Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 1996 CUMARTESİ
14 KULTUR
Nihayet
nefesliler
Şu konservatuvar olmasa popu kım
paılatacaktı merak edıyoruz. Pıyasa bı-
raz hareketlenınce. konservatuvarda
okuyan ya da mezun olmuş ne kadar
söhret tutkunu \ aısa sazını kapıp Unka-
panı'nda şan^ını denedi \e deger eroz-
yonuvaşanmayabaşladı.Bereketversın
konservatuvar çıkışlı müzısyenler ara-
sında az da olsa ıvı ışler japanlar çıktı.
Konservatuvann son armaganlann-
dan G.VIG de olumlu işler yapan kesı-
me dahıl edılebılecek, özgün bır soun-
du olan üç genç müzıkçıden oluşuyor.
Yapımcıhğını FuatGüner'ın yüklendı-
gı BizBuyuzadlı ılkalbümlenndeGMG
(Gökhan Ketenci: klarnet-saksofon,
(Vlehmet Çelik: trompet, Gökhan Turan:
trompet) Ritm68'den bu yana yerli pop-
ta unutulma>a yüz tutan nefeslılerı öne
çıkararak cesurbıradım atıyor. Grubun
beste açıs\ndan çızgısi \ a;.atı pek aşamı-
yor. ancak Fuat Güner'ın bu ışe çok ka-
fa yordu-
gu. ekibı
vokeller
ıçın ıyı ça-
lıştırdıgı,
parçaları
dinlenır
hale getir-
mek ama-
cıyla ısa-
betlı rö-
tuşlaryap-
tıgıanlaşı-
lıyor.
T a b 11
ışın ıçınde
Fuat Gü-
ner olunca \ e grup da üç kişıden oluşun-
ca, yakıştırmayı, etıket veımeyı. sansas-
yon yaratmayı seven medya hemen
GMG'yı MFÖ'nün halefı yaptı: hatta
rakıp bile gösterenler çıktı. Mazhar
Alanson da bır T\' programında tele-
fonla bu vakıştırmaları protesto edıp
GMG'nın reklamına iyı katkıda bulun-
du. Oysa GMG'nın savısal özellıgı dı-
şında MFÖ'yle uzaktan yakından ılgısı
yok. GözeGÖz, Dişe Dtş gıbı bırkaç par-
çada \okallenn MFÖ'ye yakın olması
ıse sadece bunlann Fuat Güner tarafın-
dan yazılmasından kaynaklanıyor..
GMG'nın nefeslılerde kullandıgı dü-
zenleme şu anda poptakı modalara hay-
lı uzak; son albümündekı bır. ıkı parça-
da kullandıgı trompetle kulaklan Go-
ran Bregoviç'le yapacağı albüme hazır-
layan Sezen Aksu'nun ya da Tayfiın Gö-
nüllü'ye yol açan Kayahan'ın nefeslı
anlayışından çok daha ılende yaptıkla-
rı. Bu durum onlara soundlannı otur-
tuncaya dek önemlı bır sorun yaratabı-
lır. Ancak pazarda böyle bır renge ge-
reksınım \ardı ve nefeslılerle başlama-
lan. farkı seçmelerı ıyı oldu.
Noa'dan
banşa çağn
Noa. üç yıl önce Istanbul Caz Festi-
valı'nın sürpnz ismi olarak belleklere
yerleşmıştı. Bızde olduğu kadar Noa
Avrupa'da da o dönem yeni yeni keşfe-
dılen. dergılerde kenara köşeye sıkış-
mış haberlerden manşetlere geçmeye
başlayan yeni bir yetenektı. Etno ağır-
ltk.li albümle yola çıkmıştı. Basında Ye-
men asıllı Israılli Noa'nın (asıl adı Ac-
hınoam Nını) ıkı dünyanın banş elçisı
olabileceğı ışlenıyordu. Tanıtım politı-
kası tuttu ve yaptıgı
dığeralbümlerdeılk
çalışmasi Achinoam
Nini and Gil Dor Li-
ve kadar \lgı gördü.
Bu yaz başı çıkar-
dıgı dördüncü albü-
mü CallingMe de ay-
nı çizgıde Noa. Isra-
ıl'deki banş isteme-
yenlere karşı Ra-
bin'ın yanında ven-
len mücadeleyı globalleştıren Callıng,
dünvanın dört bır köşesınde ınsanları
banşa çagırarak büyük ses getirdı. Al-
bümün stılı yıne etnıkle modern vvorld
music arasında bır yerde buluşuyör. Ba-
nş mesajının albümün muzıkal yanını
gölgede bıraktığını da belırtmemız ge-
rikıyor. Az mıktarda CD şeklınde ıthal
edılen Callmg'ı edınmek ısteyenler ıs-
rarla plakçılan dolaşmalı.
Richey'nin
anısma
1 Şubat 1995 sabahı Gallı grup Ma-
nic Street Preacbers. Londra'dakı Em-
bassy Hotel'i terk edıp ABD ruruna baş-
lamay a hazırlanırken grubun gitanstı v e
bestelerin büyük bölümünün sahibı Ric-
hey'ın (Richard Janıes Edvvards) orta-
hktan kaybolduğu görülmüştü. On ye-
di gün sonra otomobıli terk edılmış bu-
lundu, ama Richey'nın nerede olduğu
ya da intihan mı seçtigı bır türlü anlaşı-
İamadı. Rıchey. gözlenndeki rımelle-
riyle. leopar kürkünden gıysıleriyle
glam rock'ın '90'lardakı en önemli tem-
sılcilerindendı: Generation Terrorisls,
Gold Agains The Soul, The Hol> Bibte-
adlı üç albümle pazarda ıyı yer edınen
bir grubun lokomotifiydı.
Ancak Manıc Street Preachers pes et-
meyerek çalıştı ve Richey'nin kaybol-
masından yaklaşık bir yıl sonra Everyt-
hingMustGo'yu çıkardı ve albümü ona
adadı.
Richey'nın yerine gruba adam alma-
yan James Dean Bradfıeld (vokal-gı-
tar), Nick VVire (bass) ve Sean Mo-
ore(davul) üç tanesı Richey'nin onlarla
beraberken vazdığı onıkı parçaya yer
vermışler albümde. llk sıngle A Design
ForLife, KurtCobain'dan etkilendikle-
ri RemovaMes. kafesteki hay\anlann
acılannı yansıttıklan Small Black Flo-
wers That Grow in The Sky ve Ruan-
da'da yaptıgı röportajla Pulitzer'e layık
görülen. ancak bır toplumun trajesı üze-
nne kurulu bır mutlulugu reddedıp ın-
tihar eden fotografçı Kevin Carter'a
adadıklan parçalar güzel. Gensi sı-
radan.
"Anadolu
Rock"ın kilometre
taşlanndan
3 Hürelin de
yirmi \ılJık
suskunluğuna
son verip tam
kadroyla geri
dönmesi. kjsır
müzik dünyamıza
renk getirdi.
Efsane...
Yeniden
adh yeni
albümleriyle
özgün
soundlanna
piyasada yer
arayacakJannı,
tutarsa devam
edeceklerini
belirterek döndü
3 Hürel.
CUMHUR CANBAZOĞLU
u ritmi çoközlemiştikMogollar'dan sonra "Anadolu
Rock"ın kilometre taşlanndan 3
HiireTın de yirmi yıllık suskunlu-
ğuna son verip tam kadroyla geri
dönmesi, kısır müzik dünvamıza
renk getirdi. Efsane... Yeniden adlı
yeni albümleriyle özgün soundlan-
na piyasada yer arayacaklannı. tu-
tarsa devam edeceklerini belirterek
döndü 3 Hürel.
tşleri kola\ değil. o günden bugü-
ne köprünün altından çok sular ak-
tı; o dönemde 3 Hürel'ı dinleyen ra-
fine kulak|»r bugün 35-40 yaşında
ve başka müzik türleriyle ilgıli. Şu
anda yerH poptaki tekdüzelığe al-
tematıf arayan genç müzikseven
yakalamak için de müziklerini bık-
madan. usanmadan her mekâna ta-
şımalan gerekiyor. Reklam sektö-
ründe önemli bir yeri olan Feridun
Hürel'in elınden çıktığını sandığı-
mızalbüm kapağındaki yeşil gözler
esprisi ya da 'Efsane' gibi ıddialı
bir etiketle imaj arayışı onlan din-
yecek kitleye uygun adımlar değıl
bizce.
Yeni albüme geçmeden 3 Hürel'ı
tanıtmak istiyoruz. HaMun, Onur.
Feridun Hürel kardeşlerin müzikal
bırlikteliği 1965'tekurduklan Bira-
derlergrubunda başlıyor. Sonra Fe-
ridun Hürel. Selçuk Alagöz Orkest-
rası'na katılıyor \e ağabcyleri onu
takipediyor. 1970yılındaorkestra-
dan aynlıp 3 Hürel'i kuruyorlar.
Anadolu Rock'ın en \enmli dö-
nemlerini yaşadığı günlerde 3 Hü-
rel, Feridun Hürel'in bağlamayla
elektro gitarı aynı gö\dede birleştı-
rerek elde ettiğı özgün tınıyla. Hal-
dun Hürei'ın de\ darbukalanyla el-
de ettiğı ritmle bambaşka bir pen-
cere açıyor.
Türkü formunda beste
Feridun Hürel'in kendi iç dünya-
sını yansıtan şarkı sözlerinden çok
grubun ritm anlayışı. Santana'nın
Latin'i rocka aşıiamasına benzer bir
atılımla Anadolu ntmlerini rocka
yedirmesi taraftar buluyor. Madai-
yonun Ters Yüzü, kızkardeşlerıne
yazdıklan Gül'e Ninni. Ağlarsa
Anam Ağlar gibı hüzünlü parçala-
nn yanında bugünlerde Haluk Le-
vent'ın ikmcı albümünü sırtlaşan
Se\enler Ağlarmış, Diday Diday
Dom, Hoptirinom gıbı güçlü rıtme
sahip parçalarla beş yıl süreklı zır-
veye oynuyor 3 Hürel.
O dönem Anadolu Rock'ın ıçın-
deki fikırayrılıklan. farklı beklen-
tıler nedeniy le Moğollar, Kardaşlar,
Dostlar, Cem Karaca, Banş Manço.
Edip Akbayram, Ersen gıbı ısımler
arasındaki grup değiştirme trafıgın-
den hiç etkilenmiyorlar ve Feridun
Neyi varsa üç CD 'de topladı
llk Woodstock'a katıldığı sırada
Carlos Santana'nın hiçbir plak
şirketiyle bağlantısı yoktu. plakçılan
albüm yapabılmek için razı
edememiştı; ama VVoodstock'taki aşk,
banş ve müzik ortamı birçok genç
yetenekle birlikte Santana'yı da alıp
dünya vitrininde ön sıralara
yerleştirdi. O dönem müzikte şekil
kadar içerik de önemli olduğundan
Santana'nın ilk albümleri gençliği
uzak dünyalara taşıyan bir internet
görevi yapmıştı. Santana aracılığıyla
Batı gençliği davullarla, bangolarla.
minik vurmalı çalgılarla tanışmış. yaz
tatıllenne bu çalgılarla çıkılmıştı.
Santana. Latin ritimleriyle hıppi
felsefesini, rockı harmanlayan bır
soundun peşindeydi. Basınla ilişkıleri
iyi olmamasına karşın Latin
ritimlerini geniş kitlelere yaymayı
başarrruştı.
Melodiyle ritimin aşkı çok büyüktü
Santana'nın parçalannda. Rock, soul.
caz ve Latin ntimlerinin kanşımından
oluşan bu soundla, Afrika ekolanyla,
bluesla haşır neşir olan gitanyla, ne
derece büyük gitarcı olduğu tartışılsa
da otuz yıl ayakta kaldı Santana.
Ünlü gitancının bu süre içinde birçok
başanlı albümünün yanında dınleyici.
plak şirketi ve kendi haklannı çok iyi
dengeleyen toplama albümleri de iyi
tirajlar yakaladı. Santana bir fırma
oluşunun ekmeğinı akıllı bır
stratejıyle yıllardır başanyla kullandı.
Şimdi bu projenin bir başka üriinü
Summerdances The Best Ballads of
Santana adıyla Türkiye'de plakçı
raflanndaki verini aldı. Albümde
Santana'nın baladlanndan Samba Pa
TL, Europa, Black Magic Woman. Full
Moon Gvpsy VV'oman, Moonfkmer,
She Can't Let Go; John
McLaughlin'le yaptığı Meditation.
John Lee Hooker'a eşlik ettiği Chill
Out var.
Bu albümün pek esprisi yok. asıl
önemli çalışma şu anda Avrupa'da çok
ilgı gören
üç CD'Iik Dance On The Rainbon
Serpent. Santana, "Heart, Spirit, Soul'
adlannda üç başlık altında topladığı
bu seride en iyi yapıtlannın yanına az
bilinen ve hiç yayımlanmamışlan da
(Aralannda Vernon Reid'le yaptığı
Every Now and Then de var) eklemiş.
Bu üç CD'yi dolduran parçalarda
yardım gördüğü altmışa yakın
müzikçi arasında gitarlarda Neal
Schon, John McLaughlin, \ernon
Reid. Jimmie V'aughnan. klav yelerde
Greg Rolk. Chester Thompson, Joe
ZavvinuL, Tom Coster. da\ ul \ e
vurmalılarda Michael Carabelk). Peter
Erskine, Airto Moreira, saksafonda
VVayne Shorter. bassta Alphonso
Johnson ve Doug Rauch hemen dikkat
çekiyor Sony'den aldığımız bilgiye
göre bu seri ithal edilıp kısa bir süre
sonra piyasaya verilecekmiş.
Santana'yla ilgili albüm haberleri
bununla bitmiyor. Menajerinin yaptığı
açıklamaya göre Santana yeni albümü
için kasımda stüdyoya girecek ve
ilkbaharda piyasaya çıkaracağı
albümde eski arkadaşları Michael
Shriene, Buddy Miles ve Jimi
Hendrix'in Band of G>psy'sinden bir
ikı eleman yanında olacak.
Hürel'in fazla suya sabuna dokun-
mayan aşk. aynlık temalannı içe-
ren türkü formundaki deneysel bes-
telerıyle a>akta kalıyorlar. Hatta
I972'de bütün rockçılar giyimleri.
kuşamlan nedenıyle TRT'nin kapı-
sından çevrilirken, TRT kurallannı
kabul edip saçlannı kestınyorlar ve
ekrana çikıyorlar. Feridun Hürel'in
bugünlerde basına dağıttığı bülten-
de de belırttiğı gibi müziği sanat ya
da halk için değil kendi duygulan-
nı yansırmak amacıyla yapıyorlar.
İ977'de elemanlann bırer birer
vatani görevleriyle gruptan uzak-
laşmalan 3 Hürel'in sonuoluyorve
bır daha toparlanamıyorlar Onur
Hürel, resım öğretmenlıği yapıyor.
Haldun Hürel tekstil. Feridun Hürel
reklam sektörüne gınyor. Sık sık bir
araya gelip ellerinın pasını siliyor-
larveFendun'unbestelenniyonım-
luyorlar, pro^•a yapıyorlar. Birgün
yeni yapıtlan albümde toplamaya
karar veriyorlar...
Sound değjşmemeli
İşte 3 Hürel'in yirmi yılhk tatili-
nın özeti böyle. Yeni albüm Efsa-
ne... Yeniden'e gelince; yirmi yıl ön-
ceki formül "güçlü ritm ve güçlü gi-
tarsololan" devam ediyor. Fendun
Hüre! yine hüzünlü sesiyle melan-
kolik parçalan yonımluyor.
Popse\ eri y akalayacak Sana Değ-
ımv, Sen Sen Sen, Bir Sevmek Bin
Defa Ölmek Dcmek. rockçılara yö-
nelik Ona Buna tnanma, Dolaş da
Gel ve Ne Olurdu Sanki adlı parça-
larla büyük tıraja ulaşmaz ama sü-
rekli satar bu albüm.
Bızce3 Hürel'den bugüne uyma-
sını, soundunda değışiklik yapma-
sını beklemek yanlış olur. Hatasıy-
la. sevabıyla. tüm naıfliğıyle onla-
nn özgün sounduna ve ritm anlayı-
şına, yeniden ayağa kalkan Anado-
lu Rock'ın büyük gereksınımi var.
3 Hürel'in eski yapıtlannı dinle-
mek isteyenler için ADA Müzik eti-
ketıyle piyasada satılan N'olume 1
ve Vblume 2 albümlerinin parçala-
nnı da sıralayalım: Vblume 1: Ma-
daKonun Ters Yüzü, Diday Dom,
Kara Vao, Gül'e Ninni,Ölüriı Al Be-
ni, Pembelikler, Aşk Davası, \'e
Ölünı. Gurbet Türküsü. Haram,
Anadolu Dansu Lazoğlu. Volume 2:
.Ağlarsa Anam Ağlar, Ömür Biter
Ybl Bitmez, Sevenler Ağlarmış. Ya-
ra, Döner Dünva. Ağıt. Kolbastı,
Hoptirinom, Mutluluk BizJm Olsun,
Canım Kurban, Gönül Sabreyle,
Küçük Yaramaz.
Dünyayı dansa kaldırdı
Bu yaz kuzey yanmkürede tatil yapanlar
isteseler de istemeseler de iki parçayı ezber-
lemek zorunda kaldılar; bunlardan bmncisı
Macarena. Seksenlerde Lambada. doksanla-
nn başında Soca Dance'den sonra şimdi de
Macarena dansı sahnede. tkinci parça ise asıl
adı RobertoConcinaolan Italyan RobertMi-
les'ın Children adlı yapıtı. Televizyonlarda
süreklı yayımlanan klibiyle de dikkat çeken
Children parçası özellikle ABD'de çok tutu-
luyor.
Listelerin üst sıralan-
na yerleşen Children
yardımıyla Robert Mi-
les'ın Dreamland (par-
çalar: Children, Fable,
Fantasya, Landscope, In
My Dreams. Princess of
Light, Fable- dream ver-
sion, In The Davvn,
Children. Red Zone) ad-
lı albümü dört milyon-
luk bir satış tirajına ulaş-
tı.
Aslında diskotekler
için zor bir çalışma Dre-
amland: dance music
genelde Avrupa'da fazla
yükseıemeyen bir çizgi-
ye sahıp doksanlarda, birgençlik kültürü ola-
rak cılız bir pazan var. Büyük plak şirketle-
ri de bundan dolayı bu tip çalışmalara şans
tanımıvorlar.
Robert Miles'ın ulaştığı satış ise tam bır
mucızeye benzıyor. Dream music dıye adlan-
dınlan bu türün Almanya'da altın plak alma-
sı da ayn bir zafer.
27 yaşındaki Robert Milesdiskjokeylikten
R
Miles
gelıyor. On üç yaşından bu yana diskotekler-
de yaşayan Miles'ın plak dünyasıyla profes-
yonel anlamda tanışması bir yıl önceye uza-
nıyor.
O dönemde Soundtracks adlı midi bır al-
büm yayımlayan Miles. Children'ın da öz-
gün \ ersiyonuna da repertuvarda yer \ ermiş-
ti. Ancak bırkaç DJ'indışındabualbümgöz-
den kaçınca Miles büyük hayal kınklığı ya-
şamıştı. Batı basınında çıkan bir ıki eleştiri-
de Dreamland'in yapısal
bazı yanlışlıklannadeği-
nılmiş, Italyan müzıkçi-
nin aceledavrandığından
söz edilmişti.
O günden sonra Ro-
bert Miles'ın adını göre-
mez olduk Batı basının-
da. ama sonradan anla-
şıldığı gibi Miles bu sus-
kunluk döneminde albü-
mü tersyüz etmişti.
Altı ayda bütün albü-
mü yeniden gözden ge-
çiren, bütün parçaların
altyapılannı yazan, remı-
xıni yapan Miles şubatta
bu kez Dreamland adını
verdiği bu albümle Ingil-
tere listelennı altüst etti ve basın onun ne ka-
dar 'değerli' bir DJ olduğunu anladı...
Children'a bakıp Dreamland'in diğer
kompozisyonlannı atlamamak gerek.Tech-
no-trance damgasıyla tanıtılan bu albümde
Robert Miles'ın on kompozisyonu da sağ-
lam, akıcı. Albümü sürükleyen Children av-
nca Power Hits *% albümünün de flaş par-
çası olduğunu da ekleyelim.
3. albüm başanlı
• Iranlı müzik adamı Kaveh Bahçeban'ın ilk iki albümde fazla ön
plandaki sentetik soundu iyice aşağılara çekip akustik sazlara şans
tanıması Aşkperest'in diğer pop çalışmalan arasında şansını arttınyor.
Yıldız Tilbe, Batı popunun tüketim
takv ımine uyup üç yıla üç albüm
sığdırmayı başardı ve bu av başında
Aşkperest adlı yeni çalışmasını piyasaya
sürdü. Tilbe'nin Batı'nın satış ritmini
yakaiamasında. ikinci çalışması
Dillere Destan'ın beklediği ilgiyi
getirememesinin payı büyük. llk
albüm DeiikanlınTın milyona vuran
satışından sonra ikinci albüm
sendromuna yakalanıp hem yorum hem de
beste yönünden Dillere Destan'la geride
kalması, yeni bır şey sunamaması Tılbe'yı
Aşkperest'te değişiİc aray ışlara ıtmiş.
Aşkperest'in daha ilk notasmdan itibaren
bu arayış sürpriz birkaç parça getiriyor;
gerisi ise Tilbe'nin bilinen çizgisinde
sürüyor.
Nisan ortasında adının kanştıği
uyuşturucu operasyonu sonucu
gözaltına alınan ve birçok kötü olay
yaşayan Tilbe'nin toparlanıp bu
albümü gerçekleştirmesi önemli.
Müzik dünyasında erken gelen
şöhreti uyuşturucu yardımıyla
kaldırmayı deneyen. bu plastik
dünyada kendine yer ararken
gırdıği ortamda uyuşturucuyla
tanışan ya da beste yaparken
yeni ufuklan uyuşturucuyla
buldugunu iddia edenlerin
sayısı hayli fazla. Uçuşlann ^
sonucunda ortaya çıkan
bestelen ve kişilenn geldiği düzeyi
görünce bu yolun çıkmaz sokak
olduğu açıkça anlaşılıyor.
Tılbe'nin bu bataktan çıkmak için
çabalayacağını belirtmesi bile
yerli pop adına umut verici bir
adını.llk albümden bu yana
parçalann büyük bölümünün
sözlerini ve bestelerini kendi
yazan, diğer yıldızlara
da söz ve beste \eren
Yıldız Tilbe'deki en
önemli yenilık güçlü
sesini kontrol altına almayı
başanp iyi yorumculuk
yolunda olumlu adımlar atması
şeklinde özetlenebilir. Aynca
düzenlemelerdeki yeni isim
İranlı müzik adamı Kaveh
Bahçeban'ın ilk iki albümde
fazla ön plandaki sentetik soundu
iyice aşağılara çekip akustik
sazlara şans tanıması
Aşkperest'in diğer pop
çalışmalan arasında şansını
arttınyor. Albümün A yüzündeki
parçalar Dayan Yüreğim. Yar.
Aşkperest, El Adamı, Aşk Yok
Oİmaktır, İlan-ı Aşk tulum
halınde ilgi toplayacağa benziyor.
ama bizce Yar'ın diğerlennden
şansı daha fazla. B yüzü ise
vasat.
CÖRÜS
Nadir Nadi
Müziğe Tutkundu
Yıl 1991, Ağustos'un 20'sinde
Nadir Nadi yı kaybettiğimizden bu
yana her geçen gün, kültürde, sa-
natta ve ülkemizin tüm politik ve
toplumsal sorunlarında, Türkiye
Cumhuriyeti'n\n ve Atatürk dev-
rimlerinın en gerçek, en içtenlikli ve
yılmaz savunucusunun eksikliğini
gitgide artarak duymaktayız.
Benim yaşantımda da, "ölüm-
süz Nadir Nadi", önce 7 yaşında
Galaîasaray L/ses/'nde başlayan
öğrenim yıllarında bfcnim de öğret-
menimdi. Sonra, değişmez yuvam
olan Cumhuriyet gazetemizde
1953 yılında mesleğe adım atarak,
halen sürdürmekte olduğum "sa-
nat yazarlığı" ve "müzik eleştir-,
menliği" görevlerimde bana ger-;
çeğı, doğruyu, güzeli ve gerektiği
zaman hatayı göstererek, moral ve
güç aşılayan desteginı esirgeme-
yen ve özellikle müzik konuları'r»1
O'nun duygulu ve bilgilı kışılığiyle.
konuşmalarımızda paylaştığım ör-
nek insan Nadir A/ad/'yi yaşamım'
boyunca anacağım...
Yıl 1908... Fethıye'nin Kayakö-
yü'nde doğan bir çocuk (Nadir Na-
di), yıllarla birlikte geliştikçe, baba-'
sı Yunus Nadi'nın, adını Ata-,
türk'ün önerdiğı ve 7 Mayıs,
1924'te yayın hayatına giren.
"Cumhuriyet" gazetesinde Ata-
türk'ün yolunda yürümeğe başla-
mıştı... Ve Nadir Nadi, yaşamım 83
yaşında yitirdiği güne kadar, Ata-
türk ilkeleri'nden asla ödün verme-
den yazarlığını, tutumunu ve atı-
lımlarını sürdürdü. Nadir Nadi,
"Atatürk'e bağlı kalmak. Bu, be-
nim gerçeklığimin ifadesidir" de-
mişti.
Nadir Nadi'nin Atatürk'e olan bu
gerçekçi, Türk halkı için yararlı say-
dığı, inandıncı ve yol gösterıci bağ-
lıhğının yanı sıra, Sanatçı kişiliğı ile
de (keman çalardı) eşdeğerde di-
ğer bır bağlılığı daha vardı: MÜ-
ZİK... Bu öylesıne bir bağlantı ıdi ki,
Atatürk'e olan bağlılığı bile "Sa-
nattan yoksun bır toplum, uygar-
insanlann yaşadığı bir yer ola->%
maz." ilkesinden destek alıyordu. •
Nitekım Nadir Nadi bu durumu.j
"Ben Atatürk'ü ilah gibi değil, Be- j
ethoven gibi seviyorum" sözüyle;
perçinlemişti.
Nadir Nadi'nin müzikle yoğrulan
"Mozart fuf/cusu"nun ise sınırı
yoktu.. Müziğin "evrensel anlamı*
ve niteliği" içeriğinde "dünyada in-'
sanlann banş içinde sevgıyle,.
dostlukla ve özgürce yaşamaları"
için bestelerıyle seslenen Beetho-
ven ve diğer bestecilerin yapıtlan,
Nadir Nadi'nın "Mozart tutkusu".
ile renklenıyor, güçleniyordu.
"Bütün insanlar Mozart'; sevse-'
lerdi, acaba savaş olurmuydu, di-
ye düşündüm" diyen Nadir Na-
di'nin "Mozart tutkusu" işte bu
yönde, insanca yaşamanın anla-
mını taşıyor.
Yerli popta Mustafa Sandal, +-
x: -^ Gölgede Aynı albümünü bır Ana-
dolu furnesıyle destekleyerek zırve-
dekı yerını koruyor. Kenan Doğulu,
yeni albümü 'Hl'le ikinci sıradan gır-
di. Kayahan ıse Canunın Yaprakla-
n'yla bir sıra ındı.
Türk sanat müziğinde Muazzez Er-
so>, Nostalji 1 "le geçen hafta da lider-
dı Seda Sayan, yeni klıbinın vardı-
mıy la .AJıGeceler'ın tirajını kıpırdat-
tı. BülentErsov, Benim Dünya Güzel-
lerim'le üçüncü.
Halk müziğinde sıralama değişme-
di; Grup Yonım. Geliyoruz'la birin-
ci, SongülKariı, YanıkBirTürkü'yle
ikinci, Yavuz Bingöl, Sen Türküjeri-
ni Söyle'yle üçüncü.
Yabancı müzikte Metallica, Lo-
ad'la yeniden lider: Bryan Adams, 18
Til I Die ile ıkıncı. Jovanotti, Loren-
zo-Raccolta'yla üçüncü.
- Paranoid & Sunburnt - Skunk
Anansie
- MTV Fresh - Vanous
- Corved in Stone - Vince Neı I ;
- Pure Mmies - V'arious
- The Rhythm Club v
% - Various
- Hits & Rnythm - Vanous
- Heaven's Prisoners - Soundtrack
- Man \Vith The Fun - Ma\i Priest
- Common Ground - Various
- Bad Love - Luther Allıson
- Fuzzy Logie - Super Furry Ani-
mals
- Lapis Lazuli - Abed Azne ',
- Bajo El Cielo Espand - Placido
Domıngo
- Star Turtle - Harry Connıck. Jr
- T.A.P.O^A.F.O.M. - George Clin-
ton & The P. Funk Allstars
- Broken Arnm - Neil Young vvith
Crazy Horse
-Aşkperest-Yıldız Tilbe (CD) ;
-Be Adam-Gülşen ;
- Haktan - Nıran Ünsal ;
- Efsane -Yeniden 3 Hürel j
- III - Kenan Doöulu