Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 AĞUSTOS 1996 RAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Papandpeu'nun
serveti Uani'ye
kaldı
• ATİNA(AA)-
Yunanistan'ın eski
'başbakanlanndan Andreas
;-Papandreu. kendi el
yazısıyla düzenledtği bır
vasiyetnameyle servetinın
r>tamamını eşi Dımitra
. .Lianı'ye bıraktı.
Papandreu'nun
• vasiyetnamesi, saglığında
4 özel avukatı ve dostu olan
_ Athanasios Liapis
tarafından Atina bıdayet
mahkemesıne teslım edildi.
• jAvukat Lıapıs. mahkemeye
"sunduğu \asiyetnamenin, 12
' Eylül 1996 tarihınde ilan
edıleceğını açıkladı. Bu
- larada. çocuklannın eiinde
de Papandreu tarafından
tıazırlanmış ikinci bır
\asıyetname daha
bulunduğu \e bunlardan
• -hangisıne itibar edileceğinin
.şimdiden merak konusu
,o!dugu belirfildi.
ADD'den laikfik
uyarısı
^fl İsCanbul Haber Servisi -
Atatürkçu Düşünce Derneöı
(ADD)BakırköyŞube
•Başkanı Ertuğ
Karacıbıoğlu, Türkiye'de
Jaiklıgın tehiike altında
pldugunu beJirterek
^jnedyayı. aydinlan \e
kendısını "'Atatürkçü olarak
tanıtan" sıyası partılen bu
tehlıkeye aldırmamakla
suçladı. Halkın da laıkliğın
yok edılmek istenmesine
karşın lepkı gösteremedıgını
vurgulayan Karacibıoğlu,
kıtle örgütlennın ieslerinın
ise çok cılız çıktıgına dikkat
çekti.
ANAP'tan cuma
namaa önerisi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Necmettin
Erbakan'ın Başbakanlıgı
dönenıınde önerinin RP'den
gelırtesi beklenirken, devlet
-memurlanna cuma namazı
-ıçın tatıl ıstegi ANAP'lı
Halıt Dumankaya tarafından
-gündeme getırildı. Istanbul
• Millenekili Dumankaya,
geçen yasama dönemınde
de Meclis Başkanlıgı'na
sunduğu. ancak
görüşülemeyen yasa
^önerisini yenileyerek
.YBMM Başkaniığı'na
sundu. Yasa önerisinde,
cuma giinleri devlet
memurları ıçın ögle tatili
süresinin 2 saate çıkanlması
öngörülürken. TSK kapsam
dişında tutularak iç hizmet
yasa>ı hükümlerinın saklı
olduğu belirtildi
Basına yeni
kısıtlamalar
' • ANKARA (ANKA)-RP-
DYP koalis>on hükümeti.
promosyon yasasından
sonra gazetelerin
içenklenne ilışkın de bazı
düzenlemeler yapmaya
hazırlanıyor. Ikı parti
-taraftndan ayrı ayn
yürütülen çalışmalara göre
bilgi. belge veya mahkeme
•joran olmadan bir kişi
hakkında >olsuzluk.
usulsüzlük yaptığına ılişkin
iddialan içeren haber
yayımlanamayacak. Bu tür
iddıaların yayımlanması
halinde gazetelerin
kapatılmasına kadar varan
ağır cezalar getirilecek.
Yasadışı örgüt
operasyonu
• S1\AS(AA)-Sıvas'ın
Hafik ılçesıne baglı Adamlı
köyünde. yasadışı DHK.P-C
örgütü üyelerine yardım ve
yataklık ettıkleri
_gerekçesıyle gözaltına
alınan 3 kışi tutuklandı.
Güvenlik kuvvetlerinin
operasyonlan sırasında
örgüt üyelerine yardım ve
yataklık yaptıklan
gerekçesiyle yakalanan
Zeki Karakelİe, Ali
Kızılelma ve Hasan
Hü&eyın Gaygel,
^evkedildikleri nöbetçi
mahkemece tutuklandı. Bu
arada Diyarbakır'da
•gü'venlık güçlerince yapılan
pperasyonlarda 4 PKK'li
,silah!anyla birlikte
v/akalandı.
fatih'te patfama
• İstanbui Haber Servtsi -
Fatih'te bir apartmanın teras
jcatına. kımliğı henüz
belirlenemeyen kişılerce
(>ırakılan 8 adet bombadan
3'üpatladı. Milliyet
Caddesı üzerindeki 6 katlı
^udiye Apartmanı'nın teras
"katındaki boru bombalann
patlaması uzerine olay
yenne gelen güvenlik
güclen. yasadişı bırpankart
iJe patlamamış 6 adet boru
tipı bombayı etkisiz hale
getırdiler. Patlamada can
ka>bı meydanagelmezken.
olay yerinde yasadışı bir
pankart bulundu.
Muhalefet, REFAHYOL yasalannın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuruyu tartışıyor
ANAP'tan iıııza giivencesiANKARA (CumhuriyetBürosu)- Muha-
lefet partilerinin. REFAHYOL hükumetinin
çıkardıgı. promosyon, yetki ve atama karar-
namelerinde 4'lü imzaya ilişkin yasaların
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafın-
dan onaylanması durumunda. Anayasa Mah-
kemesi'ne yapılacak iptal başvurularında
"ortak hareket etmderi" gündeme geldi.
ANAP Grup Başkanvekili Cumhur Ersü-
mer, partisinin yasalarla ilgili ıncelemele-
rinin sürdüğünü belirterek "Benim gruptan
edindiğim tdeninı. arkadaşlanmızın DSP
ve CHP'nin başvurulanndan eksik irrıza
kalması halinde bu eksiküği tamamlayabi-
lecekJeriwlunda'"dcdı DSP Grup Başkan-
vekili Mümta/Soysalın da PTT'nin T'si-
nın özelleştırılmesine ilişkin yasanın ipta-
li içın Anayasa Mahkemesi'ne basvurma-
ya hazırlandıgı bildirildı. CHP Grup Baş-
kanvekili Ova Araslı da mılletvekillennin
dilekçe hazirlayarak REFAHYOL yasala-
nnın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne
başvuracağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirerin.tümyasala-
n tekerteker inceleyip. anayasanın belirle-
diği 15 günlük süre içinde karar vereceğı
bildinldı.
Demırel'ın bu yasaları veto ederek
TBMM'yeiadeetmesi veMeclis'ınolağa-
nüstü toplantıya çağnlmaması durumunda
yasalaran görüşülmesi ekim ayına kalacak
Cumhurbaşkanı'nın yasalan onayladıktan
sonra Anayasa Mahkemesi'ne dava açma
yetkisi de bulunuyor.
REFAHYOL hükumetinin göreve gel-
dikten sonra çıkardıgı Başbakan Yardımcı-
sı'na ortak kararnamelerde imza yetkısı ta-
nıyan, promosyona sınırlama getiren.
PTT'nin T'sinin satışına olanak saglayan ve
fon gelirlerinin Hazıne'ye aktanlmasını ön-
gören vasalar ile kamu personel rejiminde
düzenleme yapılmasında hükümete yetkı
tanıyan yasanın iptali için Anayasa Mahke-
mesi'ne başvuru konusunda muhalefetın
işbirliği gündeme geldı.
ANÂPGrup Başkanvekili Ersümer. ata-
malarda Başbakan Yardımcısı'na ımzavet-
kisi tanıyan, promosyonu sınırlayan ve hü-
kümete kanun hükmünde kararname yetki-
si veren yasalann anayasa>a aykın olduğu
gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne baş-
vuracaklarını belirterek şu görüşlen dıle
getirdi:
" Promosyon. yetki yasası ve atamalarda
4. inı/ava ilişkin vasalann Cumhurbaşkanı
tarafından onav lanması durumunda. bu ya-
salann anavasaya av kırı olduğu gerekçesiv-
le Anavasa Mahkemesi'ne başvuracağız.
Yasaları incelivoruz. Mesela promosyon ya-
sasında anayasaya aykın biçimde cezalan-
dırma tarzı var. Sivasi bir makamın keyfi-
liğineteslim ediliyor basın. Bir anlamda yar-
gısız infazla karşı karşıya bırakılıyor."
CHP Grup Başkanvekili Oya Âraslı da.
yasalann iptali için Anayasa Mahkeme-
si'ne başvuracaklarını söyledi. Araslı.
TBMM'deki muhalefet partilennın ortak
başvuru yapma olasılıklannın bulunup bu-
lunmadığı yolundaki birsoruya. "Anayasa
gereği anamuhalefet partisi dışındaki par-
tik'r, Anavasa Mahkemesi'ne iptal başv uru-
su yapamıvorlar. Bi/ millenekilleri olarak
110 imzavı bulup başvuracağız" karşılığı-
nı verdi.
Soysal'ın da PTT'nin T'sinin satılması-
na ilişkin yasanın iptali ıstemıyle Anayasa
Mahkemesfne dava açılması içın hazırlık
yaptıgı bildınldi.
Demirel'ın. büyükelçiler kararnamesinı
de henüz imzalamadığı ögrenıldı
Kazan, çalışmanın mahkemelerin üzerindeki iş yükünü hafifletmek amacı taşıdığını söyledi
Tutuklu yerine DGM'lere sevkANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cezaevlerındekı
tutuklulann istedıklen sevk-
lerin olanaksız oldugunu her
konuşmasında vurgulayan
Adalet Bakanı Şevket ka-
zan. "iş yoğunluğunu" ge-
rekçe göstererek. Dev let Gü-
venlik Mahkemelerf nin
(DGM)tutuklulannyogun-
lukla konuldugu cezaev le-
rinin bulunduğu kentlere
nakledilmesine yönelik ye-
ni bırçalışmalan bulunduğu-
nu açıkladı. Kazan. yargı-
daki "laik Atatürkçü kad-
rolara sürgün operasvo-
nu"olarak değerlendırılen
atama kararnamesı taslagı-
na yenı eklerin yapılacagını
söyledi.
Adalet Bakan Kazan. dü-
zenledigı sohbet toplantısın-
da. gazetecılenn yargıdakı
sorunlara ilişkin sorulannı
yanıtladı. Kazan bazı bdlge-
İere DGM'lenn nakledilme-
si yönündeki planlannı, "iş
'Kazan
12 olumun
hesabını
vermeli'
İstanbui Haber Servi-
si-PirSultanAbdal KüJ-
tür Dernegi (PSAKD),
cezaevlerinde yaşammı
yitiren 12 kışinin sorum-
lusu olarak gösterdiği
Adalet Bakanı Şevket Ka-
zan'ı "istenmeyen Idşi,
bakan ve poâitikacr ola-
rak ilan etti. PSAKD Ge-
nel Başkaru Murtaza De-
mir. tarafından yapılan
yazılı açıklamada,
TBMM göreve çagnla-
rak, Şevket Kazan'ın do-
kunulmaziıgının kaldınl-
ması ve yargılanması is-
tendi.
Ülkenin 2). yüzyıia mı,
ortaçağ engizisyon orta-
mına mı götürülmek is-
tendiğini anlamak için
yalnızca Adalet Bakanı
Şevket Kazan'ı tanıma-
nın yeterli oldugunu vur-
gulayan Demir, Kazan ve
düşüncesinin, ülke yöne-
timinde bulunmalannı bir
talihsızlik olarak niteledi.
Demir, "Bunca insanın
öfenesi v«onlarcasının ha-
yati tehlikeylf karşı kar-
şıyakaimasıııuısonunhı-
su Kazan ve onun âUnya
görüşüdür. Kendisi 2
Ağustos tarihli gazeteier-
de suçunu itiraf etmtştir.
O,ö)üınlerHi hesabm w -
mefidH-" görüsünü savun-
du.
yükünü hafifletmek vedava-
İann daha hızb sonuçJanma-
sı" gerekçelerıne dayandır-
dı.
Kazan, İstanbui a 1, Dı-
yarbakır'a 2 DGM daha ku-
rulacagını. Eskışehır ve Kay-
seri Devlet Güvenlik Mah-
kemelen'nin kaldınlacağı-
nı, bu DGM'lenn yetki alan-
larının Malatya DGM'veak-
tanlacagını belirterek şu gö-
rüşleri dile getirdi:
"Türkiye'deki cezaevle-
rinde Terörle Mücadelc N'a-
sası'ndan 8 bin 900 kişi var-
sa. bunlardan 3 bin MH)'ü
hüküm giy miş. 5 bin 600'ü
tutukluv sa birtıkanıkhk var-
dır. DGM başsav cılan ile bu
konutan gurüştük. Mobiü-
zasvon nıümkün mü? Eron-
can DGM'vi Er/urum'a,
Konva DGVİ'yi de Adana'va
nakietmev idüşünüvoruz. İs-
tanbul'da 5 DG,M var, çeşit-
li sebepkrden dolavı dava-
lar yürümüvor. Acaba böv-
le mobilize etmek mümkün
mü mahkemekri? Mesela,
Diyarbakır'da 5 DGM var,
bunun birtanesini Batman,
bir tanesini Muş'ta görev-
lendinmenin mümkün olup
olmadığını araştımttnız."
Kazan. Adli Tatil'den ön-
ce gündeme gelen ve ]2\4
hâkim ve savcının yer de-
gıştirmesıni öngören atama
kararname taslağma ilişkin
bir soruyu yanıtlarken. tas-
lağa ek yapmayı öngören bır
kararname taslağı hazırla-
mayı düşündüklennı söyle-
di. kazan. kararname tasla-
ğı ile "Atatürkçü ve laikdü-
şüncedeki vargı mensupla-
nnın sürgüne gönderiküği"
yolundaki eleştınlerin anım-
satıiması üzenne şunlan söy-
ledi:
"Ben herkesle çalışınm.
Sağcıv mış, solcuv mus, dü-
şüncesi ne olursa olsun far-
ketmez. ^eterkL Adalet Ba-
kanbğı'nınyü/ünü ağartacak
işlervapsınlar. Bakanlığı sı-
kıntıva sokan. av ağımı/a kös-
tek olan babamın da oğlu ol-
sa gözünün yaşına bakmam."
Adalet Bakanı Kazan. ge-
nel afla ılgıli düşüncelerini
anlatırken Türk Ceza Yasa-
sı'ndaki ceza kavramının
caydıncılıgını yitirdiğini söy-
ledi. Kazan. "İVIeşnıten tah-
Bytden doiayı,adam akhğı ce-
zanın üçte birini çekiyor. Bu
birinci düşündürücü nokta-
dır. İkinci düşündürücü nok-
ta ise şu: Anavasa eşitlikten
bahsedivor. Ama,devlet alev-
hine işlenen suçlarda da af-
fı vasaklivor. Bu durum ce-
zaevlerinde yeni ve büyük sı-
kınblara neden olur. O neden-
le affı ben şimdilik konuş-
mak istemiyorum" diye
konuştu.
Öiüm sınınnda vaşam mücadelesi veren hastalardan bazılannın sağtık durumu ciddivetini koruyor
l-n
Tehiike sınınndaki birkaç hastada iyileşme belirtileri var
Tutııklıunm mücadelesişimdi ölümle
İstanbui Haber Servisi - Cezaevle-
rinde 69 gün süren ölüm oruçları son-
rasında İstanbui ÜnıversitesıÇapaTıp
Fakültesı Hastanesı'nde tedav ısi .süren
9 tutuklu ve hükümlünün bazılannın
saglık durumlannda iyileşme belirti-
leri görülmeve başladı. Hastalardan
Mehmet Ali Yılmaz'ın kendı başına
ayağa kalkmaya başladığı bildinldı.
Haydarpaşa Numune Hastanesı'nde
bulunan 5 tutuklu ve hükümlünün de
tedavılerinin sürdüğü kaydedıldı. Tu-
tuklu ve hükümlülenn yakınları gün-
boyu hastanelerın kapısında bekleye-
rek çocukianndan bılgi almaya çalı-
şıyorlar.
IÜ CapaTıp Fakültesi Nörolojı Bö-
lümü'nde tedav ilen siiren tutuklu ve
hükümlülerin sağlık durumlarını ızle-
yen Doktor Hakan Gürvit. tedav ı al-
tındaki 9 tutuklu ve hükümlünün tü-
münün halen yatağa bağımlı oldugu-
nu söyledi. Dr. Gümt. tedavılen sü-
ren tutuklu ve hükümlülerin. yaklaşık
15 gün sonra taburcu edilebilecekle-
rini kaydetti.
tstanbul II Sağlık Müdürü Tolga
Eren gazetemize yaptığı açıklamada.
Haydarpaşa Numune Hastanesı'nde
tedavi altında bulunan 5 tutuklu ve
hükümlüye günde beş kez sıv ı gıda ve-
rildığini \e sağlık durumlannın iy ı>e
gittiğini belirterek yakında taburcu
edılebileceklennı söyledi.
İstanbui Üniversıtesi Çapa Tıp Fa-
kültesı Nörolojı Bölümü'nde tedav ı-
sı süren tutuklu ve hükümlülenn ya-
kınları. gün bovunca hastalann duru-
mu hakkında bilgı alabilmek için has-
tanede beklıyorlar. Tedav ısı süren Ah-
metTuran Atmaca'nın annesı Cemi-
le Atmaca.oğlunda kalıcı sağlık so-
runları oluşmasından endişelendiğini
söylüyor Oğluyla göriişmek istediği-
ni. ancak buna ızın verılmedığıni söy -
leyen anne Cemile Atmaca. doktorla-
nn kendilenne bilgı vermesınden mem-
nun oldugunu belırtıyor. Anne Cemı-
le Atmaca. "Oğlumu görmek, hiç ol-
mazsa sağlığı hakkında bilgi alabil-
mek için bürün gün hastane kapısın-
da beklivorum. Onların hepsi benim
çocuğum. Daha önceanlaşma sağlan-
savdı bu insanlar ölmevecek ve sağlık
dummlan bu kadar kötüleşmevecek-
ti" dıyor.
Mehmet Ali Çelebmğlu'nun babası
RızaÇelebi ise "Oğlıım.doktoruara-
cıiığı.vla bana ivi oldugunu sövlüvor,
babam beni merak etmesin. ü/ülnıe-
sin divormuş" dıye konuşııyor
ÖDP Cenel Ba$kan Yardımcısı Erdal Kara
'Cinayetlerin sorumlusu Kazan'
İstanbui Haber Seryisi-Özgürlükve
Dayanışma Partisi (ÖDP)Genel Baş-
kan Yardımcısı Erdal Kara, cezaevle-
rindeki ölümleri eınayet olarak nitelen-
direrek "Adalet Bakanı Şevket Kazan
cinayetlerin sorumhıluğundan kaça-
maz"dedı.
Kara, yaptığı yazılı açıklamada. ce-
zaevlerindekı tutuklu ve hükümlülerin
haklı taleplenne kayıtsız kalan Ka-
zan'ın yasananlardan ders çıkaımaya
niyetlı görimmedigim vurguladı. Ka-
zan'ın tutuklu ve hükümlülerden öç
alma peşinde oldugunu savunan Ka-
ra, Kazan'ın ölüm orucunda yaşamı-
m yitirenlere tazmınat ödenmesini ko-
şula baglamaya çalıştığtnı belirtti.
Kara. açıklamasmda, partisinin gö-
rüşlerini şöyle ifade ettı:
"Cezaev İerindeki direnîşin,tutuklu
ve hükümlülerin haklı tafeplerinin ka-
bul edttmesiyle sonuçlanmasından be-
ri Adalet Bakanı Şev ket Kazan. diiş-
manca tutunuınu sürdürmeye devam
ediyor. Tutuklu ve hükümlülerin hak-
lı taiepierini ters» üz ederek çarpıtan ve
kamuoyumı >anütmava çalışan bu po-
litika. sağduvulu avdınlann devreye
girmesiy le Şev ket Kazan'ın elinev üzü-
nebulaşmıştır. Hükümettakıvyevap-
mayı bankmalı ve cezae\i direnişin-
den dolavı zarara uğravan rünı taraf-
lara koşuku/ tazminat odemeyi kabul
etmeüdir."
IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr
Bir okuyucu telefon etti. Tır-
mık'\n da bir e-maif adresi olma-
sına sevindiğini söyledi ve ek-
ledi, "Bundan sonra sizinle e-
mailleşiriz artık."
Anlaşılan Türkçemiz yeni bir
"fiil" kazanıyor: E-maillemek!
Okunuşu "i-meyl". ingilizcesi
"electronic mail". Çevirisi "dekt-
ronikposta". (Hah ha, çeviriye
bakın! Iki sözcük, ikisi de Türk-
çe değil.)
Postaneyi de, postacıyı da,
zarfı da, pulu da aradan çıkaran,
bilgisayardan bilgisayara mek-
tuplaşmayı saglayan birtekno-
iojik kolaylık.
Anlaşılan Avrupa'da çoktan
postanın yerini almış. Nitekim
REFAHYOL hükümeti kuruldu-
ğunda Türkiye yabancı gazete-
c\ akınına uğramıştı. Almanca
konuşan yabancı muhabirlerin
okkah bir bölümü de benim pa-
yıma düştü.
Hepsinin tornadan çıkmışa
benzeyen "Bu hükümetle Tür-
kiye bir iran olacak mı?" soru-
sunu yanıtladıktan sonra karşı-
lıklı kartvizit alışverişı yapıldı. Bi-
ri hariç hepsinin kartvizitinde te-
Bak Postacı Gelmiyor...lefon, faks numaralarının yanı
sıra "e-mail adresleri" de var-
dı.
Çocukluğumuzun o güzelim
okul şarkısını anımsıyor musu-
nuz: "Bak postacı geliyor I Se-
lam veriyor I Herkes ona bakı-
yor I Merak ediyor I Çok teşek-
kür ederiz I Postacı sana I Çok
sevinçli haberler I getirdin ba-
na I Lay lay lay."
Şarkı anılanmızda kakjı. Yakın-
da "postacı" da anılarda kala-
cak. Artık postacı gelmeyecek.
Postacının yerini "e-mailbox"\a-
rımız, elektronik posta kutuları-
mız alıyor. lletışim teknolojisin-
deki devrimsel sıçramanın ka-
çınılmaz sonucu bu. Buna üzül-
mek anlamsız. Yoksa hâlâ "Ah,
o yaylı arabalaria, bir kentten
ötekine üç gün tutan o eskiyol-
culuklar ne güzeldi" dememız
gerek.
Ama artık postanedeki tey-
zeyi, pul almayı, pulu yalamayı,
puldaki o nişastatadını, posta-
cı amcayı filan unutacağız. Böy-
lesi daha hızlı, daha kolay, da-
ha rahat ve daha ucuz.
E-mailleyeceğiz. Biliyorum ki-
milerinin e-maili yok. Dahası bu-
nun ne olduğundan haberleri
yok. Kimilerinın haberi var, ola-
nağı yok. Boş verin. Zamanla
olacak. Çok değil on-on beş yıl
önce buzdolabı olan gecekon-
du parmakla gösterilirdi. Şimdı
olmayan gösteriliyor.
• • •
(Buraya kadarki paragrafları
okuyan yüz altmış altı Refahlı, ka-
lıbımı basarım ki, "Bu herif bu
kadar lafebeliğini boşuna yap-
maz. Besbelli kı lafı bize getire-
cek" dediler.
Doğru. Tabii getireceğim. Ma-
dem e-mailleştik. Yanıt hakkım
doğdu. Her birini tek tek e-ma-
illeyemem. Ama tırmıklayabilirim.
Buyrun.)
• • •
Refah Partisi üstüne üç Tırmık
yayımlandı. Hani "Refah Üstü-
ne Sesli Düşünceler" ortak baş-
lıklı yazılar.
Refah'a gönül vermiş kimile-
ri alınmışlar. Oysa alınsınlar di-
ye değil. düşünsünler diye ya-
zılmıştı.
Elektronik posta kutuma bu
yazılarla ılgıli 168 mektup geldi.
Bin pek beğenmiş, övüyordu.
iyi-
Koç Ünıversitesi'nde öğren-
cı oldugunu belirten bırı hiç be-
ğenmemıştı ve kendince yanıt-
lar veriyordu. Tam bir fikir fuka-
ralığı ve Türkçe sefaleti ile sa-
kat bir yanıttı. Ama gene de ki-
şisel düşünce ürünüydü. llk fır-
satta e-mailleyerek yanıtlaya-
cağım.
Gen kalan 166'sınagelince...
Sövüyorlardı. Hayır, ana avrat
değil, yakası açılmadık sözcük-
ler kullanarak değil. ama gene
de sövüyorlardı. Anladığım ka-
danyla Allah'ın laneti üstüme
olacak(mış).
E-maillenen metin tek elden
çıkmış. "Sayın Aydın Efendı"
dıye başlıyor. "Kararmış ruhu-
nun kustuğu kin ve nifak..." di-
ye sürüyor ve tumturaklı bela
dilekleriyle noktalanıyor.
Önce kederlendim. Elektro-
nik posta ile haberleşecek ka-
dar teknolojik gelışmeye ayak
uydurmuş insanlann düşünsel
düzeyindeki bu.. bu düşüklük...
l-ıh, düşüklük bıle birmiktaryük-
seklik içerir. En iyisi çukurluk
demeli. Evet, bu çukurluk keder-
lendirmez mi?
Sonra omuz silktim. Suudi
Arabistan'da bilgısayar dene-
timli saraylarında, en ileri tekno-
lojik nimetlerden yararlanarak
yaşayan ve koskoca ülkeyi şe-
riat hükmünce yöneten çöl
prenslerinı düşündüm.
En sonunda keyiflendim. lyim-
ser bir hesap yaptım. Cumhu-
riyet okuru olmayan tam 166
Refahlı bıraderimız Cumhuri-
yet satın almışlar. işte bu önem-
li.
Şimdi gazete tirajına yaptığım
bu olumlu katkılardan doiayı
Cumhuriyet yönetiminin bana
herhangı bir zam düşünüp dü-
şünmediğinı soran bir mektup
yazacağım ve e-maılleyeceğim.
Bakalım yanıt ne olacak?
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Titreşim...
Önce ellerını tuttum...
Ben aceleciydim, tıpkı uzun bır günün bekleyişi
gibi...
Dolunay kapımı çalmıştı. Bahçedeki nar ağacı
suskundu. Kiraz ağacı ilk öpüşmemizi anımsatıyor-
du...
Gözlerine bakıyordum. bakıyordum ellenne. Par-
lamaktaydı gözlerin bir başka türlü.
Erik Stinus her zamankı gibi gülümsüyordu. O
belkı Rodezya'dan yeni dönmüştü. Orada tanıştığı
maden ışçisinı anlatıyordu sana. Şililı kunduracının,
Hintli iplik ışçisinin, Vietnamlı pirinç üreticisınin fo-
toğraflarını koyuyordu masanın uzerine...
Düşlerimizı çıziyoruz tek tek duvara...
Bak şımdı hiç acelemiz yok!..
Bütün renkler haklannı almalı...
Bütünüyle yazılmalı şıır her sözcuğüyle...
Ben bahçedeyım sen odanın içinde...
Dolunay senın gözlerinde, sıyah saçlarında büyü-
yor farkında mısın?
Balıklar ızgaraya konuyor, Sıren Kayalıklan'ndan
kopan rüzgâr Urla İskelesı'ne vuruyordu...
Gözlerımi yumdum...
Rodezyalı pamuk işçilerıni düşündüm.
Başlangıçtan geleceğe kadar ilk şeftalinin çiçek
açtığı mevsimlere ındım.
Sokaklarda koştum. tarlalarda. Denızin bembe-
yaz köpüğünde senın bedeninı okşadım.
Acı çekmemek içın düşler kurdum.
• ••
llk kez yüzünü görduğümde, Miles Davis'ın trom-
petınden beni kahreden bır hüzün bulutu iniyordu
odaya...
Perdeler kapalıydı ve sen o eski iskemlede otu-
ruyordun...
Dalgındın...
Sanırım Victor Segalen ın bir şiirini okuyordun.
Çevrede dükkânlar, iğretı yatakları, yemliklerı, süp-
rüntüleriyle herkese açık olan han. Pekin'in kuze-
yindeki hayalet kentı anımsatıyordu. '
Birden ayağa kalkıp bağırdın:
"Ytne saçmalıyorsun!.."
Evet saçmalıyordum. Birden o zengin düş evre-
ninden çıkmak istedim. Ama ınan ki çıkamıyor, o ır-
mağa benzeyen gözlerinde terk edılmış bır sevda-
yıarıyordum...
ilk kez o saatte dolunayın kapımı çaldığını unut-
tum. Senin avuçlarında sevmenın ne oldugunu an-
ladım.
Bardbyl Londo'nun fîoza'sında mayısı yaşadım
hepyüreğımde...
Bak. dınle şımdı beni...
Gızlı özlemınle şımdı sen yapayalnızsın. sonsuza
dek kederli bir gök altında.
Gezginler donup kalıyor önünde...
Çünkü güzellığın keskın bır bıçak!..
Oysa ben yüz kere toprağa düştüm savaşta. Tu-
tup kaldırdılar beni yüz kere... Yüregım senin uçu-
rumuna yuvarlanıp gıdiyordu. Yaralı bır kuş gıbı tel-
lerım ses veriyordu.
Şimdı karşımdasın ve hiç konuşmuyorsun...
Benim acelem var, gitmem gerekıyor. Bak dolu-
nay da kapıyı çalmış içenye gırecek. Nar ağacı, ki-
raz ağacı uykuda.
Haydi ver elinı serserim. haydı gözlerinı getir. bir-
likte büyütelim!..
• ••
Önce ellerini tuttum...
Gözlerine bakıyordum. bakıyordum ellerıne.
Gözlerin yalan söylemiyordu, gözlerin sevişme-
yehazırdı...
Ben Urla iskelesi'ndeseninlebirlikteydim. Bir an-
da kaçtın yanımdan. O saatte Şilili kunduracıyı, Ro-
dezyalı taş ve pamuk işçılerini düşündüm.
Aysız bir gecede seni çaldılar ve alıp götürdüler.
Gecelerin en karanlığıydı o gece...
Dolunay artık kapımda değıldi...
Yürüdüm senı düşünerek ıskeleye doğru...
Zaman gölgesizdi orada, sabahlar yalnızdı...
Eavan Boland. New England'da kahvaltı saatin-
deydi ve ne yazık ki o kız hıçkıra hıçkıra ağlıyordu...
Fildişı renkli bır yamacın çiçeklerle örtülü etekle-
rinde yine düşlere dalmıştım.
Ağustos günbatımının belirsiz ışıklarında yüzdüm.
Ay ışıklı ırmaklarda dolaştım. Denize taş attım, yıl-
dızlarla konuştum...
Gözlerınden öptüm soluksuz, saçlarını okşadım...
Gümüş bir titreşim yayıldı çevreye...
Acaba yaşam havadan koparılmış bir soluk muy-
du, bır türlü anlayamadım...
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E maiJ: Hıkmet Cetinkaya m Planet.com. TR
HİKMET ÇETİNKAYA
D . KİTAP
C I K T I
B\R0NUMN
:-v \ZLARI
Din Baronu,
Kenan Evren'den Turgut
Özal'a; Tansu Çiller'den
Bûlent Ecevit'e dek her
kesimle ilişki kurdu Şeriat •
Ticaref zincirini genişletti.
250.000 TL (KDV dahıiı
1.KİTAP
IİIIII (HIIIIII
Neu
250.000 TL. (KDV dahıiı 250.000 TL. (KDV dahıl)
Ça§ Pazariama A.Ş. Yerebatan Caddesı Salkımsoğüt Sokak
No: 9/B Cağaloğiu İstanbui Tel:s14 01 96/95
Posta çekı no.: 666322