Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16 OCAK 1997 PERŞEMBE
12 KULTUR
47.Uluslararası Berlin Film Festivali'nde ekonomik kısıtlamalar giderek büyüyor
Berlinale'nin geleceği karanhkGÜ> ER YÜREKLİK
BERLİN- 1951'den bu yana
düzenlenen Uluslararası Berlin
Fılm Festı\ah (kısa adıyla Berlı-
nale) tarihinde. bu yıl ilk kez, ga-
zeteciler ellerine geçen akredne
formlan arasında pembe kâğıda
basılı 'önembbirenformasyon'ıle
karşılaşıyorlar. kendılennden "ka-
yıt işlemleri için' 50-DM kesile-
ceğini öğrenıyorlar.
Bunun nedeni olarak da 'Alman
ekonomisinin içinde bulunduğu
darboğaz'gösteriliyor. Diğertüm
kultür sanat kurumlannda oldu-
ğu gıbı festnal bütçesınde de pa-
rasal kısıtlamalaragidildıği, bun-
dan böyle yabancı filmlerin gös-
tenminde vebasın toplantılannda
sadece tngilızce ile Fransızca çe-
Mn yapılacağı. konuklann artık
havaalanlannda karşılanamayaca-
ğı. kendilenne bugüne dek oldu-
ğu gıbı gereken ılginin gösterile-
meyeceğı bıidiriliyordu.
Festıval voneticisı Moritz de
Hadeln de ba.Mna yaptığı bir açık-
laınada. zor gunler yaşadıklannı di-
le getınyor. bazı politikacılann
"Berlin kendini dünyaya yeterin-
ce tanıttı. film festivaİi artık gerek-
li değil" göriışüne sert tepki gös-
tererek "Bunlar bu etkinligin ev-
rensel düzeyde ne anlam taşıdığı-
nıanlamamışlar"diyordu. De Ha-
deln. bu yıl 47"ncısi düzenlenen \e
bugün artık Cannes ile yanşırha-
le gelen Uluslararası Berlin Film
Festivah'nın geleceğınin tehlike-
deolduğusınvalınivenyor. şenli-
ğın 'kasvetli ve berbat bir atmos-
ferde' geçeceğını duyuruyordu
Gerçekten de tüm Almanya'da ol-
dugu gıbı özelhkle Berlin'de de
kültür- sanat kurumlan ve festival-
ler. 1996'da 'yüın sözcüğü' seçilen
'tasarruf önlemleri paketi" kapsa-
mında, sübvansiyonlarda yapılan
\e \apilacak acımasız kısıtlama-
larla karşı karşıya şu günlerde. Sa-
dece Berlın'de bu yüzyıl sonuna
dek en azından 100 milyon mark-
lık tasarrufa gidilmek ısteniyor.
Pek çok tıyatro kapatılıyor, kapan-
mavanlarise reperfuvarlannda \e
gıderlerinde önemli ölçude kısıt-
Fama > apmak zorunda kalıyorlar.
'üaha ucuza kültür' giderek yay-
gınlaşışor Bundan en fazla nası-
binı alan da Berlin oluyor. tşte
bö> le bır ortamda Berlin. yeni bir
uluslararası film feshvaline ev sa-
hıplıği yapma\,a hazırlanıyor.
Mastroianni için özel gece
Bu >ilkı Lluslararası Berlin Fılm
Festivali. 13-24 şubat tanhlenara-
sında gerçekleştinlecek. Yine, *>a-
Marcello Mastroianni için anma gecesi düzenJenecek. 'Hommage' bölümü. özel bir Alün A\ı verilecek olan Kim \o\ak'a a\nldı.
ruşlukOpera'nın da çekimini yap-
mış. 1939 yılında Avusturya'dan
Amerika'ya kaçacağı sırada has-
talığı nedenıyle HirJer Almanya-
sı'nda kaldığı ıcın bir süre 'opor-
rünist" suçlamasıyla karşılaşmış-
tı. Savaştan sonra Pabst, melodram-
lann yanı sıra semitizme ve Hit-
ler'e karşı filmler de çevirdi. Bu
yılki 'Retrospektir bölümünde
Pabst'ın, yeniden montajı yapılan
ve restore edılen birdizi fîlmi gös-
tenlecek.
Kim Novak'a Altuı Ayı
Uluslararası Berlin Film Festi-
valı'nin 'Hommage'bölümü. bu yıl
dünyaca ünlü Hollywood yıldızı
Kim Novak'a adandı. 1933 do-
ğumlu stann şubat ayı içinde Ber-
lin'e geleceği ve dünya sineması-
na katkılanndan dolayı kendisine
AJtın Ayı ödülü verileceğı açıklan-
dı. Festıvalin onur konuğu olacak
Kim Novak'ın. Rita Hayivorth'dan
sonra Columbia stüdyolannın ye-
nı 'dişi stan' olması beklenmiş,
ancak o 1954 yı1ında Rkhard Qu-
intes'in çevirdiği Şahmatadlı uyuş-
turucu dramıyla ılgilı ılk filmiyle
oyunculuğunu ön plana çıkarma-
sını başarmıştı. Joshua Logansın
*Piknik'(1955/56) adlı filmiyle
büyük ün yapan Kim Novvak, da-
ha sonra AJfred Hitchcock 'Verti-
go'(1958) ve Bilh Wikkr'Öp Be-
ni Aptal HeriT( 1964) ile çevırdi-
ğı filmlerle şöhretinin doruğuna
ulaşmış, son kez 1989'da Tony Pal-
mer'in 'TheChüdren' adlı filmin-
de kamera karşısma geçmişti. Kim
Novak'ın 'Hommage'da, 35 yıllık
sinema kariyennin basamaklannı
oluşturan 13 fılmi gösterilecek
Bu yıl Jack Lang seçici kurul başkanı. Bille August'un 'Jerusalem' ve Baz Luhrmannın 'Romeo ve Juliet' adlı filmleri gösterilecek. Lang, seçiCl kurul başkaiU
nşnıa". "panorama". 'Uluslarara-
sı Genç Filmler Forumu', "Çocuk
Filmleri Şenliği'.'Yeni Alman FUm-
leri', •Retrospektif (sinema tarihi-
nebakış)'\e "Homage'gibı bölüm-
lerden oluşan festivale. 24 kadan
Altın ve Gümüş Ayı ödüllerinın ve-
rildıği 'vanşma' bölümünde ol-
mak üzere 400'den fazla filmın
katılması beklenıyor. Tüm ekono-
mik sıkıntılara karşın bu yıl da
festı\ale dünyanın dört bır >öre-
sınden 3 bin kadan gazetecı. 10 bı-
ne yakın konuğun gelmesi söz ko-
nusu.
Henüz festıvalin tam programı
açıklanmadı. Ama verilen ılk bil-
gilere göre Oscar ödüllü Bille .Au-
gust'un. Selma LagerlöfTün ro-
manından esınlenerek beyaz per-
deye uvarladığı 'Jerusalem (Ku-
düs)*adlı f'lm festivalin yanşma
bölümünde gösterilecek Altın Ayı
için yanşacaklardan bır dığen ıse
yazar Knut Hamsun'un yaşamı-
nı konualan\e Ma\vonS\do«'un
başrolde oynadığı film. Tim Bur-
ton'un çe\ ırdığı. başrollennı Jack
Nicholson. Glenn Gloose. Micha-
el Fox, Sarah Jessica Parker \ e
Tom Jones'ın payla^tıklan Mars-
lıların dün\ayı basıs,larını konu
alan \Vlars Attacks' adlı komedı
filmı de vanşma bölümünde gös-
tenlecek
Baz Luhrmann'ın bir uyarla-
ması olan \e başrollen Claire Da-
nes ile Leonardo Di Caprio'nun o> -
nadıklan VViUiamShakespeare'ın
'Romeo Juliet'i da Berlınale'ye
katılması beklenen ABD yapımı
filmler arasında. Öte yandan. si-
nema dün> asHim bır süre önce y ı-
tırdıği bü>Tik yıldız Marceilo Mast-
roianni anısına da özel bir gece
düzenleneceği bildırildı. Bugece
için Mastroianni"nin kızı ile bir-
lıkte çevirdiği "Üç Yaşam, Bır
Ölüm" adlı filmı Berlınale'ye ge-
tırtebılmek için Moritz de Ha-
deln'in şu günlerde yoğunbıruğ-
raşı verdiğı de basına sızan haber-
ler arasında
'Gülibik'i bir kez daha.^
Uluslararası Berlin Fılm Festi-
vali çerçevesinde 1978'den ben
düzenlenen 'Çocuk Filmleri Şen-
liği'nde bu yıl. 'Special Choice"
başlığıy la 'Retrospektir bir bölü-
medeyer \enlecek ve son 20 vı-
lın en iyi 10 filmi gösterilecek.
Gösterilecek filmler arasında. 1984
y ılında 'Çocuk Filmleri Şerüiği'ne
katılan ve C1EFJ ödülü alan, se-
naryosunu Çetin Öner ile Come-
liaBischofTun yazdığı. >önetmen-
liğini Jürgen Haase'nin yaptığı.
başrollen Murat Güler, Nursim
Demir ve Ejder Akışıkın paylaş-
tıklan Türk-Alman yapımı 'Güli-
bik'adlı filmindebulunmasıbek-
leniyor. Ama resmi program açık-
lanmadığı için kesin bır şey söy-
lemek olası değil.
Uluslararası Berlin Film Festi-
vali'nın •Retrospektif (sinema ta-
rihine bakış)' bölümü, bu yıl yö-
netmen Georg VVilheim Pabst'a
aynldı. Fritz Lang ve F. W. Mur-
nauilebirlikteNVeimarCumhun-
yetı'nin klasik Alman sinemasımn
'üçbüyükleri'arasında ismi geçen,
ancak onlar kadar tanınmayan G
VV. Papsi. 2O'lı yıllarda LouiseBro-
oks, Greta Garbo, Asta Neilsen v e
Brigitte Helm ile çevırdığı 'sosyal
angajmanı olan filmler' ile tanını-
yor ve kendisine 'Kızıl Pabst' de-
niyor. 82 yaşında Vivana'da ölen
Pabst, Brechfin yazdığı. KurtVVe-
il'in müzıklerinı vaptığı "Üç Ku-
Eskikasap, üginçbirheykehımş olduKültür Servisi - Prens Charles' ın
beş yıl önce kurduğu Mımarlık Ens-
tıtüsü'nde hevkel öğretmenlığı ya-
pan Anthony-Noel Kelh, gelecek
hafta içinde Londra'da açacağı ser-
gısi için atölyesıne kadavraiar taşı-
yor. Kellv. kesip bıçtığı bu kadav-
ralardan heykelleri için alçı döküm-
ler çıkanyor. Heykeltıraşlığa başla-
madan önce kasaplık vapan ve bır
süre bır mezbahada çalışan Ant-
honv-Noel Kelly. kadavralan tıp
okuİlarından alıyor. daha sonra atı-
vor "KadavTalanelegeçLrmekçok
ıoroldu''dı>orsanatçı. "Üsteükbi-
ri beni ihbar ettiği için polîs de pe-
«ime düşrü. Atöhemde birkaç 'par-
ja* \ardı, onlan hemen > ok ettim™"
Eskı kasap, yenı heykeltıraş Ant-
ion> \oel-Kelly 'nin Londra'daher
yıl gerçekleştınlen Çagdaş Sanat
Fuan'nda sergılenecek heykelleri
ırasında, yaşlı bıradamın kadavra-
sından kalıp çıkarılarak vapılmış
gümüş kaplamalı omuz ve başı, bır
başka adamm altın kaplamalı yüzü
yer alacak. Kelly. yaşam ve sağlı-
Şın güzellığın gereklı koşullan ol-
juğu varsayımına meydan okumak
stıvor. Sanatçı, ölü insanlann organ-
annı yaldızla kaplayarak onlan
jlümsüzlüğe kavuşturduğunu iddıa
edivor.
"Bu heykelleri \apmak beni ra-
hatsız etmivor. Kimseve zarar \er-
mKorum" diyor sanatçı. "Ben öiüm-
de bir güzellik bulabilivorum. ama
sonuçta çürüven vücutlardan söz
edivonı/ burada. Onlara bakınca.
onlarta çalışınca. sonuçta sonumuz
bu iste dhe düşünmeden de edemi-
>or insan. Sergide >aptığun he> kel-
lerden birindeki yaşlı adamı tann
yacak birisi çıkacak mı acaba diye
merak ediyorum şimdi."
41 yaşmdakı .Ajıthony-Tsoel Kelly.
daha öncekı çahşmalarında da tıp
dünyasından esınlenmış. Kanser
araştırmalan yapan doktorlar ıçın de-
senler yapmış. aynca çeşıtlı amelı-
yatlara gözlemcı olarak gırmiş. ln-
giltere'de amelıv atlara gözlemci ola-
rak gırmek v asadışı olmasa da Ant-
hony-Noel Kelly'nın yaptığı gıbı
kadavralardan çeşıtlı organlarkese-
rek atölyesine taşıması. ölmüş kışi-
ye saygısızlık sayıldığı için aslında
kurallara aykırı. Tıp okullannda
kullanılan kadavraiar. parçalanmış
olsa da daha sonra bu organlar bır-
leştınlerek gömülüyor ya da yakı-
lıyor.
Sanatı için ölmüş ınsanlara say-
gısızlık ettığı gerekçesiyle ingılızCe-
naze Işleri Enstıtüsü'nün tepkısıni
alan Anthony-Noel Kelly, saygısız-
1 ık etmek ıstemediğı konusunda ıs-
rar ederken. kadavTalan hangı tıp
okullanndan aldığını açıklamav ı da
şıddetle reddediyor.
Anthony- Noel Kelh, ölü insanlann orgarüannı valdızla kaplayarak ölümsüzleştirdiğini savunuyor.
Füsun Demirel telif hakları için savaşıyor
CÜL ERÇETİN
Italyan yazar Dario Fove Fran-
cı Rame'nin telif haklannı koru-
yın Türkiye temsilcisı F&N Ajans
>yın ve Gösteri Sanatlan Şirke-
t'nın yetkjli temsilcısi ve Dano
F/nun 'Açık Aile' adlı yapıtının
çvırmeni Füsun Demirel bu oyu-
ru izinsiz sergiledikleri gerekçesiy-
lıFıvatroÇisentialeyhine dava aç-
t. Dava dün oyunun durdurulma-
s yönünde alınan tedbir karan ile
smuçlandı.
F&N Ajans, oyunlan 70'in üze-
rnde ülkede sahnelenen Dano
b'nun Türkjye, Çin ve Güney Af-
rka'dan sağlıklı telif hakkına ula-
şmaması nedeniyle. yine yazann
iteğıyle, ülkemizde vazann ve çe-
\rmen Füsun Demirel'in haklan-
t korumak amacıy la kurulmuçtu.
Iava konusundaki gelişmelerne-
eniyle kendisiyle görüştüğümüz
FJsun Demirel, ajansın amacının,
uzar ve çevirmen haklannı koru-
ranın ötesirde telif hakları ahla-
Inı ülkemizde yerleştırmek ve Da-
ario Fo'nun 'Açık Aile'
adlı yapıtının çevırmeni ve Fo
ve Franca Rame'nin telif
haklannı koruyan Türkiye
temsilcısi Füsun Demirel, bu
oyunu izinsiz sergiledikleri
gerekçesiyle Tiyatro Çisenti
aleyhine dava açtı. Tedbir
karanyla oyun durduruldu.
rio Fo'nun doğru yorumlanmasına
yardımcı olmak oldugunu söylüyor.
"Dario Fo bir yöntemdir, bir dün-
ya göriişüdür" düşüncesinden ha-
reket eden ajans için bu bağlamda
Dano Fo'nun oyunlannı sahnele-
mek ısteven tiyatronun bu yazan
seçmesinde, oyunculann ve yönet-
menin nıtelikleri ve Dano Fo'yTi yo-
rumlayışlan oldukça büyük bir
önem taşıyor.
Yaklaşık iki yıldır Dario Fo ile
işbirlığı içinde yazann yöntemi-
nin ızleyıcilere doğru aktanlması
ve ülkemizde telif haklannın geliş-
mesi yönünde mücadele veren ajans
pek çok sorunla karşılaşmalanna
karşın bugüne kadar oyunun dur-
durulması karannı aldırtmamıştı.
Ajansla bağlantı kurmamalan.
oyunun ısminı 'Açık Evliük' olarak
değiştırmeleri ve oyuna bır kişi da-
ha eklemeleri gıbı gerekçelerle
ovunlan durdurulan 'Çisenti Tivat-
rosu", benzer nedenlerle Franca
Rame'nin Edinburg'da bır oyuna
müdahale etmesınden sonra durdu-
rulan ikınci Dano Fo oyunu. Tiyat-
ro Çisenti'nin telif haklannaduyar-
lı davranmama dışında. sahnele-
dikleri o>oınun niteliğiyle ajansla
çelişip çelişmediklerinı sorduğu-
muzda Demirel yapılan değişıkle-
rin nedeninı bır türlü anlayama-
dıklannı. aynca bu oyunun BUlur
Kalkavan'ın kendisini tıyatro ala-
nında denemesi için kullanılması-
nın kendileri için adeta şok etkısi
yaptığını belırttı.
Demirel'in. oyunun başrol oyun-
cusu Bıllur Kalkavan'la ilgilı gö-
rüşleri şöyle: " BillurHanım nedcn
kendisini bu kadar önemsediğimiz
bir yazann ov unuv la denesin? Bu
noktada da büyük bir yanlışhk var-
dı v« bunun düzelmesi gerekh'ordu.*'
Demirel, bu sonucun kendileri-
ni de üzdüğünü, ancak ülkemizde
sıkça rastlanan, artık karuksanan bu
sanatsal suçun ortadan kaldınlma-
sı için bu tür tedbirlerin zorunlu ol-
duğunu söylüyor. Sanatçı, "Ama-
cımız gerçekten sanat yapmaksa
edebiyatta,sinemada,tiyatrodagenç
insanlann varatKi haklanna say gj-
lı davranmayı öğrenmesi gereki-
yor" dıyor.
Demirel aynca, Dario Fo'nun
doğru yorumlanması koşuluyla
amatörlere, genç sanatçılara her
türlü bilgı ve bırikimleriyle yar-
dımcı olduklannı, aynca telif ko-
nusunda da sembolik ücretler aldık-
larını belirterek genç sanatçılann
öncelikle kendileriyle bağlantı kur-
malannı ıstiyor. Tiyatro Çisenti ve
F&N Ajans arasındakı sorunlann
18 şubat tarihindeki tazmınat davası
niteliğindeki duruşmayla sonuca
bağlanması bekleniyor.
47. Uluslararası Berlin Fılm Fes-
tivali'nin yanşma bölümünde Al-
tın ve Gümüş Ayı ödüllerini dağı-
tacak 11 kişilik seçici kurul baş-
kanlığına bu yıl Jack Lang geti-
nldi.
Şu sıra Avrupa Parlamentosu
üyesi ve Blois kenti Belediye Baş-
kanı olan Jack Lang, Uluslarara-
sı Nancy Tıyatro Festivali "nin ku-
ruculan arasına katılmiş, 1963-
1977 yıllan arasında bu festivalin,
1972-1977 arasında ise Nationalt-
heater Chaillot'un yöneticiliğini
yapmıştı. Jack Lang. 1981 -1986 ile
1988- 1993 yıllan arasındaFran-
çois Mitterrand'ın Kültür Bakanı
olmuş. Fransız Devrimi'nin 200.
yıldönümü kutlamalannın orga-
nizatörlüğünü üstlenmişti. Jack
Lang, Alman-Fransız TV kanalı
ARTE'nin de kuruculan arasında
yer alıyor.
Dickens'ın
'Büyük
Umutlar'mda
eşcinsellik
iddiası
Kültür Servisi - lngiliz
yazınının önemli
ısimlennden Charles
Dkkens'ın 'Büviik
L mutlar' adlı romanının
homoseksüel fantezilere
yer verdiği iddiası herkesi
şaşırtmış durumda.
Bu ıddialar, Maryland
Üniversitesi
profesörlennden VV'illiam
A. Cohen'in 'Seks
Skandallan' adlı kitabının
Victonan dönemine
aynlmış özel bölümünde
yer alıyor
Cohen'in geçen günlerde
yaptığı açıklamaya göre.
Büyük l mutlar, Ofrver
Twîst ve David
Copperfıeldin
okuyucularda
mastürbasyon duygusuna
yol açtığını ifade etti.
Bu açıklamaya tepki olarak
Londra Üniversitesi'nden
yapılan açıklamada.
Cohen'in Dıckens
hayranlannı sinirlendirdiği
ve kendisinin Merih'te
yaşadığı öne sürülüyor.
Prof. Cohen. Pip'in bu
olayla ilk karşı karşıya
gelmesini Magv*itch'ten
ekmek ve yağı sakladığı an
olarak gösteriyor.
Magvvitch sûbyancı mı?
Ve soruyor.
"Pip bunlan nereye
saklamıştır? Elbetteki
pantolonunun içine. Pip
tavan arasına çıkar ve
pantolonunun içine
koyduğu yağ damlamaya
başlar. Buradan çıkanlacak
gizli anlam, bu damlayan
şeyin sperm olduğudur.
Dİckens gizli anlamlara
başvurmuştur. ama
gerçekte \lagwitch bir
sübyancıdır".
Cohen aynca
Dickens'ın yalnız
olmadığını,bir başka ünlü
yazar olan George Eliot'un
da lezbıyenliğı kışkırttığını
dile getiriyor. Cohen'in
iddialan. uzun süre
edebiyat dünyasını ve
Dickens hayranlannı
meşgul edeceğe benziyor.
IŞILDAK VE YELPAZE
ATİLLA BİRKİYE
Bu Kadar Özgür
Bu Kadar Romantik
Soluk alıp veremediğimiz durumlar vardır; buna-
lınz. Uzaklaşmak ıstenz; yaşananlardan. ilişkilerden,
çevremizden.
Daha çok öznel bir durumdur. Hayatın tümüne
yayılmamıştır. Toplumsal yaşamın kendisinden kay-
naklanmaz. Biryerlere gitmekle sorunu çözebiliriz.
Şimdi öyte mi? Şu yaşadığımız günlere bakın. Top-
lumsal yaşamımız; ülkenın hali, vahim. Gazeteyi
elinize almakla, televizyonu açmakla "bunalım"
başlıyor.
Bu kez, kentin içinde, uzaklara gitmeden soluk
alıp vereceği yeıieri, durumları sıkça anyor insan ıs-
ter ıstemez. Günün ortasında işi kınp, birkaç saat
Bebek kahvede sade bir kahve içmek; Hisar'da
oturup geçen vapurlann köpüklerine dalarak çayı-
mızı yudumlamak gıbı. Ya da Sultanahmet Par-
kı'nda kımıldamadan oturmak.
• • •
Son zamanlarda Eylül de benim için soluk alıp
verdiğim yerlerden biri. Başta adının "Eylül" oluşu
benim için bir "el uzanması". Sonra, sonrasına gi-
dince siz karar verin.
Ve müzik... Belki de soluk alıp vermenin en an-
lamhsı.
Yüzyılın başındaki Mehmet Rauf'un romanı Ey-
lül'deki piyanonun melodisınden çok farklı şimdi-
ki piyanonun melodısi. Ama yine de temanın yüz
yıl öncesinin Boğaz kıyılanna uzandığını söylemek
olanaklı.
Bazı geceler tam bir müzik zıyafetiyle karşılaşı-
yorsunuz Arnavutköy'deki Eylül'de. Özelhkle de "1
Piyano 5 Perküsyon" ile Bülent Ortaçgil'ı dinler-
ken.
"1 Piyano 5 Perküsyon", benzersiz birtopluluk;
piyano ve vokalde Ayşe Tütüncü, "bınbir çeşit"
vurmalıda Mehmet Güreli, Ümit Kıvanç, Timu-
çin Gürer, Sanıhan Erim ve Serdar Gönenç.
Bu ilgınç "çalgı" ve müzisyen bıleşimmde. çar-
pıcı bir müzikle karşılaşıyorsunuz. Chick Corea, Ore-
gon, Caıia Bley, Stevie VVonder, Kurt VVeill, Cla-
ude Debussy'ye uzanan özgün yorumlara, düzen-
lemelere; beklemedığinız şaşırtıci doğaçlamalara ta-
nık oluyorsunuz.
Latin temalarının ağır bastığı gecede, müzığın, rıt-
min, melodinın anlamının peşine takılıyorsunuz,
bedeniniz notalara uyum sağlarken...
"1 Piyano 5 Perkusyon"u dınlerken hep şunu
duyumsuyorum: Hiç bu kadar özgür olmadım.
Kişisel özgürlüğüm. Ayşe Tütüncü ve arkadaş-
larının; müziğin, sanatın alçakgönüllü bu kahra-
manlannın parmaklarındakı büyüde o an, gece ve
bu "gerçe<J'"yanımdakine bir dızeyi fısıldar gıbı fı-
sıldıyorum.
"1 Piyano 5 Perküsyon" biricik bir "konser" ak-
şamı yaşatıyor...
• • •
Ve hiç bu kadar romantik duyumsamadım, Bü-
lent Ortaçgil'i dinlerken. Yıllardır ve yıllardır dinliyo-
rum; benim duygu dünyama bu kadar denk düşen
başka şarkılar var mı dıye soruyorum?
"Şarkılarım senindir" diyor. Evet, Bülent Ortaç-
gil'in şarkılan heprmızin, özgürlüğümüzü, duygu
dünyamızı hiç terk etmediğımiz; özgürlüğümüzden
ve romantikliğimizden hiç ödün vermediğımiz, biz-
lerın o şarkılar.
Bülent'i ilk dinlediğimde, gitanyla tek başınaydı.
On üç yaşlarında, ama o gün için küskün bır ço-
cuktum. Çünkü evin alt katındaki partiye doğal ola-
rak "davet edılmemiş" ve ust kattan, benden beş
yaş büyük "ağabey ve ablalanma" özlemle bakmış-
tım.
(Bülent. hâlâ şu adsız diye tanımladığı bestesi-
ne daha önce yine bu köşede önerdiğim, "Şarkı-
larım Senindir" adını koysa da ben de yıllar önce-
sinin partisinı affetsem!)
Bülent'in, şarkılannın "duygusu"değişmedi; kuş-
kusuz müzik olarak benim bile fark edebıleceğım
boyutlara ve yetkmlığe geldı.
Bülent'i şimdi. Erkan Oğur gıbi tanımı güç ve per-
desiz gitanyla "mistik" bir virtüöz, Gürol Ağırbaş
gibi gitannı gecenin karanlığında dans ettiren bir bas-
çı, perküsyonda Hakan Beşer, davulda Cem Ak-
sel ile birlikte dinlemek daha da keyif veriyor.
• • •
Soru şuydu: "Caz festivalinde kimlerı dinlemek
istersin?" istanbul Kültür ve Sanat Vakfı yönetıcı-
leri sayesinde, dünyanın önde gelen usta cazcıla-
nnı dinleme olanağını buluyoruz.
Bu iş uzmanlann işi kuşkusuz; ama yine de (De-
ad Can Dance'ı unutamadığımızı belirterek) "1 Pi-
yano 5 Perküsyon" ile Bülent Ortaçgil ve arkadaş-
larını dinlemek isterdimdi sorunun yanıtı.
De Scorpio TCDD Sanat Galerisi'nde
• ANKARA(ANKA)-TCDD Sanat Galensı yenı yılın
ilk sergısınde Italyan ressam Danıella De Scorpıo'yu
konuk edıyor. Italyan Kültür Heyetı ve Türk Italyan
Dostluk Demeğı ışbırlığıyle düzenenen resım sergısı
ızleyıcılenn beğenısıne sunuluyor. I947"de Roma'da
doğan Danıela De Scorpio bugüne kadar Roma'nın yanı
sıra ABD ve Mısır'da da 13 kişisel sergi açtı.
Istanbul'a Berlinli sanatçı akmı
B BONN (AA) - İstanbul. mart a> ından ıtıbaren "Sınırsız
Berlin, Istanbul'da" ısımli festıval kapsamında. Berlın'de
yaşayan Türk ve Alman sanatçılan agırlayacak. Berlin
Eyaleri Kültür Senatörü Peter Radunskı'nm sözcüsü. ,
yaptığı açıklamada. Istanbul'un ev sahıpliğı yaptığı
festival kapsamında gerçekleştınlen tıyatro göstenlerının.
edebiyat konulu toplantılann ve konserienn İstanbul'dakı
Alman Goethe Enstıtüsü. Berlin Sanatçılar Bırlığı.
İstanbul Devlet Tıyatrosu ve Türk Kültür ve Sanat Vakfı ,
tarafından ortaklaşa organıze edıldığını belırttı. Berlin
eyaleti tarafından 700 bın mark ile fınanse edilen festıval
9 ay sürecek ve festıval kapsamında Türk ve Alman kültür
projelerınin tanıtımı yapılacak.
Cesar adayları belirlendi
• Kültür Servisi - Fransız Fılm Akademısı Ödülü
Cezar'm bu yılkı adaylan belh oldu. Yönetmenlığını
Patrice Leconte'nın yaptığı "Ridıcule' adlı film, en iyi '
film kategonsınde ve 12 dalda aday olarak gösterildi.
Bunun yanı sıra ' Ridıcule' nin en önemli rakibınin. 9
dalda Cezar'a aday göstenlen, yönetmenlığını Bertrand '.
Tavernıer'ın yaptığı 'Captaın Conan' adlı filmı olduğu
behrtildi.
Eczacıbaşı'na iistün hizmet plaketi
H Kültür Servısi-Dışışlen Bakanlığı tarafından, kültür
ve sanat alanında yaptığı çalışmalarıyla ülke tanıtımına
katkı sağlayan Şakır Eczacıbaşı'na "Dışışlerı Hizmet '
Plaketi' venldı. Dışişlerı Bakanhğı'ndan yapılan
açıklamaya göre üstün hizmet plaketi, Türkiye
Cumhuriyeti'nın uluslararası alanda tanıtılması,
çıkarlannm korunması. Türk dılı. kültürü ve sanatının
geliştinlmesıne yönelık çalışmalar yapan kişılere
veriliyor. Şakır Eczacıbaşı plaketını, bugün saat 12.00'de
Ankara Palas Salonu'nda yapılacak bır törenle alacak.