23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 AĞUSTOS 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER ODP lideri Uras, trafik kazasında yaralandı • BAND1RJVJA (AA>- Özaürlük \e Demokrasi Partisi(ÖDP)Genel Başkanı Lfuk Uras, Bandırma - Erdek karayolundî geçirdiği trafik kazasında hafif yaralandı. AA muhabirinin edindiöi bıleiye aöre Ufuk Urasın kullandığı 34 SKC 79 plakalı otomobil. Bandırma - Erdek vol aynmında. yolun mıcırlı olması nedeniyle takla attı. Kazada yaralanan Ufuk Uras ile kız kardeşi Güniş Uras Eseryel \e yefieni Günce Eseryel. Bandırma Özel Hastanesi 'nde tedavi altına alındı. PKK'li mahkum öldürüldü • DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Diyarbakır Merkez Cezae\ i'nde 20 yaşındaki Emine Yavuz'un muhbirlık >aptığı gerekçesiyle koğuş arkadaşlan tarafından boğazlanarak öldüriildügü bildırııdı Diyarbakır Merkez Kapalı Cezaev i'nde PKK adına faaliyette bulunduğu sa\ lyla tutuklu bulunan Yavuz'u. gardiyanların önceki günkü sayım sırasında kanlar içerisinde bulduklan belirtildi. Cesedin üzerinde bulunan pusulada "Cezalıydı, cezasını verdik" yazdığı öğrenildi. Yaş haddi yine gündemde • ANKARA (ANKA)- SSK vasalannın degiştirilebilmesi için ortak çalışma yapan ve işçi. işveren. işçi emeklilen ile hükümet yetkililerinden oluşan komitenin ağustos ayı sonuna kadar çalışmalarını tamamlamayı hedeflediği, çalışmaların yumuşak bir geçiş ile emekliliğe yaş haddı eetirmeyi de içerdiği belirtildi. SSK Genel Müdürij Kemal Kılıçdaroğlu"nun da yer aldıgı komite çalışmalarında. SSK'nin örgütlçnrnesini düzenleyen yasa ile sigorta sistemini içeren yasalar ele alınıyor. Komite çalışmalarında örgütlenme sistemine ilişkin ciddi görüş aynlıklan olmadıgı belirtilirken asıl tartışmanın prim giin sayısı arttırılması ve yaş haddi beürlemelerinde çıkması bekleniyor. Güneydoğu sonununa çözüm • DhARBAKIR(UBA)- Eskı Devlet Bakanı ANAP'lı Ali Talip Özdemir. Güneydoğu meselesinin çözümünde geç kalındığını belirterek. "Çözüm rüm partiler arasında sağlanacak konsensüsle gerçekleşebilir. Demagojiyi bırakıp. öncelikle sosyal banşı ele almamız lazım" dedi. ANAP Batman Millenekili Ataullah Hamidi ise "Güneydoğu sonınu nasıl çözülürse çözülsün. ama çözülsün. Silaha. mermiye harcanan para buradaki insanların refahı. huzuru için harcansın. Türkiye'de 65 milyon insan bu sorundan zarar görmüştür. Ama maddi. ama manevi" görüşünü savundu. Bağ-Kur emeklileri • ANKARA (ANKA) - Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik. Bağ-Kur emeklilerinin zamlı ağustos aylıklan ile zam farklarının 12 ve 14 ağustosta ödeneceğini açıkladı. Çal'Şrna ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik, konu ile ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada, Bağ-Kur emekli. dul ve yetim aylıklannın her ayın 10 ve 12'nci günlerinde ödenmesine karşın, bugûnün resmi tatil olmasından ötiirii zamlı maaş ödemelerinin 12 ve 14 ağustos tarihlerinde yapıîacağını bildirdi. Buna göre dul ve yetimlerin zamlı ağustos aylıkları tahsis numarasının son rakamı tek olanlara 12, çift olanlara ise 14 ağustosta ödenecek. Emekli aylıklannda yapılan artışlar nedeniyle doğan zam farklannın da aynı tarihierde ödenecegi kaydedildi. ANAP, Erbakan-Muhammed görüşmesini dış politikada zafiyet olarak değerlendirdi 'Devlet ciddiyetsiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan .Necmettin Erbakan'ın. Mısır kaynak- lı terörörgütü Müslüman Kardeşler'in tem- silcisinin ardından. Kuzey Iraklı dini lider Şeyh Osman'ın kardeşi Sıddık Aziz Mu- hammed'Ie görüştüğünün ortaya çıkması, ana muhalefetpartisi ANAP'ın tepkısine ne- den olurken RP yöneticileri. görüşmenin, "toplumların birbirierini daha iyi tanıma- sı amacı" taşıdıgını öne sürdüler. PKK kaynaklı terör sorununa çözüm amacıyla görüştüğü ileri sürülen ve Mu- hammed'in Türkiye'de temsilcilikaçmais- teğini de ilettiği Erbakan'ın bu girişiminı ANAP, "devietyönedmieiddiyetsizîiğinin bir örneğT olarak değerlendirdi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Oku- yan, PKK kaynaklı terör sorununa çözüm ANAP • Necmettin Erbakan'ın Kuzey Iraklı dini iider Şeyh Osman'ın kardeşi Sıddık Aziz Muhammed'le görüşmesi tepki yarattı. RP'nin.. toplumların birbirierini daha iyi tanıması amacı taşıdıgını öne sürdüğü görüşmeyi ANAP. devlet yönetimi ciddiyetsizliğinin bir örneği olarak tanımladı. bulmak bahanesiy le Kuzey Iraklı dini lider Şeyh Osman'ın kardeşi ile görüşmesini eleş- tirirken. bu durumu Türk dış politikası açı- sından zafiyet olarak değerlendirdi. Okuyan, "Bu gelişmeier olurken acaba Dt- şişleri Bakanı SayınTansu Çiller, eşivle bir- likte, gay rimenkul fiyatlan ya da ucuz arsa kapatmak için araştırmalar rrıı yapmakta- dır"dıye sordu. Başbakan Necmettin Erbakan'ın. Dışiş- leri Bakanlısı'ndan habersiz olarak Surive büyükelçısi. Kuzey Iraklı dini lider ŞevhOs- man'ın kardeşi Sıddık Aziz Muhammed ile görüştüğü. yıne Dışişleri'nden habersiz ikı bakanın Bağdat'agönderildiğınedikkatçe- ken Okuyan. dı^ politikadaki bu kargaşa- nın. Türkiye'nın itibarını sarstığını vegide- rekyalnızla^maMiıayolaçtığını vurguladı. RP Grup Başkaınekili Temel Karamol- laoğlu nun. "Suriye ve Irak'ın teröredestek \ermedigi~ vönüntiekı >özlerini eleştıren Okuy an. "Bu kişîherhaJde20bin kişinin ka- (ili olan Abdullah Öcafan'ın Suriye'de ya- şadığını herhalde bilmek istemiyor" dıye konuştu. Türkiye'nin dış politikadaki durumunu. gazetemız çi^en Musa Kart'ııı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Çıller'i, "Dış kapının mandalı". RP'li De\ let Bakanı Ab- duliah Gül'ü de "Dışişleri Bakanı" olarak gösteren kankatürünü gazetecilere göstere- rek özetleven Okuyan. "Çiller. dış politika konusunda dış kapının mandalı konumuna düşmüştür" görüşünü dile getirdi. RP Genel Başkan Yardımcısı AhmetTek- dal da "Bu görüşmelerin amacı insanların birbirini iyi tanıması. Toplumların birbiri- ni dinleyerek anlaması lazını. Bu da diyaloğ- larla mümkündür. Bu görüşmeler de diyaloğ- dan ibarettir" dıve konuştu. 'EMn muhalefet yapacağız' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Geıiel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan. bol keseden vaat- lerde bulunurken. bir yan- dan da zam yağmuru "baş- latan REFAHYOL hükü- metine, TBMM'yi "dar edeceklerini" söyledi. Baş- bakan Necmettin Erba- kan'ın gecekondu affı ha- zırlıgına da sert tepki gös- teren Okuyan. "Hükümet, bu tutumuyla gecekondu mafyasına destek, güç ver- miştir" görüşünü dile ge- tirdi. ANAP büyük kongre- sinde. genel başkan Mesut Yümaza karşı aday lık için adı geçen Izmir Milletve- kili Işın Çelebi'nin. "Ya ben ya da Lütfullah Kava- lar aday olacak" sözlerinı de eleştiren Okuyan, "ANAP Genel Başkanlıgı. yazı -turavla beiirlenecek bir makanı değildir" dedı. Okuyan. dün düzenledigi basın toplantısında. hükü- metin icraatını eleştirirken. bundan sonra daha etkin muhalefet yapacaklarını sövledi. ÇİZMEDE3V YUKARI MUSA KART 2 bakanın Irak ziyareti Türkiye'nin ABD ile ilişkilerini gerginleştirecek Islaııı ülkeleriyle dörtlü işbirliği ANK.4RA (CumhuriyetBürosu)- Dış politika tercihini komşu islam ülkelerinden yana koyan koalisyo- nun büyük ortağı RP, tran, Irak \e Su- riye ile dörtlü işbirliği için çalışma- lannı yoğunlaştırdı. Adalet Bakanı Şevket Kazan. Başbakan Necmettin Erbakan'ın Irangezisiylekoşut ola- rak bugün Mılli Egitim Bakanı Meh- metSağlam ile birlikte Irak'a gidi- yor. Erbakan'ın gölge Dışişleri Ba- kanı olarak nitelendirilen Devlet Ba- kanı Abduliah Gül'ün de önümüzde- ki günlerde Şam'a gitmesi bekleni- yor. 1991 KörfezSavaşf nınardından Birleşmiş Milletlerambargosuna ta- bi tutulan irak'ı ilk kez 2 bakanın birden ziyaret etmesinin Türkiye'nin ABD ile ilişkilerini sertleştirmesi bekleniyor. Diplomatik kaynaklar. durumu yumuşatmak için Kazan "ın gezisine Mehmet Sağiam'ı dahil et- mesinin heyeti güçlendirerek duru- mu daha da agırlaştırdığını savun- dular. Kazan ise. Irak'a yapacaklan geziyle ilgili olarak "Bugüne kadar bu ülkeler arasında ihmaJ edilen mü- nasebetlcri giiçlendirmek için hare- ket ediyoruz" dedi. Başbakan Erbakan'ın, terörörgüt- lerine yardımcı olması nedeniyle ABD tarafından ambargo uygulanan İran'a destek vermesinin yankılan sürerken. RP'li Adalet Bakanı Ka- zan'ın apartoparBağdat'a gezı plan- laması. Dışişleri Bakanlığı'nı kay- gılandırdı. Hükümetin DYP kanadı. • Başbakan Erbakan'ın gezisiyle koşut olarak Irak'a aniden ziyaret düzenleyen Adalet Bakanı Şevket Kazan, "Bugüne kadar bu ülkeler arasında ihmal edilen münasebetleri güçlendirmek için hareket ediyoruz. Bugüne kadar ihmal edilenler yapıhyor" dedi. edilenleryapıbyor.Türkiye 8e Irakara- sındaki bu hallerin ortadan kalkma- sı lazım. Koalisyon protokolünde, te- röriin önlenmesi için Türkiye, İran, Irak ve Suriye arasında dörtlü «ö- rüşmelerinzorunluolduğunu ifadeet- tik. Bunun /emininin ha/ııianması \saxm. Irak topraklannda sıkıntıya düşen bazı insanlanmı/.şüforlerimiz var. Şu anda onlar Bağdat Ceza- evi'nde. Ay nca onlaria da ilgilenece- ğim." Kazan \e Sağlam'ın ziyaretine iliş- kin Bakanlar Kurulu Kararname- si'nde her iki bakanın da ekonomik ışlerle ilgili olarak Iraka gidecekle- ri görüşüne ver verili\ordu. Şevket Kazan"ın Irak'a ziyaretteka- rarlı olması üzenne. en azından ge- zinin ortak kararlılıkla gerçekleştiril- diğı izlenimi \ermekve durumu vu- muşatmak için DYP'lı Milli Eğitim Bakanı MehmetSağiam'ı da RP he- yetine dahil etti. Son anda ortaya çı- kan Bağdat ziyareti üzerine zor du- rumda kalan Dışişleri Bakanı Tansu Çiller. dün Şevket Kazan'la birsüre görüştü. Çiller, gazetecilerin sorula- n üzerine yaptığı açıklamada. Irak'la güvenlik zirvesinin henüz söz konu- su olmadığını, Kazan ve Saglam'ın. sadece 15eylüldeaçılmasıplanlanan petrol boru hattı konusunda görüşme- lerde bulunacağını söyiedi. Çiller'in. "Arkadaşlar boru hattının ön temas ve hazııiıklannı görüşecekler" açık- lamasına karşın. Şev ket Kazan. ziya- ret için daha geniş kapsamh birçer- çeve çizerken, koalisyon ortağının geçmiş politikalannı da eleştirdi. Ka- zan, ziyaretin kabinede yapılan gö- rüşmeler sonucunda belirlendiğini savunarak. şunlan söyledi: "Bugüne kadar bu ülkeler arasında ihmal edi- len münasebetleri güçlendirmek için hareket ediyoruz. Bundan daha tabii bir şey olamaz. Bugüne kadar ihmal ÇUler ağırlaştırdı Cumhunyet'e bilgı veren diplo- matik kavnaklar. Başbakan Yardım- cısı ve Dışişleri Bakanı Çiller'in Şev- ket Kazan'ın Irak'lı meslektaşından gelen davet mektubu üzerine Irak'a yapmayı planladığı ziyarete koalis- yonun DYP kanadından Mehmet Sağ- lam'ın da dahil edılmesinı önererek Türkıye'den Irak'a yapılacak bu üst düzey zivaretiyumuşatmavı amaçla- dığı belirtildi. Ancak, Çiller'in nıüt- tefikler ile arayı açmamak için yap- tığı bu yumuşatma gırişimınin dip- lomatik açıdan durumu daha da ağır- laştırdığmıbelirtenyetkilılerşöylcHİe- diler: "KörfezSavaşı'ndansonra.ilk kez bakan düzeyinde Irak'a ziyaret yapılıyor. Ancak, bir değil iki bakan birden gidiyor. Nani Çiller, D\ P ka- nadından bir bakanı da Kazan'ın Irak ziylaretinc dahil ederek durumu yumuşatmak istcdi. ancak heyetin ağııiığını daha da arttırrruş oldu." ABD'nin tepkisi ABD. Irak Devlet Başkanı Sad- dam Hüseyin'in elindeki kimyasal sılahlann yok edilmesini sailamak amacıy la uygulanan uluslararası am- bargoyu delebılecek her türlü girişı- me tepki göstenyor. Türkiye'nin kom- şu Irak'a üst düzey ziyaretleryapma- sını. Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyın'i tecrıt etme politikasmda olunisuz bir unsur olarak gören ABD'nın, Ankara nezdinde girışını- de bulunması bekleniyor. ABD. Tür- kıye'nın Irak ile ilişkilerini yakın- laştırnıasını önlemek amacıyla kısa süre önce de Ankara'ya Irak'ın elin- deki silahlann imha edilmesini ;>ağ- layan BM hevetinin Başkanı Rolf Ekeus'u göndermi^ti. Ekeus. Anka- ra ile temaslannda "Bakın Saddam Hüseyin size doğrudan tthdit oluş- turan kinısaval \e bi\ol<ıjiksilahlannı imhaetmiyor" diverek gözdağı ver- mışti. IKİH lideri Teröre arabulucu Şeyh Osman LALE SARIİBRAHİMOĞLİI ANKARA - Koalısvonun Islanıı görü^lü büyük ortağı Başbakan Necmettin Erbakan'ın. basına vansıyan yakııı temaslarıyla gündeme gelen Şeyh Osman'ın lıderlığindckı Irak Kürdıstan l>lamı Hareketı'nın (IKİH) 2 yıldır Türkive'de büro.su bulunduğu ortaya çıktı. Hareketın lıden Şeyh Osman da. önceki gün Erbakan ile görüşen kardeşi Sıddık .Aziz Muhammed ile birlikte Ankara'ya geldı ve daha sonra Istanbul'a geçti. Başbakan Erbakan. tartışmalı İran gezısıne dün başlarken Şeyh Osman da İstanbul'dan sonra İran ve Suriye ye geçip sonra yeniden Ankara'ya dönmeyi planhyor. Şevh Osman'ın İran ziyaretinin. Erbakan'ın bu ülkeyi ziyareti sırasında veya sonrasında gerçekleşeceği belirtilirken Kürdistan Islanıı Hareketi liderinin temasları. Suriye ve Iran'daki bazı gruplarla temasa geçerek terörle -, mücadete konusunda Erbakan nezdinde arabuluculuk yapmaya hazırlandığı yorumlarına yol açtı. Erbakan. komşu ülkelerin teröre destek verdiklerine dikkat çeken gazetecilere. bu sortıııu Şeyh Osman"la halledeceklerı yönünde açıklamalarda bulunmuştu. Irak'ta Mesud Barzaniliderliğindeki Kürdistan Demokrat Partısi ile CelaJ TaJabani liderlığındeki Kürdistan Yurtsever Bırlıgı'nden sonra üçüncü büyük silahlı gücü oluşturan IKİH, o dönem muhalefet olan RP'nin gırişimleri sonucu 2 yıl önce Ankara'da temsılcılik açtı. Hareketın temsılcilığıııi. Şeyh Osman'ın 40 yaşİarındaki oğlu Abdurrahman Osman yapıyor. İKIH'nın Ankara'dakı temsilciliğindeıı birvetkili. Cumhuriyet'e. Şev lı Osman'ın Ankara daki temasları konusunda bilgi vermekten kaçınırken Erbakan ile bir araya gelen Sıddık Aziz Muhammed'ın Türkiye'den oturma iznı almak için başvuruda bulunduğunu doğruladı. Aynı yetkıli. basında Şeyh Osman'ın temasları hakkında çıkan haberlerle ilgili olarak bir basın açıklaması yaparak durumu vansıtacaklannı belirtti. TıIRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr Sanki dünkü Tırmık'ta, "Ya- nn da CHP'nin örgütlenme mo- delini tırmıklayalım" denmemiş gibi söze girdi. Ev telefonumu bulmuş. Selamı sabahı, günay- dınlaşmayı filan bir yana bırakıp başladı: - DSP'nin örgütlenme anla- yışını açtklama bahanesiyle in- ceden inceye laf sokuşturuyor- sunuz. Parti üyelerinin sayısını değil, kalitesini artırmayı ilke bellemenin neresikötü? Gözü- nüz CHP'deki delege ağalannı, delege bezirgânlannı, bölgeci- lerigörmüyor. CHP'nin değirme- nine su taşımak kendi bileceği- niz iş sayın Engin, ama bari DSP'yi rahat bırakın... Haydaa, buyur burdan yak ! DSP'yi de CHP'yi de rahat bı- rakmak ya da rahatsız bırak- mak gibi bir derdimiz yok. Der- dimiz DSP ve CHP'nin bizi ra- hat bırakmayışı. Sorun bu... Bir model olarak DSP'nin "Sı- nııiı üye, sınırsız taraftar" ilkesi- Demokrasi, Partiden Başlar... nin yandaşları vardır. Savunabi- lirler de. Olmadı, Leninci parti modelinin ateşli yandaşlanndan ödünç tezler alırlar, "Çelik di- siplinli, eğitilmiş, yaşamının ek- senine siyasal mücadeleyi ve partisinin zaferini koymuş sayı- ca az, etkice çok üyeler"den oluşan bir örgütlenmenin er- demlerini sayıp dökerler... Bu mümkün. Ama yanıtlanma- sı gereken başka sorular da var: Örneğin bu "sayıca az, etkice çok" parti üyelerini kim, hangi ölçütlere göre seçecek? DSP'nin tüzük ve programı bu konuda hiç de sağlam bir elek işlevi taşımı- yor. O program ve tüzüğe uyan- lar parti üyesi yapılacaksa, DSP'nin bugünkü üye sayısın- daki sınırhlık, üye kabulündeki saçmalık düzeyine ulaşmış cim- rilik nasıl açıklanacak? Yoksa Bülent ve Rahşan Ecevit çif- tinin "ç/ftseç/c/"oldukları biriş- lerlikten mi söz etmeli? Ece- vit'lerin üyelik başvurularını tart- tıkları terazi nasıl bir aygıt? Sa- kın birinci maddesinde "Lidere ve eşine mutlak itaat ve sorgu- suzgüven" yazıyor olmasın! • • • Sakın gözden kaçmasın, Le- ninci partilerin daha sonraki dö- nemleri. kâğıt üstünde pek sağ- lam görünen. fabrikalarında, iş- yerlerinde, köylerinde, semtle- rinde çalışkanlıkları, yetenekle- ri. fedakârlıkları, siyasal çözüm- ler üretmekteki yetenekleri, de- rinlemesine bilgileri ile sağlam taraftar halkaları oluşturmuş, onları her zaman hareketlendi- rebilen, çelik disiplinli üyelerden oluşan Parti'nin, daha sonra na- sıl yağdanlıklar, belkemiksiz bü- rokratlar, lidere ve güce tapan, toplumda varlığı ile yokluğu pek de farketmeyen, iktidara gelin- diğinde ellerindeki gücü bir zu- lüm aygıtına dönüştüren kım- liksiz üyelerce kuşatıldığı. çürü- tüldüğü unutulmasın. Son derece yoğun tartışma- larla zenginleşmiş, büyük biren- telektüel birikimin üstünde yük- selmiş, buna rağmen bozulmak- tan, çürümekten kurtulamamış Leninci modelle kıyaslandığın- da DSP'nin modeli olsa olsa bir karikatür. Siyaset biliminde parti, ikti- dara gelindiğinde üstünde mu- tabık kalınmış bir programı ger- çekleştirmek üzere biraraya gel- miş insanların oluşturduğu bir ay- gıt. bir örgütlenme. Üyelerin kar- şılıklı hukukunu da partinin tü- züğü belirliyor. Programdaki siyasal, ekono- mik, kültürel, felsefi ilkeleri be- nimseyenlerin parti yaşamına. parti kararlarına katılımlarının önündeki sınırlamalar ne kadar ortadan kalkmışsa partinin de- mokratikliği o kadar artıyor. Par- tiye ilişkin karar, yönelim, tercih ve saptamalarda temsilcilerin (üye. delege. yönetici) ağırlığı ne kadar artarsa demokratik- likten de o kadar uzaklaşılıyor. Son paragraf dikkatle okun- duğunda, DSP'deki seçkinci. partiiçi demokrasinin temsili ni- telikliğini aşırı ölçüde zorlayan eğilimlerin karşısına CHP'de egemen olan modelin konama- yacağı kolayca anlaşılıyor. Bu. bir yanlıştan bir başka yanlışa savrulmak olur. DSP katılımcılığı yasaklarken, CHP de üyelerine "katılımcılık" oynatıyor, yandaşlarının da bu oyunu yutmasını istiyor. Bugün de bunu açmaya ça- balayalım... diyeceğiz ama yer kalmadı. Tırmık'm pehlivan tef- rikasına dönmesini hoş görün, sabrınızı biraz daha zorlayın. Çok değil yarına kadar... POLtTÎKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA • ••Dachau Şarkısı Dikenli teller. ölüm yüklüydü... Üzerimizde acımasız birgökyüzü bizi izliyordu... Gazetelerde ölüm haberleri eksik olmuyordu. Hep- si kan gölünün kurbanlarıydı... Jura Soyfer mi okunur bu saatlerde? Divana uzanan bir kadın. Belki siyah saçlı mavi gözlü, belki de kapkara bakışlı. Kadın, adama kızgın!.. Dışarda denizin hışırtısı... Karşı kıyıda bir ış/k yağmuru... Jura Soyfer, Ahmet Cemalin Türkçesiyle küçük kuşlann uçuşunu, emeğın alın tennı anlatıyor... Gece durgun ve sessiz... Gökgürültüleriyle dolu bulutlar yok havada... Diyorum ki: "Birbaşka ışıkta gösterir seni/Parasızama onca de- ğerli şerefgünleri/Sırtına bir ceket almakyerinei Bü- rünürsün binlerce şerefe./Hep nefret et sefaletten,IBı- rak toza boğulsun masanın üstüJAma temiz tut şe- refdenen şeyıJTertemiz ve lekesiz tut..." Kadın, divandan kalktı, balkona çıktı. Bahçedeha- nımeli kokusu vardı. Tam karşı dairede bir başka kadınla bir adam, ken- di düşlerinde sevginin ve aşkın ağını örüyordu... Sanki bir sevda büyüyordu genç kız yüreğinde; sanki bir aşk yıllara meydan okuyordu... Bir ses duyuluyordu karşı tepelerden. Çok uzağımızda kalıyordu tüm sevınçler... Bizler binlercemiz sabah karanlığında, hiç konuş- maksızın öylece duruyorduk... Üzerimizde acımasız bir gökyüzü, divana uzanan o şımarık kadın... Ben ve sen ! Silahlann gölgesinde yaşıyoruz gece gündüz... Yaşam bir ders oluyor bize burada... Düşündüğümüzden çok daha güç bir ders... Kimse saymıyor artık günleri ve haftaları, kimileri var ki nedeyılları... • • • Dikenli teller ölüm yüklüydü. Üzerimizde acımasız bir gökyüzü soğuğu ve güneş yanığını göndermek- teydi. Ben ve sen Dachau'yu şarkısını ögretememiştik insanlarımıza. Ögretememiştik o paroiayı bunca yıl acı çeken dostlarımıza... Adımız Moya'dır bildiğiniz gibi... Mavidir kanımızın rengi... Bir akşam bulutunun işaretinde dolu dolu olan göz- lerimiz kendi yalnızlığımızdır. Bizim şarkımızı söyleyin zaman zaman... Umutlarda çoğaltın bizi... Dachau'lar olmasın. Dachau'larda insanlar ölme- sin!.. Dikenli teller ölüm yüklüydü... Kadın balkondan gökyüzüne bakıyordu. Karşı kom- şunun ışıkları sönmüştü... Dachau şarkısı çalıyordu uzak bir kentin bilınme- yen sokaklannda... Bu şarkıyı kaç kişi biliyordu acaba? Adam gökyüzünde yıldızlan ararken o şarkıyı hâlâ mırıldanıyordu: "Ama biz, Dachau 'da öğrendik paroiayı, Öğrenıp çelik gibi sertleştik. insan kal kardeşim, , ' ,.'",-."' Sende kalsın erkeklik..." , •,-,.•„ • • • Gözleri doldu adamın... Bahçeye çıktı, kırmızı güllere dokundu... Şarkı bitmemişti... O da kimseler duymadan o şarkıya eşlik etti: "Gün gelecek, sırenler çağıracak. Haydi bakalım, sayım için son tekmile! O zaman dışarıda, bulunduğumuz yerde, Sen de hazır olacaksın arkadaşım. Özgürlük gülecek bize aydınlık yüzüyle, Yaratmaktır asıl büyük yüreklilik Ve bizim yaptığımız iştir. Bu iş iyi olacak..." Havada yanık kokusu vardı. Lacivert bir karanlığın içinde sessizliğin şiiri okunuyordu. Gözlerini kapadı bir an. Bir süre hiç konuşmadı. Çok uzaklardan gelen bir sesle irkildi. Gözlerini açtı ve çevresine bakındı. Dedi ki: "Kaybolmasm çocuklar, analar, babalar, sevgililer, eşler..." Dikenli teller ölüm yüklü olmasın. üzerimizde acı- masız bir gökyüzü bulunmasın... Silahlann gölgesinde yaşamasın insanlar..." Kederle beklenilen bir yenilgi, zamansız bir kaçışın gri sessizliği içinde çoğaldı. Körleştirilmiş ve sağırlaş- tırılmış bir toplumun tepkisizliği kuşları bile kahretti. Hintli şair Dom Moraes'in sesiyle uyandı bir sa- bah. Gökyüzüne baktı, kuşlarla konuştu ve haykırdı doğan güneşe karşı: "Yaşadığın yere savaş uçaklan geldiğinde,/Evler tuğ- lalanna kadar sarsılıp/Yerlere yıkıldı ve sonra ne- hirJKıpkırmızı birlapa oldu ve insanların kolları,/ Ba- cakları durduğun yerin çevresine saçıldı. Sen çocuktun./Yukarı bakıp, gökten düşüp de/ Oyuncaklannı kıranın ne olduğunu merak ettin Yıllarsonra gülümsediğinde, ISana her şey açıklan- dıJHİçbir şey affedilmese de..." Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya <<* Planet.com. TR Servet Sürücü Ölüm nedenini adlî tıp çözecek OMER YURTSEVEN SARIGÖL - Bahadırlar Köv ü'nde landarma tarafın- dan gözaltına alındıktan son- ra ölü bulunan çiftçi Serv et Sürücü'ye yapılan otopsı- de. kalp bölgesinde morluk görüldüğü bildırıldi. Budu- rum. landarma astsubayı Yu- suf Bilge tarafından ensesi- ne dipçik vurularak öldü- rüldüğü öne sürülen Sürü- cü'niin kalp bölgesine de darbe aldığı kuşkulannı do- ğurdu. Bulunmasınm ardından Bahadırlar Köyünden Sarı- göl Devlet Hastanesi negö- türülen Servet Süriicünün cesedine otopsı yapan Dr. Serdar Yaman. kalp bölge- sındekı morluğun varlığını doğrulavarak otopsı bulgu- lanna ilişkin şu bilgileri ver- di: "Servet Sürücü hasfane- ye getirildiğinde olmüştü. Vücudunda herhangi darp veya yara t/ine rastlamadık. Zaten bu gibi olaylarda ke- sin sonuç adli tıp araştırma- sından sonra belli olur. An- cakgiiğsünü açngınıızda kal- bin alt kısmında biranormal- lik vardı. Bir renk değişimi gözledik. Ben meslek haya- tımda ilk kezoöv le birgeiiş- nıeyetanıkokJum. Bu. neden ka> naklanmıştırtam olarak bilemiyoruz. Bize ölüm ne- deni sorulduğunda tahnıi- nimizisö>ledik. Belki kalp krızı olabılir" dedik. Ancak belirttiğim gibi bizim tah- minimizdeğiL, adli hbbın tcş- hisi önenıli. Bunu çözecck olan da Adli Tıp Kuru- mu'dur." ' ^ i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle