23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
~23 TEMMUZ 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bayrampaşa, Ümraniye ve İskenderun cezaevlerinde 6 tutuklunun hayati fonksiyonlan durdu Aygün Uğur'un cenazesi kaçırıldıHab«r Merkezi - Cezae\ le- rirıde a-çlık grevı \e ölûm oru- cxı eylemi 65. güne gırerken Is- tanbul Cumhunyet Baîsavcısı Ftrzan Çitici. Bayrampaşa ve LJmraniye Cezaev ı'ndekı 4 kı- şinin durumunun ağır olduğu- n u , tedav ı kabul etmedıklenni açıkladı Iskenderun Ceza- evi'nde bulunan 2 kışının de durumunun ağır olduğu oğre- nildı BtıcaCezaevı öniinderu- tuldulara destek amacnia ya- pılan babin açıklamasina katı- lanlar. yolu trafığe kapatınca olaylar çıktı. Olaylar sırasında biri polis 5 kışı yaralandı, 20 kişi gözaltına alındı. Ölüm orucu eylemınin 63 gününde yaşamını yıtıren TKP |ML) davası hükümlüsü Aygün Uğur'un cenazesi. polb tara- fından öncekı gece Mersın'e kaçınldı ve burada topraga\e- rildi lstanbul Sarıgazı'de bu- gün Ugur ıçın temsılı eenaze törenı düzenlenecek Çagdaş Hukukçular Dernegi ile Insan Haklan Dernegı yönetı- cilen, lstanbul Cumhunvet Başsavcısı ile görüşerek u AdaJet BakanİıgTnın cezaevleri- neadlenheyetgöndermesuû"" ıstediler. Der- nek yönetıcılen. tutuklu\ehükümlülerıçın "Öleceklerini sanmıyorum' dtye açıklama yapan RP'lı Adalet Bakanı Şevket Kazan'm insanlarla adeta alay ettıgını söyledıler. MehmetAğar'ın mayısgenelgelen nede- niyle başlayan, Kazan'ın bu genelgeleri kal- dırmasına ragmen de\am eden ölüm orucu ve açlık gre\ ı direnışı 65. aünene airdı. Ce- zaevlennde DHKP-C MLKP. TKP (ML). TIKB, TKEP Lemnıst. TKP-ML. TDP ve Direnış Hareketı davalan nedenivle tutuk- lu ve hükümlü bulunan 216 kışı. "Kazan'ın geneigesiyle de koşullann değişmediği'' ge- rekçesıvle eylemlerını surduruyorlar. Ne istiyorlar? 1 - Tabutluk genel- geleriiptal edilsin. îti- rafçılaştırma dayat- malanna vesürgünle- re son \vrilsin. Başta Eskişehir Cezaevi ol- mak üzere bütün ta- butluklar kapatılsın. 2- Tutukluyakınla- nnayönelik saldmla- ra son veribin. 3 - Savunma hakkı- mtz ve tutuklulann te- davileri önündeki en- ge/ler kaidırılsın. 4-Kayıplara. infaz- lara, katliamlara ve işkencelere son veril- sin. Ölüm orucu ve açlık grevi eyleminde son durum Bayrampaşa Cezaevi: Attan Berdan Kerimgükr (kan kusma, algılama ve ifa- de güçlüğüj, BiroJ Abatay (Kan kusma, bilinç kaybı). HakkıAkça(kusma),Mus- tafa Vdmaz (Kusma). llginç Özkeskin (Kusma). \1ehmet Yaınan(Kan kusma), Yemliha Kaya j Kusma), Aii Valçın (kus- ma. görme bozuklugu). Münire Demirel (Aigılama güçlügü). Nursd Demirdöğu- cü (Kan kusma, algılama güçlüğü), Va- semin Okuyucu (Kan kusma). Gülizar Kesici(Kan kusma). CemalRakip(Gör- me bozuklugu). Eyiiphan Başar(Ağn ve uyuşma). Nil PınarAnn (Görme ve işıt- me kaybı), AyhanGünes (Bilinç kaybı). Birol Paşa (Ba:> bölgesinde uyuşma). Ah- met Turan Atmaca (Uyuşma), Suna L'zunbıyık {Görme bozukluğu). Arzu KemanöğJu (Görme ve işitme bozuklu- gu), Muharrem Vançer (Görme ve işit- me bozuklugu), Sedat Ayta (Duyu kay- bı). Hasan Rüzgâr (Görme bozuklugu ve uyuşma), CaferCangöz (Görme ve işit- me bozuklugu), Nurettin Em (Vüeutta uyuşma). Ümraniye Cezaevi: Cafer Oral (Vü- cutta uyuşma. görme kaybı), Cengizft»- lat(Konuşmada ve görmede bozukluk), Se\it Kürekçi (Kas erimesi). Cahit Bedir (Kalp sıkışması, yoğun agn), Sezgin Çe^ lik (Kas agnsı), Osman Akgün (Kısmi felç). Buca Cezaevi: ZeUba Ko\upınar (Vü- cutta ağn ve uyuşma). Murat Jvaraman (Bilinç kaybı, uyuşma). Sakarya Cezaevi: Çiğdem Kazan (Görme kaybı, uyuşma). Stızan Baran (Kusma, hafıza yitimi). Ne\in Berktaş (sürekli kusma). Çanakkale Cezaev i: Ayşe Idii Erkmen (sürekli kusma), Baki Ya| (Kendini kay- betme), Fervin Kurtulmaz (Duyu kaybı, kısmi felç). Bartın Cezaevi: Metin Vavuz(Kol ve bacakiarda uyuşma). Münir Çolak (Ha- reketlerde yavaşiama). tskenderun Cezaevi: İlhan Karatepe (Komada). Ba>ram Santaş (Bilinç kay- bı). VunusAydenıir( Bilınç kaybı), Turaç SoIak(Bılın"çka>bı). Bursa Cezaev ı: Erdal Doğan(Kas eri- mesi), Mustafa Vaşar(Vüeutta uyuşma), Hayati Can (Görme ve duyma bozukiu- öuı". Müslim Kaloğtu (Bacakiarda felç), Kemai Özeimalı (Duyu ve hafıza kaybı). EskişehırCezaev i: SamJOzbü(GÖrme bozuklugu). Serpil Ünal (refleki kaybı) Ankara Merkez Kapalı Cezaevi: Yıl- dn Oogru (Ayak parmaklannda morar- raa. vüeutta uyuşma). Cemal Çaknıak (Başın sağ tarafında uyuşma, hafiza kay- bı). Konya Cezaevi: Aİİ Şahin (Bacak ve kollarda kemik enrnesi). Hıdır Durmaz (sağ yanında felç), NihaJ Gül (Parmak- larda morarma. sağırlık, hafıza kaybı). lstanbul HaberSenisimiziıı haberine gö- re önceki gün Ümranıye Cezaev ı'nden ölen Aygün (Jğur'un cenazesi. saat 21.00'de bır ambulansla polıs arabası eşlıginde çıkanla- rak Adlı Tıp Kurumu morguna götürüldü. Saat 01.Ü0 sıralarında otopsisı vapılan Lgur'un cenazesi. !>aat 03 OO'te polıs neza- retınde bır ambulansla Adlr Tıp Kuru- mu'ndan çıkanldı ve Merstn'e götürüldü. Yogun giivenlık önlemlen altında Mersın'in Mezıtlı ilçesıne getırılen eenaze. daha son- ra Mezıtli Mezarlıgı'nda defnedıldı. Cena- ze törenıne hıçbır Myası kuruluş ve demok- ratik kitle örgütü temsılcisının katılmama- M dıkkat çekerken 30 kışılık bır topluluk, 30 dolayında gazetecı ile 100 kadar polıs. tö- rendeveraldı. Bu arada öncekı gece Lmranıye Ceza- evi "nın onünde gözaltına alman 150 kışi ser- best bırakılmazken gözaltına alınanlarara- sında Grup Kutupyıldızı elemanı Murat Tokdemir, Esra An, Zekiye DemiraL Köşe- başı Tıyatrosu'ndan fsmailGüvercin. Birsen Vıldınm, Birsen Cültekin ile Grup Munzur ve Babil Halk Sahnesı üvelerinin de bulun- dufiu açıklandı. (HD lstanbul Şubesi ile CHD lstanbul Şubesı'ne bağlı bır grup avukat. lstanbul Başsavcısı Ferzan Çitici ile görüştüler. ls- tanbul Adlıvesi'ne ögle saatlennde gelen avukatlar, önce burada bır basın açıklama- sı yaptılar. İHD lstanbul $ubesı Başkanı Er- caiı Kanar. İHD. CHD, Emek Partısı, Sıne- Sen. Konut-lş. HADEP. Beledıye-lş, Nak- lıyat-lş. Sosyalıst Iktıdar Partısi. Tüm-Tis ve Saglık-Sen'ın ımzasını taşı>an basın açıklamasını okudu. Kanar. RP'lı Adalet Bakanı'nın ölüm orucu olacaSına ınanma- dıgını söyledı. Avukatlar daha sonra talep- lerını ıçeren bırdılekçevı istanbul Başsav- cısı rerzan Çıtıcı'ye verdıler. Savcıvia va- pılan görüşme sonrasında basına bilgı ve- ren Ercan Kanar. avukatların ölüm orucun- dakı futuklu ve hükümlülerle koğu^larda görüşme istermni savcının kabul etmedıgı- ni söyledı. lstanbul Cumhunvet Başsavcısı Ferzan C'tıcı ıse Bayrampaşa ve Ümraniye cezaev - len eylemlerını sürdüren tutuklu \ e hüküm- lülerden 4'ünün durumunun agır oldugunu söyledı. Bu arada Kadıkoy de. cezaev lerın- dekı açlık grevlerıne destek verdıklerını açıklayan bır grup esnaf. tezgâh kapatma eylemi yaptı. Adana Büromu/un habenne göre İsken- derun Cezaev ı de olünı orucundakı dön kı- şıden ilhan Karatepe'nın durumunun çok ağır olduğu bıldirildı. İskende- run Cezaevi Müdürü Reşat Adıgüzel. Iskenderun'ayenı ta- vm oldugunu \e dort tutuklu- nun durumuv la ılgılendığını ve >u anda ölüm aşamasında ol- madığını öne surdu Izmir'de ola> Izmir Büromuzun habenne göre dün Buca Cezaev ı önünde CHD İzmirŞubesı sönetıcılen, öiüm orucu evlemıyle ilgili bir basın açıklaması yaptılar. ÇHD adına vapılan açıklamada. Cm- ranıye Cezaev ı'nde Aygün L'ğur adındakı eylemcinin ölü- münden Adalet Bakanı'nın so- rumlu oldugu \ urgulandı. Basın açıklaması yapılırken tutuklu yak'ınfan. elİerınde pankartlar- la Buca Cezaev fnın bulundugu Şınnyer-Buca yolunu trafığe kapattılar •Dagılın' uyarılanna aldırmavan grtıbu çevık kuvvet coplayarak dagıttı Bu olaylar sira>ında Be>az Erdoğan Odak dergısi mu- hdbırı EmineCan ile bırlıkte bırı polis me- muru toplam 5 kışı hafıf yaralandı. Ankara Büromuzun habenııe gore. Yük- selCdddesi'ndeduzenledıkleneylemde gö- zaltına alınan \e Terörle Mücadele Şube- M'nde >,orgulanan tutuklu \e hukümlü ya- kınları hakkında yanna kadar gözaltı süfe- sı verıldigı öğrenıldı Ankara Devlet Gü- venlık Mahkemesi (DGM). emnıyetın 1 haftalık sure uzatılması ıstemını kısmen ka- bul ederek yanna kadar gözaltı suresı ver- dı. Fransa'da cezaev lenndekı eyleme destek \ermek amacıy la dün Dev-Sol örgütüne üye kışiler. Türkıye'nın Parıs Büyukelçılıgı'ne taşlı. sopalı saldında bulundular. Saldın so- nucunda maddı hasar meydana gelırken Fransız polısının yaptıgı mudahale sonucu 10 kışının gözaltına alındığı bıldırildi Ölüm orucları... 'Devlet tutuklulan yaşatmakla yükümlüdür' • CHP Grup Başkanvekili Önder Sav "Açlık grevlerini, ölüm oruçlannı görmezlikten, duymazlıktan gelerek tutuklu ve hükümlülerin annelerinin, babalannın. kardeşlerinin, yakınlannın feryatlanna kulak tıkayarak hiçbir yere \anlamaz" dedi. ANKARA (CumhuriyetBürosu)-CHP Grup Başkanvekili OnderSa\. açlık grevlen sorunu- nun çözümü ıçın "inatlaşmaya gidilmeden, ta- rafsızbir ses" olarak Türkıye Barolar Bırlıği "nin fTBB)de\reye girmesıni istedi. TBMM ınsan Haklannı Inceleme Komisyonu Başkanı, DYP"li Demir Berberoglu. eyİemcılenn gere- ^irsezorla tedavıyealınmalarını önerdı. ANAP Cene) Başkan YardımciM Cengiz Ahınkaya ve arkadaşlan da. TBMM Başkanlıgfna, "tabut- luk" olarak Eskişehir E Tıpı Cezaevı'nın son du- rumu ve yapılması öngörülen tadilatın gerekli olup olmadıgının ıncelenmesı ıçın araştırma önergesı verdı. Sorunun küçümsenmemesi ge- rektıgını vurgulayan Sav, sözlerinı şöyle sürdür- dü: "Açlık grevlerini, ölüm onıçlannı görmez- likten, "iuş mazlıktangelerek. tutuklu ve hüküm- lülerin annelerinin. babalannın. kardeşlerinin, yakınlannın feryatlanna kulak tıkayarak hiçbir yere vaniamaz. Tutuklu ve hükümlü yakıniarı günlerdir geln onım di\en ölüm tehiikesine dik- katçekmekiçin hertürİüçareyebaşMjrduiar.ne kendileri. nede yakınlan başta başbakan olmak üzere tüm vctkı'lilere dertterini anlatamadılar. Cezaev lerindeki açlık grevi ve ölüm oruçlanna sadeceideolojik açıdanyaklaşmak. kimi haklı ve insani isteklerin hepsinL kestirmeden "kabul edı- femez' nitelikte bulup ölünıü çare olarak gör- mek anlayışı. ciddi hukukçuiuğa da. devlet adamlığına dayakışmaz. Öncekiyıllarda da ben- aer otaylar olınuş, siyaset adamlan soruna. ba- sretti ve seveeen yaklaşıp çözüm bulmuşlardı. Çözüm için vakit geçmekfedir, ardı ardına gele- ' bilecek ölüm olaylan hem cezaevinde. hem de ce- zaevi dışında. toplumda alabildiğine huzursuz- ;iık\«ratacaktır." •» Hükümlü ve tutuklulann cezaevlerinde dev- l^tin güvencesi altında olduğuna dıkkat çeken Şav, "Devlet, konıma ve ıslah görevierini yap- makla, cezaevlerindeki insanlan öldürmek de- ğil. yaşatmakla y ükünılüdür. De\fef gücünü in- sanian çaresizliğe iterek, ölüme terkederek gös- termek değiL çareler bularak korumak duru- mundadır" dedı. Sav, "İNiye zorunlu tedavi uy-- gulannmor?" sorusuna da. "Türk Tabipleri Bir- liği devrvde. Kimi tutuklu ve hükümlüJer teda- viy i reddetti. Ben. cezaev lerindeki hiçbir yetkili- nin de insanlann ölümünden mutluluk duyaca- gını sanmıyorum. Zorunlu tedavi başka sıkıntı- lan giindeme getirir. Ölümün kolay laştınldığı iddialan ortaya çıkabiür" yanıtını verdi. TBMM Insan Haklannı Inceleme Komısyo- nu Başkanı. DYP Eskişehir Mılletvekilı Demir Berberoğlu,Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlar- ten. tutuklu ve hükümlülere "zorlatedavi uygu- anmasım" önerdi. ANAP liden MesutYılmaz. açlık grev leri ko- msunda yaptıgı degerlendirmede. Adalet Baka- u'nmeskitebliglen kaldırmasının çözüm olma- lığmı söyledı. Açhk grevlerinın, REFAH- r'OL'unne kadar uyumsuz bır hükümetoldugu- ıun dehli oldugunu kaydeden Yılmaz. "Ceza- vlerinde birtakım rahatsıdıklar olduğu rtellidir. >ev1etotoritesine zarar vermeden sorun çözüle- 4lir. Ancak hükümet içinde görüş birliği olma- nası bunu engeUemektedir" dedi. Yılmaz. u Aç- Jtgroieri sizin hükümetiniz döneminde başla- ı. Neden ozaman gerekli önlemlen almadınız" Drusuna. şu yanıtı verdı: "Bizim zamanımızda bunlardan kimse öl- ıedi. O zaman alınan tedbirler de bunlar ırafından kaldınldı." Ilk ölüm haberi, tutuklu yakınlannı sarstı. Yeni ölümler bekleyen aileler kızgın 'ÇiUer, boyahanakmn bacısı' ECE TEMELKURAN ANK.\R\-Se\da6yaşında. Ikı kez. annesıyle bır- lıkte gözaltına alındı. Eylemlerde polısten nasıl kaçıl- dıgmı. sloganlan ve açlık grev ıvle ölüm orucu arasın- dakı farkı bılıyor. Ablası S«'gi 16 yaşında. Bayram- paşa'da. ölüm orucunda Abisı Sinan 18"ınde. Bay- rampaşa'da ölüm orucunda. Annesi Fadime Kaya. cu- martesı günü Yüksel Caddesi'nde dayak yedi. Sev- da'nın sütdışı düşüyor. ama kımseye söyleyemıyor, çünkü lOgündürOzgürlük ve Dayanışma Partisi'nde ablası \e abısının ölüm haberi beklenıyor. Sevda ar- tık çocuk degıl. —Açlıktan ölmezler' demiştiler, bize yalan söylediler" dıyor. Gurbetten gelen Hikmet Gelir. yaşananlan Nor- veç'te "gâv uriara anlatacağınr söylüyor. Neden° u Çünkü,onlariı«an"dıvor! Tutukluanneleri. ilkölûm habenyle sarsıldılar. Neredeyse sessız bır kuralla en- gellenen aglamalar.ayaklanmayabaşladı. FikriveSay- maz, Sakarya Cezaev i'ndekı kızı Sevgi ıçın "Iskelet oldu kızjm. Böbrek yetmezliğJ de başlamış. Ölüm ha- berini bekliyoruz" de\ ıp. aglamaya başlıyor. Kâmilc mide kafiaması geçırmiş. \Iehmet,gen döndürülmez- miş: haberler ölüme dogruhızlanıyor. Şerifeana. "Be- nim çocuğumu OHer öldürüyor. 'Haydi analar' devip duruyordu. O, boyah analann bacısı. O,çocuklan Gü- neydoğu'ya gönderip sonra da çıkıp 'Haydı' diye ba- ğmjor" dıyor. Şerıfe ananın gözyaşını 6 yaşındakı Sevda sılıyor. Sevda. ablası Sevgi'nin 16. doğum gününü Bayram- paşa'da nasıl kutladıklannı anlatıyor: çıçeklerle. ağla- yarak. Sonra da nasıl gözaltına alındığını: "Adalet Ba- kanı polisleri bize gönderiyor. Onlar da kafasına göre bizi alıp bırakmıyoriar. Şu teyzenin kafasını kırdılar. Annemin kulağınacopla. yumrukla. her şeyle vurdu- lar. Annetn" Insanlar ıçerıde ölüyorlar" dedi. .Adalet Ba- kanı da 'Ölen mölen yok" dedi. Ama bir tane abi öl- dü. Nalan söylediler. Biz insanlann açlıktan ölmesini istemivoruz." Öcüsüz. ama bol polısli çocukluğunda Sevda hıç korkmuyor mu? u Hiç korkmadım. Ama annemin kulağına vurduk- lan zaman korktum." Şemsettin Ba$. köyden bugün gelmış. 3 kızı ve bir oğlu. cumartesı günü eylemıne destek ıçın gelıp. gö- zaltına alınmışlar. Yaşlı baba, henüz şaşkın: "Ben bu ülanlan bilmiyordunı. Anneleri. açlık grev ini yani. Şim- di «ordünı. Bİöyle düzen mi olıır? Farkında değildim, ama şimdi her şeyin farkındayım." HikmetGelir. gurbetten gelmış. 8 yıldıroğiunugör- müyor. Oğlu Serdar. ölüm orucunda. Oglunu görme- ye gelıp. ölüm haberını beklemeye başlamı^: "Bir kere elim eline değseydi. Değdirmediler. Ben Norveç'e gideceğim. Bütün o gâvurlara anlatacağım. Çünkü onlar insan, bunlar gibi değü!" GülnazTürkmen'ın 2 oğlu. 2 gelını ve kardeşı çe- >itlı cezaevlerinde açlık grevınde. Gülnaz anne, cu- martesı günü yediğı dayağın ızierıni gösteriyor: "Ben 1^ aydıre\imegitmiyorum.Çocuklanmöldüktcn son- ra dayak da vızgelir, ölüm de. Ben kefenle sokağa ya- tacağım. Bunlar, Nazileri geçtiler. İnsan dövmekten zevkalıyorlar." FatmaŞahin'ın başı yarıldıgı ıçın saç- larmı kazımışlar. Cocuğunu borunca. bütün annelergı- bı "Benimçocuğum heryerde. Buçocuklann hepsibe- nim" dıyor Fatma anne. nasil tutuklu anası oldugunu anlatıyor- "Benim okumuşluğumyoktu. Ama çocuğu- mu aldıklannda ögnenmeye başladım her şeyi. Bu adamlar din deyip. insan öldürijyoriar. Bana din böy- le öğretilmedi. Bunlar Müsliimansa. ben Müslüman değilim. Vakan, y ıkan. aç bırakan, öldüren Müslüman değildir." Kuçük Sevda'nın anneü Fadime geçen hafta Bay- rampaşa da öiüm orucunda 16. doğum gününü kutla- yan Se\gı'yi anlatıyor: "V'azın bunlan. Çocuğum ke- mikleri battığı için sedyeye bile yatamıyor. Benim ABD'de viliam yok. bir tek çocuklanm var." DemireFin, geçen hafta Erbakan'ı uyardığı ortaya çıktı: Ölüm, büyük zarar doğurur REFAHYOL ölümlere seyîrci.A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tutuklu ve hükümlülerin. cezaev lerin- dekı olumsuz koşulları ve sev klere iliş- kin genelgeleri protesto etmek için 65 gün önce başlattıkları açlık grev leri. Umranıye Cezaevi"nde Aygün L'ğur adlı bir hükümlünün yaşamını yıtırme- siyle kritik bir döneme girdi Eylemci- lerin çoğunun şuurlarını yitırdikleri. koma durumunda oldukları \e kanama geçirdikleri yolundaki haberlere kar- şın. Sağlık Bakanı Yddınm Aktuna. so- runu perşembe günü yapılacak Bakan- lar Kurulu'nda tartışacaklarını söyler- ken Adalet Bakanı RP'lı ŞevketKazan sessizligini korumayı tercih etti. Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirerin 19 temmuzda Köşk'te kabul ettıği Başba- kan Necmettin Erbakan'a, •'Ölüm oruçlanna bir çözüm bulmak lazım. Birkaç tutuklunun oruçtan ölmesi, tela- fisi imkinsız sonuçlar doğurur" uyarı- sında buJunduğu bildirildi. Aygün Uğur adlı hükümlünün ölüm orucunda yaşamını yitirmesi. REFAH- Y'OL hükümeti tarafmdan tepkisizlikle karşılandı. "V'apabileceğim başka bir şey yok" diyerek sorumluluğu üzerin- den atmaya çalışan Adalet Bakanı Ka- zan. Ugur'un ölümüyle ilgili bır açık- lama yapmazken. gazetecilerın görüş- me istemlen "toplantıdaolduğugerek- çesi>1e''karşıiıks!Z bırakıldı. Adalet Ba- kanlığı'nınbiryetkilisi. Kazan'ın. Bay- rampaşa, Ümraniye ve Buca cezaev le- rine müfettiş gönderdiğini söyiedi. Uzmanların. eylemcilenn "ölüm sı- nın"'nda oldugunu ve sorunun acilen çözülerek tutuklu ve hükümlülerin "olabildiğineeacele" tedav i altına alın- ması uyarılarına karşın Saglık Bakanı Aktuna, sorunun çözümü ile ilgili gıri- şimleri perşembe günkü Bakanlar Ku- rulu toplantısına erteledi. Aktuna dün düzenlediği basın top- lantısında. 35 ildeki 4! ceza ve tutuke- vinde süren açlık grevı ve ölüm oruç- lan konusunda sağlık önlemi alınması için ilgili valiliklere birgenelge gönder- diğini bildirdı. Aktuna. valiliklere gön- derdıği genelgede. hastanelere getırı- len tutuklu ve hükümlülerin muayene ve tedav ilerınde öncelik tanınmasını. eylemcilerin saölik kurumlanna nakil işlemlerinde gerekli ekipman \ e saglık personelı ile donatılmış yeterlı sayıda ambulansın hazır bulunmasını istedi. Açlık grev ı ve ölüm orucundakı tu- tuklu ve hükümlülerın yaşatılması için "azami dikkat ve titizlik" gösterilmesı gerektiğıni belırten Sağlık Bakanı. "Bu insanlar, mutlaka açlık grev ine ve ölüm onıcuna yol açan isteklerini yeniden gözden geçirnıeli, ülkenin güvenliği »e bütünlüğü açısından yapılması müm- kün olmayan isteklerinden de vazgeç- melidirier. Sağlık açısından haklan olan her talebi yapmay a hazınz" dedi. Aktuna. "Açlık grevlerinın 52. gü- nünde Adalet BakanlığTna işbiriiği önerdiniz. 64. gününde de genelge ya- yimlıvorsunuz, bu gecikmiş bir girişim değil mi?"soru^una. "Önemliolangiri- şiminyapılmasıdır" karşılığını serdı. Aktuna. "Ölüm sınırında olan başka eylemcilerde * an Hükümetbunlann öl- nıesine seyirci nıi kalacak. yoksa ceza- evi koşullannın iyileştirilmesi için bir adım atılacak mı?" sorusuna da. "Ba- kanlar Kurulu bu hafta toplanacak Ko- nuyu orada gündeme geJirecefim. Çö- züm saslanması için nelerin yapılması konusunudatartışmaya açacagım"ya- ıııtmı verdı. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Insanlık Onuru Kimi kendini bilmezler ölüm orucuna yatan mah- kûmlar konusunda dedikoduya başlamışlardı. "Ca- nım" diyorlardı, "bunlar numara yapıyor. Hiç insan i- kiayaç kalabilir mi? Aç kalsa da iki ay yaşayabilir mi?" Daha önceki direnişleri ve ölüm orucuyla yaşamına son verenlerin irade gücünü unutmuştu insanlar. Sonunda 21 temmuz pazar günü öğlen saatlerin- de ilk kurban verildi. Korkanm ardından dığerleri de gelecek. Ve bu inatlaşma sürerse; ölümleri, ülkemiz- deki bezirgân saltanatına yaşamlarından çok daha fazla zarar verecek. Ama yazık oluyor, çok yazık olu- yor... Hapishane direnişçilerinin en çok kullandıkları slo- ganlardan biri, "Insanlık onuru, işkenceyi yenecek." Yürekten inanıyorum bu sloganın içeriğine. Ve hele insanlık onurunu korumak için böylesine ölümcül bir iradenin sergilenmesi, yüreğımi ürpertiyor. Ben şu anda hapishanelerde bulunan gençlerin en azından bir bölümünün "mahkûmiyetlerinin" haksız olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca onlan son zaman- larda moda olan biçimiyle "tutsak" olarak da isimlen- dirmiyor ve isimlendirilmelerini yanlış ve haksız bulu- yorum. Zaten aynı hususa geçenlerde İlhan Selçuk üstadımız da değinmişti. Fakat Türk adaletı onlan mahkûm ederken haklı olsa bile, bu gençlerin "ira- delerini kırmak" için girişilen oyunlan yakışıksız bu- luyorum, insanlık dışı buluyorum. Ve onurunu koru- mak için böylesine inançla direnen bu gençlere kar- şı ilgtsiz kaimmasını aklım almıyor. Artık resmi makamlann bile yadsıyamadığı "işken- ce", son zamanlarda bıraz azalmış gibi görüneo "fa- ili meçhuller", aklın almayacağı "yargısız infazlar", çoğu kez inanılmaz acılaria son bulan "gözaltında kaybolmalar" ya da doğrudan doğruya "kaybolma- lar... "Nerede yaşıyoruz, nereye gidiyoruz? Toplumumuz öyle bir "cepheleşme"ye itiliyor ki sapla saman birbirine kanşıyor. Evladını arayan an- nenin, eşini arayan kadının yanına "PKK'lilere Cenev- reAntlaşması'nıntutsakJaria ilgilihükümlerinin uygu- lanmasını isteyen" insanlar katılıyor. Desteklerseniz, hiç ıstemediğiniz şeyleri de desteklemiş oluyorsu- nuz. Karşt çıkarsanız, evladını arayan annenin, eşini arayan kadının haklı mücadelesine karşı çıkmış olu- yorsunuz. Ne yapacağımızı şaşırıyoruz. Bir yandan Misak-ı Milli sınırlarımızın parçalanma- sının endişesini yaşıyorsunuz; bir yandan Misak-ı Mil- li sınırları jçindeki Mustafa Kemal cumhuriyetinin kirienmesinin, onurunu yitirmesinin korkusunu du- yuyorsunuz. Tüm insanlığın mahkûm ettiği işkence ve yasadışı uygulamalar gün ışığına çıktıkça, utanç duyuyoruz. Emniyet güçlerimiz son derece yanlış yetiştiriliyor. Toplumun kimi kesimlerini düşman gibi görüyorlar. Polis elbette "tarat r "tır. Ama devletten yana taraftır ve devletin "tarafsız" olması gerekir. Ama bizde devlet "taraf" oldu. Ve maalesef yasaJardan yana taraf de- ğil, belli çıkarlardan yana taraf oldy. Bir süre önce degerli dostum Ümit Gürtuna ile bırlikte izmir'de dolaşıyorduk. Pasaport taraflannda, gençlerin yoğun bir biçimde oturdukları kahvelerin önünde bir polis otobüsü gidip geliyordu. Içindeki po- lısler, 1960'larda bambaşka bir içerik ve anlamla de- ğtştirdiğimiz "Gazi Osman Paşa Marşı "nt bir kez da- ha değiştirmişler, sürekli okuyorlardı: "Olur mu böy- le olur mu? I Kardeş kardeşi vurur mu? I Kahrolast komünistler I Bu ülke size kalır mı?.." Ve o polislerin gözünde sahildeki kahvelerde kızlı erkekli gruplar halinde oturan gençler ve öğrenciler, komünisttiier. Direnen kamu görevlileri komünisttiler Mahpushanelerde "insanlık onuru işkenceyi yene- cek" dıye slogan atan mahkûmlar, sokaklarda "Sus- ma, susarsan bir gün sıra sana gelecek" diye slogan atan insanlar komünisttiler. Ve bu "ülkeyi" onlara bı- rakmamanın kavgasını verdiklerini düşünüyorlardı. Çünkü öyle eğitilmişlerdi. Ben bu satıriarı pazar günü yazıyorum. ölüm oru- cundaki gençlerden ilkinin yaşamını yitirdiğini biraz önce öğrendim. Umanm sizler salı günü bu satıriarı okurken, bu sayı yükselmemiş olsun. Umarım bu in- sanların çelik iradelerinin kırılamayacağı anlaşılmış olsun. Umanm devletimiz "intikam psikolojisinden" kendini kurtarmaya çalışsın. Kimi mücadeleler silahla, topla, tüfekle kazanıla- maz. Zira haksız birtemel üzerindedırler. Ve kimi hak- lı mücadeleler topsuz, tüfeksiz de kazanılır. Zira "hak- lı olmak" insanlara öylesine bir güç, öylesine bir ira- de verir ki; bu güç ve iradenin karşısında hiçbir silah etkili olamaz. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesine yürekten inanan ve bu cumhuriyeti kuran kadronun lideri Mustafa Kemal'e gönülden bağlı bir öğretme- nim. Ama bu cumhuriyeti bu hallere düşürenler yü- zünden utanç duyuyorum. "imtiyazsız, sınıfsız kay- naşmış birulus" yaratmaya çalışırken vardığımız bu noktada, "insanlığının onuru" için kendini ölüme mahkûm eden gencin iradesine yürekten inanıyor ve kendisine Tanrı'dan rahmet diliyorum. Kazan hakkında suç duyurusu ALPERBALLI ANKARA - Adalet Ba- kanı Şevket Kazan hakkın- da, Ümraniye Cezaevi'nde yaşamını yitiren Aygün Uğur'un (25) ölümünde sorumluluğu bulundugu gerekçesiyle suç duyuru- sunda bulunulacağı bildi- rildi. Türkiye İnsan Hakla- n Vakfı fTlHV) Başkanı Yavuz Onen. Kazan'ın ölüm olayındaki sorumlu- luğunun yadsınamaz oldu- gunu vurgulayarak. devle- tin siyasi tutuklu ve hü- kümlülere bakışını değiş- tirmesi gerektiğıni söyiedi. TİHV ve Çağdaş Hu- kukçular Derneği (ÇHD) öncülüğündeki bazı de- mokratik kitle örgütlerinin. Kazan hakkında suç duyu- rusunda bulunacaklan bil- dirildi. Suç duyurusu dilekçesi- nin hazırİanması ile ilgili olarak dün ÇHD'de bırtop- lantı gerçekleştırildi. Toplantı sonrasında bil- gı veren avukatlar, tutuklu ve hükümlülerin devletin vicdanına ve namusuna emanet edildikierinı belir- terek Adalet Bakanı'nın yayımladığı genelgeyle tu- tuklulann haklannı kısıtla- dıgını vurguladılar. Kazan'ın, uygulamalan ile ölüme sebebiyet verdi- ğini savunan avukatlar. "Devlet tutuklu ve hüküm- lülerin can gmenüğinden sorumludur. Kazan,yay ım- ladığı genelgeyle cezaevle- rindekilerin yasal haklannı eUerinden aidı. Açıkça gö- rülmesine rağnıen ölümle- rin engellenmesi için Önlem almadı. Bu nedenle sorum- luluğu v^rdır" görüşünü dile getirdiler. TtHV Başkanı Yavuz Ö- nen, devletin siyasi tutuklu ve hükümlüleri düşman olarak gördüğoinü söyiedi. Yargının cezalandırdığı hükümlüleri. cezaevi yöne- ticilerinin ikinci kez ceza- landırma yolunu seçtikle- rini kaydeden Yav uz Önen. şu görüşleri dile getirdi: "Türkrye'de yeni cezaev- lerine ihriyaç yok, ama siya- siler cezaevlerini ikinci ce- zalandıncı ortam olarak kullanmak istiyorlar. Siya- si mahkûmlara yönelik hücn? tipi sistemiyerleştire- rek, bir anlamda onlan re- habilitasyondan yeksun bı- rakmaya çahşıyorlar. Tu- tuklu vehükümlülerin top- luma kazandınlmasından söz edilir. Spor. dinlenme. kültürel etkinlik olanağı yok. Lref- me şansı yok. Vönetimin baskılan var."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle