02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 CYLÛt 1996CUM-ARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER KeseMr'e destek • A>TCAR% (Cıunhuriyet BünMi)O.PGend Başkın Ysrarncısı Önder Bülbtloğlu le parti mecl^iüvsbn Mjstafa Zengn vehal:! Dericı. bugiiı düzsileceklen basınrophnısında DSPten ıor.<ç edilen ErdalKesebr'ı destelJedıdcrini açıkla- acaid.r. Ba>ın toplartı^ı a£ 12.00'de yapılarak. .<.-*• ""partiıin bozmsv a v eya sarsmav a yöneliv çalışnalarve eylemer vâpırak partıve bü>ükzarar ••erdığı" «erekçesi v le lıraç .edılmi.îi İşçî emekli maaşlam • ANkL\RAf AA)- Işçi emekliıerinın^vlül ayı rnaaş öiemeltrinin. 23 eylül pczartcb ve 25 eylül çarşami>a eiıneri yapılacığı bılunldi. SSK. Genel Müdürliğü'nden yapılanaçıklanaya göre, tahsi> njmara;*nın son rakamı ek Oıaı ışçi emeklilenne2» Evlûl T 996 Pazanesi tahsıs ntımara-ınınscn rakamı çift olan işçi emeklilerine ise 25 Evlûl I 926 ÇTarşamba güni ödeme yapılaca<. Denetim yapana giivence • ANKARA (.VA)- DSP İzmirMilletvekili Veli Aksoy denetim elemanlannın iüvence ve mesleki tırafsızUğa kavuşturulmasıaı sağlamaya vöndik düzenlerreleriç^ren bir yaüa teklıfi hazrladı. Aksoy Devlet Memurlan Ya-sası'ndı degi>iklik yapan reklifinı TBMM Başkanlığı'na >Lndu. Yasa teklifı ile denetin elemanlannın kendi istekleri dışında ı eya denetim hızmetlerinın gereklerivle bağdaşmayan sıhhi. ahlaki veyı mesleki yetersizlikleri belırlenmedikçe. görevden alınamayacakları hükme Emtonezya modeli koruma • ANKARA.(l'BA)- Başbakanlık Özei Koruma Müdürü Hasan GJI. son günlerde artan su;kast iddialannın gerçek olmadığını söyleûi. Başbakanın koruma ordusuna katılan motosikletlerın. Malerva \e Endonezya zıvaretleri sırasında bu ülkelerdekı koruma sistemini inceleyen \e beğenen Erbakan'ın özel i.steği olduğu öğrenildı. Erbakanın. yakın korumalannda da ABD ve Almanva modellerini örnek aldığı belirlendi. CHP'den banış paketi atağı • İSTANBUL (ANKA) - Cumhurivet Halk Partisi'nin(CHP) Türkiye"de iç banşın sağlanması için imza kampanyasi ve çeşitli etkinlikleri kapsayan bir "barış paketi"' hazırladıöı bildırildi. Türkiye'de iç banş için geniş çevrelerin de katılacağı bir imza kampanyası ve değışik etkinliklerin bulunduğu paketin çalışmalannı halen sürdürdiikJerini. paketin içeriâini tam olarak 29 ekirrîde açıklavacaklannı kaydeden CHP Milletvekili Algan Hacaloglu. demokratik kitle örgütlerinin başlartıklan "iç banş için imza kampanyası'nın kendi projelerinden baâımsız olduğunu da sözlerineekledi. DSP 3 kasımda seçime gîrmiyor • ANKARA (ANKA) - 3ir süreden beri )lağanüstü kurultay artışmalan ve partiden hraç kararlarıyla amuoyunun gündemınde eralan DSP 3 kasım erel ara seçimlerinde eçmenin karşısına ıkmayacak. İlke olarak okta seçımlere atılmamaktan yana olan »SP Genel Başkanı iilent Ece\ ıt. 2 haziran :rel ara seçimlerinde bu ıranndan \azgeçmiş ve SP bütün merkezlerde çime katılmıştı. Ançak SP bu seçimden umduğu nucu alamamış ve genel çımlerde aldığı o> anını yakalayamamıştı. Kadm haklarma tırpaııDanıştay Başkanı Füruzan İkincioğullan laiklik uyansında bulunarak, dinci bazı çevrelerin kadınm hukuksal statüsünü değiştirme çabası içinde olduğunu söyledi EVt\ GÖKTAŞ AJVKAR.4- \argıtay Başkanı Miifit Utku ye Türki_\e Barolar Birliği Başkanı EraJp Özgen'den sonra. Danıştay Başkanı Füruzan İkincioğullan da laiklik uyansında bulundu. İkincioğullan, Türkiye'deki laiklik karşıtı çevrelerin. kadınların yalnızca göriinüş \e yaşam biçimini değil. aynı zamanda hukuksal statüsünü de değiştirme çabası içinde olduklannı beliıtti. Türk toplumunun laik düzenle akıl çağına girip uygarlık düzeyine yöneldiğini kaydeden Ikincioğulları. "Bü>ük Atatürkiin çizdiği bu uygarlık yolundan a} nlmak asla mü'mkün değildir. Türk kadını. kazandığı haklardan asla ödün \ermeyecektir. Çağdaş Türk erkeği de her zaman onun Terörden göçene Van'da konut \AN(L'BA)-Sanayi ve Ticaret Bakanı V'alım Erez. dün Yan'da, Hakkâri. Çukurca ve yakın çe\ reden terör nedenıvle Van'a göç eden \ atandaşlara Türkiye Odalar Birliği tarafmdan yaptınlan göcmen konutlannın temelini attı. Erez. temel atma töreninde vaptığı konuşmada. Türkiye'de bir Güneydoğu sorunu olduğunu. bunun inkâr edilenıeyeceğini belirterek. "Türkive'de Güneydoğu sorununu Kürt sorunu ve PKK sorunu diye adlandırmak bu yöre insanına yapılacak en büyük ihanettir. Kimse, (stanbufda. Boğaz'a nazır v illalarda v eya medya plazalann yirminci katlannda olurup Güneydoğu sorununa Kürt sorunu adı takmasın" dedi. yanında olacaktır" dedi. îkincioğullan. Cumhuriyet'e, laiklik ve son günlerde tartışma konusu olan Hâkımlerve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yapısıyla ilgili düşüncelerini açıkladı. Laik devlete karşı çıkan çevrelerin. laikliği dinsizlik olarak nitelemeye kalkıştıklannı belirten Ikincioğulları. "Gerçek bu değildir. O kadar değildir ki. laiklik başlangıcından bu \ana, çağdaş de\ ktin olduğu kadar inanç. din \e vicdan özgüriüğünün de teminatı olmuştur" dive konuştu. İkincioğullan. şunlan söyledi: "Esasta din ve devlet işlerini avıran laiklik, insanlan inançlarına. dinlerine \e ibadetlerine ve bunları yorumlama biçimlerine göre ayrıma tabi tutmamıştır. Bu yolla. av nlıkçı değiJ. birleşririci. uzlaştıncı olmuştur. Türkiye Cumhurnefi laik devlettir >e laik kalmak zorundadır. Halkın özgür iradesi ile vaşavan ve gelişen dcnıokrasi demektir. Bu konuda toplumun hemen her kesiminde özellikle cumhuriyet başsavcılannuz tarafmdan vayımlanan bildiride, anti-laik e> lemlere karşı gösterilen duyarhlığı demokratik rejimimizin güvencesi olarak görmekteviz." ^ u r u l yeniden dözenJensiii1 Füruzan İkincioğullan. Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın sürgün kararnamesinden sonra. son günlerde tanışma konusu olan Hâkimlerve Savcılar >'üksek Kurulu ile ilgili göruşlerini belirtirken. bu kurulun değiştirilmesine vönelik değişik öneriler bulunduğunu sövledi. İkincioğullan. bu önerilerin müşterek bir komisvon tarafından deâerlendirilerek Çİ22VIEDEN YL KARI MUSA KART Ot-ACAK /A/âAU-At-(! beklentilere en uygun taslagın oluşturulmasını istedi. Adalet Bakanı ve müsteşannın kurula katılmasının, yargının yüriitmeden etkilendiği izlenimi verdiğini kaydeden İkincioğullan, "Dcvlct olmanın koşulu ve hukuk devleti ilkesi. anayasamızın öngördüğü yargı bağımsızhğı ve yargının jürütme organının etkisi dışına çıkarılmasını zorunlu kılar" dedi. İkincioğullan, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun yeniden yapılanmasının, devamlı olarak kamuoyunun gündeminde olmasına ve bu kurulun başkanı olan adalet bakanlan tarafından da dile getirilmesine karşın, geçen yıl gerçekleştirilen anayasa değişikliği sırasında ele alınmamasını, büyük bir eksiklik olarak gördügünü söyledi. Erbakan'ın sokağından geçmek yasaklandı ANKARA (UBA)- Başbakan Necmettin Erbakan. gazetecilerden sonra muhalif milletvekillerine de sokağından geçme yasağı koydu. CHP Manisa Millervekili Erdogan Yetenç'e. Erbakan'ın evini koruyan polisler tarafından sokaktan geçiş izni verilmedi. Başbakan Erbakan'ın Balgatö. Sokak'ta bulunan evinin önünde bekleyen gazeteciler. dün akşam tartaklanırken. bugün de basın mensuplan sokağa. BaşbakanJık Özel Koruma Müdürü Hasan Gül'ün emriyle alınmadı. Erbakan'ın evine giren ve çıkanlann görüntülenmesini ve izlenmesini istemediği için verdirildiği belirtilen emir üzerine geçişe kapatılan sokaJctan, CHP Manisa Millervekili - Erdoğan Yetenç de geçemedi. Sezgin'den Cindoruk'a destek çağnsıANICARA (Cumhumet Bürosu) - DYP'den ayrıİan muhalıflerle temasını kopar- mavan ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz. merkez sağda venı oluşumun başı- na geçmesı beklenen eskı TBMM Başkanı Hüsamet- tinCindoruk'uevındezıva- ret enı. \eni oluşumun ıçin- dekı Avdın Milletvekili İs- met Sezgin de birlıkte hare- ket ettıklerı milletvekilleri- ne lıderlık >anşı nedenıvle "bölünmemeleri 1 " uyansın- da bulundu. A\AP lıderı Yılmaz, DYP'den aynlan ba- ğımsız mılletv ekıllenv le bir- lıkte hareket etmeye karar veren Hüsamettin Cındoruk'u dün Bahçelı- evler semttndeki evınde zıyaret ettı. Yılmaz ve Cindoruk arasındakı görüşme yaklaşık 1.5 saat sürdü. Cindoruk. göriişmede. Meclis'te grup oluş- turmaları için çalışmalarını tamamladıklan- nı ve venı kurulacak partiye DYP'den 8 mil- lenekilinin daha katılmasını beklediklerinı söyledi. Demokrat Parti'nin (DP) olağanüs- CHP sürgünlerin nedenini sorduANKARA (Cunıhurhet Bürosu) - CHP Hatay MiîJetvekiIi Fuat Çay. Adalet Bakanı Şevket Kazan'a "laik ve Atatürkçü yargı kadrolannı sürgüne gönderme operasvonu'" oiaraic biiinen kararnamenin .^erelcçesin! sordu. Çay. Kazan'ın yanıtlaroası istemiyle TBMM Başkanhgı'na verdigi soru önergesinde. 1300'ün üzerinde yargıç ve savctnın görev yerinin değiştirilmesini öngören kararnamenin tartışma ve kuşkulara yol açtığını vurguladı. Çay, önergesinde şu sorulara yer verdi: - Demokratik, laik cumhuriyete. bukuk detkti ilketerine bağiıiığıyla ve bu yöndeki çalışınalanyla biiijıen başta Süleyman Mercümek ite ilgili s»riLşlurıııa olmak ûzere baa volsuzfuk dosvalannın soruşturma-Sinı yürüten eski Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Nazmi Şarvan'ın bu görevinden alınarak Mersin Cumhuriyet Başiauılığı'na atanmastnın gerekçesi nedir? - Genellikle bu düzeyde görev yapan bir hâkim ve savcının Ankara*da yedi yıl görev yapması ve süresi sonunda Yargıtay üyeliğine seçiJmesi gelenegi varken. neden cezalandırma izlenimi veren bir atama karamamesi hazirlanmıştır? - Sayui başsavcı hakkında yapıbnış bir şikâyet, açılnıış bir soruşturma, verilmiş bir ceza veya başansızlık notu varmıdır? tü kongreye götürülerek muhahflenn bu par- tide bir araya gelmesini planladıklannı ıfade eden Cindoruk, DP-RP yakınlaşmasının ön- lenmesi gerektiğini söyledi. İsmet Sezgin, Banın Milletvekili Köksal Toptan ve Bursa Milletvekili Cavit Çağlar ve onlara vakın ısımlerin liderlık çekışmesi nedenıvleayrılı- ğa düşmeleri üzerine vaptığı açıkiamada. isim kullanmadan Cındoruk'u destekledi. D\T'den aynlanlann geçmişlen ve kişilıklerine bakıl- dığında bu arayışın "küskünler hareketi" ol- madığını söyleyen Sezgin. "Hemen hepimiz siyasiikbalinzinelerindebulunduk. Kendi adt- mıza bekkdiğimiz hiçbirşey \ok. Sh'asetyap- ına anlavişımızı, geçmişte ortaya koyduğu- muz içinde yoğrulduğumuz tutum ve davra- nışlar gösterir" dedi. Sezgin. Türkıve'ye te- miz toplum. temiz siyaset getirmeyi. nasır- laşmış yapıyı sağlıga kavuş- turmayı amaçladıklannı söy- ledi. "Halkın bu talepleriniyü- rek,akıl vefedakârlıklae>leme geçinmek gerekir" dıyen Sez- gin. şu görüşleri dıle getirdi: "BöyJe bir projeye baş kav-a- rak mücadeleve girecek olanlar için liderüksorunu ikincüolma- lıdır. .Aklımızı ve hevecanımızı veniohışumunbaşansına>adr- malıyız. Liderliği ikbal değiL, bir araç olarak görmeliv iz. Di- rayet bunu gerektirir, ufukta şeidllenen veTürkiye için vaat- letiedolu başanvi yâkalamamız böylediişünmemizizorunlu fo- lar. Ya önce Türkiye diyeceğiz \ahutda kişisel ikbal arayışına gireceğiz. Ben birincisini seçtim. Diğer arka- daşlanmın da uyum içinde aynı anJav/şa ge- leceklerini düşünüyorum." Liderlık konusunda kimi desteklediğini bildırmeyen Sezgin "in açıklaması, yeni olu- şum çahşmaiannı birlıkte vüriittüğü ve son dönemde yakınlığını sürdürdüğü "Cindo- ruk'un etrafında birleşmeçağnsı'' olarak yo- rumlandı. IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: [email protected] Ertürk Yöndem i tanımıyo- rum. 80'li yıllarda, ben siyasal göçrnenliğin keyfini çıkanrken(!) TRT ekranlarında boy göster- meye başlamış bir tetikçi oldu- ğu anlaşılıyor. Birkaç yıl önce bir röportajı- nı, şöyle gözucuyla izledim. TRT'de ne ekrana ne mikrofo- na çıkarılmaması gereken bir adem. Şive \\e konuşuyor. Vur- gulan yanlış. Kelimehaznesi pek fukara. Oysa TRT. birçok göre- vinin ve işlevinin yanı sıra, Türk- çenin doğru ve güzel kullanı- mında da örneklik etmesi, do- laylı eğitsel hizmet vermesi ge- reken bir kuruluş. Ertürk Yöndem namlı zatta ise bu niteliklerin he- men hiçbiri yok. Ama gene de bazı kritik dö- nemlerde ekranda boy gösteri- yor. Röportaj yapıyorsa karşı ta- rafın söyledikleriyle değil, söy- lemesini istedikleriyle ilgili. So- rularını öyle soruyor ve istediği yanıtı alamayınca, dayak atar gibi soruyu albaştan yapıyor, olmadı bir daha formüle ediyor. Ta ki istediği yanıtı alana kadar. Yani adamcağız mesleki açıdan da sın/fta kalıyor. Kjsacası, gazetecilik mesteğin- de bu kadar yetersizlik ancak özel bir "yetersizlik eğitimi" gör- mekle mümkün. Buna rağmen Ertürk Yöndem, Yurttaşlık Hakkımı Kullanıyorum bir 12 Eylülprogramı yaph. Prog- ramda 12 Eylül faşist darbesi övüldü. Övülmekleyetinilmedi. Yinelenebileceği, yinelenmesi için objektif koşulların oluşmak- ta olduğu açık seçik söylendi. Beş generalin, seçilmiş par- lamentoyu silah zoru ile dağıta- rak yönetime el koymalan ana- yasal bir suçtur. Güney Amerika ülkelerindeki kukla diktatörlüklerle dalga geç- mek üzere uydurulmuş, "Darbe yapan başanya ulaşırsa kahra- man olur, başarısız kalırsa ası- lır" lafı özdeyiş mözdeyiş değil- dir. Düpedüz ayıptır. Demokra- siyesaygısını yitirmiş, espri yap- mak için espri yapanlarca üre- tilmiş bir saçmalıktır. Başarılı ya da başansız, darbe yapmak suç- tur. Sadece, başarılı olunca dar- becileri cezalandırmak olanağı ortadan kalkmaktadır. Hepsi o kadar. Anlamayan ya da anla- mak istemeyenler için bir kez daha altını çizelim: Ortadan kal- kan, suçun kendisi değil, suç- luların cezalandınlabilme olana- ğıdır. Darbe yapmak suçsa, darbe- yi övmek haydi haydi suçtur. Darbeye, darbecilere övgü dü- zenin yeri, TRT kamera ya da mikrofonlan değil, Cumhuriyet savcısının karşısında ifade ve- rilirken oturulan kuru iskemledir. Gel gör ki bu suçu açıkça ve taammüden (önceden tasarla- yarak) işleyen Ertürk Yöndem. savcının karşısına filan çıkmış değil. Yanlış bilmiyorsam hâlâ TRT kadrosunda. Yani TRT'den hâlâ maaş alıyor. Hiçbir mantık oyunu, hiçbir sözcük cambazlığı, Yöndem gerçeğini ortadan kaldıramaz. Ertürk Yöndem adlı adem. se- çilmiş parlamentoyu dağıtıp si- lah zoru ile iktidara el koyma suçunu övmüştür ve buna rağ- men TRT'den maaşını almaya devam etmektedir. Her gün yeni bir rezaletin pat- ladığı, her an yeni bir yasadışı- lığın gün \şığına çıktığı Türki- ye'de, kimileri Ertürk Yöndem ve benzerlerinin cezasız kalmala- rını. dahası TRT kasasından, ya- ni devlet kesesinden beslenme- lerine devam edilmesini doğal bulabilir. Rezaletleri kanıksadı- ğı için tepki vermeye değer bul- mayabilir. Ama bu, benim çok değer ver- diğim, yurttaşlık hakkı'mı kul- lanmama engel değil. Sapsa- de, sipsivri bir yurttaş olarak ya- pabifeceğim fazla bir şey yok. Savcı değilim ki Ertürk Yöndem'i yargıç karşısına çıkarayım. TRT Genel Müdürü değilim ki ada- mın işine derhal son vereyim. TRT'den sorumlu bakan deği- lim ki soruşturma açtırayım. Mil- letvekili değilim ki soru örterge- si vereyim. Ama elimden bir şey gelmiyor diye tepkisiz kalmayı dayurttaş- lıkonuruma yediremiyorum. Er- türk Yöndem'lerin, köyü köpek- siz bulup değneksiz dolanma- lanna izin vermemem gerektiği- ni düşünüyorum. Çünkü ben biryurttaşım. Dev- letle aramızdaki sözleşmeye (anayasaya) devlet uymayınca, sözleşmenin bana verdiği hak- lan kullanmaya kararlıyım. Bugün birinci adımı atıyorum. Ertürk Yöndem'in, 12 Eylül dar- besine övgü düzdüğü ay, ben devlete tam 30 milyon 194 bin 101 lira vergi ödedim. Bu vergi, tümüyle hak edilmiş bir kazanç- tan kesildi. it gibi çalıştım, at gi- bi dolandım ve aylığımı hak et- tim. Devlet de, bana yararlı hiz- metleri görmek üzere benden 30 milyon 194 bin 101 \\rakatı- lım payı (gelir vergisi) kesti. Benden kesilen bu para ile de Ertürk Yöndem'e maaş ödendi. O da tuttu darbeye ve darbeci- lere övgü düzdü. Devtetten resmı talebim şudur Ödediğim verginin, bu ülkede toplanan toplam vergilere ora- nını bulsuniar ve Ertürk Yön- dem'in maaşından o oranda kessinler. Ben suça katılmak, ortak olmak istemiyorum. Ken- dime saygımdan dolayı istemi- yorum, oğluma kirlenmemiş bir ad bırakma inadımdan dolayı istemiyorum. Kısacası, ödediğim vergi ora- nında Ertürk Yöndem'in ma- aşından kesilmesini talep ediyo- rum. Kendi cebimden, kendi- me karşı, onuruma karşı, yurt- taşlık sorumluluğuma karşı ke- pazelikler yapılmasına izin vere- mem. Bu kesinti işi çabuk yapılsın. Yoksa ileride gecikme faizini de isteyeceğim. Bu enflasyonda epey tutabilir. Savsaklayıp bir de devleti zarara sokmasınlar... Dilekçeye benzeyen bu yazı- yı bir ara "saygılanmla..." diye bitirmeyi düşündüm. Ama ola- cak iş değil. Ben bu haltı yiyen- leresaygı filan duymuyorum ki... O yüzden "yurttaşlık hakla- rımla..." gibi bir deyimle bitir- meyi uygun gördüm... Yurttaşlık haklarımla... POIÎIİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNK4YA Yeni Yüzyıl 10 liraya satılan Yeni Yüzyıl gazetesinin manşetini görünce kendi kendime şöyle dedim: "Bayram değil, seyran değil. Yeni Yüzyıl bu man- şeti niye attı?" 10 bin liralık gazeteye göre Fethullah Hoca'yla Başbakan Necmettin Erbakan 2 ekımde buluşu- yormuş. Bu buluşmanın adı da şöyle konulmuş: "İslami sağda büyük barış..." Siyasi terminolojide 'İslamisağ' diye bir kavram var mıdır? YokturL Ama "siyasalIslam" kavramı vardır. O halde nereden çıkıyor bu 'İslamisağ' kavramı? Fethullah Hoca, 1980öncesi AP'ye, 1980sonrası ANAP'a, 1991 seçimlerinin ardından da DYP'ye ya- kın oldu. Fethullahçılar olarak bılinen bu grup okul- ları. dershaneleri. yurtlan ve hastaneleriyle salt Tür- kiye'de değil Orta Asya cumhuriyetlerinden ABD'ye dek örgütlendi. Fethullah Hoca'yla Erbakan'ın arası hiçbir zaman iyi olmadı. Çünkü 'ideolojik olarak' yolları hiçbir za- man kesişmedi... Yeni Yüzyıl'a göre bu buluşmanın bir başka adı da var: "Büyük Islam Zirvesi..," Hoppala!.. Erbakan Hoca makine mühendisi, Fethullah Hoca ilkokul mezunu emekli bir vaiz değil mi? Yeni Yüzyıl. Fethullah Hoca'ya çok yakın bir gaze- tedir. Onunla ilgili en ilginç haberleri 'Yeni Yüzyıl'daokur- sunuz... Bu işte bir bit yeniği var!.. Acaba Yeni Yüzyıl neyin hesabında? • • • Fethullah Hoca'yla Başbakan Erbakan'ın 2 ekim- de buluşup konuşmaları gazetecilik açısından çok bü- yük bir haber midir? HayırL Fethullah Hoca daha bir yıl önce Tansu Çiller, Bü- lent Ecevit ve Hikmet Çetin'le de gizlice buluşup konuşmuştur... Daha bir hafta önce de Fethullah Hoca, Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret etmedi mi? EttiL Bir tarikat şeyhinin Erbakan'la buluşmak istemesi ve bunu 'Büyük Islam Zirvesi' olarak okuyucuya yut- turmak en azından 'Islamcılara' hakarettir... Bakalım Yeni Şafak'tan Akit'e kadar tüm 'dinci' ga- zeteler bu buluşma için ne diyecekler? Yoksa oniar da şöyle mi manşet atacaklar: "Büyük Islam Zirvesi'ne 10 gün kaldı..." * • • Yeni Yüzyıl gazetesinde Mustafa Haki Okutu- cu'nun haberine göre, Fethullah Hoca'nın yakın çev- resi bu buluşmayı şöyle yorumlamış: "Fethullah Hoca, Erbakan'dan anti-Amerıkancı yaklaşımlannı terk etmesini isteyecek, kadrolaşma- ya ilişkin düşüncelerini anlatacak." Çıkın bakalım işin içinden nasıl çıkacaksanız!.. Fethullah Hoca, Erbakan'dan neden anti-Amerikan- cı tutumundan vazgeçmesini isteyecek? Yoksa Fethullah Hoca, iktidar üstü bir güç ya da ABD'nin sözcüsü mü? Gelelim 'ftac/ro/aşma'konusuna... Bir emekli vaiz, Türkiye Cumhuriyeti'nin başbaka- nına kadrolaşma konusunda nasıl olur da tavsiyeler- de bulunabilir ya da neler söyleyebilir? Fethullah Hoca, Sabah'ın Idari Temsilcisi Yavuz Onursal'a manevi baskı yapabilir, ne de olsa ikisi de Izmir'in 'Şaşal' suyunu içmişlerdir. Hoca, Yavuz Onursal'a der ki: "Sen Mehmet Ali llıcak'ın 150 bin dolar transfer, 5 bin dolar maaş teklifini kabul ettin ama yine de Dinç Bilgin Bey'in yanından aynlma..." Yavuz Bey, düşünürtaşınırSabah'ta kalmayı kabul eder... Fethullah Hoca, Fehmi Koru'yu yanına çağırıp ku- lağını çekebilir. Oer ki: "Mehmet Ali llıcak sana 350 bin dolar transfer, 10 bin dolar maaş önermiş sen de bunu kabul etmiş- sin. Otur oturduğun yerde. Senin Allah 'ın dolar, pey- gamberin mark mı?" Sonra bir bakarsınız Mehmet Ali llıcak'ın gazete- lerini Biryay Dağıtım AŞ dağıtmaz... Tüm bunlara tamam!.. Ama Fethullah Hoca, Erbakan'a, "Anti-Amerikan- cı olma" diyemez. Emekli vaiz, koskoca başbakana öğüt veremez... Yeni Yüzyıl, 10 bin liraya düşünce şaşırmış. Yeni Yüz- yıl'ın Yazıişleri Müdürü Kerem şaşkındır ama orada 'şaşkın' olmayan yazartar, yöneticiler de var. Ama bu manşette de bir bit yeniği mutlaka var!.. Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya Ca Planet.com. TR RP Ankara il kongresine tedbir istemine ret Tellioğlu yeniden başkan adayı ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi, RP ge- nel merkez yöneticilerinın Ankara II Başkanlığı göre- vinden aldıSı Mehmet Teüi- oglu"nun. 24 Eylül 1996 tarı- hinde yapılaeak olağanüstü il kongresininin "ihtiyati ted- bir'" yoluyladurdurulması is- temıni reddetti. RP Genel Baş- kanı ve Başbakan ıNecmettin Erbakan'ın istegi üzerine il başkanhğını ZekiÇeBke dev- reden Tellioğlu. mahkeme ka- rannı eleştirirken. kongrede aday olacağını açıkladı. RP Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) karanyla görevden alınan Tellioğlu. Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi'e açtığı ihtıyati tedbir istemli davanın dünkü duruşmasında. partisinin Ge- nel Başkan Yardımcısı Ah- metTekdal'm6EyIül 1996 ta- rihinde kendisine gönderdiği görevden el çektirme >azısı- nın v e yapılan işlemin parti tü- züğüne aykırı olduâunu söy- ledi. Tellioğlu. 24 Eylüli 996 tarihinde yapılacak olağanüs- tü il kongresinın ihtiyatı ted- bir yoluyla durdurulmasını istedi. RP'nin avukatı Mehmet Enerde. Tellioslu'nun6E>- lül 1996 tanhınde 40 kışıhk RP Merkez Karar Yürütme Kurulu'nun (MKYKl 3'te 2 çoğunluğuv la görev den alın- dığını belinerek, bunun Tek- dal tarafından davacıva bil- dinldığıni söyledi. Karardan sonra açıklama vapan Tellioğ- lu, mahkemenin verdıği kara- n eleştırerek. karann özgür irada ile verilmediğini ileri sürdü. Tellioğlu. 24 Eylül 1996 tarihinde yapılacak olan olağanüstü kongrede veniden aday olacağını da kaydettı. Telfioğlu, R> Genel Başkanı Erbakan'ın isteği üzenne An- kara il başkanlığı görevıni ge- çici birsüreyle. genel merke- zin adayı. Enerji ve Tabii Kav - naklar Bakanı RecaiKııtan'ın dünürü ve RP'nin finansörü olarak nitelendirilen Kal.von Inşaat'ın onağı Zeki Çelik'e devretmişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle