Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
241TEMMUZ 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
KANI.\ RANTINI YtYENLER
Hacı, devleti
tokatlıyor
HALIL NEB1LER
-3-
Mehmet Ali Altındağ'ın
Intîm Inşaat Limited Şirke-
ti, Altındağ A.Ş. ve Altın-
dağ Inşaaı Taahhüt Ticaret
Ithalat Jhracat Limited Şir-
keti diye îıç şirketi var. Bu
şirketlerle ihalelere girip as-
keri ve kamuya ait ihaleleri
alıyor. Bayındırlık ve İskân
Bakanlığı Teftiş Kurulu
Başkanlığı'nın I4Temmuz
1995 tarih ve
B.O9.0.TKB.0.00.0O.0O sa-
yılı raporunda ~Hacı**nın
ihaleleriyle ilgili ilginç bul-
gular var. Rapora göre Al-
tmdağ'ın hangi ihalede ne
yaptığı şöyle sıralamyor:
- Bismil 20 derslikli il-
köğretim okulu inşaatında:
Altındağ Inş. Taah. Ith. Ihr.
Ltd. Şti'ne toplam 1 milyar
180 milyon 53 bin 485 lira
fazla ödenmiş. Bu para mü-
teahhitten geri alınmalı. Ha-
kedişleri dilzenieyen kont-
rol mühendisi M.Nur Ta-
rancı ve yapım şube müdü-
rü Feridun Güneş ile Ab-
durrahnıan Batıban'ın kı-
nama cezası ile tecziyeleri
gerektiği...
Disiplin sonışturması
- Diyarbakır Merkez Yeni
Lise inşaatında: Yüklenici
Altındağ Inş. Tur. Tic.
A.Ş.'ye tasfiye tarihine ka-
. dar ödenen 7 hakediş rapo-
ru ile 1993 birim fiyatı ile
toplam 681 milyon 268 bin
186 lira fazla ödemede bu-
lunulduğu. bunun müteah-
hidinden tahsil edilmesi ge-
rektiği. müteahhit Altındağ
İnş. Tur. Tic. A.Ş.'nin 2886
sayılı Devlet İhale Kanu-
nu'nun 83/c maddesinde sa-
yılan eylemlerı nedeniyle
Türk Ceza Kanunu hüküm-
lerince işlem yapılmak üze-
re yetkilı cumhunyet baş-
savcılığına suç duyurusun-
da bulunulması gerektiği.
şirkete Devlet Ihale Kanu-
nu'nun 84. maddesine göre
Içişleri Bakanlığı tarafından
ihalelere katılmaktan yasak-
lama karan verilmesi gerek-
tigi. fazla ödemeye sebep
olan kontrol
mühendisi Or-
han Alkjş.
kontrol şefi
olarak görev
yapan E.Bekir
Erdem hakla-
rında Memu-
rin Muhake-
matı Hakkın-
daki Kanun
hükümlerine
göre soruştur-
ma açılma^ı
gerektiği, Bc-
kir Erdem'in
ayhktan kes-
me. Abdurrah-
man Batıhan
ve f.Halil Er-
kan"ınkınama
cezası ile.
VI.Salih Deniz,
Turgut Kaya
ve Muzaffer
Abah'nın kı-
• Vali Doğan
Hatipoğlu.
baskıyla görevden
alındı
nama cezası ile cezalandı-
nlmaları için disiplin soruş-
rıırması açılması gerektiği,.
- Diyarbakır Merkez Se-
rapgüzeli 150 konut inşa-
atında: Çatılarda kullanıla-
cak oluklu saclann 0.50 mm
kalınlıkta olması gerekirken
0.40 mm kullanıldığı...
- Diyarbakır Merkez 290
dairelı polis lojmanı inşa-
atında: 1995yılıBayındırhk
Bakanlığı birim fiyatlanna
göre 32 milyar 408 milyon
502 bin 618 lira fazla öde-
menin müteahhitten tahsil
edilmesi. Olağanüstü Hal
Bölge Valiliği'nce ihale edi-
len inşaatın müteahhidi Al-
tındağ Inş. Tur. Tic. A.Ş.'nin
idareyi 32 milyar 408 mil-
yon 502 bin 618 lira zarara
uğratarak haksız kazanç
sağladığı anlaşıldığından,
müteahhit hakkında gerekli
yasal işlemlerin lçişleri Ba-
kanlığı tarafından yerine ge-
tirilmesi için adı geçen ba-
kanlığa konunun intikalinin
sağlanması gerektiği...
İhale yasağı
- Merkez Mehmet tçkale
Ilkokulu'na ek 20 derslik in-
şaatında: 245 milyon 151
bin 572 lira fazla ödeme ya-
pıldığı. bunun müteahhitten
tahsili...
- Diyarbakır Merkez Ad-
İiye Sarayı inşaatında: 26
Şubat 1992 tarihli sözleş-
mevle tntim tnşaat Ticaret
Müşavirlik Limited Şirke-
ti "ne deviredilen 13 milyar
1OO milyon keşif bedelli ad-
liyesarayı inşaatında müfet-
tişlığimizce yapılan inceie-
me »ırasında. onaylı son ha-
kedışolan 23J2.1994 gün
ve 28 no"lu hakediş itibany-
la toplam olarak 59 milyar
675 milyon 400 bin 615 lira
fazla ödeme yapıldığı, mü-
teahhit hakkında 2886 sayı-
lı Devlet İhale Kanunu'nun
83 c maddesinde sayılan
"taahhüdünü yerinegetirir-
ken idareye zarar verecek iş-
ler yapmak" biçimindekı
eylemleri nedeniyle TCK
hükümlerine göre işlem ya-
pılmak üzere cumhuriyet
başsavcılığına suç duyuru-
sunda bulunulması gerekti-
ği. bu eylemler nedeniyle
ihalelere katılmaktan yasak-
lama karan verilmesinin uy-
gun olacağı...
Kimse dokunamıyor
- Diyarbakır Merkez
Otelcilik ve Turizm Meslek
Lisesi inşaatında: ...Müte-
ahhide muhtelif tarihlerde
toplam 8 milyar 59 milyon
742 bin 161 lira fazla öde-
mede bulunulduğu, ancak
müteahhitten alınması gere-
ken tutann 1995 yılı Bayın-
dırlık Bakanlığı birim fiyat-
lanna göre hesaplandığında
24 milyar 211 milyon 886
bin 312 lira olduğu, adı ge-
çen şirketin lçişleri Bakan-
lığı tarafından ihalelere ka-
tılmaktan geçici yasaklama
kararı verilmesi gerektiği.
TCK hükümlerine göre iş-
lem yapılmak üzere >etkili
cumhuriyet savcılığına suç
duyurusunda bulunulması...
Hangi işi almışsa devlete
kazık atmış. hakkında defa-
larca suç duyurusunda bulu-
nulmuş. defalarca ihalelere
katılma yasağr istenen ve
getirilen Altındağ'a ne ol-
muş diyebilirsiniz. Hiç...
"Hacı"ya kimse dokunamı-
yor. Ünal Erkan'ın seçim
gezileri sırasında Hacı'nın
oğlu Mehmet AkifAltındağ,
Erkan"ınotomobilinde. kür-
süsünde, otelinde. masasın-
da. sofrasında dolaşıyor. Di-
yarbakırda herkes Erkan'ın
seçım kampanyasını Altın-
dağ'ın finanse ettiğini ko-
nuşuyor. Hacı ihalelere girip
girip kazanıyor.
HaeTya her şey mflbah
Hacı heryerde. herşeyde
kazanıyor. istediğini elde et-
mek için her şeyin mübah
sayılmasıbiçi-
minde formü-
le edilen tavn
birebir uygu-
luyor. Şimdi
Diyarbakır
Devlet Gü-
venlik Mahke-
mesi Cumhu-
riyet Başsav-
cılıSı'nın
5.9.1990 tarih
ve Hz
1990-1076 ve
Karar 199082
numaralı dava
dosyasına bir
göz atalım.
Dosyaya göre
Süleyman oğ-
lu. 1964 Van
doğumlu Ab-
durrahman
Balatangöz,
Van'daki kö-
yündenaynla-
rak iş bulabilmek amacıyla
Diyarbakır'a gelir. Burada
tanıştığı iki kişiyle birlikte
kendilerine PKK'li süsü ve-
rerek işadamlanndan para
toplamaya başlarlar. Abdur-
rahman Balatangöz. kendı-
sini sigorta şirketinden ele-
man olarak gösterip telefon-
la Mehmet Ali Altındağ'dan
randevu alır.
Sonrasını. Abdurrahman
Balatangöz'ün, önce Diyar-
bakır DGM Savcılığı'nda
alınan ifadesinden öğrene-
lim:
"Mehmet Ali Altındağın
işyerineginim. tşjerindeda-
ha sonra oğlu olduğunu öğ-
rendiğjm bir şahıs vardı,
kendisivle yalnız konuşmak
istediğimi söyledim. oğlunu
odadan çıkardı. Tek başına
ikimiz konuştuk. Ben Meh-
met Ali Altındağ'a sigorta
görevlisi olmav ıp PKK örgü-
tünün üst düzev bir yetkilisi
oldugumu. örgütün vağ, şe-
ker, Mekap a>akkabı gibi lis-
tede yazdığımız malzemele-
re(htiyacı olduğunu söyleye-
rek listevi kendisine uzarnm.
Listedc belirtilen malzeme-
leri almasını istedim. Bu
malzemeleri ben alamam,
sana malzemelerin tutarı
karşısında para verejim, de-
di ve beş niihon TL parayi
bana verdi. M.A1İ Altındağ,
bana parayı verirken bir lis-
te \erdi. Bu listede 4-5 kişi-
nin adları yazüı idi. Adlan
yazılı şahıslann soyadlan
Ensarioğuüan idi. Bu şahıs-
lan öklürmemiz karşısında
bize her türlii vardımda bu-
lunabileceğini sövledi ve ben
listevi alarak işyerinden a>-
nldım."
Yarın: BU adamları
temizleyin
Sovyetler Biriiği adına katılan baş delege Çiçerin
zaman zaman Türk tezini destekiiyordu. (En başta)
İtahan delege Gorroni daha önce İstanbuTda
bulunmuş değerli bir diplomattı ve Mussolini'ye
ha> randı (2. resim). Çiçerin'in yerine gelen Rus
delege Vbrouski bir cinajete kurban gitti. (3. resim).
Japon delege Hayaski kapitülasyonlann
kalkmaması için direnhordu. (iistte)
Topla, tüfekle, canla, kanla kazanılan kurtuluş savaşının dıplomasi masasındaki büyük zaferi
BağniLsizlığuı adı LozanMERİÇ V EÜDEDEOĞLU
73. yılını kutladığımız
Lozan Banş Antlaşması'nı
bu >ıl. Cağdaş Yaşamı Des-
tekleme Derneği, içerik ba-
kımından oldukça değişik
biretkinlikk kutluyor.
Isviçre'nin Lozan kentin-
deki 13. yüzyıldan kalma
Uşi (Ouchy) Şatosu"nda ya-
pılan ve çoğu kez inanılmaz
derecede gerilimli geçen
görüşmelerden kimi kesit-
ler, Atatürk Kültür Merke-
zi'nde canlı oturumlarbiçi-
minde sunulacaktır.
Bu canlandırma, delege-
lerin konuşmalannm sanat-
çılarımız tarafından seslen-
dirilmeleri yanında. gerek
oturumlann yapıldığı salon-
lann. binalann gerekse tar-
tışan delegelerin resimleri-
nin perdeye yansıtılmasıyla
gerçekleştiri lecektir.
Böylece yüzlerce fotoğ-
raf ve belgeyle görsel bo-
yutta ortaya İconan o günle-
rin tarihi dokusu önünde.
Türk başdelegesi İsmet Pa-
şa'yı. Erol Keskin; Ingiliz
başdelegesi LordCurzon'u.
Halil Doğan; Fransa'nın
başdelegesi Bompard'ı Can
Kolukısa konuşturarak otu-
rumlann gerilimini sesle-
riyle izleyiciye aktaracak-
lardır.
Bilindiği gibi Lozan barış
görüşmelerinde Türki-
ye'nin karşısında Bağlaşık
Dev letler (1ti laf Devlet len).
yani tngiltere. Fransa, Ital-
ya ile yandaşlan (Mürtefik
Devletler) Japonya, Ro-
manya, Yunanistan, Yugos-
lavya (Sırp-Hırvat-Sloven),
Bulgaristan yer almış, daha
sonra bunlara Belçika ile Is-
panya da katılmıştı. Rusya.
yalnızca Boğazlar sorunu
görüşülürken toplantılarda
bulunabilmişti. Amerikalı-
lara aelince. onlar Lozan'da
ilk andan başlayarak tüm
oturumlarda hazır bulun-
muşlar, görüş bildirmişler-
dir; üstelik kendi delegele-
rinin belirttiği gibi: "Res-
men taraf olmadan_" "Öy-
levse Lozan'da işiniz neydi"
diye bir soru akla gelebilir;
ama bunun yanıtını ABD
delegesi Grew, "Amerika
hükümeti, Türklerle savaş
halinde olmadığı için. Lo-
zan'a banş antlaşması im-
zalamaya gelmedik. ama iil-
kemizi ilgilendiren pek çok
meselede vetkili olarak ko-
nuşacağu; ABD'nin ulusal
menfaatlannt korumak te-
mel amacımızdır" biçimın-
de 73yıl önce vermiş bulun-
maktadır.
Böylece ABD'yideekle-
yince, 12 ülke bir yanda,
Türkiyebiryanda...
Konferansın başkanlığını
yapacak olan tngiliz Dışiş-
leri Bakanı ve başdelegesi
Lord Curzon'a gelince. o
dönem dünyasının -deyim
yerinde>se- en kurt politi-
kacılanndan biridir. Konuş-
ma yeteneğinin üstünlüğü-
nü, inandıncılığını onayla-
mayan yokrur. Doğu tarihi-
ni geniş bcyutta incelemiş.
bu konuda bilgisi uzmanlık
düzeyindedir; Hindistan'da
uzun yıllar Kral Naipli-
ği'nde bulunmuş ve bu gö-
revi sırasında ağır bir roma-
tizmaya yakalandığından.
bastonla yürüyebilmektedir.
Curzon oturumlarda konuş-
maya başlayınca. tüm dele-
geler neredeyse soluk alma-
dan onu dinler; bu da yet-
mez, hemen hemen hersöy-
lediği onaylanır, özellikle
Fransız, Italyan delegelerin-
ce...
lşte bu koşullarda, böyle
bir ortamda Türk başdele-
gesi İsmet Paşa, bir denge
kurabilecek miydi? Başa
baş birgörüşme olanağı ya-
İngiliz diplomat ve hevet başkanı Lord Curzon iinJü bastonuyla. Türk delegasyonu
başkanı İsmet Paşa ise onun karşısında hiçbir zaman ezilmedi.
ratabilecek miydi? Bunu
anlamak için. isterseniz
konferansın açılış törenine
şöyle bir uzanalım.
Lozan kent yönetimi 20
Kasım 1922 tarihindeki açı-
lış için Mont Benon Gazi-
nosu'nu ve toplantı salonu-
nu hazırlamıştı. Tören çok
kısa tutulacak, hemen gö-
rüşmelere başlamak üzere
Uşi (Ouchy) Şatosu'na ge-
çilecekti. Saptanan progra-
ma göre, töreni. Isviçre
Konfederasyonu Başkanı
Bay Haab bir kcnuşmayla
açacak, hemen ardından
Lord Curzon. ev sahipliği
yapan lsviçre"ye. "konfe-
ransadma" kısaca teşekkür
edecekti.
Ne var ki açılıştan birgün
önce bu düzenlemeyi öğre-
nen fsmet Paşa, kendisinin
de konuşması gerektiğini ve
konuşacağını yetkililere bil-
dirince. açılış için Lozan'a
gelen Fransa Cumhurbaşka-
nı Poincare, ismet Paşa'dan
bunu yapmamasını rica e-
der ve Curzon'un yalnızca
teşekkür edeceğini belirtir.
Bunun üzerine İsmet Paşa.
"Öyleyse ben de teşekkür
edeceğim.'
<
*der.
Tören günü delegeler ve
çağnlılar Mont Benon Ga-
zinosu'nu doldururlar, ko-
nuşmalar için konferans sa-
lonuna geçilir: Bay Haab,
kısa bir söylevle "HoşgeMi-
niz!" der, ardından Lord
Curzon. teşekkür konuşma-
sını yapar, kürsüden ıner; o-
nun inmesiyle İsmet Pa-
şa'nın kürsüde yer alıp ko-
nuşmaya başlaması, göz ka-
payıp açma süresinde ger-
çekleşir. Herkes biraz şaş-
kın da olsa Türk başdelege-
sini dınlcr ve böylece tören
biter. Yıllar sonra bu tutu-
munu fsmet İnönü. "Ansı-
zın beni kürsüde görenler.
bu davranışımı, diplomasi
geleneğini bilmeven asker
adam oluşuma bağlavacak-
lardır'"der. ama vermek ıs-
tediği mesajın Lord Curzon
tarafından alındığına da ina-
nır. Böylece birbinne eşit i-
ki taraf olduğunu. eşitlik
içınde görüşmelerin yapıla-
cağını vurgulamak. Türk
başdelegesinin konferansta
attığıilkadımıoluşturu>or-
du. Aynca İsmet Paşa'nın
bu eşitliği hep kollayacağı.
ertesi gün görüşmelerbaşla-
\ınca da ortaya çıkacaktı.
Konferansın içtüzüğünün
hazırlanışının konuşulduğu
bu toplantıda ismet Paşa,
banş görüşmelerine 'Doğu
Işleri Konferansı' adının ve-
nlmesınin yanlış olduğunu.
doğru adın 'Lozan Konfe-
ransı'olması gerektiğini bil-
dırerek karşı çıkınca, Lord
Curzon bu adı. 'Vakın Doğu
İşleri Hakkında Lozan Kon-
feransı' olarak düzenler.
Bunun ardından görüşme-
lerde kullanılacak dilin In-
gilizce. Fransızca ve Ital-
vanca olması önerisine de
İsmet Paşa karşı çıkacak. bu
dillere Türkçenin de eklen-
mesıni isteyecektir.
A> nca oluşturulan üç ko-
misyonun başkanları ara-
sında Türk olmamasını va-
dırgadığını belirterek **Bun-
lardan birinin Türk olması
gerekmez mi" diye soracak;
daha sonra. konferansın ge-
nel sekreterinin seçimi sıra-
sında. "Bir Türk ada>ın da
gösteriimesi neden düşünül-
müyor?*" diyerek yönetici-
lerı art arda zor durumlara
düşürecekti.
Türk başdelegesinin bu
Lozan Ântlaşması'nın 73. yüdönümü kutlanıyor
Haber Merkezi - Misak-ı Milli sınırlan için-
de bağımsız Türkıye Cumhuriyeti'nin temelıni
oluşturan Lozan Antlaşmasf nın 73. yıldönümü
bugün kutlanı>or.
24 Temmuz 1923 lanhinde imzalanan Lozan
Antlaşması'nın jıldönümü nedeniyle Çağdaş
Yaşamı Destekleme Derneği. Sevr Anlaşma-
sı'nı günümüzde dahagerçekçi bulanlann Tür-
kiye için tasarladıklannı halka anlatmak ama-
cıyla Mondros'tan Sevr'e, Nfudanya'dan Lo-
zan'a giden yolu, tanhsel kanıt ve belgeleriyle
ortaya koyan birdizi etkinlik hazırladı. Bugiin
gerçekleştırilecek etkınliğin ilk bölümünde, Me-
riç Velidedeoğlu v e Aybars Akan tarafından ha-
zırlanan "Sevr'den Lozan'a" adlı çalışma yer
alıyor. Lozan Antlaşması Tutanaklan'ndan, TB-
MM Gizli Zabıt Cerideleri'nden. Ingiliz Gizlı
Servisi'ne ait yayınlardan, dönemin yerli-ya-
bancı gazetelerinden yararlanılarak ortaya ko-
nan araştınma. 300'ü aşan görsel belgenin des-
teğinde seslendirilecek. Kutlamanm 2. bölü-
münde ise gazetemız yazan Prof. Dr. Ahmet
TanerKışlah, "Lozan, Ulusaflaşma veGünevdo-
ğu Sorunu" konulu bir konuşma yapacak. Etkın-
lıklersaat 17.00'de Atatürk Kültür Merkezi'nde
(AKM)başlayacak.
Atatürkçü Düşünce Demeği de Istanbul mer-
kez, Kadıköy. Bakırköy, Kartal şubeleri ile bir-
likte bugün saat J 6.00'da AKM önünde bir ba-
sın açıklaması yapacak. Dernek, basın açıkla-
ması sonrasında, Sevr ile Lozan'ı karşılaştıran
2 haritanınyeraldığıel ilanlarını ve Atatürk ile
fsmet İnönü'nün birlikte fotoğraflanndan olu-
şan kokartlar dağıtacak. Aynca Türk Hava Ku-
rumu da Istanbul üzennde uçarak Lozan'ın öne-
mını anlatan el ilanları atacak. Dernek tarafın-
dan yapılan açıklamada, tüm yurttaşlar, etkın-
liklere katılarak Lozan Anlaşması'na sahip çık-
mayaçagnldı.
CHP Istanbul II Başkanlığı. yıldönümü nede-
niyle bugün saat 11,00'de İsmet İnönü'nün Maç-
ka'dakı anıtı önünde tören düzenleyecek. Kadın
kurulu üyelerının de katkılarıyla hazırlanan
program çerçesesmde saat 13.0Ö'te ise gazete-
miz yazan Toktamış Ateş'ın katılacağı 'Lozan'
konulu söyleşı, partı ıl merkezi konferans salo-
nunda gerçekleştınlecek.
CHP tzmır II Başkanı Osman Özgüven, Lo-
zan Antlaşması'nın. Atatürk devnmlerininunu-
tulmaz aşamalanndan bırisi olduğunu belinerek
antlaşmanın dün olduğu kadar bugün de önemi-
ni koruduğunu söyledi.
Gazeteciler Cemıyetı Başkanı Nazmi Bilgin
de "Lozan Anrlaşması \almzca bir ban; anlaş-
ması değildir. V\nı zamanda de\ktimi/in kuru-
cu belgesi niteliğini taşımaktadjr. Lozan Antlaş-
ması'y la hukuku güvence alhna alınmış olan mil-
letimizin birlik ve herabeıiiğinL ülkemizin bölün-
mez bütünlüğünü hiç kimse ve hiçbir güç boza-
maz" dedı.
ORUŞI BEDRİ BAYKAM
Sayın Tayyip Erdoğan5 Darbe Provokasyonu Yapmaym
Yaptığınız son söyleşilerde
"Demokrasi, bizim için bir a-
maç değil, araçtır" diyerek, da-
ha sonra da buna "Şu anda biz
iktidar değiliz, hükümetiz, ikti-
dar olduğumuzda bize taham-
mül etmek zorunda kalacaksı-
nız" gibi bir cümle ekleyerek,
partinizin ve şahsınızın gerçek
niyetini yine açıkça belirtmiş ol-
dunuz.
Bunlar zaten bizlerin yıllardır
ikaz ettiği bilinen gerçek yüzü-
nüz. Bu demeçleri vermenizin
belki tek sevindirici yanı, bu sa-
yede 2. cumhuriyetçi yazar
kadrosunun ve Çillercilerin or-
talığa yaymaya çalıştığı "RE~
FAHYOL tarihi bir uzlaşma fır-
satıdır, böylece Ftefah fobisibi-
tecektir" gibi ipe sapa gelmez
görüşlerin iflasını kanıtlıyor ol-
manız.
Ama tabii, ne medya dönek-
lerinin ne de merkez sağın çii-
rümüş kadrolarının bu sözleri-
nizden bir şey anlayarak alar-
me olup önünüzü kesmeye ça-
lışacaklarını sanmayın. Onlar
yine sizin maşanız olmaya de-
vam edecekler. Zaten aksini
düşünseniz, o sözleri sarf eder
miydiniz?
Demokrasi, laik rejim ve öz-
güriüklerin bir düşmanı olarak
kendinizi bu şekilde pervasızca
afişe etmenizin açık bir darbe
provokasyonundan başka bir
şey olmadığını hertıalde biltyor-
sunuzdur. Siz sanki tam bir mü-
dahale ortamı tarifi yapmakta-
sınız.
Çünkü partiniz, şu anda mu-
halefette olan marjinal bir olu-
şum değil, büyükşehir beledi-
yelerinde ve hükümette iktidar
olan birsiyasi parti. Iktidan elin-
de bulunduranların oyunun de-
mokratik kurallannı tersyüz et-
me niyetlerini açıkça ilan etme-
si, aynca başkanınızın da "60
milyon tek partiyi tutacak" laf-
lan gayet tehlikeli bir gidişata
işaret ediyor. Çünkü RP. şu an-
da basireti bağlanmış üç poli-
tik lider sayesinde 'hasbelka-
der' iktidar sorumluluğunu ta-
şımaktadır Dolayısıyla, bu tavır,
Türkiye'deki diğer siyasi parti-
leri, anayasayı ve onun değiş-
mez kurallannı, özgür basını,
aydın Türk halkını hiçe sayan
ve dünyanın her demokrat ül-
kesinde açıkça orduya davet
çıkaran çağdışı bir tavırdır. Hal-
buki, Türkiye'nin bugünkü ihti-
yacı askeri darbe değil, daha
fazla demokrasidir. Bu provo-
kasyonlan yapmak size ve par-
tinize ne kazandırıyor, bilemi-
yorum. Ama ülkeye ve özellik-
le provokasyon sahiplerine ne-
ler kaybettireceğini çok iyi bili-
yoruz. Geçmişte demokrasiyi
bir amaç değil, bir araç olarak
görmüş Menderes gibi, Hitler
gibi liderlerin trajik sonlannı ga-
yet iyi hatırlıyoruz.
"Tarih tekerrürden ibarettir"
diye bir cümle vardır. Bunun
da hemen arkasından "Hiç ib-
retalınsaydı, tekerrür eder miy-
di" diye bir soru gelir. Anlaşılan
siz bu ibret alınmayışın yeni
tescilli temsilcisi oluyorsunuz.
Size İsmet İnönü'nün DP ikti-
darına yönelttiği "Böyle gider-
seniz, sizi ben bile kurtara-
mam" ikazını hatırfatmakla ye-
tineceğim. Türk insanının sızin
yönetiminize kendi deyiminizle
'tahammül etmek' gibi bir mec-
buriyetleri ve kaderleri hiçbir
gün olmayacaktır.
Demokrasinin, yerini, o ka-
dar övgüsünü yapma cüretin-
de bulunduğunuz şeriat rejimi-
ne bırakma özlemleriniz, tabii
ki kursağınızda kalacaktır. Size
yanıt vermemin nedeni, sizi
ciddiye aldığımdan değil, Tür-
kiye Cumhuriyeti'ni ciddiye al-
dığımdandır. Demokratik siste-
mimizde yer alan tüm partileriy-
le, çağdaş demokratik kitle ör-
gütleri ile, özgür basını ve Kuv-
vacı güçleriyle Türk insanı, Ata-
türk Cumhuriyeti'ni ve demok-
rasiyi yıkmaya kalkışan her siv-
ri oluşuma hak ettiği yanıtı ve-
rir.
Demokrasinin size verdiği nı-
metler kadar, kişisel inatlaşma-
lar sayesinde oturduğunuz ge-
çici iktidar koltuğunun değeri-
ni bilin. O makamların saygınlı-
ğına zarar vermeyin. Sıfatlar
gelip geçicidir.
Türkiye Cumhuriyeti üzerin-
de yaşayan ve politika yapan
herkes, başka düşüncelere.
demokrasiye ve özgürlüğe
saygılı olmaya, haddini bilme-
ye mecburdur. Toplumsal banş,
en gereksinim duyduğumuz
hedefimizdir. Bunları bilmeniz-
de, özellikle sizin açınızdan sa-
yılamayacak kadar fayda var-
dır.
Unutmamanız gereken bir di-
ğer husus da, yalnızca CHP'nin
varlığının bile tek parti rejimi gi-
bi boş ve sorumsuz hayallerini-
zi tek başına durduracak bir
güç olduğudur. Bu cumhuriye-
ti kuran ve demokrasiyi getiren
partinin sizi seyredeceğini zan-
netmeyin. Türkıye. düşlediğiniz
kadar başıboş ve sahipsiz
değildir.
uyanlannın vardığı sonuç,
konferans süresinde göz-
lemlenecekti. Çünkü kimi
ülke delegelerine zaman za-
man oldukça sert bir dille
hitap eden Lord Curzon. en
şiddetli tartışmalar sırasın-
da bile. Türk başdelegesıne.
"Ekselanslan, İsmet Paşa"
diye seslenmeye büyük bir
özen gösterecektir.
Lozan banş görüşmeleri,
dönemin ünlü çizerleri Der-
so ıleKelen'in çizgıleriyle
de tarihe geçmiştir. lşte
Stambuliski, Derso'nun fır-
çasına en çok takılan dele-
geydı. Derso'nun, sanatının
ona tanıdığı özgürlük için-
de, Bulgaristan başdelege-
sini çizmekten büyük zevk
aldığı. ortaya koyduğu kari-
katürlerde apaçık görülür.
Kuşkusuz sanatçılann
çizmekten pek hoşlandıkla-
n bir görünüm de. Lord
Curzon ile İsmet Paşa'yı
birlikte göstermektir. Bun-
lar, konferansın o gerilimli
ortamına yumuşaklık geti-
ren. bir bakıma İsmet Paşa
ile Lord Curzon'un doğal
anlarını ortaya koyan sıcak
çizgilerdir. Aynca. Der-
so'nun İsmet Paşa'ya ait
tüm çizgileri, onun sevgi
dolu ıç yapısını sergileyen
son derece çekici, sevimli
karik3türlerdir.
Curzon'u kızdırdılar
Kuşkusuz ki Lozan'a ge-
len deiegeler arasında yaz-
gısı en acımasız olanı Rus
delegesi Voro\ski'ydi. On-
dan söz etmeden önce. Rus-
lann baş delegesi Çicerin'in
Lozan "daki tutumuna kısaca
değinelim. Sovyet Rusya.
Lozan da. yalnızca Boğaz-
lar ve Marmara sorunu ile
ilgili görüşmelere katılabil-
miştı. Bu konu tartışılmaya
başlamadan önce Türk baş-
delegesi: Rusya. Ukrayna
ve Gürcistan'ın da görüş-
melerde bulunmasını iste-
miştir.
Bunun üzerine Sovyet
Rusya Dışişleri Komiseri
Çiçerin. hem ülkesinin hem
de Ukrayna ile Gürcistan'ın
da başdelegesi olarak top-
lantılara katılmıştı. Tartış-
malar sırasında yer yer Türk
tezini onayiayan. böylece
mürtefiklere karşıt duruma
düşen konuşmalar yapma-
sı, Konferans Başkanı Lord
Curzon'u oldukça kızdır-
mıştı Başdelege Çiçerin ile
birlikte Lozan'a gelen Vo-
rovski, daha sonra ikinci dö-
nem Lozan Konferansı'nda
Çicerin'in yerini aldı. Ne
var ki bir kez bile toplantı-
lara katılmadan. Lozan'da
kaldığı otelin lokantasında.
herkesin gözü önünde kur-
şunlanarak öldürüldü.
Öte yanda Lozan Konfe-
ransı'na kimi delegeler eş-
lerini de getirmişlerdi. Ingi-
liz delegesi Rumbort, Fran-
sız delegesi Bompardttal-
yan delegesi Garroni, Yu-
nan delegesi Venizelos bun-
lar arasındaydı. İsmet Paşa
ise ancak konferansın ikin-
ci döneminde eşi Mevhibe
Hanım'ı Lozan'a getirebil-
miştı. Mevhibe Hanım. ge-
leceğin Türk kadınını Lo-
zan'da başan ile temsil ede-
cek ve İsmet Paşa'ya da bü-
yük destek olacaktı.
Evet. Lozan Banş Antlaş-
masf nın 73. yılını o günle-
rin tarihsel dokusu içinde
görerek ve duyarak anmak,
bilgilenmek ve bilinçlen-
mek için buçün saat
17.00'de Atatürk Kültür
Merkezi'nde Gülsen Tun-
cer'in sunacağı Çağdaş Ya-
şamı Destekleme Derne-
gi'nin "Sevr'den-Lozan'a"
adlı etkinliğinde buluşalım.
Aynca. devletten de bir
'Lozan Müzesi', daha doğ-
rusu. 'Sevr ve Lozan Müze-
si'oluşturmasını isteyelim.