Katalog

19 KASIM 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI KISA KISA • AKBANK'a yüksek kredi notu... Uluslararası Kredi Derecelendirme şirketi Duff&Phelps. Akbank'a, Türkiye'dekı kuruluşlar arasında en yüksek kredi notunu verdı. Kısa ve uzun vadeli yükümlülükJerini ödeme ve borçlanma kabiliyeti jönünden değerlendirilen Akbank'ın likiditesi gûçlü ve risk faktörleri düşük olarak degerlendırildı. • ŞARK Hayat Sigorta, Bursa Direkt Ofisi'ni hizmete soktu. Koç Topluluğu Finansal Hizmetkr Grup Başkanı Tevfîk Altuıok ve Şark Hayat Sigorta Genel Müdürii Kemal Olgaç'ın açıhşına katıldığı Bursa Ctftsi'nde, ferdi ve grup sigortalannda müşterilerin tüm talepleri direkt olarak karşılanacak. • PROFİLO HOLDtNG'ın elektronik şirketi Profilo Telra, yeni ürünü "Internet Gezgini'nı satışa sundu. Fiyatı 350 dolar (yaklaşık 66 milyon) olan Internet Gezgini sayesinde, televızyon ve telefon hattının bulunduğu her yerde, bılgısayar olmadan Internet"e girmek mümkün. • ICC KOBİ'lere sınır ötesi işbirtiği ve iş ortaklığı konusunda daıuşmanük veriyor. KOBİ'lerin rekâbet güçlerini arttu-malan. tek pazar sistemine uyum sağlamalan. Türkiye dışındaki dış ilişkileri ve ortaklıklan konulannda hizmet veren ICC, KOSCEB Ue imzaladığı Danışmanlık Sözleşmesi ile Avrupa Birliği Bilgi ve İşbirtiği Programlan Daıuşmanlığı hizmeti sağhyor. • TOPLU Konut Idaresi ve Emlak Bankasf- ndan sorumlu Devlet Bakanı Refaiddin Şahin, Konut Edindirme Yardım Fonu'nda biriken paralan Emlak Bankası"ndan geri çekeceklenni bildırdı. Şahin, Emlak Bankasf nın konut yapmaması. konut işine kredi sağlaması Srektiğini kaydetti. SEBZE-MEYVE fhatlan yükseliyor_. Aııtarya ve sahil Uçeierinde geçen hafta kilosu 45-75 bin liraya satılan sera domatesinin fiyatı bu hafta 125 bin liraya yükselirken patlıcan 100-150 bin, biber 125 bin lira oldu. Yetidliler, Antalya halinde fiyat yükselişinin havanın soğumasıyla dahaçok hissedileceğini söyledilcr. Hükümet, Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli karannda vurguladığı uyanlan dikkate almıyor Ozelleştinne kargaşası sürüyorANKARA (CumhuriyetBürosu)- Özel- leştirme uygulamalannın yargıdan dönme- si karşısında Bakanlar Kurulu içinde bir komisyon oluşturarak "yöntem değişikli- ğjB ne gitmeye hazırlanan hükümet, Ana- yasa Mahkemesi'nin gerekçeli karannda vurguladığı ilkeleri dikkate almıyor. Anayasa Mahkemesi'nin, Özelleştir- me Yasası'nın iki hükmünü iptal ettiği ge- rekçeli karannda, kamu varlıklannın özel- leştinlmesinde "gerçekdeğer"in esas alın- masının zorunlu olduğu vurgulanıyor. Anayasa Mahkemesi'nin 4046 sayılı Özelleştırme Yasasrnrn 18. maddesinin (B) ve (C) bentlerini ıptal etmesinin ardından 24 Kasım 1994'ten bu yana yapılan satış- lann yargıdan dönmeye başlaması karşı- sında, hükümetin yeni yasal düzenleme- ler yapması bekleniyor. KİGEM Genel Sekreteri İlter Ertuğrul, Özelleştirme Ya- • KİGEM Genel Sekreteri İlter Ertuğrul, Ö4 zelleştirme Yasası'nın Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilen hükümleri yerine REFAHYOL iktidannca çıkanlan 4232 sayılı yasanın da anayasaya aykın olduğunu belirtti. sası'nın Anayasa Mahkemesi'nce ıptal edilen hükümleri yerine REFAHYOL ik- tidannca çıkanlan 4232 sayılı yasanın da anayasaya aykın olduğunu belirtti. Ertuğrul, anayasaya göre, değer tespi- ti ve ihale yöntemlerini belirleme yetkisi- nin yasama erkine aıt olduğunu belirterek iptal edilen yasada Özelleştırme ldaresi Başkanf na verilen yetkilerin yeni yasada da Başbakan'a verildiğini kaydetti. Yasamaya aıt bir yetkinin yürütmeye ve- rilmesinin "yetkidevri'' nitehğinde olma- sı nedeniyle aykınlık oluşturduğuna dik- kat çeken Ertuğrul, yetkinin Özelleştirme ldaresi'nden Başbakan'a verilmesinin ana- yasaya aykınlık nedenini ortadan kaldır- madığını söyledi. Hükümetin. Anayasa Mahkemesi'nin 8 Ağustos 1997 tarihli gerekçeli karann- da belırttiği ilkeleri dikkate almaması du- rumunda yeni iptal kararlannın verilme- sinin kaçınılmaz olduğu vurgulandı. Ana- yasa Mahkemesi'nin ortaya koyduğu ilke- ler şöyle: 0 Özelleştirilen kuruluşlann sabşuıda uygulanacak değerleme esaslan gerçek de- ğeri yansıtacak nitelikte olmahdır. Devlet- leştirmede 'gerçek değeri' esas alan ana- yasa koyucunun, bunun tersi nitelikte bir işlem olan özelleştirmede kamu vartıklan- nı korumasız bırakması düşünulemez. # Özelleştirme Yasası 'nda temel kural- larkonmadan, ölçüsü ve sının belirlenme- den yürütme organına yetki verilmesı ana- yasaya aykındır. Yasada' Değer Tespit Ko- misyonlan'nı oluşturma yetkisinın Özel- leştirme İdaresi Başkanı 'na verilmesi, ko- misyonlann tam bir bağımsızlıkla yapa- bilmesıni güçleştirir. Değer tespit yöntem- leri ile değer tespit komisyonlannın olu- şum biçımi. görev ve yetkileri yasama or- ganınca belirlenmelidir. # Özelleştirmelerde yasada sayüan iha- leyöntemlerinden hangisine karar verüme- si ve ihale komisyonunun oluşturulması yetkileri Özelleştinne İdaresi Başkanı'na verilmiştir. Yasada hangi durum ve ko- numda hangi ihale vönteminin kullanıla- cağı ve ihale komisyonunun oluşıunu,görev ve yetkileri beürtilmedir. Komisyon çalışmaları başlamadı Türk-lş 'ten özelleştirme uyarısı BANU SALMAN ANKARA - Başbakan Yardımcısı BülentEcevit'in özelleştırmenin olumsuz so- nuçlanna dikkat çekerek ku- rulduğunu açıkladığı komis- yonda yer alan bakanlann henüz ayn ayn çalışma yü- rüttüklen öğrenildi. Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez, Özelleştirme Yasa- sı'nın özelleştırmeleri en- gellediğıni belirtirken, Özel- leştırme İdaresi Başkanlı- ğı'nın (ÖİB), yetkilerinin genişletılmesi gerektığini ifade ettiği belirtiliyor. Anayasa Mahkemesi 'nin kararlan doğrultusunda özel- leşhnnelerin an arda iptal edilmesi ya da yürütmenin durdurulması nedeniyle Ba- kanlar Kurulu'nda oluştu- Sanayi Bakanı Erez. rulan komisyonun henüz toplanmadığı öğrenildi. Komisyonda yer alan DTP'den Rıfat Serdaroğlu. DSP'den Malıve Bakanı Ze- keriya TemizeL ANAP'tan Devlet Bakanı Işın Çelebi ve bağımsız Sanayi ve Tica- ret Bakanı Yalım Erez'in önce ayn ayn çalışma yapa- rak sorunlan belirleyecekle- ri belirtildi. ÖÎB'nin de Özelleştinne Yüksek Kurulu'na, özelleş- tirmelerin sonuçlan ve ya- sal sorunlar konusunda ra- por sunduğu öğrenildi. An- cak ÖlB'nin raporunun he- nüz ele alınamadı. Devlet Bakanı Ism Çele- bi. özelleştirmede yasal so- run bulunmadığını ileri sü- rerek, bir yasal düzenleme- nin söz konusu olmadığıni söyledi. Sanayi Bakanı Erez, komisyon çalışmalan çer- çevesinde Özelleştinne Ya- sası'nın elden geçirileceği- ni söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-lş Başkanı Bayram Meral, rejim tehli- kesi nedeniyle büyük destek alarak kurulan hükümetin beklentileri karşılayamadı- ğını söyledi. Meral, sıyaset- çılenn özelleştinnelerle ba- zı kişileri zengin ederek di- yet ödediğını belirtti. Meral. dün düzenledığı basın toplantısında, hükü- metin uygulamalan konu- sundaki görüş ve eleştırile- nnı dile getırdi. 1998 bütçe- sınde enflasyon, yatınmsız- lık. işsizlik, gelır dağılımı adaletsızliğı gıbı sorunlann çözümü ıçın gerekli öde- neklenn aynlmadığını kay- deden Meral, "1998 bütçe- si rantiyeye kaynakaktaran bir borç ödeme bütçesidir"* dedı. Türk-İş Başkanı Meral. Enflasyon ve kamu açık- lannda işçi ücretlerinin pa- yı olmadığını kaydeden Me- ral, "IMF'nin reçeteleri bu- günekadarülkenin hiçbir so- rununu çözemedi" dedi. Meral, vergi reformu ya- parak sermaye kesimini ver- gilendirmek yerine kolay yolu seçen hükümetin, büt- çe gelirlerini kamu mallan- nı satarak, para basarak, borçlanarak ve zam üstüne zam yaparak arttırmak is- tediğine dikkat çekti. Birçok ülkede yapılan özelleştirmelerin, teknoloji yemlemeye. verimi, üreti- mı ve istihdamı arttırmaya yönelik olduğunu savunan Meral, "'Bizim ülkemizde yapılan özelleştirmeler ise bir yağmalamadır. Bu yağ- malamayı yapanlar soykı- run yaparcasına işçi kıy ımı yapmaktadırlar" dedı. Me- ral, özelleştirilen yerlerde işçi haklannın ayaldar altı- na alındığını belirtti. Siegel'den öneriler 'En'lerden birine sahip olun' EkonomiServisi- Sosyal Eğitım ve Da- nışmanlık Organızasyonu ile Türkiye'ye gelen mağazacılık uzmanı Joseph SiegeL fs- tanbul Princess Otel'de iki gün sürecek "Başanlı Merchandising'in TemeUeri" ko- nulu semınerinin ilk günü başladı. Mağazacılık kuruluşlannın yöneticile- rinin ızleyici olarak katıldığı seminerin ilk gününde Siegel, mağazalann daha çok kâr elde edebilmeleri ıçin uygulanması gereken yöntemler üzerinde durdu. Joseph Siegel konuşmasında, mağaza- cılığın "doğru ürünün. doğru yer ve za- manda. uygun kalite ve miktarda 7 " sunul- ması temeline oturtularak yapılabılinece- ğıni söyledi. Mağazacılık alanında basit stratejiler belirlenmesı gerektığini vurgulayan Siegel, yapılan yanlışlardan çıkanlacak derslenn öğietıcı olduğunu belirtti. Mağazanın kendisinin satışa sunulmuş bir ürün olduğunun altını çızen Joseph Siegel, "Oyunumuzmüşteriyi memnun etmek, kâr elde etmek ise bu oyunun skorudur" dedi. Siegel, "enucuzfiyateniyihizmetençok ürünseçenekkri veen heyecan veridperfor- mans'a sahıp olan mağazalann gelecekte ayakta kalabileceğini ve .^merika'da bunun örneklerine sıklıkla rastlandıgını belirtti. o 'bekliyor' Citroen'in yeni ürünü 'Xsara' model otomobilin Türkiye'de tanıtım kampanyasu cumş günü dnzen- lenecek bir kokteyl ve Alman model Oaudia Schiffer'ın oynadığı rekJam fUminin gösterüne girmesi Ue başlıyor. Schiffer'ın reklam filminde dublör kullan- madığı sövlenrvor. Nemaları subatta ödenecek Çalışana 'zorunlu' tasarrufmüjdesi Ekonomi Servisi - Kamu- oyunda zorunlu tasarruf ola- rak bilinen "Çahşanlann Ta- sarrufa Teşok Ldilmesfve Bu Tasarruflann Degeriendirilme- sine" ılişkın 3417 sayılı yasa çerçevesinde toplanan paradan yapılacak nema ödemelerinin, her yıl olduğu gibi önümüzde- kı şubat ayının ilk haftasında ya- pılacağı bıldırildi. Maliye Ba- kanı Zekeriya TemizeL, nema ödemelennde herhangi bir sı- kıntının olmadığını söyledi. Sistemde. ana para ve nema olarak 800 trilyon lira bırikmiş durumda. Zorunlu 'hisseleri' borsa\^ girerse Çalışma Bakanı Nami Ça- ğan'ın zorunlu tasarnıflar kar- şılığında başta Telekom özel- leştirilecek kamu kuruluşlan- nın hisselerinın dağıtılacağını açıklamasını, borsacılar ıhti- yatlakarşıladı. GüneyMenkul Değerler Genel Müdür Yardım- cısı Mustafa Entinç zaten 'zo- runlu' olarak tasamıf yapan ve 30-40 milyon maaşla çalışan kışilenn fonda biriken ortala- ma 150 milyon dolaytndaki pa- ralannı bir an önce alabılmek için -büyük çoğunlukla- satışa yöneleceklenne işaret etti. Turkısh Yatınm 2. Müdürii TUJIÇ Atalay. Telekom hıssesı- nın dağıtılmasının ardından pa- raya ihtiyacı olan nema sahip- lerinin hısselen satacağını ve hısselenn bırkaç büyük yatı- nmcınm eline geçeceğini dıle getırdi. DtSK. Genel Sekreteri Mu- rat Tokmak. Zorunlu Tasarnıf Fonu konusunda ıktıdann ken- dı günahını işçi sınıfina yük- lemeye çalıştığını savunarak fonda toplanan birikımın en yüksek faizle derhal emekçiye gen ödenmesini istedı. KULTUR • SANAT 12 15-14 30-17 00-19 15-21 30 12 15-14 30-17 00-19 15-21 30 12 15-14 30-16 45-19 00-21 15 12 30-1500-1830-21 00 13 45-16 1S-1B-45-21 15 «00-18 15-20 30 14 30-20 00 1400-1730 14 00-21 00 TtYAlKOKAM SUMA» VE AYŞE KÖKÇÜ BİR KADIN S H I R L E Y V A L E N T I N E Evltltğtn UkduzeUginden sıkılan bir kadının cesur kararlan... Cumırtnı 21.00, Pıar 15.00 ŞIŞU TIYATROKAfiFDC REZERVASYON- (212) 231 21 00 ve (212) 230 16 18 21.00-24.00arası •• | W | Türk Sanat Mizijji Fasıl'ıGazelecı Erol Oernek SOK No15,A Beyoğkı-ISTANBUL Reı. (0212)252 47 67 {Attas Smeması Çıkışı ı SANAT ÇALIŞMALARI BAŞLIYOR ÜSTELİK ÇOK ÇOK EKONOMİK GÜZEL SANATLARA HAZIRLIK • İÇ MİMARLIK • TİYATRO - RESİM SANAT 0212 542 44 43 / 0212 542 08 28 Balcırköy Sanat Galerisi "ARMONI"Salih ACAR Mıne ARASAN Prof.Dr NafzÇAMUBEL Tanbt BİLGE Gulden KUT Kemal ALPAĞAN Nihal GÜRES NihatYAVAŞ Habib GEREZ Nerıman OYMAN Atilla AKBATUR Nılgun TÜZÜNTÜRK Ahmet RZA Şebnem ALADAR Resim S e r g i s i 29 Kasım - 14 Aralık'97 GÜZEL SANATLARA HAZIRLIK RESİM SANAT TARİHİ ÇOCUKLARLA RESİM HER YAŞGRUBUNA YÖNELİK GRUPLARLA HAFTA IÇI-HAFTA SONU Kayıtlanmtz devam etmeMedir. Istanbul Cd No 88 Balarkoy / Tel (0212) 572 43 36-572 82 64 SÎMURG ART NAZAN AZARİ FİGEN BATI FERİDE BİNİCİOĞLU HÜLYA BATASUN AYTEN YETİŞDOĞU DOLUNAY ERDEM MELİH GÖRGÜN JULIA HURTER BAHAR KOCAMAN CAV1T MUKADDES AHMAT ÖZEL RUSLAN TSRIMOV KARŞILAŞMALAR - II Resim Sergisi 19-30 Kasım 97 ANKARA RESİM HEYKEL MUZESİ Tel (0312)311 82 64 KENT0YUNC11ARI 246 35 89 247 36 34 Terence Mc Nally MARIA CALLASV:r Vıidız Kenter Uetımet Bırfcıye Ceı Ltenmel Baydur. YıUız Kşnter "•8-i4-15-20-22-KaS!m Saal 21.00 9-iiKasımSaat 15.00 Nutuk un Okunusunuıt 70. Yıli Nedeniyle Mustafa Kemal Atatürk NUTUK Yorumlayan: Musfık KENTER i-:i-27-23 Kasım Saat 2 1 23 Kasım Saal 15.00 KÜÇUKSAHNE SADRİ ALIŞIK TİYATROSU 20 KAStM 1997 PERŞEMBE GUNUNDEN ITIBAREN OMRİYET 1 2 BOLUM Yazan Sclım llen Yoneten Alıye Uzunatağan Dekor Duygu Sajıtıj/ıı Kostüm Çdpan Ilhan Oynayanlar Çolpan Ilhan, .Vurst'/ı lâa Kcksal Engur, Aytsç Oıtuna Ptrşembc ll.lSICuma 21.13 C.tesi 18 00-21.15/Pazar 15.00 Sııetlenmız. Taksım Merkez. Su&f.'i/e, Rumelı, Akmcrkez Vakkcrama'Lıtdtı, AKM'de ve Akmerkez She mağtZZtisındü sahlmakiadıT Tel.: 0212 292 3919 TİYATRO BAKIŞ NEIL SIMON Jaaı Uokuzjıiıru OZGUN MUZIK...CEM IDIZ YÖNETEN...HAKAN ALTINER Türkçesi: Betül MARDİN Yöneten: Göksel KORTAY AKATLAR KÜLTÜR MERKEZİ EFE SANATEVI Zeytinoğlu Cad. No : 8 Bahçeler Cad. No: 20 Mecidiyeköy Tel: 282 57 80 Tel: 212 94 82 Biletler : GİŞELER ve VAKKORAMALAR BENCE İZZETTİN ÖNDER Masum İkrar Bir işadamı, öyle anlaşılıyor ki yakın ve uzak çevresine danışmadan, kendisine hâkim bir iş- veren özgüveni içinde kuyuya birtaş attı. Bu taş çok isabetli, doğru ve yerinde idi. Bu işadamı, yorumlamaya yer bırakmayacak biçimde dedi ki: "Hükümetin enflasyonu indirme çabalarına, bir yıl kârlanmızdan fedakârlık ederek katkıda bu- lunalım." Bence bu ifade iki açıdan irdelenmeye ve yo- ruma muhtaçtır. Birincisi, bu ifade, piyasalarda fiyat oluşumunda büyük firmalann rolünü açığa çıkarmaktadır. Şimdiye dek sadece bazı ekono- mistlertarafından ifade edilmiş, fakat ancak kâ- ğrt üzerinde kalmış olan bir gerçek, bir işadamı tarafından açıkça dile getirilmiş oluyor. Reka- betten uzak olan piyasalarda büyük firmalar iz- ledikleri mark-up fiyatlamayöntemi ile kârlarının mutlak hâkimi rolünü oynarken aynı zamanda, enflasyona da yakıt sağlıyorlar. Bir başka açıdan bakılınca, enflasyonun en belirleyici nedenlerın- den birinin özel kesimde gerçekleştirilen aşırı kârlar olduğu anlaşılmaktadır. Uç haneli boyuta ulaşan enflasyonun önlenebilmesi için feda edi- len kârlann boyutunun da böylece ne denli yük- sek olduğu ıfşa edilmiş olmaktadır. Bu öneriye, bizzat iş çevrelerinden gelen tepkinin bir nede- ni de böylesine müthiş bir "malum'un açıkça "//an" edilmiş olmasıdır. Demek ki bazen işadamları da şaşırıyor! Böylesine masum bir ikrarın bu denli açıkça yapılmasını basit bir saflık olarak nitelemek ise saflıktan öte, aptallık olur. Acaba bu önerinin ar- kasında nasıl bir cinlik olabilir? Biraz da bu nok- tayı irdeleyelim. Bir defa, acaba böyle bir öneri reel midir ya da ne derecede gerçektir. Bu noktaların cevabı, sermaye getirisinin kayıt dışı olup olmaması ve vergi yükü ile ilgilidir. Gelir türü, kayıt dışı oldu- ğu sürece, reel anlamda kâr ediliyor olduğu hal- de, bu kâr kamuoyundan gızlenir. Ikincisi, ser- maye getirisi üzerindeki vergi yüküne bağlı ola- rak feda edilecek kârın bir bölümü, kamunun fe- dakârlığı anlamına gelir. Vergi yükünün ortalama yüzde 50 olduğunu kabul edersek, öngörülen fe- dakârlığın sadece yarısı, sermayeye art olacağı halde, bu fedakârlığın tüm övgüsü ve gururu, ser- mayeye yönelik olacaktır. Diğertaraftan, önümüzde bir vergi projesidur- maktadır. Gerçek dahi olsa, bir yıllık bir fedakâr- lık ile sağlanacak vergi avantajı, ileride kendisi- ni kat kat amorti edebilir. Seçim dönemlerinde- ki göstermelik sosyal harcamalara, sermayenin göz yumması da aynı nedene dayanmaktadır. Aynı şekilde bugün gündemde bulunan sos- yal güvenlik önlemleriyle ilgili değişiklik projele- ri de kesinlikle bu önerıde dikkate alınmış olma- lıdır. Tüm doğrudan ve dolaylı ödentileri azalta- rak veya ortadan kaldırarak emek maliyetini ha- fifletmek de çok ciddi bir amaçtır. 1980'lerin sonlannda büyük bir holdingin mü- dür ve müdür yardımcıları toplantısında iktisat sohbeti yapmak üzere davetli oldum. O sırada da ünlü "bahar eylemleri" yaşanıyordu. Antal- ya'da Kulüp 29'da akşam yemeğini yerken pat- ronla günlük ekonomik konularda konuşuyorduk. Sozlerinin arasında patron şunu söyledi: "Hocam, biz bu olaylardan çekiniyoruz. Hükümet2yıl, tüm kazancımızı vergi olarak alsın, yeter ki bu olay- laryatışsın!" Ben bu ifadeye çok üzüldüm ve de- dim ki: "Beyefendi, Türkiye bir aşiret değildir. Tüm kazancın vergi olarak alınması söz konusu ola- maz. işleryoluna girer, yeterki verme durumun- da olanlar adam gibi vergilerini versinler." O yıl 1989 idi, bu yıl ise 1997. Fazla bir yol almamı- şız. Güç; bazen kabarır, bazen siner. işte anaya- sal iktisat ve devlet başkanlığı sistemi dayatma- sı. Bu yılki Sosyal Bilimler Kongresı'nin konula- rından olan "anayasal iktisat" ve başkanlık sis- temi tartışmalannı da gelecek haftatartışmak üze- re. ABD temasları sürüyor TÜSÎAD, ANASOL-D hükümetine güveniyor LEYLA TAVŞANOGLU VVASHLNGTON-TÜSİ- AD'ın Washıngton'dakı "ze- min yoklama" gezisinde, te- maslar üst düzeyde sürüyor. TÜSİAD heyeti ABD'lile- re, hükümetin hazırladığı ekonomik programj uygula- yarak özelleştırmeyi gerçek- leştırme ve enflasyonu aşa- ğıya çekmekte başanlı ola- cağından umutlu olduklan- nı anlattı. Heyet, bir erken seçimin ufiıkta görünmedi- ği mesajını da verdi. Center For Strategic And International Studies adlı dü- şünce oluşturma kuruluşun- da önceki gün konuşan TÜ- StAD Istışare Kurulu Başka- nı Biilent Eczacıbaşı, •'Bu hükümetin ekonomik prog- ramı uygulama yeteneği ol- duğuna inannomz. Bir şe- kilde ekonomik zorluklann üstesinden gelmek. enflasyo- nu düşürmek zorunda. Bu- nu .vapabilecek kadrolara sa- hipler" diye konuştu. TLSLA.D Dış tlişkıler Ko- mıtesı üyesı Şerif Egeli de ABD'nin Ortadoğu siyaseti ve Türkiye'ye uyguladığı ekonomik ve tıcari engelle- melen eleştirdi. Egeli, "Siz Irak'ta düzeni değiştirmeye çalışı>orsunu/. Ortadoğu ül- kelerinde düzen iki yerden. cami ve pazardan değişir. Saddam camivi kapatb, siz pazan ökiürdUnüz'* dedi. Eczacıbaşı dün de bir baş- ka düşünce oluşturma kuru- luşu olan Camegıe Endovv- ment For International Pe- ace de konuştu. Türkiye'de iş dünyasının, şu andabir erken seçım ıstemediğini belirten Eczacıbaşı sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdiki halde si- yasi hayatta bir normalleş- meyaşıyoruz. Anayasa Mah- kemesi'nde RP'nin kapatıl- ması için açılan davanın so- nucu beklenhor. Partinin ka- patılıp kapatilmaınası konu- sunda liberal ve laik partiler bölünmüş durumda. Vluha- fazakârlar ise RP'nin kapa- tılması olasılığının Türki- ye'deki İslami harekete cid- di bir darbe indireceği görü- şünde. RP"nin kapatılması olasıüğı yüksek. Karar açık- lanınca tanshon \uksetecek." tslamı hareketm gucünü kaybetmeyeceğı görüşünü savunan Eczacıbaşı, "Oysa bu hükümet bazı başarîlar ekieederse koşullar değişe- bilir. Şu anda kronik enflas- yon birinci sorundur. Ancak ilk kezbu hükümet enflasyon- la baş etmek için somut bir plan.vaptL Bu nedenle dedes- teklenmesi gerekü-" dedı. TÜStAD Başkanı Muhar- rem Kayhan da bu yıl başın- da. başta demokratıkleşme süreci olmak üzere, Türki- ye'deki aksayan kurumlarla ilgili neler yapılması gerek- tiğini anlatan raporlar hazır- ladıklannı vebunlann ıçerik- lerini anlattı. TÜSlAD he- yeti dün öğleden sonra da Yunan asıllı Senatör Paul Sarbanes ile biraraya geldi. Görüşmede Türk- Yunan iliş- kilen ve Türkiye'nın demok- ratıkleşmesi ele alindı.