Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 TEMMUZ 1996 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Milli Eğitimi Geliştirme Projesi, öğretmen kalitesini yükseltme amacına yönelik çahşıyor
Oğretmeıüere yüksek tisansEBRU TOKTAR
AJSKARA-Türkiye Eğıtım Derneğı Bılım Ku-
rulu Başkanı. Hacettepe Unıversitesi Eğıtım Bılım-
leri Fakültesı öğretım üyesi Prof. Dr. Özcan Demi-
rel, Yüksek Öğretım Kurumu'nda (YÖK) Dünya
Bankası'nın desteğı ıle "Milli Eğitimi Geliştirme
Projesi" adlı bır çalışma yürütüldüğünü bildirdı.
Proje kapsamında. ortaöğretimde egitim \erecek
öğrermenlereıkıyıllık yüksek hsans eğitimi verme-
yi hedeflediklennı belırten Demirel. "Öğretmen
kalitesi y ükseltilmeden, egitimin kalitesi yükseltile-
mez"" dedi.
Ortaöğretim öğretmenlerinin kalitesinin yüksel-
tilerek çağdaş programlan uygulayabılecek becen-
lerle donatılması gerektiğini belirten Demirel, ög-
retmenlenn "robotgibi" bılgı vermek yerine. öğ-
renciJeri araştırma yapmaya yöneltmesi gerektiği-
ni vurguladı. Ortaöğretimin süratle lısansüstü eğı-
tımden geemlmeMni ısteyen Demirel. YÖK'te
"Milli Eğitimi Geliştirme Projesi" adlı bir çalışma
yürüttüklerinı bildirdı.
Özcan Demirel. projenin ilkokula lısans düze-
yinde. ortaöğretime de yüksek lısans duzeyınde eği-
tim almış öğretmenler yetiştirmeyı amaçladığını
söyledi.
Prof. Dr. Özcan Demirel. ülkenin bilime katkı ge-
tirici. üretken ve araştıncı gençlere ıhtiyacı olduğu-
nu v urgulayarak ortaöğretim ve yükseköğretimde-
kı sıstem çelişkisınin gıderilmesı gerektığini kay-
dederek sözlennı şöyle sürdürdü:
" Vükseköğretim, sınavla ögrenci alırken ortaöğ-
retimde klasiksına\ uygulanıyor. Ortaöğretimdeez-
bere day anan yaklaşımlar varken üniversitede bilim-
sel ağıriıklı çaİışmalar vapılıyor. Bu iki sistem birbi-
rine taban tabana zıt oİunca. eğitimden istenilen \ e-
rim alınamıvor. Türkiye'de bunu giderici önlemle-
rin alınmaması. öğretmenlerin çağdaş programlan
uygulavaeak nitelikte iist becerilerle yetiştirilmesi
gerekiyor." Türkıye'de bilimsel araştırmalara yete-
nnce destek verilmediğini vurgulayan Demirel.
"Türkiye, bilimsel araştırmalar bakımından diinya
literatüründe 41. sırada yer alıvor. Eğer. ülkemizde
araştirma-geliştirme (Ar-Ge) çalışmalanna yeteri
kadar destek \erilirsegay ri safi milli hasıladan araş-
tırma giderlerine ayrılan pa\ arttırılırsa bilimsel
araşhrmalardaki yerimiz ilk 20'lere çıkabilir" dedi.
Demirel. yurtdışı yayınlarla akademik yükselme-
lereöncelik verilmesi gerektiğini \urguladı. Bilim-
sel çalışmalan yurtdışında yayımlanan öğretım üye-
lerine teşvik verılmesıni ısteyen Demirel, üniversi-
telerde Ar-Ge birimlerinin oluşturulması gerektiği-
ni kaydetti.
Sanayi ve üniversite arasında işbirlığı sağlanma-
sı gerektiğini vurgulayan Demirel. "Sanayi sektö-
rünün maddi olanaklanyla ünKersitenin bilimsel
birikimi birleştirilerek araştırma sahalanna kana-
lize edilmeiklir. L retim için, toplum için araştırma
yapmak zorundasımz" diye konuştu.
Topyekûn egitim hamlesi yapümalı
Demirel, Türk egitim sistemınin 21. ylizyıla ha-
zırlanması, topyekûn bir egitim hamlesinin yapıl-
ması, 8 yıllık temel eğitimin ücretsiz ve kesintisiz
olarak ülke genelınde uygulanması gerektiğini an-
lattı. Okula gitme oranının ortaöğretimde yüzde
75 'e, yükseköğretimde yüzde 40'a ulaştınlması ge-
rektiğini kaydeden Demirel. bu amaca uygun yatı-
nmlar yapılmasını istedi. Demirel, gelişmiş ülke-
lerde, gençlerin yüzde 45'i üniversiteye giderken bu
oranın Türkiye'de yüzde 9 düzeyinde kaldığını be-
lirterek "Bunaaçıköğretimdedahiledildiğindeünt-
versiteye giden gençlerin oranı yüzde 2O'\e çıkar.
Ancak, sadece eğitimin niceliğini yüksetlemeye ça-
lışmamalı, niteliğe de önem verilmelidir" görüşleri-
ni dile getirdı
Taraflar son kez bir araya geldi
ABD üslerinde
grev bugün
• Grev öncesi bir araya gelen taraflar
taşeron, görevine son verilen sendikacının
durumu ve "kaçak Amerikalılar" gibi
sorunlarda tıkandılar.
UFL'K TEKİN
ADANA - Son anda sürp-
riz btrgelışme olmadıgı tak-
dirde Türkiye'deki ABD üs-
lennde bu sabah grev başlı-
yor.
Son kez dün bır araya ge-
len taraflar. ücretlere "eşel
mobil sistemine uygun ar-
öş" yapılması konusunda
anlaşmalanna karşı taşeron.
görevine son verilen sendi-
kacının durumu ve "kaçak
Amerikalılar" gıbi sorun-
larda tıkandılar
Resmı adı "Türk Silahlı
Kuvvetleri Tesisleri" olarak
geçen Adana'da İncırlık.
Diyarbakır'da Pırınçlik üs-
lenyle Ankara ve Izmır'de-
ki ABD asken ışyerlerınde
Faizi düşük
Orman --
köyliisünç.
kredi
SAİMBEYLİ-FE-
KE (AA) - Orman Ba-
kanı HaBt Dağü. bakan-
tıgm tüm ımkânlannı
Türkiye genelındeki 17
bin 757 orman köyüne
ve buralarda yaşayan 10
milyon orman köylüsü-
îje götüreceklerini be-
lirtti.
Dağlı. Adana'nın
Aladağ. Tufanbeyli, Sa-
jrnbeyli ve Feke iiçele-
rinde yaptığı konuşma-
larda, hedefînin Türk or-
maneıhğmı dünya.;or-
tnancılığıyla entegre et-
mek olduğunu belirtti.
Orrnan köyiüîerini OR-
KÖY'den düşük faizli
krediler vererek kalkm-
dıracaklannı kaydeden
Dağlı. şöyle devam etti:
"Bugön Türkiye'de
Gayri Safi Milli Hası-
ia'dan en az pay ı alan ke-
sim. orman köyiüsüdür.
Bu yanlıştır. Bu durum
ûlkemizin sosval prnble-
midir. Geiir dağdmiM-
daki adatetsizliğl düz^-
teceğjz."1
bu sabah gre\ başlıyor.
Harb-Iş Sendıkası son anda
bir gelişme olmazsa 17 Ha-
zıran I996"da aldığı grev
kararını. \asal 60 günlük
süreyi be'klemeden 2 bin
üyesi> le bugün uygulamay a
koyacak.
Türk-l§"e baglı Türk
Harb-lş Sendikası. Vınn«l
Brovvn and Root adlı
ABD'li müteahhıt şırket
yetkılıleriyle yaptıgı görüş-
melerde dört temeT konuda
talepte bulunuyor.
Ücretlere her üç ayda bır
resmı enflasyon oranı kadar
zam yapılması sendıkanın
ılktalebı. Ekonomı literatü-
ründe "eşel mobil"adı da ve-
nlen bu sıstemle ılgilı tale-
bine ek olarak sendıka. üç
aylık dönemler halınde ay-
nca yüzde 3 oranında refah
payı da ıstıyor.
Yumuşama
Sendikavla son kez bır
araya gelen \'BRyetkılılen.
bu konuda belli bir yumuşa-
ma ıçensıne gırmış durum-
dalar. Yaklaşık dört aydır sü-
regelen görüşmelerde VBR.
sözleşme yürürlük süresınin
1 nısandan değıl I temmuz-
dan. yanı üç a> gecıkmeli
olarak işlemesinı ıstıyor.
Sendıkanın bu yöndeki ış-
veren teklıfıne yanıtı kesın:
Hayır.
Oncekı gece başlayıp dün
sabaha dek süren ve dün de
ıkınci kez y ınelenen son gö-
rüşmelerde aşılamayan bır
diger sorun ise Harb-lş Sen-
dikası Diyarbakır Şube Baş-
kanı Mehmet Durmuş'la ıl-
gılı.
Sendıka. "direniş yaptığı,
yaptırdığT gerekçesıyle ış-
ten atılan Durmuş'un gen
alınmasını ısterken. ABD"lı-
ler "Durmuş'uemeklioldu-
ğu gün çıkartnıa" koşuluy-
la ışe alabileceklenni söyle-
dıler. Sendika ıse Dur-
muş' un seçildıği sürenın bi-
tımıne kadar Pirinçlik'tekı
görev ini sürdürmesini isti-
yor Bukonunundaaşılama-
dığı bıldırilirken, yıllardır
taraflar arasında yaşanan
"kaçak ABD'liler" sorunu
daçözütemedi.
Istanbul'da gerçekleştirilen Sosyal Güvenlik Kurultayı'na, işçi ve memur sendikalan, bazj siyasi parti tem-
silcileri ve v urtdışındaki sendikalar büy ük ilgi gösterdi.
Sendikalar ve siyasi partiler, SSK'yi masaya yatırdılar
SSKtattşmasındakavgaİstanbul Haber Servisi - Isıan-
bul'da gerçekleştınlen Sosyal Gü-
venlik Kurultayf nda. SSK masaya
yatınldı. Kurultayda sosyal güven-
lik kurumlannın ışçi \e memurun
lehine kamulaştınlması gerektıöını
belırten Işçi Partisı (İP)Göuöl Baş-
kanı Doğu Perinçek. "SSK'yi IMF
Ue işbirliğinde olan tekeküp^|pva-
zi\e kaptırmamalıyız" dedi Kendı-
lenne soz hakkı \enl-
medığı gerekçesıyle
bırgrubun kürsüvü iş-
gal etmesı. kavgaya
neden oldu. Işgal son-
rasındaki gerilım nede-
nıyle Divan Başkanı
Bavram Yıldınm. ku-
ruitayı sonuç bildirge-
si okumadan kapadı.
İstanbul İşçi Sendi-
kalan Şubeler Platfor-
mu. KESK îstanbul
Şubeler Platformu. İs-
tanbul Tabıpler Odası
ve Emeklı-Sen'ın or-
taklaşa düzenledığı
"Sosyal Güvenlik \e
Sağhk Hizmetleri Ku-
rult»i",dün Altuniza-
de Petrol-lş binasında
yapıldı.
Kurultavı düzenle-
\aziyette tezgâh başında öfümü bek-
leyeceğiz''dedıler.
Kurultayda konuşan Perinçek,
sosyal güvenlik hizmetlerinin ışçi
veemekçilerin lehine düzenlenme-
si gerektiğini vurgularken İstanbul
işçi Sendikalan Şubeler Platformu
Dönem Sözcüsü Levent Dokuyucu.
"Sosyal güvenlik kurumlannın tas-
fiyesine izin \ermeyeceğiz" dedi.
yen örgüt temsılcilen, amaçlarının
varolan haklannın ellerınden alın-
masına karşı güç bırlıcı olduğunu
belirterek "Eğer SSK ve Emeklilik
Yasası'nda vapılmak istenen deği-
şiklik Ue zorunlu tasarnıfun gasp
edilmesi yönündeki yasa tasansı
TBMM'den geçerek yürürlüğe gi-
rerse emekliük bizinı için haval ola-
cak \esosyal güvenceden yoksun bir
SSK'nin masaya yatınldığı geniş katılımlı kurultav da. sendı-
ka vetkilileri ve sivasi partiler sosyal güvenlik kurumlannın
işçi ve memurun lehine kamulaştırılması gerektiğini vurgu-
larken . kurultavda söz alan kayıp vakınları da kendi sorun-
lannı dile getirerek. kayıplannın bulunmasını istediler.
Sosyal gü\enlik kurumlarını daya-
nışma kurumu olarak gördüklerini
belirten Dokuyucu. "SSK'nin par-
çalanmasına karşıy ız. Bu kurum ye-
niden vapılandınlmalıdır. SSK'nin
mali veyönetim özerkliği olması ye-
rekiyor. SSK. yönetiminde işçilerin
ağıriığı olan bir kurum haline dö-
nüştarülmeJidir" dı>e konuştu.
Ozgürlük ve Dayanışma Partisı
(ÖDP) istanbul ll Sekreten AzizÇe-
likde sol ve sosyalıstlerin aralann-
dakı düşünce farklılıklannı bir ya-
na bırakarak ışçi ve emekçilerin or-
tak mücadelelerine destek olmalan
gerektiğini söyledi. HADEP il yö-
netıcısı Latif Kaya da "Banş ve de-
mokrasiyi ancakişçi partileri getire-
bilir" derken Emek Partisı Genel
Başkanı Levent TüzeL serfflây e ve
gericiliğin ülkeye tek ba-
şına egemen olmak iste-
dıöıni kaydetti.
Ingıltere ve Alman-
ya'dan gelen sendikacıla-
nn da katıldığı kurultay-
da söz alan kayıp ailelerı
adına konuşan bir anne
de çocuklannm biran ön-
ce bulunmasını istedi.
Kûrsûişgali
UBA'nın haberine gö-
re. işyerlerınde yapılan
delege seçimlennjn adil
olmadığını savunan bir
grup. kürsüden konuşma
ısteğinde bulundu. Diva-
nın konuşma hakkı veril-
meyeceğını açıklaması
üzerine, izınsiz olarak
kürsüyeçıkan birkişi. ku-
rutay görevlileri tarafın-
dan kürsüden indırilmek ıstendı. Bu
sırada salonda kürsü işgaline destek
verenler ıle kurultay delegelen ara-
sında yaşanan gerginlik. kavgaya
dönüştü.
Salonda yumruklaşmanm başla-
ması üzerine, Divan Başkanı Bay-
ram Yıldınm. sükûnet sağlamatîığı
için tebliğlenn sunulması tamam-
lanmadan kurultayı kapattı.
Danıştay'dan RTÜK'e
' Yasa dışmda
idari bir karar
alamazsm'
HÜLYA KARABAĞLI
ANKARA - Danıştay. aynı yasa
hükmünün farklı yorumlanması
nedeniyle görsel medya kuruluşlan
arasında doğan haksız uygulamalann
gıderilmesi amacıyla kendisine
başvuran Radyo ve Televizyon Üst
Kurulu'nu (RTÜK) desteklerken
yasasına aykırı işlem yapmaması
konusunda da uyardı. RTÜK'ün 2 ihlal
arasında uyarı verebilmek için süre
belırlemesi konusunda önerdığı "ilke"
karannı yersiz bulan Danıştay'ın, bu
görüşüyle medya davalannda birbiriyle
çelişen kararlar veren mahkemelere de
aynı mesajı göndermesi dıkkat çekti.
Idare mahkemelennin çelışkilı
kararlanndan bunaian RTÜK. ılgiii yasa
hükümlerinin sağlıklı değerlendırilmesı
için başvurduğu Danıştay'dan "yasanı
uygula'" onayını aldı. Danıştay'a "Ud
ihlal arasındaki sürenin üst kurul
taraftndan ilke karanyla beürtenip
belirlenmeyeceği'' konusunda görüş
soran RTÜK'e, yapılacak düzenlemenın
yasaya aykın olacağı yanıtı verildı.
Danıştay I. Daıre 4 sayfalık görüşünde
şunları söyledi: "RTÜK tarafından iki
ihlal arasında süre belirlenmesi yoluna
gjdilmesi dunımunda. saptanan sürenin
geçmesinden sonra tekraıianacak ihlal
üzerine, kanunda öngörülen vaptınmıa
uvyulanmasına fiilen olanak
kalmavacak vc dola>ısıyla kanun
hükmünün uygulanması idari bir
kararia engelienmiş. olacaktır ki anılan
33. maddenin gerek vazılış biçiminden
gerekse içeriği yönünden boyle bir
sonuca ulaşmak olası değildir. Özel
radyo ve televizyon kuruluşlannın yaym
i/ninin geçici olarak durdurulması veva
iptalini gerektiren iki ihlal arasındaki
sürenin RTL K'ün ilke karanyla
beliıienmesine yasal yönden olanak
bulunmadığına sonucuna ulasıldı."
TRT ve özel televizyon kuruluşlannca
son bır yılda RTÜK aleyhine 50'nin
üzerinde da\a açıldı. Yayıncı
kuruluşlann daha çok uyan ve yayın
durdurma yaptınmlanna karşı
"yürütmeyi durdurma" istemiyle
yaptıklan itırazlar, ıdare mahkemeleri
tarafından değişik yorumlarla karara
bağlandı.
Yasa ne diyor
3984 sayılı Radyo ve Televizyon
Yasası'nın "uyan, durdurma, iptal"
hükümlennı düzenleyen 33. maddesi
öngörülen yükümlülüklerı yenne
getirmeyen. izin şartlannı ihlal eden,
yayın ilke ve esaslanna aykın yayın
yapan özel radyo ve televizyoVı
kuruluşlannın uyarılmasına, ihlalın
tekrarlanması halinde, yayın izninin
geçıci olarak durdurulmasına ya da
yayın izninin iptal ine hükmediyor.
Seydişehîr'de örgüüenıne kavgası
Türk-îş ile Hak-İş, Seydişehir Etibank Alüminyum îşletmeleri'nde örgütlenme mücadelesi nedeniyle karşı karşıya geldi.
Örgütlenme mücadelesi, sendikalann birbirlerini yolsuzluk ve yalana dayalı politika üretmekle suçlamalanna dönüştü.
GÜNEŞGÜRSON
ANK.AR.A - Seydışehir Etibank Alü-
minyum tşletmelerf ndeki sendikalann
yürüttüğü örgütlenme mücadelesi. Türk-
Işile Hak-lş'i karşı karşıy a getirdı. Türk-
lş"e bağlı Türk Metal Sendikası ile Hak-
İş'e bağlı Özçelik-tş Sendikası arasın-
daki örgütlenme çalışmalan. sendikala-
nn birbirlerini, yolsuzluk yapmakla ve
yalana dayalı politika üretmekle suçla-
malanna dönüştü.
Türk Metal Sendikası. bu işyerinde bir
şüredir örgütlenme çalışması yürüten
Özçelik-tş Sendikasf nı. geçmişte yol-
suzluk yapmakla suçladı. Türk Metal
Sendikası Seydişehır Şube Başkanlığı.
Özçelik-lş yönetıcılerınin. bir arabayı
şendıkaya iki defa sattığını ileri sürdüler.
Özçelik-lş Sendikası ise bu suçlamayı
reddedetti. Türk Metal'ın ışçılere dağıt-
tığı duyuruda. Özçelik-İş Sendikası Ge-
nel Mali Sekreteri Feridun Tankut'un.
aynı sendikada birlikte görev yaptığı ar-
kadaşı. Genel Teştilatlandırma Sekrete-
ri Mustafa Atlı'nın 900 bin Iıraya aldığı
ve I989yılında sendikaya 9 milyon lira-
ya sattığı Murat 131 marka otomobilı.
1991 yılında 19milyon 500bin Iırayaye-
niden satış işlemı yaparak sendikayı do-
landırdığı ıddiası yer aldı. Duyuruda, Çe-
lik-lş ve"Özdemir-îş sendikalannın bir-
leşmelen sırasında "yağmaeüık'* yaşan-
Cörüşmeler sürerken polis baskısının arttığı öne sürüldü
G.Antep'te iş bırakma eylemi sürüyor
Haber Merkeâ - Gaziantep'tesigorta ve
sendıkal hak taleplenyie 20 bin dokumâ
işçisinin başlattığı iş bırakma eyfemi
sürüyor. Güvenlik güçlerinin. eylemci
işçiler üzerinde baskı oluşturmak için
Gaziantep Dokuma Işçileri Yardımlaşma
Demeği'nde arama yapnğı. dernek
binasında bulunan_işçiler ile Dernek
Başkanı Hiiseyin Ozdemir'i tehdit ettiği
ileri sürüldü. 30 Haziran 1996 günü 8
saatlik işgünü, sigorta ve sendika
talepleriyle 10 bin dokuma işçisinin
başlattığı iş buakma eylemi, ilerieyen
günlerde yan sanayıde çalışan işçilerin de
katılımtyla genişlerken direnişteki işçi
sayısı da 20 bine ulaştı. İşçiler adına
işveren temsiicisi Halıcılar ve
Dokumacılar Odası ile göriişmeJerini
sürdürüren Gaziantep Dokuma işçileri
Yardunlaşma Derneğı, henüz bir anlaşma
sağlayamadı. Görüşmeler sürerken
iş^ilere yönelik polis baskısının son
günlerde arttığı öne sürüldü. İşçilerin 15
gündür süren grevleri, 100 bine yakm
kişiyi ekonomik yönden olumsuz
etkilemesine ragmen esnaf da işçilerin
haklı olduğunu betirterek eylemi
desteklıyor. Araiannda EP. HADEP, ÖDP,
İP, İHD ve DİSK Genel-lş/in de
bulunduğu siyasi partiler, sendikalar ve
demokratik kitle örgütleri de yaptıklanm
basın açtklamalanrtda sonuna kadar
işçilerin yanında olacaklannı bildirdiier.
Dokuma İşçileri Derneğı de direnişe
maddi yönden destek olmak isteyerder
için de bir hesap numarası açördı. Hesap
numarası şöyle: Dokuma İşçileri Derneği/
Iş Bankası Gaziantep Merkez Şubesi/
63OO3O425OI218815.
dığı savlanarak. Tankut'un bu konuda
yasal yollara başvurup başvaırmadığı so-
ruldu.
Özçelik-lş Sendikası'nın. "kirliemel-
lerine işçiyi alet etmekle" suçlandığı du-
y uruda. "Hizmet götüremedikleri işçiyi
müşteri olarak görenlere karşı. Seydişe-
hir'deki binlerce alüminyum işçisinin
kutsal aidatlarını namusu gibi koruyan
Türk Metal, bu işçilerin çüriik mal satan
mağazava itilmesine müsaade etmeye-
cektir" dendı.
Türk Metal Sendikası Genel Sekrete-
ri Özbek Karakuş, konuyia ılgilı olarak
Cumhunyet'e yaptığı açıklamada, Öz-
çelik-lş'i suçlayarak "Toplusözleşmenin
süresi. 31 aralık tarihinde bitiyor. Eylül
başında, yetki prosedühi başlayacak.
Sendikasız yere gitme cesaretleri yok, bi-
/e saldınyorlar. Yüzde 10 barajı telaşma
düştüler" dedi. Mustafa Atlı'nın araba
satışıyla ilgili iddialann "düzmece" ol-
duğunu söyleyerek "İspatetsinler, istifa
ederim" dediğini kaydeden Karakuş.
sözlerini şöyle sürdürdü:"Noter belgele-
riyle açıklayınca, Seydişehir'den kaçtı.
Hesap tefkik komisyonu raporuna 'sah-
te' diyordu. İspat edemeyenler namus-
suz, şerefsizdir diyordu. Kimmiş namus-
suz, şerefsiz?"
Karakuş, Seydişehir'de 3 bin 100 işçi
bulunduğunu. Özçelik-İş'in üye sayısı-
nın bine ulaştığını. 175 işçinin de kendi
sendikalanna aeri döndüğünü belirterek,
1975 yılında DlSK'e bağlı Özgür Alü-
minyum-lş Sendikası ile sürdürdükleri
örgütlenme mücadelesi sırasında biryö-
netim kurulu üyelerinin vurulması ne-
deniyle. "Burayı kolay kolay bırakma-
yız. Kanla koruruz" dediğini söyledi.Öz-
çelik-lş Sendikası Genel Sekreteri Recai
Başkan ise söz konusu iddialann, daha
öncekı genel kurullarda aklanan "bir iş-
lem eksikliğinin öne çıkartılmasr oldu-
ğunu kaydederek. suçlamalan "İşçinin
üzerine oyun oynayan, işçiye ragmen, iş-
çi adına liareket etmeyi adet haline geti-
renlerin demagoji yapması ve yalana da-
yalı politika üretmesi" diye nıtelendirdi.
Türk Metal Sendikası'nın, işçilere
baskı yaptığını ve görüşlerini almadan
toplusözleşme bagıtladığını kaydeden
Başkan, "işçiyi tanımıyorlar. Seydişe-
hir'deki kayıplannı örtrnek için başvur-
duklan yöntemlerden bin de mafyayı işin
içine sokmak" dedi.
Özçelik-lş Sendikası Seydişehir Şube
Başkanı'nın kardeşinin bazı kişiler tara-
fından dövüldüğünü, bu olayın da yargı-
ya yansıdığını kaydeden Başkan, 1700
işçiyi örgütlediklerini söyledi. Başkan,
eylül ayında toplusözleşme yetkisi al-
mak için girişimde bulunacaklannı be-
lirterek, Türk Metal'i, her üniteden ör-
gütlenme mücadelesinı yürüten 6 işçi-
nin maden ışkolundaki Kütahya Emet iş-
letmesine sürülmesi için yönetime bas-
kı yaptığını, ancak bu işlemi engelledik-
lerini söyledi.
CUMHURİYET'TEN
OKURLARA
ORHAN ERtVÇ
İyi Haber - Kötü Haber
Geçen hafta medyamız biri iyi, diğeri kötü iki ha-
berle çalkandı. Tıpkı Ikinci Dünya Savaşı günlerin-
de Coni'ler için uydurulmuş şu fıkra gibi.
Coni, geçirdiği şoktan kurtulup gözlerini açınca
"Ne oldu bana" diye sormuş. Doktor yanıtlamış:
"Size bir iyi, birde kötü haberim var. Mayına bas-
tığınızdan iki bacağınız da kopmuş, ama üzülme-
yin postallannıza müşteri buldum."
Bizimki de o hesap. Önce promosyon çılgınlığı-
nı, günlük taksit ve katılma paylan ile mal pazar-
lama uygulamasını düzene sokmak için Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı yeni bir genelge yayımladı. Kimi
gazetelerde sayısı 500'ü aşan promosyon kam-
panyalarına sınırlama getirildi. Şimdikilersona er-
dikten sonra, aynı dönemde en çok üç promos-
yon düzenlenebilecek. Bu promosyonlardan biri
sona ermiş olsa bile kampanyayı üçe tamamla-
mak için biten promosyonla söz verilmiş olan mal-
ların tümüyle dağıtılmış olması gerekecek. Her-
hangi bir aldatmacayı önlemek için de verilecek
malın değeri ile gazetenin bir aylık satış ortalama-
sının çarpımı tutanndaki para, devlet tahvili, Ha-
zine bonosu ya da banka teminat mektubu, bir
milli bankada bloke edilecek. Düzenleme genel-
ge ile yapıldığı için uymamanın koşulları yine es-
kisi gibi. 6 aya kadar hapis ve 10 milyon lira para
cezası. Hapis cezası infaz Yasası'yla para ceza-
sına çevrileceğinden taş çatlasa 15 milyon lirayı
aşamayacak.
Bu kolaylığın giderilmesi için Tüketiciyi Koruma
Yasası'nda değişiklik yapılması gerekiyor. Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı, ANAYOL döneminde başlat-
tığı çalışmalan bitirmiş olmalı ki hazırladığı deği-
şiklik taslağını Başbakanlığa sundu. Taslakla hem
promosyonlann gazetecilikle bağdaşır nitelikte ol-
ması öngörülüyor hem de cezalar gazetenin ye-
rel ya da yaygın olmasına bağlı olarak 500 milyon
ile 5 milyar lira tutarında belirleniyor.
Basınm ana görevine dönebilmesi açısından bu
iyi bir haber.
Gelelim kötü habere...
Yazıya fıkra ile başladık ya... Bir tane daha anım-
satalım.
Kazan kaldıran yeniçerilerin ağası değiştirilmiş.
Yaşlı başlı ağa, geldiği yerin önemine göre dav-
ranmak için sır kâtibine tarih okutup dinlermiş. Sı-
ra gelmiş "Hazreti Isa'nın Museviler tarafından
çarmıha gerildiğini"anlatan bölüme. Ağa duyduk-
lanndan çok etkilenip kızgınlıkla sokağa fırlamış.
Bir de bakmış ki karşıdan bir Musevi geliyor. He-
men palasını çekip yakasına yapışmış, "Siz Haz-
reti Isa efendimizi çarmıha gerersiniz ha!.." diye
gürlemiş. Musevi bakmış ki can elden gidecek,
"Aman devletlüm" demiş, "o bin beş yüz yıl ön-
ceydi. "Ağa, kararlı kararlı yanıtlamış: "Onubunu
bilmem. Ben yeni öğrendim."
"Yolsuzluk ve usulsüzlük iddialannın yayımına,
ancak kesinleşmiş yargı kararı ya da müfettiş ra-
poruna dayanması durumunda izin verilmesini"
sağlamaya çalışan bizim hazretler ne kadar da
fıKradaki yeniçeri ağastna benziyor.
Bayan Çiller ile Erbakan Hoca hakkındaki id-
dialann yayımını engellemek için bunca boşuna
zahmete ne gerek var. Basın tarihimize bir göz at-
salar, benzerönerilerinyıllaröncesindedegünde-
megeldiğini aynı dertten mustarip Bay Özal'ın da
"yalan haber" kavramını ortaya atmasına karşın
yüzgeri etmek zorunda kaldığını görürlerdi. Son-
ra neden Erbakan Hoca ile Bayan Çiller'i koruma-
yı hedefleyen bir düşünce savunuluyor. Örneğin,
mali polisin suçladığı bir garibanın "kimlik ve kişi-
lik haklannı korumayı" düşünmüyorlar mı? Hadi
ortaklan için koruma zırhı bulduklannı kabul ede-
lim. Bir muhalefetmilletvekilinin.TBMM Genel Ku-
rulu'nda yapacağı suçlamaların yazılmasını önle-
mek için tutanaklara da mı sansür koyacaklar?
Pes vallahi...
•
REFAHYOL hükümetinin güvenoylaması ve
sonrasındaki gelişmeleri parlamento bürosunda-
ki arkadaşlarımız Türey Köse, Osman Aydoğan,
Ergün Aksoy ve Dürdane Kocaoğlu ızledı.
•
RP'Iİ hükümetin ekonomideki yansımaları ve
REFAHYOL'un IMF'ye verdiği "bağlıyız" mesajını
arkadaşımız Esra Yener haberleştirdi.
•
Yeni hükümetin promosyon denetimi ve yolsuz-
luk haberlerine sansür hazırlığını arkadaşlarımız
Ergün Aksoy ile Esra Yener okurlarımıza duyurdu.
•
Sanayicilerin zehirli atıklannı gizlediğini, gerek-
çe olarak da "Yönetmeliği anlamadık" yaklaşım-
lan getirdiğini Asuman Abacıoğlu haberleştirdi.
•
TMO'nun alım yapmamasıyla buğdayda oyna-
nan oyunları, farklı sektörlerden büyük firmalann
buğday piyasasını nasıl ele geçirdiklerini Merih Ak
haberleştirdi.
•
Uluslararası danışmanlık firması Salomon Brot-
hers'ın RP-DYP koalisyonuna kısa ömür biçtiğini
Özgür Ulusoy aktardı.
•
Işçi sendikalannın, TİSK'in daveti üzerine gayri
resmi olarak toplanacak Ekonomik ve Sosyal Kon-
sey'de TÜSİAD'ın ağırlığını görmeleri halinde çe-
kileceklerini Canan Soysal bildirdı.
•
Devletin, özelleştireceği alanlardaki çalışan sa-
yısmı 6 yıl içinde yan yanya azalttığını Nurten Yal-
çın haberleştirdi.
•
Uluslararası değerlendirme kuruluşları Moody's
ile Duff & Phelps'in beş Türk bankasına düşük
kredi notu verdiğini VVashington muhabirimiz Fu-
at Kozluklu yazdı.
•
Maiiye Bakanı Abdülatrf Şener'in faize üst sı-
nır getirileceğini ve faiz gelirlerinin vergilendirile-
ceğini, Başbakan Necmettin Erbakan'ın da para
basılmayacağını öne sürmesi üzerine para piya-
salannda oluşan dalgalanma ve faiz yükselişini
Barış Karcıoglu aktardı.
•
Yılın ikinci yansına girilmesine karşın dış ticaret
rakamları açıklanmazken otomotiv ile beyaz eşya
ithalatındaki artış ve AB üyesi bazı ülkelerie dış ti-
caret rakamlarının, ithalattaki hızlı tırmanışı açığa
çıkardığını Canan Soysal yazdı.
•
Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir
hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımızla.