29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
A EYLÜL 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI REFAHYOL'un bedelsiz otomobil ithalatı karanna, işveren, işçi ve yan sanayi hep birlikte tepki gösterdi 120 bin çahşanı işsiz bırakacaklar. Ekonotni Servis- Tiirkoto- motıv sektörü, bedelsiz oto- mobil ithalatına olanak tanı- yan kararnameyi çıkarma ka- ranndan vazgeçmeyen RE- FAHYOL hükümetine. sana- yicisi. i^çisi \eyan sanayii ile birlikte. bayrak açtı. Sektör temsilcileri, düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle 120bin işçinin işinden olacağını da belirttiler. Türk otomotiv sektörü üre- ticileri. yan sanayi işverenle- ri ile işçi sendikaian temsil- cilen. daha önce TOBB tara- fından hükümete iletilen ve4 eylül tarihine kadar konuyla ilgili bir çalışma grubu oluş- turulmasını talep eden rapo- ra. hiikümet tarafından bır ya- nıt verilmemesi üzerine dün bir araya geldi. 800 kişinin katılımıyla Bursa'daki TO- FAŞ Fabrikası'nda gerçek- leşen toplantıda e\ sahipligi- ni Koç Yüriitme Kurulu Baş- kanı İnan Kıraç yaptı. Top- lantıda. Otomobil Sanav i Oer- neği Başkanı Ali İhsan llk- baîıar,Türk-lş Genel Başka- nı Bayram Meral, TAYSAD Başkanı Ahmet Arkan ve Türk Metal Sendikası Başka- nı Mustafa Ozbek konuştu. Sanayiciler de işçiler de Türkiye'de belki de ilk kez işçi ve işveren hükümete karşı ortak ta\ır orta>a koydu. TOBB'den 'bedelsize' alternatif Ekonomi Servisi- TOBB hükümete, vurtdışındaki Türk vatandaşlannın birikimlerini Türkive'ye çekmek için. bedelsiz ithalata alternatif.vöntemlerönerdi. TOBB Başkanı Fuat Miras.TOBB bünyesinde oluşturulan sektör kurullannın Istanbul'da üstdüzey bürokratlarla yaptığı toplantı sonucu ortaya çıkan sonuçları önerleri şu başlıklar altında topîadı: • Yurtdışında vaşayan vatandaşların yeni otomobil ithalinde veya yurtiçi pazarlardan temininde KD\. Ek Taşıt Alım Vergisi, Taşıt Alım Vergisi ve Çevre Fonu'nda indirimler vapılması. • Can faiz hadlennden daha yüksek bir faızle birikimlerin Türkiye've akışmın cazip hale getirilmesi. • Emlakbank ve TÖKİ'deki konutların özel şartlarda vurtdışındaki Türklere pa/arlanması. • Kamu elindeki Iojman ve araziler ile özelleştirme kapsamındaki satışlarda yurtdışındaki şahrslara özel şartlar uygulanması. kaynak arayışındaki REFAH- YOL'un imzaya açtıgı bedel- siz otomobil ithaîatı kararna- mesinin yaratacağı işsizlik sorunu üzerinde durdu. Karann başka sektörleri de olurmuz etkilediğini belir- ten Koç Topluluğu Yüriitme Kurulu Başkanı Inan Kıraç, "Türkutomoth sanayiinines- ki ve kullanılmış araba ile ter- biyeedilmezihnivetinden taz- geçüeceğj" yönündeki beklen- tilerin boşa çıktığını belirte- rek şunlan söyledi: "Clkesa- nayicisine ders vermek iste- yen, ülke işçisini sömüriicü gi- bi gören bir zihnjyetle hep bir- likte mücadde etmdiyiz, Ba- şanlı olamazsak.üretimdeça- lışan 120 bin kişi işsiz kala- caktır. Hükümetler. o zaman herhaldcbugünkü sorunlan- na ek olarak bu önemli sosyal mesele ile de uğraşacaktır." 8 milyarmarklık ana yatı- nm ve 12 milyar marklık yan sanayi yatınmına sahip olan sektörün 400 bın kişiye istih- dam sagladığını kaydeden Kı- raç. emeğin serbest dolaşımı- nın gümrük birliği kapsamı dışında oldugunu hatırlatarak "•Bugûn Türkhe'de fabrika- lar kapanırsa ortava çıkarak işsizlik sorunu Türkive'de çö- zülmek zoruııdadır" dedi. İnan Kıraç. ortak toplan- tı sonrasında. sektörün so- runlanyla ilgiii gazetecile- rin sorulannı yanıtladı. Kı- raç, Vehbi Koç'un kendile- rine hep siyasete karışmama öğüdü verdiğini vurgulaya- rak. yine siyaset yapmadık- larını, sanayide yanştıklan- nı kaydetti. Kıraç. DSP"nin TOFAŞ'ın iki yöneticisini milletyekili adayt yapması nedeniyle Çiller"in kendile- rinden intikam alıp almadı- Ğı yolundaki soruyu yanıt- Tarken de şöyle konuştu: "Tansu Hanım'm bize kız- gınlığı olabilir. Bu da normal- dir. TOFAŞ. artık Koç Gru- bu'nun fabrikası değiL mem- leketin fabrikasıdır. Beni ee- zalandıracak yolları bulma- lıdır. Sunav i\ i değil. Bizi ce- zalandırma şekilleri vardır. Otursunlar bulsunlar!" Türkıye'dekı ıstıhdam soru- nunun sanayileşmekle çözül- mek zorunda olduğunu belir- ten OSD Başkanı Ali İhsan İlkbahar da sektörün savun- ma sanayii açısından büyük önemtaşıdığını ifadeederek. "Milli, bağımsu birsavunma sanavii, ancak güçlü bir oto- mobil sanavıi varsa gerçekleş- ebilir" dedi TA\'SAD Yönetim Kuru- lu Başkanı Ahmet Arkan da Türkiye'ddu üretimin \ üzde 80"ini gerçekleştiren KO"Bl"le- rin çoğunun otomotiv sanayi- inde faaliyet gösterdigine işa- ret ederek "Çiller, KOBİ'lere kredi vaat ederken bu karar- namevi nasıl çıkanyor" şek- linde konuştu. Arkan. otomo- tiv sektörünün durması duru- munda Erdemir. Petkim gibi kuruluşlar başta olmak üze- re pek çok sektörün olumsuz etkileneceğinı kaydetti. Işçı temsilcileri de. dıyalog talebine yanıt gelmediği tak- dırde Meclis'e yürüme uya- nsında bulundular. Türk-lş Oenel Başkanı Bavram Meral Başbakanla bu konuv u tartış- mava gittiklennde Erbakan'ın kendilerine. "Bukonusizini- >e ilgilendirivor ki" şeklinde bır vanıt verdıginı söyledi. Türkıye'de terör ve göçün en büvük nedenlennden birinin işsizlik o]duğunu v urgulayan Meral. "'Ülkeninsorunlançö- zülmüvorsa bizjm >apacağı- mız bir şe> \ar. Onlan iş başı- na getiren biziz.seçtiğimizide- netleveceğiz" dedi. 130trilyon kaynakHazmenin bir ihaleliködemesini karşılıyor Lojmanlann satışı 1 aylık borca yetmiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Hükümetin 66 bin Iojman satarak elde etmeyi programladığı toplam 130 trilyon liralık gelir. Hazine'nin aylık ortalama 300 trilyon lıra olan iç borç geri ödemelerinin yansını bile karşılamıvor. Milli Emlak Genel Müdürlügü'nden alınan bılgilere görc. kamudaki 300 bin lojmandan. güvenlik güçleri. Milli Savunma Bakanlığf na ait olanlar. Doğu ve Güneydogu Anadolu Bölgesı'ndekiler. köy ve ormanlardakiler. üniversitelerin kullandıklan ile özelleştirme kapsamında bulunan ^KIT'lerinkiIer dışındaki 66 bini 'satılacak. Hükümetin yüksek kamu açıklarını kapatmak için "evdeki gümüşleri satma" anlayışıvla hazırladıgı. kamudaki lojmanlan satma projesinden elde edilmesi planlanan 130 trilyon liralık gelir Hazine'nin I aylık iç borç geri ödemelerinin yansını bile karşılamayacak. Hazine. eylül-kasım döneminde ayda onalama 100 trilyon lirası faiz. 200 trilyon lirası ana para olmak üzere 300 trilyon lira iç borç geri ödemesi yapacak. Milli Emlak Genef Müdürlüğü'ne göre. Iojman satılması için öncelikle, bu binalann değertespit çalışmalannın yapılması. dolu olanlann boşaltılması ve gerekli tamiratlann tamamlanması gerekiyor. Yetkıliler. tüm bu çaltşmalann en az 1 yıl içinde tamamlanabileceğine dikkat çektiler. Yetkilılerden alınan bilgilere göre. kamudaki 300 bın Memura kira yardımı vaadi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Çalışanların, Ta^arrufu Teşvik Fo- nu'nda biriken ana para ve nemala- rını, "kajnakolmadıgı" gerekçesiy- le, geniş zaman diümine yayılan bır takvim içinde ödemeyi hedefleyen hükümet. iendıkalan iknaedebilmek için "enflasyonaendeksliödemepla- nı" sunmaya hazırlanırken Iojman satışından mağdur olacak memurla- nn tepkisini önlemek için de "kira yardımı" vaat ediyor. Maliye Bakanı Abdüllatif Şener parlamentoda düzenlediği basın toplantısında. tasarruf kesintileri- nin bir takv im içinde ödeneceğinı belirterek fondaki paraların. enf- lasvonaezdirilmeden geri ödenmesi için çalıştıklarını bildirdi. Ka- muv a ait taşınmazlann satışından 130 trilyon liralık kaynak elde edi- Jeceğini belirten Şener. kamu lojmanlannda oturartların hak kaybı- na ugramamaları için kira yardımını arttıracaklarını söyledi. Malive Bakanı Şener'den vaat Hediye 1 yıl rötar yaptı HULYA GENÇ Cumhuriyet Gazetesı Turkocağı Caa 39/41 CağaloglU'ISTAN&UL. TEL 5 72 O5 OS FAX 514 O7 5 1 B izegelen şikâyetler arasında medya kuruluşlarının düzenlediği promosyon kampanyalanndan hediyelerini zamanında alamayan veya aldığı hediyeyi kalitesiz bulan birçoktüketici var. ..-•-- - Bunun yanı sıra medya kuruluşlarının düzenlemiş olduğu yarışmalar veya çekilişler de tüketiciyi mağdur ediyor. Hürriyet gazetesi tarafından düzenlenen bir yanşmaya katılıp çekilişte kazanan talihliler arasında yer almasına karşın ödülünü alamayan Fatma Banş, yıllardır böyle kampanyalara katıldığını, ancak ilk kez hediyeye hak kazandığını belirtmiş. Buna karşın hediyesini 1 yılı aşkın bir süredir alamayan Banş, bizim devreye girmemizin ardından hatırlanıverdi. Rize'den yazan Fatma Barış. mektubunda Hürriyet gazetesinin, üç özel televizyon kanalının düzenlediği güzellik yarışmalannda birinci gelen güzeller arasından kraliçe seçmek için başlattığı "Kraliçelerin Kraliçesi" kampanyasına katıldığını belirtmiş. Kampanyada birinci gelen güzelin seçilmesi durumunda katılanlar arasında bir çekiliş yapılacağı ve kazanan talihlilere hediye dağıtılacağını söyleyen Banş, 10 Temmuz 1995 tarihinde Hürriyet gazetesinde kazananlar arasında kendi isminin de yayımlanmış olduğunu vurgulamış. Hediyesini almak için öncelikle bulunduğu bölgedeki bayiye, ardından Yaysat Rize Bölge Bayii'ne gittiğini yazan Banş, hediyelerin adrese postalandığı cevabıyla karşılaştığını vurgulayarak beklemeye karar verdiğini belirtmiş. Uzun bir süre geçtikten sonra Ankara'ya Yaysat Genel Merkezi'ne telefon açtığını bildiren Fatma Banş, merkezin de kayda değer bir açıklama yapmadığını vurgulamış. Fatma Barış'ın şıkâyetini ıletebilmek için yetkili bir kişı bulmak oldukça güç oldu. Söz konusu şikâyetin promosyona yönelık olmadığını söyleyen yetkilıler, çekiliş yapıldığı için Fatma Banş'ın kazanıp kazanmadığı konusunda araştırma yapılması gerektiğini söylediler. Yapılan araştırmalar sonrasında Fatma Barış'ın hediye kazanmış olduğunu kabul eden yetkilıler, sonunda söz konusu hediyeyi yolladılar. • lojmandan Milli Emlak Genel Müdürlügü'nden alınan bilgilere göre. kamudaki 300 bin lojmandan, güvenlik güçleri. Milli Savunma Bakanlığı'naait olanlar. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesı'ndekiler. köy ve ormanlardakiler. üniversitelerin kullandıklan ile özelleştirme kapsamında bulunan KJT'lerinkiler dışındaki 66 bini satılacak. Satılacak lojmanlann tam olarak belirlenmedigini belirten yetkilıler, 66 bin lojmanın en fazla 50 bininin elden çıkanlabilecegini belirttiler. Lojmanlann kamu kuruluşlarına göre dağılımı şöyle: "Anayasa Mahkemesi: 39. Başbakanlık: 500, Devlet Planlama Teşkilah: 20, Hazine Müsteşarlığı: 157. Dış Ticaret Müsteşariığı: 164, Danıştav: 107, ^argıtav: 178, Devlet İstatistik Enstitusü: 25, Divanet: 259. Tapu Kadastro: 488. Meteoroloji: 860, Adalet Bakanlığı 5 bin 669, Milli Savunma Bakanlığı: 40 bin 392, İçişleri Bakanlığı: 1414. Enıniyet Genel Müdürlüğü: 35 bin 592', Jandarma: 10 bin 352, Sahil Güvenlik: 177. Dışişleri: 365, Malhe Bakanlığı 8 bin 421. Milli Eğitim Bakanlığı: 58 bin 201. Ba> ındırlık Bakanlığı: 1625. Sağlık Bakanlığı: 18 bin 661, Uluştırma Bakanlığı: 45. Tarım ve Kövişleri Bakanlığı: 5 bin 507. Orman Bakanlığı: 1393, Çalışma Bakanlığı: 23. Sanavi Bakanlığı: 10, Enerji Bakanlığı: 31, Kiiltür Bakanlığı: 332, Turi/nı Bakanlığı: 83, Denizcilik Müsteşariığı: 138. Gümrük Müsteşariığı: 1559." Lojmanlann yanı sıra kamu kuruluşlannın sosyal tesislerinin de satılacağı belirtildı. Kumar turizmi için gelen İsrailli turist savısının vüzde 75 azaldığı belirtilivor. Sınırlamayla, ekonomi 50 trilyonluk kayba uğrayacak Turizm kumarda kaybettiEkonomi Servisi-Turizm Ba- kanlığı 'nm kumarhanelerle ilgi- lı aldığı kararlarla biryandan ku- mar turizmi için geien turistlerin sayısını ve ekonomiye kazandır- dıklan 43 trilyon liralık geliri azal- tacağı bir yandan da Hazine'ye sağlanan 12 trilyon liralık katkı- nın >arı yarıya düşeceği belirtil- di. Talih Oyunlan Mahalleri Iş- letenler Derneği (TOMİ) Genel Başkanı Erhan Akbulut. dün dü- zenlediği basın toplantısında her kumarhanenin aynı zanıanda 5 yıldızlı otel anlamına geldiğini belirterek. "Kumar turizmi için gelen İsrailli turist sav ısı v üzde 75 azaldı \e bu kesimin 1 ürkive've bıraktığı 500 mihon dolar tehli- keye girdi. Kumarhanelerin ka- panması 5> ıldızlıotellerin kapan- ması anlamına gelir" şekl inde ko- nuştu. İsrailli kumar turizmi operatö- rü Beni Eilot'un da katıldığı top- lantıda konuşan Akbulut. yakla- şık 4-5 yıl önce sayılan 20 civa- rında olan kumarhanelerin o dö- nemde venlen teşviklerle bugün Kim ne yitirecek? ^ Sektörün - vergi ve katkı paylan yoluyla dev lete ödediği 12 trilyon liralık tutar6 trilvona inecek. f f UrİZm • Kumar turizmi için gelenierin sağladığı 43 trilyonluk gelir ortadan kalkacak. I Çall$an • Yaklaşık 12 bin sektör çahşanı işsiz kalacak. ŞYatirimCI - Casinosu bulunan 74 adet 5 yıldızlı otelin çoğu ya kapanacak ya da rezervasyon ka> bına uğrayacak. 74'e ulaştığını belirterek. mev- cut tesislerin sektöre hiç danışıl- madan alınan karar ve uygula- malarla karşı karşıv a bırakıldığı- nı ifade etti. Akbulut. Turizm Ba- kanlığı'nın 24 saatlik çalışma sa- atini 8 saate indirdiğini. ayrıca kıyafet zorunluluğu ve açık bü- fe uygulamasını kaldırdığını ha- tırlatarak. son olarak işletme sa- hiplerine çekle ödeme yapma zo- runiuluğu getirildiğini ifade etti. Akbulut. sözlerini şövle sürdür- dü: "Bu karariar değişmezse, ku- marhanelerin hazinev e yaptıkla- rı 12 trilyon liralık katkı 6 trilvo- na inecek. Kumar turizmi için ge- len İsrailli turist sav ısı 3 haftada yüzde 75 geriledi. Böylece vilda 43 trilyon liralık gelir tehlikeye girdi. Kumarhanelerie birlikte 5 vıldı/lı oteller de kapanma tehlt- kesiv le karşı karşıv a. Böv leceTiir- kive'nin 5 > ıldızlı yatak kapasite- si hızla azalacak \e konaklama fi- vatları artacak. Bu arada vakla- şık 12 bin kişi işsiz kalacak." Akbulut. sektör olarak 8 saat- lik mesai saati uygulamasının 10- 12 saate çıkanIması. açık büfe yeriııe ücretle >emek verilmesi ve ödemelerin çekle v apılmasın- dan vazgeçilmesi gerektiğini ifa- de etti. Devre mülk pazarlayan anketörler yaz aylarını tatil beldelerinde geçiriyor Pazarlamacılar tatilde de işbaşında BENCE T ürk tüketicisinin ilk kez 199O'lı yıllarda tanıştığr devre mülk ve devre tatil sistemi, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da birçok tüketiciyi zor durumdabıraktı. Kış aylarında bile anketörler aracılığıyla müşteri kovalayan devre mülk ve devre tatil pazarlayan firmalar, yaz aylannda ise tatil beldelerinde yoğun bir tanıtım kampanyasına girdiler. Deniz kıyısında küçük yürüyüşler yapan, yorgunluk atmak için küçük bir çay bahçesınde oturan birçok tüketici. karşısında devre mülk ve devre tatil için tanıtım yapan anketörlerı gördü. Her köşe başında burun buruna geldiği anketörleri, kaba davranmamış olma gerekçesiyle dinlediklerini anlatan birçok tüketict, kendilerini devre mülk ve devre tatil pazarlayan firmalann toplantısında bulduklannı. büyülü bir atmosferin etkisinde kalıp sözleşmelerin altına imza attıklarını iddia ediyorlar. Hedef kitle olarak gelir düzeyi yüksek kesimdekilere hitap ettiklerini ileri süren pazarlama fiımalan ise bunun aksine bir tablo çizip, toplantılanna katılan orta gelir düzeyindeki kitlelere de devre mülk veya devre tatil satıyorlar. Devre mülk ve devre tatil pazarlayan firmaların orta gelirlilere yönelmesindeki en büyük etkenin, 'sözleşmenin iptal edilmesi sırasında elde edilecek tazminat' miktarı olduğunu düşünüyorum. Devre mülk ve devre tatil pazarlamasında tek suçlu olarak fırmalan görmek mümkün değil. Pazarlama sistemleri tüketicilerin bilgi noksanlığından faydafenmaya ve oldu bittiye getirmeye dayanıyor. Sözleşmenin iptali için istenilen tazminat miktarı ise oldukça insafsız. Bu yönlerden devre mülk ve devre tatil pazarlayan firmalara çeki düzen verilmesi gerekiyor. Ama tüketicilerin de artık uyanması, yeterince bilgi sahibi olmadan sözleşmelerin altına imza atmaması gerekiyor. Devre mülk ve devre tatillerle ilgili defalarca yazı yazmamıza, tüketicileri uyarmamıza karşın, gelen şikâyetlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Devre mülk ve devre tatil sözleşmelerini imzalayan tüketicilere ıki seçenek kalıyor. Bunlardan ilki senetlerı zamanında ödeyip, birçok bilınmeyeni ile birlikte pazarlanan devre tatil veya devre mülk hakkını kullanmak. ikincisı ise oranları yüzde İ.Z 20'lere varan tazminatlan ödeyerek sözleşmenin iptalinı sağlamak. Tazminat ödemek istemeyen tüketicilerin devre mülk sözleşmelerinin iptali için, dava açmaian gerekiyor. Devre tatil satın alan tüketiciler ise bu kadar şanslı değil. Devre tatil pazarlayan firmaları, ancak yüksek mıktarda tazminat talep ettikleri gerekçesiyle dava edebiliyorlar. 8 Eylül 1995'te yürüıiüğe giren Tüketici Yasası yalnızca taşınır malları ve verilen hizmetleri kapsıyor. Tüketici Yasası, devre mülk ve devre tatillerin ortak kullanım alanlanyla ilgili düzenlemeler getiriyor. Yüzme havuzlan, disco, sauna, bar ve ortak kullanılan birçok ünitenin işletilmesine yönelik durumlarda devreye girebiliyor. Devre mülk ve devre tatil sısteminin hizmet yönü bakımından kendilerini ilgilendırdiğini vurgulayan, Rekabetin ve Tüketicinin Korunması Genei Müdürlüğü yetkilileri, taşınmaz malların Tüketici Yasası'nın kapsamına alınmadığını hatırlatarak, devre mülklerle ilgili düzenlemenin Kat Mülkiyeti Kanunu'nda yer aldığını dile getirdiler. Devre mülk ve devre tatil satış sözleşmelerinin "sözleşme serbestisi" üzerıne hazırlandığını ifade eden yetkilıler, her şeyin yasalara uygun olarak düzenlendiğine dikkat çektiler. Devre mülk ve devre tatil sözleşmesinin altına imza atan kişilerin genelde bilgi sahıbı olan kişiler olduğunu ileri süren yetkililer, bu durumda "Tüketicinin bilgi noksanlığından faydalanma" olduğunu ıddia etmenin de mümkün olmadığını dıle getirdiler. Görüldüğü gibi devre mülk ve devre tatil 'zede' olmak istemeyen tüketicilerin, uyanık olmaktan başka seçeneği yok. Çünkü, ekonomik durumu lyi olan ve sözleşmeleri iptal ettirmek istemeyen tüketicileri de iierıki günlerde neyin beklediği henüz belli değil. Piyasada devre mülk ve devre tatil pazarlayan birçok firma var. Bu firmaların bir bölümü, inşaat halindeki binaları satışa çıkanyor. Küçük puntolarla yazılmış sözleşmenin bir bölümüne bu noktayı ekliyorlar. Bazen, tüketicinin hangi dönemde tesislerı kullanacağı bilinçli olarak sözleşmeye yazılmıyor. Tüketici bahar ve soğuk kış günlerınde tesisi kullanma hakkına sahip oluyor.B İZZETTİN ÖNDER Barış Günü 1 Eylül Barış Günü olarak kutlandı. Bazı kutlama törenleri insana mutluluk verirken bazıları da insa- nın içinde derin bir üzüntü yaratmaktadır. İşte Ba- rış Günü, insanı böylesine derin üzüntüye gömen günlerden biri gibi geliyor bana. Umalım kı, gele- cekte, insanlık Barış Günü gibi kutlamaların yapıl- madığı, huzur dolu günlere kavuşsun. Mücadele ve savaşların tarihi, kuşkusuz. insan- lık tarihi kadar eskidir. Ne var ki, ekonomik ilişkiler biçim değiştirdikçe, insanların duygu ve düşünce- leri gibi, savaşlar da hem şekil hem de işlev deği- şikliğine uğramışa benziyor... Giderek, savaşların ta- rafları değişmekte, yöntemleri çeşitlenmekte, so- nuçların netliği de kaybolmaktadır. Sermaye adı verilen yapay üretim faktörünün ta- rih sahnesine çıkışı, insanoğlu için iktisat tarihınin miladı olarak görülebilir. "Yeryüzüne kovulmuş şey- tan" misali, bazılarının midesine iştah ve arzu ola- rak, bazılarının da kalbine iman olarak giren serma- ye, tüm insan aklını kendine esir etmiş bulunmak- tadır. Sermayeye midesinden yakalanan, doydukça saldırganlaşırken sermayeyi kalbinde hisseden de tanrılara kurban misali, bu yolda seve seve kan/nı ve canını vermektedir. Sermaye, üretimin başına geçtiğinde, alıcı gözü ile gördügü insanları, bir tüketim makinesi gibi al- gılayarak, onları satınalma ve tüketme sarhoşluğu içine iterken, emrinde çalıştırdığı insanları da birer köleye çevirmektedir. Giderek hızlanan biçimde duımadan büyüme tut- kusu ile tetiklenen sermaye, insanı daima en zayıf yerinden yakalama çabası içinde olur. Bu tutkunun önünde ne ahlak, ne akıl, ne de din gibi kutsal duy- gular durabilir. Sermayenin önünde durmak bir ya- na, hem akıl hem ahlak hem de kutsal inanışlar hep aynı iştahın emrine sokulur. iktisat bilimini. "kıtkay- naklar ve sonsuzihtiyaçlar" ifadeleri ile tanımlama- ya koyulan bir ekolü kendisine yönlendirici olarak alan birtoplum, içeriye ve dışarıya karşı saldırgan- lıktan kendisini alamaz. • • • Geçen iki hafta içinde sizlerle paylaştığım dü- şünceleri bu çerçeveye oturttuğumuz zaman, or- taokul yurt bilgisi düzeyinde yaklaşımlarla, liberal söylemin gizemi içinde, ne tür çatışmalara itildiği- mizi açıkça görüyoruz. Bir ekonomik yapı ki, o yapıda sermaye canava- rını ele geçiren gruplar, ne ülkeye doğru dürüst tek- noloji getiriyor, ne devlete vergi veriyor, ne artan yok- sulluk ve gelir dengesızliğine uykusu kaçıyor ne de ülkenin ekonomik ve hatta siyasal bağımsızlaşma- sını kendine dert ediniyor. Eğer sermaye canavarı- nın karnı, ülkeye ikinci sınıf teknoloji getirmekle, devlete vergi vermemekle, ülkede artan yoksulluk ve gelir dengesizliği ile doyuyor ve hatta şişiyorsa, canavarın bu olgulardan uykusunun kaçmasını dü- şünmek bir hayaldir. Sermaye bir birikimdir. Kendisi suçlu olmadığı gi- bi, tam da tersine, insanlığın hizmetinde kullanıla- bilecek müthiş yoğun bir enerji birikimidir. Çekirdek enerjisi örneginde olduğu gibi, önemli olan serma- yenin kendisi değil, onun mülkiyet ve kullanım bi- çimıdir. Sermayenin kullanım biçiminin belirlenmesinde en önemli faktör siyasal demokrasidir. Zorluk da bu noktada başlıyor. Zira sermaye medyaya, akade- mik çevrelere el atarak, toplumun düşünce yapısı- nı şekillendirmektedır. Sermaye ara ara kaynak aktararak, toplumsal patlamaları önlemeye çalışır. Kısacası, sermaye ağırlıklı olarak toplumsal kararları oluşturur ve on- lara hâkim olur. "Sermaye Miladı" tüm toplumsal yapı ve karar süreçlerini, klasik iktisadın hâkim olduğu dönem- dekine göre çok büyük bir değişikliğe uğratmış bu- lunmaktadır. Ortaya çıkmış olan yeni ve algılanma- sı fevkalade güç olan ulusal ve uluslararası kölelik düzeninin açıklanması, Yeni Sağ veya Yeni Liberal görüşe düşer. Milli Akreditasyon Konseyi toplanıyor Ekonomi Servisi- Kalite Sistemi, ürün. hizmet. laboratuvar ve personel belgelendirmesi yapan kuruluşlann yeterliliklerini onaylamak amacıyla oluşturulan Kalite ve Akreditasyon Milli Konseyi (KAMK) bugün Ankara'da toplanıyor. KAMK'ın kuruluşuyla ilgili yönetmeliğe göre Kalite Sistem Belgesi. Ürün Kalite Belgesi. Hizmet Kalitelerinin Belgelendirilmesi. Laboratuvar ve Personel belgelendirmesi yapan kuruluşlann yeterlilikleri, artık KAMK tarafından onaylanacak. Konsev'in çeşitli bakanlıklar. üniversiteler ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği temsilcılerinden olmak üzere toplam 40 üvesi bulunuyor. KAMK'ınfiilen çalışmalara başlamasıyla Gümrük Birliği sonrası Türk kamuoyunda vaşanan kalite ve akreditasyon konusundaki karmaşanın da sonaereceği belirtildi. DERBANK HİZMET AGINI GENİŞLETİYOR Sayın Tasarruf Sahipleri, çağdaş bankacılık anlayışıyla, BAKIRKÖY/İNCİRLİ ŞUBEMİZ 5.9.1996 Perşembe gününden itibaren hizmetinizde. DERBANK MERKEZ ŞUBE/ŞİŞLİ ERENKÖY ŞUBESİİ SİRKECİ ŞUBESİ ANKARA ŞUBESİ ETİLER ŞUBESİ BAKIRKÖY ŞUBESİ :224 94 94(10Hat) : 363 23 04 :5121683 : Cinnah Cad. 468 61 82 : Akmerkez Karşısı Ulus Yolu üzerı: 278 53 30 : IncirliCad. No: 81/1 Tel.: 571 64 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle