Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4 EYLÜL 1996 ÇARŞAMBA 10 DIZIYAZI 7 Alaattin Çakıcı, Uğur Kılıç'm öldürülmesinden sonra Dündar Kılıç ve Mehmet Çağlar'ı da ölümle tehdit etti POLİTİKA VE ÖTESt 'Uğur'un öldürüleceğini söylemiştim' MEHMED KEMAL Ali Er Uğur Kılıç'm öldürülmesınden sonra Alaattin Çakıcı Kanal 6yı aradı ve şunlan söyledi: "llğur Kılıç'ın öldüriileceğini 47gün önce söyledim. Diinyada benim için iki önemli şev var. Biri devletim, diğeri namusuın." Çakıcı açıklamasında Dündar Kılıç ve EmniyeıMüdür Yardımcısı Mehmet Çağları da öîümle tehdit etti. Dündar Kılıç'a. 7 giin ile 7 ay arası birzaman biçiyordu; Mehmet Çaglar'a ise dev'etin üniformasını giydiği sürece dokunulrmyacakrı. Baba Dündar Kılıç. kızının cenazesini almaya gitmedi veeenaze törenire katılmadı. Kılıç, kızının öldürülmesinden sonra Cumhuriyet'ten HaliJ Nebiler'e ortalığı sarsan açıklamalaryaptı. Kılıç, bu açıklamasında. elaydan sonra aile meclisini topladığını ve onlara heran ölümü beklediğini. kendisine veva ailesine bir şey olursa bunun MlT'çi M.E'den bılinmesini açıkladığını söylüyor. Dündar Kılıç. V. E. ile ilgili olarak "Siyasi bir kapışmada ka\galanna beni alct ctnıek istedi, olmayınca da bana düşman kesildi" dedi. Dündar Kılıç. kızının öldürülmesinden Özal ailesini sorumlu tuttu. Kıhç. şu iddialarda bulundu: "Bunlar zamanında pazariık yapmışlar. Pazarlık konusu 3 mihon dolar. l'ğur öldürülmeden 15 gün önce, Semra Özal. L'ğur'a " Yakında göreceksiniz" diyor. Biz senin için çok iyi şeyler düşünüyorduk. sen bizim ısmimizi verdin. yine de büyüklük bende kalsın.ben sizi banştırayım' T" Tğur"a en son teklifleri şu: "Bu / / Alaattin'in teklifi tabii, 'Sen' \*y diyor. 'basın toplantısı yap! De ki. babam kafama silah dayadı. bu yüzden Özallar'ın ismini verdim. Aslında Özallar'ın bu işle bir ilgisi yok de. Ben parayı aldıktan sonra sen istersen gene Özallar'ı suçla... Üç milyon dolan aldıktan sonra tekrar onları suçlayabilirsin.' Uğur da ben kabul edemem diyor ve kabul etmiyor. Ondan sonra ölümünü hazırlıyorlar işte." diyor. L'ğur'a en son teklifleri şu: Bu Alaattin'in tekiifi tabii, 'Sen' diyor 'basın toplantısı yap! De ki. babam kafama silah dayadı. bu yüzden Özallar'ın ismini verdim. Aslında Ozallar'ın bu işle bir ilgisi yok de. Ben parayı aldıktan sonra sen istersen gene Özallar'ı suçla... Üç milyon dolan aidıktan sonra tekrar onlan suçlayabilirsin.' Uğur da ben kabul edemem di\or ve kabul etmivor. Ondan sonra ölümünü bazırlıyoriar işte." Uğur Kılıç'ın 12 yaşındaki oğlu Onurda annesinin ölümünden sonra şunları anlatıyordu: "Alaattin Amcam annemle barışmak için anneme bir cep telefonuyla iki \ iı/ nıilvonluk bilezik gönderdi. Annem de bunu Dündar dedeme söyledi. Dedem "Bunu hemen geri gönder" diye anneme kızdı... Annemin şartlan vardı. Üç tane şartı vardı. Bir. Ahmet Hamoğlu öldürülecekti. Neden bilnıivorum ama öldürülecekti.- iki, Zeynep Özal öldürülecekti. Üç, Ahmet Özal öldürülecekti. Bu üç şartı vardı annemin. Bir şartı daha vardı annemin. Alaattin Çakıcı teslim olacaktı. Ondaıi sonra evienecekierdi tekrar. Alaattin Amca telefonda 'Siz benim ailemsiniz. imam nikâhlı ailemsıniz' diyordu. Bizi yanına Amerika'ya çağırıyordu." Sahneyi TevfiK Ağansoy alıyor... Tevfik Ağansov. hakkında basında çıkan haberlere göre Ci\an suikastına kadar Alaattin Çakıcı'nın sağ koluydu. Çakıcı. Türkiye'deki işlerini Ağansoy vasıtasıyla yürütüyordu. Te\ fik Ağansoyun geçmışine baktığımızda bu bılgilerin doğruluk derecesi artıyor. Ağansoy da tıpkı Alaattin Çakıcı \e Da\ut Yıldız gibi 12 Eylül öncesinin ülkücü militanı. Istanbul'da. özellikle Alaattin Çakıcı'nın da faaliyet bölgesi olan Şişli bölgesinde çok sayıda öldürme ve yaralama olaylanna kanşmış. 13 kişiyi öldürdüğünü. Alaattin Çakıcı"yla kendisini kıyasladığı bir açıklamasında itiraf etınişti. Bu suçlanndan dolayı 1980 yılında tutuklanır. Ağansoy lONisan 1986 tarihindeyargılandığı îstanbul 2 N'o'lu Askeri Mahkemesi'ne itiraflarda bulunur. Ağansoy. itiraflannda şunlan söyler: "Biz de\let için. \atan için vurduk teraneleri yanlıştır. De\leti korumak için değil, kişiierin sadist duygulannı tatmin için öldürme e\lemleri yapılmıştır." Tevfik Ağansoy, itiraflarıyla pişmanlık yasasından yararîanarak tahliye olur. Eşi Hülya Ağansoy'un ifadesine göre tahliye oluşundan sonra emlakçı bürosu açar. Bir süre sonra da Alaattin Çakıcı'yla o günden sonra yeniden karşılaşır. Tevfik Ağansoy ve Alaattin Çakıcı. Civan suikastına kadar birliktedirler. Çakıcı'nın yurtdışına çıkmasından sonra. • Kızının cenazesini almaya gitmeyen Dündar Kılıç, kızının öîdürülmesinden Özal ailesini sorumlu tutarak şu iddialarda bulundu: "Bunlar zamanında pazarlık yapmışlar. Pazarlık konusu 3 milyon dolar. Uğur öldürülmeden 15 gün önce, Semra Özal, Uğur'a "Yakında göreceksiniz' diyor. 'Biz senin için çok iyi şeyler düşünüyorduk. sen bizim ismimizi verdin, yine de büyüklük bende kalsın, ben sizi banştırayım' diyor." Bu açıklamalardan Edes-Cı\an olavından önce Ahmet Özal için bir başka kurtarma operasyonunun daha yapılmış olduğu anlaşılır. Ağansoy. bu operasyonla ilgili şunlan söyler: "Semra (Özal) Hanım'ın ricası üzerine. kanal 6'ya 5 mihon dolarlık alacağı için haciz koyan Bankekspres'in a\ ukatı Aykut Özoran'ın bürosunu bastık \e silah zoruvla haczin kaldınlmasını sağladık... Alaattin Çakıcı. Bu da dostluk için olsun' dedi ve bu iş için Ahmet Özal'dan para almadığını söjledi." Bankekspres olayı hakkında Uğur Kılıç'ın da benzer bevanları vardır. Te\fik Ağansoy. Ci\an'a düzeııleneıı suikastın perde arkasını ıse söyle anlatır "Alaattin Çakıcı, göriişmelerde anlaşma sağlanamaması üzerine. Civan'ın an ukatı İhsan Coşkun'un vurulmasını emretri. Bu Chan'a gözdağı olacaktı. Ancak ben buna i/iıı vermedim. Kıyıkent'te son olarak yaptığımız görüşmeden sonra Dündar Kılıç'ın Nişantaşı'ndaki c\inin Civan skandahnda 2 kişi öldürüldü. tlk kurban Uğur Kılıç oldu. Geçen hafta da Ağansoy öldürüldü. Türkiye'deki temsilcisi Ağansoy olarak bilinir. Engin Civan suikastını da birlikte organize ederler. Ağansoy. Civan suikastından sonra Almanya'ya kaçar. Orada yakalanır ve Türkiye'ye iade edilir. Hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan Ağansoy. cezae\ine gönderilirken Çakıcı'ya tehditler savurmaktadır. Polise de bir ses bandı vermiştir. Bantta A. Çakıcı ve D. Kılıç Civan"dan alınacak 5 milyon dolann nasıl paylaşılacağını konuşmaktadırlar. Ağansoy. Civan'a düzenlenen suikast ve öncesi hakkında önenıli açıklamalar yapmaya başlar. Tevfik Ağansoy. Civangate olayının baştan sona içinde yeralmış biridir. O nedenle açıklamalan karanlıkta kalmıs noktalann aydınlatılmasında önemli ipuçlan verir. merdivenlerini çıkarken. 'Sakın yanımdan aynlma. Çakıcı senin vurulmanı istiyor' dedim. Bir anda rengi değişti. İhsan'ı Haluk L'çar'a teslim ettim. Aşağı inince, daha önce Uğur Kıhç'ın teknesinden aldığım tabancayı \erdiğim Da\ut Yıldız'ı cep telefonu>la konuşurken gördüm. Alaattin Çakıcı ile görüşüŞordu. Emnet abi. tamam abi diye konuşuyordu. Telefonu kapadıktan sonra Sakın İhsan'ı \urmaya kalkma. bizde de silah \ar" dedim. "Alaartin Abi. İhsanı değil. Ci\an m \urulmasmi istedi' dedi. Civan'ın \urulacağını ilk kez orada duyunca, hemen İhsan Coşkun'u bulup Bu adamiar Civan'ı öldüreçekler. hemen onları gönder' dedim. .Ancak İhsan Coşkun bir bahane bulup orada kaldı ve Civan ile da\ ısı Faruk Savaş Karaka\a\ı şoförünün kullandığı otomobili ile gönderdi. Vani Civan'ı vurulması için kucağımıza itti." Te\ fik Ağansoy. Civan'ın yaralanmasından sonra gittiği Almanya'da Alaattin Çakıcı ile telefonla haberleşmektedir. Bu görüşmelerden 1 Kasım 1994 tarihli olanı. aralanndaki bağı tümüyle kopanr ve Ağansoy'un ölümüyle sonuçlanacak düşmanlık sürecini başlatır. Ağansoy. Çakıefya yazdığı hakaretdolu mektubunda ağırlıkla bu görüşme sonrasında aralarında geçenleri anlatır. Ağansoy'un bu mektupta belirttiğine göre. Çakıcı. Ağansoy'u Almanjada bulur ve hemen atlayıp Amerika'ya gelmesini ister. Ancak. bunun için para bufamavan Ağansoy, "Para için oraya gelmeme gerek yok, ama başında bir şey varsa hemen gelirim" diyor. Çakıcı. "lOaralıktapara Hülya'nın elinde olacak (Ağansoy'un eşi); gelmene gerek yok" der. Çakıcı. Ahmet Özal'dan 1 milyon dolar aldığım. bunun 400 bin dolannı Ağansoy'a hissesine düşen pay olarak vereceğini söylemektedir. Ağansoy, haberi eşi Hülya Ağansoy'a bildirir. Ve Menderes Çorapçı adına düzenlenmiş sahte pasaportla 12 Aralık 1994gecesi Düsselldorf'fan Istanbul'a uçar. Istanbul'daki evine gelen Ağansoy. 3 gün bekledikten sonra. Çakıcı, Hülya Ağansoy'u arar ve Tevfik'e şaka yaptığını söyler. Tevfik çılgına döner. Almanya'ya döner "Ailemi,servetimiyokettin" dediği Çakıcı'yla hesaplaşmaya hazırlanır. Karşılıklı tehditlerle başlayan hesaplaşma süreci, Ağansoy'un 4 Nisan 1996 tarihindeki duruşmasında ölüm planlannın yapıldığı yeni bir aşamaya girer. Fatih Bayata adlı tetikçi. avukat kılığında girdiği duruşmada Ağansoy'un önceden haberalıp mahkeme heyetini uyarması sonucu silahı ile birlikte yakalanır. Bayata, Çakıcı'nın emriyle Ağansoy'u vunnak istediğini itiraf eder. 30 mayıs tarihli duruşma sonrasında taraflar adlive koridorlarında yumruklaşır. Aynı günlerde T TTakkında gıyabi tutuklama karan / i bulunan Ağansoy, cezaevine JL JL gönderilirken Çakıcı'ya tehditler savurmaktadır. Polise de bir ses bandj vermiştir. Bantta A. Çakıcı ve D. Kılıç Çivan'dan alınacak 5 milyon dolarınnasıLpaylaş^cağını mte konuşmaktadırlar. Ağansoy, Civan'a düzenlenen suikast ve öncesi hakkında önemli açıklamalar yapmaya başlar. Tevfik Ağansoy, Civangate olayının baştan sona içinde yer almış biridir. Çakıcı vaptığı açıklamada Ağansoy'a da ömür biçer: "Ağansoj iki a> içinde öldürülecektir." Tevfik Ağansoy. 1996'nın nisan ayı başlannda tahliye edildi. Kendi adına çalışmaya başladı. 28 Ağustos 1996, Alaattin Çakıcı'nın adamları tarafından öldürüldüğünde olay yerinde Mercedes otomobili. korumaları. DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in koruma ekibinden iki polis vardır... Civangate kahramanları şimdi nerede? Engin Civan: Rüşvet almak suçundan İstanbul 2. Ağır Ceza Malıkemesi'nde 7 yıl 6 ay hapis, 62.5 milyar lira para cezasına çarptınldı. Nisan ayında tahliye oldu. Tahliye olduktan birkaç gün sonra yurtdışına kaçtı. Selim Edes: I yıl 8 ay hapis ve 11 miyar 110 milyon lira para cezasına çarptınldı. Tahliye olduktan sonra yurtdışına çıktı. Tetikçi Davut Yıldız: 5 yıl 6 ay hapis cezasına çarptınldı. Dündar Kılıç: Beraat etti. L'ğur Kılıç: Öldürüldü. Tevfik Ağansov: Öldürüldü. Afaattin Çakıcı: Civangateden sonra eşini ve en yakın adamını öldürttü. ışadamı Emin Cankurtaran'ı ayaklanndan vıırdurttu. Cankurtaran'ı vuran sanıklar. RecepÇiçekve Bayram Doğuteksuçlannı itiraf ettiler. Bu olayın safdırganlanndan Recep Çiçek, daha sonra Tevfik Ağansoy'un öldürülmesinde de görev aldı ve çatışma sırasında öldü. BİTTI ORUŞ/Prof. Dr.SAMAN BELGERDEN Acil Siiğlık Hizmederindeki SonınlarGülçin Balaban, geçen gün Jstanbulumuzun en mutena semtlerinden bıri olan Bebek'te çay içerken bir mafya hesaplaşmasında çapraz ateş arasında kalarak yaralanmış, Hızır Acil Servis'e telefon edilmesine karşın uzun süre ambulans gelmemiş ve götürüldüğü hastanenin kapısmda 'acil' vazılı serviste cerrahi girişim yapabilecek ameliyat ekibi bulunmadığından eşinin kollan arasında can vermiştir. Bu hazin tablo. yirmi birinci yüzyıla dört kala Avrupa Birliği'ne girmeye kararlı ülkemizde acil sağlık hizmetlerinin ne denli bozuk olduğunu açıkça gözler öniine seren örneklerden yalnızca biridir. Oysa 80'li yıllann başında. bir yandan artan trafik kazalarının neden olduğu künt, öte yandan şehir anarşisinin yol açtığı kesici-ateşli silahlarla oluşan penetran yaraianmalarındaki tırmanışın toplumumuzu vakından tehdit ettiğı görülmüş v e bu lıayati sorun en ince aynntısına kadar incelenerek gerekli çözümler saptanmıştır. Bu satırlann yazarı 1984-1987 yıllan arasında 2.5 yılı aşan birzamanın Sayın istanbul \alisi ve sağlık müdürü nezdinde ilin acil sorunlanna çözüm getirmeyi hedefleyen bir dizi toplantıya İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı merhum Prof. Dr. Cemalettin Öner'i temsilen fakültemiz acil cerrahi bölüm başkanı olarak katılmış ve tüm çalışmalannda görev almıştır. Bu toplantılarda özetle acil sağlık hizmetlerinin çağdaş bir duruma getirilmesi için aşağıdaki hususlann sağlanması geregi v urgulanmıştır: - Acil sağlık hizmetleri koordinasyon kurulunun kurulması, - Bu kurul tarafından İstanbul ili hastanelerinin A, B, C olarak; 24 saat cerrahi nöbeti tutan hekim kadrosunun mevcudiyeti ve bunun nitelik ve niceliği, hastanenin yatak kapasitesi. ameliyathanelerin durumu. araç ve gereçleri. coğrafi konumu ve fiziksel yapısı. voğun-bakım ünitesinin mev cudiyeti, röntgen v e tomografi açısmdan değerlendirilerek sınıflandınlması. Böylece cerrahi girişim gerektiren ağır yaralılann imkânları daha üst düzeyde olan A grubu hastanelere yönlendirilebilmesi. - .Merkezi haberleşme ünitesinin kurulması. Bu danışma merkezi herkes tarafından kolaylıkla hatırlanabilecek telefon numaralanna sahip olmalı. telsiz ve diğer bağlantılarla merkez- hastane. merkez-ambulans istasyonlan ve hastaneler arası haberleşmeyi kesintisiz sağlayabilmelidir. Avnca bu merkezlerde iyi yetişmiş uzman haberleşme memurlan vardiya usulü ile nöbet tutarak günün her saatinde hizmet verebilmelidir. - Ambulans istasyonlan. Ambulanslar sadece hasta taşıyan bir araç durumundan çıkanlmalı ve gerekli tıbbi araç ve gereçle donatılmalı. gece ve gündüz her türlü hava koşullarında aracı süratlı. fakat güvenli sürecek sürücülere sahip olmalıdır. Avnca Amerika Birleşik Devletlennde ambulans hizmetlerinin temel direği olarak kabul edilen ve toplumda çok savgın bir yeri olan yaralıya. yaralanma yerinde ve hastanelere nakli süresince her türlü tıbbi yardım vapmaya muktedir acil tıbbi teknisyen elemanları süratle yetiştirecek devreye sokmalıdır. Ambulans istasvonları şehrin stratejik yerlerinde konuşlandınlmalı ve danışma merkezi ile devamlı haberleşme içinde olarak talep halinde varalanma yerine en yakın ambulansı sev k etmeli, avnca danışma merkezınden edindiği yaralı ve hastanelerin o anki durumu hakkındaki bilgiler ışığında, varalının en yakın değil en uvgun hastaneye sevk edilmesini temin etmelidir. Zira varalının akıbeti büyük oranda "doğru zamanda doğru hastaneye götürülmesine bağlıdır." Hiç kuşkusuz acil sağlık hizmetlerinin görulmesinde ambulans adedinin de etkin bir rolü vardıı. Lzülerek belirtelim ki. 1985 vılında bıze vcrilen resmi sayılara göre. İstanbul ilınde hizmet gören tüm ambulans adedi 100 dolayındadır. Dahası bunlann çoğu 24 saat faaliyet göstermeyip. bağlı olduklan kurumun yasa ve yönetmenliklerine göre hizmet vermekte. Bu nedenle bunlann tek bir merkezde toplanması mümkün olamamaktgdır. Doksanlı yıllann başlannda Sağlık Bakanlığı yukanda ifade edilen prensiplerden esinlenerek "hızır acil" sistemini yürürlüğe koymuş İstanbul ili hastanelerini yerel ve bölgesel olarak sınıflandırmıştır. Ne var ki, sağlık hizmetlerinde özellikle son yıllarda sık sık rastlanan ciddi hayati aksaklıklar sistemin arzulaııan başanyı sağlamadığını göstermektedir. Bu nedenle tüm organizasyon eleştirel birbakışla tekrar gözden geçirilmeli ve özellikle hastanelerin sınıflandınlmasında esas alınan kriterler incelenmeli. daha önemlisi nöbet ekipleri bilimsei ve yönetsel açıdan sorgulanmalıdır. Gözleri Açık Gitti... Ataç, yakınlarına "Hergün parçaparça ölüyoruz" dermiş. Insan ağır ağır yaşadığı gibi her gün ağır ağır ölebilir de... İşte Aliye Rona, yaşamının 75'inde çekildiği kö- şede ağır ağır eridi. Avni Dilligil ve Turhan Dilligil'in kız kardeşleriydi. Soyadı tutmadığı için bunu çoğu kimse bilmezdi. Turhan daha çok gazeteci olarak tanınırdı, çok hırs- lı bir gazeteci. Avni ile Aliye kendilerini tiyatroya ver- mişlerdi. Üçüyle de 50 yıla varan arkadaşlığımız var- dı. Avni'yle Izmir Şehir Tiyatrosu'nu kurmakla görev- lendirildiğinde unutulmaz, tatlı fuar gecelerimiz ol- muştu. Avni sonra Ankara'ya geldi. Nereye gitse aklında bir tiyatro yatardı. Ille de bir tiyatrosu olacak, onu gönlünce işletecekti. Tiyatro girişimleri olmuştu ama onu gönlünce bir türlü işle- tememiş, kotaramamıştı. Avni, Aliye, Turhan kısa bir süre tiyatro sahibi olmuşlar, onu diledikleri gibi yaşa- tamamışlardı. Avni erken gitti. Öğrencilerle birlikte bir tiyatro kur- du ama fazla yaşatamadı. Son kurduğu tiyatro ile Anadolu'yu adım adım gezdi. Belki ona, bundan ka- lan "adım adım" gezmeydi. Cihangir'de oturduğum yıllar sık sık rastlardım. Be- yoğlu'ndan çıkar, Beyoğlu'na gelirdi. Bir Beyoğlu sa- natçısıydı. Dublaja, tiyatroya, sinemaya bağlıydı. Yü- rürken rolünü ezberler, prova eder gibiydi. Sahnenin dışında da sahnenin içinde olurdu. 55 yılını sanata verdi. Turhan Gürkan anlatıyor: "Hastayım, ölüyorum. Kurtarın beni diye bağıran sesini kimseler duymadı. önceleri sahnede sonra- lan beyaz perdede parlayan bir direnç, bir başkaldı- rı simgesi oldu. Bu çarpık düzenin içinde son kur- bandı, belki değildi. Geçen yıl sağ koluna felç gelmiş, yatalak olmuş- tu. Bir yıl boyunca evinde hasta yattı. Kimse kapısı- nı çalmadı, arayıp soran olmadı. Dostlarının unutma- larından yakındı. Bitkindi. kızgındı. parasızdı, yalnız- dı, tarifsiz acılar içindeydi. Sağ koluna gelen felç onu perişan etmişti. Hiçbır şey yapamıyordu, oyuna çıkamıyor, oyun oynamıyor- du. Nâzım Hikmet'in bir şiiri vardır, yalnızhk anların- da Hızır gibi yetişir, şöyle diyordu: Kesilmiş bir kol gibi omuz başımızdaydı boşluğun. Bir karakter oyuncusu, bir yardımcı oyuncu olan Aliye Rona için Ahmet Cemal şu tanımı getirir: "Bugün Türk sinemasmın neden bir türlü ıstenen düzeye gelemediğini, neden bunalımda olduğunu, çoğu kez alkolden bulanmış kafalan sis perdeleh içinde tartışanlar, önce Aliye Rona gibi bir karakter oyuncusuna başrolün verildiği bir filmin bugün çe- kilmediğini sormalıdırlar. Ve içtenlikle yanıtlanması gereken bir soru daha Aliye Rona 'nın yardımcı sa- natçı olarak rol aldığı filmlerde başrol oyuncusu gü- cü gösterdiğidir." Ölümünden önce en büyük özlemi Atatürk'ün an- nesi Zübeyde Hanım'ı oynamaktı. Gözleri açık gitti... * • * « . Zafer Mutlu, Lâtrf Mutlu ve ailesine başsağlığı di- lerım, acılarını paylaşınm. BULMACA SEDAT YAŞAYAJS 1 2 3 4 5SOLDAN SACA: J/Meyvesi zeytine benzeyen. çiçekle- rihekımliktekulla- nılan ve yurdu- muzda süs bıtkısı olarak yetiştirilen bırağaç... Birnota. 2/ Karakter... Eskı dıldedıyalektık. 3/ Müslümanlıktan önce Medıne ken- tınin adı... Radyu- mun sımgesı. 4/ Iri 8 yapılı. tombul. 5/ Bektaşı dervışi... 9 Bez parçalanndan dokunan adikılım. 6/Onikihayvan- lı eski Türk takviminde timsah vılına verılen ad... 2 Istem dışı yapılan hareket. 7/Türkıye'nm plaka ışare- tı... Bilimsei araştırmalarda kullanılanbırdeneyhayva- 5 nı. 8/Aksara> ilinde. Bızans 5 dönemine ait pek çok din- j sel yapının bulunduğu ün- lü vadi... Notadadurak ışa- 8 reti. 9/ Japon kökenli bir 9 dövüş sporu. V UKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Insanın sabnnı tüketecek derecede yavaş ış gören. 2/Ta- nmdakullanılanazotlugübre... Parça. dilim. 3/Tanelerin ıçi- nı kurum karası bir tozla dolduran ekin hastalığı... Adlan sı- fat yapmakta kullanılan bir yapım ekı. 4/ Satrançta öze\ bir hareket... Yağmur suyunun biriktiğı çukur yer. 5/ Sevap... Hindıstan'dayaşayan küçükbirmaymun türü. 6/Va>lı bırçal- gı... Eski dilde rüzgâr. 7/Yelkenın ucunda ip geçirmek üzere yapılmış göz. 8/ Istanbul'un eskı adlanndan bıri. 9/ Yarar- lanılan uygun koşul... Asker. MEVLİT İki yıl önce elim bir trafik kazasında -kaybettiğimiz sevgili oğlumuz M. BORA ARI için 5 Eylül 1996 Perşembe günü öğle namazından sonra Teşvikiye Camii'nde mevlit okunacaktır. Tüm akraba, arkadaş ve dostlarına duyurulur. AİLESİ