19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 KASIM 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 Kemal Önsoy, Ankara Galeri Nev'deki son sergisinde, varoluşu belirleyen ana kodlara yönelmiş Geleceğe doğnı katmanlaşma • Kemal Önsoy, resmin arkeolojisinden sonra biyolojisiyle ve kimyasıyla da benzer biçimde uğraşacak gibi. Maddenin makroskobik özelliklerini belirleyen devinimlerini, bileşenlerini, değişimlerini, gözle görülemeyen karmaşık iç yapıyı; atomik olanı sorgulayarak katmanlaşmayı geleceğe doğru (1999) sürdürüyor. ZEYNEP YASA YAMAN Kemal Önsoy uzun süre katmanlarla il- gilendı. Toplumiarın, kümelerin, yaşam koşullan sonucunda bıraktıklan izlere yö- neldi. Yerleşmelerdeki dökûntüler, sürek- 1i yapılanmalar ve yıkımlarla biıt>iri üze- rine yığınlaşan kültürel kodlann peşine düştû. Bu takip bir bakıma sanat tarihinin izini sünnek biçiminde de anlaşılabilir. Böylelilde biz. katmanlann ûst üsteliğini kavnyor, zaman ıçinde dolanabiliyorduk. Zaman olgusunun içerdiği "arthşıkhk'', "süre" ve "zamandaşhk" kavramlan ana sorunsallan gıbi görünüyordu. Resünle- rinde, katmanlan birbirinden ayırt edebi- lecek işaretler bırakıyordu. Sonuç olarak yaşanmış ve bitmişin anılannı, el izlerini hâlâ yasamlı kılan, duvarlara yönelik bir ilgiydi onunki. Taa tarih öncesi çağlara, Sanatçınm '11 Ağustos 1999' başhkh yapıü Kasım 1997 tarihli sergisinde. mağara resımlenne uzanıyordu. Önsoy, prehistoryadan günümüze katmanlaşan kültürel gecmişin "nasıl duyumsanabile- ceğtoe" ilişkin resimJer boyadı. Onun re- simleri, sanatsal arkeoloji için oluşturul- muş en üst katman değerindeydi. Şimdı, varoluş ve/veya yokoluşun coğ- rafyalanna, iklimlerine, me\'simlerine yaklaşıyor. Bu yaklaşma, birleşmelerin, kesişmelerin. eytişimlerin "an"lanyla il- gili. lzlenimci bir resme yönelmiş; deği- şimlerin, dönüşümlenn peşınde. Araştır- malannı laboratuvara sokmuyor, sezgile- ri ve duygusal dürtüleri yönlendinyoronu. Sıradan bir insarun bakışindaki, renklerin mevsimlere, çekirdeğin doğaya, atomun akrabalıklara meylindeki büyüsel gizi tu- val düzlemine çekiyor. Yinele/n/meye da- yalı bir yeniden oluşu, kavramaya çalışır- ken izlenimlerini imgeleştiriyor. Öte yan- dan resrruni de tuvalinin içinde ve dışında çoğaltıyor. Hayret resimleri yapıyor. Dişi ile erkeğin yumurtada buluşmasını, dölü- tün dölleşmesini; tanenin salkıma, yeşilin sanya, şekerin bala, embriyonun türe dö- nüşümünü ızlıyor. Meyvelerde, balda, spermde ortak olanın peşinde evrenin giz- Dünyanın yaklaşık 40 müzesine dağılan eserler ören yerinde toplanacak Troya eserleri dünyaya sergflenecek BAHAR TANRISEVER ANKARA - Dünyanın yaklaşık 40 müze- sine dağılan Troya eserlerinin bir bütün ha- linde sergilenmesi amacıyla ören yerinde müze ve araştırma merkezi kuruldu. Ülke- de bulunan 1300 kütüphaneden 1997 yılı ıçinde 12 mılyon kişi yararlarurken Devlet Tiyatrolan'nm sezon boyunca verdiği 3 bin 882 temsili 1 milyon 88 bin 806 seyirci iz- ledi. Devlet Opera ve Balesi'nin izleyici sa- yısı da 500 bine yaklaştı. Türk fılmlerinin 1998 yılında yaklaşık 20 ülkede gösterime girecegibelirtildi. KültürBakanı fstemihan Talay, Plan ve Bütçe Komisyonu'na sundu- gû 1998 hedeflerinde. Cumhuriyetin kuru- luşunun 75. yılı ile Osmanlı lmparatorlu- ğu'nun 700. kunıluş yıldönümünde iki dö- • Kültür Bakanı Talay, dünyanın yaklaşık 40 müzesine dağılmış olan Troya eserlerinin bir bütün halinde sergilenmesi amacıyla ören yerinde müze ve araştırma merkezi kurulması çalışmalanna başladıklannı belirtti. nemin bağdaşan ve uzlaşan değerlerini or- taya çıkaracak etkinlikler düzenleyecekleri- ni bildirdı. Bakanlar Kurulu karan ile 1997 yılında 45 Türk ve 32 yabancı kaaya izin verildığinı. yıl içinde kurtarma kazılan için de 97 başvuru yapıldığını belirten Talay, Al- manya'da bulunan Boğazköy Sfenksi, Ber- gama- Zeus Sunağı, Aphrodisias, Ihtiyar Balıkçı Heykeli, Konya-Beyhekim Camii Mihrabı, Hacı îbrahim Veli Türbesi ve Tro- ya'eserlerinin geri getirilmesı yönünde ça- İışmalann sürdürüldüğünü kaydetti. Talay. dünyanın yaklaşık 40 müzesine dağılmış olan Troya eserlerinin bir bütün halinde ser- gilenmesi amacıyla ören yerinde müze ve araştırma merkezi kurulması çalışmalanna da başladıklannı bildırdi. Talay'ın verdiği bilgiye göre, 1997'de 9 anıt ve müzenin restorasyonu ve çevre dü- zenleme projeleri, 6 müzenin tevsii ve kazı- evi yapıldı, 30 kale ile 46 müze onanldı. 1998 yılı yatınm programında yer alan pro- jeler için 12 trilyon 390 mılyar lira ödenek istenmesine karşın yalnızca 1 trilyon 768 milyar lira almabildi. 1998 yılında Sinop Arslan Torunlar Evi, Burdur Çelikbaş ve Baki Bey Konağı, Bandırma Müzesi, İstan- bul Topkapı Sarayı ile Arkeoloji Müzesi'nin bazı bölümlennin hizmete açılması planla- nıyor. 1997 yılı içinde40 kütüphane hizme- te açılırken, hastane, hapishane ve huzurev- lennde de kütüphane hizmeti verilmesi amaçlanıyor. Kültür Bakanlığı, kamu ku- rum ve kuruluşlannda bulunan yazma ve nadır yapıtlann bir merkezde toplanması ça- lışmalannı sürdürüyor. 1998 yılında 10 ülkede festivallere kan- lacak olan bakanlık, yaklaşık 20 ülkede de Türk filmlerini gösterime sunacak. Bakan- hk, halk şaıirleri Karacaoğlan, Dadaloğlu, Âşık Seyrani. Âşık Sümmani. Âşık Veysd, Hacı Bektaş-ı Veli ve Nasreddin Hoca'yı an- ma törenlcrinin yaru sıra Nevruz kutlama- lan, 6 Mayıs Kültür ve Bahar Bayramı, Ahi- lik Kültürü Haftası'na yönelik etkinlikler düzenleyecek. Farkh sinemasal tatiargeziyorKültürServisi - Avrupa'nın dört bir yanın- da üretilmiş yapıtlan sinemaseverlerin aya- ğına götürmeyi amaçlayan 3. Avrupa Fllm Festivati 28 kasımda Ankaradan yola çıkı- yor. Açılış, Kavaklıdere Sineması'nın dört salonunda gösterilecek Sürü, Güzel Köy Gü- zel Alev, Fıstıklar ve kısa filmJerle yapıla- cak. 3 Aralık'a kadar Ankara'da kalacak fes- tival. Gaziantep (5-7 Aralık), Izmir (12-17 Aralık) programlanndan sonra Bursa'da (19- 24 Aralık) bitecek festival Budapeşte Fflm Akademisi Topiu Gösterisi için tsianbul Bü- gi Üniversitesi'ne de uğrayacak. Afîşini BehiçAk'ın çizdiği festivahn fîlm- leri Ankarada Kavakhdere Sineması (uzun- metraj) ve Fransız Kültür Merkezi'nde (kı- sa film). Gaziantep 'te An Sineması'nda, îz- mir'de FransızKültürMerkezi (uzunmetraj- h) ve İZFAŞ KültürMerkezi'nde (kısa fılm), Bursa'da da Tayyare Kültür Merkezi'nde gösterilecek ve uzunmetrajlılann bilet fiyat- lan kent sinemalannda uygulanan fıyatlan aşmayacak. Kısametrajlılar ücretsiz izlene- cek, aynca her uzunmetrajlı filmden önce bir tane kısa film gösterilecek. Festivalin uzunmetrajlılar bölümü kendi içinde ikiye aynlıyor. Avrupa'nın En îyile- ri'ne festival yönetimi genç kuşağın kolay ulaşamayacağı başyapıtlar seçmiş. Schlön- dorfTun Altın Palmiye ve Oscar ödüllü fil- mi TenekeTrampet'i (1979),ZekiÖkten'in, gösterildiği dönemde baskılarlakarşılanmış ve TV'de yayımlanmamış Sürü'sü (1979), Mildos Jancso'ya Cannes'dan en iyi yönet- men ödülü getiren Kızıl Ilahi (1971), Fass- binder'in Hanna Scbygulla'lı Maria Bra- un'un EvMBği (1978), Ispanyol Vfctor Eri- ce'nin An Kovanunn Ruhu (1973), Joseph Losey'in Dick Bogarde'lı, Sarah MJIes'lı llşak (1963), Leos Caraı'ın Kötü Kan (1986) filmleri yer alıyor. Festival MarceOo Mastroianni'yi de Fellini'nin Fılmi Dolce Vita'yla (Tatlı Hayat) anıyor. Avrupa Avrupa bölümünde ise Hollyvvo- od'un iyiden iyiye egemenliğine girmiş ül- kelerdeki sıradışı çalışmalar toplanmış. Wotfgang Becker'ın ilk uzunmetrajlı dene- mesi Hayat Bir İnşaat Alanıdır, .41an Berti- ner'ın Pembe Hayat Jan Svankmajer'ın Zevk Komploculan, Petr Vadav'ın Marian, Peter Timar'ın DoJhbirds Srdjan Dragoje- vk' ın Güzel Köy GüzelAlev, Martin Sulik"in Orbis Pictus, Maurizio Nichetti'nin Luna ve Digcrleri,MimmoCak)presti'nin bdnciKez, PUar Miro'nun Bostananın Köpeği, Paıüa Van Der Oest'in Başka Bir Anne, Vdayan Prasad'ın Fanatik Oğlum, Jacques Audi- ard'ın Farklı Bir Kahraman, Jan Verhe- ven"in Yaşamaya Mecbursun, Marion Ver- nous'nun Aşk Vs. bu bölümün filmleri. Kı- sa İyidir anabaşlığmda toplanan kısa film gösterisinın alt bölümlerinden Avrupa Pano- raması'nda 48 film, Kısanın Komedisi Da- ha İyidirde komedi yapıtlan, tanınmış ani- masyon stüdyolanndan Aardman Animati- ons TopJu Gösterisi'nde altı film sinemase- verlere izlettirilecek. Budapeşte Film Aka- demisi'nin 50 Yılı'nı sekiz filmle kutlaya- cak 3. Avrupa Filmleri Festivali kapsamın- da akademinin öğretim üyelerinden Prof. György Karparj Bursa'da ve tstanbul'da filmlerle ilgili bilgiler verecek. Ankara'da başlavacak 3. Avnıpa Filmkri Festivali G. Antep, İzmirve Bursa'yı dolaşa- cak. (Federico Fellini'nin 'Taüı Hayat' adlı filmi) Hollywood 9 da silahşörler dönemine dönüş Gerard Depardieu, Jerany Irons, John Malkovich 'Demir Maskeü Adam'da. Kültür Servisi - Hollyvvood'da, silahşörlerin yaşadığı efsanevi döneme dönüş mü yaşanıyor? Rkhard YVaüaee, 'Bra\ ı eheart' (Cesur Yürek)1 tan sonra 'Demir Maskeli Adam' adlı film için kamera arkasına geçti. Filmın oyuncu kadrosunda Gerard Depardieu, Jeremy Irons, John Malkovich, Gabriel Byrne, Anne Parillaud, Judithe Godreche ve Leonardo DiCaprio yer alıyor. Filmde DiCaprio, iki rolü birden üstleniyor: Acımasız bir kral (Louis XJV) ve onun esrarengiz tutsağı. Aşk, kan, kin ve duygu yüklü bir film. Filmde, Gerard Depardieu, 'Cyrano de Bergerac'tan 7 yıl sonra oradakine benzer bir kostümle yaşamdan zevk almasınj bilen 'Porthos'u canlandınyor. Aklın ve aydın kişiliğin simgesi, utangaç, romantik 'Aramis'i Jeremy Irons, becerikliliğiyle ün salan 'Athos'u ise John Malkovich canlandınyor. Her ikisinin arkadaşı olan 'D'Artagnan'ı ise Gabriel Byrne ekrana taşıyor. Filmin konusu, Alexandre Dumas'nın 'Bragelonne Vkontu' adlı yapıtındaki bir bölümden esinlenerek oluşturulmuş. Film, 1939, 1962 ve 1977 yıllannda da gösterime girmişti. Filmin çekimleri için üç farklı mekân kullanılmış: Arpajon stüdyolan, Fontainebleau Şatosu ve Vaux-le-Vicomte. Filmin toplam maliyeti ise 40 milyon dolar. Kostüm tasanmı Bernardo Bertolucci ve Stephen Frears'a ait. Filmin ülkemizde ne zaman gösterime gireceği ise henüz belli değil. lerine dalıyor. Richard FuDer'in düzlem- sel parçalardan. hareketli küre parçalan biçiminde yapılar (jeodezik kubbe) elde etmesi gibi Önsoy da küre parçalannı, atomlan düzleme taşıyarak resimsel kıl- mayı deniyor. Boyadığı tuvallerin, özellikle de biyoge- netik (yaşamın başlangıcına ya da geliş- mesine ilişkin olan) ile ilgili olduğu görü- lüyor. Resimlerinide, soyoluşu; "bireyo- luş"un özünü gizleyen embriyonun, ken- di türünün, atalannın biçimlerini andıranı banndinşını sorguluyor. Bir türün birey oluş evrelerirü, o türü temsil eden bireyin şimdiki duruma gelmeden önce, yüzyıllar boyunca geçirdigı degişiklikleri, tamamın ya da tamama yakımn yinelenmesini kav- ramaya çabalıyor. Işte tüm canlı organiz- malarda bulunan ortak elementlerin de ka- tıldığı biçirnler, biçımlere ilişkin plastite, Önsoy'uilgilendirmektedir. Her canlı var- lığın birbaşka canüdan doğduğunu öne sü- ren kuramJarla resimsel düzlemde oyraşır. Kemal Önsoy, Ankara Galeri Nev'de açılan son sergisinde, bıraküğı izlerle ta- rihte katmanlaşan insan a'r/tıklanna olan ilgisini, varoluşu belirleyen ana kodlara yöneltmiş görünüyor. Resmin arkeoloji- sinden sonra biyolojisiyle ve kimyasıyla da benzer biçimde uğraşacak gibi. Resim- leri, mikro/makro oluşumlann benzerliği- nin göriintülenmesine ilişkin bir sürece girmiş. Araştırmalan bir anlamda. küçük evrenin büyük gizlerine de karşılık geliyor. Önsoy'un resimlen, sanal görüntülerin öne çıknğı bugünün kültüreL'sanatsal or- tamlanna karşıt başka bir im- geler dünyası üretiyormuş gi- bi görünmesine karşın, sanal bir bakışı görüntüJeyerek sa- natsal kılıyor, gizlerin man- zaralarmı, ölü doğalannı olusturuyor. Ölüdoğa ve manzaralann- da, şeylerin yaşamlılığı üze- rinde duruyor. Olçeklerle oy- nuyor. Yuvariak, küre, atom; üzüm, şeftali, portakal, ne dersek diyelim, şeylen ortak bir paydada irdeliyor. O za- man. resimsel düzlemde üzüm tanesini şeftaliden, şef- taliyi atom çekirdeğinden ayırt eden panoramik'anato- mik görüntülerin benzerliği ve benzemezlikten kaynakla- nan aynmlar önem kazanı- yor. Bütünleşme ve çözülme, kimi biçimlerin aynmlı kod- lar taşıdıklan halde benzeş- tiklerini görmemizi sağlıyor. Bütün bunlan benzer kılan, özünde ortaklaştıran, sonda karmaşıklaşürarak aynmlaş- tıran düzeneğe gerçekten de büyük bir hayranlık ve şaş- kınlık ile bakıyor. Evrensel oluş karşısmdaki şaşkınlığm u kesit" reşimle- riyle ortaya koyuyor Önsoy. Sürekliliğin, olusu/mu'n re- simleri olan tuvallerini şasi- sinden çıkanp öyle sergiliyor. Tuval üzerindeki imgeleri çerçevesiz ve şasisiz doğru- dan duvar üzennde gösteri- yor. Resme, şasiye gerilı tuval yüzeyinı boyayarak başlıyor. Tuvalin. resim yüzeyi için gerginleşnrilen alanı dışında kalan boyasız yanı, resimden öncekı katmana ilişkin izler taşıyor. Onsoy, resmi bıtirdi- ğinde, köşelerinden geriye dönerek arkada şasiye tuttu- rulan kısmı çözüyor, tuvalin özgürlüğünü sağlıyor. Tuval, şasinin üç boyutlu geometri- sini terkedince. bütünüyle aıt olduğu yüzeye dönüşüyor ve resmin çevresinde katmanını ve teknik olarak oluştuğu or- tamı işaret eden doğal, kendi- liğinden beyaz, resimle bü- tünlesmiş organik bir çerçeve beliriyor. Bu tuvalden çerçe- velere damgalandığı tarihler (imza yok) diğer resimlerle bagıve ilişkileri kuruyor, re- simlerdeki oluşumu: Nisan 1996-Aralık 1997 yıllannı kapsayan süreçselligi işaret ediyor. Öte yandan süre/ç^ii- liği içinde ansal olana dikkat çekiyor Onsoy. Sergilemede yeğlenen sıraya sokulmamış- lık, düzensizük, rastlantısal- lık. kendiliğindenlik içinde katmanlarla kurduğu ilişlci kendini bir biçimde yine, ye- niden belli ediyor. Kemal Önsoy. maddenin makroskobik özelliklerini be- lirleyen devinimlerni, bile- şenlerini, değişimlerini, göz- le görülemeyen karmaşık iç yapıyı; atomik olanı sorgula- yarak katmanlaşmayı gelece- ğe doğru (1999) sürdürüyor. Bu son resimlen, olası bir ye- niden yapılasmarun, evrenin yeni gizlerine ilişkin araştır- malan olarak çıkıyor karşı- mıza. En küçüğün büyülülü- ğunü Mars'ta sınayan bir gi- zemci gibi davxanıyor. Nost- radamus'un kehanetinde dü- şünüyor. Öte yandan sanat or- tamındaki genel eğilimlerden farklı bir tutum içinde olu- şuyla dikkat çekiyor; günde- mi belirleyen popüler ideolo- jilerden uzak, doğa ile kurdu- ğu ilişkinin '^ı5nesans''ını ya- şıyor. (*) Doç Dr, Hacettepe Üni- versitesi Edebiyat Fakültesi Sa- nat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi BASSO Rodolfo Banucci'yi ağırlıyor • Kültür Servisi - Genç kuşak Italyan sanatçılann en önemlilerinden bin olarak kabul edilen Rodolfo Banucci, Bilkent Senfoni Orkestrasrnın bu akşam gerçekleştireceğı konsere, şef ve solist olarak katılacak. Çağdaş Fransız bestecilerden Gabriel Faure'nin Keman Konçertosu'nu Amerika'da ilk kez seslendiren sanatçı unvanım taşıyan Rodolfo Banuccı'nın BASSO'yu yöneteceği konserde Felix Mandelssohn'un 4 numaralı La Majör Senfomsi 'ttalyan' dinlenebilecek. Banucci aynca Ludwig van Beethoven'ın keman \e orkestra için bestelediği 'Sol Majör Romanze Opus 40' ve Fa Majör Romanze Opus 50' ile VVolfgang Amadeus Mozart'ın La Majör Keman Konçertosu'nu da solist olarak yorumlayacak. Konser saat 21 .OO'de Bilkent Konser Salonu'nda izlenebilecek. Mehrizafm ikinci şiir kitabı çrictı • Kültür Servisi-Ozan Mehrizat'm ikinci şiır kitabı 'Gokırmaklar' yayımlandı. Halen Marmara Ünıversıtesı Fransız Dili bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışan Mehrizat'm yenı kitabı llgı yayınlanndan çıktı. Şairin ilk kitabı 'Ben Dünyalı Degilim'. Türk Dili dergisinin sürekli yazan olan ozanın ikinci kitabıyla ilgili Muzaffer Uyguner. Prof. Dr. Ramiz Aydm, Ahmet Miskioğlu'nun ve diğer yazarlann, şairlerin görüşleri de kitapta yer alıyor. Pajonk'un yapıtlan Artemis Sanat Merkezi'nde • Kültür Servisi -Ressam Kainat Barkan Pajonk'un yağlıboya, desen, pastel ve soyutlamalardan oluşan 35 yapıtı 25 Kasım 20 Aralık tarihlen arasında Artemis Sanat Merkezi'nde sergilenecek. Yaşam sevgisi ile sanat sevgisini bir araya getirmek istediğini söyleyen sanatıçı ilki 1960 yılında olmak üzere 29 kişisel sergi açtı. Yurtdışmda da birçok sergi açan sanatçı. bırçok ödülün de sahibı. Çenova-Montreal Edebiyat Ödüleri verildi • Kültür Servisi-1997 Cenova-Montreal Edebiyat Ödülü'nü 'A Place Du Mort" ısimli kitabıyla tsveçli yazar Gilbert Salem aldı. kitapta. Salem. kitabım dört yıl önce AIDS yüzünden yaşamını yitiren arkadaşı Pascal Arthur Gonet ıçm yazmış. David Dudu' Rshep, CRR'de • Kültür Servisi - Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nun dözenlediğı II. Uluslararası lstanbul Mistik Müzik Festivali perşembe akşamı David 'Dudu' Fısher'i ağırlıyor. İsrail kantoral ve yerel müziklerinin dünya çapında tanman yorumcusu Fisher, 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi kurbanlan olan ve Polonyalı komşulannm yardımıyla. 18 ay boyunca saklanan aile büyüklerinın çektikleri zorluklan araştırmak için gittiği Polonyadaki ziyaretlenni 'Songs of Living' adlı albümde toplamıştı. Sanatçı, Zubin Mehta ve israil Senfoni Orkestrası ile de çeşitli çeşitli konserler gerçekleştirdi. Claudia Cardmale, film çekinUeri için Sicilya'da • Kültür Servisi-Claudia Cardınale, fılm çekimleri için sıcilya'ya geri döndü. İlk kez 35 yıl önce Luchino Visconti'nin 'The Leopard' isimli filminde rol alan sanatçı o tarihten bu yana ilk kez Sicilya'ya gidiyor. Pasquale Squitieri'nin yöneteceği filmde, Sicilya'da hüküm süren ve Palermo'yu dünyanın en önemli kentlerinden biri haline getiren Alman Kralı 2. Frederic dönemi konu edilecek. Ali Koçak'ın resim sergisi • Kültür Servisi -Ali Koçak'ın 7 Kasımda Altanay Sanatevi'nde açılan resim sergisi cuma günü sona eriyor. Güncel resim çahşmalannin lirik gündeminde belirli bir yer edindiği farkedilen Ali Koçak, çahşmalannda yalmzca tuvalle sırurlanmış yüzey alanlanyla yetinmemekte, figüratif lirizmin sınırlanru paravan yüzeylerinden çeyiz sandıklanna, gündelik yaşama dek ulaştırmakta. Ağr Roman'yı müzikleri piyasada• Kültür Servisi - Cuma günü gösterime girecek olan Ağır Roman'ın fılm müzikleri bugün piyasaya çıkıyor. Cem Karaca ve Apaşlann 70'li yıllarda seslendirdikleri 'Resimdeki Gözyaşlan' adlı parça Ağır Roman için Cem Karaca tarafindan yeniden yorumlanırken Ömer Faruk Sorak da parça için bir klip çekti. Cem Karaca klipte parçasını filmden alınan görüntüler eşliğinde sesiendirecek. Albümdeki öteki parçalar ise Atilla Özdemiroğlu imzasını taşıyor. Sözlerinı Aysel Gürel'in yazıdığı Bir Vurgun Bu Sevda adlı şarkının da yer aladjğı albümde parçalan Demet Sağıroğlu ve Yusuf Takın sesiendirecek. Anne Boley'in dua kitabı açık arttırmada • Kültür Servisi - Kral 8. Henry'nin ikinci eşı Anne Boley'e ait bir dua kitabı önümüzdeki hafta açık arttırma ile satılıyor. Kitabın 500 bin dolara satılması bekleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle