Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28OC*K1997SALI CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Harrison Ford ve Brad Pitt'in son filmi IRA yanlısı olmakla suçlanıyor
Hollywood Ingflizleri yine kızchrdı• IRA ile :lgili 'Babam îçin', 'Michael Collins' ve 'O da Bir Ana' gibi filmlerden sonra,
Holly.vood yapımı 'The Devil's Own' da İngiltere'de rahatsızlık yarattı. Film, bir IRA
teröri>tini sempatik bir tip olarak yansıttığı gerekçesiyle İngiliz Parlamentosu'ndan yoğun
eleştin aldı. İngiiiz yazar ve eski Irlanda Milletvekili Conor Cruise O'Brien, "Amerikan sinema
endüsrrisinde güçlü bir İrlanda yanlısı Îrlanda-Amerika lobisi var. IRA aleyhtan herhangi bir
film gişelerde olumsuz etkilerini hemen gösterecektir" diyor.
KültirServisi-HoIlywood,In- mek için ateş edildi dbette. An-
giliz S/S komandolannın terö-
nstlere cldürmek için ateş ettikle-
nni iler süren bir filmle adeta
bomba etkısi yarattı. Amerika'da
man ayııda gösterime girecek olan
'The Devil's Own'adlı filmin rek-
lamlan simdiden Amerikan sine-
malannda gösteriliyor. Filmin ya-
pımını iktlenen Colombia Tri Star
film şııietı. bu filmde IRA pro-
pagandası yapmakla suçlanıyor.
Harrisoıı Ford \e Brad Pitt'in baş-
rollerini paylaştığı film, IRA terö-
ristini sempatik bir tip olarak yan-
sırüğı gerekçesiyle ingiliz Parle-
mentosu'ndan da yoğun eleştiri
aldı.
Brad Pitt. filmde New York'a ör-
güt ıçın silah bulmaya gelen Rory
isminde bir teröristi canlandınyor.
Ror>, bu arada olaylann farkında
olmayan Harrison Ford'un can-
landırdığı bırpolismemuruO'Me-
ara'nın yanındakalır. O'Meara ve
ailesim kendisine bağlayan Rory,
FBI ve kendisini öldürmeyi amaç-
layan bir SAS komandosu tara-
findan takip edilir. O'Meara konu-
ğunun kimliğini ögrendiğinde tep-
kısi korku değil de sempati olur.
Amacı artık Rory'nin hayatta kal-
masına yardımcı olmaktır.
Şiddeti hakh göstermek
Eleştırmenlerin IRA'nın şıdde-
tini haklı göstermek için çekildi-
ğini iddıa ettikleri bir sahnede
O'Meara, "Onun bunlan neden
yapoğını anb>orum. Eger sekizya-
şımdayken babamm ailemin önün-
deöldürüldüğünü görseydimben
de silah taşıyor olurdum" diyor.
O'Mearaterönsti savunurken SAS
görevlilerinin kiralık katil olarak
çalıştıklanna inanir ve bir başka
sahnede de "Rory 'nin biriminde-
kibüfünüyeteri takip edereköldür-
miiş olan bir SAS görevlisi var.
Şimdide Rory'ninpeşjnde.Onu se-
viyorum. Ailem de seviyor. Otanek
zorunda değü"" diyor.
Bir SAS görevlisinin üstlendi-
ği suikastı anlatan alt konu, Mu-
hafazakâr Parti Milletvekili And-
rew Hunter'ı adeta çileden çıkart-
mış. Aynı zamanda Kuzey Irlan-
da Muhafazakâr Komitesi Başka-
nı olan Hunter. bu iddialan mide
bulandıncı olarak nitelendirerek
"Kuzev İrlanda'da üısan öldiir-
cak bu yöntem yirmi altı yıl bo-
yunca IRA tarafindan uygulan-
dı" diyor. Muhafazakâr Partı'nın
güneydoğu bölgesinden millet-
vekili Sir Teddy Taylor da aynı
düşünceleri paylaşıyor ve bu tür
fıhnlenn yapımcılannın Kuzey İr-
landa'ya giderek terörizmin kur-
banlan ve onlann yakınlanyla ko-
nuşmalannı istiyor. tngiltere'de
mayıs ayında gösterime girecek
olan 'The Devil's Ovvn', Kuzey İr-
landa'daki sorunlaria ılgıli parnzan
görûşleri nedeniyle eleştırilen
Hollywood fılmlerinin sonuncusu
sadece. Bu filmlerin ilkı Jim She-
ridan tarafindan yazılan ve yöne-
tilen 'Babam İçin' adlı fılmdi. Film
gerçeklerın çarpıtıldığı ve olayla-
nn uydurma olduğu gerekçeleriy-
le eleştırilmişti.
