25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
,8 KASIM 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Müdür Atatürkçü oldugu için öldürüldü' -• İstanbul Haber Servisi - Fatih'ın Çarşamba semtindeki Vasıf Çınar İLköğretim Okulu Müdürü Fevzi Polat'ın Atatürkçü düşüncelere sahip olduğu için öldürüldüğü ileri süriildü. Müdürü odasında tıçaklayarak öldüren eski imam Hacı Ömer Arayıcı'nın polis ifadesinde ıleri sürdüğü .'namus cinayetı' iddialannın hiçbir inandıncılığı bulunmadığını belirten Vasıf Çınar llköğretim Okulu öğretmenleri, bu olaydan iki gün önce de bkul bahçesinde buiunan Atatûrk büstünün kaidesinin üzerindeki "Egemenlik kayıtsız şartsız milletirrdir" yazısının söküldüğünü söylediler. Öğretmenler. "Müdürümüz bu olaya çok sınirlenmiş ve 'O yazıyi kaideye kazıtacağım. Bakalım bu sefer nasıl sökecekler' demişti" diye konuştular. G. Antepspoplu yöneticilere silahlı saldım • İstanbul Haber Servisi - tstanbulspor ile Gaziantepspor arasında dün gece oynanan lig maçından sonra aralannda Gazıantep Spor Kulübü Başkanı Celal Dogan'ın da bulundugu yönetim kurulu üyelerine, Hasan Sevinç (23) adlı bir Gaziantepli silahlı saldında bulundu. Ceylan Intercontinental Otel'in önünde yöneticilere 6 el ateş eden Sevinç, kulübün asbaşkanı Asım Atmaz'ı sol dizinden yaraladı. Saldırgan, olaydan hemen sonra yakalandı. Asbaşkan Atmaz, kaldınldığı Alman Hastanesı'nde ayakta tedavi gördükten sonra taburcu oldu. Şemsi Denizer'e 10 milyarlık tfava açridı • ZONGULDAK (Cumhuriyet) - ANAP Zonguldak Milletvekili Veysel Atasoy, kendisine hakaret ettiği iddiasıyla Türk-lş Genel Sekreteri ve Genel Maden-lş Sendikası Genel Başkanı Şemsi Denizer hakkında. 10 milyar liralık tazminat davası açtı. Avukatı Ethem Malkoç aracılığıyla Zonguldak Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvuran Atasoy, Denizer'in, "erkekliğinden şüphem var" sözüyle kışılığine hakaret ettiğini belirtti. Zonguldak Cumhuriyet Savcılığı da, Veysel Atasoy'un şikâyeti üzerine, a>Tiı sözlerinden dolayı Denizer hakkında. •'milletvekiline hakaret etmek"ten Asliye Ceza Mahkemesi'nde 6 ay ile 30 ay arasında hapis cezası istemiyle ceza davası açmıştı. 45 bin aileye istihdam • ADANA (Cumhuriyet Güne> İUeri Bürosu) - SHÇEK'ten sorumlu Devlet Bakanı Hasan Gemici, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'ndan aktanlan ödenekler sayesinde toplam 45 bin aileye istihdam olanağı sağlandığını açıkladı. Bakan Gemici, "Bu istihdamın yüzde 35'i Gûneydoğu ve Doğu Anadolu'daki insanlar için gerçekleştirildi" dedi. Çatlı'ya dini tören • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Susurluk'taki trafik kazasında ölen Abdullah Çatlı, bugün ailesi ve arkadaşlan tarafından düzenlenecek dinı bir törenle anılacak. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun yanı sıra MHP'nin üst düzey yönetıcilerinin de katılacağı Çatlı'nın mezan başındaki törenın ardından Kurşunlu Camii'nde dua okunacak. Törene DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak ve Ülkü Ocaklan Genel Başkanı Atilla Kaya'nın da katılması bekleniyor. Anayasa Mahkemesi, RP'nin isteğini reddetti. Partide liderlik kavgası kızıştı Refah'a ek süre verilmediSEBAHAT KARAKOYUN ANKARA - Anayasa Mahke- mesi'nde RP'nin kapatılması iste- miyle açılan davada, partinin, söz- lü savunma için 11 Kasım'dan sonra 15 gün ek süre verilmesi is- temi reddedilirken, Refahlılarara- sındaki liderlik kavgası kızıştı. Necmettin Erbakan'dan sonra po- tansıyel lideradayı olarak görülen İstanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki ekip, RP'nin kapa- nlması olasılığı karşısında ızlene- cek stratejiyi tartışırken "Tayyip Erdoğan liderlik koituğuna, Erba- kan Köşk'e" formülünü günde- me getırdıler. RP kapatılırsa kuru- lacak yeni partinin ilk kongresıne kadar emanetçi genel başkanlık için Recai Kutan'tn adından söz edilirken, ilk kongrede Tayyip Er- doğan'ın görevi devralması öngö- rülüyor. Anayasa Mahkemesi, RP'nin kapatılması istemiyle açılan dava- da, bu partinin sözlü açıldama için 11 Kasım'dan sonra 15 gün ek sü- re verilmesi istemini reddetti. Anayasa Mahkemesi Başkanı YektaGûngörOzden, heyetin dün gerçekleşen toplantısından sonra yaptığı açıklamada, davada, Yargı- tay Cumhuriyet Başsavcısı'run ya- nında, davaya müdahil olarak İca- tılmak ısteyen ve adını vermediği bir kişinin bu isteminin reddedil- diğini kaydettı. Özden, "Buevre- de dosyanın içeriğiııe göre ek süre veritanesine gerekgörühnedL Ama daha sonra yeni bir deül ve dosya- nın içeriğine göre, heyet, geieblle- cek istemleri yeniden değerlendi- rir" dedı. Dün verilen karardan sonra, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş. ile RP Genel Başka- nı Necmettin Erbakan veya bir parti yetkilisi, 11 Kasım'da Ana- yasa Mahkemesi'nde sözlü açıkla- mada bulunacaklar. RP'de kapatılma davasıyla bir- likte gündeme gelen liderlik tartş- malan da yeni bir boyut kazandı. Bir süreden beri yurt gezilerine çı- karak örtülü bir kampanya başla- tan Erdoğan, kendisine destek ve- ren milletvekilleriyle birlikte par- ti içinde kapsamlı bir yenileşme arayışına girdi. RP'de genç kuşa- ğın temsilcilerinden Abdullah Gül ile daha önce RP kapatılırsa kuru- lacak yeni partinin genel başkan adayı olarak isminden söz edilen Manisa Milletvekili Bülent Annç'ın da Tayyip Erdoğan'la bir- likte hareket ettikleri öğrenildi. Er- bakan'ın, partinin yönetim kadro- lannı emanet ettiği yaşlı kuşakla çatışma halinde olan pek çok mil- letvekilinin de bu harekete destek verdikleri savunuldu. Öncelikle, "yeni bir ideoloji ve siyasi khnlik" tartışması başlatan RP'li muhalifler, olası birkapatma karanna karşı izlenecek stratejiyi de belirleme çabası içine girdiler. Böyle bir durumda RP'nin deva- mı olarak kurulacak yeni partinin genel başkanlığı konusunda bir tartışma yaraülmaması görüşü be- nimsenirken. son zamanlarda ismi ön plana çıkan Recai Kutan'ın ge- nel başkanlığına karşı çıkılmama- sı kararlaştınldı. Bu durumda RP kapatılırsa ku- rulacak yeni partinin genel baş- kanlığına Kutan getirilecek, ancak ilk kongrede Tayyip