Katalog

2AĞUST0S 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA TELEVIZYON 17 Umutsuzbir aşkın öyküsü TJRHAIS GÜRKAN Bacağındaki kemık has- tajğından acı çeken bir gencin, sağlığına kavuşma çrpınışlan içındegeçirdiği urıutsuz bir aşkın öyküsü. P^ami Safa'nın 1930'da yzdığı. gençlik yıllannda gçirdiği amansızbirhasta- lıjın anılanyia dolu psiko- loik türdeki özyaşamsa! ronanı "Dokuzuncu Ha- risiye Koguşu"nun l<6*7'de Nejat Saydam yanetimindekı uvarlaması Inan ruhunun derinlikleri- neînen. yoksullann yatınl- dıjj hastane koğuşlanna. neşterli. kanlı ameliyatha- nelere inen konusu ve çar- pıcı anlatımıyla romancılı- ğımızda çığır açan Birinci Dünya Savaşı ortamındaki bu yapıtı günümüze uyar- layan Saydam. aşk. kıs- kançlık ve kin üzerine oturttuğu filmi tabancalı, kurşunlu. kanlı bir avantü- re dönüştürmüş. Aynı ro- man 1986da SalihDirik- lik yönetiminde 4 bölüm- lük TV dizisi olarak çekil- di. Hasta gencı üğuz Tunç, >evdiği kızı Nergis Kum- basar oynadı. İstanbul'un bir kenar semtinde dul 3nnesiyle otu- Dokuzuncu Hariciye Koğuşu- Yönetmen: Nejat Saydam / Oyuncular: Kartal Tibet, Hülya Koçyiğit, Muzaffer Tema, Tunç Oral / 1967, AcarFilm, rup yıllardır kemık hastalı- ğından acı çeken 15 yaşın- daki Burhan (Tibet). sık sık konuk olduğu. uzaktan ak- rabası Nâzım Paşa'nın. 19 yaşındaki hercai kızı Nüz- het'i (Koçyiğit) umutsuz bir aşkla sevmektedır. Bu aşktan habersiz Nüzhet'in. Dr.Ragıp'la (Tema)evlen- mesi, hasta gencin buna- lımlarını iyice arttırır. Üzüntüden ayağı yeniden kötüleşir. evden kaçarak hastaneye yatar ve bir ame- liyat daha geçirir. Yaşam kavgası içinde .' V Servisi - Gecekon- duia yaşayan üç kız kar- desten fabrika işçisi en kü- çüfünün. ablalanndan bin- nir kendisine göz koyan kotası. öbürünün oğlu ve bir^emt kabaday ısıyîa ilış- kiltrinin öyküsü. Oktav Rıiat'ın Anikara Devlet ve lsunbul Şehır Tiyatrola- n'rda sahnelenen oyunun- dar Süreyya Duru'nun 195 7'de uyarladığı "'Çil Horoz". hızla gelişen bü- yüJ. kentlere göç ve gece- kordu gerçeğini sergile- yer. buradaki ınsanların yaşam kavgası içindeki umjtlannı, aşklannı. bek- lentılenni. düşlerini yansı- tan. cinsellık dürtülerine eğilen yapıtta. yaşamsal bi- rikimlerin harmanı yatıyor. Fabrika işçisi Avten (Av- şarı. dul kalmış üvey abla- sı Sultan (Çizgen) ve bü- yük ablası Sıdıka (Algan) ile bir gecekonduda yaşa- ) Kanal D 17401 Çil Horoz - Yönetmen: Süreyya Duru / Oyuncular: Hülya Avşar, Selçuk Özer, Tulu Çizgen, Savaş Yurttaş, Ayla Algan, Sedat Savtak/1987, Murat Film yapımı. maktadır. Sıdıka. gündüz- lerı çamaşıra gıderek kasap dükkânında çalışan kocası Arife (Vurttaş) katkıda bulunmaktadır. Sultan'ın verdiğı harçhkla geçınen işsiz güçsüz oğlu Ahmet (Savtak). âşık oldugu Ay- ten'leevlenmek istemekte- dir. Ayten'de heın kasap enıştenın, hem de mahalle kabadavılanndan Çil Ho- roz adını taktığı ^oför Ha- san'ın (Özer) gözü vardır. E\ li olduğu halde Sulfan'la dost hayatı yaşayan Hasan. Avten"i ımam nikâhıyla ıs- ter. atv'de yayımlanacak 'Çürük Elma'nın kalabalık bir yanşmacı kitlesi var Ayrnıtılarla yarışmak • 16 ağustosta yayımlanması planlanan "Çürük Elma'nın sunucusu Levent Ünsal, yarışmanın hedefini "ince detaylarla yanşanları kandırmak ve ne kadar dikkatli olduklannı ölçmek" şeklinde açıklıyor. MÜNEVVEROKTAN Yanşma programlan ker- vanına ••Çürük Elma" da katılıyor. Levent Ünsal'ın sunacağı program. 16 ağus- tostan itibaren her cuma atv "de ekrana gelecek. Ka- labalık bir ekibin yanşaca- ğı "Çürük Elma"nın bir özelliği de, stüdyodakı ızle- yicilerin hepsinın bırer ya- rişmaeı niteliği taşıyacak olması. '"Çürük Elma"nın yönetmenliğıni Ertaş Vy- gun. yapımcılığını Feraye Tanvolaç üstleniyor. Hür FM'in Dj'si ve SA- TEL'in VJ'si olan Levent Ünsal'ın "Çürük El- ma'"sı. sunucu üzerinde ağırlık kazanan bir projeyi kapsıvor.Yanşmanın "pra- tik olmavan insanları av- lamaya yönelik" olduğu- nu söyleyen t'nsal. yönel- teceği şaşırtıcı şıkîardan oluşan sorularla insanları gaflete düşürmeye çalışaca- ğını belirtiyor. Hedefleri- nin. ince detaylarla yanşan- ları kandırmak, onların dik- katini ölçmek olduğunu söyleyen Unsal. halen SA- TEL'de " L Cetveli" ile Hür FM'de de dört ayrı programın sunuculuğunu yapıyor. Bir yandan da tıyatro ça- lışmalarını sürdüren sunu- cu Levent Ünsal. "Çürük Elma"nın yarışmacılarına komik testler uygulatıp esp- rıleryaparken 8 güzel dans- çı da yanşmaeıların yanın- da yer alarak ona karşı cep- he oluşturacaklar. Ünsal, kimi zaman bilgi- ye. kımi zaman genel kültü- re yönelik. bazen de çok kü- çük ayrıntılan nasıl göz ar- dı ettiğimizi gösteren soru- larla farklı biryanşma prog- ramı hazırladıklarını dile Le\ent Ünsal, "Pratik ol- mavan insanları avlayaca- ğız' diyor. getiriyor. Pratik zekâvı öl- çeceklerini, zora sokucu so- rularla yarışmacıları köşe- ye sıkıştıracaklarını iddia eden Levent Ünsal. varış- manın yetenek bölümleri- nin de olduöunu sözlerine ekliyor. Stüdyodaki insanlann ya- rışırken ekran başındaki iz- leyicilerin de kendilerini "Çürük Elma"nın içinde bulacaklanna dikkat çeken Ünsal. "Ben bunu nasıl yaptım?" diye de birbirle- rjne kızacaklannı belirtiy or. Ünsal, "Yarışmayı kaza- nabilmek için öncelikle so- racağım şaşırtıcı ve insan- ları hataya düşürüren so- rulara aldanmamak gere- kiyor. Tabii bir de bana karşı \oğun bir şekilde mücadele etmeleri gereki- yor. Çünkü stüdyoda ben tek başınayım. Herkes ba- na karşı olacak. Hatta 8 dansçı güzel de. Ama ek- ran başındakiler benim tarafımı tutacaklar. Ya- rışmanın her bölümü ayrı bir tat verecek" diyor. Bu arada ağustosun ilk haftası yayımlanması plan- lanan "Çürük Elma". de- kordaki birtakım eksiklık- ler nedeniyle iki hafta son- raya ertelenirken stüdv onun kaç kişilik olacağı üzerinde ise çalışmalar devam edi- vor. w w Olmek isteyen kadmuı dramı Demet, İzel \e Hakan Kurşun 'Laf Lafı Açnor'un konukları. Ozer, üçgenç sesi ağırlıyor TV Servisi - "Laf Lafı Açı>er"un. Antalya K.emer"de eerçekleştirilen yazlık bölümleri Demet, Izel ve Hakan Kur- şun'la devam ediyor. Çem Özer'ın sundugu yapımda "Şi- kâyetim Var"' adlı son çalışmasıyla çıkış yapan Demet'in Ka>ahan r l;ı birlikte ça- lışmasının nedenlerı konulubirsöyleiji ya- pılırken. yeni şarkılarından da örnekler sunulacak. Ardından IzePleyeni kaseti ve projelen üzerine röportaj yapılacak. "Ka- os" adlı parçasıyla adını duvuran Hakan Kurşun ise Özer'in bu ueceki son konuğu olacak (Kunal D. 23.40)., . Sho\\TV 18.20 İki Süngü Araşında - Yönetmen: Ülkü Erakalın / Oyuncular: Zeynep Aksu, Murat Soydan, Önder Somer, Nubar Terziyan, Mine Sun / 1973, KervanFilm . T\' Ser\ isi - Naınu^ uğru- nacınaveı ı>leyıp.cezae\ ine ve akıl hastanesine atılan bir kadınla. onu i> ileştıren dok- torun öyküsü. Aka Gün- düz'ün 1929"da yazdığı Kurtuluş Savaşı romanların- dan "İki Süngü Arasın- da"nın l 9 T t e Clkü Era- kalın yönetınıindekı ikıncı çevirimi. Aynı roman I952"de Şadan Kâmil vö- netiminde fılme alınmıştı. tkinci çevirimde romanın ana düşüncesi aynen bırakı- larak senaryoda büyük değı- şıklık yapılınış. yaşamak is- temeyen bir kadının dramı öne çıkarılmış. Filmin "Iki Süngü Araşında" ile pek ilişkisi kalmamış. Osmanh Imparatorlu- ğu'nun son dönemınde ana- M. babası kan davasında-öl- dürülen Fatihlı Emıne. Bo- ğaz'daki zengin bir yalıva evlatlık verılir. Evin küçük beyı Murat. içkılı bırgecede. evlatlığı kandırarak iğfal eder. Şok geçirip bileklerini kesen v e namus uğruna sev - diği bu adamı tabancaylaöl- düren Emine'nin cezaevin- deki çileli yaşamı ba^lar. TRT2 20.30 ^Stüdyo İstanbul' TV Servisi - O>a Bir- gül'ün de sunuculuğunu üstlendiöi "Stüdyo Istan- buP'daistanbul'un Çem- berlitaş semtı ile ilgılı ola- rak hazırlanan kısa bir bel- gesel veralıyor. "Sinema Bulmacası"nın ardından çocuk kitapları ve okuma alışkanlığı ile ilgili olarak Gülsüm Cengiz Akyüz'le yapılan röportaj ekrana ge- liyor. Ardından karikatü- rist Necdet Şen ile "Hızlı Gazetecfyle ilgili çızgi- leri üzerine bir söyleşi ya- pılıyor. Nâzım Hikmefin dizeleriyle Hiroşima. sa- vaş ve çocuk ile ilgili gö- rüntülerin yer aldığı prog- ramın metin yazarı ve da- nışmanı ise Sunay Akın. MERCEKLE BAKINCA MAHMUT T. ONGÖREN Kırık Not... Türkiye, Batı'dan son derece kötü bir not aldı. Ba- tı'nın Turkiye hakkındaki duşuncelerine ister önem verin. ister vermeyin. bu kötü not ileride Türkiye'nin aleyhinde kullanılacak. Eğer Adalet Bakanı Şevket Kazan gibi "Benyurt- dışından gelen tepkılerı ırgalamam" ve "Batı önce kendisinin sorunlanna baksın " diyorsanız, cezaevle- rindeki ölüm oruçlarının dışarıda açtığı derin yarayı kapatmanın daha uzun yıllar olanaksız olduğunu da anlayamazsınız. Yok eğer "Batı'nın çeşıtli konularda yol açtığı ye- tersizlikler var, ama bizim cezaevlerimızdekı sorunlar ve ölümler karştsında gösterdığı tepkilen anlayışla karşılıyorum" diyorsanız. sızın ışiniz de zor. Çünkü Türkiye'de cezaevlerinın sorunları henuz sona er- medi. Yetkililer ve ilgilıler gıbı sizın de bundan son- ra bu sorunlann ortadan kaldırılması için yapmanız gereken çok şey var. Bundan sonra yetkihler ve ilgililer cezaevlerinın dü- zeltilmesi için ellerinden geleni yapacaklar mı? Hiç sanmıyorum. O zaman sızlerin gorevınız daha da ağırlaşacak. Bir yandan bu sorunları ortadan kaldır- maları için resmi çevrelerı etkılemeye çalışırken öte yandan daTürkiye'deki kamuoyunun cezaevlerinde- ki sorunlann içyüzünü öğrenmeleri için uğraşmak gerekiyor. Ölüm orucu başlamadan çok önce, yurtdışındaki gazeteciler, televızyoncular. radyocular, ınsan hak- ları örgütlerinın temsilcılerı, hatta yabancı dıplomat- lar gece gündüz demeden bu olayla ilgilenmeye baş- lamışlardı. Belkı de Avrupa'dakı kamuoyu, Türki- ye'deki cezaevlerı sorunları konusunda Türkıye'de- kinden daha fazla aydınlandı ve etkilendi. Onları biraz rahatlatan salt bir nokta vardı: Hüku- metin, tüm resmı kışı ve kuruluşların, polisin ve ozel- likle de Kazan'ın cezaevlerındekı olüm orucuna yat- mış tutuklu ve hukümlülere ve onların dışarıdaki ya- kınlarına sert davranışlan karşısında. aydınların ve çeşitli demokratik kıtle örgutlerinin son derece du- yarlı bir şekilde bu sorunu önlemeye çalışmaları... Sertlik, Türkiye'ye son derece kırık bir not getırir- ken bu insancıl yaklaşım Batıyı biraz da olsa rahat- lattı. Demek kı bu sorunu çozümlemeye yatkın ınsan- lar da varmış Türkiye'de dedirtircesine... Ama böy- le bir "rahatlama", 12 ölüm sırasında gerçekleşti. Batı'ya ister aymazlıkla hayranlık duyun. ister tüm- den karşı çıkın ya da Batı'ya bağımlı olmadan lyı ve kötü yanlarını değerlendınn. hiç fark etmez. Batı ve özellikle Avrupa, Türkıye'den vazgeçmeyecektir. Ne de olsa Türkiye'nin geçmış yüzyıllardan da başlaya- rak Avrupa'yla kurduğu çeşıtli ilişkiler var. Türkiye, aynı zamanda Avrupa'nın hemen bitişiğinde. Türki- ye'yi uzak tutmaya olanak yok. Bu nedenle Avrupa kendi ölçülerine uygun, Avrupalılaşmış bir Türkiye is- tiyor. Avrupalılaşmamıza gerek olmasa bile, cezaevleri sorunlanna yaklaşımlarımızda "insancıllaşmamız", Avrupa'nın değil kendi kendimize vereceğımız notu yükseltebilır. Radyo-TV yayıncılannın ve herkesin okuması ge- reken bir kitap: Evin ilyasoğlu, "Zaman Içmde Mu- zik", Yapı Kredi Yayınları, istanbul, 1996. KENT HABERLERI Oto hırsBhğı • İstanbul Haber Servisi - Çaldıklan çeşitli tip ve markalardaki otomobilleri piyasaya sahte plaka ve belgelerle süren bir şebekenin lideri ile 8 elemanı yakalandı. İstanbul Asayış Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, satışı yapılan ve 25 mılyar lıra degerındekı otomobillerden 15'i elde edilirken diğer 15 otomobil ile 3 kamyonun ele geçirilmesine çalışıldığı bildirildi. İGDAŞ'tan uyarı • İstanbul Haber Servisi - Istanbul'da dogalgaz dağıtımını yapan İstanbul Gaz Dağıtım Sanayi ve Ticaret AŞ (İGDAŞ). 15 ağustostan sonra abone olacaklara. gaz verme taahhüdünde bulunamayacağını bildirdi. İGDAŞ'tan yapılan yazılı açıklamada. gelecek kış için abone baş\urulannın. mevcut kapasiteye bağlı olarak kabul edilmeye başlandığı kaydedildi. Zabıta hattası • İstanbul Haber Servisi - Türk Belediyecilik Demeği. Marmara ve Boğazları Beledıyeler Birliği'nin katılımı ve Ege Zabıtalar V'akfı'nın katkılanyla düzenlenen "Belediye Zabıtasrnın 40. Kuruluş Yıldönümü ve Zabıta Haftası'" etkinlikleri başladı. Belediye zabıtalannın. Galatasaray'dan Taksim Cumhuriyet Anıtı'na kadar yürüyerek çelenk koymalarının ardından, AKM'de bir toplantı düzenlendi. htmar girişimi • İstanbul Haber Servisi - Ailesel nedenler yüzünden bunalıma giren Zübeyde Topkan adlı kadın. önceki gece Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak intiharetmek ıstedi. Korkuluklara atlayarak intihar etmek isteyen Topkan. görevliler tarafından ikna edilerek kurtanldı. Trafik kazası: 7 yaralı • İstanbul Haber Servisi - Cev izlibağ'da meydana gelen trafik kazasında 7 kişi yaralandı. Önceki gece meydana gelen olayda. ticari plakalı bir taksi. polis otosuna arkadan çarptı. Arkadan gelmekte olan bir kamyon. kaza yapan araçlara çarpmamak için şerıt değiştirince. özel bir otomobılle çarpıştı. Kamyonun altında bir süre sürüklenen otomobilde yangın çıkarken içinde bulunanlar yaralı olarak kurtanldı. Ayakkabı tasarım yarışması • İstanbul Haber Servisi - Ayakkabı Sanayicileri Derneği ve Mitnar Sinan Ünıversitesi, II. Ulusal Ayakkabı Tasanm Yanşması düzenliyor. Amaçlarını "•globalleşen dünyada taklitçilik değil. yaratıcılık ilkesiyle Türk ayakkabı imajını yaratmak"" olarak açıklayan ilgilıler. yarışmanın bayan. erkek. çocuk ve spor olmak üzere dört kataaoride gerçekleşeceğini belirttiler. Radyoda nîkâh • İstanbul Haber Servisi - Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut'un Şirin Radyo'da canlı yayında nikâh kıyacağı belinildi. 5 ağustos günü gerçekleşecek nikâh töreninde Ergül Doğan ve Şükriye Tekin çifti evlenecek. Siyasetçi-medya ilişkisi • İstanbul Haber Servisi - Turizm Bakanı Bahattin Yücel. siyasetçi-medya ilişkisinde. tarafların aralanndaki sorunlann çözümü için bir araya gelerek zemin oluşturmalan gerektiğini belirterek ""Basının teknolojik gücünün, Türkiye'de hem demokrasinin güv encesi hem de siyasetçinin en büyük yardımcısı olacağı düşüncesindeyim" dedi. Konutlarla ilgili sorunlar nedeniyle site sakinleri bankayı suçluyor Anatepelîler Emlakbank'a DEVRİ.M SEVİMAV Civangate skandalının başaktörlerinden Selim Edes'in başlayıp da bitıremediği ve Emlakbankın tamamlayarak satışa sunduğu Anatepe'de uzun süredır konutlarla ilgili yaşanan sorunlar. site sakinleriyle Enılakbank'ı karşı karşıya getirdi. Anatepe'nin özellikle Yeşim Sitesi'ndeoturan ev sahipleri, yaşanan bu sorunlar nedenivle asgari 100 milyona varan masraflar yapmak zorunda kaldıklan belirtirken Emlak Bankası'nın üst düzey yetkilileri ise söz konusu eksikliklerin yapım hatasından çok Anatepe oturanlanndan kaynaklandıgını savundular. Anatepe'nin 1994 vılı sonunda teslım edilmesine karşın hâlâ çözümlenmemış birçok sorunu bulunuyor. Anatepe'nin 154 konutlıık Yeşım Sitesı'nde ev sahiplerinin kullanım hatasından mı. bakımsızlıktan mı. voksa yapımdan mı kaynaklandığı henüz tam olarak bilinmeyen kalorifer peteklerindeki patlak. akan çatılar. kanalizasyon bağlantılan yapılmamış ve sürekli patlayan su boruları nedeniv le parkeleri kalkmış evlerin yer aldığı bir harabe görüntüsü hâkim. Sıtenın çevre düzenlemesinden elektrık donanınıına kadar her şev in yenilenmesinin gerektiği belırtiliyor. Üç buçuk a> önce 7 5 bin dolara satın aldıkları evin vaşanatnayacak bırhale gelmesinden şikâyetçi olan >eşım Sitesı'nin sakinlerinden Serap Demirtaş. yaklaşık 100 milyona varan bir zarann içine girmış bulunuyor. Evde aniden ortaya çıkan su baskınıyla karşılaşan Demirtaş. su tesisatını değiştirmekle birlikte ustanın bile bu suyun nereden geldiğini anlayamadığını vurguladı. Edes'ten asla hesap sorma şansının olmadığını söyleven Demirtaş. Emlakbankın da sorumluluğu üstlennıediğini belirtti. EP Emlak Bankası yetkilileri ise Anatepe'nin yüzde 85e yakınının Edes tarafından yapıldığını ve Emlakbankın. binaların yapımını bu noktadan sonra tamamladığtnı belirterek buna karşın Anatepeliler'in ileride mağdur olmamalan için >apılara taahhüt edilenden fazla özen gösterdiklerini kavdettiler. Mimarlar Odası'ndan elestiri 'Kaçak yapılaşma ödüllendirildi' Serap Dfnıirta^. bankanın mediğini söyledi. (Fotoğraf: duğan /ararı kabul tt- UĞURGÜNYÜZ) Sehir sebeke suları temiz cıktı Pet şişeli içme sulannda kirlilik tespit edildi SAADET USLL Orijinal ambalajlı (pet şişe) kaynak sulannın yüzde 20"sınde ve istasyon sulannın yüzde 15'inde kolibasili bulunduğu belirlendi. İstanbul Biiyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı'nın haziran-temmuz aylarında yaptığı inceleme sonuçlan açıklandı. Özel sektöre ait orijinal ambalajlı kaynak suları (pet şişedekiler ile lokantalarda verilen cam şişedeki sular) ve istasyon sulannda kirlilik saptanırken şehir şebeke sulan temiz çıktı. Deniz suyunda sınır kolibasili sayısı 10 bin olmasına karşın içme sulannda hiç kolibasili bulunmaması gerekiyor. tstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı Su Denetiminden Sorunıju Miidür Yardımcısı Ömer Earuk. kaynak sularındaki kirlenmenin tesadüfen tespit edifdiğini belirterek "Başkanlığımız düzenli olarak şebeke sularını ve istasyon sularını inceliyor. Ancak orijinal ambalajlı kaynak sularını ilk kez inceledik. Bunlarda kirlilik olabileceğini düşünmüyorduk. İncelediğimiz yaklaşık 30 şişenin yüzde 20'sinde kolibasili tespit edildi. Ayrıca bu sulardaki etiket, tortu, imal tarihi gibi konulardaki aykırıhk da yüzde 70-80 civarında. Bu durum bizi çok şaşırttı. Çünkü en güvenilir sular olarak kaynak suları bilinirdi. Bundan sonra bu konudaki denetimlerimiz daha da artacak. İnceleme yaptığımız 60 istasyonun ise yüzde IS'inde kolibasili bulundu. Bunun önüne geçebilmek için de istasvonlara su satan kaynakların inceleme yapmasını istiyoruz. En az 15 günde bir istasyonları incelemeleri gerekiyor" dedi. Prof. Dr. llhan Avcı ' Yeni termik santral yatınmlan gerekli' İstanbul Haber Servisi - İstanbul Teknik Ünıversitesi (İTÜ) lnşaat Fakültesi Hidrolik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Avcı. Türkiye'nin 1998yılına varmadan enerji bunalımıyla karşılaşılacağını belirterek acil ve tek seçenek olan >eni termik (doğal gaza dayalı) santral yatırımlarının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Türkiye'nin enerji potansiyeli açısından zengin olduğuna dikkat çeken ve bunun iy i değerlendirilmesı gerektiğini belirten Prof. Dr. İlhan Avcı. Türkiye'nin elektrik enerji ihtiyacının karşılanmasında öncelikle mev cut hidroelektrik enerji potansiyelinin geliştirilmesinin ele alınması gerektiğini anlattı. Ülkemizde tüketilebilecek yıllık ortalama toplam su miktarının 110 milyar metreküp düzey ınde olduğunu açıklayan Prof. Avcı. bu kaynağın 100 milyar metreküpünün yer üstü (akarsu ve göller) kalan 10 milyar metreküpünün de çekilebilir yeraltı suy undan oluştuğunu belirtti. Avcı. yüzeysel su kaynaklannın ekonomik olarak elde edilebileceği toplam hidroelektrik enerji potansiyelinin Türkiye'de ortalama 122 milyar kilovat- saat yıl olduğunu belirtti. Bugün işjetmede olan ve işletmeye girmesi beklenen mevcut termik santraüarın hemen hemen hiçbirisınde bir "çevre etki değerlendirilmesi" yapılmadığına dikkat çeken Avcı, "Dolayısıyla bunlar yer seçiminden başlayıp kullanılan teknoloji ve proseslerine varıncav a kadar tartışmalı hale gelmişlerdir. Veni bir hidroelektrik santralın da inşa edilmesi ve işletmeye girmesi de kapasitesinc göre 5-15 yıl gibi uzun zaman almaktadır ve bu tür yatırımlara maalesef geç kalınmıştır" dedi. İstanbul Haber Servisi - MımdrlarOdası Istunbul Btı- yükkent Şubesı Yönetım Ku- rulu. "kaynakpaketi" ıçerı- sındeveralan Hazınearazıle- rının satışı konusunda RE- FAHYOL hükümetinı. ülke- yı rant \e yağmaya teslım et- mekle suçladı. Oda yönetı- mince yapılan açıklamada. " 10 milyar dolar uğruna iil- kt\i \a«ma \e talanın kur- tarıcılığına. kural \e hukuk tanımazlığa teslim eden /ih- niveti şiddetle kınıyoruz" denıldı. Mimariar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. hüküme- tın Hazıne arazılerını sataca- ğını açıklamasına sert tepkı gösterdi. Mimarlar Odası ko- nuyla ilgili olarak dün vaptı- ğı yazılı açıklamada Hazine arazisi satışını. ülkeyı faız. rant ve yağmaya teslim eden bir anlavış ve spekülatıf rant ekonomısının yeni atılımı ola- rak değerlendırdı. Özelleştır- meyı hızlandırmavı. kamu arazilerı v e lojmanların satışı- nı öngören pakette. kaçak v a- pılaşmanın da bir kez daha ödüllendirdığı belirtilen açık- lamada. "Daha önce ranta ve faize karşı olduğunu açıklamış olan Erbakan. tü- müyle ranta ve faize dava- nan bu paketi açıklamakla. kısasüredeortava kovduyu dönüşü. bu konuda da bel- gelemiştir" aörüşü sav unul- du, Ülkenin vaşamakta olduğu krizı daha da ılerı götürecek ve ıwne kazandıracak bu ka- rarları son derece tehlıkelı bir gelı^me olarak değe r lendıren NlınıarlarÛdası yönetımı. 10 milyar dolar uğruna ülkeyı yağına vetalana. kural ve hu- kuk tanımazlığa te^ını eden zıhnıyetı şiddetle kınadıkları- nı vursuladı.. Odanın açıkla- nıasındaREFAHYOLhükü- metıne ^ıı çağrı yapıldı: "Bundan sonra. en çok \ergi vereni değil. kamu mallarını ve iilkcvi en çok vağmalayanları ödüllendi- riniz. Çünkü ne kadar yağ- raa.o kadar kaynak" zihnije- tinedavalı bir ekonomik an- lavış. 'yılın yağmacısı ödü- lü'nü vernıevi de unutma- malıdır. Bugüne kadar kişi- sel. ekonomik ve siyasal çı- karları uğruna her türlii ka- çak v apılaşmav ı teşv ik ede- rek 'ekonomıyı kıırtaracak kaynakların' harekete geçi- rilmesine olanak sağlayan sivasi ve bürokratik kadro- lara 'ü^ıün hızmetödülü' \e- riniz. Milletçe vağma du- aM'na çıkılmasını örgütlev i- niz. Çünkü. bu paketle k ge- lır kaynağı' olarak umut bağlanan 'ı^galcı \e kaçak yapılar' ne kadarçoksao ka- dar çok kay nak sağlanacak- tır. Milltlc şu açıklamayı yapınız: Kamu arsalarını daha fazla yağmalavın. da- ha fazla gecekondu >e ka- çak vapı > apın. varınki eko- nomik tıkanıklıkların önü- nü açabilmenin kay nakları- nı bugünden yaratın." Cerrahpaşa'da seçim Prof. Ahmet Özbal en yüksek oyu aldı İstanbul Haber Servisi - Cerrahpaşa Tıp Fakülte- si'nde yapılan dekanlık se- çiminde Prof. Ahmet Öz- bal en yüksek oyu aldı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nafi Oruç. 9 Temmuz 1996 ta- rihinde. "üniversite yöne- timi ile uyum içinde çalı- şamadığı" gerekçesiyle görevinden istifa etmişti. Boşalan dekanlık makamı için dün yapılan >eçımde. Prof. Dr Âhmet Özbal 102. Prof. Dr. Engin Eker 82. Prof. Dr. Hüsrev Hatemi 80. Prof Dr.OsmanFaruk Şen>ü/20oy aldı. İstanbul Üniversitesi Rektörlü- ğü'nce bu adaylardan iiçü önünıüzdekı günlerde \ük- sek Öğretim Kurulu'na gönderileeek. YÖK de bir adayı dekan olarak atuya- cak'