IRA'nın kurucusunun hayatını
anlatan 'Michael Coltins' de ben-
zer gerekçelerle eleştirihrken fil-
mi beğenen ve destekleyen kişiler
bile filmdeki arabayı havaya uçur-
ma sahnesinden rahatsız olmuşlar-
dı. Bu sahnenin bu kadar tepki al-
masının nedeni, olaylann geçtiği
yıllardapatlayıcı teknolojisi yete-
rince gelişmemesine karşın pat-
lama sahnesinde son model patla-
yıcılann kullanılmasıydı.
Tartışmalara yol açan son film
de Heten Mirren'ın başrolde yer
aldığı 'Oda Bir Ana' idi. IRA'nın
açlık grevlerinin tek yönünü yan-
sıtmakla eleştırilen film, insan ha-
yatını tehlikeye sokmak amacıy-
la silah bulundurmak suçuyla üç
yıl Kuzey trlanda'da hapiste yatan
Terry Georgetarafindan yazılmış
veyönetilmişti. George'ın Muha-
fazakâr Milletvekili Airey Ne-
ave'nin öldürülmesinden sorumlu
tutulan İrlanda Ulusal Özgürlük
Ordusu'ylabağlantısı vardı. Brad
Pitt 'The DevUs Ovvn'daki rolüne
hazırlanırken George'la üç hafta
geçırdi. Pitt, Kuzey Irlanda'daki
politik durumu incelemek için de
bu bölgeyi bırkaç kez ziyaret etti.
Genç oyuncunun senaryo konu-
sunda Kevin Jarre'ye büyük yar-
dımlannın dokunduğu ve gerçek-
lerin tarihle bağlantılı olarak doğ-
ru aktanlması için büyük titizlik
gösterdiği söyleniyor. Film aslın-
da senaryo açısından başlangıç-
tan ben pek çok sorun yaşadı. Pitt,
'The Devil's Ovvn' fılminde Harrison Ford bir polisi, Brad Pitt ise Nevv York'a silah satın almaya gelen bir IRA teröristini canlandınyor.
Daniel Day-Levvis Ue Pete Postethvvaite'in başroUerini paylaşbklan 'Babam tçin' ile Hellen Mirren'in başrol oynadığı 'O Da Bir Ana'.
Ford ve filmin yönetmeni Alan J.
Pakula'nın da senaryoyu onayla-
ması istendiğinden senaryoda pek
çok değişiklık yapıldı. On altı haf-
talıkbirçalışmasonucundaöOObin
dolarkarşılığında senaryoda gerek-
li düzeltmelen yapan Mark Ka-
men, bir Amerikan dergısine eli-
ne gelen ilk senaryonun hiçbir
oyuncunun rol almayı kabul et-
meyecegi yanm yamalak bir senar-
yo olduğunu söylüyor.
Senaryoda tek dokunulmayan
nokta Ingılizlere yönelik sert tu-
tum olmuş. Şu anda New York'ta
bir hukuk okulunda öğretmenlik
yapan İngiliz yazar ve eski İrlan-
da Milletvekili Conor Cruise
O'Brien, Amerikalılann Ingiliz-
lenn hâlâ kötü adam olarak gör-
düklerine dikkat çekiyor ve ekli-
yor: "Amerikan sinema endüstri-
sindc güçlü bir İrlanda yanlısı İr-
landa-Amerika lobisi var. IRA
aleyhtan herhangi bir film gişe-
lerde olumsuz etkilerini hemen
gösterecektir.'' Coiombja Tn Star
film şirketi adına açıklama yapan
senarist Vîncent Patrick, filmin
IRA yanlısı olduğunu ınkâr eder-
ken tek amaçlannın Rory'nin gör-
düğü haksızlıklan ve savaşa nasıl
katıldığını gözler önüne sermek
olduğunu söylüyor ve bu bağlam-
da ona sempatiyle yaklaşmakta
haklı olduklannı belirtiyor. Film,
İngiltere'de gösterime girdiğinde
Hollyvvood ve muhafazakâr İngi-
lizler arasındaki taıtışmalar daha
da artacağa benziyor.
Resıııiıı yalnız savaşçılarmdan
• Sanatçılığı. yazarhğı, eleştirmenliği, konferansçılığı,
müzeciliği, sergi düzenleyeciliği ve sanatçılan örgütleyici
kişiliğiyle çok yönlü bir sanatçı olan Nurullah Berk,
sayısız konferansla Türk sanatını yurtdışında tanıtmak
için de çaba harcamıştır. îstanbul Resim ve Heykel
Müzesi'nin tek kataloğunda da onun imzası vardır.
1982'de yitirdiğimiz sanatçının resimleri, ay sonuna dek
Garanti Sanat Galerisi'nde görülebilecek.
rurken topluma saçtığı coşkunun çok
büyük ivmesi olmuştur. Çağdaş, la-
ik, aydın kişiliğiyle Nurullah Berk de
diğer dönemdaşlan gibi aynı coşku-
nun izleyicisidir ve tümünden daha
çok toplumun eğiticisi olarak üstlen-
diği misyonunu, Türkiye Cumhuri-
yeti'nin bir kültür adamı sıfatını ya-
şamının sonuna dek sürdürmekten
vazgeçmemiştir.
CANANBEYKAL
Türk resim sanatı içinde çok yön-
lülüğüyle olduğu kadar örgütleyici-
liğiyle de Nurullah Berk'in yeri tar-
tışılmazdır. Sanatçılığı, yazarhğı,
eleştirmenliği. konferansçılığı yanı sı-
ra müzeciliği, sergi düzenleyiciliği,
sanatçı gruplan örgütleyiciliğiyle de
sayılamayacak katkılan olmuş bir
kültür adamımızdır. Öyledir ki re-
sim sanatımızın geçmişini övenler. ye-
renler söze Nurullah Berk"siz başla-
yamazlar. Türkiye 'de pek çok sanat-
çı ilk resim bilgilerini, Nurullah Ce-
mal imzasıyla Güzel Sanatlar, Ar,
Yaşayan Sanat gibi sanat dergilerin-
deki yazılardan ve "BeOmiw
ler, "Mo-
dern Sanat", "Sanat Konuşmalan"
gibi kitaplardan almışlar, resim ter-
minolojisi içındeki Fransızca söz-
cükleri, parantezler içinde ilk kez yi-
ne bu yazılardan öğrenmişlerdir.
Fransızcaya olduğu kadar Türk-
çeye de son derece hâkim olabilen yi-
ne de sade, açık, alçakgönüllü bir
tarzda yazdığı yazılar ve kitap me-
tınlennde Berk; devletin olduğu ka-
dar toplumun da sanat beğenisini
yöniendirmeyi görev edinmiş ve bü-
tün donanımlannı, dil ve resim bil-
gisi, dünya göriişü ve modem sanat
anlayışını bu yolda seferberetmiştir.
Özellikle yurtdışında burslu öğre-
nim görebilmiş olan sanat kurumla-
nndaki hocalann gerek öğrencileri
için gerekse sanat kitlesi için edi-
nimlerini, kültürlerini. dil yetilerini
kendilerine pek bir fayda saglamaya-
cak olan böylesi çabalarda harcama-
dıklan günümüzde, Nurullah Berk'in
sanat yaşamının başlangıcından ya-
şarrunın sonuna dek çalışmalannın
önemi daha iyi anlaşılabilir.
