25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyeC İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 9 Genel Yayın Koordınatoru Hikmet Çetinkava # Yazıışlerı Mudürlerr İbrahim Yıldız, Dinç Ta>anç (Sorumlu) # Haber Merkezı Mudüru Hakan Kara # Gönel Yönetmen Fikret Eser Dı> Haberler Ergun Balcı 9 Istıhbarat Cengiz >. ıldırım 9 tkonomı Bülent KızanFık 9 Kultıir Handan Şenköken 9 Şpor Abdülkadir Yücelman 9 Makaleler Sami karaören 9 Duzeltme Abdullah Yazıcı 9 Fotoâraf Frdoğan Köseoğlu • BıJgı-Belge Edibe Buğra 9 \ urt Haberlen. MehnTet Faraç >'ayın Kurulıı IttıanSstçuklBaşkan). Orhan Eriırç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çetinka>a, Şükran Soner, Ergun Baku Duıç Tayanç, İbrahim >. ıldız. Orhan Bursalı. Musrafa . Hakan Kara. Ankara Ternsılcısı Mustafa Balba> 9 Haber Müduni Doğan AkınAtatürkBulvanNo 125. Kat.*4. BakanJiidar-AnJcara Tel. 4195020 (7 hat). Faks 4195027 9 İzmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya BK 1352 S 2 3 Tel. 4411220, Faks. 4419117 9 Adana Temsılcısı Çctin Yiğenoğlu, InönuCd. 119 S No I Kat:l.Tel 3522550. Faks 3522570 Müesse^e Müdünı Erol Erkut • Koordmator Ahmet Korukan • Muhasebe Bülent Yeoer • tdare Hüseyin Gürer • Işletme Onder Çelik • Bılgı-tşlem. Nail Inal • Bılgısayar Sıstem Mürüvet ÇUer MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Mıidur Gülbin Erduran 9 Koordınator Reha Işırman • Genel Mudur Yardımcısı Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 5139580-513S46O-61.Faks 5118466 Yaumlaıan ve Basan: Ycnı Gun Haber Ajansı. Basın ve Yavmcılık A Ş TurkocaŞı Cad 39 41 CagaioŞlu 34334 lst PK 246 lstanhul Tel (0 212ı M2 05 05 (20 han Faks (0 212ı B 85 6MAYIS 1996 İmsak:4.08 Güneş: 5.49 Öğle. 13.08 îkindi: 16.58 Alcşam: 20.13 Yatsı: 21.47 Dındıpcı kaynanaya ceza • TAHRAN (AA) - Iran'ın başkenti Tahran'da annelerinın "dırdınndan' ve kavgalanndan bıkan bir kan-koca'nın şikâyeti üzerine, hâkim, ıki kaynana>ı da "ailenin huzurunu bozmaktan" 35 'er kırbaç cezasına çarptırdı. Infaz yetkilileri, ikı kaynana>a gençlerin hayatlanndan çıkmalan ve birbirlennin nzalannı alabilmeleri içın lOgün süre verildıgini. bu yapılmadığı takdirde cezalann uygulanacağını bildirdiler. Amatöp dalgıç boğuldu • MUĞLA(AA)- Muğla'nın Fethıye ilçesine bağlı Kargı köyü yakınlannda balık av lamak amacıyla denize dalan amatör dalgıç boğuldu. ÖmerÇakar(40)adlı amatör dalgıç, üç arkadaşıvla birlikte Kargı köyü sahıli Deliklitaş me\kiınde denize dajdı. Tüpsüz dalış yapan Ömer Çakar, aradan uzun süre geçmesıne rağmen su üstüne çıkmadı. Bunun üzerine yapılan aramalarda Ömer Çakar, dıpteki bir kayalığa sıkışmış halde bulundu Kızılay Kan Haftası başlıyon • ANKARA(AA)- Kızılay Kan Haftası, bugün TBMM'de kan bagışı kampanyasıyla başlayacak. Kızılay Genel Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre 6-11 Mayıs Kızılav Kan Haftası dolayısıyla. bugün TBMM'de kan bagışı kampanyası düzenlenecek ve hafta bu kampanya ile başlatılacak. Kan Haftası'na Cumhurbaşkanı Süleyman Demırel, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kalemli, Başbakan Mesut Yılmaz, siyasi partilerin gene! başkanları \e milletvekilleri katılacak. Çocuklar zarar görüyop • DİYARBAKIR(AA)- Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu tarafından yapılan araştırmada, gelişmekte çlan ülkelerdeki ekonomik bunalımdan en çok çocuklann etkilendiği belirtildi Araştırmada, gelişmekte olan üJkelerden bir çoğunun giderek derinleşen ekonomik bunalım karşısında sağlık veeğitimhızmetlerini kıstığı belirtilerek şu görüşlereyer verildi: "Dünyanın büyük kent merkezlerinde günlerini dilencilik yaparak. araba camlannı silerek geçiren çocuklar vardır. Bu çocuklar tiner gibi kimyasal maddeler ve bali gıbi yapıştıncılar koklayarak acılannı dindirmektedir. " Enucuz hambupgep • NEWYORK(AA)- ABD kaynaklı hamburgerin Türkiye "de. anavatanından daha ucuza satıldığı ortaya çıktı. Türkiye'de "Big Mac' tıpi bir hamburger ortalama 100 bin liraya, yaklaşık 1.33 dolara satıhyor. ABD'de ise aynı hamburgerin satış fiyatı 2.36 dolar. Dolar bazında hesaplandığında. dünyada hamburgeri en pahalı yiyen uluslar arasında tsviçreliler ve Dariimarkalılar başta geliyor. "Big Mac", Isviçre'de 4 80. Danımarka'da ise 4.40 dolardan satıhyor. Hamburgerin en ucuz olduğu ülkeler arasında Çin ve Hong Kong başta geliyor. Çinliler. "Big Mac" yiyebilmek için 1.15 dolar ödüyorlar. Kazalapı önleme • NEVV YORK(AA)- ABD'nin Maryland eyaletinde yol kenanna yerleştirilen "yanm bir trafik ekip otosu maketinin" trafik kazalannı önlemede çok etkili olduğu saptandı. Maryland Üniversitesi kampusunda görevli trafik polislerine ait olduğu bildirilen orijınal buluş sayesınde. ABD'nin en fazla trafik kazasına sahne olan otoyolu üzerinde kaza sayısının oldukça azaldığı bildiriliyor. İnsandan insana yapılan nakillerin yeterli olmaması, uzmanlan hayvanlar üzerinde çalışmalara yöneltiyor Organ naklinde ıımut, domuzlarda• Domuzlann hastalık bulaştırma riski, babunlara oranla daha düşük. Öte yandan domuzlar çok hızlı üredikleri için organ gereksinimini kolaylıkla karşılayabilecekleri düşünülüyor. Çeviri Servisi - Diyelim ki böbrekleriniz ra- hatsız. Eğer şanslıysanız ve gençsenız dıyaliz bir seçenek olabilir. Bir seçeneğiniz daha var. Özel olarak yetiştinlmış bir domuzun böbre- ği şize nakledilebilir. Hangısinı seçerdiniz? Öiümcül bir hastalığı olan bir insana bir hay- vandan alınan organın nakledilmesıne "zenot- ransplantasyon" denıyor. Çok yeni olan bu yöntem yalnızca Amerikada denenivor. insandan insana yapılan organ nakli mil- yonlarca insanın yaşamını kurtanyor Operas- yonlann sayısı giderek artıyor \e alıcılann ya- şama şansı giderek yükseliyor. Bunun nedenı ise. bağışıkhk sisteminın yabancı organı red- detmesini önleyen yeni ilaçlar. Ama başan ora- nı arttıkça operasyonlara olan talepler de artı- yor ve organ kıtlıgı çekiliyor. Binlerce ınsan sırada bekliyor. Ingiltere'de beş yıl önce böbrek nakli yapıl- mış olan hastalann yüzde 70'i yaşıyor. Örgan nakli, hastalann ömürlerini önemli ölçüde uza- tıyor. Yirmi üç yıl önce karaciğer nakli ve ytr- mi yıl önce kalp nakli yaptırmış ve hâlâ>aşa- Bir domuzun yumurtalıkiarına şırınga ile veriten insan genleri iie insana nakledilebilir kalbi olan domuzlar yetiştirilebiliyor a" va.rJan aa ~ gere« r -j* —e,ıe pek coS3 5omL,z e'ae e: ecı .0' Insan genı taşıyan domuz kalbı, insanın bağışıklık sıstemı tarafından ınsan kalbı olarak algılanıyor ve beden bu kalbı hemen reddetmıyor. yan insanlar \ar. Ama organ nakıllerınde kar- şılaşılan en büyük sorunlardan biri organ kıt- lığı. Yaşlılıktan va da bir hastalıktan ölen in- sanlann organlan kullanılamıyor tngiltere'de yapılan bıraraştırmaya göre. yetişkin nüfusun yüzde 70'i organ bağışından yana ama bu in- sanların yalnızca j'üzde 25'inin verici kartı var. Yakmlannı kaybeden ınsanlann üçte bin doktorların organ taleplerinı reddediyor. Hayvandan insana nakilier Özellikle Amerika'da pek çok araştırmacı, zenotransplantasyon üzerinde çalışıyor. Insan bağışıkhk sıstemi yabancı dokulan reddediyor. Eğer organ farklı birtüre aitse, bağışıkhk sis- temi bu organı bırkaç dakika içinde yok ede- bıiıvor. Ama bagışıklık sıstemı. evnm yelpa- zesinde insana yakın bir tür olan şempanzeie- rin organlannı bu kadarçabuk reddermeyebi- liyor. 1964'te şempanze böbreği nakledilen bir Amerikah dokuz ay yaşamıştı. Artık maymun- lann. soyu rükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanlar arasına girmesiyle bir tngiliz şırketi domuzlar üzerinde çahşmaya başladı. Genetik mühendisliği teknolojisiyle domuzla- nn genleriyle oynanıyor ve insan bagışıklık sistemınin domuzun organını insan organı sa- narak kabul etmesi sağlanıyor. Ancak hayvandan insana organ naklinin baş- ka tehlikeleri de var. Hayvanlardan insanlara çeşitli virüsler ve bakterilergeçebiliyor. Organ nakli yapılan insan, bagışıklık sistemini bas- tıran ilaçlar aldığı için, bu virüs ve bakteriler çeşitli hastalıklara yol açabiliyor. Uzmanlar, özel koşullar altında yetiştirilen hayvanlardan alı- nan organlann hastalık riskini azaltabileceği- ni düşünüyor. Domuzlann hastalık bujaştırma riski, babunlara oranla daha düşük. Öte yan- dan domuzlar çok hızlı üredikleri için organ gereksinimini kolaylıkla karşılayabilecekleri dü- şünülüyor. Hayvanlardan alınan organlann insan bede- ninde işlevini yapıp yapamayacağı ise kesin ola- rak bilinmiyor. Bir domuz kalbı çalışabilir, çünkü kalp. sonuç olarak birpompa. Ama bir karaciğer ya da pankreas çalışmayabilir çün- kü bu organlann karmaşık biyokimyasal iş- levleri var ve ufak farklılıklar çok önemli ola- bilir. Domuzlann tercih edilmesinin diğer bir nedeni de organ boyutlannın insan organlany- la hemen hemen aynı olması. Ha>-vandan nakillerin tarihçesi Maymunlardan yapılan nakilier 19M: Altı hastaya şempanze böbreği nakle- dildi. Çoğu ilk birkaç gün içinde öldü. Birta- nesi dokuz ay yaşadı. Altı hastaya babun böb- reği nakledildi. Hepsi iki ay içinde öldü. 1984: Bir bebeğe babun kalbi nakledildi. Bebek yirmi gün yaşadı. 1992: Babun karaciğeri nakledilen hasta yet- miş gün yaşadı. 1995: AIDS'li bir hastaya aralık ayında ba- bun kemik iliği nakli yapıldı. Hasta ocak 1996'da taburcu edildi. Naklin başanlı olup olmadığı henüz bilinmiyor Diğer hayvanlardan vapılan nakilier 1964: Ingiltere'de ılk domuz kalbi nakli ya- pıldı Bu operasyon artık çok yaygın. 1968: Kuzu kalbi nakledilen hasta hemen öldü. 1992: Domuz kalbi nakledilen hasta yirmi dört saatten az yaşadı. 1994: Isveçli on şeker hastasına domuz ce- ninı hücreleri nakledildi. Dört hastada domuz hücreleri on dört aya kadar yaşadı. Insülin üre- timi çok düşük düzeylerde kaldı. 1995: Amerika'da dört parkinson hastasına domuz cenini sinir hücresi nakledildi. "Merhaba düma...", "Size de merhaba. beni her gün biraz daha yok eden insanlar..." diye sesİenir baharda rüm dünyaya doğa... Venjden uyanır güneşin cömert ışıklamla. Veniden doğuş, sadece doğaya özgüdür. Oonuk renkler. yyj/^vh/lh/1 hmVinv c a n J a n m ı 5 ü r a r ü k - °°&^ firçası elinde, kendi resmini çizmektedir. İnsanlar ise IIlC/ 11ClUCl UClılClı bugörselşöleniizlemektedir,hayretleriçinde. Ağaçlar.çiçekler,sular,bahariık giysilcrini çıkartır toprağın altından; naftalin kokusunu gidermek için asarlar ağaçlann dailanna. insanlar da bu veniden doğuşa göre belirler yaşamlanru, doganın bu hazırlığını taldit ederler (UĞUR GÜN YÜZ) Özürlü çocuklar günışığında yanşırken eğlendi • Ayvalık 4. Özürlü Çocuklar Şenliği, sevginin, yaşama sımsıkı bağlanmanın örneklerinin sergilendiği bir oluşum olarak başladı ve dün sona erdi. Şenliğe 620 özürlü ile yardımcılan katıldı. KÖKSAL DURL'KAN AYVALIK- "Anneler, ba- balarözüıiü çocuklannı ce- za otarakgöriiyoriar_ L ta- nıyorlar... Aileden hiç çaba yok, çocuklan kapatıyor- İar». Onlan gün ışığına çı- karalım..." Dört yıl önce Ayvalık'ta özürlü çocuklan bir araya getirecek bir düzenleme söz konusu olduğunda. yapılan toplantıdaki görüşler ağır- lıklı olarak böyleydi. Ve gün gelip de 1993'te ilk Ozürlüler Şenliği gerçek- leştirildiğinde katılımcı tüm özürlülerin ve ailelerinin sevinci, mutluluğu gözlerin- den okunuyordu. Yöre halkından ügi Ayvalık 4. Özürlü Ço- cuklar Şenliği de sevginin. yaşama sımsıkı bağlanma- nın örneklerinin sergifen- diği bir oluşum olarak baş- ladı ve dün sona erdi. Tür- kiye"nin çeşitli yörelerin- den 620 özürlü ile yardım- cılarının katıldığı şenlik, yöre halkının da ilgisiyle coşkulu geçti. Ozürlüler Akdeniz, yeşil kaplumbağalann evsahibiİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Türkıye'nin Akdeniz kıyılan. Caretta caretta'lann yanısıra yi- ne nesli tükenmekte olan "yeşil kaplumbağalara" da ev sahıpliği yapıyor. Yeşıl kaplumbağalann en önemli üreme alanı olan Mersin-Kazanlı kumsalı ise sera ve fabrikalann tahribatıyla giderek küçü- lüyor. Bu yıl üreme döneminde gelecek yeşil kap- lumbagalann üreme şansı bulamayacağı bu kum- salın onanlması için çevreciler yetkilileri önlem almaya çağınyor. Doğal Hayarı Koruma Derneğı Kı> ı Yönetimi Bö- lümü Koordinatörü FilizDemirayak'ın verdiği bil- giye göre. Akdeniz'de üreyen iki tür denizkaplum- bağasından biri olan yeşil kaplumbağa "Chelonia mvdas". Uluslararası Doğa Koruma Birliği (JU'ÇN) tarafından hazırlanan Kırmızı Lıste'de nesli tüken- mekte olan türler grubunda yeralıyor. Tüm Akde- niz havzasında bu türün ürediği bir kaç alan kaldı- ğına dikkat çeken Demirayak, bu alanlardan ikisi- nin Kıbns'ta. kalan dördünün ise Türki>e'de oldu- ğunu söylü>or. Yeşıl kaplumbağalann üreme alanlannın en önem- lısını ise Mersin'deki Kazanlı kumsalı oluşturuyor. DHKD'nin 1994 yılında >aptığı araştırmada Ka- zanlı'da 216 yeşil kaplumbağa yuvasının belirlen- diğini \ıırgula\an Demirayak. "Bu sa>ı, alanın ye- şil denizkaplumbağaları açısından ne denli önemli olduğunu ortaya ko> maktadır"dı>or Ancak Akdeniz"deki en önemli 17 denizkaplum- bağası alanlanndan biri olan Kazanlı kumsalı bu yıl yeşil kaplumbağalara ev sahipliği yapamayacak. Çünkü kumsal sera ve fabrikalann yolaçtığı eroz- yon nedeniyle yok olmak üzere. Yalnızca 4 kilo- metre uzunluğundaki bu değerli kumsalın 600 met- resinin denizkaplumbağalannın yoğun olarak üre- diği bölüm olduğunu kaydeden Demirayak, şu bil- gileri \eriyor: "Türkiye Cumhuriyeti Devfeti olarak imzalamış olduğumuz uluslararası anlaşmalara rağmen, yö- rede varolan özel sektör. merkezi ve yerel yönetim- ler bu kadarcık kumsalı koruyamamıştır. Sözkonusu alan erozyon nedeniyle gittikçe kü- çülmüşve bugün sadece bir kaç merregenişlikte kal- mıştır. Kazanlı Soda-Krom Fabrikası tarafından yapıian mendirek, üreme kumsalında eroz>ona ne- den olurken fabrika önündeki kumsal bü> ümekte- dir. Diğer \ andan 600 metrelik kumsalın hemen ar- kasındaki kumullar üzerine kurulan seralar, eroz- yonu hızlandırmış ve kumullann yok olmasına ne- den oünuştur." Kazanlı Belediyesi ve Soda-Krom Fabnkası yet- kililerinin önlem almaya yanaşmaması yüzünden bu önemli kumsalın yok olduğunu vurgulayan De- mirayak. bu yıl üreme döneminde kumsala gelecek olan denizkaplumbağalan için üreme şansının ol- madığını söylüyor. Sigara satLşuu arttuma taktikleri DE\T*İM SENİMAY Yabancı sigara şirketlerinin sigara tüketımıni arttırabılmek içın akıl almaz hurafeler üretip, sigara içmeyi insan haklan kapsamında göstermeye çalıştıklan öne sürüldü. Toraks Derneği Sigara ve Sağhk Kolu'nun. Britısh Medical Bülteni'nin -Sigara Endüstrisinin Taktikleri'" başlıklı araştınrıasından yaptığı çeviride sigara endüstrisinin satışlan pompalamak için en yaygın uyguladığı taktikler arasında "Eğer sigara sağnğa zararlı olsaydı. hükümetler satışını hemen yasaklardr mantığını yaymak olduğu belirtiliyor. Uzmanlar. sigaranın başta kanser olmak üzere öldürücü özelliğine dikkat çekip bugüne kadar yapılan çalışmalarda ortaya çıkan gerçekleri şöyle özetliyor: - 16-19 yaşlan arasında sigara içenlerin üçte ikisi sigarayı bırakmayı denemiştir. - Ingiltere'de 1989 yılında sigaraya bağlı hastalıklann ölüm sayısı 115 bindir. - Her bir sigara içimi, ömrün 5.5 dakikasını kısaltır. - Dünyada sigaraya bağlı nedenden örürü 1990 yılında 3 milyon kişı ölmüştür. • Uluslararası sigara şirketlerinin satışlan pompalamak için en yaygın uyguladığı taktikler arasında "Eğer sigara sağlığa zararlı olsaydı, hükümetler satışını hemen yasaklardı" mantığını yaymak olduğu belirtiliyor. - 2020 yıllannda 10 milyon kişi. yani günde 28 bin İcişi sigara nedeniyle ölecektir. - Sigara içenler. içmeyenlere göre >1izde 20- 25 oranında daha fazla hastalanıp, yüzde 40 oranmda doktora daha çok başvurmaktadır. Sigara endüstrisinin birçok bilimsel gerceği saptırdığının belırtildıği araştırmada. yanlış bilgilere şu örnekler veriliyor: - Akciğer kanserinin büyük bir nedeni hava kirliliğınden kaynaklanır. Yanlış. Akciğer kanserinin yüzde doksanının üzerinde bir bölümü sigara kullanımı ile ilgilidir. - Sigara gerçekten sağlığa zararlı olsa idi hükümetler mutlaka yasaklardı. Yanlış. Birçok ülkede politikacılann sigara endüstrisi tarafından değişik şekillerde baskı altında tutulduğu görülmüştür. - Sadece birkaç sigara içmek zararlı değildir. Yanlış. Günde 1-2 sigara içmek bile akciğer kanser riskini arttınr. Sigara Nedeniyle İşverene Acdan Tazminat Davalan: - Sean Carroll adlı bir Avustralyalı otobüs şoforü 35 yıl yolculann ve meslektaşlarının sigara dumanına maruz kaldığı için akciğer kanseri olmuş ve işvereninden 65 bin dolar tazminat almıştır. - Veronica Bland adlı belediye memuru, pasif dumana maruz kaldığı ve kronik bronşit olduğu için çalıştığı belediyeden 15 bin sterlin almıştır. - Chartered West LB Ltd şirketinin astım olduğu bilinen bir memuru, iş arkadaşlannın sigara içmesi yüzünden ağır bir astım krizi geçirerek hastaneye yatmış ve kendisine mahkeme karan ile 2 bin 500 sterlin ödenmiştir. Avustralya'da New South Wales Sağlık Müdürlüğü'ne dava açan Scholem, sigara dumanı nedeniyle işyerinde akciğer hastalığına yakalandığı için mahkeme karan ile 85 bin dolar tazminat almıştır. şenlik boyunca ürettikleri- ni sergilediler ve etkinlik- ler gerçekleştirdıler. Şenliğin ilk günü "jTirü- yemez" düşüncesıyle ev le- re kapatılan özürlü çocuk- lardan farklı olmayan, an- cak eğitım görmüş zihin- sel özürlü atletler koşarken, bedensel ozürlüler de te- kerlekli sandalyeleri ile ya- nştılar. Özürlü sporcular yanşmalar öncesi, "Kaöl- mak önemli" diyorlardı. Ancak, daha çabuk ve da- ha önce olabilme çabalan da büyüktü. Salıhlı Zihinsel Özürlü Çocukları'nın sunduğu dans ve folklor gösterilen ise ilgiyle izlenen etkinlik- lerden biriydi. Teknelerle yapılan köıîfez ve ada gezi- sinde ozürlüler kendi ara- lannda yeni dostluklar ku- rup, bolca eğlenme olana- ğı buldular. Şenlik boyun- ca dostluklar daha da pekiş- ti. Düzenlemeyi gerçekleş- tiren Ayvalık Özürlü Ço- cuklar Derneği Başkanı Ömer Uğur, amaçlarına ulaşmanın mutluluğunu ya- şadıklanru belirtirken, *^en- ligimize katılım her geçen >il daha da artıyor. Bu yıl özürlüJere hizmet veren 50 dernek, okul ve vakıf katıl- dı. Özüriülere yalnız olma- dıklannı anımsattık, bera- berligi yaşattık" diyordu. Ben Özürlü, Ben İnsan 4. Ayvalık Özürlü Çocuk- lar Şenliği'nin çok ilgi çe- ken bir etkinliği de, Özel Eğitime Muhtaç Çocuklar Yardım Derneği'nin (ERAM) sunduğu "Ben Özürlü, Ben İnsan" oyu- nuydu. ERAM Gençlık Ti- yatrosu'nun sahnelediği oyun, yalnız özürlü çocuk- lann ailelerinin değil. tüm anne ve babalann ilgisini çekti. Çocuğu özürlü doğan bir ailenin yaşadığı gerilim. ai- lenin çocuğa yaklaşımı, ya- kın çevresinin ve toplumun aile ile çocuğa bakışları oyunda eleştirel bir biçim- deyansıtılıyordu. Özürlü bir gencin kendi yaşammdan kesitler sergi- lediği bu oyunda, özürlü- nün eğitilerek başanyı ya- kalayabileceği de ortaya ko- nuyordu. Tarih içinde özürlü ço- cuk gerçeğini milyonlarca aile yaşadı, yaşıyor Mil- yonlarcası özürlü çocukla- nnı kabullenemedi. eğite- medi. Kimisı gizledi... Doğrusu azınlıkta kalan- lar gerçeği kabullenip, ya- şama sımsıkı bağlanmayı ögretti, eğini. 4. Ayvalık Özürlü Çocuk- lar Şenliğı'nde eğitilmiş özürlü genç ve çocuklar bir kez daha günışığına çık- tılar...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle