07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 MAYIS 1996 PAZAR HABERLER Cumhurbaşkanı, toplumsal barışın sağlanması için çaba harcanması gerektiğini söyledi DemirePden uzLaştna çağrısı Arastırma İki kişiden biri işsiz ANKARA (AA) - Ülke nüfusunun yüzde 61 'inın yaşadığı kentlerde, işsiz- liğin, özellikle gecekondu bölgelerinde hızla büyüdüğü, ülkede her 2 çalışana karşılık 1 işsizin bulunduğu bildırildı Araştırmacı-v azar Mustafa Sönmez ta- rafından yapılan "İstanbul'un İki Vii- zü"başlıklı araştırmada. kentsel kesım- de işsizlik oranının yüzde 2 l'e yüksel- diğine işaret edilerek ülkede 7 milyon ücretli bulunmasına karşılık. açık işsiz- ler ve gizli istihdam dikkate alındığın- da, 3 milyon 400 bın kişinin iş bekledi- ği kaydedildi. Araştırmada. işsizlenn yüzde 70'inı oluşturan 2 milyon 100 bin kışinın kent- lerde yaşadığı \ urgulanarak ülke gene- linde yüzde 16 olan işsizlik oranının. kentlerde yüzde 21 "e çıktığı belirtildi. Ülke genelinde her 2 çalışana karşı- lık 1 işsizin bulunduğunadikkati çeken Mustafa Sönmez, araştırmasında şun- lan kaydetti: •. "Biiyük kentlerde 2 mihon 100 bin ki- şi iş beklerken (ki bunlann içinde her 100 İise ve üniversite mezununun > üzdeWu işsizdir).önemli oranda bir nüfııs da giz- li işsiz statüsünde kentte vaşama savaşı veriyor. Bunlar daha çok ticaret ve hiz- met sektöründe >er alan \e işportacılık- tan dolmuş kâhyacüığına. otoparkçıük- tan jeton-bilet satıcılığına kadar bir di- zi verimsiz faalh etalanmda kamını do- yurmaya çabşan kesimdir. Faal nüfusun 1980'de yüzde 5.9'u ticaret sektöründe iken, 1990'da yüzde 8'inin bu alanda ol- duğu, >ine 1980"de yüzde 13'ü toplum- sal hizmetler alanında iken 1990'da > üz- de 14.2'sinin bu sektörde toplandığı gö- rülüyor. Bu >eriier. kentlerde kendi işi- ni >aratmış görünen kesimdeki artışın bir göstergesi sa> ılabilir." Kayıplar bulunana kadar... Kayıp yakınlannın Galatasaray meydanında yaptığı oturma eylemi, dün 50. kez gerçekleştirildi. Evlemde, ANAP-DYP koalisyon hükümctinin ilk kaybı olan TaJat Türkoğlu'nun bulunması ve Başbakan Mesut Yılma/ın muhalefet lideri olduğu sırada verdiği "Kayıplar bulunmalıdır" sözünü yerine getirmesi istendi. Vaklaşık 200 kişinin katildığı evlemde, geçen >ıl gözalüna alındıktan sonra Kimsesizler MezarüğTnda cesedi bulunan Hasan Ocak'ın ağabeyi Hüseyin Ocak bir açıklama yaparak Türkoglu'nun İ nisan günii Edirne'de annesinin evinden çıktığını ve bir daha haber alınamadığını belirtti. Türkoğlu'nun bulunması için Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı. Başbakan, İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı'na başvuru yapıldığına işaret eden Hüseyin Ocak, yetkililerin bütün kavıp olavlarında olduğu gibi Türkoğlu'nun ka> bolmasında da sessiz kaldığını söyledi. Talat Türkoğlu'nun eşi Hasene Türkoğlu da kitlelerin susmasıvla kavıplann çoğalması arasında doğru orantı olduğunu anımsatarak "Bizler. kavıp olavlan karşısında sustukça sıra bir gün bize de gelecek" dedi. Eyleme katılan Hasan Ocak'ın babası Baba Ocak ise Başbakan Mesut Yılmaz'ın 1 yıl önce muhalefet iideriyken yaptıklan görüşmede "Ka\ ıplar bulunmalıdır*" dediğini anımsatarak "'Sayın Mesut V ılmaz şimdi başbakan. Biz ona \erdiği sözü hatırlatıvor ve bu sö/ün gereğini verine getirmesini istivoruz" dive konuştu. AJkışlaria dağılan kalabalığa herhangi bir müdahalede bulunulmadj. (Fotograf: SAADET USLU) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. banşta herkesin yarannın bulundu- ğunu belirterek toplumsal uzlaşma çağnsında bulundu. Demirel. "Kav- ganın Türkive've büv ük zaran vardır. Fncinsen büe incitme" dedı. Cumhurbaşkanı Demirel, Dik- men'de yaptınlacak Tunceli Dayanış- ma ve Kültür Vakfı'nın kültür merke- zi ve yurt binasının temel atma töre- nine katıldı. Tunceli"den getirilen toprak. Mun- zur'dan alınan su ile kurban kesilerek gerçekleştirilen törende konuşan De- mirel. "Hemşericilik, davanışma de- mektir. Doğup bü> üdüğünüz beldele- ri unutmamanızdan memnunum. Gel- diğiniz yerleri unutmadan, bu tür v a- tınmlar yaparsanı/ memleket kalkı- nır" diye konuştu. 'Banşta yarar var' Demirel. konuşnidsını şöyle siir- dürdü: **Banşta herkesin yaran var- dır. kavgada kinısenin yaran voktur. Eğer banşı başaramazsak büyük ta- lihsizlik olur. Türkivc'dc banşı da, kar- deşliği hukukun iistünlüğünü de mut- laka sağlayacağız. Demokrat. laik bü- yük Türkiye'nin hedefı Doğulusu ve Batılısıvla mutlu bir ülke olmasıdır. Atatürk yolu. banş yoludur. Türki- ye'de banşı v e kardeşliği mutlaka sağ- layacağız. İ'lkenin her köşesinde ka- nun ve nizaııı hâkimiyeti vardır. Ka»- ganın Türkiye've büy ük zaran \ardırf Cumhurbaşkanı Demirel. Hacı Bek- taş Velı'nin "İncinsende incitme" sö- zünü anımsatarak "Sevelim, sevilelim. Böyle düşünen herkesi Tuncelili oisun olmasın kucaklıvoruz" dedı Tunceli Dayanışma ve Kültür V'akfı Başkanı Gürsel Erol da törende yaptığı konuş- mada. "Vasamın her alanında demok- rasi.insan haklan, laikliği >e Atatürk- çülüğü sav unrnayı yurtse\erüğin gere- ği olarak görmoruz" dedi. Temel atma törenine. Ankara Yali- si ErdoğanŞahinoğlu ıleCHPAnka- ra Milletvekili Yılmaz Ateş. eskı Ça- lışma ve Sosyal Gü\enlik Bakanı Ziya Halisde katıldı. Istanbul Dergisi için yapılan araştırmada, RP'ye kayışın yoksul ilçelerde daha yoğun olduğu saptandı îstanbuPda seçmen daha 6 merkezci'Haber Merkezi - Tanh Vakfı tarafından yayımlanan tstanbul Dergisi'nın nisan - hazıran sayı- sında yer alan "Sağdan Sola İstan- bul" başlıklı Mustafa Sönmez \ e Ahmet Demirel imzalı araştınna- da îstanbul seçmeninın 45 yıllık oy tercihleri. İstanbul'un soldan sağa kaydığını saptıyor. Araştır- ma, 1970'üyıllardamerkezsolun kalesiolan tstanbul'un 1980 son- rasında sağa kaydığını. bu kay- manın yoksul ilçelerde yoğunlaş- tığını saptıyor. Türkıye genelinde "merkez'den kaçışeğilimlerinin Istanbul'da daha >avaş olduğuna değinilen araştırmada şu bulgular dikkat çekiyor. 1970"lerde Istanbul, merkez sol partı olan CHP'nin adeta kalesiy- di. 1973 genel seçimlerinde. ya- ni 12 Mart döneminın hemen son- rasında. Türkiye genelinde yüzde 33.3 oy alan merkez solun parti- si CHP. Istanbul'dan daha güçlü çıkmış. yüzde 49'a yakın oy top- lamıştı. 