Erdoğan gö- revi devralmak üzere harekete ge- çecek. Formüle göre RP'nin ka- patılması durumunda 5 yıl siyaset yasağıyla karşı karşıya kalacak olan Erbakan da cumhurbaşkanlı- ğı vaadiyle ikna edilecek. Tayyip Erdoğan'a destek veren RP'li bir milletvekili, gündeme getirdikle- n formüle Erbakan'ın da karşı çık- mayacağını ileri sürdü. Solda birlik baskısı büyüyor Cevdet Selvi de DSP'den istifa etti ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - tstanbul "Milletvekili Cevdet Sel- vi'nın de dün istifa etme- siyle DSP'nin parlamen- todaki sandalye sayısı 63'e indi. Selvi. "Solda birüğin DSP çaüsı altmda UkeJi ve örgütlü bir biçim- de gerçekleşmesinin is- tenmediğini gördüm" derken "bir süre bağun- sız kalarak durumu de- ğerlendireceğini'" söyle- di. "Çokfazlaseçenekol- duğunu sanmıyorum" diyen Selvi'nin. gelecek günlerde CHP'ye geç- mesi bekleniyor. DSP'deki yaprak dö- kümü dün de sürdü. Par- lamentoya 76 milletveki- liyle giren DSP'nin san- dalye sayısı ilk günden başlayan istifa ve ihraç- larla giderek eksildi. Solda birlik girişimle- ri sürecinde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile görüşen ve bunun üzeri- ne ihraç istemiyle mer- kez disiplin kuruluna ve- rilen İstanbul Milletveki- li Cevdet Selvi, dün par- lamentoda düzenlediği basın toplantısıyla istifa- sını açıkladı. Solda birliğin "herza- mankinden daha gerekli, demokrasi ve ülke gelece- ği açısından zorunlu" ol- duğunu vurgulayan Sel- vi, DSP'de üzerine düşen sorumluluğu tüm engel- lemelere, haksız saldın- lara karşın sürdürmeye çalıştığını söyledi. Selvi, istifa gerekçelerini şöyle özetledi: "Yasa, tüzük ve kural- lara uyulmadığını, parti- nin büyümesi ve gelişme- si için tialkla bütünleşme- sini sağlayacak örgütlen- meye hiç önem verilme- diğini. üyelik hakkmın oi- madığım, görev verilen insanlann gereksiz ve ge- rekçesiz bir şekilde sık sık görevden alinarak onur- lanyla oy nandığını, solda birliğin DSP çaüsı altmda ilkeli ve örgütlü bir bicim- de gerçekleşmesinin is- tenmediğini gördüm. Defalarca bu konulan yetkili organlarda dile ge- tirdiğim halde. önerile- rim dikkate alınmadı. Aynca Meclis çalışmala- nnda önem verdiğim iki konudaki tutum da. beni rahatsız eden olaylar ara- sında ver aldL Susurluk olayından önce gnıba mafya, suç ör- gütieri, mafva-devlet iüş- kUeri hakkında verdiğim genel görüşme önergesi ile 1996 başında Zorunlu Tasarruf Yasası'yla ilgili geniş raponım ve yasa teklifim hiç dikkate alın- madığı gibi, solda birlik amacıyla sendika ve mes- lek kuruluşlanyla üişkim gerekçe gösterÛerek uya- n cezası verildi." Kendilerine yönelik 14 İç huzursuzluklanm D- SP'ye taşımaya haklan yok" ve "yeniden millet- vekili seçilme pazarhğT suçlamalannı da yanıtla- yan İstanbul Milletvekili Sehi, "Ülkemizde beni huzursuzlukla suçlavan- ların nasd iç hu/uru için- de olabildiklerini havTet- le, ibretle karşılıyorum. Pazarbk konusu ise hiç de yakışmamıştır. Ben D- SP'ye bundan jillar önce ovu yüzde 8-8.5 iken SHP'den aynlarak ülke vararmadaha fazlakatkı sağlayabilmek amacı ve inancıyla gejdim" dedi. Selvi'nin istifasının ar- dından son parlamento arirmetiği şöyle: RP: 150, ANAP: 139, DYP: 91, DSP: 63. CHP: 54.DTP:21,BBP:8,Ba- ğımsız: 19, MHP: 2, DP: l,Boş:2. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Mesut Yıbnaz: MGK'de kabul edilen Siyaset Belgesi, Bakanlar Kurulu'nda görüşüiecek ve gizii bir kararname olarak ya\ımlanacak, buna herkes uyacak. Herhangi bir yasa, kararname çıkarken herhangi bir uluslararası anlaşma yapüırken bu belgeyle çelişiyorsa mutlaka giderilecek... Öğretim üyeleri, siyasi düşüncelerle yargıya baskı yapıldığını söylediler Hukukun siyasfleştirümesine tepki ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - Hukuk fakültelerinden bir grup öğ- retim üyesi. Türkiye'de son dönem- de hukukun siyasileştınlmesınden duyduklan kaygıyı dile getirmek üzere bir deklarasyon yayımladı. Deklarasyonda. siyasi düşüncelerle yargıya baskı yapıldığı, bunun Türk demokrasisi ve hukuk devletınde onanlması zor yaralar açabilecek boyuta ulaştığı uyansmda bulunul- du! Öğretim üyeleri. "Yargı organla- nnL sH'asi partileri, yüriitme organn nı, barolan, aydmlanmra v« üniver- sheterimizL demokratik hukuk dev- letinin, insan hak ve hürrrryetlerinin bir gcreği olarak hukukun shasileş- tirümesine meydan vermemeyıedavet ediyoruz" çağnsında bulundular. Hukukun siyasileştirilmesinin 59. ölüm yıldönümünde ülke genelinde etkinlikler duzenleniyor Atatürk'ü anma haftası başlıyor Haber Merkezi - Cumhuriyetin kurucusu MustafaKemal Atatûrk, ölümünün 59. yıldönümünde ülke genelinde gerçekleştirilecek etidn- liklerle anılacak. İstanbul 'da Akatlar Leo Kulübü ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin ortak paneli bugün sa- at 14.30'da Akatlar Kültür Merke- zi'nde gazetemiz yazan Prof. Dr. Emre Kongar'm katılımıyla ger- çekleşecek. Harbiye Askeri Müzesi'nde ya- nn saat 16.30'da tarihçi CemalKu- tay'ın konferansının ardından TRT Gençlik Korosu bir konser vere- cek. Izmir'de Ege-Koop tarafından düzenlenen "Günümüzde Ata- türk'ün Degeri" konulu panel ya- nn saat 11.00'de Ismet Inönü Kül- tür Merkezi'nde gerçekleştirile- cek. Panele Prof. Dr. Toktamış Ateş, Prof. Dr. Türkân Saylan ve Prof. Dr. Ergün Aybars katılacak- lar. Öte yandan Özel Ege Lisesi ta- rafından "Atatürk'ü SeviyonıiB Imza Kampanyası'" düzenlendi. Türk toplumunun her zamankınden daha çok gereksınim duyduğu banş ve birlik ortamından uzaîdaştınlma- sına yol açacağına işaret edilen bil- diride, şöyle denildi: "Son zamanlarda demokratik hu- kuk devleti ilkelerinden uzaklaşıldı- ğını üzülerek gönnekteyiz. Yargıya intikal eden hadiselere, siyasiler ve baa kişilertarafindan müdahaleedi- lerekyorunılar yapılmakta ve bunun sonunda da mahkemelerce henüz karar verilmeden kişilerin suçluluğu ilan edilmekte ya da bu istikamette kamuovıı yaraübnak istenmektedir. Olaylarilk önce hayali olarakkurgu- lanmakta, sonra da bu olayiarla ilgi- li yargı organlannm davalar açması için kamuoyu oluşturulmaya çahşu- maktadır. Bu baskılara dayanama- yan çok azda olsa ban vetkiBlerin ha- yali olarak kurgulanan bu ola\ larm gerçek dışı delilkri ile dava açüklan üzüntüyle gözJenmektedir." POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Trilyonluk Krediler... Türkiye Halk Bankası Genel Müdürü Yenal Ansen, "Trilyonluk Vurgun" başlıklı yazırna bir açıklama göndermiş... Ansen'in açıklaması özetle şöyle: "1-Dakkas Kâğıtçılık ve Ambalaj SanayiiAŞ, Izmir Şubemizce Mayıs 1996 tarihinde kredi- lendirilmiştir. Firmanın olumlu ticari itibarı ve mali durumuyanında, bu tarihteki Merkez Ban- kası Risk Bitdiri Cetvelleri'nde herhangi bir olumsuzluğu bulunmamaktadır. Firmanın talebi, bankamız mevzuatı ve Ban- kalar Kanunu çerçevesinde değehendirilerek gayri nakdi ithalat kredisi açılmıştır. Firmaya krediaçılış tarihinden 15 ay sonra, rakiplehyle doğan bazı olumsuzluklarnedeniyle, diğerban- kalardan bazılanna ödeme güçlüğüne düşme- si üzerine, henüz bankamızda vadesi gelmiş birborç olmamasına rağmen, yasal takip işlem- lerine geçilmiştir. 2- Bankamızın tüm müşterileh gibi 3182 sa- yılı Bankalar Kanunu 'nun 83. maddesindeki 'Banka ve Müşteri Sım' kapsamında buiunan ve yazınıza kaynak teşkil eden ihbarcının da kulaktan dolma bir şekilde elde ettiğiyanlış bil- gilerden madut olması nedeniyle blz de Bakır- köy Şubemizin bu kredi müşterisinin ticari un- vanını açıklamıyoruz. Şubat 1994 tarihinde, önceki yönetimler ta- rafından Türkiye'de ve dünyada konusunda çok deneyimli ve bilgili olan bu firmaya açılmış kredilere karşılık, iskenderun'da hayali maden deposu alındığı hususu uydurma bir yanıltma- dır. Yazıda, Genel Müdürkendini kurtarmak için olayı teftiş raporu ile örtmek istiyordemeniz de bir başka iftiradır. Kaldı ki, kendi döneminde açılmış mevzuata uygun açılışında ve işleyişin- de usulsüzlük olmayan her kredi gibi bu kredi- yi de savunuyorum. 3- Tiffany-Tomato fiımasına Genel Müdür ta- limatıyla değil, şubenin olumlu görüş ve tekli- fiyle olumlu istihbarat raporuna istinaden yö- netim kurulu kararıyla kredi tahsis edilmiş ve kullandınlmıştır. Buna mukabil, gerekli veyeter- li miktarda gayrimenkul ipoteği, kefalet ve müş- teri senetleri alınmıştır. Bankamızdan başka 14 bankanın da kredi- Iendirmış olduğu firma hakkında başlatılan ya- sal kredinin açılışı için bir baskı yapılmadığı gi- bi Genel Müdühük'ten bir ekip de gitmemiştir. Bankamızın bütün kredileri şubelerin teklifi ve görüşü alındıktan sonra, istihbarat müdürlük- leri uzman ve analistleh tarafından değehendi- rilerek rapora bağlanıp yönetim kurulu kararı ile kullanıma açılır. Yazınızda sözü edilen Müdür'ün krediye kar- şı çıkması, terfi sözü verilmesi, uygun görüşe çevrilmesi iddialan hayali birer iftiradır." ••• Sayın Ansen'in açıklamasınıntürnünüyayjrn- lamam olanaksız. Ancak, SayırvÂhsenUnaçjfc- lamasında yazımı doğruladığı da bir gerçek. Trilyonluk kredilerin verildiği doğru. Firmalann ödeme zorluğu içinde olduğu da ortada... Benim elimde iddia sahiplerinin adresleri var. Adını açıklamadığı, Bakırköy'deki 'trilyonluk kredi'nin de kime verildiğini biliyorum. Birdeşu- nu ekleyeyim: "1.5 trilyonluk kredi, Adana'da- ki televizyon kanalına değil, İstanbul'da ulusal bir televizyon kanalına" verilmiştir... Bu ülkede kimse kimseden hesap sormuyor, olan kamu bankalannı korumaya çalışanlara oluyor. Kamu bankalarının kimi şube müdürleri kre- dilere 'olur' vermedikleri için kızağa çekiliyor- lar... Kamu bankaları, siyasal iktidann elinde oldu- ğu sürece bu oyun sürecek. Kamu bankalarını zarara sokmamak için direnen yöneticiler 'ya- ramaz çocuk' muamelesi görecek... Halk Bankası Müdürü ne diyor: "Makinelere ipotek konulmuş, yasal işlemler başlatılmıştır..." Bu hep böyle oluyor. Yasal işlemler yapılırken birileri Türkiye'den kaçıyor... ••• Türkiye Halk Bankası'ndan kimi müdürler neden açığa alınıyor? Trilyonluk kredilere karşı çıktıkları için!.. Halkbank kimsenin babasının çiftliği değildir. Halkbank siyasal iktidann 'arpalığı' hiç değildir! Biz konunun izleyicisi olacağız... Amacımız Halkbank'a zarar vermek, gerçek dışı bilgiler aktarmak değildir. Sayın Genel Mü- dür bu konuda rahat olsun... Gerçekleri yazmak bizim görevimizdir... Şimdi biz, raportann yazılıp yazılmadığını me- rak ediyor, rapor sonuçlarını bekliyoruz... E. Posta: HikmetCetinkaya (« raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 IRMIKI AYDIN ENGİN Şu bizim Eşber Yağmurde- reli sorun olmaya başladı. Düşünce suçu ayıbını yok et- mek, saydam devlete ulaşmak sözleri vererek işbaşına gelen, yeri gelince "Yaşar Kemal'/n ar- kadaşı" olmakla övünen, "Su- surluk'u çözmezsem, çetelerin üstüne gitmezsem bu iktidar bana haram olsun" diyen Me- sut Yılmaz başkanlığındaki hü- kümet, bir televizyon programı çıkışında Eşber Yağmurdereli'yi "enseletme" becerisi göstere- rek çetelerin peşini bırakmama sözünü tuttuğunu kanrtladı. Terör çetesi reisi ve ideolog- lanndan Eşber Yağmurdereli ka- nundan kaçamamıştı. Yakalan- dı ve Çankın'nın mapusdamına tıkıldı. Hepimiz rahat bir soluk aldık. Gel gör ki bu Eşber Yağmur- dereli netameli adam. Dışarı- dayken başa belaydı, ıçeri girin- ce "bela" katmerlendi. Tutuk- lanması uluslararası bir tepkı dalgasınayol açtı. Üsteliktepkı- lerin hemen hiçbiri "Ah, zavallı bir kör adamı hapse tıkmışlar" Şu Terörisf Eşber gibisinden "merhametcıvıklıkla- n" içermiyordu. Dogrudan doğ- ruya, Türkiye'de demokrasi ve insan haklarının yürekler acısı düzeyi (yoksa "düzeysizliği" mi denseydi?) tartışılıyordu. Terör çetesi reisi Eşber Yağ- murdereli salt netameli değil; ar- kası da kuvvetli. Demokrasiyi yürekten benimsemiş, insan haklannı kendine dert etmiş ga- zeteciler, yazarlar "Eşber Ola- y/"nı dillerine doladılar. Bir baş- ka başbelası, Avrupa'nın en saygın ödüllennden birinı. Al- man Yayıncılar Birliği Banş Odü- lü'nü alarak vatan hainliğine de- vam etmekte durdurak tanıma- yan Yaşar Kemal de Eşber Yağ- murdereli'ye arka çıktı. Bu durumda "esnek mukabe- le" tekniklerinde uzmanlaşmış politika erbabımız hemen keskin bir manevra yaptı. Zararın nere- sinden dönsek kârdır hesabıyla Eşber Yağmurdereli'yi serbest bırakmak için kolları sıvadılar. Cumhurbaşkanı "Af talebi önü- me geldiği an imzalanm" diye yeşıl ışıkyaktı. İlgili bakan Eşber Yagmurdereli'nin birsağhk kuru- luna sevkedilip, kör olduğunun resmen tespitinin yapılıp, gene Eşber Yagmurdereli'nin imzala- yacağı af dilekçesine bu raporu da ekleyerek "kader kurbanının affı" sürecini başlatmaya soyun- du. Her şey "mutlu son"a gider- ken oyun gene şu bizim başbe- lası tarafından bozuldu. Yağ- murdereli pek yalın bir soru sor- du: "Af dilekçesi vermek, suçu kabullenmelâir. Kimden, niye af dileyecekmişim ki?.." Sonra da sustu. Yani hesap fena bozuldu. Oy- sa negüzel olacaktı. Hem Eşber Yağmurdereli tahliye edilerek ulusal ve uluslararası düzeyde- kı tepkiler giderilecek hem de- mokrat bir hükümet imajı cilala- nacak hem de "Afbüyüğün şa- nındandır" deyışıne uygun, kut- sal devletin büyüklüğüne krem sürülmemiş olacaktı. Yine ve yeni bir keskin ma- nevrayatanıkolduk. Eşber Yağ- murdereli tahliye edilemedığine göre olabildiğince karalanmalıy- dı. Böylece kamuoyunda "Bir avuç aymaz aydının, bir avuç devlet düşmanının yaygarasına pabuç bırakılmamalı. Baksana körmörama, adamın eski suçu terör suçuymuş. Yeni suçu da yayın yoluyla bölücülük propa- gandasıymış" yargısı beslene- cek; Eşber Yagmurdereli'nin hapse atılmasından doğan imaj zedelenmesi onanlacaktı. Bugünlerde bu manevranın çeşitli örneklerine tanık oluyo- ruz... Hepsinin gelip dayandığı nok- ta Eşber Yağmurdereli'nin "es- ki" bir terör sanığı ve Eşber Yağ- murdereli'nin "yeni" suçunun da bir bölücülük suçu olduğundan ibaret. Ancak hak, hukuk deyince mangalda kül bırakmayanlar- dan bir Allah'ın kulu da kalkıp "Yahu Eşber Yağmurdereli'nin ömür boyu hapse mahkûm ol- duğu şu terör suçu neymiş? Hangi koşullarda, hangi mah- kemelerde ve hangi süreçler- den geçilerek bu hüküm veril- miş?" diye sorma zahmetine katlanmadı. Keza Eşber Yağmurdereli'nin "eski" borcunu ödemesine yol açan "yeni" suçunda bölücülük propagandası yapılıp yapılma- dığını da irdeleme zahmetine katlanan olmadı. Yani bilgi sahi- bi olmadan fikirsahibi olmak ko- laycılığı bir kez daha karşımıza çıktı, çıkıyor. Şu Eşber Yağmurdereli'nin "eski" ve yeni suçlan üstünde biraz durmaya ne dersinız? Yann Tırmık'a bizim uğursuz işler muhabiri Halil Nebiler ko- nuk olacak. O anlatsın, siz oku- yun. Eşber Yağmurdereli denen başbelasının ne menem bir te- rör çetesi reisi olduğunu sız de öğrenin. Bu arada belki başka- lan da öğrenir. C A G D A S Y A Y I N L A R I ÇAĞININ TANIĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI 25CD0OTL KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 3. BASI 350 000 TI SANCILI YILUUt KU$ATILMI$ SOKAKLAR 4. BASI 300 000 TL KUZU POSTUNDA KURT 2. BASI «0 000T1. ZAMBAK SANA DA IUH?TI KAN 2. BASI DİN BARONUNUN KAZLAM «OOOüTl. A$IK KADINLAR SOKAĞI 450OO0P. ŞERİAT PAZARI500 000 TL Cumhunyet Krtap Kulübü Çağ Pazarlama A Ş Tûrkocağı Cad No.39/41(34334)Cağaloaiu-lstanbul Tel:512 05 05 Posta çekı no-666322
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle