Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 AĞUSTOS 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kanal 6 ve
HBB'nin yayım
kesildi
• TVServisi-Türk
Telekom AŞ. uydu
kanalı borçlannı
ödemedikleri gerekçesiyle
Kanal 6 ve HBB'nin
yayınlannı önceki akşam
kesti. Yayınlan
kesilen iki kanal, dün
gündüz saatlerinde de
kapalıydı. Konu
hakkında açıklama yapan
kanal yetkilileri.
Türk TeJekom'la pürüzleri
gıderdiklerini. tekrar
yayına başlayacaklannı
söylediler.
fiüyükelçiler
fcararnamesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Büyükelçilerin
görev yerlerinde
•değişiklik yapan
kararname yürürlüge girdi.
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel
tarafından önceki gün
onaylanan karaıname
JResnıi Gazete'nin
iJünkü sayısında
yayımlandı. Demirel,
Dışişleri Bakanı ve
-Başbakan Yardımcısı
• Tansu Çiller'in kendine
.' yakın diplomatlann
! yurtdışına göndenlmesini
J düzenleyen kararnameyi
' ise onaylamamıştı.
| Çiller bu kararnamede.
Dışişleri Bakanlığı'ndakı
ı görev süresi sona
ı ermeyen. ancak Kardak
>unalımındaki tutumu
aedeniyle tepkisine
lıedef olan Gündüz
V.ktan"ın Tokyo'ya
atanmasını öngörmüştü.
(Aynj kararnamede.
Özer Uçuran Çiller'e
yakın oldugu ileri
3Üriilen Murat
Ersavcı'nın da Avrupa
Birligi Dönem Başkanı
lrlanda'ya atanması
önerilmişti.
Bakanlıkta
kadpo krizi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Çalışma ve
Sosyal Güvenlik
Bakanlıgi'nda. daha
önceki bakanlar
döneminde görevden
ahnan eski kadrolar.
yargı karanyia görevlerine
dönmeye başladı.
Bakanlıktan dün
yapılan yazıiı açiklamada,
daha önce Çalışma
Genel Müdür Yardımcılığı
görev inde bulunan
Abdullah Cörüt'ün,
Danıştay 5. Dairesi'nin
karan üzerine bu
göreve döndüğü
belirtildi. Açıklamada.
halen bu görevde
bulunan Kasım
Afşin'in de Danıştay
karanna uyma zorunlulugu
nedeniyle. Baş fş
Müfettişliği'ne atandığı
kaydedildi.
Ecevit, Erbakan'm Türkiye'yi çağdışı yönetim modellerine özendirmeye çalıştığmı söyledi POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
vuruldu
• BL'RSA (Cumhuriyet) -
Bursa'nın Orhangazi
ilçesinin ANAP'lı
Belediye Başkanı
Turgut Ünlü, ayagından
vuruldu. Ünlü'yü belediye
tarafından yaptınlan toplu
konutlann müteahhidi
Orhan Başalak'ın
ödemeler konusundaki
anlaşmazlık nedeniyle
vurduğu öğrenildi. Önce
tabancasını temizlerken
kendisini vurduğunu
iddia eden Ünlü, daha
sonra Başalak
tarafından vurulduğunu
söyledi. Ünlü'nün basın
danışmanı. "Başkanı
tartışma sonucu
müteahhit \-urmustur.
Ama söylenildigi gibi
müteahhit belediyemizden
degil. toplu konut
uygulaması gereği
devletten alacaklıdır"
dedi.
Arsel'e destek
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-PirSultan
Abdal Kültür Derneği
Genel Başkanı Murtaza
Demir, Prof. Dr.
İlhan Arsel'in
"Şeriat'tan Kıssa'lar"
adlı yapıtına yönelik
tepkilerin, bilime ve
çağdaş kültüre
yönelik olduğunu
belirterek. "Çagdaş
toplumsal muhalefeti
hiçbirgüç
engelleyemeyecektir"
dedi. Demir.
yaptığı yazılı açıklamada,
Prof. Dr. Arsel ve
kitabını yayımlayan
Kaynak Yayınevi
hakkında. "ölüm
fermanları" çıkanldığını,
böylece bilimin.
aydınlanmanın ve
demokratlaşmanın
engellendiğini söyledi.
'Çifler RP'ye teslim oldu'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş-
bakan Necmettin Erbakan'm. Iran'dan baş-
layan ilk yurtdışı gezisine tepkilerbüyüyor.
Erbakan'ın. Iran'da Dışişleri BakanlıSı,
Millı Güvenlik Kurulu (MGK) ve Milli fs-
tihbarat Teşkilatı'nı (MİT) devre dışında
bırakarak, temaslarda bulunduğuna dikkat
çeken DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit.
"Bu. uzun vadede hükümet sorunu çıkara-
biJir, ama bundan önemlisi devlet sorunu
çıkar~görüşünü dile getirdi. Türkiye'nin böl-
ge ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmesine des-
tek verdikîerini kaydeden Ecevit. "Ancak
Erbakan, Türkiye'yi bazı İslam ülkelerinin
çağdışı modeüerine özendirmeye çalışıyor"
dedi.
DSP Genel Başkanı Ecevit. dünparlamen-
toda düzenlediği basın toplantısında, Erba-
kan'ın 5 ülkeyi kapsayan gezısinin Iran bö-
lümünü değerlendirdi. Erbakan'ın, Asya
• DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, dış ilişkilerde yetkili kurullann
devre dışı bırakıldığını ileri sürerek "Bu, uzun vadede hükümet,
ondan da önemlisi devlet sorunu çıkanr" dedi.
nimi \ermeye çalıştığını \urgulayan Ece-
vit. sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak. bu doğru değildir. İran'la doğal-
gaz anlaşnıası imzaianmıştır, ama geçen yıl
imzafanan bir anlaşmadır.Şimdi görüyoruz
ki, bu anlaşmadan da, ABD'nin rahatsız ol-
duğu bölümlerçıkarılmış. Geçen yıl yapılan
aniaşmada, Türkiye'nin İran'da bir takım
yaptırımlaryapmasıöngörülüyordu.Oysa,
bu böfüm şimdi çıkanlmış. Erbakan, Çekiç
Güç'te olduğu gibi. ABD'ye karşı görüne-
rek,yineABD'nin dümen suy una gurniştir."
Erbakanın, İran De\let Başkanı Haşimi
Rafsancani ile görüşürken, Dışişleri Ba-
kanlığı'ndan birgörevliye tutanak tutturma-
masını da eleştiren Ecev it. "Oysa, bir baş-
ülkeleri içindeyalnızca Müslüman olanla-
rı gezi kapsamına almasını eleştiren Ece-
v it, Japony a ve Çin'in önemine dikkat çek-
ti. Erbakan'ın. aralarında çıkar çatışması
olmasına ragmen, "hayalciliğiyle". İslam
ülkeleri arasında birlik saglamaya soy undu-
|una dikkat çeken Ece\ it. "Ancak, dışişle-
ri hayalciliğe yer \ermez, bunu kaygı verici
bir gelişme olarak görüyorum"görüşünü
dile getirdi. Erbakan'ın bazı İslam ülkele-
rinin çağdışı uvgulamalannıörnekalmasın-
dan da kaygı dujduğunu vurgulayan Ece-
vit. Iran gezisi sırasında Türkiye'nin yetki-
li kurumlarının da devre dışı bırakıldığına
dikkat çekti. Erbakan'ın, ABD'ye "rağ-
men". İran'la temaslannı sürdürdüğü izle-
bakanın devletinden gizleyeceği bir şey oia-
maz. Bir başbakanın, kendi istihbaratörgü-
tünü, bir başka devletin yöneticilerine kö-
tülemesi de çok iizüntü vericidir"dedi.
Iran'dakitemaÂİarolurken. TansuÇüer'in
sessiz kaldığına da dikkat çeken Ecevit,
"Çiller, RP'ye karşı adeta net bir teslimivet
içindedir" dedi. Çiller'in hakkındaki so-
ruşturma önergeleri nedeniyle, RP ile uyum-
lu ortak görüntüsü çizmeye çalıştığını kay-
deden Ecev it, "Herhalde, Dışişleri Konu-
tu'nun konforu kendisi için yeterli oluyor"
diye konuştu.
Ecevit. terör konusunda, Türkiye. İran
ve Suriye'nin yanı sıra Irak'ın da katılaca-
ğı bir4'lüzir\eyapılmasını destekledikle-
rini.ancakbutoplantıya, Kuzey Iraklı Kürt
önderlerinin katılıp katıimayacagı konu-
sunda devletin yetkili organlannda görüşü-
lerekkararverilmesigerektiğini vurguladı.
Seyh Osman
TKKbiûm
kardeşitniz'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kuzey Irak'taki
Kürdıstan lslami Hareket
lideri Şeyh Osman Abdüla-
liz, RP ıİe organik bir bağ-
ları bulunmadığını, PKK'yi
"kardeş" saydıklannı. lsla-
mi Küri devleti kurmayı
amaçladıklarını söyledi.
Abdülaziz, Yeni Şafak ga-
zetesınde vayımlanan de-
mecinde. fslami temeılere
dayalı bir Kürt devleti kur-
mak istedıklenni. PKK'nin
bitirilmesi konusunda Er-
bakan'la aralannda herhan-
gi bir konuşma geçmediği
belirterek, şu görüşleri dile
getirdi:
-KardeşimMeleAa Tur-
gut Özal döneminde Tür-
kiye'ye bir heyetle geunişti.
Sayui Özal ' PKK'nin hal-
ledilmesi içın bize destek
olun, PKK meselesini hal-
ledin. Eğer böyle bir şey ya-
parsanız sıze her türlü yar-
dımda bulunuruz" şeklinde
bir teküftebulunmuştu.Kar-
dişim AU de 'Onlar da Kürt
ve onlar da bizim kardeşle-
rimiz. Bu meseleyi kendı
aranızda uzlaşarak halledın'
yanıtını vermiş. Kürt haikı
asM ve mazhun bir halknr. Bu
halkın üzerindeki zulmün
kaldırünıasını istivoruz."
ÇİZV1EDEN YUKARI MUSA KART
Erbakan, Tahran gezisi öncesinde 21 rejim muhalifini İran'a iade effi
Atila Sav, promosyon ve yetki yasasmın geri çevrilmesini olumlu bulduklannı söyledi
CHP Köşk'ün vetosundan memnunANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP
Genel Sekreter Yardımcısı, Hatay
Millervekili Atila Sav. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'in promosyonu
sınırlayan yasa ile REFAHYOL'un
devlette kadrolaşma amacıyla çıkardıgı
yetki yasasını veto etmesini "se\iııdirici
diye nitelerken "CHP,
vetodan memnundur"
dedi. Sav, dün
düzenlediği basın
toplantısında, CHP'nin
Cumhurbaşkanı
Demirel'in promosyon ve
yetki yasalannı veto
etmesini memnuniyetle
karşıladıklannı belirrti.
RP'nin bazı yasa
tasanlannı "oldubHtiye"
getirmeye çalıştığını
söyleyen Sa\'. "RP, bazı
yasa tasanlannın genel
kurulda tartışılması
sırasında muhalefetin
anayasaya ay kırılık
açıkJamaiannı bite
dinlemedi"" diye konuştu.
Anayasaya aykın
yasaların Meclis'ten
geçmesınin, "anayasayı ihlale"
dönüşeceğini vurgulayan Sav,
promosyona kısıtlamalar getiren yasanın
da basın tarafından "intikanı yasası"
olarak nitelenmesine hak verdikîerini
söyledi. RP'nin kamu görevlilerinin
sosyal ve diğer haklannın
düzenlemesinde kanun hükmünde
kararname yolunu yeglemekle yapılacak
düzenlemeleri geciktirdiğini belirten Sav,
"Yasa olsa kolayca cıkabilirdi. Meclis'te
kimse buna karşı çıkmazdı. Ama kanun
hükmünde karamameler, her seferinde
Anavasa Mahkemesi'nden döndii.
A N A P ' l ı D i k e r d e n D Y P ' l i T e k i n e l e y a n ı t
^ Özer Çifler'in
ANKARA (Cumhuriyet Börosu)-
DYP'den istifa ederek ANAP'a geçen
Manisa Milletvekili Tevfik Diker,
kendisini eleştirerek takoza benze-
ten DYP Genel Sekreteri Nurhan Te-
IdiKİ'e "Benim muhatabım sen değil-
sin. Benim muhatabım Tansu Çiller.
Bana cevap \erilmesi gerekiyorsa Çil-
ler versiıTdedi. Diker, Tekinel'i ay-
nca Tansu Çiller'in eşi Ozer Uçuran
Çiller'in "gladyatörlüğüne" sığın-
makla da itham etti. Diker. Cumhu-
riyet'e yaptıgı açıklamada, Mesudin
hapJannı yaptıktan sonra ANAP'a
geçerek, sikı bir Mesut Yılmaz'cı ol-
masını eleştiren ve kendisini takoz-
cuya benzeten Nurhan Tekinel'e.
"Ben. kişisel çıkarlar uğruna ülkenin
RP'yeteslimedilmesine. D\ P'nin nıis-
yonunu > itirnıesint karşı olduğum \e
merkez sağı birieştirme ideali için
ANAP'a geçtim, Nurhan Tekinel,
ANAP'tan DYP'ye hangi gerekçeyle
gecmişaçıklasın"(iedi. Tevfik Diker,
şunîan söyledi:
"Merhum Turgut Özal DPT miis-
teşanyken evinin mutfak ihtiyaçla-
nodan sorumiu. Ismai1 Özdaglar ba-
kanken onun özel işlerinden sorum-
luyken. ANAP'ta siyasete başlayıp
millervekili olup büahara Cavit Çağ-
lar'ın aracılığıyla DYP'ye transfer
edilmiş. kendisi genel başkanlık seçi-
minde Bedrettin Dalan'ın arkasında
kalan tek millervekili olarak şimdiki
genej başkanı hakaret yağımıruna tu-
tan Özer Çiller'in glady atöriiiğüne sı-
ğınan en son 24 arahk seçimleri önce-
si Hasan Peker'in evinde bizlere' Be-
ni J. sıraya yazın' diye valvaran. kü-
çük işleıie uğraşan bu arkadaj, ken-
di işkrine baksın."
Yapılacak düzenlemeler geciktirildi" diye
konuştu. Sav. PTT'nin T sinin
özelleştirilmesi ve islam Ülkeleri Arası
Yatınm ve iharacat Kredi Sigortası
Kurulu Kurulmasına llişkin Anlaşmanın
Onaylanması Hakkında Kanun'un iptali
için Anayasa Mahkemesi'ne
başvuracaklarını belirtirken
ANAP'ın da üçlü
kararnamelerin 4 imzayla
düzenlemesine ilişkin yasa
için yargı yoluna gideceğini
açıkladı. ANAP lideri
Mesut Yılmaz da
Cumhurbaşkanı Demirel'in
yetki yasası ve promosyona
ilişkin yasayı veto
etmesinin haklı gerekçelere
dayandığını söyledi.
"Devlette kadrolaşma ve
basına cczalandırnıa
konusunda gözü dönmüş
koalisyon ortaklan.
uyanlanmızı dikkat
aimadılar" diven Yılmaz,
hükümetin rutumunda ısrar
etmesi durumunda Anayasa
Mahkemesi'ne
gideceklerini bildirdi.
1RMÎKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planetcom.tr
Üç gün üst üste Türkiye'deki
sosyal demokrasiyi tırmıkladık.
Telefonla, faksla gelen (haydi
öğünelim: Yağan) övgüleri ve
sövgüleri bir yana bırakalım.
DSP üstüne yazdıklarımızı oku-
yup, çektiği faksta, "Hayrolaga-
zeteci, gönlünde CHP'den
adaylık yatıyor galiba " diyen
okuyucu ile ertesi gün telefon-
da, "Bu Tırmık'ı Rahşan Ece-
vrt mi dikte ettirdi diye soruyo-
rum kendi kendime "diyen oku-
yucuya da gülüp geçelim...
Ister DSP'yi, ister CHP'yi ele
alalım. Parti etkinliği adı altında
temel olarak liderler üstüne ko-
nuşuluyor; lidere yandaş olu-
nuyor ya da karşı çıkılıyor. So-
nuç istesek de istemesek de
kördüğüm.
Sanki Deniz Baykal gitse her
şey düzelecek. Tıpkı Murat Ka-
rayalçın giderse her şeyin dü-
zeleceğinin sanıldığı gibi. San-
ki sosyal demokrat hareketin
parçalanmasının önündeki en-
gel Bülent Ecevit. Ecevit, ara-
dan çıkanlabilse sosyal demok-
rasi gürül gürül akacak, eski
parlak günlere dönülecek. San-
ki sosyal demokrat harekerteki
parçaJanmışJık, DSP-CHPçatış-
masından ibaret. Sanki CHP,
kılpayı dengelerle bir arada du-
ran yüzlerce küçük ve başına
Kişileri Değil Politikalan Tartışmak
buyruk "parti"üen oluşmuyor.
Siz hiç sosyal demokrat par-
tilerin kurultaylarında tüzük ve
daha önemlisi program tartışıl-
dığına tanık oldunuz mu? Sakın
birkaç göstermelik ömeği anım-
satp, tersini savunmaya kalkma-
yın.
Lider ve ekibinin, rakip lider ve
ekibinin listeleri üstüne sürdü-
rülen kulislere aynlan kurultay sü-
resi ile program tartışmasına ay-
nlan kurultay sürelerini bir kar-
şılaştırın bakalım. Süreyi saatla
ölçer, son CHP kurultayını da
örnek alırsak. İki günlük, yani
48 saatlik kurultay boyunca, ki-
min hangi listede olduğuna, fa-
lancanın listesindeki filancayı
çizip, yerine falancanın yazıl-
masına, liderin listesindeyeral-
mayanın, listeyi delmek için han-
gi gruplarfa pazarlık yaptığına,
kısacası kişilere aynlan süre ile
programa aynlan süre karşılaş-
tırıldığında, kişiler, maçı 48-0
kazandılar.
Ama kaybeden parti oldu.
CHP'de yeni bir başlangıç umu-
du başlamadan bitti.
Alın DSP'yi. Hangi DSP ilçe
kongresinde, il kongresinde, ku-
rultayında Ecevit'in Güneydo-
ğu politikası tartışıldı? Bülent
Ecevit'in DSP'nin solundaki çiz-
gilere duyduğu handiyse ma-
razi soğukluğun (yoksa düş-
manlık mı demeliydi) tartışıldığı-
nı anımsayan var mı? Oysa par-
ti dışından biri olmasına rağ-
men, bu satırların yazarı, pek
çok DSP'linin, örneğin Kürt so-
rununda, örneğin DSP'nin so-
lundaki solla ilgili olarak Ece-
vit'le taban tabana zıt görüşle-
ri ciddiyetle savunduğunun do-
laysız tanığı.
DSP, bir kadro partisi olmayı
yeglemiş gibi görünüyor. Sos-
yal demokrat terminolojide de
kadro terimi ciddi bir içerik ta-
şır. Siyasal sınavlardan süzül-
müş, deneyimi ve bilgisi ile ör-
neğin seçim çevresinde tartışıl-
maz bir ağırlık ve saygınlık ka-
zanmış ve en önemlisi siyasal ça-
lışmayı yaşamının eksenine
oturtmuş kişiler, ancak onlar
"kadro" nitelemesini hak ede-
bilirler. Milletvekili olmak üzere
CHP'de yüz bulamayınca
DSP'ye, oradan sepetlenince
yeniden CHP'ye yönelen siya-
set esnafına her şey denebilir,
ama kadro denemez.
CHP ise bir tür federasyona
dönüşmüş. Siyasal kimliğini din-
sel inancıyla, ırksal bağıylayada
bölgecilik temeli üstüne tanım-
layanlann federasyonuna. Bu
yamalı bohça, bir sağ parbde an-
laşılabilir. Ama sosyal demokrat
harekette bu artık bir zaaf de-
ğil, sosyal demokrat ilketerirt di-
namitlenmesi anlamına gelir.
Parti içi demokrasiyi lidertere,
organlara seçilecek kişileri tar-
tışmaya indirgediniz mi ortada
parti marti kalmaz. Partiye ben-
zeyen bu ucube, ister muhale-
fette, ister iktidarda olsun ne
çözüm üretebilir ne demokrasi-
yi, ne laisizmi, ne bağımsızlığı,
ne kalkınmayı savunabilir.
Parti örgütlerinin en küçük bi-
rimlerinde kişiler değil politika-
lartartışılmadıkça; liderin ve eki-
binin uygulayacağf politika, ta-
ban örgütlerindeki zorlu, ciddi
tartışmalardan doğmadıkça, iz-
lenen politikalar artık sadece li-
derin politikasından ibarettir ve
partililer de bunu gazetelerden
okuyarak öğrenirler.
Bugün afra tafrasından yanı-
na yaklaşılmayan, kendini ger-
çekten de sosyal demokrat ha-
rekette ağırlığı varmış gibi ser-
gileyen delege ağalarını, siyasal
gücünü Türklüğünden, Kürtlü-
ğünden, bilmem nereliliğinden
alan kerameti kendinden men-
kul parti şef ve şefçiklerini sos-
yal demokrat politikalann tartı-
şıldığı; yeni politikalann öneril-
diği ve üretildiği; üretilenlerin
yaşamın denek taşına vuruldu-
ğu parti içi tartışmalann içine
sokun bakalım. Görün o zaman
partinin nasıl anndığını ve par-
tinin nasıl güçlendiğini.
Delege baronları, bezirgânla-
n belki parti organlanna seçile-
bilirler. Ama "Özelleştirmeye
karşı sosyal demokrasi hangi
mülkiyet biçiminisavunacaktır"
ya da "Yaklaşan enen'i darbo-
ğazını aşmak için nükleer, hid-
roelektrik ve termik santrallar
arasında sosyal demokrat ter-
cihlerin ilkeleri nedir, ne olma-
lıdır" sorularının tartışıldığı bir
parti toplantısında delegelerin
oylan hiç, ama hiçbir anlam ta-
şımaz.
Sosyal demokrat hareket, par-
ti içi demokrasiyi tabana, parti-
nin en küçük birimlerine yay-
madıkça, bu tartışmalarda sı-
nıfta kalanlan geriye itmedikçe,
kişileri değil ilkeleri ve politika-
ları tartışmayı partililiğin asli gö-
revine dönüştüremedikçe...
... Olan Türkiye'ye olur. Bize
de tırmıklamak düşer.
HİKMET ÇETİNKAYA
Şeyh Osman...
Başbakan Necmettin Erbakan, ne yapmak istiyor?
Bir DYP milletvekili bu soruya şu yanıtı verdi:
"Türkiye'nin dış politikasında radikal bir tavır de-
ğişikliği için hamle yapıyor!.."
Soru:
"Nasıl yani?"
Yanıt:
"BiryandanABD'ye 'dostuz' deyip, öteyandan Irak
ve İran'la sıcak ilişki kuruyor; bir yandan Çeçen di-
renişçilere yardım edıp, öte yandan Rusya'yı karşı-
mızaalıyoruz..."
Soru:
"Çeçenlere yardımı öteden beri zaten yapıyorduk
ve Ruslaria ilişkimiz de bu nedenle giderek soğumuş-
tu. Iran ve Irak'la ilişkimiz daha farklı. Iran ve Irak bi-
zim komşumuz. Özellikle Irak'la olan ilişki bizi eko-
nomik olarak rahatlatmaz mı?"
DYP milletvekili, "doğru ama" deyip ekledi:
"Erbakan bu arada dışişlerinidev.e dışı bırakıyor..."
Galiba REFAHYOL hükümetinde kafalar karışık.
Kimi yazarlarımız ve aydınlarımızın da kafaları olduk-
ça karışık.
Diyorlar ki:
"ABD'yi ve Rusya'yı karşımıza almayalın..."
Iran'daki 'mollalarrejimi'nin başlıca görevi komşu
ülkelere 'şeriat ihraç etmek' değil mi?
Bunun yanıtı gayet açık: Evet...
Daha önce değindik, bir kez daha altını çizelim:
Çetin Emeç, Turan Dursun cinayetlerine karışan Ir-
fan Çağırıcı ve arkadaşlannın iran'ın Kum kentinde
eğitim gördüklerini biz değil kendileri söylüyor...
Başbakan Erbakan, Dışişleri Bakanı Tansu Çiller'i
dışlayarakyenibiryöntemızliyor. Başbakan'ınABDye
ve Rusya'ya kafa tutması salt 'radikal dış politika 'ya
geçiş hazırlığının ötesinde, laik demokratik Türkiye
Cumhuriyeti'ni yavaş yavaş 'İslam cumhuriyeti'ne
ısındırma biçimidir de.
Zamanla bunun daha çarpıcı örneklerini hep birlik-
tegöreceğiz...
RP'nin yayın organı Milli Gazete'nin dünkü manşe-
ti hayli ilginçti: 'Türkiyebağımsızlığının farkına vardı...'
Ya Milli Gazete'nin "Dünya niçin Türkiye merkezli
olmasın" başlıklı başyazısı?
Onu da özetleyerek aktaralım:
"Amerika'nın hırçınlığını anlamak mümkün. Be-
ğenmediğimiz 'vahşi kapitalizmin' en iyi uygulayıcı-
sı onlar. Dünyanınjandarmalığına soyunmuşlar ve bu-
nu bugüne kadar büyük ölçüde başarmışlar. Bizim
ABD karşıtı birzemine oturmamız bu söylediklerimi-
zin varlığını ortadan kaldırmaz.
ABD işte bu konumunu en ileri düzeyde kullanma-
sını başarmış. Birçok ülkeye olduğu gibi Türkiye'mi-
ze de birstatü beliriemiş. Öyle ki 'uydu devlet'anla-
yışı şeklinde belirginleşen Yeni Dünya Düzeni içeri-
sinde herhangi bir ülke, ABD 'nin tespit ettiği statü-
ye itiraz etme hakkının bulunduğunu dahi kabullene-
cek noktadan uzak kalmış. Tabii böyle bir atmosfer-
de 'ABD bize nasıl statü belirleyebilir' sorusu kimse-
nin cesaret edeceği bir soru değildir."
Başyazıda 'dışa bağımlılığın' altı şöyle çiziliyor:
"Bilerekya da bilmeyerek dışa bağımlı hale gelmiş
olan ülkelerin, bu esaret zincirini kıracak iki haslete
sahip olmaları gerekir. Bunlardan birincisi aklı ken-
disine rehber edinecek cesaret, ikincisi de ilmi ken-
disine rehber edinecek çalışkanlık ruhudur."
• • •
Başbakan Necmettin Erbakan'ın gözü kara. RP'nin
amacı da ortada: Şeriat devietini kurmak...
Bu bir geçiş dönemidir, hedefe tek başına iktidar
olduğu zaman yönelecektir. Şimdi yapılan altyapıyı
hazırlamaktır.
Irak Kürdistan lslami Hareket lideri Şeyh Osman,ba-
kın Yeni Şafak gazetesinde neler söylüyor.
Soru: "Kuzey Irak'ta bir Iran-ABD çekişmesi göz-
leniyor. Geçtiğimiz günlerde Iran, K. Irak'a girdi. Bu-
nu nasıl yorumluyor sunuz?"
Yanıt: "Biz kim olursa olsun doğruyu söylemesini,
doğru olanı yapmasını istiyoruz. Iran, bizim komşu-
muz ve onlarla kötü olmamız mümkün değil. Bölge-
ye birileri bir şey getirmek istiyorsa barış getirsinler.
Kimyasal bomba ile bombalandığımız zaman (Şeyh
Osman, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni eleştiriyor) bize sa-
dece Iran kapılannı açtı. Başka hiçbir ülkeden yar-
dım görmedik. Orada hâlâ mülteci kamplarımız var.
İddia edildiği gibi Iran 'a bağlı bir hareket değiliz. Ama
Iran'a zarar verilsin istemeyiz ve İran'ın mahfuz tu-
tulmasını istiyoruz."
Soru: "Bağımsız bir Kürt devleti konusundaki dü-
şünceleriniz neler?"
Yanıt: "Öyle bir şey demedik. Biz şunu söylüyoruz;
Irak'ta hür ve temiz bir seçim yapılmalı. Müslüman-
lar arasında birlik olmalı. Bir İslam devletinin kurul-
ması için Müslümanlarbizimle bir araya gelirlerse ne
âlâ. Eğer bunu yapmak istemezlerse, biz lslami bir
Kürt devleti kurmak isteriz. İslam neyi emrediyorsa
biz onu yapanz. EğerAraplar, bizimle birlikte bir İs-
lam devleti kurmak isterlerse başımız üstüne. Yok-
sa, biz İslam devletini tesis etmek için çalışmalanmı-
zı sürdürmeye devam edeceğiz."
Şeyh Osman'la yıllar önce Turgut Özal. bugün de
Necmettin Erbakan görüşüp kendisinden yardım is-
tedi...
Türkiye nereye götürülmek isteniyor, perdenin ar-
kasında kimler bulunuyor, RP her şeyi ABD'den ha-
bersiz mi yapıyor?
Ama Şeyh Osman'ın njyeti gayet açık. Müslüman-
laria birlikte lslami Kürt devleti kurmak...
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya " Planet.com. TR
Müsteşara ıısulsüz
atama tarbşması
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Otomobil kaçakçı-
hgından yargılanan Recep
Ozcan ın. Başbakanlık Müs-
teşar Yardımcılığı görevine.
ANAYOL hükümeti döne-
minde Başbakan Yardımcısı
DYP'lı Nahit Menteşe tara-
fından usulsüz şekilde atan-
dığı belirlendi. Menteşe'nın.
dönemin Başbakanı Yıl-
maz'ın 3 Haziran 1996 günü
Belçika'da olmasından yarar-
lanıp. DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller'in istemi üzen-
ne. Özcan'ı Müsteşar Yar-
dımcılığı'na atadığı tespit edil-
di. C'ller'ın eski av ukatı olan
Örcan'ın, Mercedes kaçak-
çılığı suçundan hakkında açı-
lan davaya halen Ankara I.
Ağır C'eza Mahkemesi'nde
de\am edıldiğıne dikkat çe-
kıldi. Özcan. av ukathğı döne-
minde barodısiplin kurulun-
ca para cezası \ e 3 av da avu-
katlıktan men cezasına çarp-
tırılmıştı.
Atandığı Başbakanlık Müs-
teşar Yardımcılığı için en az
12 v ıl de\ let hızmeti gerekir-
ken Özcan'ın 7.5 yıllık avu-
kat olduğu ve bu sürenin ya-
sa gereği söz konusu atama
için yetmedığı belirlendi. 657
sayılı Devlet Memurlnrı Ya-
sa<>rna göre 12 yıllık kamu
hızmeti olmavanlarm bu gö-
rev e atanamayacağına ilişkin.
Danıştay ca <İa daha önce ve-
rılınış ıkı ayrı kararbulundu-
ğınia dikkat çekildi.
I
i