunmadığı ve
profesyonel orduya ge-
çişle ilgili bir sonıya da
şu yanıtı verdi:
"Türk milletinin örf ve
adetierine göre askerlik
çok yüce bir kavramdır.
Halen Türkiye'de uygu-
lanmakta olan sistem. ya-
n profesyonel. yan zorun-
luluk esasına dayanan
karma bir sistem olup ta-
mamen Türk SilahJı Kuv-
vetteri'nin halkma açık ol-
ması prensibine göre inşa
edflmiştir."
Askerlik tasalmıyor
Milli Savunma Bakanı
Sezgin'in, Cumhuri-
yet'in sorulanna yanıtla-
n şöyle:
• 1991 yılından itiba-
ren profesyonel ordu ya-
pısına doğru ilk adımlar
atıldı. Emirkomutayapı-
sı içinde de bir teşkilat-
• Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Milli
Savunma Bakanı Sezgin, tümüyle profesyonel
ordunun söz konusu olmadığını söyledi. Sezgin,
"Türkiye Balkanlar ve Kafkaslar'da ortak ordu
kurmayı planlıyor. Barzani'ye lojistik destek
veriyoruz. Savunma harcamalan tüm hızıyla
sürecek" dedi.
lanmaya gitmek amacıyla dış
kaynaktan subay ve astsubay alı-
mına ımkân sağlayacak şekilde
sözleşmeli subay yasa tasansı ça-
lışmalan başlatıldı. Bölgesel nsk-
ler, dış tehditte meydana gelen ar-
tış ve iç tehdite karşı yürütülen
mücadele nedeniyle askerlik sü-
resinin yeniden kısaltılması dü-
şünülmüyor.
• TSK sınır ötesi harekâtını,
Kuzey Irak'taki rakip Kürt grup-
lanndan Irak Kürdıstan Demok-
ratik Partisi (KDP) ile yapmakta-
dır. Yani bölge insanının kendi-
siyle yapmaktadır. Bu bağlamda
da KDP liden Mesud Barzani'ye
lojistik destek sağlıyoruz.
0 Türkiye'nin yer almadığı bir
çokuluslu birlığin Doğu Akdeniz.
Balkanlar ve dığer yakın bölge-
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
Avrupa BirHğTne ilk tepid: Demokratikleşme paketi geri çekildi.
lerde fonksıyonel ve aktif olması
mümkün değildır. Bu kapsamda,
Türkiye bu bölgede de kuzey böl-
gesinde olduğu gıbı çokuluslu
birliklerin kurulmasını teş\ ik et-
mektedir. Aynca değışen güven-
lik ortamında, istikrar ve güven-
lige en fazla ihtiyaç duyan bölge-
ler olan Balkanlar ve Kafkaslar'da
katılmayı arzu eden bölge ülkele-
ri ile ortak bırlik oluşturulmasına
yönelık projelerimız var. (Türki-
ye'yi Balkanlar'da etkin lolacak
ve eski Doğu Avrupa. Orta Asya
ve Kafkasya ülkelennı bünyesı
içinde toplavan Banş için Ortak-
lık (BİO) çerçevesinde ortaya at-
tığı birlik kurulması projesi-
nin benzerinı Bulgaristan da
gündemegetirdi.)
• NATO'nun genişleme-
sı sürecınde bir grup ülkeye
diğerlerine göre ayncalıklı
davranarak bölgesel denge-
sızliklerin yaratılmaması
önemlıdir. Türkiye'nin bir
güvenlik endişesı varsa, bu
da Balkanlar'daki bırlik, be-
raberlik ve bütünlüğün her-
hangi bir nedenle sağlana-
maması endişesinden kay-
naklanabilecektır.
Ordu dinine bağjb
• Türkı>e laık bir ülkedir.
Bu düşünce sistemi insanla-
nn dıni inanışlanna saygıyı
gerektirdıği kadar aşın dincı
faalıyetlen men etmeyi de
gerektırir. Özelhkle
TSK'nın aşın dıncı hareket-
len bünyesinde muhafaza et-
mesi mümkün değildir, gele-
cekte de mümkün olmaya-
caktır Hiçbır asker dınının
gereklerini yerine getıriyor
dıye ordudan atılmaz. Ancak
dıni kendı kötü emellenne
alet etmek ısteyenlerin ordu
içinde banndınlması müm-
kün değildir.
• Dünyanın en istikrarsız
bölgesinde \er alan Türkiye,
45 yıl bütçesinin büyük bö-
lümünü savunmava ayırdı ve
güvenliğini temm ettı. Uy-
gulamalanmız bundan sonra
da aynı düşünceler ışığında
devam edecek.
• TSK'nın milli olması
zorunluıhtiyaçlannm tekno-
loji paneilennde müzakere-
sıne Ocak 1998 de başlana-
cak.
DlSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'i ziyaret etti
4
Eylemin hedefi hükümet değiPANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-DlSK Genel Başkanı Rıdvan
Budak, 10 gün süren "Sendikal
Haklar Yürüyüşü"nün ardından.
dün Başbakan Yardımcısı Bülent
Ecevit'i ziyaret etti. Budak, eyle-
min hükümetı hedeflemediğını
vurgularken. "Hükümetin maze-
reti var, sayısal çoğunluklan yok.
Hükümete değil, Türkiye'deki si-
yaset anlayışına karşryız" dedi.
Ecevit de, Türkiye'de "kayıt içi jş-
çiden fazla, kayıt dışı işçi" olduğu-
nu vurgularken, bu sorunun çözü-
mü için vergi reformu paketinin
önemli katkı sağlayacağını bildir-
di. DtSK Genel Başkanı Rıdvan
Budak, dün parlamentoda Ecevit'i
ziyaret ederek bir mektup sundu.
Budak siyaseti uyarmak için yola
çıktıklannı, ancak yol boyunca çe-
şitli kesimlenn sorunlannı akta-
rarak kendilerini "sözcü" olarak
gösterdiğini anlattı. 11 milyon
sendikalı olabilecek kişi varken,
sendikalı sayısının 960binde kal-
dığına dikkat çeken Budak. 12
Eylül sonrasında 40 bin üyelerinin
ışten çıkanldığını da anımsattı.
Budak. "Sendikalar olarak bitme
noktasına geByoruz. Bircok soru-
numuzvar. DİSK açüdığından be-
Çiller'in Söylemez için destek turu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP
Genel Başkanı Tansu ÇiDer. lzmir
Milletvekili Ufiık Söyiemez'i geri almak
için bazı Başkanlık Divanı üyelenni ikna
etmeye çalışıyor.
Genel Başkan Yardımcısı Nahit Menteşe.
"Kapryı araladık" derken, Doğan
Güreş'in dönüşünün kesinlik
kazanmadığını söyledi.
DYP'de, Başkanlık Divanı, Genel Idarc
Kurulu ve gruba kadar uzanan Söylemez
bunalımı çözülemedi. Başkanlık Divanı
üyeleri kendi aralannda bölünürken,
Genel Başkan Yardımcılan Nahit
Menteşe, AH Şevki Erek, Mehmet
Gölhan geri dönüşler için Çiller'in
yanında yer aldılar. Başkanlık Divanı'nın
dığer üyeleri Hayri Kozakçıoğju, Cihan
Paçacı ve Rıza Akcalı ise Çiller'le ters
düştüler. Çiller, dün yaptığı genişletilmiş
Başkanlık Divanf nda geri adım
atmayacağı mesajı verdi. Menteşe,
"Kapıyı aralachk. Merkez sağdaki
bütünlük önemli. Saym Güreş'le de sık
sık görüşüyoruz, ancak bana bir süre
bekler gibi gefiyor" dedi. Ufuk
Söylemez'in genel başkan yardımcılannı
telefonla tek tek aradığı öğrenildi.
DYP'de. Söylemez'e karşı Çiller'e
direnen kesim, GİK kozunu kullanmak
için kollan sıvadı. DYP rüzüğü. istifa
ettikten sonra bir miiletvekilinin geri
dönüşü için yetkiyi GlK'e bırakıyor.
ri notertere 4-5 milyon dolar ver-
miş. İşçinin sendikaya ü\e olması
için de, istifası için de noteregitme-
si gerekiyor. Siz istifa etseıüz. Cum-
hurbaşkam istifa etse böyle bir ge-
rek yok. Bunlar, sendikalaşma
önündeki engeller*' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent
Ecevit de, "demokratik ve banş-
çı" eylemleri nedeniyle Budak'ı
kutladı. Ekonomik ve Sosyal
Konsey'in > aşama geçirilmesinin
önemıne dikkat çeken Ecevit,
"DİSK daha çok özel sektörde (A-
duğu için bürün sorunlannıza si-
yaset çözüm bulama\abilir" dedi.
Ecevit. kayıt dışı işçı sorununun
önemini vurgularken de, "Çözüm
öncelikle kayıt dışı ekonomiyi ola-
bildiğinct daraltmaya bağlı görü-
nüyor. Vergi reformu sayesinde.
kayıt dışı işçileri gözden saklamak
çok zor olacak. Aynca özelsektör-
de erken yaşta işten çıkanp, kıdem
tazminaonı azaitma eğiiimi var"
diye konuştu.
IRMIKI AYDIN ENGİN
Yoksa gözünüzden kaçtl
mı?
Rant gelirierinin vergilen-
mesi bir yıl ertelendi.
Ertelemenin zamanlama-
sı pek uygun oldu. Lüksem-
burg donjğunun tozu duma-
nı arasında sessiz sedasız
karara bağlandı. Artık bor-
sada hisse senedi alıp sata-
rak, günlük, haftalık repo,
overnight faiz, dolar, mark,
döviz duraklan arasında me-
kik dokuyup, parayla para
kazanılan birtuhaf ekonomi-
de at koşturarak sağlanan
kazançlar bir yıl daha vergi-
siz.
Avrupa Birliği'nin kapısın-
dan döndürüldük diye fırtı-
nalar koptu da, sonuçlan ve
etkileri en az o kadar önem-
li bir erteleme karan üstüne
ne bir ses, ne bir soluk.
Oysa bunun şakaya gelir
yanı yok. Sözünü ettiğimiz
rant gelirleri, emekli ikrami-
yesini semt bankasında fa-
ize verip enflasyona karşı
kendince (ve umutsuzca) di-
renmeye çalışan Mehmet
Ürkmesin Diye Sessiz Sedasız...
Efendi'nin sağladığı kazanç
değil. istanbul Yeşildirek'te
gündeliğinden arttırdığı bir-
kaç milyoncuğu, Tahtaka-
le'de döviz bürosuna gidip
on dolara, yimni marka çevi-
ren sırt hammalı Siirtli Ha-
san'ın kazancı hiç değil.
Borsada, repo pazarında,
döviz alım satımında bir ge-
cede sağlanan rantlar, sizin
benim gibiler için baş dön-
dürücüdür. Borsada hisse
senetleri üstüne oyun çevi-
renler bir seansta ceplerine
milyonluk değil, milyarlık de-
ğil, trilyonluk kazançlar ko-
yuyorlar.
(Haydi şurada bir ara ve-
rin de trilyonun kaç sıfırla ya-
zıldığını bir çırpıda söyleme-
yi deneyin bakalım.)
Bu tür kazançlara rant de-
niyor. Ranten kestirme tanı-
mıyla "bir emek karşılığı ol-
maksızın sağlanan gelir"
demek.
Keza gene en kestirme ta-
nımıyla "sermaye". serbest
piyasadan işgücü, ham-
madde ve makine satın alıp,
işgücü sahiplerini çalıştıra-
rak makineleri işletip ham-
maddeleri "mefa"yadönüş-
türen ve bu metaları satarak
"kâr" elde eden ve böylece
durmaksızın büyüyen ser-
vettir.
Bu tanıma çok bilmiş eko-
nomi uleması, "Oh-hoooo
sen 19. yüzyıldan kalma bir
ideolojinin, Marksizmin ba-
yatlamış jargonuyla eski bir
masal anlatıyorsun. Global-
leşen dünyada mali serma-
ye, ticaret sermayesi, sana-
yi sermayesi, hatta sermaye
değeri kazanan bilgi gibi çok
bileşenli ve çok yüzlü, çok
karmaşık bir ekonomi olgu-
yu bu kadar basite indirge-
yemezsin" diyecek.
Hiç de bir şey demiş ol-
mayacak.
Insanlar acıkınca ekmek
yiyor, bir yerden bir yere git-
mek için taşıtlara biniyor,
üşümemek için giyiniyor, ba-
nnmak için ev alıyor ya da ki-
ralıyorsa sermayenin temeli
gene de "hammadde-maki-
na-işgücü"nün bir araya ge-
tirilip tüketim maddesi (me-
ta) ürettirilmesi ve bunlan sa-
tıp kâr elde edilmesidir.
Kapitalizmi bu içeriği ile
kavrayanlara bugün için sö-
zümüz yok. Ne tuhaf ve ne
acıdır ki bu ülkede kapitaliz-
min çapaçulluktan, vurgun-
culuktan, üretim olgusunu
bu denli gerilere itmekten
kurtulmasını savunmak bile
Marksistlere düşüyor.
Tıpkı gerçek bir demokra-
side sosyalizmin temel he-
deflerini yaşama geçirmek
için savaşmak yerine, de-
mokrasiyi, hukuk devletini,
sivil anayasayı savunmakla
yetinmek zorunda kalışları
gibi.
Erteleme kararıyla bir yıl
rant gelirleri vergilenmeye-
cek. Bir yılda vergi vermek-
sizin cebe girecek rant gelir-
lerinin boyutları korkunç.
Türkiye sermayedariarı ise
gitgide daha da azgmlaşan
bir hızla üretimden kaçıp
rant gelirlerine yöneliyor.
Ürkmesin diye kollanan, sır-
tı sıvazlanan sermaye hiç
utanmadan, yüzü kızarma-
dan sadece para alıp sata-
rak yürümeyi açık seçik yeğ-
lemiş durumda.
Rant kazançlanndan ver-
gi alınmaya kalkışılınca bile
ürküveren bir sermaye; böy-
lesi sermayedarları bile ür-
kütmekten ürken bir iktidar!
işte 1997 sonu Türkiyesi'nin
en özlü fotoğrafı...
Haydi "Türkiye'yiniye Av-
rupa Birliği'ne almadılar"
sorusunun yanıtını bir de bu
fotoğrafta arayahm. Haydi
bu ülkede "Demokrasi niye
böyle güdük, hukuk niye
böyle boynu bükük, insan
haklan niye böyle ayaklaral-
tında" sorularının yanıtlarını
bir de bu fotoğrafta bulmayı
deneyelim...
POLİTİKA GUINLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Karamsar mısımz?..
Alman Sosyal Demokrat Partisi Federal Meclis
Grubu ve Avrupa Sosyal Demokrat Partisi Başka-
nı Rudolf Scharping, Ankara'da şöyle diyor:
"Kızgınlığın, öfkenin üstünden gelin, akılcı ol-
uni."
Scharping, CHP Grubu'nda konuşurken Lük-
semburg zirvesinin sonuçlarınadeğiniyordu...
Alman konuk, ilginç gözlemlerini aktardı; de-
mokratik, laik, özgürlükçü toplum üzerinde dur-
du...
Dün sabah gazetelere şöyle bir göz attım...
Şeriatçı basın yine sapla samanı kanştırmıştı.
Din tacirleri, akıl almaz yalanlarla ayakta durmaya
çalışıyorlardı...
RP liden Necmettin Erbakan, partisinin grup
toplantısında "ilk seçimde yuzde 60 oy almalıyız"
diyerek bir yerlere sınyal verıyor ve ekliyordu:
"İlk iş olarak bu ucubeyi işbaşından uzaklaştı-
racağız..."
DYP lideri Tansu Çiller, koskoca bir partiyi yüz-
de 10'lara düşürdüğünün farkında olacak ki 'Saf-
kan Atatürkçülüğü 'y\e 'katıksız şeriatçı' olmayı eş-
değer sayıyor, Meclis kürsüsünden 'radikallslam-
cılara' mesaj veriyordu...
Türkiye, ilginç bir yol ayrımına doğru sürükleni-
yor muydu?
Pencereden dışarıya baktım. Kar yağışı hızlan-
mıştı...
Çamlıca tepeleri kahverengiyle beyazın içinde
koyu yeşil bir rengın yalnızlığını taşıyordu...
Yeniden gazeteleri okumaya başladım. Başlık-
lar "Türkiye bizi yanlış anladı", "Müthiş destek",
"Avrupa'nın anahtan Blair'de" türündendi...
•••
Demokratik, laik ve özgürlükçü bir toplum mu-
yuz?
Biz bu soruyla hep karşılaşıyoruz...
Tarikatlann holdingleştiği bırtoplumdaelbetdin
bezirgânları at oynatacak, 'uzlaşma ödülleri' da-
ğıtarak toplumu kendi yanlanna çekmek için 'med-
ya'yı da kullanarak yol almaya çalışacaklardır...
Böyle bir düzende Başbakan Mesut Yılmaz ve
yardımcısı Bülent Ecevit ne yapacaktır? Salt ke-
sintısiz 8 yıllık zorunlu eğitımi yaşama geçirerek
Türkiye'yi demokratik, laik ve özgürlükçü çağdaş
bir toplum düzeyine çıkarabilecekler midir?
Avrupa Birliği, Türkiye'yi dışladı!..
Biz Avrupa istiyor diye mi demokratik, laik ve öz-
gürlükçü bir toplum olacağız, yoksa bu coğrafya-
da yaşayan insanlar için mi çağdaş bir ülke konu-
munu benimseyeceğiz?
REFAHYOL gitti, ANASOL-D geldi!..
Dinci vakıflar dimdik ayakta, şeriatçı hareket es-
kisinden daha hızlı!..
Kim denetleyecek dinci vakıflan, kim?
Vakıflar Personel Daire Başkanı ne yapar?
Vakıflar Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkan-
lığı kimlere hizmet eder? Kurul başkanı. yurtsever
müfettişleri niçin görevlerinden uzaklaştınr?
Bir başka soru:
"Bilecik Vezırhan Köprülü Mehmet Paşa Camii
emanet onanmını alan firmanın kimlehe ilişkisi var-
dır? Vakıf Inşaat kimlerin yönetimindedir? Bu /n«
şaattakı taşeronlar kimlerin yakınıdır?". . •
• • • • • ' '
Avrupa bizi dışladı mı dışlamadı mı?
Rudolf Scharping, CHP grubunda ne diyordu:
"Ktzgınlığın, öfkenin üstünden gelin, akılcı olun!"
Sahi biz akılcı mıyız?
Hiçbir zaman olamadık ki!..
Önce biz çağdaş değiliz...
Biz şimdilerde "Zina suç olsun mu olmasın mı"
diyetartışıyor, ünıversiteli kızlanmızı 'Bekâret kont-
rolünden' geçirmek için çabalıyoruz...
DSP Tekirdağ Milletvekili Fevzi Aytekin diyor ki:
"Zina yapan idam edilsin!.."
Türkiye demokratik, laik ve özgürlükçü bir top-
lum mu? Türkiye AB'den niçın soyutlandı?
Devletimiz 'yatak odasından çıkmayı' düşün-
medikçe, çocuklarımıza işkence yapıp cezaevle-
rine tıkmaktan vazgeçmedikçe, biz daha çok 'de-
mokratik, laik ve özgürlükçü Türkiye' sloganları
atanz...
Sapla samanı salt dinciler değil, demokratik, la-
ik ve özgürlükçü kesilenler de kanştınyor...
Sonra ne oluyor?
Karamsaıiık toplumu sarıyor...
Yüreği sevdasız bir toplumun bireyleri olarak
gökdelenlere bakıp boşluğa sesleniyoruz:
"Biz ne zaman Avrupalı olacağız?"
Galiba hiçbir zaman olamayacağız!..
Dün Ankara'da, Kızılay Alanı'nda polisin öğren-
cilere karşı takmdığı acımasıztavrı sanırım televiz-
yonlardan izlemişsinizdir...
TBMM Genel Kurulu'nda pankart açtıklan için
toplam 96 yıl hapis cezasına çarptınlan üniversi-
te öğrencilerinin Yargıtay'da görülen temyiz duruş-
ması için istanbul'dan Ankara'ya gelen öğrenciler
Kızılay'a yürümek istediler...
Ama polis her zamanki gibi acımasızdı. öğren-
cileri copladı, yaraladı ve 438 kişiyi gözaltına aldı.
Pencereden dışanya baktım. Gökyüzü kurşuni
rengin kuşatması altındaydı. Kar ise hâlâ yağıyor-
du...
E. Posta: Hikmet.Cetinkayafa raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
C A G D A S Y A Y I N L A R
Çtmtm j ÇAĞININ TAHIĞI ÜÇ YAZAR
2. BASI
300 000 Tl
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPLARI
3. BASI
400 000*1-
SANCILI YILIAR KUŞATILMIŞ
SOKAKLAR
4. BASI
350 000 TL
KUZU POSTUNDA KURT
2. BASI
600.000 71.
ZAMBAK SANA DA BUIAŞTI KAN
2. BASI
6O0OO0TL
DİN BARONUNUN KAZIARI
600 000 Tl
A$IK KADINLAR SOKA&I
60C000TI
JERİAT PAZARI600 000 TL
Cumhuriyet Kıtap Kulübü Çağ Pazarlama A Ş Türkocajı Cad.
No-39/41(34334)Cağaloğıu-lstanbul Tel 514 01 96