1977 genel seçimlerinde bu oran daha da arttı. Türkive ge- nelinde yüzde 41.4 oy alan CHP, Istanbul'daki oyaınu yüzde 58.2'ye çıkardı. Aktif nüfusunun yüzde 70-75'i ücretlilerden oluşan İs- tanbul'un. 1970'lerde ücretliden yana programlara sahip olan \e olabildığince işçilerden yana po- litikalar ızleyen merkez soldan yana oy kullanmış olması bekle- nir. olağan birolgu. Hele ki. özel sektörde örgütlü DlSK'in etkili bir sendikacılık yaptığı ve seçım- lerde merkez solu desteklediği. \erel yönetimlerde \ ine "popülist belediyeciliğin" icra edildiği 1970'lerin Istanbulu'ndan. merkez solun bu sonuçlan alması sürpriz değildı. Ote yandan, merkez saeı tem- sil eden AP. 1973 ve 1977 genel seçimlerinde tstanbul'da yüzde 28'Iik oy oranını aşamadı ve tari- hinin en düşük oylannı almış ol- du. 12 Eylül. İstanbul'unhemeko- nomisini hem de siyasetini yeni- den yapılandıran bir müdahale ol- du. Sermaye birikimı merkezi olan Istanbul'dan dış dünyaya köprü- ler kurulur ve dış dünya ile bütün- leşilirken, bu yeniden > apılanma- nın önündeki engelleri 12 Eylül faktörü açtı. Müdahale. genel ola- rak solu, hatta sağın bazı liberal unsurlannı demokratik > anşta za- yıflatınca 1980 sonrasının Türki- yesi'nde ve Istanbulu'nda artık merkez sağın güçlendiği. 1990'la- ra doğnı da bir tepki unsuru ola- rak merkez-dışı partilerin yükse- lişe geçtigi görüldü. 1980 sonrası seçimlerde merkez sof, fstanbul'da 1970'lerdeki par- lak günlerini tekrarlayamasa da, Türkiye genelinde aldığı sonuç- lann üzerinde oylaraldı. Ama yı- ne de I977'de yüzde 58 olan o\ oranı 1995'te yüzde 32.6"ya ge- rilemışti. Merkez sağ ise 1977'de yüzde 28 olan oylannı 1987'de M«rkczciısı panılerın oyîannm hem Turkıye hom dc il crtalamasının üstünde olduğu ıiçeler: Merkez-dışı partilerin oytarının hem Ttirkiye hem de il ortalamasının aliında olduğu ıiçeler. bç«tor Seçmen **•*« say»(%) parta«r(%) İlçeter Scçmtn Merkez Meriuz Merkez-dtşı sol (%) pvtüer (%) Suttanbeyli Esenier BaŞcıiar Ûmranıye ao.p. Kağıthane Eminonû Pendfk Beyogiu Karta) Yoksul Yoksul 1,047 1,388 1,182 1.122 1,727 1,546 1.536 55006 150872 228432 242171 308369 188972 40828 178252 156352 194157 14.1 25.0 23.0 24.0 29.8 29.0 34.4 29.0 33.4 28.4 15.6 28.9 30.9 31.0 29.1 30.4 25.4 31.9 29.4 70.3 46.1 46.1 45.0 41.1 40.6 40.2 39.1 37.2 36* Avcttar Şüe ş*ı. Kadıköy Çatalca Süivri Adatar Beçıktaş Bakfrköy 1,688 1,737 2.070 çevre çevre 2.687 234 2,194 108460 k 1*374 177782 504778 42494 54269 13405 154155 154470 40.8 60.2 48.2 489 55.5 50.6 59.4 55.2 80.9 34.3 16.9 31.2 31.1 26.0 33.0 25.5 30.5 27.1 24.9 22.9 20.6 20.0 18.5 16.4 15.1 14.3 12.0 • Mahaldedn getşme töJsa^a Yoksul l Ota 2, Gdfynş 3 olmak üzere sntanmştr. (OİES Merkez-dışı partilerin oylannın Türkiye ortalamısımn altında, il ortalamasının üstünde olduğu ilçeter ilçeler Gefişme* Seçmen Merkez sağ(%) Merkez sol (%) Merkez-difi partiler (%) Tuzla GOngören Bayrampaşa Eyöp F a * Bahçeiievler Ûskûdar Beykoz BÇekmece Zeyfnbumu Sanyef K.