Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 ARALIK 1997 PERŞEMBE
10 HABERLERIN DEVAMI
Istanbul
Edime
Kocaelı
Çanakkale
Izmır
Manısa
Aydın
Denızlı
K
K
K
PB
PB
PB
PB
PB
5
-2
3
4
4
8
9
6
Sinop 4 Adana PB
Zonguldak K
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskışehır
Konya
Sıvas
K
K
K
PB
PB
PB
PB
3
6
5
-2
0
1
-3
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkârı
Van
PB
K
P
K
Y
P
P
9
8
co
8
9
4
5
Kars K -1
Oslo
Yurdun kuzey ve do-
ğu kesimleri çok bu-
lutlu, Marmara'nın
doğusu, Karadefiız,
Doğu Anadolu'nun
kuzey ve doğusu ile Stockholm
Güneydoğu Anado- Londra
A
| S iŞF-JPpSJWpPMİİ!PLrr.:
PB 4
Helsınkı K 2
K -2
lu'nun doğusu karia ÂmsterdârfT
kanşıkyağmurvekar *™°l e f O a m
yağışlı, öteki yerler Bruksel
Y
Y
J3
9
Y 12
parçalı bulutlu geçe- Paris Y 13
cek. Hava sıcaklığı Bonn Y 5
azalacak. Münih PB 3 Milano
Berlın
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
PB
K
Y
K
K
K
Y
Y
U
-1
10
-3
-2
-4
17
11
PB 10
r'~k\ondraf
^ ^
•Beriın
c_
tfglm
* <
—-^t
Kar,re« 1
• Moskova
^nkara
A*. ^"^ •
V V Taşkent:
\ j ^
•Tahran
ASYA
Moskova
Aşkabat
Akmota
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
K
Y
K
Y
Y
K
K
A
-b
6
-3
4
5
3
4
22
Şam PB 12
f ^ \ Parçalı bulırtlıı Ssıı > Çok bulutlu Yağmuriu
w w
Kartı Sulukar Gok gûftiftûlû
* •
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
tınhyor, soruştuaıluyor.
Güvenoyu niteliğinde oyiamayla sonuçlanıyor.
Kısacası; en büyük gensonj bütçe!
1998 yılı bütçe müzakereleri başladı.
TRT'nin baştan sona naklen verdiğı konuşmala-
n, 62 milyonun yüzde kaçı baştan sona ılgıyle izle-
di. araştırmaya değer doğrusu.
Çekicilikten uzak, ya partı genel merkezinde ya
da kışısel çabalarla hazırianıp kâğıda dökülmüş gö-
rüşlen tekdüze sesle okuyan, arada sırada sözlü sa-
taşmaları yanıtlamaya çalışan "hatipler".
Bre ne yaman hatipler! Kürsü, cümle farklılıkla-
rıyla aynı konuları işleyen sözcülerle dolup taşıyor.
Biraz ılgı çekeni; "Yakışıklı" Baykal dı llgi odağı
olması, üstün karizması ile ülke sorunlanna yeni ba-
kış açılan getirme olasılığından kaynaklanmıyordu.
Hükümete verdiği destek. mehter yürüyüşüne
benzedığınden, bu kez, bir ilerı adım ıçin hangi ko-
şulu tazeleyıp Mesut Yılmaz'ın önüne koyacağı
merak ediliyordu.
Şaibe Hanım mı? Allahlık! Söz etmeye değmez.
Ne yazık kı bütçe görüşmelerinin ılk gününde;
Türkıye'yi, hatta Batı'yı ayağa kaldıran AB'ye üs-
tünkörü ufak ufak değinmeler dışında, TBMM'den
anlamlı, tutarlı ses yok!
Şaıbe'nin AB'nin aldığı olumsuz kararın sorum-
luluğunu Yılmaz'a mal eden sözleriyle Bülent Ece-
vit'in birkaç cümlelik yanıtı dışında... Türkiye'yi ve
Batı'yı sarsan AB olayı, TBMM'yi fazla ilgilendirmi-
yor. Çıkan sonuç bu!
By-pass'sız
Bütçe görüşmelerinde zaman ve konu kısrtlama-
sı yok.
TBMM, medyanın gösterdiği duyarlı tepkileri
sankı yeterli görüyor. AB sorununa sıra gelince,
partilerin üzerine ölü toprağı serpiliyor. Atlantik öte-
sinden bile -Clinton'dan- ses geliyor. Içeriden ve
dışandan gelen tepkileri yeterli buluyor olmalı ki
Cumhurbaşkanı'nın tanımıyla:
"Rejimin kalbi" TBMM suskun. Öncelik ve ıvedi-
likle araştırmak. soruşturmak... Sorunu gelmışi
geçmışiyle irdeleyıp hükümetin önüne "ulusal ye-
ni bır bakış açısı" getırmek... Ya da taze bir ruhla
ülkenın kaynaklannı harekete geçırmek...
Yok, yok, yok!
Mutlaka bır uyandıran, enseye bır tokat atıp göz-
leri açmaya zorlayan mı olacak?
Yoksa, 28 Şubat'taki gibi by- pass mı gerekıyor
"rejimin kalbine?"
Beş aylık hükümetin AB karan ile hezımete uğ-
radığını kabul eden siyasetçilerımiz, sadece bu hü-
kümete değil, gelecek hükümetlene de ışık tutacak
nitelikte ulusal bir reçete hazırlamayı akıllanna ge-
. tinmiyor.
Alman Kinkel, AB koşullarının "makul" olduğu-
nu söylüyor; ne ki TBMM bir karar alarak "makbul"
bulmadığını duyuramıyor.
Nihayet dün geç vakit, bir "uyanış" gözleniyor
TBMM'de. DYP'nin AB konulu genel görüşme is-
teminin cumartesi günü ele alınması uygun görü-
lüyor. Ulusal sorunlar adına bir umut ışığı!
Dışarıdaki manzara "malum"; içeride ise ne so-
run ne söyleyelim hesabı, karmaşa. Yüzlerce so-
run arasında son telaşımız; RP kapatılırsa gelecek
partı ile ilgilı.
Kilis Milletvekili Doğan Güreş, kapatmaya kar-
şı çıkarken "Halka RP'nin gerçek yüzünü anlata-
caksmız. Onlar da oy vermeyecek. Bu durum bu
kadar basit" diyor.
Ya. ışte böyle; "bu kadar basit".
Kım söylüyor bunları? Eski Genelkurmay Başka-
nı. Gel de devlet umuru görmüş bu türden görüş
sahıpleri ile irtıcadan annmış bir ülke yarat!
Ismail Cem, Brüksel'de Batı'ya sesleniyor:
"Hızaya gelın".
Çankaya'dan mı olur. Başbakanlık Konutu'ndan
mı tercih hakkı büyüklerimızın. Bınleri TBMM'ye
seslenmeli:
"Hizaya gelin!"
Ziııada
6
eşitlik' tartışması
ANKARA (Cumhuriyet
BÜTOSU) - Türk Ceza Yasa-
sı'nda "erkeğiııziııası''nı dü-
zenle\en maddenin kaldınl-
masıyla doğan boşluk ıçin
hazırlanan tasan alt komis-
yona gönderilirken. cinsler
arası eşıtliğin "zina kavramı
çıkanlarak" sağlanması tar-
tışılıyor. Avukat Şenal San-
han. yasanm amaçladığı "ai-
le birtiktetiğinin'' ancak de-
mokratık çerçevede koruna-
bıleceğıni belırterek "züıa"
kavrarrn yenne "aldatma ve
sadakatsizliğirr ele alınma-
sını önerdi.
Sanhan. TCK'nin, erke-
ğın zinasını düzenleyen 441.
maddesinın Anayasa Mah-
kemesi tarafından iptalinin
ardından yasa koyucuya ve-
rilen 1 yıllık sürenin dolma-
sına 10 gün kaldığinı anım-
satarak "10 günlük süre içe-
risinde \eni bir vasanın tar-
dşılması mümkündür. Ama
süre çok az kaldı. Belki yeni
bir yasanın çıkmaması ve
441 "m kcndiliğinden düşme-
sL bizim 440 \i>nünden de
eşitiik iddiasıyta iptalegitme-
mize \ol açabiür" dedı.
Alt komisyonda görüşûle-
cek tasannın cezada eşitlik
sağlamaya yönelık olduğu-
nun altını çizen Sanhan, bu-
rada gereksınimin cezalan-
dırma ve cezada eşitlik sağ-
lamak olmadığını, asıl ama-
cın zina kavramının suç ol-
maktan çıkanlması olduğu-
nu vurguladı. Medeni Ya-
sa'da (Yurttaşlar Yasası) da
zınanın bireylen ilgilendıren
bır konu olduğu üzennde ge-
nel bir kabul bulunduğunu
belirten Sanhan şu açıkla-
mayı yaptı: "440 ve 441.
maddedeki suçlar şikâyete
bağb suçlar. Yani taraflar bu-
nu kendilerine yönelik bir
hakaret sayryorlarsa şikâyet-
çi oluyorlar. Şikâyete bağh oi-
maa, kamuvB >önelik birsuç
olmadığuvasa koy ucunun da
bu düzenlemeyi yaparken -
suç her ne kadar genel ahlak
ve adaba aykın cürûnıler
başlığına alınmış ise de- yine
de kişisel bir olgu olduğunu
kabul ediyor. O zaman. şikâ-
yette bulunuluşu yönünden
suç ohnaktan çıkanlışı daha
da kolay oluyor7
Aile bırlığinın ancak de-
mokratik bir çerçevede ko-
runabileceğim belirten San-
han. demokratik bir ailenin,
demokratik bır çerçevede
bırbirine saygı duyan ınsan-
lardan oluşan bütünlük an-
layışı olduğunu söyledi. Sa-
nhan, zınanın Medeni Ya-
sa'nın boşanmaya ılişkin hü-
kümleri ıçensinde, ancak bir
boşanma unsuru olarak ka-
bul edilebileceğini belirte-
rek cezalandınlan eylemin
"zMa" olarak değıl "aJdat-
ma. sadakatsizük" gibi baş-
lıklar altında ele alınması ge-
rektiğini bildirdi. Sanhan,
böyle durumda, ilişkiyi sür-
dürmek ısteyen, ilişkiye sa-
dık kalan tarafin karşılaştığı
bır olumsuzluk ve haksızlık
olduğuna dikkat çekti
TBMM Adalet Komisyo-
nu'nda önceki gün görüşül-
mesınin ardından. incelen-
mesi ıçin alt komisyona gön-
derilen tasan üzerindeki gö-
rüşmelerin bugün tamam-
lanması bekleniyor.
diiııi sınır
ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)
- CHP'nin davetlisı olarak geldiği
Türkiye'de temaslannı sürdüren Al-
man Sosyal Demokrat Partisı (SPD)
Federal Meclis Grubu Başkanı Ru-
dolf Scharping, Avrupa Birliği"nin
(AB) dini sıp.ırlardan oluşamayaca-
ğını, bu tür ölçütleri "saçma ve ap-
talca" bulduğunu söyledi.
Scharping, dün CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal ile düzenledıği
basın toplantısında. Lüksemburg
zirvesi sonrası Türkiye'nin düş kj-
nkJığına uğradığının açık olduğu-
nu, ancak Avrupa"ya yönelık pers-
pektifinden uzaklaşmaması gerektı-
ğıni bildirdi.
Avrupa'da, AB'nin "dini sınır"
görüşleri ile ılgıli bazı açıklamalar
yapıldığını anımsatan Scharping.
AB Dönem Başkanı Lüksemburg
Başbakanı Jean Claude Juncker"'ı
ad \ermeden eleştirdi. Scharping,
"Bu tür sınırlan saçma ve aptaka
olarak nitelendiriyorum. Aydınlan-
ma dönemi A\Tupa'da gelişmiştir ve
Avrupa'vı zenginleştiren bu çeşitlfli-
ğin olmasıdır. Bunlann katkılan
göz ardı edilemez. Bu tür görüşlere
sahip olanlann ilerlemelerinin en-
gellenmesi gerekiyor"' dedi.
Türkiye'nin tarih ya da geleneği
degil, tercihlen nedenıyle Avru-
pa'ya yönelmek ıstediğine ışaret e-
den Scharping, bunu çok doğru bul-
duklannı ve Türkiye'nin içıne düş-
tüğü düş kınklıgı ve kızgınlıktan
kurtularak Avrupa Konferansı'na
katılacağını umduklannı söyledi.
Scharping, toprak sorunlannın
Uluslararası Adalet Divanf nda çö-
zülmesi, konferansa davet edilen ül-
kelerin başka adaylann tam üyelik
süreçlerine itiraz etmemeleri gibi
koşullar olmasına karşın Avrupa
Konferansfna davetin, koşullara
bağlı olmadığını öne sürdü. Konfe-
ransın, Avrupa'da sınırlann kalkma-
sı ve aşılması amacıyla tüm devlet-
lere yönelik bir çalışma olduğunu
anımsatan Scharping, Türkiye'yi
Avrupa'da görmek istediklerinı vur-
guladı.
Türkiye'nin insan hakJan veazın-
lıldar konusunda büyük iterlemeler
kaydettiğını belirten Scharping. bır
soru üzenne, özellıkle Güneydoğu
Anadolu Bölgesı'nde, insan hakJa-
nnın korunması konusunda sorun-
lar olduğunun herkesçe bilindiğını
söyledi.
Konuk meclis başkanı, Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel ve Baş-
bakan MesutYılmaz'ın da bu konu-
daki görüşlerini bildiğini, onlann da
Türkiye'nin bazı eksiklikleri oldu-
ğunu büyük bir açıklıkJa söyledik-
lerini belirttı.
Scharping. Türkiye ve Alman-
ya'da. sosyal demokratlann iktida-
ra gelmesinin ilışkılen nasıl etkıle-
yeceği yönündeki soruya, "Obette
daha iyi olacak" yanıtını verdi.
Scharping. bu durumda hem Türki-
ye-Almanya hem de Türkiye-AB
ılışkılennin olumlu olacagını söy-
ledi.
Kıbns konusunda, Türkiye ve Yu-
nanistan'ın karşılıkh katkılarda bu-
lunması gerektığıni belirten Schar-
ping, Yunanıstan'm S-300'leri Kıb-
ns'ta konuşlandırmaması ve Türki-
ye'nin de Kuzey Kıbns'taki askeri
gücü azaltması gerektığinı söyledi.
Scharping, AB ile yapılan muzake-
relerde Kuzey Kjbns Türk Cumhu-
nyeti'nin de bulunmasının ıyi ve ya-
rarlı olacagını kaydetti.
Yılmaz: Muz
cıımhııriyeti değiliz
• Baştarafı 1. Sayfada
geleceği konusunda fikir mutabakatınız yok. Lüksem-
burg zirvesini, AB'yi Hıristiyanlar kulübü olarak gör-
mek isteyenler kazandı. Biz de divonız ki, eğer siz böy-
ledüşünüyorsanız,başvurumuzu geri çekeceğiz. Bunun
böyle olmadtğının gösterileceği yer bundan sonraki zir-
vedir."
Bir soru üzerine bu konuda AB'ye 6 ay süre tanıdık-
lannı bıldiren Yılmaz, şimdı otokritık yapma sırasının
AB'de olduğunu söyledi.
Mesut Yılmaz. "Kendi aranızdaki kavganızı yapın.
Netfceji ha/iran ayında bize sö> leyin. Lüksemburg'da-
ki tutumunuz devam ederse. biz bu büiik için adaybğa
talip değüiz. Talip olmamızın da anlamı yok. Gireme-
>iz çünkü Hıristiyan olamayız. Ama eğer sövledikleri-
nizde samimh seniz. bu tutumunuzu düzcltin. Biz arzu-
muzu ve taahhütlerimizi muhafaza ediyoruz" dedi.
Başbakan Mesut Yılmaz. Almanya Dışışleri Baka-
nı Klaus Kinkel'in AB'nin Lüksemburg zirvesinde al-
dığı kararlarla ılgili açıklamalannı değerlendirirken
"KinkeL baştan aşağıya zırvalıyor. Yaptığı bürün açık-
lamalar çelişkili" dedı.
Başbakan Yılmaz, Brüksel'de gazetecilere yaptığı
açıklamada. AB'nin "muz cumhuriveti'' olmadığını
bildiğini, onun ıçin bu ışın hazırana kadar süreceğını
söylediğini belirtti. Yılmaz. "Ama onlar da Türki-
ye'nin muz cumhuriveti olduğunu sanmamah. Onlann
bu baskılanna hak verecek geçmişte çok argüman var.
Maalesef Türkiye'de hükümetler geçmişte AB'ye kar-
şı yanlış tutum almışlar" diye konuştu.
Önümüzdeki 6 a>lık süreçte AB Dönem Başkanlı-
ğı'nı üstlenecek olan lngıltere'nin, Türkiye'nin üzeri-
ne çok geleceğini ıfade eden Yılmaz, bunun da Tony
Blair'in ilk kez bir uluslararası organızasyona başkan-
lık yapması ve çok uzman olduklan Kıbns konusunu
mutlaka bır şekle ka\ uşturmak istemelerinden kaynak-
lanacağını söyledi.
Blaır'e anlattığı gibi, Türkiye'nin tavnndan dolayı
bunlann gerçekleşemeyeceğini ifade eden Yılmaz.
"Onlar bizim Möf yapbğunızı zannediyorlardı. Şaşkın-
lıklan ondan... Bize hakikaten beklentimizden fazlası-
nı verdiklerini düşünüyorlar. Oysa biz ölçüp biçip, tam
olarak beklentilerimizi ifade ettik. \v' bunun altına iner-
seniz tepkimız sert olur, felaket sonuçlan olur' dedik"
şekJinde konuştu.
KÜLTÜR • SANAT
AB Dönem Başkanı şaşkın
Haber Merkezi - Başbakan
Mesut Yılmaz'ın dün Brük-
sel'de yaptığı ",\B'nin 6 ay
içinde tutumunu değiştirme-
mesi durumunda Türkiye
başvurusunu geri çekecektir"
şeklindekı açıklaması, AB
çevrelennde şaşkınlık yarattı.
Avrupa Birliği Dönem Başka-
nı Lüksemburg 'un Başbakanı
Jean Claude Juncker, Türki-
ye'nin tam üyelik başvurusu-
nu geri çekmesini istemedik-
lerinı söyledi. Amerikan yö-
netimi ise AB'ye sözlü uyan-
da bulunarak "Türkiye'nin
zamanlavenihaiolaraktoplu-
luğa alınması gerektiği
n
me-
sajını verdı. Ancak ABD yö-
netiminın AB tarafından öne
sürülen ve Türkiye'nin toplu-
luğa alınma şartlannı ıçeren
noktalara desteğinı sürdürme-
si de dikkat çekti. ltalya Dışiş-
leri Bakanı Lamberto Dini de
AB zirvesinde ahnan karan
eleştirerek Almanya ve Yuna-
nistan'ın mutlu edilmesi uğ-
runa Türkiye'nin "kmküğmı"
bildirdi.
Avrupa Parlamentosu'nda
düzenlediği basın toplantısın-
da, Yılmaz'ın ABD'ye gıder-
ken yaptığı açıklamayla ilgili
olarak AA muhabirinın soru-
lannı yanıtlavan Juncker.
"Türkiye'nin adayüğını geri
çekmesini istemiyoruz. \day-
lık geri çtkilirse bu da bizim
için. Türkiye'nin daha önce
verdiği tepki gibi şaşuiıcı ola-
cak" diye konuştu. Lüksem-
burg Başbakanı. aynca.
"AB'nin. Türkiye'nin adayh-
ğını geri çekmesini aklından
büegeçirmekismediğini'' ifa-
de ettı. Juncker. 12-13 Ara-
lık'taki Lüksemburg zirvesin-
de alınan kararla. Türkiye'ye
kapının kapanmadığıru aksi-
ne açıldığını öne sürdü. Junc-
ker, Avrupa Parlamento-
su'nda yaptığı konuşmada da
"Türldye'ye hayırdemekiste-
medik" dedi. Juncker. şunla-
n söyledi:
"Türkiye'yi bir Avrupa ül-
kesi olarak kabul ediyoruz.
Türkiye, Avrupa ailesine da-
hildir. Türk dostlanmı/ın bi-
zim bir Hıristivan kulubü de-
ğil ama bir değerier kulubü ol-
duğunu anlamasını istiyoruz."
ABD'den sözlü destek
.Amenkan yönetımi Avru-
pa'nın kapılannı en az 20 yıl
daha kapattığı Türkiye'ye
sözlüden öteye gitmeyen des-
teğini sürdürüyor. VV'ashing-
ton muhabirimiz Fuat Koz-
luklu'nun haberine göre,
ABDyönetiminin Mesut Yıl-
maz'ın Bill Clinton ile cuma
günü yapacağı görüşmenın
öncesinde syrekli Türkiye'nin
3nemrni gütıdeme getiren
açrklamalar yapması, Was-
hinton-,\nkara arasındaki ış-
birliğinin gelışeceğinın işare-
tı olarak yorumlanıyor. ABD
Dışişlen Bakanlığı sözcü yar-
dımcısı James Foley, dün
Amerikalı bır gazetecinin so-
rusuna verdiği yanıtta, "Baş-
kan Clinton'ın da dediği gibi.
Türkiye'nin Bad'nın bir par-
çası olması gerektiği yolunda-
ki düşüncemiz çok kuvvetli-
dir. Türkiye'nin bir A\Tupa
vokasyonu olduğunu daha ön-
ce ifade etmiştik. AB'nin. üye-
lik için koşul ve takvim betir-
leme hakkını tanıvoru/- An-
cak, üyeliğin zamanla gerçek-
leşmesi gerektiğine inanıyo-
ruz" diye konuştu. Folev'ın
bu sözlennin ardından. bir ga-
zeteci, "Türkiye')i AB'nin
tam üyesi olarak görmek isti-
yor musunuz sorusunu yö-
neltti. Foley. bu soruya, "Evet,
zamanla ve nihai olarak evet"
karşılığını verdı. ABD >öne-
timi, bu açıklamasıyla Türki-
ye'ye açık bır destek veriyor
görüntüsü taşımakla bırhkte
AB'nin Türkıye'yi topluluğa
dahil etmek uzere öne sürdü-
ğü şartlan benimsemeyi sür-
dürüyor. LaRepubbikagaze-
tesine bir açıklama yapan Di-
ni. AB zirvesinin, Almanya
ve Yunanıstan'ı mutlu etmek
için Türkiye'yi "lardığını"
belirtti. Dini, "Çünkü anıacn
mız, görüşme değü. tarüşma
forumu olan Londra Konfe-
ransı'na Türkiye'nin kaülırm-
nı sağlamaktı. Türkiye'nin
AB zirvesinden çıkan sonuca
verdiğitepkisi anlaşıkr nitelik-
tedir" dedı.
AB Komisyonu Başkanı
Jacques Santer. AB'nin zir-
vede Türkiye'ye, karşı olumlu
birftttum izledigini öne süre-
rek Türkiye'ye ıçı dolu ve so-
mut önenlerde bulunulduğu-
nu söyledi. Santer, öne sürü-
len koşullann kesinlikJe aşın
olmadığını ıleri sürdü.
Lüksemburg Dışişlen Ba-
kanı Jaeques Poos da, zirve
karan ile AB'nin Türkiye'ye
kapıyı kapatmadığını aksine
açtığını ılen sürdü. Fransa'nın
Avrupa işlerinden sorumlu
Bakanı Pierre Moscovid, Tür-
kıye'nın AB ile dıyaloğu sür-
dürmesinin gerekli olduğunu
söyledi.
K.K.TC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş. "Türkive'siz
Kıbns Türkünün bir lokma"
olduğunu belırterek "Bunu
kendimizi küçük gördüğü-
müz için söylemivorum. Tür-
khe'den aynkuğımız gün bi-
teriz" dedı.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Yöneticiler ayağını gazdan çekmez:
"Zaferi göriıyomm..."
Dönüş yolu, çoğunlukla giderken atılan slogan-
lan temizlemekle geçer:
"Yine hüsran..."
"Buraya kadar..."
Arada bir yiğitliğe laf ettirmeyiz:
"Bizi hakem yıktı..."
Başbakan Mesut Yılmaz'ın ABD gezisi öncesi de
benzer hava estiriliyor. Yann Başkan Clinton'la gö-
rüşecek olan Yılmaz'ın çantasında bir dizi konu var.
Bakû-Ceyhan boru hattı, enerji yatınmlan, AB ile iliş-
kiler bunlardan birkaçı...
Clinton'ın önceki gün düzenlediği basın toplan-
tısında Türkiye için kullandığı sözler AB acısı üzeri-
ne kaynak suyu gibiydi:
"Güvenilir... Iyi müttefik... Müthiş derecede
önemli bir ülke... Türkiye Avrupa 'nın içindedir..."
Ilk bakışta çok güzel sözler. Somut olarak neyi ifa-
de ediyor?
Hiçbirşeyi...
Dileyelim ki, ABD seferinden de futbol maçlan-
mız gibi şen gidip yaslı dönmeyelim.
Siyası seferlenn futboldan bir başka farkı daha
var. Tıpkı Clinton'ın söyledikleri gibi karşılıkh güzel
sözlerden sonra, yurda dönüşte herhangi bir kaza-
nımımız olmasa bile, "Istediğimizialdık" diyebiliyo-
ruz. Bunu almadığımız bir süre sonra bellı oluyor a-
ma, olsun... Golü yediğimizi sonradan fark ediyo-
ruz.
Yılmaz, Almanya gezisinden sonra yurda dönüş-
te, her lıder gibi uçakta, ayaklan havadayken duru-
mu degeriendirmışti:
"Istediğimizi aldık..."
Lüksemburg'dakı zirve öncesi ve sonrası Türki-
ye'nin AB'ye tam üyeliğini istemediğini, üstü en az
kapalı ifade eden Almanya oldu.
ABD ne der?
Enerji santrallannın satışında ve yeni yatırımlarda
ABD firmalanna öncelik tanıdığımızı garantı eder-
sek şöyle der:
"Türkiye, insan hakları ve demokrasi alanındaki
eksikliklenni gidermeye çalışan önemli bir mütte-
fîktir. Bu eksiklikleri anlayışla karşılıyoruz."
Bu işte terslik olursa gidişte de terslik olur:
"Türkiye artık insan haklan ve demokrasi sorunu-
nu çözmelıdir. Bu eksıklikler ilişkilerdeki en önem-
li aksaklığı oluşturmaktadır."
Sağcılar Moskova'ya...
Türkiye, Lüksemburg Zirvesi'nin ardından gözü-
nü Rusya ve ABD'ye dikerken AB de kendi içinde
konuyu tartışmaya devam ediyor. Ilk bakıştaki gö-
rünüm şu:
Lüksemburg ve Yunanistan başbakanlan olum-
suz tavır izlediler. Türkiye'yi kıracak demeç ve yak-
laşımlar içine girdiler. Almanya, ABD ve Fransa baş-
ta olmak üzere ötekı ülkeler duruma çok üzüldüler...
Acaba?
Kimileri Yunanistan ve Lüksemburg'u AB'nin gü-
nah keçısi olarak değerlendiriyor, ama sanınm da-
ha çok şu tanım yakışıyor:
Mayıneşeği...
Önden bu iki ülkeyi salıp her şeyi söyletiyoıiar.
Türkiye'nin neye nasıl yaklaşacağını görmüş oluyor-
lar. Sonra bunu "düzeltmeye" çalışıyorlar.
Rusya'yla ılişkilerimızde ise yeni bir dönem baş-
lıyor. Başbakan Çernomırdin'in ziyareti sırasında
imzalanan anlaşmalan özellikle sağ gazetelerimiz o
kadar büyük ve iyimser duyurdular ki... Zaman,
"Dev anlaşma", Türkiye "Büyük işbiriiği" manşet-
lerini attı.
Eskiden "Rus" sözcüğünü tersinden okuyanlar,
şimdi işbiıiiğini takla atarak duyuruyor. Neredeyse
o eski slogan hortlayıp biçim değiştirecek:
"Sağcılar Moskova 'ya..."
293 89 7» (3 HAT)
KASABAYönetmen:
Nuri Bilge Ceylan
1997 Allın Portakal Jurı Oîel Ûdulu
1997 Allm Koz.1 Vılmaz Guney ı
BevoglJ ALKUAR 2S3 2<66 12.X-H1S-1645-13.0HUS
Cffitey FERnfE(Saton3) 2362564 12.M-Mt5-l6.3M8.45-2U5-CumjCjnaıtBS2345
Kaıttoy BWWHY! 4143505 HJO-HOO-lSJO-tiOO-îîJO
DERİMOD
SANAT
MERKEZİ
ÖZ6ÜN BASKISERGİSİ
Özdemir
MustoİD
Yurdaer
Mustafo
Tomur
Ghat
Adnm
Tonju
Siraı
MemEt
OttoHerbert
BalbnNad
Mustofo
rufa
Güngör
ALTAN
ALTINTAŞ
ALT1NTAŞ
ATA
ATAGÖK
BURAK
ÇOKER
DCMİRCİ
DEMİR1AŞ
GİffiEÜ
HARJEK
İSÜMYEİ
KARYAĞDİ
ONAT
TANER
löArafck'ÇZ-lOOtük^
Pazar PazartBa hanç hergün 1100-1B 30
Sahıl M J 5 Kanjeşler Dur* Zıytmbumu
Tel 54716 04/Fax:558 71 78
SES-1 885/ORTAOYUNCULAR
Tel: 212-251 18 65 Fax: 244 43 27 - İSTİKLAl CAD. 140-BEYOĞLU
FERHAN ŞENSOY
FERHANGİ
1268. OYUIM
Çarş./Perş. 21.OO
FERHAN ŞENSOY
FEL.EK ..
3\R GUN
SALAKKEN
35O. OYUIM
Pazar 15.30 ve 18.30
]KEriTOYUriCULARir3
3İ!
Tpr<"n!;f Mc Naıiy
MARIA CALLAS
Yon : Yıldız Kenler t.lehmet Bırkıye
Cev. Ulehmet Baydur. Yıldız Kenter
11-12-13-19-20-25-2? Aıalıfc Saai 21 00
14-21 AralıhSaal 15 00
KURGULAYAN. FERHAN ŞENSOY YÖNETEN: DERYA BAYKAL
FERHAN ŞENSOY-RASİM ÖZTEKİN-LEVENT ÜNSAL-ALİ ÇATALBAŞ-ŞÜKRAN DEDEMAN
ERKANÎIÇÜNCÜ-ÖZKAN AKSU-SAYCIN DELİBAŞ-SEVİNÇ ERBULAK-SEVİL AKI
Cuma 21.00 Cumartesi 18.30 - 21.00 Kültııc Bakanlığının kalkılarıyla
OrtaoyuncuMr Gi<
B İ L E T S A T I Ş Y E R L E R İ .
25118 65-66 VakkoMmalar Taksım, Suadiye. Rumelı. Akmerkez
YlLBftSl GRUP ETKİHLrĞİ
VİŞEJNERTE
BİHRVT MA\1T\>
.*.% V.NBILGE
ÇILER BELEN
GÖKSlTvSVl
HİKM EMRE
\ VILE CIMIT
ŞE\D4 Gl RSO\ ÇOB\>
LRSIL\S. I Ğ
SMJ 22.30
HHBBE'CİH
POP-JflZZ
EytemPdıt Gûraı Oraran
Dem Eıran. Ittkan Ûtem
PtfiŞEHEE
RÇIKRflDYO
GECESİ
CUMAFTTESİ 23 BO
HIRIH HRLPLEH
ROCHHnOLLPlflTFORMU
YILBAŞI
HIRIH HRLPLER
HOCHIIROLLPLflTFDBrtü
ABDULMKMCAD
N061
REl25435ffi-23'7250
$ ilanlarınız
s İÇi n :
•• 293 89 78
•• (3 hat)
yılbaşı
özel programı
sibel köse
vokal
tuna ötenet
pıano / saksofon
selçuk sun
bas
deniz dündar
davuT
rezervasyon ve Mgi için:
520 St 78
ç&stanblues
Iff. jazz club
% \ p restaurant - esfe - bar
tarih! darphane binaları
topkapı sarayı içi sultanahmet
rez : 520 51 78