Hâlâ tstanbul Resim ve Heykel
Müzesi'nin tek kataloğu Nurullah
Berkimzalıdır. Sayısız konferansıy-
la yurtdışında bir Türk sanatının da
varlığını tanıtmak, kanıtlamak ve
saygınlık kazandırmak için yıllarca
çahîmıştır. Peki, bu kuşak sanatçıla-
n neden bö\ leydiler? Sanınm, Türk
resim sanatının çağdasjaşan bırtop-
lumla örtüşmesi için bunca çaba gös-
lermenin altında. Mustafa Kemal
\tatürk'ün yeni bir Türkiye oluştu-
Kentsoviu bir geçmiş
5 Ocak 1982 günü yitirdiğimiz
Nurullah Berk'in Garanti Sanat Ga-
lerisi'nde açılan sergisınin ve kitabı-
nın haberini aldığımda; ölümü sıra-
sında akademi hocalannın, onun anı-
suıa bir toplu sergi ve bu firsatla bır
katalog hazırlanmasf için verdikleri
sözü anımsadım. Yillar geçtiği hal-
de bu sözün yerine getirilememesi bü-
yük bir ayıbımızdır. Bu ülke ne tür
bir ülke oldu? Her şeyi inanılmaz bir
küstahlıkla tüketirken. bir daha ye-
rine koyamayacağımız değerleri, ki-
şileri yitirirken geleceğin nasıl bir
zemin üzenne kurulmakta olduğunu
düşünüyorum. Nasıl birgeçmişten ge-
liyoruz? Bır savaşın ardından aydın-
lanmacı. aydınlatıcı Cumhuriyet ku-
şağının ortaya koyduğu değerlenn
sonuçlan olan bizler, bu değerleri
yeterince koruyabiliyor ve sav unabı-
liyor muyuz? Gelecek: bütün bu so-
rulara verilecek yanıtlarla kurula-
caksa eğer. olumsuz her yanıt gele-
cek için daha karanlık görünüler çi-
zecek.
Nurullah Berk'i 1972'den önce
uzaktan bir akademi hocası, yazar
ve sanatçı olarak tanıyordum, son-
rasında ise biraz daha yakından, ön-
cü sanat idealleriyle heyecanlı genç
bir sanatçının atılgan eleştınlenne
hcşgörülü bir olgunlukla ve sabırla
katlanışına da taruk oldum. Nurullah
Berk, Sabri BerkeJ ve Zeki Faik İzer
gibi her zaman aradaki uzaklığı se-
rinkanlı bir otonteyle koruy an biri de-
ğildi. Tümünden daha kentsoy lu bir
geçmişe sahip olmasına karşın. haz-
medilmiş bir sadelıge, yumuşaklığa
sahipti. Türk sanatçılannın yurtdı-
şındaki pek çok sergisınin gerçekle-
şebilmesi, pek çok sanat kitabının
oluşması, konferanslarda Türk sa-
natçılannın sanatlannın tanıtılması.
bu sanat ve kültür adamımızın sade-
ce kendisinde odaklanmayan bir sa-
nat çemberi oluşturmaya kendini ada-
rruş oluşundandır.
Sergisınin katalog yaasında ressam
Turan Erol, Nurullah Berk ıçın "Ken-
•'Ütü Yapan Kadın", 1977 / Tuval üzerine yağlıboya / Özel koleksiyon
dtsine orta karar bir yaşam bile sağ-
layamayan resün sanatının yalnız bir
savaşcıSL vefab ve sadık hizmetkâny -
dı" diyor. Bır akşamüstü. eve dönen
eşı Efser Hanım'ın. elinde kitabıyla
koltukta uyuyakaldığmı sandıği Nu-
rullah Berk. ölümie buluşmasına her
zamanki sakın zarafetiyle katılmış-
tı.
Nurullah Berk hiç kuşkusuz mo-
dern resmin "giz"lerini araştınrken
ve hep öğreneceği bir şeylerin kal-
dığını düşünen iyi biröğrenci edasıy-
la yeni denemelere ginşnken Türk res-
minin dönemsel eğilımlerine uyum
göstermiştir. O dönem her ressamın
temel uğraşısı plastik elemanlann
soyut yapısal sonınlannın çözümü
ve Doğu-Batı sentezi ile ulusal sana-
tımızın yaratılabilmesiydi. Nurullah
Berk'in sanatım diğerdönemdaşla-
nndan farklı kılan ise pek çok kişi-
nın belki fazlasıyla dekoratif. ber>im
ise en korkusuz ve içten bulduğum
resimleridir.
Sıradan olanın sıradışıhğı^.
Özellikle 70'lerin pop sanatıyla il-
gilenmiş biri için, post-kübist sorun-
lann "eütenteİektûalizm"inin sıkıcı
görünrüsünde daha çağdaş, daha dün
tartışılmakta olan pek çok kavrama
(sıradanlık, gündelik hatta kiç) yakın-
lığıyla, Berk'in ilkini 1950'de yaprı-
ğı "Ütü yapan kadın" dizisinin
1970'ler versiyonu elbette daha sıcak
görünecektir. Cesurdekoratifyüzey-
ler, geniş canlı renk alanlan, kaûn kon-
turlar, açıkseçik bir düzenleme, ay-
dınlık bir palet ve sıradan. gündelik
bir konu iîe bu tür resimler Nurullah
Berk' ın en karakteristik, en ay nksı re-
simlendir. Nurullah Berk zaman za-
man dönemdaşlan gibi "pür plastik
elemanlann abstre strüktürâl" so-
runlannın entelektüel arayışlanyla
kesintiye uğrattığı bu içten, temiz-ter-
tipli resimlerinde Hollandalı iç me-
kân ressamlannın çalışmasım ve an-
layışını yansıtan huzur dolu, aydm-
lık bir eviçi ressarru tavnyla sıradan
olana inanılmaz bir sıradışılık ka-
zandınr. "Ütü yapan kadın" konusu-
na sayısız kere geri dönecek, Avşa'da
Pazar, Gün Bahşı. Çakır Dikenleri,
Bitkiler, Deniz, Ay Çiçekleri ve Lev-
ni'den esinlenerek gerçekleştirdiği
•Uyuyan Kadın' dizısiyle belki de
birözlemi yansıtacaktı. Çarpışan iki
devın ikileminde Picasso yerine Ma-
tisse sonunda ağır basacaktı. 1980
yılında bir yazısını şöyle bitinyor
Nurullah Berk " „ Yeni'nin özü bu-
radadır. Yeni yapıyorum diye değil,
gönlümce çalışıyorum tutumunda.
Ama. u zaman sonuca varmak için
Matisse olmak gerekir diyeceksiniz.
E\et,öyle.*"
'İstanbul
Müzesi için
ses verin!'Kültür Servisi - Türki-
ye'nin önde gelen aydınla-
n, bilim adamlan ve sanat-
çılan, İstanbul Müzesi'ni
Destekleme Girişimi'nin ku-
ruluş toplantısını yapmak
üzere 30 ocak perşembe gü-
nü saat 18.00'de Lütfi Kır-
dar Kongre Merkezi'nde top-
lanıyor.
Aralannda Adalet Ağaoğ-
lu, Ömer Lütfi Akad. Bü-
lent Akarcah,Ord Prof. Ek-
rem Akurgal, Prof. Dr. Ay-
dın Aybay. lsnıail Cem, Men-
güErteLŞakirEc-
zacıbaşı,Oktay Ek-
şi, .\raGüler,Aydm
Gün,DrlalatHal-
man,Prof. Dr. Ha-
lflİnalcık,Prof. Dr.
Erdal İnönii, Hay-
rettin Karaca, Ya-
şar KemaL Yıküz
Kenter, Prof. Dr.
Mübeccel_ Kıray.
Altan Oymen,
Prof Doğan Ku-
ban, Tîmurçin Savaş ve Prof.
Dr. CahitTalasın bulundu-
ğu bilim adamlan ve sanat-
çılar, "İstanbul'useviyorsa-
mzses verin,güç \erin!" baş-
hğıyla yayımladıklan ortak
metinde, İstanbul Müzesi'ni
Destekleme Ginşımi'ne tüm
İstanbullulardan destek isti-
yor.
Tarih Vakfı, RP'li Kültür
Bakanı İsmail Kahraman'ı
da perşembe günü Lütfi Kır-
dar'da gerçekleşecek toplan-
tıya davet ederek İstanbul
Müzesi'nin kuruluşuna des-
tek olacağını açıklaması ge-
rektiğini \njrguladi.
Kahraman'ın 24 Ocak
1997 tarihli Sabah gazetesin-
de yer alan demecinde Tanh
Vakfı ve Darphane ile ilgili
olarak 'gerçeklerie taban ta-
bana at' bılgiler verdiğıni
bildiren Tarih Vakfı yetkiü-
leri, Kahraman'ın "Tarih
Vakfı, H\BITAT sırasında
gerçekleştirdiği sergiler için
Kültür Bakanlığından 127
miharTLaimıstır'' ifadesi-
ni yalanlayarak vakfin söz
konusu sergiler ıçın bakan-
adamlan, sanatçı
ve aydmlar,
İstanbul Müzesi
destekleme
girişimi için
toplanıyor
lıktan 'tek bir lira bile mali
katkı almadığınr belırttı.
Kahraman'ın "MaliyeBa-
kanbğu Darphane'yi geri is-
temektedir" ifadesi ile ba-
kanlığının İstanbul Müze-
si'ni engellemeye yönelik
girişimlerdeki sorumlulugu-
nu başka omuzlara atmakta
olduğunu savunan Tarih
Vakfı. "Sayın Bakan, Mali-
ye BakanıÂbdüllatif Şener'e,
26.9.1996 tarihiııde4374sa-
yıh yan ile Darphane devir
senedinin iptaüni istemiştir"
«^—^— açıklamasını
yaptı.
Vakıftan ya-
pılan çağnda,
tstanbul'un ger-
çek bir kent
müzesine sahip
olmayan sayılı
dünya kentle-
rinden biri ol-
duğu vurgula-
narak;bueksik-
liğin 2001 yı-
Imda giderileceği ve Tarih
Vakfi öncülügünde Darpha-
ne binalannda yalnız padi-
şah ve kahramanlann değil,
halkın da tarihini yansıtan,
dinsel, etnik, kültürel fark-
lılığı zenginlik olarak gö-
ren, konser, sinema, konfe-
rans salonlan, arşivi, kütüp-
hanesi. araştırma merkezi
ile dolu dolu yaşayan bir İs-
tanbul Müzesi kurulacağı
bildirilen metinde müzenin
kuruhnasının önündeki bi-
linçli ve bilinçsiz engellerin
aşılmayı beklediğine dikkat
çeldldi.
Geçen yıl terk edilmişlik-
ten ve çürümeden kurtanla-
rak 10 ayda topluma kazan-
dınlan tarihi Darphane bina-
lannda 'Dünya Kenti İstan-
bul' ve 'Anadolu'da Konut
ve Yerieşme' sergılerini ge-
zen 45.154 kişi \ e İstanbul"u
seven herkesin çağnlı oldu-
ğu kuruluş toplantısında iki
belgesel filme, çağnlı ko-
nukİann konuşmalanna ve
ünlü piyano sanatçısı Fazıl
Say'ın konserine yer verile-
cek. Bılgi için 233 21 61.
Kodak-Antrakt uzun metraj film
senaryosu yamşması
• Kültür Servisi - Aylık sinema dergisı Antrakt.
Kodak ile birlikte bir senrayo yanşması düzenledi.
Serbest konuda katılınabilecek yanşmaya 1 temmuza
dek başvurulabilir. Senaryolar Ântrakt, G. Erol
Dernek Sokak No7. Daıre 1 Beyoğlu adresıne
postayla ya da elden teslim edilebilir. Senaryolar
üzerine kımlik yerine rumuz yazılacak. Yazarlar,
senaryo ile birlikte üzerinde rumuz yazılı olan ve
içinde 1 fotoğraf, yazann adı soyadı, adresi varsa
telefon numarası ve yanm daktilo sayfasını
geçmeyecek birözgeçmişi içinde bulunan kapalı bır
zarfi da gönderecekler. Yanşmaya katılacak
senaryolan Ezel Akay, Hüseyin Kuzu. Mehmet
Soyarslan.Erdoğan Tokatlı ve Sema Türkyazıcı
değerlendirecek. En iyi senaryoya 200 milyon TL, iki
senaryoya da 75'şer milyon TL venlecek. Ödül alan
senaryolar Antrakt tarafindan kitaplaştınlacak ve telıf
haklan sahiplerine verilecek. Bilei için: 0 212 251 56
47.
TGCnin yanyıl semiııerleri
• Kültür Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti
(TGC), Basın Müzesi'ndeki yanyıl etkinliklerine
başladı. Basın Müzesi'nde bu dönemde Nesnn
Sağlam ve Meral Hızal tarafindan güzel sanatlara
hazırlık, 8-12 yaş grubundaki çocuklar için resim
çalışmalan ile büyükler için verilecek resim
seminerlennde desen, pastel. yağlıboya, suluboya
çalışmalan düzenleniyor. Aynca Nergıs Akçura
tarafindan minyatür, Gülten Sayar tarafindan el
sanatlan, Bengi Türkoğlu tarafindan cam süsleme-
ebnı, heykel ve takı, Devlet Tiyatrosu sanatçısı Gamze
Yapar tarafindan güzel Türkçe konuşma semineri.
Mümin Sekman tarafindan hızlı okuma \e venmli
öğrenme semineri veriliyor. Aynntılı bilgi için 513 84
58.
Dünya Kitap 5. şiir ödülüne
katılmılar süriiyor
• Kültür Servisi - Dünya Kitap dergisinin bu yıl
beşincisı düzenlediği şıir ödülüne katılımlar sürüyor.
Eylül ayına kadar gelen şiirlerden fınale kalanlar her
ay derginın sayfalannda yer alacak. Fınale kalan
şiirlerden birisi seçici kurulun değerlendimıe>t sonucu
ödüle değer bulunacak ve 25 milyon TL para ödülü
alacak. Dünya Kitap 5. Şiir Ödülü'nün seçici kurulunu
Mehmet Başaran, Turgay Fişekçi. Şükran Kurdakul,
Kemal Özer ve Faruk Şüyun oluşturuyor. Aynntlı bılgi
252 65 41 nolu telefondan öğrenilebilır.
Çankaya Belediyesi'nden
karikatür aibiimü
• ANKARA (AA) - Çankaya Belediyesi. geleneksel
hale getirdiği 6. Ulusal Karikatür Yanşmasf na katılan
karikatürleri albüm haline getirdı. Turhan Selçıık'un
jüri başkanlığı yapıtığı yanşmada, Abdullah Orhan
birinci olmuştu. Albüme önsöz yazan Çankaya
Belediye Başkanı Doğan Taşdelen, kankatür sanatının
'yasakçılığabaşkaldın' olduğunu ifade etti. Taşdelen,
"'Bizi dar bir kalıbın içine sıkıştırmak isteyen ya^akçı
düşünceye karşı yaratıcı dehanın bir ürünü olan
karikatür sanatının gelişmesine, herkesten çok laikliğe
ve demokrasiye inananlann gereksinimı vardır" dedı.
Hayyan Çrftllğf' sahneleniyor
• Kültür Servisi-Devlet Konservatuvanndan mezun
olduktan sonra Maltepe'de yeni açılan Yay la Sanat
N4erkezi çatıst ahında Kerem Kobanbay ve Savaş
Özdural tarafindan kurulan YSM Oyunculan.George
Onvell'in 52 yıl önce kaleme aldığı 'Hayvan Çiftliği'
adlı oyunu sergiliyorlar. YSM oyunculan, 'Hayvan
Çiftliği'ni herkesin kendini bulacağı, canlı orkestra ile
oynanan bir müzikal şeklinde yorumluyor. Oyun. her
cumartesi saat 13.30 ve pazar saat 15 OO'te
sahneleniyor.
Alman Kültür'de film gösterimleni
• Kültür Servisi-
Alman Kültür
Merkezi 'nde ocak ve
şubat aylan içinde
Yavuz Ozkan, Egon
Monk ve Ervvin
Leiser'in filmlerini
gösteriyor. 29 ocakta
YavuzÖzkan'm
1994 tarihli'Yengeç
Sepeti' adlı fılmi yer
alacak. Türk
toplumunun ve
genelde tüm
dünyanın karşı
karşı ya kaldığı öfke
ve saldırganlığın
kökenlerine işaret eden filmin senarvosu da Yav uz
Özkan'a ait. Ozkan'ın 1992 tanhli 'fki Kadın' adlı
fılmi ise 19 şubatta gösterilecek. Yönetmen Egon
Monk'un 'Bir Gün' adlı filmi ise 5 şubat tanhinde
gösterime girecek. Film, bir toplama kampındaki
tutuklulann ölümie iç içe yaşamlanndan kesitler
sunuyor. Ervvin Leiser'in belgesel filmi 'Ateş Provası'
ise 26 şubat günü izlenebilir. Filmde ana konu olarak
nazı Almanya'sında Yahudi zulmünün ilk zınesı olan
'Kristal Gece' (Reichskristallnacht) ele alınıyor. Film
gösterimleri Teutonia, Galip Dede cad. 85 Tünel
adresinde saat 18.30'da.
İzmit Şehir Tiyatpolan'na kadrolu
sanatçı alınacak
• Kültür Servisi - İzmit Büyükşehir Belediyesi Şehir
Tiyatrolan Müdürlüğü'ne, 13 kadrolu ve 7 stajyer
olmak üzere, sınavla 20 sanatçı alınacak. İzmit
Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolan Müdürü
Şahin Ece\nt, yaptığı açıklamada. mart ayında
faaliyete geçecek şehir tiyatrosunun, sanatçı ve teknik
eleman gereksinimini karşılamak amacıy la sınavla
eleman alınacağını söyledi. Ecevit; 13'ü
konservatuvarmezunu, 7si stajyer öğrenci olacak
sanatçılar için yazılı ve mülakat sınavı. dekoratör.
sahne tasanmcısı, ışık ve ses uzmanı için de mülakat
sınavı yapılacağını bildirdi. Işıl Kasapoğlu'nun genel
sanat danışmahğında kurulacak kadroya başvurulann.
31 ocak tanhine kadar, Belsa Plaza'nın 9. katındaki
Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Müdürlüğü'ne şahsen
yapılması gerekiyor. Aynca, sınavın 15-20 şubat
tarihleri arasında gerçekleştirileceği belirtildi.
MDT'den Senter
• Kühur Servisi - Ankara Devlet Opera ve Balesı
Modem Dans Topluluğu (MDT), 1997 sezonuna Türk
ve yabancı koreograflann yapıtlanndan oluşan
'Sentez' adlı programla merhaba dıyecek. MDT. Türk,
Amerikan, Isviçreli ve Avustralyalı koreograflan
buluşturan 'Sentez' programını 15 şubat tanhınde
izleyicilerin beğenisine sunacak. MDT dansçisı ve
koreograf İshar. Bengier'in 'Anafor' adlı yapıtı. Soner
Özer'in özgün müziği ve orkestra eşliğınıİe
sergilenirken, Nurdan Menemencioğlu'nun
'Çeşitlemeler' adlı yapıtmda pandomıın s-matçısi
Erdinç DinçeT konuk olarak yer alacak. Samuel
Wuersten, İsviçre Büyükelçiliği katkılanyla "Kâh
Içerde Kâh Dışarda' adlı yalın bir dans yapıtı örneği
ile 'Sentez' programına katılacak. Nicholas Rowe ise
Avustralya Büyükelçiliği'nin sponsorluğu ile yarattığı
'5 Kent' adlı esen sunacak.