Çekmece Mattepe 1,187 1,605 1,282 1,141 1,483 1.881 1.845 1.570 çevre 1.000 1,741 1,254 1,712 48548 158768 146532 148572 324820 265222 293768 115865 116523 125800 132821 2S6209 203758 32.0 38.6 39.1 32.3 42.1 36.8 38.5 40.3 36.6 37.9 37.1 34.5 36.7 32.4 26.5 26.1 33.4 23.6 205 27.4 27.2 31.1 30.1 32.5 35.9 34J 35.6 34.9 34.8 34.3 34.3 34 2 34.1 32.5 32.3 32.0 30.4 29.6 28.7 r 1 f s f _ * u . Ymmr Ma 1950 195* 1957 1961 1965 1989 1973 1977 1987 1991 1995 * 1963&eç<rnter,. Genel seçım sonuçlarına gore Istanbulida polıtık tercıh oranlan (1950-1995) 52.7 61.9 5 2 7 41.8 5 3 2 47.8 48.S 58.2 51 .a 4 « 3 41.3 MartiMSol 24.3 2 6 3 40.5 38 2 29.7 33.8 28 5 2 a 4 39.9 36.5 32.6 12 EyM faMûru nedor»yte (tkKate aknmanvştr. 1 1 23 0 1t.8 6.8 20 0 17.1 18.4 23.6 13.4 9.5 17.2 26.1 yüzde 52'ye kadar çıkarmış, fa- kat 1995 "te yüzde 4 l'e gerilemiş- ti. Merkez sağın 1980 sonrası yük- seliş ve genleyiş grafiği. Türki- ye genelindekı grafiğıyle tam ça- kışmıyor. Merkez sağ. Türkiye genelinde 1987"de yüzde 45 olan oylannı 1991'de yüzde 5l'e çı- kardı ama. 1995'te yüzde 39'a düşmeyi önleyemedi. Istanbul'da son üç genel seçimde merkez sağ. yüzde 52. yüzde 46 \e yüzde 41 şeklinde, düzenli, ancak yavaş bir düşüş süreci yaşadı. Merkez sağın ve merkez solun. özellikle 1990'Iardaki seçimlerde düşüş eğilimine karşılık. merkez dışı partilerin, özellikle de RP'nin tstanbul'da oylannı yükseltriği gö- rülüyor. Merkez-dışı. 1987'de yüz- de 9.5 olan oy oranını 1995'te yüzde 26'ya çıkardı. Türkiye ge- nelinde başını RP'nin çektiği mer- kez dışı partilerin o> oranları 1987'de yüzde 22'den. 1995'te yüzde 36'ya çıkmıştı. Bu. ilk elde merkez-dışının Is- tanbul "da daha hızlı büyüdüğü iz- lenimi \erse de doğru değil, çün- kü merkez-dışı. 1994yerel seçim- lerinden aldığı yüzde 30.3'lük oyun 1995 'te yüzde 26.1 i le geri- sine düştü. Dolayısıyla Istanbul'da merkez sağ ve merkez soldaki düşüşün, Türkiye genelinin altında oldu- ğunu, dolayısıyla merkez-dışının Türkiye genelindeki güçlenme temposunun İstanbul 'da aynen ya- şanmadığını, merkezden kaçma eğilimlerinin İstanbul'dadahaya- \aş olduğunu. başkabirifadeyle, lstanbul'un "merkez'"den kop- maya karşı daha dirençli olduğu sonucuna varabıliriz. Araştırmada "sağa kayış"ın ne- denleri ise şöyle ifade ediliyor: lelerin soğuması için çabalar yo- ğunlaştınldı. Sol partiler bu sa\- lara etkin bir biçimde karşı ko\ a- madılar. Özellikle sosyalist siste- min çöküşü. sol ıdeolojinin to- parlanmasının önünü aynca kes- ti denilebilir. Giderek. sol içinde pıyasacı eğilimlere sıcak bakışla- nn arrması da sola yönelişleri j'a- vaşlattı. Seçmen soldan uzaklaşıyor tstanbul'da seçmenin 45 yıllık oy tercihlerini inceleyen araştırmada, Türkiye geneline göre tstanbul seçmeninin merkez sağ ve merkez soldan daha yavaş uzaklaştığı belirlendi. 1980 sonrası dönem, tüm ül- kenin ve tüm sosyal sınıf \e grup- lann politik olarak sağa savruldu- gu ve burju\a ideolojisınin dev- let gücü desteğiyle yayılan sav la- nnın etkilediği bir dönemdir. 1980 sonrasının iktisadi politi- kalan, ideolojik bir bombardı- manladesteklendi. Uygulananpo- litikalann ve sonuçlannın "alter- natifsiz" olduğu teması tüm med- ya gücü, devlet olanaklan kulla- nılarak ışlendi. 1970 sonlannda yaşanan kuy- nıklann, yokluklann temel sebe- binin devletçi, sol politikalar ol- duğu. bolluğun ise ancak serbest piyasacı politakalarla sağlanaca- ğı savı işlenerek merkez soldan kit- 1980 sonrasında faizin. dövizın serbest bırakılmasının ücretli. dar gelirlileri bile olumlu etkileyece- ği savı işlendi. Küçük birikimle- rine. faiz ve dö\ ıze \ atınm yapa- rak eskisıne göre daha iyı bır ne- ma alanlar. borsa oyunlarından anzi kazançlarsağla>anlar. gece- kondu yapımına yakılan yeşil ışık- tan yararlanma fırsatı bularak Is- tanbul rantından küçük kınntılar alma fırsatı bulanlar. sağa ait bu savlara ikna olmava açık göriin- düler. Prof. Dr. Korkut Borata\ ve arkadaşlannca Kartal bölgesinde yapılan bır araştırmava göre. bu **savrulnıa"nın hem polıtık hem de ideolojik olarak en az etkili ol- duğu kesim, aykın ve sol tavırla- nnı en çok koruyabilen sanayi iş- çüeri oldu. Kentli küçük burju- vazi ideoloji yönünden ANAP'a en yakın grup olarak saptandı. Beyaz yakalılar ve emekliler ara- sında ise gerek ideolojik \e poli- tik temalar arasında. gerekse ide- olojik \e politik tavırlar arasın- daki uyum bakımından istikrarsız- lık gözlenmiştir. Niteliksiz işçiler ise politik olarak merkez soldan uzak durmakta, sağın merkezi ve uç kesimleri arasında kaymalar göstermişlerdır. Özellikle RP'ye yönelenlenn niteliksiz işçiler. ış- sizler arasında çoğunlukta oldu- ğu gözlenmektedir. İlçeler Sönmez \e Demirel'in araştır- masında İstanbul ilçelerinin oy eğilimleri konusunda ise şu ifade- ler yer alıyor: 1995 seçim sonuçlarına ilçeler bazında bakıldığında İstanbul'un yoksul ilçeleri arasında yer alan, Sultanbeyli. Esenier, Bağcılar, Ümraniye, Gaziosmanpaşa, Kağıt- hane, Eminönü, Pendik. Beyoğlu ve Kartal "da merkez-dışı partile- rin oy oranlannın hem Türkiye ortalamasının hem de ıl ortala- masının üzerinde seyrettiği görü- lüyor. Bu ilçelerde yaşayan seç- menler ıl genelindeki seçmenle- nn yüzde 32.9'unu oluşturuyor. Bu ilçelerin bir başka ortak özelliği de il dışından İstanbul'a göç eden- lerin ağırlıklı bir şekilde yerleşim yeri olarak seçtıkleri bölgeler ol- malan. Merkez-dışı partilerin o> ora- nının il ortalamasını aştığı. ama Türkiye ortalamasının gensınde kaldığı ilçeler ise. Tuzla. Güngö- ren. Bayrampaşa. Eyüp. Fatıh. Bahçeliev ler. Üsküdar. Beykoz. Büyükçekmece. Zeytınburnu. Sa- nyer, Küçükçekmece \e Malte- pe'den oluşuyor. Bu ilçelerin ge- nel olarak ilin orta düze\de geliş- mış ılçelen olduğu söylenebilır. Bu ilçelerde yaşayan seçmenler ilde- ki toplam seçmenlerin yüzde 44.1'ini oluşturuyor. Adalar, Beşıktaş. Bakırköy. Şış- li. Kadıköy ve A\cılar gibı ilinen gelişmiş ilçeleri ile Şile, Çatalca ve Silıvri gıbi çevre ilçeler mer- kez-dışı partilenn oy oranlannın hem Türkiye hem de il ortalama- sının altında kaldığı ilçeler. İl ge- nelindeki seçmenlerin yüzde 23'ü bu ilçelerde yaşıyor. Budağılım. İstanbul'da,yoğun göç alan ve yoksul mahallelerin ağırlıklı yer tuttuğu ilçelerde ya- şayan seçmenlerin hızla merkez- dışı partilere kaydığı. nüfus yapı- sı göreli olarak oturmuş ve ağır- lıklı olarak orta gelirlı ve varlık- lı kesimlerın yaşadığı ilçelerde ise oylann merkezde toplandığı yo- lundakı hıpotezı bir kez daha doğ- ruluvor. MIKRO DİNÇ TAYANÇ Günlerin Bugün Getrdiği Dıyorlar ki "1 Mayıs'ta ortalığı birbirine katanlar, varoşların ayaklanmış ınsanlarıdır..." Diyorum ki "Şol istanbul'un ol varoşları değil miy- diyokluktan yoksulluktan ezilmeye karşılık 'Tevekkel- tü Taalallah' çekıp tepkisini Refah 'a oy vererekya da şeriatçı dın baronlarını destekleyerek 'usluca' gös- termekleyetinen? Nerden estide 'demokratik' kim- liklerinden sıyrılıp sokaklara döküldüler?" Dıyorlar kı "1 Mayıs'ı emekçilerezehıredenler, ya- sa dışı aşırı sol orgütlerdir..." Diyorum ki "Emekçı olmayandan solcu çıkabilirmi hiç? Yoksa bunlar, Arjantın 'e Peronculuğu getiren 'Pan- tolonsuzlar' mıdır? Yoksa, seçimlerde Refah V, gün- lük yaşamda şeriatçı dın baronlarıyla ülkücü kurtları destekleyip besleyen varoş insanları, birgecede 'kes- kin' solcuya mı kesıverdiler imanlannı?" Dıyorlar kı " 1 Mayıs 'ta taş sopa, sılle tekme giri- şenlerin arasında PKK'lilerde vardı, Hizbullahçılarda..." Diyorum kı "Güneydoğu 'da birbiıierini kesen PKK'Iİ- ler ile Hızbullahçılar, emekçıleri sındirmek için el mi sıkıştılar; yoksa PKK'lıler gızlı şeriatçı ya da Hızbul- lahçılar gızlı Kurtçü müdürler?" Dıyorlar kı "Polisin 'müdahale yetkisi' sınırlandığı içindir kı olanlar oldu... Polis şöyle bir tarayıversey- di bakın kımsenin gıkı çıkar mıydı?" Diyorum ki "Ülkedeki toplam 150 bin polisin 15bi- nı hakkında suç duyurusu mu yapılmış... 9 binı suç- lu bulunup ceza alıp, 2 bin 853 'ü de meslekten mi atılmış? Bunlardan kaçı 1 Mayıs 1977'de 1 MayısAla- nı'nda 'görevli't!)ımiş?Kaç kurşuna hedef seçtirmiş- ler suçlulukları anlaşılıncaya değin? Kaç polisin kö- kenı varoşlardan? Kaçta kaçı 'ülkücü' ya da 'şeriat- çı' polısimizın?" • • • Dıyorlar kı "Işçı lıderleri, alanın yasa dışı sol örgüt- lerce ele geçınlmesıne göz yumdular... Yummakla da kalmayıp, sıkıyı görünce once kürsüyu, sonra alanı, ardından da emekçıliğı terk edıp sıvıştılar... Emekçı- lik de sendikacılık da tükenmiştir artık!" Diyorum kı "1977'nın 1 Mayısı'nda, 1 Mayıs Alanı kana boyanır ve de kurşunlar hedeflerine uçuşurken 'işçı liderleri' değil mıydı kürsüyü, alanı terk etmek bir yana, emekçıleri, emeğe gönül vermiş kitleleri o kür- sünün koruması altına çağınp tekyumruk eyliyorlar- dı... Bu yüzden değil miydi faşist cuntacıların 12 Ey- lül'ü? Bu yüzden başa getirilmedi mi 'böyyük'(!) adam(!)? Ve bu yüzden ezilmedı mi; önce emekçi ile emeğe gönül verenler, ardından işçi liderleri ve sen- dikalar?" • • • Diyorlar kı "Sen-ben çekişmesinden, nicedir top- lanamayan Bakanlar Kurulu bile 1 Mayıs 1996'yı 'de- ğerlendırmek' için toplandı... Solpartılenmızin lider- leri de 'değerlendırmelerinf birbiraçıklıyorlar..." Diyorum ki "Hükumetetmemekleözüıiü bir Bakan- lar Kurulu toplansa kaç yazar, 'değerlendirme' yap- sa kaç?Solculuklan, RP'yihükümetten uzak tutmak- taki 'duyarlılıklarf (!) ve de 'merkez sağ'ı 'çekimser' l'e de 'çekınser' desteklemekteki 'başarılarıyla'(!) sınırlı ve hem iktıdar hem de muhalefet özürlü sol(!) parti- ler(!) 1980 faşizminden bu yana 1 Mayıslar'ın 'yasal- laşması' ve de dinsel ve etnik ayrımcılığın işçi smıfı- na yansımaması uğruna kaç damla ter döktüler ki, hangi yüzle değerlendirme yapabiliyorlar?" • • • Ana fikir: Emek bölünmüşlükten kurtulup emekçi olmayanları dışlayarak, işçi sınıfının siyasal örgütünü kurup partileşmedikçe. bu ülkede daha çok 1 Mayıs oyunları tezgâhlanacak ve tezgâhtarları da hep aynı kokmuş malı pazarlamaktan geri kalmayacaktır. Ana fikrin ana fikri: Emekçi; Özgürleş ve DEGİŞ- TİR! Kısa... Kısa... Kısa... Kısa... Kısa. • Çalışma ve Sosval Güvenlik Bakanı Emin Kul, "Çocuklan Suç \e Suçlulardan Koruma Vakffnca düzenlenen resım scrgısını açtı. • Türki>e Devlet Hastaneleri ve Hastalara Yardım Vakff nın. Dr. Sanıi L lus Hastanesi bünvesinde yaptırdığı 2 çocuk servisi ve I kütüphane odası Cumhurbaşkanı Sükvman DemirTİ'in katildığı törenle açıldı. • İnsan Haklan ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneğı (MAZLUMDER) izmir Şube Başkanı Halit Çelık. "Şıddet \e terörün bavunulamavacağını. ancak ifade edılmesi engellenen tepkilerin patlama şeklinde ortava çıkabileceğını" sövledi • Birinci Balkan Askeri Tıp Kongresi. Türkiye. Bulgaristan. Y'unanistan ve Romanva'nın katılımı ile İstanbul'da vapılacak. • Kültür Bakanlığı, bakanlığın bütçesinden vakıflara büyük paralar dağıtılmasının si> ası bır yatınm olduğu ve bakan Agâh Okta> Güner'in bütçenın dağıtılmasında kişisel ili^kilennın rol oynadığına ilişkın haberlerin asılsız olduğunu bildirdi • Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden dün yapılan açıklamada. merhum Çeçen iider Cahar Dudavev 'in eşinin. Çeçenva'da banşın sağlanmasında vardım isteven bir mektubunun Cumhurbaşkanlığı makamına ulaşmadığı bildirildi. • NATO Daımı Denız Kuvvetlerf ne bağlı 5 gemı. Tuğamıral Frank D. Ropers komutasında Antalya'ya geldı. Gemiler. 7 mayısta Antalva'dan avnlacaklar • Radyo ve Televizyon L st Kurulu (RTÎ'K) Başkanı AM Baranscl. bazı yavın kuruluşlannda vavımlanan 'cinlerin, perilerin ve falcılığın' konu edildiği ! programlan incelemeye aldıklannı bildirdi. • Dıvanet lşlerı Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. Tokyo'da temelı atılan caminin yapımının devam ettığini belirterek "Tekbir sesinı. ezan sesıni ! Japonya'ya götüreeeğız" dedi. H Hürriyet gazetesi yazj işleri müdürlerinden < Tufan Türenc kalp spazmı geçirdi. B Bayındırlık ve İskân Bakanı Mehmet Keçeciler, , hükümetın başanlı olabılmesı ıçın ortaklann iyi ; geçınmesı gerektiğini belirterek. "Husumet ortağı değil. hükümet ortağı seçtik" dedı. • Bursa'nın Kastel ilçe$ine bağiı Kozluören Köyü'nde çıkan yangında 6 ev tamamen. 4 ev de kısnıen yandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle