Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 MAY1S 1996 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Yükseköğretim Yasa Taslağının Getirdikleri
Prof. Dr. MELİH ERSOY -
KESKİNOK ODTÛ Oğretım
H
er ıktıdar değişimınde
gundeme gelen vukse-
kogretım yasa onenlerı
bu kez vennı başta, yenı
\OKBa$kanıKemalGü-
rüz olmak uzere, çok dar
bır çev re tarafından hazırlanan bır taslaga
bıraktı Bu tasiak. en az geçmı% \ OK de-
nevımı kadar yuksekoğrenımde gıdenl-
mesı guç zararlar vermeye adaydır \ OK
duzenı yuksekoğretım sıstemımızde
onemlı bır tahnbata yol açmış. karşısında
\enlen savaşımın da katkısıyla omrunu
doldurmuştur Bu taslak ıle YOK duzenı
yemden dınltılmeve çalışılmaktadır
Taslak, aşın merkeziv etçi bir >apı öner-
mcktedir: Akademık ortamdan bağımsız
ve sınırlı bır "seçkinler" grubuna dayanan
yonetım vapısı venı bırgelışmeolarak su-
nulmaktadır Unıversıtelerarası Kurul tu-
muvle ışIevMzleştınlerek fıılen ortadan
kaldınlmakta ve tum gorev len YOK tara-
fından atanan sınırlı sayıdakı oğretım uye-
sı ıle sanavıcı. tuccar ve bankacıya teslım
edılmektedır Bu nıtelığı ıle taslak. akade-
mık ozerklığe tam bır ıdeolojık saldın ara-
cı olarak tum açıklığı ıle gozlerönune se-
nlmektedır
Taslakta \ OK. unıversıtelenn butçele-
rının belırlenmesınden tum oğretım ele-
manı \e personel kadrolannın dağıtımına.
sözleşmelı oğretım elemanlarına venle-
cek maaşlardan rektorlere \apılacak ek
odemelere kadar hemen tum konularda tek
yetkılı organ durumuna getırılmektedır
Yenı onen ıle YOK, salt yonetsel açıdan
değıl malı yonden de unıversıtelen kendı
denetımı altına alacaktır V uksekoğretıme
a>nlacak kavnakların unıversıtelerarasın-
Y.Doç.Dr.ÇAĞATAY
Üy elerı
da dağıtılmasından AR-GE ve OSYM
fonlannın ışletme ve denetımı ıle persone-
le yapılacak odemelenn belırlenmesıne,
v akıf unıversıtelenne yapılacak dev Jef yar-
dımının saptanmasına kadar tum canalıcı
parasal konularda YOK, tek yetkılı organ
olmaktadır
Bu katı merkezıyetçı hıyerarşık orgut-
lenme. benzer bıçımde. unıversıte ıçı va-
pılanmayadaaktanlmaktadır Gorev sure-
sı dort yıldan beş y ıla çıkarılan ve sınırsız
kez seçılebılen rektorler, unıversıtelenn
tum yonetsel ve malı ışlevışınde tek soz sa-
hıbı kışı durumuna getınlmektedır Rek-
torlere, "belirii koşuilara" uvan oğretım
uvelennın maaşlannı bırkaç kat arttırabıl-
me yetkısı venlmektedır
Taslak, demokratik olmavan bir yapı-
lanma önermektedir: Lnnersıte yonetı-
mıyle ılgılı olarak yururluktekı yasanın
hıyerarşık vapısını v umuşatmak bır yana.
daha da katı bır model onenlmektedır lş-
lev len tümuyle ortadan kaldınlan Unıver-
sıteleraraM Kurul da unıversıte senatolan-
nın seçımle belırlenen uyelen dışlanırken,
bu kurulun tum gorev lennı ustlenen Aka-
demık Değerlendırme Kurulu'nun uyele-
n YOK tarafından belırlenmektedır (*)
Bolum kurullarının salt oğretım uyelenn-
den oluşacağı hukme baglanarak, oğretım
elemanlan ve araştırma gorev lılen bu ku-
rullardan dışlanmaktadır Taslak. ıddıa
edıldığınm tersıne, kurulları karar organ-
lanna donuşturmemektedır \ onetıcılenn
belırlenmesınde. atama, tek vetartışmasız
yontem olmaktadır Taslak, ulkemızın en
egıtımlı kesımmı oluşturan oğretım ele-
manlanna guvensızlık temelınde oluştu-
mlmuştur
Taslak,paralıeğitimegeçişidzendirmek-
tedir: Taslak paralı unıversıte modelıne
geçışı daha da hızlandıracak bır vapılan-
ma önermektedir Buna gore, Bakanlar
Kurulu tarafından heryıl belırlenen öğren-
cı katkı paylanna ek olarak unıversıtele-
nn. bu tutann uç katını aşmamak uzere ek
katkı payı ıstevebıleceklennı hukme bağ-
lamaktadır V ururluktekı yasada bu fonda
toplanan paralann oğrencılerın beslenme
kulturel sportıt ve sosyal gereksınmelen
ıçın harcanmaM ongorulmuş ıken taslak-
ta. bu şekılde toplanan paralar unıversıte-
lenn ışletme hesaplarına geçınlmekte \e
bu^ukumluluk ortadan kaldınlmaktadır
L niversiteler arasındaki farklılaşma gö-
zardı edilmektedir: Taslak. ulkemızdekı.
çok savıda ve bırbınnden farklı deneyı-
me. akademık kadrolara. araç-gereç. ku-
tuphane, bına. laboratuvargıbı altvapı ola-
naklanna sahıp olan unıversıtelere tek tıp
ve katı merkezivetçı bır model onererek.
gelışmekte olan unıversıtelen dısıplıne et-
meye çalişırken. gelışmış unıversıtelenn
onunu tıkamaktadır
Avnca, ozel statulu profesörluk gıbı,
unıversite geleneğımız ıçınde oluşmamış
bır model. sonuçlan kestınlmeksızın sırf
yurtdışında oraeklen vardıye yüksekoğ-
retımsıstemımızeyamanmayaçalışılmak-
tadır
Asistanlık kurumu çökertilmektedir:
Yasa taslagı, yururluktekı yasada zaten ol-
dukça zayıflatılmış olan asıstanlık kuru-
munun ıyıce çokertılmesıne vonelıktır
Akademık kadrolann altyapısını oluştu-
ran buınsangucukaynağına.oğrenımbur-
su gıbı yaklaşılarak unıversıtenın gelece-
gı ıpotek altına alınmaktadır
Taslak, bilimsel gelişmey i teknoloji ure-
timine yonelik etkınliklerie sınırlı gormek-
tedir: Yasa taslağı unıversıteya da yukse-
kogrenım kurumlannın eğıtım - araştırma
ışlev lennın bır butun oluşturduğu, bunla-
nn da unıversıtenın dığer ışlevlennın ya-
nı sıra kendıne ozgu bır kulturel ortam
ıçınde gelışebıleceğı gerçeğmı gozardı et-
mekte. unıversıtenın butun ışlev ını serma-
yeye bağımlı araştırma - gelıştırme ışlev ı-
ne ındırgemektedır Bilimsel gelışme,tek-
nolojıuretımıneyönelıketkınlıkler olarak
gorulmektedır Taslak, toplumbılım, sanat
dallan. mımarlık ve planlama eğıtımı ko-
nulanna ılışkın bırperspektıf ıçermemek-
tedır Tumuyle tekiıolojı uretımıne yone-
lık araştırma etkınlıklenyle sınırlı bır bı-
lım anlayışına, bu alanlar feda edılmekte-
dır
korsan üniversiteler meşrulaştınlmava
çanşılmaktadır: Yasa taslağı basında ol-
dukçatartışılmışolan korsan unıversıtele-
rı meşrulaştırmaya yonelıktır Yabancı
unıversıtelenn Turkıye'de şube açması du-
şuncesı somurgecı bıryaklaşımdır Budu-
şunce unıversıte eğıtımını yalnızca bır
mufredat sorununa ındırgemektedır Yasa
taslağı. eğıtım sıstemıne somurgecı bır ba-
kışın urunu olan bu gınşımlen meşrulaş-
tırmaya yonelıktır Oysa kı her unıversıte.
bulundugu mekân kulturel ve toplumsal
ortamı ıle anlamlıdır
Üniversitenin kendi içinden denetiroi
olanaksızlaştıniroaktadır: Yasa taslağının
son derece aynntılı oluşu. hıçbır alanda
esneklığe olanak sağlamamaktadır Yasa
taslagı üniversiteler açısından akademık
ozerklığı sinırlayan bırcendereye dönuşe-
cektır
Yasa taslağının gerekçelerınde esneklık
olarak sunulan olanaklar-ornek olarak es-
nek kadro, araştırma gorevlısı kadrolan-
nın merkezı olarak kullanılması- merkezı-
yetçı nıtelıklen guçlendınlen ve kendı
ıçınden denetımı olanaksizlaştınian unı-
versıte sıstemı ven alındığında, merkezı
organlara son derece sorumsuz dav ranma.
keyfı hareketetme ve temel akademık bı-
nmlenn akademık ozerklıklenne muda-
hale etme olanağı sunacaktır
Taslak, unıversıte eğıtımındekı kalıte ar-
tışını oğretım elemanlan arasında ucret
farklılaşması yaratarak sağlama beklentı-
sı ıçındedır Ucret farklılaşmaMnayonelık
sozleşmelı oğretım elemanı ıstıhdâmı ola-
nağının, yetkılen arttınlmış organlarelın-
de ne tur araçlara donuşebıleceğı kestınl-
memıştır
Sonuç: Taslağın. merkezı y abancı dıl sı-
navının yardımcı doçentlık aşamasında
zorunlu kılınması. oğretım elemanlannın
kadrolan saklı kalmak koşuluyla dığer
unıv ersıtelerde gorev v apmalanna olanak
vermesı. eğıtım-oğretım faalıyetlennın
yedışer haftalık donemler halınde yapıl-
ması akademısyenlenn haftada bır gun-
den fazla dığer kamu kuruluşlannda go-
rev almalannın onlenmesı, torba butçe uy -
gulamasına gıdılmesı gıbı kuşkusuz bazı
olumlu yanlan da bulunmaktadır Ancak
ırdelenmesı gereken, bu tur kuçuk olum-
lu yanlann, YOK duzenı ıle cıddı tahnba-
ta uğray an yuksekoğretım sıstemımıze bır
katkı getınp getırmeyeceğıdır
On yıldan uzun bır sure, yarattığı sorun-
larla tartışılan, Turkıye'dekı oğretım ele-
manlan demeklennın karşısında onlarca
secenek (alternatıf) yasa onensı gelıştır-
mış olduklan bıryasanın yenne koyulacak
oian bır yasanın, oldu-bıttıye getınlmesı
yuksek öğrenım sıstemımız açısından tam
bırtalıhsızlık olacaktır
I*) Basında Akademık Değerlendırme
Kurulu u\elerının YÖK\ertne Cumhurbuş-
kanı tarafından seçıleceğı bıçımınde değışık-
lık \apıldığı haberlerı çıkmıştır Bu değijtk-
lık taslaga gelınlen eteştırılerın ozumı ueğış-
tırmedıgı gıbı u\elerın seçımınde akademık
çeııelenn kalkısım tumuıle ortadan kaldır-
maktadır
ARADABIR
Av. Dr. CENGİZ ABBASGİL
Asgari Ücretin Saptanması
Asgarı ucretın saptanması ışlemlerı, nedense, su-
reklı tartışmalaria başlar Bu yıl da aynı durumla kar-
şı karşıyayız Her gundeme geldığınde tartışmalara
neden olan ve ışçı kesımını de ışveren kesımmı de
hoşnut bırakmayan bu asgan ucret nasıl bır şeydır?
Bır bakalım Asragı ucret, yasal dayanağını Iş Yasa-
sı'nın 33 madde hukmunden almaktadır
Bu hukme gore çalışanlann ekenomık ve sosyal du-
rumlarının duzenlenmesı ıçın bır komısyon aracılığı ıle
ucretlenn en az (asgarı) hadlerı, en geç ıkı yılda bır
saptanır Bu komısyonun adı, Asgan Ucret Tespıt Ko-
mısyonu'dur Hukumet, ışçı ve ışveren temsılcılerın-
den oluşur Goreve ıse uygulamalara gore, her yıl Ça-
lışma ve Sosyal Guvenlık Bakanlığı tarafından çağrı-
lır Bu komısyonun çalışmaduzenını sağlamak ıçın ıse
aynı yasa maddesı hukmune gore "Asgan Ucret Yo-
netmelığt" çıkanlmıştır Komısyon bu yönetmelıkte
belîrtıten ılkelere gore çalışır ve onun öngörduğu doğ-
rultuda asgarı ucretı saptar Bu yönetmelıkte asgan
ucretın tanımlaması da yapılmıştır Yonetmelığın 1
madde hukmune gore asgarı ucret, "Işçılere normal
bır çalışma gunu karşılığı olarak odenen ve ışçının
gıda, konut, gıyım, sağlık, ulaşım ve kultur gıbı zo-
runlu gereksınımlerını gunun fıyatlan uzerınden as-
garı duzeyde karşılamaya yetecek ucrettır" Aynı yo-
netmelığın 5 madde hukmu ıse asgarı ucret sapta-
nırken komısyonun, sosyal ve ekonomık durumu, ge-
çınme endekslerını vs gıbı gerçeklerı goz onunde bu-
lundurması gereklılığını vurgulamıştır Anayasamız da
49 maddesı ıle " Devlet çalışanlann hayat sevıye-
sını yukseltmek.. ıçın gereklı tedbırlerı alır" buyur-
maktadır
Bu anayasal hukum de çalışanların ınsanca yaşa-
ması bakımından Asgarı Ucret Tespıt Komısyonu ve
tum obur ılgılılere verılmış bır uyarı komutu anlamın-
dadır Bu nedenle ış sadece yasalar tarafından bu-
yurulan bu ılkelerı tam ve yansız olarak uygulamaya
kalmaktadır Ancak bu bağlamda nedense ışler ka-
rışmaktadır Ulkemızde enflasyonun uçlu rakamlara
dayandığı, hemen her gun her şeye zam yapıldığı bır
ortamda, nedense asgarı ucretın saptanmasında bu
gerçekler goz onunde tutulmaz Ancak bızce anla-
şılması zor, ekonomık nedenler ve memleketın yuk-
sek çıkarlarının gerektırdığı savlarına sığınılır Her ne-
dense emeğıyle geçınen ve başkaca bır gelırı olma-
yan çalışan çoğunluk kesımın çıkarları, bu bağlam-
da, unutulur ya da gerı plana ıtılır
Işte bu noktada gerçek dışı savları bır yana bıraka-
rak ulkenın ve çalışanlann gerçek gereksınmelerını
goz onunde tutmakta buyuk yarar vardır Tersı durum
sosyal sıkıntı ve patlamaları da beraberınde getırebı-
lır Bu nedenle anlamsız savları bır yana bırakarak gu-
nun koşullarına uygun bır asgan ucretın saptanması
gerekır Bunu gerçekleştırmek sanıldığı gıbı zor da de-
ğıldır
Yeter kı yasa ve yonetmelık hukumlerı tam ve yan-
sız olarak uygulansın Yonetmelık hukumlerıne gore
pıyasa fiyatlan, geçınme endekslerı, ayrıca enflas-
yon durumu goz onunde bulundurularak yapılacak
yansız bır matematıksel ışlem sonucu gerçek asga-
rı ucret ortaya çıkar Bunun otesınde gerçek dışı ba-
hanelere sığınmak bu yoldakı yasa hukumlerını rafa
kaldırmakla eş anlamlıdır
Çöpe Atılası Atasözleri...
Namuslu olmayı ahmaklık, onurlu olmayı budalalık, ışını hakkı ıle yapmayı
salaklık.. sayanlann sayısı gün geçtıkçe çoğalıyor.
Prof. Dr. ÇETİN YETKİN
N
eredeyse sayılamayacak denlı çok
yaşamsal. toplumsal ve ulusal so-
runumuzvar. bıçak kemığıneda-
yanmış yoksulun Gün geçmivor
ki analar, babalar, eşler a> -vıldızlı
bavrağa sanlmış bir tabutun ba-
şında yaşamının bahannda şehıt edılen delıkanlı-
lar için ağlayıp dovunmesın. Nunanıstan. Sunve,
Rusya. Avrupa devletlen, Iran, tumu bırden dort
bir yandan ulusal varlığımızı kemirmeve uğraşı-
yor! Buna karşılık: vetkılı yetkısız kışilerin nanıus-
suzluklan diz bo> u. sivasal \aşam kisisel çıkar sag-
lamaçabasınadonuşmuş,varlıklılanınız l,alt De\-
ri'ne taş çıkaran bir sefahat içinde, avaktopu kar-
şılaşmalanndan sonra silaha sanlıp adanı oldurur
duruma gelmışız, ama başta univcrsıtelenmiz ol-
mak üzere bu olunısuzluklara karşı seslerini yük-
seltmcleri gerekenler birer çıkar siperine başlannı
gömmuşkr. dıllerinı yutmuşlar; dunkü uvusturu-
cu kaçakçısı bugun savgıdeğerolmuş,diinkü karan-
bk ışler uzmanı bugun kaınuovu oluştunıvor!
Namuslu, onurlu olmak aptallık sayılıvor' Ne-
den'' Nedenı çok. ama ben bunlardan yalnızca bı-
nne degınmek ıstıyorum bu yazımda O da gun-
luk yaşamımızda bızlere yol gostermesı gereken
atasozlenmız olacak Evet, bu karanlık tablonun
bır nedenı de bence kımı atasozlenmız Zamanın
suzgecınden geçerek varlık kazanan bu sozlenn
bırçoğu sankı gunumuz ıçın soylenmış gıbı En
azından bugun dunkunden daha geçerlı
Ne yazık
1
Çunku, bunlann açıkça oğutledıklen
davranış bıçımı. kışının yalnız kendını duşunme-
sı. ona doğrudan bır zarar vermedıkçe, kotulukle-
re karşı çıkmaması. yanı tam anlamı ıle bencıl ol-
ması Bu sozlerle. guçluler karşısında yaltaklan-
maz. ışını yaptırabılmek ıçın alçakça valvarmak
gerektığı öne surulüyor. namus ve kâr kavramlan-
nm ateş ve su gıbı oldugu soylenıyor Uzucüdur,
nıce bılgelık sımgesı atasozlenmız arasında bun-
lann da yer alması Uzucüdur. ama aynı zamanda
da her gun yaşadığımız topiumsal gerçeklen de or-
taya koyuyorlar
Şu "köşeyidönen" adamın rahatlığına ve arsız-
lığına bakın Kuşkusuz. "Her kovun kendi baca-
ğından asılır" sozunu slogan edınmıştır kendıne
"Ar" edıp de ruşvet almayan memurun, vergısını
kuruşu kuruşuna odeyen ışadamının. vatandaşı ka-
zıklamayan esnafın, kendısı gıbı deve yukuyle
"kâr" etmedığını gordukçe. kıs kıs gulerek
u
\r ne-
den kâr etmez" nakaratını mınldanmaktadır Bo-
şunadenmemış"Armuduniyisinia>ılaryer"dıye
l
Koşeyı donen şu adamın yolsuzluklanna, hırsız-
lıklanna göz yuman. görevmın gereğını yenne ge-
tırmeyen kamu gorev lısı de kuşkusuz, "Bana do-
kunmayan ydan bin yaşasın" dıyordur Böyle de-
dıkten sonra da "ELcieköpmekkdudakaşınmaz"
sozunu bılgelığın ta kendısı olark gorup sabah ak-
şam amınne mudurune yaltaklanması artık onun
ıçın en doğal davranış bıçımıdır Hem atalanmız
boşuna mı "Çirkefe taş atma üstüne sıçrar" demış-
ler'' Sana ne çırkeften, sen kendı ışıne çıkanna
bak, başına neden belavı saracaksın kı'
Toplumsal çarpıklıklar, ulkemızın topraklannı
aynk otu gıbı sardıkça, bu çarpıklıklann kurbanı
olan ve çaresızlık, yoksulluk, ışsızlık yuzunden
hastane parasmı odeyemedığı ıçın. el bebek gul
bebek buyuttuğu yavrusunn cesedını morgun buz-
dolabında bırakan babanın "yurttaş*' olduğunu
gormezlıkten gelen yetkılılere **EI icinyannıa na-
re, yak çubuğuntı keyfini ara" hıkmet-ı alısının
mutluluk yolunu gosterdığı de bır başka gerçek
Kaldı kı lıerkes toplumdakı vennı bılmelı sınıf-
sal yoksulluk yazgısma boyun eğmelı değıl mı' Kı-
şı. ıtılıp kakılmaktan kurtulmak ıçın çaba göster-
memelı Çunku, bır başka sozde de açıkça denılı-
yor kı, "EvU evinde köylü köyünde gerek".
Kendınden guçsuzlere karşı hak-hukuk, namus-
luluk. doğruluk gevezesı kesilenlenn, kendılenn-
den bırazcık guçlu olanlar karşısında açtıkları tes-
lım bayragının gondere yakın koşesınde "Bükeme-
diğin eli öp" sozcuklerının altın yaldızlı harflerle
yazılı olduğunu göruyoruz
Gerçekten de çoğumuz nasıl da kanıksadık çev-
remızde olup bıtenlen Kanıksamak ne soz
1
Imre-
nır bıle olduk tnlyonluk vurgun yapanlara namus-
suzluklan sayesınde yeryuzunde bugunden yann-
kı cenentı yaşayanlara' Telev ızyonlann bu rezıllık-
len ballandıra balandıra gostenp durduklan prog-
ramlan en çok "rating" yapanlardeğıl mı
;
Namuslu olmayı ahmaklık, onurlu olmayı buda-
lalık, ışını hakkı ıle yapmayı salaklık sayanlann
sayısı gun geçtıkçe çoğalıyor Gonul ıstıvorkı, ata-
lanmız bu sözlen zamanın damla damla oluştur-
duğu bılgelıklerden, bu gunlen onceden kestırerek
bızlen uyarmak ıçın suzüp çıkarmış olsunlar Yok-
sa, bu sozlerle gerçekten bızlere oğut vermeğe kal-
kışmışlarsa, ne yazık Çunku, Turkıyemız, bu soz-
len, yuz karası bencıllıgını aklamak ıçın hıç kım-
senın aklının ucundan bıle geçıremeyeceğı bır ul-
ke olmayı çoktan hak etmıştır Ama ne derler
"Ağacın kurdu içinde olur".
Doğru. tum bu olumsuzluklara karşı bır avuç
yurtsever ınsan dırenmeye ve seslennı yukseltme-
ye çalışıyor "Zaman sana uvmazsa sen zamana
u>" sozunu hıçe sayarak. "dinozor" dıye adlandı-
nlmayı goze alarak Ne çare kı. "Balık baştan
kokmuş".
Evet, doğrudur. "Her koyun kendi bacağından
asılır". Ne kı, koyunlan salhaneye topluca gotu-
rurler' Kendıne "insan" olmayı yakıştıramazsan,
kovunlan ornek alırsan, hayvan surusu halınde ge-
zersın ve bır gun senı de boğazlayıp kendı bacağın-
dan asıp dennı vuzerler
1
PENCERE
TARTIŞMA
Anzavur Isyanı-Geyve Boğazı
İNDIRİM
KUPONU
Bukupon3l Hayn 1996 tarfhlne İeadar
Momem Jeam ma£ıxalannd» geçeHıdîr
2
3Nısan 1996
Salı gunu
yayımlanan,
değerlı hocamız
Sayın Toktamıs
Ateş'ın "Ihanet
Çemberi" başlıklı yazısını
dıkkatle okudum Ilgınç
makalesıne ek bılgı olarak
aşağıdakı tanhsel olaylan
kısaca ekleyerek mıllı
mucadelemızın çok onemlı
bır ısyamnı oluşturan
Anzav ur ısyanının Geyve
yoresı ıle ılgılı bolumune
katkıda bulunmak
ıstıyorum
Bılındığı gıbı Sıvas
Kongresı'nde Hayet-ı
Temsılıye'nın oybırlığı ıle
almış oldugu karara bınaen.
Kuvayı Mıllıye Umum
Kumandanlığf na .41i Fuat
Paşa (Cebesm) getınlmıştı
Alı Fuat Paşa. emnndekı
kahraman subay ve erlerle
Anzavur'a karşı Geyve
Boğazı'nı mudafaa etmış,
duşman kuvvetının yan
gucune sahıp olmasına
karşın Anzavur ve bırlığını
bu yoreden puskurtmuştu
Alı Fuat Paşa, asılen Geyve
Boğazı "nın kuzey gınşınde
Taraklı ve Goynukte
durdurmayı planlamış ve
23Mayıs 1920tanhme
kadar toplayacağı eğıtılmış
mufrezelerle asılenn
merkezlenne hucum etmeyı
duşünmuştü Ah Fuat
Paşa'nın bu mutalaasını
Erkn-ı Harbıye-yı
Umumıye Vekâletı kabul
ettıkten sonra Paşa, Mıralay
Rafet Bey'ın komutasında
Mudurnu'da bır yığınak
yapmaya karar vermıştı
Boylece mıllı mufrezeler
vasıtasıyla asılenn yan ve
genlen tehdıt edılmek
suretıyle ısyan mıntıkası
yavaş yavaş kuçultulmeve
başlanmıştı Bu durum
karşısında asıler bır sonuç
alamıyorlardı Kuvveyı
ınzıbatıyenın yanı İstanbul
hukumetının top ve
makınelı tufekle takvıye
edılmış ıkı bın kışılık bır
kuv^vetı Ahmet
Anzavur'un kumandası
altında Geyve Boğazı nın,
Sakarya'nın batısından ve
doğusundan taarruza karar
vermıştı
Alı Fuat Paşa. duşmanın bu
taarruzla ılgılı karanndan
haberdar olmuş. her ne
kadar daha once davranmak
ıstemışse de katı taarruzu
gerçekleştırecek olan 600
suvan, yedı yuz pıyade, 4
top ve makınelı tüfekten
oluşan Çerkez Ethem'ın
mufrezesı, ancak 16
mayısta Bursa'ya
gelebılecektı Karşı taraf
ıse 15 mayısta harekete
geçmeyı kararlaştırmıştı
Alı Fuat Paşa, yıne de 15
mayıs sabahının erken
saatlennde maıyetındekı
suvan boluğu ve ıkı
makınelı tufekle
Doğançay'dan
Değırmendere
ıstıkametınde hareket ettı
Kışla Çayı'nın batısındakı
bır dağın ormanlık
bolgesınde asılenn ateş
baskınına uğradılar. fakat
asılenn taktık hatası ve
Doksan Yıllık Çınar
1
906(1322)
yılında
Çankın'nm
Karacav ıran
beldesınde
Mudems
Süley man Efendi'nın ıkıncı
çocuğu olarak dunyaya
şeref verdığınde. Osmanlı.
ıçınde bulundugu
cangıldan çıkışın yollannı
ararken. halk, kulluğun
çaresızlığmı yaşıyordu
ÇocukJuk ve ılk gençlık
yıllannı o da babası gıbı
-Padişahım çok yaşa"
dıyerek geçırdı Eskı yazı
oğrenımı ve dın eğıtımı ıle
geçtı o gunler On beş
yaşına geldığınde en
yakında Kastamonu
Muallım Mektebı vardı
1927 yılında bu mektebı
bıtırdığınde en gerçek yol
gostencının bılım
olduğunu oğrenmıştı
Yokluktan yoksulluktan,
kulluktan kolelıkten
kurtulmanın tek yolunun
bılıme sanlmak olduğunu
anlamıştı
Ulusuna ve yurduna hızmet
ıçın sabırsızlanıyordu
Ilk gorev yen olan
Burdur'a bu bılınçle gıttı
O yıllann suyu, yolu ve
elektrığı olmayan
Burdur'un Gazı
llkokulu'nda ıkı yıl
boyunca bu ınanç ve
bılınçle çalıştı
Adapazan'na atanması
çıktığında Ozel ldare'nın
odeyemedığı 50 lıra
maaşını eşraftan Nuri
Efendi'ye kırdırarak
yola çıktı
Ev lendı
Jlk evlılığınden ıkısı kız
beş ev lat sahıbı oldu
1952'ye kadar Çankın'nın
Ildızım, Ilgaz'ın
Çorekçıler. Kurşunlu'nun
Bayramoren nahıyesı ıle
Delgoz ve Çavundur
koylennde gore\ yaptı
Ekmeğını asını boluştu,
boluk kumandanı Recep
Efendi'nın tedbın sayesınde
burunlan kanamadan
kurtuldular Asılere,
mukabıl ateşaçıldı
Panıkleyıpkaçtılar
Sakarya Koprüsu'ne
yapılan saldın ve halıfe
kolordusunun llmıye ve
Ikramıye koylenne saldırışı
netıcesız kaldı
Bu şıddetlı çarpışmalarda
Alı Fuat Paşa'nın
kurmaylan buyük
yararlılıklar gostermışierdı
Paşa da ellennden
yaralanmıştı Doğançay
saldınsını bızzat \hmet
Anzavur yonetmıştı
Başansızlıkla sonuçlanan
bu saldınlar sonucu.
Paşa'nın kuvvetlen, asılen
önlenne katıp surmuşlerdı
Son defa Anzav ur. Geyve
lstasyonu'na hucum etmeyı
denedı Kuvayı Mıllıye
güçlen sayıca, teçhızatça
çok daha az olmalanna
karşın Anzavur başanya
ulaşamadı Sakarya'nın
doğusuna da geçmedı
yaralanna merhem.
karanlık dunyalara ışık
olmaya çalıştı
1952'de eşını kaybedınce
yenıden ev lendı Uç erkek
evladı daha oldu 1970"te
emeklı olduğunda
Kurşunlulu meslektaşlan
arasındaki adı "Milll Şef
olmuştu
Şımdı o. yanı yıllann
Muhsin Hoca'şı. yuksek
oğrenım yaptırdığı
evlatlarıyla, ulkesıne
kazandırdığı bınlerce
oğrencısı ıle doksan
yaşında mutlu koca
bır çınar
Yıne Kastamonu MualJım
Sakarya Köprusu'nün
mudafaasını ıstıhkâm
mufrezesı büyuk başanyla
gerçekleştırdj Buarada
ınsanın gozlennı
yaşartacak olaylar cereyan
etmışn Yuzbaşı Dayı
Mesut Bey, on beş kadar
subay arkadaşı ıle
İstanbul 'dan Alı Fuat
Paşa'ya ıltıhak etmek ıçın
yaya gelmışlerdı
Paşa'nın eskı yaverlennden
kurmay mektebı oğrencısı
Yüzbaşı Ferit Efendi de
lstanbul'dan kalkıp Paşa'ya
ıltıhak etmıştı Bunu
Demirci Efe'nın zeybeklen
ızlemıştı
Cıddı ve dennlemesıne bır
araştırma konusu olan
Geyve menkıbesının genç
araştırmacılanmız
tarafından ele alınması en
buyuk dıleğımdır
Ayşe Cebesoy Sanalp
Ünıversıtelıler Küitür
ve Eğıtım Vakfı
Genel Müdürü
Mektebı 'ndekı kadar
bılıme ınanmış
Yıne 1927 yılındakı kadar
genç ve heyecanlı
Yıne 50 yıldır yaptıgı gıbı
her sabah erkenden
"gazete"sını alıp,
katarakttan kurtardığı tek
gozuy le okumasına
devamedıyor
Şukran duygulan ıle 90
yaşını kutluyor selam ve
saygılar sunuyorum
sevgılı hocam, sevgılı
babacığım
Evlatlann ve
öğrencılenn adına
SüJevman Ünsal
Tarihîn Tekerleği
Avrupa'nın otesınde berısınde yapılan seçimler-
de, sandıktan sol çıktı mı, bızde bır cayırtı başlıyor,
solcular sevınıyorlar
- Savulun, sol gelıyor'.
Solcuların sevıncı, medyadakı doneklerde öfkelı
tepkıler yaratıyor
Neden^
Tepkı nıçın gerçek sağcılardan değıl de donekler-
den gelıyor7
. Çunku donmeler yobaz olur Kışı dın
değıştırdı mı, bağnazlaşır, ınsan ıster ıhtıda eylesın,
ıster tanassur etsın, yenı gırdığı dının murtecısıne
donuşur
Cayırtı bundan kopuyor.
Donekler ne dıyor
- Hayır1
Sol oldu Hem Avrupa 'da kazanan sol
bızımkı gıbı değıl
- NasıP ;
- Onlar yenılıkçı
- Hımmm.
- Onlar ozelleştırmecı
- Haaa
- Onlar Kemalıst değıl
-Hııı
Donmeler Kemalızme bozuluyorlar, Avrupa solu.
neden Kemalıst olsun? Onlar 'Aydınlanma Devrı^
mı'n\ kendı tanhsel koşullannda Mustafa Kemal
doğmadan çok oncelerı yaşadılar
•
Insan solcuyken sağa yamanabılır, sağcıyken so-,
la gonul verebılır, bunlar doğaldır, ama, bızım do-^
nekler, Moskova'nın dedığını dedık sayan, Marks'a.
peygamber gıbı tapan, kımseye eleştın hakkı tanı-,"
mayan, sosyalızmı şablonculuk sanan koftehorlar-
dı, dın değıştırdıkten sonra kafayı degıştırmedıler "\
Kafa aynı kafa .
Şabloncu kafa1
..
Keratalar hazır gıyime ahşıklar, eskıden Moskova
malı unıforma gıyerlerdı, bu kez VVashıngton mar-
kalı konfeksıyon malı kullanıyoriar «
Ayıp değıl mı canım1
i
Avrupa ya da Amenka'da sol ne yapıyorsa, bız ne-
den taklıt etmek zorunda kalalım? Turkıye'nın ger-,
çeklerıne gore sol fikır, program, tasarım, tartışma
neden olmasın? Avrupa'da bır sol partı kendı top-
lumunun koşullanna gore ozelleştırme yapabtlır Ben
onun mukallıdı mıyım'' Neden ozerkleştırme ya da
başka yontemler uzerınde çalışıp kafa yormaya-
yım"?
Moskova şablonculuğu uzerıne sol, Turkıye'de
tutmadı, donekler bu kez VVashıngton şablonculu-
ğu uzerıne laf uretıyorlar
Dönek ya da donme dedığımız koftehorlar, bır de
solcuların "Tanhın tekeheğıgerıyedonmez"deme-
lerıne çok kızıyorlar
Hay Allah'
Kım çıkarmış bu tekerlek lafını''
Sozluklerde tekerleğın ıkı anlamı var Bın bıldığı-
nız tekerlek, otekı edılgın eşcınsel erkek
Tekerlek doner
Ancak kım demışse demış, "Tanhın tekerleği ge-
n donmez" demış, bızım donekler "doner" ıddıası-
nı guderek dıyorlar kı
- Bakın bıze, bızım tekerleğımız hem ılen dönü-
yor hem gerı
Neyapalım'?
Herkesın tekerleği bır olmaz ki!..
•
Dılerız kı bundan sonra dunyanın otesınde ben-
sınde yapılan seçımlerde sandıktan sol çıkmaz
1
Çıkarsa Turkıye'de başımız ofkelı doneklerle be-
laya gınyor..
DUYURU
Tekırdağ llı Merkez Barbaros Beledıyesı hudLrtlan dafiılınde
Tuğser Toprak Sanayı ve Ticaret A Ş" tarafından yapılması
planlanan Tuğla Fabnkosı ıte ılgılı olarak 7 Şubat 1993 tanh ve
21489 sayılı Resmı Gazetede yayınlanarak yururluğe gıren
"Çevresel Etkı Degerlendırnnesı Yonetmelığı nın 15 moddesı
uyannca halkımızı yotınm konusunda bılgılendırmek goruş
ve önerllerını almak uzere aşağıda belırttlen yer gun ve
sootte 'Çed süfocin* HaBcın Kahlımı Toptantıs' yapılacaktır
Halkımıza saygıyla duyuruiur
Toplanti yeri Muhltfin Çeker Kıraattianesl Bartsaros/Teklrdag
Toplantı tarihı 08 Mayıs 1996 Çarşomba
Toplantısaatı 10 00
TUĞSER TOPRAK SAN. VE TİC. A.Ş.
Borbaros / TEKIRDAĞ
Tel 0-282 2/3 10 28
Fax 0-282 273 10 29
ANKARA 8. AŞLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayı 1994 1071
Davacı Malıye Hazınesı vekılı tarafından davalı Se-
vımKadırbeyoğluve 10 arkadaşı aleyhıneaçılan "tes-
cıl" davasının sonunda,
Davalılardan Sevım Kadırbeyoğlu'na dava dılekçe-
sı, tavzıh dılekçesı ve karar gazete ılanı ıle teblığ edıl-
mış olup. mahkememızce venlen 28 11 1995tarıhve
1994 1071 esas. 1995 871 sayılı karar dav acıvekılı ta-
rafından temyız edılmış ışbu ılanın yayın tanhınden
ıtıbaren 10 gun ıçensınde temyıze ıtıraz etmedığınız
takdırde dosyanın yargıtaya eondenleceğı ılanen teb-
lığ olunur 244 1996
Basın 84586
SELENDİ ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ
SayıNo 1995 130 Karar No 1996/21
Hâkım Namık Ozdemır 32327
Kâtıp MeteUlaş764
Davacı Dede Ozcan. Selendı Karabeyler Ky'den
Dav alı Nufus Mudurluğu. Selendı
Dava Nufusta ısım değıştmlmesı
DavaTa 7 11 1996
Karar Ta 15 3 1996
Davacı tarafından mahkememıze açılan ısım değış-
tınlmesı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
HUKUM Dosyadaaçıklanan nedenlerle. Selendı ıl-
çesı Karabeyler koyu 54 hanede nufusa kayıtlı Fevzı
ve Sudıyeoğlu. I 12 1969d lu DedeOzcan'ın nufus-
takı dığer bılgılen bakı kalmak şartı ıle sadece ısım ha-
nesının Osman olarak değiştınlmesıne,
Karann Turkyıe genelınde yayımlanan yuksek tıraj-
lı bırgazetede ılanına, davacının yuzune karşı yasal yo-
lu açık olmak uzere karar venldı 15 3 1996
Basın 84610