Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6AĞUST0S1996SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in emekçilere sözlü saldınsı TÜSİAD ve siyasileri kızdırdı
'Çjfler gerçek yüzünü gösteriyor'ANKARA/ İSTANBl L (Cumhuriyet) -
DYP Genel Başkanı \e Başbakan Yardım-
eısı Tansu Çiller'in. Türk-İş Genel Başka-
nı Bayram Meral ile >aptığı görüşmede.
Meral'e "Türkive'nin kanını işçiler ve SSK
emiyor" demesı. sıyasileri kızdırdı. DSP
Genel Başkan Yardımcısı CevdetSehi. Çil-
ler'in "ne söylediğini bilnıez. dengesiz" bir
âurumda olduğunu ka\ dedetti. ANAP Ge-
nel Başkan Yardımcısı İlker Tuncay. Çil-
ler'in "İşçi ve köylüyü defterden sildim"
sözlerinı şıddetle kınadıklarını belırterek
"gerçek yüzünü gösterdi" derken CHP Ge-
nel Sekreteri Adnan Keskin de "Asü kan
emici yolsuzlukların üzerine oturan Çil-
ler'dir" diye konuşru. TÜSlAD Yürütme
Kuruluyaptığıaçıklamada. Çiller'i "üreten
kesimlerin düşmam"ilan etti.
ANAP Genel Başkan YardımciM Tun-
cay. Tansu Çiller'in "işçive köylüyü defter-
den sildim" sözlerini şıddetle kınadıklarını
söyledi. Çiller'den bunun aksi birdavranış
da beklemediklerini kaydeden Tunca>.
"Türkinsanınadeğil ABD'yedöniik çalışan
Çiller'in, işçiye köylüve yönelik olarak bu
tür söziersarfetmesi gerçekyüzünü bir kez
daha ortaya çıkarması bakımından yararlı
• İşçi Partisi Genel Sekreteri Bedri Gültekin, Çiller'in "işçi ve halk düşmanı" olduğunu
kaydetti. TİSK Genel Sekreteri Kubilay Atasayar. Çiller'in sözlerini "talihsiz bir ifade" olarak
yorumladı. DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan ise DYP'nin işçi düşmanı olduğu
yolunda haber ve yorumlar bulunduğuna işaret ederek bunlann doğru olmadığını belirtti.
olmuştur" dedi. DSP Genel Başkan Yar-
dımcısı SeKi. Çiller'in "ne söylediğini bil-
mezdunımdaolduğunu"kaydederek "Çil-
ler bu sözleriyle dengesizliğini ortaya koy-
muşfur. Böyle bir Dışişleri Bakam'na mah-
kûm olmamız büvük bir talihsLdiktir •' de-
di. Sel\ i. Çiller'in tüm emekçiler ve halk-
tan özür dilemesi gerektigini kaydetti. D-
SPKocaeli Milietvekili Bekır Yurdagül de
a> nı konuda yaptığı açıklamada. "Çiller'in
düşünceleri yeni değildir. Başbakan oldu-
ğundan bu yana işçileri ve onların örgütü
sendikalan hasım gjbi görmekte ve her fır-
satta kin kusmaktadır" dedi.
CHP Genel Sekreteri Keskin. Çiller'in
işçilen "kan emicfdiye niteiendirmesini
sert bir dille eleştırerek "Asıl kan emici,
üretmeden. gayrimeşru yöntemlerle servet
yapılmasına göz yuman. yobuzluklann üze-
rindeohıran Çiller'dir" dedi. Sendikalan.
hükümete karşı ta\ nnı netleştırmeye \e tep-
kilerini ortaya koymaya çağıran Keskin,
"Genel secimleröncesL işçilere'CHP'ye o>
vermeyin'diyen bir konfederasyon başka-
nını böylesi acı bir muameleyle, bir daha
karşılaşmaması için tavır almaya çağınyo-
ruz"diyerek Türk-İş Başkanı Bayram Me-
ral'i üstii kapalı olarak eleştirdi. DYP Ge-
nel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan da
düzenledıği basın toplantısında. DYP'nin
işçi düşmanı olduğu yolunda haber ve yo-
rumlar bulunduğuna işaret ederek bunlann
doğru olmadığını belirtti.
Adalet Bakanı Şevket Kazan da sosyal
güvenlik kurumlannın tasfiye edilmesinin
söz konusu olmadığını ka\dederek "Biz ko-
alisvon protokoiü çercevesinde konuşuruz.
Sayin Çiller'in zannedersem Meral'le yap-
oği göriişmenin şimdi tapılmış gibi basına
aktanlarak huzursuzlukyaratılmaya çalışı-
lıyor. SSK'nin tasfiyesi mümkün değildir.
Örtağımı/jn öyle bir düşüncesi vardı. Bi-
zimle mutabakata vardılar" diye konuştu.
İP Genel Sekreteri BedriGültekin deÇil-
ler'in "işçi vehalkdüşmanı" olduğunu kay-
detti. TfSK Genel Sekreteri Kubilay Atasa-
yar ise Çiller'in sözlerini "talihsiz bir ifa-
de" olarak yorumladı. Atasayar, kesimleri
tamamıyla karşısına alan bir siyasi iktida-
rın bir yerlere ulaşamayacığını belirterek
"inşallah yanlış anlaşılmışbr" dedi.
Hizmet-lş Genel Başkanı Hüseyin Tan-
nverdi de "İşçi Türkiye'ye kan pompalıyor.
Çiller bu tavnnı sürdürürse polirik hayah-
nı da sona erdirmesi gerekir" diye konuş-
tu. Türkiye Maden Işçileri Sendikası Genel
Başkanı Hüseyin Kayabaşı da "Çiller. işçi-
len ve sendikalan dışlayarak ülke yönetile-
meyeceğini artık anlamau" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
İNecatiÇelikdün akşam gazetecilere ver-
diği akşam yemeğınde, Çiller'in işçi kit-
lesini karşısınaalmayacak kadartecrübe-
li bir siyasetçi olduğunu belirterek. "Bu-
nun başka şeylere dayandıği kanaatinde-
yim. Bence maksatı aşan beyanlar olabi-
lir. Çünkü Çiller tecrübeli bir siyaset ada-
mıdır"dedi. Çelik, gazetecilerin sorula-
nnı yanıtlamaktan kaçınırken "Benimbe-
yanım hükümeti bağlamaz" diye konuş-
tu.
TUSİAD'ın açıklaması
TÜSİAD Yürütme Kurukı dün >aptığı
yazılı açıklamada. Çılier'ı "üreten kesim-
lerin düşmanı~ ilan ettı. Açıklamada. Çil-
ler'in üretimin ekonomıdekı yerını hıçbır
zaman kavramadığı belirtilerek ~Bu kav-
rayış eksikliğini. işçisiyle. işverenivle ülke-
nıizin üreten kesimlerine büvük zarar ve-
ren 1994 krizine yol açan polirikalanyia.
fazlasıvla kanıtlamıştır" ıfadesine yer \e-
rildi. Çıller'ın dengesiz saldırganlığı\, la bir
kez daha ekonomı politikalarına güven du-
yulmasınabaşlıbaşınabirengelhalinegel-
diğine dıkkat çekılerek "Devlet sorumlu-
luğundan voksun bir şekilde, işçiyi. işada-
mını. basım. yurttaşlannı tehdit eden Çil-
ler'in bu davranışını esefle karşılnoruz"
denildi.
Özürlüler TİSK önünde
Bozuk para
ile protesto
• TİSK'in hazırladığı raporu eleştiren
özürlüler. genel merkez önünde toplanarak
sembolik yardım kampanyası çerçevesinde
ceplerindeki bozuk paraları binaya attılar.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Özürlülerden olu-
şan bırgrup. Türkiye Işveren
Sendikalan Konfederasyo-
nu'nun hazırladığı raporda.
"zorunlu sakat işçi istihda-
mının. işverenin istihdam
olanaklannı sınırladığı ve sa-
kat işçi çalıştırmavan işlet-
melere verilen para cezalan-
nın işverene bü>ük yük ge-
tirdiği" görüşüne >er \enl-
dıgi gerekçesiyle. tlSK Ge-
nel Merkezı önünde protes-
to eylemı yaptı.
TİSK Genel Merkezf nın
bulundugu bınanın önüne
ceplerindeki bozuk paraları
atarak "sembolik yardını
p
lüler. "Çalışma hakkımızen-
geUenemez". "Yaşasın onur-
lu mücadelemiz". "Bavdur
şaşırdı, sabrınıı/ı taşırdı"
sloganlan attılar.
TtSK'ten yapılan açıkla-
mada ise TlSK'in sakat ıs-
tihdamında hıçbır zaman en-
gelleyıci davrannıadığı. ak-
sıne yardımcı \e destek ol-
duğu. raporun e\ lemcılerta-
rafından yanlış \orumlandı-
ğı belırtıldı. Özürlüler adı-
naaçıklamayapan Altı Nok-
ta Körler Derneğı Genel
Başkanı Ömerlnal Durmuş.
geçen günlerde TlSK'ın ya-
yımladıgı "Çalışma Hava-
tında Esnekh'k" ibimh rapo-
run bırgazetede. "İşverenler
sakat işçi istemiyor" başlı-
ğıyla yer aldığını hatırlata-
rak raporun. Türkne'nın
nesnel koşullan göz önünde
bulundurulmadan. sadece ış-
\erenin çıkarları dogrultu-
sunda hazırlandığını ılerı
sürdü. Durmuş. şöyledevam
ettı: "Raporda,özürlüistih-
damının fazlabğının işvereni
sınırladıgı ileri sürülmekte-
dir. Bu iddia tamamen ger-
çek dışıdır. Çünkü İş Kanıı-
nu'nun 25. maddesi.elli *e el-
linin üzerinde işçi çalıştıran
işletmelerde yüzde 2'lik sa-
kat işçi çaüştırma zorunlulu-
ğu getirmiştir. Ancak \asal
durum bövle oimasına rağ-
men. tş \e İşçi Bulma Kuru-
mu'nunverikrinegöreözür-
lülerinsadeceyüzde l'iisrih-
dam edilmektedir. Bunlann
y üzde9O'ı ise kamu kesimin-
deçalışmaktadır. Dola>ısıyla
işverenin bu konuda ileri sür-
düğü iddialar dogru değildir.
TİSK'in raporunda avnca,
zorunlu sakat işçi çalıştırma-
yan iş>erenlere verilen para
cezalannın iş\ereni bunalttı-
gı belirtilmektedir. \erilen
para cezalannın doğru dü-
rüst tahsil edildiği bile şüphe-
lhken. tahsil edilse bile 500
bin liralık komik rakam >ıl-
lık kâr bitançolan ile kı\as-
landığında işverenin gerçek
niyeti su yüzüne çıkmakta-
dır."
Türkiye Iş\eren Sendika-
lan Konfederasyonu Genel
Sekreteri Kubilay Atasavar,
TtSK'ın. sakat ıstihdamında
hıçbır zaman engelleyıcı
da\ranmadığını. aksıne \ar-
dımcı \e destek olduğunu
bıldırdı.
Atasayar. Altı Nokta Kör-
ler Derneğf nin bugün ger-
çekle^tirdiğı protesto ey lemı
dolayısıyla yaptıgı yazılı
açıklamada. TİSK tarafın-
dan hazırlanan "Çalışma
Hayatında Esneklik" rapo-
runda. "işverenlerinsakatiş-
çi istemediği" şeklınde bir
ifade ve ıbare olmadığını
kaydetti.
Yanlış bir yorıımadayanı-
larak ılerı sürülen görüşle-
rın, gerçeklerle bağdaşır ni-
telıkte olmadığını belırten
Atasavar. açıklamasında
şöyle dedi: "TİSK olarak
yaptığımız araştırmalar.
1994 >ılı itibarıvla TİSK
bünyesindeki işyerlerinde
\ü/dc l.92oranındasakatis-
tihdam edildiğini. bunun da
yaklaşık 20 bin işçi civarında
olduğunu göstermektedir.
Aynca İş ve İşçi Bulma Ku-
rumu'nun son rakamlanna
göre kurum tarafından işe
yerieştirilen 4 bin 81 sakatın
3 bin 105'inin özel sektörde.
976'sının kamu sektöründe
olduğu açıkça görülmekte-
dir."
Yaz tatillerinin başlamasıyla birlikte doktor sayısının azaldığı hastanelerde, hastalar muayene olmak için u/un ku\ rukJar olustııı ınor.
HastanderdeyazgkâSAADET LSLL
Istanbul'da doktorlann büyük çogunluğunun
yaz tatilineçıkmasıyla hastalar polikliniklerin önü-
ne yığıldı. Hastane yetkilileri, yaz aylannın başla-
masıyla doktor sayısmda yüzde 50 oranında bir
düşme görüldüğünü. bu yüzden çeşitli zorluklar-
la karşılaştıklannı vurguluvor. Doktorve personel
eksikliği nedeniyle sabahın erken saatlerinde has-
tanelerin önünde kuyruk oluşturmaya başlayan
hastalar. birpansuman için bile saatlerce bekliyor.
Istanbul'daki SSK ve devlet hastanelerinde ça-
lışan doktor sayısı yaz tatili nedeniyle yanya iner-
ken. hastalartedav i için geldikleri hastanelerde"çi-
le"çekiyor. Normal günlerde tam kapasiteyle ça-
lışırken yaklaşık 100 hastaya bakan doktorlar. şu
günlerde en az bunun iki katı hastayı muayene et-
mek zorunda kalıyor. Doktor eksikliği nedeniyle
muayene odalannın bü> ük çoğunluğu kapatılınca
az sayıdaki odalann önünde oluşan kuyruklar mer-
divenlere kadar uzanıyor. Bunun yanında yardım-
cı personelin eksikliği yüzünden de laboratuvar
tahlilleri. röntgen çekimleri için randevularda gün-
ler sonrasına \eriliyor.
Yurttaşlardan gelen şikâyetler üzerine gittiği-
miz hastanelerde hayli ilginç manzaralarla karşı-
laştık. Sabahın 05.00'inde kendi aralannda oluş-
turduklan illegal numara kuyruğuna giren hasta-
lar saat 09.00'da \eznelerin açılmasıyla birlikte
yasal numaralarına kavuşuyor. Daha sonra ise has-
talar polikliniklerin açılmasını beklemeye başlıyor.
Hastalar aradan saatler geçtikten sonra birçok
branşın polikilinik kapılannın açılmadığını göre-
rek büyük birşaşkınlık yaşamaya başlıyor. Hasta-
lar arasında bekledikleri poliklinik kapılannın açıl-
mamasının neden olduğu tartışmalar bittikten son-
ra hemen her kapının önünde yüzlerce hasta birik-
meye başlıyor. Saatler öğlene yaklaştıkça polikli-
nik kapılannın önündeki 50-60 rakamlan herkesi
sinirlendiriyor. Çünkü doktorlann muayeneye baş-
ladığı saat gözönüne alınacak olursa bu saat başı-
na 30 hasta anlamına geliyor. Bir başka deyişle
hastalann toplum muayene süresi yaklaşık 2 daki-
ka ile ölçülüyor. Hem de bu süre içine hastanın so-
yunması. giyinmesi. kontrolü \e reçete yazımı da-
hil. Hastalar kuyrukları aşıp iki dakika süren mu-
ayeneden geçtikten sonra bu kez de ilaç paraları-
nı ödemek için önce vezne kuyruğuna giriyor da-
ha sonra ise ilaç makbuzlarıyla birlikte eczane
önünde kuyrukta bekliyor. Eğer şanslan yaver gıt-
meyip sıraları gelmezse bir başka gün yine aynı çi-
leyi çekmek durumunda kalıvorlar.
Haseki Hastanesi'nden bir yetkili. doktorlann
özellikle haziran, temmuz ve ağustos aylarında iz-
ne aynldığını. polikliniklerin kendi aralannda yap-
tıklan düzenleme sayesinde doktor açığı yaşama-
dıklannı söyledi. Hastanelerinde daha çok perso-
nel açığı bulunduğuna dikkat çeken yetkili.
"1983'ten beri emekli olanlann yerine yenilerinin
atanmamasıy üzünden yardımcı personelaçığımu
var. Hastanemizde yeterince hemşire, röntgen tek-
nisvenL laborant, hizmetii yok" diye konuşuyor.
Yetkili. Haseki Hastane^i'nde doktor açığı olma-
dığını söylemesine karşın. polikliniklerdekı \ı5ıl-
ma ve insanlann sabahın erken saatlerinde hasta-
neye gelmesi bunu pek doğrular nitelikte görün-
müyor. Daima büyük yığılmalann görüldü<zü ve
eksikliklerıyle kamuoyunun gündeminde verini
koruyan SSK hastanelennde ise durum daha be-
lirgin kendini gösteriyor. SSK İstanbul Hastane-
si'nin girişindeki ilaç yazdırma kuyruğunun yanı
sıra üç katlı polikiinikl'erindeki yığılmadan insan-
lar yürüyemez hale geliyor. Erkenden muayene
olabilmek için sabahın dördünde. beşinde geidi-
ğini sö\leyen hastalar. "Sıcak ve havasızlıktan iyi
olanınuz da hasta olup çıkacak. Bir de yeterince
doktor olmanıası bizim çiknıi/i daha çok art-
tınvor" dıvorlar.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Borçlu Olduklammız...
Geçen ay bir akşam Ayvalık'ın Cunda'sında oturu-
yorduk. Karşımızda doyulmaz güzellikleriyle Ayvalık
uzanıyordu. Ailecek üç günlük bir tatil olanağı yaka-
lamış v/e bunu dostlarımızla paylaşmak üzere bura-
lara gelmiştik.
Bizim sohbet iyiden iyiye koyulaşmıştı ki. yan lo-
kantadan bir arkadaş kalkarak yanımıza geldi. "Afi-
yetolsun" dedi. Buyur ettik, ama oturmadı. "Ben" de-
di, "Karaağaç beldesinin belediye başkanıyım. Bil-
mem bizim beldenin adını duymuş muydunuz?".
Hiç duymaz olur muyum? Ali Çetinkaya nın işgal-
ci Yunan birliklerine karşı ilk resmi direnmeyi başlat-
tığı ve Aziz Nesin'in "Borçlu Olduklarımız" başlıkh
çocuk kitabıyla ölümsüzleştirdiği Karaağaç'ı elbette
duymuştum. Fakat ben orayı köy sanıyordum, yeni
belde olmuş.
Belediye Başkanı Sayın Doğan Adatepe, "Ho-
cam, Ali Çetinkaya adına bir müze kurduk" dedi.
"Gelir gezerseniz çok memnun oluruz."
"Elbette" dedim. "Fakatyarın sabah Dikili'yegide-
ceğiz. Ancak pazar sabahı uğrayabiliriz." Başkan,
"Olsun" dedi. "Biz müzeyipazar günü de açarız."
Gerçekten pazar sabahı Karaağaç'taydık. Başkan.
arkadaşları, izmir'de okuyan kızı ve kızının arkadaş-
ları bizı beklıyordu. Böylece Ayşegül, ulusal savaşı-
mızın onur verici havasını teneffüs ettiği bir müzeyi
ilk kez gezmiş oldu. Geçenlerde de, gene kendi iste-
ği ve kendi deyimiyle "Atatürk'ün mezarına" gıttık.
Atatürk'ü şimdilik duygularıyla seviyor, yarın aklıyla
sevmeyi de öğrenecek.
Ali Çetinkaya Müzesi, mütevazı bir müzeydi. Çe-
tinkaya'nın üniformaları, frakı, kimı özel eşyaları. dö-
nemle ilgili kimi eşyalar ve çok ilginç fotoğraflar ser-
gileniyordu. O fotoğraflardan bir albüm yapmalarını
önerdim. Zaten düşünüyorlarmış, ama paraları yok-
muş. Bölgedeki firmalardan birine yaptırtacaklarmış.
Aziz Nesin'in. Karaağaç köyü ve köylülerini anlat-
tığı "Yedi ŞehitlerAnıtı" başlıkh hikâyesinı, iktısatfa-
kültesinde neredeyse yirmi yıldır ders kitabı olarak
okuttuğum "Türk Devrim Tarihi" başlıklı kitabıma da
"ek" olarak koymuştum. Şimdi bu öyküden bazı bö-
lümleri, sizlerle de paylaşmak istiyorum. Yeni dünya
düzeni, globalleşme vb. palavraları arasında bizlere
unutturulmak istenen "ö/rşey/en"anımsamakgerek.
Yunanlılar Ayvalık'a asker çıkartınca 172. Alay Ku-
mandanı Yarbay Ali (Çetinkaya) Bey teslim olmayı
reddederek direnmeye karar verir ve halktan da yar-
dım ister...
"... Bu haber üzerine Karaağaç Köyü camisindeki
sancak, köyün altındaki yola çıkanldı. Köyün yaşlısı,
genci, eli silah tutan her erkeği, bıçağını, nacağını,
çıftesini, mavzerini, tabancasmı, tüfeğini, birşeyiol-
mayan bir sopasmı kapınca evlerinden dışarıya uğ-
rayıp sancağtn altında toplandı. Oğlan çocuklan da
düşmana karşı savaşmak üzere oraya gelmişlerdi. A-
ma onyedi yaşından küçük olanlan, 'Hadi köyünüze
dönün! Askere giden savaşa giden babalarınızın ye-
rini alın! Onların işlerini görün! Ananızı, bacınızı göze-
tin! Tarla işine, mala, hayvana bakın' diye zorla geri
çevirdiler..."
Yarbay Ali ve 172. Alay, bölgede uzun süre diren-
dikten sonra Bursa'ya çekilecek ve Bursa'nın da düş-
mesi üzerine Ankarayagiderek Ulusal Kurtuluş Sa-
vaşı içindeki çok onurlu yerini alacaktır. Biz gene Az-
iz Nesin'in anlattıklarına bir göz atalım.
"... Çok sonralan Karaağaç köyünde muhtarlık yap-
mış olan Mehmet Metin işgal günlerinde on yaşın-
da bir çocuktu... Yunan işgalindeki o acı günleri şöy-
le anlattı:
'Yunan askerleri köyümüze girmeden önce, biz kö-
yümüzde Rum'larla birlikte iyi geçinip yaşamaktay-
dık. Köyümüzde bıri Türk, biri Rum olan iki korucu-
muz, iki de gece bekçimiz vardı. Gene köyümüzün i-
ki muhtarından biri Türk, biri Rum'du...'
...Çocukluk anılarını anlatan Mehmet Metin şu
sözleride ekledi: 'Devletsiz mrllet ne demekmiş. na-
sıl olurmuş biz o acı günlerde gördük, yaşadık. Tan-
rı milletimize o günleri bir daha göstermesin...' "
Savaştan sonra Ali Çetinkaya Bayındırlık Bakanı
olur. Karaağaç köylüleri o günlerin anısına bir anıt
dikmişlerdir. Açılışını Çetinkaya'ya yaptırmak iste-
mektedirler. Bu arada yeni yapılmakta olan yolun
köylerinden geçmesini de isteyeceklerdir.
Ali Bey'i karşılamaya çıkarlar. Görünce sevinçten,
coşkudan ağlamaya başlarlar. Ali Çetinkaya da göz-
yaşlarını tutamaz. Anıtı açarlar ve gene sevgi göste-
rileri arasında Çetinkaya Karaağaç'tan ayrılır. Sözü
gene Aziz Nesin ustamıza bırakalım:
"Karaağaç köylüleri, Ali Çetinkaya 'yı bir kez daha
aralannda görmekten, onu karşılayıp ağırlamaktan,
onunla konuşmaktan öyle sevinçli, öyle mutlu ve
coşkuluydular ki, ona yolun köylerinden geçmesi için
rica etmeyi bile unutmuşlardı.
Karaağaç'ın yaşlıları o gün için şöyle diyorlar:
- O gün öyle bir gündü ki, yolu beli hangimiz
düşünüyorduk... Yol köyden geçmiş n'olacak. geç-
memiş n'olacak..."
YÖK, ÖĞRENCİ HARÇLARINDA MEMUR MAAŞ1NI DtKKATE ALDI
Harçlara yüzde 54 zam önerisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Yüksekögretim Kurulu (YÖK). ön-
ceki yıllarda yüzde 400'lere \aran
oranlarda artış yapılması nedeniyle
büyük olaylara sahne olan öğrenci
eylemlerini dikkate alarak yeni öğre-
tim yılı için harçlara yüzde 54 ora-
nında zam yapılmasım önerdi.
YÖK'ün önerisinin Bakanlar Kuru-
lu'nda benimsenmesi durumunda.
harçlar 23 ile 12 milyon lira arasın-
da değişecek. YÖK Başkanı Prof.
Dr. KemalGürüz. yeni oranların be-
lirienmesi sırasında memur maaş
katsavısınındikkate alındıeını söyle-
di.
YÖK. 1996-1997 öğretim yılında
üniversite öğrencilerinden alınması
öngörülen harç mikrarlannın taslağı-
nı hazırladı. YÖK. Bakanlar Kuru-
lu'na sunduğu önerıde, harçlara yüz-
de 54 oranında zam yapılmasım is-
tedi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal
Gürüz. Cumhuriyefe yaptığı açıkla-
mada. harçlarda yapılacak artışın
YÖK'ün değil. Bakanlar Kurulu'nun
yetkısinde olduğunu belirterek ken-
dilerinin yalnızca maliyet artışlarına
karşılık öğrencilerden ne kadar kat-
kı alınması gerektiği konusunda bir
Kitapta KDV yüzde 15'e çıkacak
KDV oranına artış hazırlığı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
REFAHYOL hükümetmin, kitapta
KDV oranını yüzde 8'den yüzde
I5'e çıkarmaya hazırlandîğı
belirtildi. Edebiyatçılar Derneği.
hükümetin. "kültürsüzleşme
politikasrnın sonucu oiarak KDV
oranını yüzde I5'e çıkarmak
istediğini bildırerek, okur saytsınm
azaltılmasınm amaçlandığinı ileri
sürdü. CHP İstanbul Milletvekili
Ercan Karakaş. Maliye Bakanı
Abdüllatif Şener'e, artış yapılıp
vapılmayacağını sordu.
REFAHYOL hükümetintn, DYP-
CHP döneminde yüzde 1 'den yüzde
8'e çıkanlması nedeniyle büyük
tepkilere neden olan kitapta KDV
oranını, yüzde 15'e çıkarmaya
hazırlandîğı ileri sürüldü.
Edebiyatçılar Derneği Yürütme
Kurulu'nca yapılan açıklamada.
kitapta KDV'nin yüzde 15'e
çıkartlmak istendiği belirtilerek,
şöyle dendi: "RP-DYP hükümeti,
kitapta yüzde 8 olan KDV oranını
yüzde 15'e çıkarmak istemcktedir.
Böylece uyguladıklan
kültürsüzkştirme politikalannın
sonucu oiarak her yıl azalan okur
sayısını tamamen azaitmak, yek
etmek amacındadırlar."*
öneri götürdüklerıni söyledi. Gürüz.
yeni öğretim yılı için hazırlanan ar-
tış önerisinde memur maaş katsavı-
sının dikkate alındığını kaydederek.
"Artışı, enflasyon oranında isteme-
dik" dedi. Harçların arttırılmasına
gösterilen tepkilere de bıranlam \e-
remediğini sa\ unan Gürüz. öğrenci-
lerden eğitim için yalnızca 0.35 ora-
nında katkı istediklerini. geri kalan
kısmın sağlık ve sosyal hizmetlere
gittiğini bildirdi.
YÖK'ün. harçlara önceki yıllarda
yüzde 400'lere varan oranlarda zam
yapmasına karşın. bu yıl memur ma-
aşında yapılan artışlara koşut olarak
bir düzenlemeye gitmesi dikkat çek-
ti. YÖK'ün. geçen yıl büyük olayla-
ra sahne olan öğTencilerin harç ey-
lemlerini dikkate aldığı, bu yıl da öğ-
rencilerden artış oranına gelebilecek
tepkiye karşı. "Harçlara yapılacak
zam, memur maaşlanna yapılacak
zammın altında kalamaz" gerekçesi-
ni öne süreceği belirtildi.
Tıp fakülteleri 23 milyon
YÖK'ün önerisinin Bakanlar Ku-
rulu'nda benimsenmesi durumunda.
öğrenim harçları 23 milyon liraya ka-
dar ulaşacak. Bazı fakülteler için es-
ki ve yeni önerilen miktarlar şöyle:
"Devlet konservatuvan ve Op fa-
külteleri (İS mih/on-23 milyon), diş
ve eczacılık fakülteleri (12 milyon 500
bin-19 milyon 250 bin), veteriner fa-
külteleri (8 milyon-12 milyon 500
bin), mühendislik. mimarhk, inşaat
makine, maden, ziraat ve orman fa-
külteleri (10 milyon- 15 milyon 400
bin), eğitim bilimleri ve fen fakültele-
ri (7 milyon- 10 milyon 700 bin), hu-
kuk, iktisat, işletme, siyasal bilgüer,
iktisadi ve idari bilimler fakülteieri
(7 milyon-10 milyon 700 bin),Açıköğ-
retim Fakültesi (2 mihon-3 milyon 80
bin).'*
tütünbank
TÜRKİYE TUTUNCULER BANKASI A.Ş.
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN
İSTANBUL
Bankamız anasözleşmesinin "Yönetim Kurulu Üye Sayısı,
Üyelerin Seçimleri ve Yükümlülükleri" başlıklı 16. maddesinin
değiştirilmesi ve 9., 12.,14., 15., 21., 22., 25., 26., 28., 31., 32.,
40., 41., 43., 46., 47., 50. ve 53. maddelerinin Türk Ticaret Kanunu ve
Bankalar Kanunu'na göre ve kayıtlı sermaye sistemine geçmemiz
nedeniyle revize edilmesiyle ilgili 12.08.1996 Pazartesi günü
saat 10.00'da Ege Palas, Cumhuriyet Bulvarı No: 210 Alsancak / İzmir
adresinde aktedilecek Olağanüstü Genel Kurul toplantısı,
Yönetim Kurulumuzun 01.08.1996 tarihli kararı ile
daha sonraki bir tarihte yapılmak üzere iptal edilmiştir.
Toplantı tarihi tesbit edildiğinde ayrıca Sayın Ortaklarımıza bildirilecektir.