Katalog

f. SAYFA CUMHURİYET 5 MAYIS 1996 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Üniversite Kendi Değerlerine Sahip Çıkacak mı? Prof. Dr. ERENDİZ ATASU Ankara Unıversıtesı Öğreîım Üyesı S av ın Prof Dr KemalGürüz, vıllar once. kısa bır sure, sı- zınle avnı fakultede çalıştık Benı anımsamayabılırsınız Bu sure sızın -kımı olavlan vorumlavış tarzınıza ve yo- netımsel yaklaşımlannızın nımune katı- lamasam da- bılım ozgurluğunun ancak laık toplum duzenınde yaşayabıleceğını dennden kavramış unıversıteye yararlı ışler başarabılme tutkusunu ve coşkusu- nu vureğınde taşıvan bılım adamı kışılı- ğınızı tanıvabılmem n,ın yeterlıydı tşte bu nedenle sıze seslenıyorum, çunku go- ruşlenmın tumune katılmasanız da, onla- n elınızın tersıvle ıtmevıp. uzennde du- şuneceğınızı bılıvorum Duşuncelenmı uç noktada odaklandı- rarak dıle getırmeve çalışacağım Oğre- tımın nıielıĞı, oğrencı ey lemlen ve butun bunların ulkemızın hayatıvla bağlantısı Fen kollannın bırınde genç bır asıstan olduğum vırmı beş vıl oncesınde. çalış- ma koşullanmızın \e uretebıldığımız ça- lışmalann *Ueri" dıye adlandınlan ulkeler- dekı benzerlem le aralanndakı fark *nke- liksel' ıdı Bızıın daha az bulabıldığımız maddı (parasal, aletsel belgesel) olanak- lar. Batı unıversıtelennde boldu Bugun- se aradakı fark 'nitelikseP' Turkıye'nın fecı bır ekonomık bunalıma yuvarlandı- ğı yıllarda. dunvada bılım teknolojısı muthış bır patlama > aşadı \ e ulkemız unı- \ersıtelen bu gelışmenın uzağında kaldı Bu olumsuz gıdışle çakışan zaman dı- lımlerındeunıversıtelenmızılgınçbırçe- lışkıye suruklendı Unıversıtelenn. fakul- telenn, lısans vuksek lısans. doktora oğ- rencılennm, yayımlanan araştırmalann sayılan durmadan artmakta' Bu çelışkı, nıtelık duşerken meydana gelen bu sayı- sal patlamalar nasıl açıklanacak9 Açık- lanması mumkun rau' Halkımızın arasında cın-ıblıs ınanışla- nnın yenıden dalgalanmasının, dın dev - letını amaçlayan sıyasal akımlann yuksel- mesının, ulkemızın bılımle bağlannın za- yıfladığı yıllarda gerçekleşmesı rastlantı rnıdır15 Sayın Guruz, basırı yayın organlan. dernek çalışmalan, kulturel etkınlıkler ız- lenecek olursa, ulkemızde demokrasının koklenmesı ıçın mucadele \eren pek çok kışının unıversıte oğretım uyesı olduğu gozlemlenır Bu ınsanlar mucadelelennı unıversıte dışında vermektedırler' Unı- versıtenın ıçındejse kımı kez kışısel se- çımlerle gölgede kalırlar Bu gonullu ıçe kapanış onlar ıçın bır varoluş yontemı, bır ozsav unudur Bu hazın durumun so- rumlusu fakulte yonetımlenndense. halen baglı bulunduğumuz baskıcı yasal duzen- lemelerdır Bu engeller nedenıyle, fakül- te yonetımlennın ulkemızde demokrası- nın güçlenmesıne katkılan oğretım uye- lennın unıversıte dışı çabalarını hoşgor- mekle sınırlı kalmaktadır Sessızhğın bunca yoğun. ıletışımın bunca zayıf olduğu unıv ersıte ıçı çev rele- nnde, eğıtımın gıderek hızlanan nıtelık- sel erozyonu -bır doğa afetı karşısınday- mışız gıbı- neredeyse kadercılıkle karşı- lanmakta Turkıye ilgınç bır yer Dunya ulkelen- nın çoğunda, ulkenın başanlannın ve ya- nılgılannın asıl sorumlusunun ulkeyı yo- neten hukumetler olduğu genel-gecer bır doğru olarak kabul edılegelmıştır Bızde ıse sorumluluk. yonetme erkınden uzak olanlara yuklenır On beş vıl once genç- lık, Turkıye'nın tum dertlennın suçlusu ıtan edıldı1 Bo>Tiunda bu yaftayı taşıvan oğrencı kıtlelennı, suskun unıversıteler- dekı derslıklerde ve kondorlarda unut- tuk1 Bezgın gozlennde yaşama sevıncı v e gelecek umudu taşımayan durgun oğren- cı kıtlelenmızın karşısında. yıllardır bır- takım teknık bılgılen tekrarlayıp durduk1 Insan denen varlığın 'kendini geliştirme' gereksınımınınbaşatbırbıyolojık vepsı- kolojık gudu olduğunu unuttuk Kendını gelıştırebılmek ıçın, gençlenn mesleksel eğıtımın yanında sanata. kulture, edebıya- ta. okumaya, duşunmeye, ozgur tartışma ortamına, muzığe. dansa, spora gereksı- nım duyduğunu unuttuk (Bu alanlarda. son yıllarda, olumlu kıpırtılar \ ar, doğru Ama ınsaf etmelı veterlı mır) ) Çoğu fa- kulte bınalannda gençler sos> al ılışkı ku- rabıleceklen fızıksel mekânlardan hâlâ yoksun, ya da bu mekânlar yetersız Anar- şı yıllannda kımı kantınlenn sıgara duma- nı ve şıddete varan sıyasal fıkirlerle do- lup taşması, bır ulke gençlığının on v ıllar boyu sosyal ılışkıden dışlanmasının açık- laması ya da mazeretı sayılabılır mı° Hepımız kendı çocuklanmızı yetıştı- nrken hayata ılışkın onemlı bılgıleroğre- nınz Çocuklar v e gençler, doğaları gere- ğı, bılınçtense coşkuya. tasarlamadansa tepkıye yatkındırlar Bereketlı. ama kınl- gan enerjılen onlan yanılgılara surukle- yebılır Çoğu kez. bu enerjı karşısında. bız vetışkınler kendımızı çaresız duyum- sanz Işte bu çaresızlıktır bızı korkuya, of- keye, şıddete ıten' Boylece gençle ara- mızdakı çatışma buyur Bız yetışkınlerı bekleven ılk aızak budur Oysa tüm ge- reksındığımız bıraz duş gucudur. kendı- mızı gencın yenne koymak, onun duygu- lanna ulaşabılmektır Ancak. hemen ıkın- cı ruzak belınr Gencın duvgulanylaoz- deşleşıp onun yanılgıya açık doğal yapı- sını unuturuz, onu şımank bır canavara çev ınnz Turkıye'de yasama ve yurutme ve kımı yonetımler ıkıncı nızağa duşmek- ten korkup. can hav lıyle otonteye tutunan, duş gucunden yoksun yetışkınlerı andın- yor Unıversıte gençlığının maddı gerek- sınımler yanında, bıraz sevgıye, bıraz ıl- gıye bıraz değer v enlmeye ıhtıyacı oldu- ğunu hıssedebılmek bu kadar mı zor9 Ge- nde kalan gunlerde tstanbuFda bır deka- nımız dov uldu buyuk kentlerde oğrencı- ler coplandı Basma yansıyan haberlere gore kımı oğrencıler şıddete başvurdu. ancak çok buyuk bır oğrencı kıtlesı mut- hış bır polıs şıddetıne maruz kaldı Unı- versıte kendı değerlenne sahıp çıkacak mı' Bugun kırk-ellı beş yaşlan arasındakı kuşak. gençlık yıllannı, ınen coplar, vızıl- davan kurşunlar, şıddet ve gozyaşı arasın- da yaşadı, pek çok arkadaşının kınldığı- na tanık oldu A>nı kuşak şımdı, "Sıra çocuklanmızda mı?" endışesıyle urpen- yor Bugunku oğrencı eylemlenne ve polı- sın tavrına. "Başkaldıran hakJıdır" ro- mantızmınden "Başkaldıranezilmelidir'* otonterızmınden ve geçmışın golgesın- den bağımsız bakmak gerekır kanısında- yım Bugun oğrencı lenn buyuk kısmıoğ- renım ozgurluğunun ev lemlerle kesıntıye uğramasına karşıdır, doğru, oğrencılenn arasına profesyonel kıyıcılar, yıkicılar, kışkırtıcı unsurlar sızmış da olabılır Ge- ne de meseleyı 'teröristİerin marifeti'ne ındırgemek hıçbır bılım ınsanını doyura- mayacak denlı yahnkat bır açıklamadır Durumu adım adım çözumleyelım Harç uvgulaması doğru mudur, yanlış mıdır9 Oğrencı çoğunluğunun harç dıye bır sorunu var mıdır9 Unıversıte vonetı- cılerının harca yakJaşımı nedır0 Devlet unıv ersıtelenne dev am eden oğ- rencılenn çoğunluğu memur ışçı, kö>lu, esnaf çocuklandır Bu toplumsal gruplar gelır dağılımı yonunden Turkıye'nın şanssız kesımlen arasında bulunmakla kalmazlar, aynca ulkenın vergı yukunu de sırtlarlar Hukumetlenmızın eğıtıme yıllardır ulke butçesının yuzde 2'sını pek aşmayan olanaklar ayırdıklan yetmıyor- muş gıbı, unıversıte oğrencılennı ve ve- lılennı harca bağlamaları ne akla. ne ın- safa sığar' Yanlıştan yola çıkılıp doğruya varıldığı nerede gorulmuştur1 Dunya nı- metlennın paylaşılmasında şanssız kıtle- lere davanarak ve onların geleceğını gu- venceye almak amacıyla kurulmuş cum- hunyetımızın temel felsefelennden bun- ca ayrılmak mıdır unıversıteye duşen9 Ulusal, laık, parasız eğıtımı cumhunyet devrımlennın bınncıl hedef saydığını unutmalı mıdır unıversıte7 Oğrencı ço- ğunluğunun ve aılelerın. gençlenn can guvenlığını veoğrenmeozgurluğunuteh- lıkeye atacak eylemlere soğuk bakmala- n. > asal ve demokratik mucadeley ı de be- ceremedıklen ıçın harçlan sıneve çekme- len unıversıteyı vanıltmamalı Her ısteyeneharç kredısı venlebılı>or- sa. harçta ısrar ermenın anlamı nedır, bu- rokratık ışlemlerle zaman ve enerjı kay- bından başka9 Burslara gelınce, bırkaç kırtasıye malzemesının bır mılyon lıra et- tığı ulkemızde, avda bır mıKon.bırbuçuk mılyon lıra arası değışen burslann var- lığından soz etmesek de olur. kanımca Gelecek yazımda bu konu>u sonuçlan- dıracağım ARADABIR Doç. Dr. BAYRAM BAYRAKTAR DEÜBıtca Eğıtım Fak Tarıh Eğıtımı Böl. Yöneticiler, ABD, Atatürk ya da Ahvalimiz... Turkıye ekonomıden mahyeye, ıç polıtıkadan dış sıyasete, eğıtımden sağlığa uzanan sorunlar ıçınde boğuşmakla kalmamakta -patronun ıznıyle- Surıye ve Yunanıstan tarafından da tahrık ve teşvık goren malum terorle bırlıkte, askerı -ekonomık- polıtık da- yatmalarla her geçen gun tacız edılmektedır Ustu- ne ustluk bıtmez tukenmez "hukumet bunalımları" da eklenınce her bırı başlı başına -anlayana- bır dev- letı çozumsuzluk yumağı şeklınde gosteren olaylar sokaktakı adamı nefretle karışık çaresızlığe ıtmekte- dır Bu arada "laıklık" tehlıkede", "trtıca hortluyor", gıbı bazı soylemler ıse bana gore, kamuoyunu gun- delık meşgulıyetten ote bır anlam taşımamaktadır Kulelı Vakası'ndan bu yana "ırtıca"ya karşı başa- rılı sınav verılen Turkıye'de başlıca sorun, vıtrınıne "kara çarşaflıları" yerleştıren Refah Partısı'nın ıktıda- ra ortak olması değıtdır Bu ulkede Ikıncı Dunya Sa- vaşı sonrasındakı gelışme surecınde, demokratık ya- şamla bırlıkte ortaya çıkan lıberalızm, demokratık mıllıyetçılık, sosyalızm (ıhtılalcı değıl) ve Islamcılık gı- bı akımlar Turk demokrasısını pekıştıren arguman- lar olarak algılanmalıdır Sıkça dıle getınlen, ancak bır turlu uygulanmasına hemen hemen hıç katkı yapma- dığımız çok seslılığın de gereğıdır bu duşun (fikır) akımları Bu bağlamda Refah Partısı'nın konumunu, "kanunsuzluk anıtı" gıbı ortaya koymak, ınsan hak- larına ve Turk demokrasısıne ınançsızlığa da çağrı (davetıye) çıkarmaktan ote bır anlam taşımamakta- dır Sokaktakı adam, 12 Eylul 1980'den bu yana, Ke- nan Evren ve muteveffa Özal'ın gelıştırdıklerı (kok- lerını daha gerılere goturmek mumkun) Turkıye'yı ABD'ye endeksleme surecını, şayet farkında ıse, dehşetle seyretmektedır Donemın hukumetlerı, Mustafa Kemal Atatürk'un "denkbutçe" anlayışı- nı unutarak ulkeyı butun kurumlarıyla -ayrımsız bu- tun kurumlanyla- gırtlağına kadar borç batağına sap- landırmışlardır 1 5 katrılyon ıç borç, 5 5 katrılyon dış borç yuku altına gıren Turkıye'ye Ataturkçu duşun- cenın olmazsa olmazı olan "ulusal egemenlık ve tam bağımsızlık" ılkesı, adeta unutturulmuştur Turk halkı, "Refah Sendromu" ıle oyalatıladursun, teror hareketı ıle Turkıye'yı koydukları koşullara "bo- yun eğdırmeye" çalışanlarm hazırladıklan tezgâhlar- dan da habersızdır Muavenet gemısını batıran, Uğur Mumcu yu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'ı. Bınbaşı Cem Ersever ve arkadaşla- rını, Kurmay Albay Kâzım Çilioğlu'nu, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ı ve otekılerı katleden ve ettırenler- ce ulkeyı Atlantık otesı guce peşkeş çekenlerın ent- rıkalarına sokaktakı adam akıl erdırememektedır Boylece emperyalıst guçler, ulke ıçındekı uzantılany- la Atatürk Turkıyesı'nı tamamen kıskacaalmayı plan- lamaktadırlar Geçenlerde cumhurıyetçı ve demok- rat partılere mensup mılletvekıllerı tarafından ABD Kongresı'ne sunulan bır raporda, Turkıye'nın teror or- gutu ıle masaya oturması (Turkıye'yı bolerım tehdı- dı taşımaktadır) yıne Turkıye'nın Mustafa Kemal'ın "yurtta ve cıhanda sulh" çızgısıne donmesı ısten- mektedır Onlara gore dunya barışını Akdenız ve Or- tadoğu dakı karışıklıkları çıkaranlar değıl, Turkıye bozmaktadır Turkıye'de kımı guçler (ya da odaklar) bılmelıdırler kı, Ataturkçuluk, her şeyden once mıllı, çağdaş (la- ıklığı tekrar soylemeye gerek var mı) egemenlığın ka- yıtsız şartsız mıllette olduğu demokratık tam bağım- sız bır Turkıye'yı ongorur Kendı halkından kopmuş, çıkarlarını "mustevlılerın sıyasal emellerıyle bırleştı- renler" takımı bu yoksul bu çaresız halkı anlamamak ıçın sankı yaı .ş etmektedır, sadece kucağında bes- lendıgı gayrı mıllı guçlerın "ekonomık ve dunyayı sa- ran us ağlanyla takvıyeh" askerı guçlerıne ıtaat et- mektedır Oysa Turk istıklal Savaşfnın hangı koşul- larda kımlere karşı yapıldığı gerçeğı canlılığını tum çıplaklıgıyla surdurmektedır Artık bugun Turkıye, NATO'yu sorgulamalı, yıllar- ca dost yaşadığı Irak'la ekonomık ve sıyasal ılışkıle- nnı yenıden kurmalı, Avrasya kımlığını ön plana çı- kararak Ortadoğu Balkanlar ve Kafkasya'yı kapsa- yan ekonomık ve kulturel butunleşmeye, uyuma on- culuk yapmalıdır Bunu gerçekleştırmek ıçın, ABD ve Rusya ıle onemlı bır anlaşmazlığa gırmeden (gerekırse NA- TO'dan aynlarak), stratejık KlT'lerın faahyetlerını de- vam ettırerek emek-yoğun ıktısadı buyume ve kal- kınmasına devam etmelıdır Ulkenın yaşlı veyorgun zeı^af'tan kurtulması pek çok sorunun çozumunu hızlandıracaktır AIDS Savaşımı Uzerine... Prof. Dr. AHMET SALTIK AIDS Savaşım Derneğı Edırne Şubesı Yönetım Kurulu Üyesı A IDS hastalığı ulkemızde ve butun Demekoluyorkı hastalık etkenı bugun yok edılecek dunyadaonemını veguncel sorunlu- gunu koruyor Sık sık ılgılılen ve hal- kımızı uyarmakta yarar var MDS hastalığı, bırv ırus tarafından oluştu- rulur Vırusler. bır toplu ıgnenın ba- şı ıçıne mılyonlarca tane sıgacak kadar kuçuk hasta- lık etkenlendır AIDS hastalıgının etkenıne AIDS v ı- rusu va da kısaca HIV denır AIDS hastalığı dunyada ılk kez 1981 yılında ABD Kahfornıv a'da 5 eşcınsel ınsanda saptanmıştır Ara- dan geçen 15 yılda buyuk bır hızla tum dunvaya ya- yılmıştır Şu anda yerv uzunun 180 den fazla ulkesın- de AIDS vardır Insanlık tanhının >aşadığı en buvuk kıtalararası salgın durumundadır (pandemı) v e sanıl- dığmın tersıne, bu hastalık. dunyanın zengınlennın derdı olmay ıp esas olarak Afnka ve Guneydoğu As- va'nın voksul uluslannın sorunu durumundadır Hastalık etkenını almış olanlann sayısını Dunya SaglıkOrgutu, 17 mılyon olarak kestırmektedır Bun- lann yaklaşık 2 5 mıfyonu halen klınık olarak AIDS tablosu ıçındedır HIV'ı alıp da şu anda hasta olma- van (enfekte taşıyıcı) ancak onumuzdekı vı 1larda hastalanacak olanfann savısı da 15 mılvon kadardır olsa daha 10-15 v ıl dunyadan hastalığın kokunün ka- zınması olanakbizdır Ulkemızde ılk olgu 1986'datanımlanmıştır Halen Sağlık Bakanlığı'na ulaşan bıldınm 509'dur (1996 başı) Ancak bu rakam guvenılır olmavıp etkenı alan- lann sayısınm 20-30 000 dolavında olduğu kestınl- mektedır Demekoluyorkı, <UDS hastalığı ulkemız ıçın de onemlı bır saglık sorunudur Halen buzdağı- nın (ıceberg) kuçucuk bır kısmı su ustündegorulmek- tedır vanı resmı kayıtlara gırebılmıştır' Hastalık etkenı başlıca kan ve kan urunlennde, er- kek spetmasında, kadınlann vagına salgısında ve bu uç kaynaktan bulaşmış her turlu eşvada bulunmak- tadır Oyle>se korunmak ıçın dıkkatımız bu kavnak- lara yonelmelıdır Hasta anneden bebeğıne de hasta- lık geçer Bu nedenle, kendılerınden kuşku duvan kadınlann. gebelık oncesınde test yaptırmalan uygun olur Ulkemızde dev let hastanelennde, kan merkez- lennde ve unıversıte hastanelenyle aelışmış ozel sağ- lık kuruluşlannda AIDS testı guvenılırlıkle vapıl- maktadır Avnca test sonucu gızlı tutulmakta. ılgılı kışı dışında hıçbır makama venlmemektedır Nasıl korunalım' Oncelıkle şunu unutmavalım kı. u z yok .dyOptima, size m o d e r n , pratik, s a ğ h k l ı ^ ğ ı sağlıyor. ••I U z u n s ü r e etkVli e p i l a s y o n . k ^ ^Üstelik^^k daha ekonomik Rowenta LadyOptima... Pürüzsüz bi-jr yaşamla a r ^ ı z d a ksıstemı. pürüz k a l m i ) ^ Rmcnta lahOptıma nın amt tüyien kofcında; alarek uz û l û ğ l 0800 211 0800 211 Rowenfa Ro»aıtalad(Oplnna, JL trtiı IHÜÎ çalçmır tlkkademedemoere kısatuylen ıkmasmde sert <e uzun tuylen bsa suıede, kolzjcaalıyar RowenN\ LadyOptima Tutar yakalar, çeker ahr. \a/jjfi'clıilir>»fiıi/ | ı ılılıtlımnı •ıliMirıı/' EPOHLadyPranen EPOPLadvOptıma EPlOOPofcctlySoft Pcşuı 3960000 4 490 000 6260 000 1 Pcşn * 4 Tjiüit Pejınat -92 000 898000 1252 000 Takstt •^2 000 898000 1252 000 TopbmFıyat 3960 000 4490000 6 260000 TaksHfi fiyana vMe iarkı uygulanmamıştır Fryatlara KDV dahıldır Vergı oranlannda olabtlecek artışlar fiyallara aynen yjnsıtılacaktif Kampanyamız Sanayı ve Tcaret Bakanjığı nın 25 51994 lanhlı 21940 sayılı Resmı Gaıetede ılan KSIW leWıjıne uygundur ılerlemış hastalar dışında bır kımsenın. AIDS hasta- sı, hele taşıyıcı olduğunu dıştan bakarak hatta sıra- dan bır muayene ıle anlamak olanaksızdır Bu bakım- dan. çok ozenlı olmakgerekmektedır Kesm tanı, an- cak ozgul laboratuvar ıncelemelen ıle konur - Kuşkulucınsel ıhşkıdekaput(kondom. kılıf pre- zervatıf) kullanımı kaçınılmazdır Guvenlı seks tum dunyaya onenlmektedır - Kan ve kan urunlennın, aktanmı (naklı, transfuz- yonu) y apılacak doku v e organlann onceden test edıl- mesı zorunludur - Bulaşlı cerrahı gereçler uygun bıçımde stenhze edılmelıdır - Sunet, kuaför. berber dovme yapımı. kulak del- dırme. hızma takılması gıbı durumlarda kullanılacak gereçler stenl olmalıdır - Ortak şınnga kullanılmamalıdır - Hasta ya da vırus almış kadınlar gebe kalmama- hdır - Hastalıktan nasıl korunulabıleceğını ogrenmek ve bu yontemlen hem kullanmak hem de başkalanna oğretmek gorevımızdır - Anababalar çocuklannı egıtmelıdırler - \azılı ve sozlu "basına buyükgorevler duşmek- te"dır halkın eğıtımı ıçm aktıf ve bılınçlı çaba gos- tenlmehdırler Bu amaçla daha çok sayfa ve ekran za- manı ayırmalıdırlar Duzenlenecek eğıtım program- lannda çok ozenlı olunmalı, halkı versız panığe so- kacakbıçımveıçenktenkaçınılmalıdır 'MJartılardan kaçınılmahdır (Burcu Burkut olaymda olduğu gıbı, AIDS hastasının kışısel eşyalannın vakılmasma ge- rek voktur Hastalık v ırusu. dış ortam koşullanna dayanıklı değıldır 56 santıgrat ısıda va- nmsaat ıçınde olmektedır Ke- za alkol ve çamaşırsuyu ıle de- zenfeksıvon da kolavlıkla va- pılabılır) - Kendılennden kuşku du- yanlar mutlaka test yaptırma- lıdır Erken tanı konulursa, hem başkalanna hastalıklannı hulaştırmazlar, hem kendılen ıçın ıv ı olur Çunku hastalığın ılerlemeMnı vavaşlatacak on- lemler ve sağaltım (tedav ı) uy- gulanabılır Hastalar ve danış- ma gereksmımı duvanlar da- nışma merkezlennden telefon- la bılgı alabılırler - Damançı > olla uyuşturucu kullanımı çok onemlı bır bu- laşma yoludur - Tokalaşma, kuru opuşme, aynı odada kalma, hav lu, yuz- me havTizu. çarşaf, çatal-kaşik vb ılebulaşmaz - Hastalartoplumdan kesin- likle dışlanmamabdır! - Hastalık etkenını taşıvan, ama henuz hasta olmavan ka- dınlann doğumdan sonra be- beklennı emzırmelen Dunya Saglık Orgutu ve LMCEF ta- rafından onenlmekte ve teşv ık edılmektedır ••• Unutmamak gerekır kı. AIDS hastalığı. ınsanlığın bu- gune dek karşıla^tığı en buvuk kıtalararası salgındır (pande- mı) "Kara Veba". bır anlam- da AIDS tarafından lanetlı tah- tından ındınlmıştır Ondan korunma ancak tum toplum kesımlennın. tum dun- yanın bılınçlı ışbıriığı v e ortak savaşımı ıle olabılır Etkın bır sağaltım ve aşı hâlâ ortada yoktur ve daha vıllarca da bu- İunamayacak gıbı gozukmek- tedır Bu bılgıler ışığında "tek jol korunma"dır Sıyasal karar organına da onemlı gorev ler duşmektedır - Konunun hak ettığı ılgı, en yuksek sı>asal makamlar du- zevındegostenlmelıdır Bunun somut gostergesı olarak gerek- lı mevzuat oluştunılmahdır - AIDS savaşımı ıçın parasal kaynak avnlmalı. nsklı grup- larda olgu bulmav a v onelık ta- ramaları amaçlayan bılımsel araştırmalar desteklenmelıdır Dığer guruplarda taramalar ekonomık değıldır - Toplumdakı umursamaz- lık v e onemsemez değer yargı- lanvetutumlannaşılmasııçın medya ve Mıllı Eğıtım ıle ış- bırlıgı ıçınde planlı eğıtım ça- lışmalan yapılmalıdır - Bu çalışmalann rumu, ul- kenın var olan sağlık sıstemı ıle butunleştınlmelı ve Dunva Saglık Örgutu, UNICEF gıbı uluslararası kuruluşlann çalış- malan ıle eşgudumlu olarak yurutulmelıdır PENCERE YıldıztapGözKırparken... Kımı aydınlık yaz gecesınde gok yere yakınlaşır, elını uzatsan Samanuğrusu'nututabıhrsın, bırguze- lım yıldız sana goz kırpıp ıçkı kadehıne duşer Denız kıyısında sofradayız Doğan Avcıoğlu, Çetin AJtan, doktor ve ben.. O yıllarda zaman bıhncıne enşemeyecek kadar gençtık, uzamın uçsuz bucaksız ufuklarını duyum- suyorduk, geçmışın anılarından çok, geleceğın umutlarıyla yukluyduk Ne konuşuyorduk?. Evrenı, dunyayı, ınsanlığı, devnmı, ozgurluğu, sa- natı, yaşamı, herşeyı.. Geceyarısından sonra vakıt ılerledıkçe, ıçımdekı saatın tıktaklannı duyarak tedırgınleştım, ertesı gu- nun sorumluluğu yavaş yavaş omuzlarıma çokuyor- du. Doğan'la Çetın'e baktım, geceye yenı başlamış gıbıydıler Kısık bır sesle doktora - Şunlara bak, dedım, yorulmak bılmıyorlar, dun- yayı fethedecekler. ıkısı de uykusuz gecelenn sabahlannda, taze bır yaprağın ustundekı çığ tanelerı gıbı saydam bılınç- le yenı bır gune başlayabılırlerdı. • Doktor kafayı bulmuştu - Tavukta, dedı, beyaz et, sıyah et vardır Beyaz et kanatlardadır, sıyah et butlarda Tavuk kanatları- nı çırpsa da havada çok kısa bır sure kalabılır, ama ıstedığı kadar yuruyebılır Beyaz et çabuk yorulur Sen beyaz tenlisın, yorulursun, onlar esmer, daya- nırlar, bakalım ılerde neler olacak? Guldum, doktorun kuramı hoşuma gıtmemıştı, ıkı dosta baktım, kadeh tokuşturuyorlar Çetın o yıllarda uçarı ve haşarı bır yazar goruntu- sundeydı; ama çok genç yaşta ev, eş, çocuk soru- munu ustlenmıştı, aıleyı geçındırmek ıçın on parma- ğıyla yazar, yaşam kavgasını eksıksızyurutur, sanat- çı bohemınde soluklanmayı da eksık etmezdı Doğan daha ev bark kaygısından uzak yaşıyor, ağ- zından hıç duşmeyen sıgarasını emerken geleceğın tasanmlarını yapıyordu 27 Mayıs'ın dumanı ustun- de tutuyordu Doğan'a gore devnm yurumezse, Tur- kıye demokrası yenne, ıçınden çıkılamaz bır karşı- devnm surecıne yuvarlanacak, ulkemız gelecek yuz- yılın yuzune bakamayacak duruma duşecektı • Zaman akıp gıttı.. Bırlıkte yaşadıklanmıza sevgısızlığın çatlatıp kırlet- tığı bır gozluk camının ardından bakmayı hıç duşun- medım Dostlaria ayrılsan da, bırleşsen de, yurudu- ğun yollarevrenın patıkalarıdır Evren yuvarlaksa, ıkı nokta arasındakı en kısa yol doğru değıl, bır eğn çız- gıdır Doğan'la Devrım dergısını çıkanrken koptuk . Yaşamın getırdığı zorunlu koşullarda Doğan evrı- me katlanamazdı, koşesıne çekıldı, sıgarası yıne ağ- zındaydı, sabahlan koşuyor, sonra kara kahvesını ıçı- yor, kıtaplannı yazıyor, akşam sofrasını kuruyordu Bır gun dedı kı - llhan, ben programımı yaptım 2000'e dek ya- şayacağım, haklı olduğumu goreceksınız Devnm ortamında kanat çırpmanın, evnm surecın- de yurumekten ne kolay ne de zor olduğunu yaşa- yarak oğrenmıştım. Karşıdevrımı goğuslemek, yıldı- zımıza yazılmıştı Bır gun Doğan amansız hastalığa yakalandı, artık sıgarası dudaklarının arasında konuşmuyordu: - llhan, dedı, ben programımı 2000'e dekyapmış- tım, ama kansen hesap etmedım • Geçen akşam mayıs sıcağı sınmıştı geceye, ha- vada ılkyaz çıçeklennın kokusu duyumsanıyordu Gece yansı goğe baktım, Doğan'ın yıldızı goz kır- pıyor Kendı yıldızımı aradım... Bulamadım. YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ŞİRKETİNE ' Yetıştırılmek uzere; part tıme veya sureklı çalışacak ıktısat-ışletme bolumu unıversıte oğrencılen veya mezunlan, ' Bılgısayar kullanmasını btlen sekreter alınacaktır. Tel:2881144 GENEL KURUL'A ÇAĞRI BEYİN ARAŞTIRMALARI VE SİNİR BİLİMLERİ DERNEĞI (TUBAS) BAŞKANLIĞI'NDAN Demegımızın Olagan Genel Kurul Toplantısı 20 Mayıs 1996 Pazartesı gunu saat 11 00-12 00 arası Ege Unıversıtesı Tıp Fakultesı Muhıttın Erel Amfısı nde aşağıdakı gundeme uygun olarak yapılacaktır Gereklı çogunluk saglanamadıgı takdırde ıkıncı toplantı 3 Hazıran 1996 Pazartesı gunu yıne aynı yer ve saatte yapıla- caktır Sayın uyelerımızın ve şube delegelennın toplantı gunu ha- zır bulunmalan nca olunur Yönetım Kurulu Gündem: 1 Açılış 2 Dıvan seçımı 3 Yönetım kurulu etkınlık raporunun okunması 4 TUBAS şubelennın raporlannın okunması 5 IBRO Avrasya Komısyonu raporunun okunması 6 Denetım Kurulu raporunun okunması 7 Raporlar uzennde goruşme 8 Yönetım Kurulu nun aklanması 9 Denetım Kurulu nun aklanması 10 Uvetık aıdatlannm goruşulmesı 11 "Turk" adı alınmasına ılışkın başvurunun yenılenmesı ıçın goruşmeler 12 Yönetım Kurulu nun seçımı 13 Denetım Kurulu nun seçımı 14 Sekretarya nın seçımı 15 Dılekfer 16 Kapanış Onemlı Not Olağan Genel Kurul Oturumu oncesı saat 10 00-11 00 arasında E U Tıp Fakultesı Psıkıyatn Ab D ve Atatürk Devlet Hastanesı Psıkıyatrı Servısı Oğretım Uyelerı tarafından Bıyolojık Psıkıyatn' konulu panel sunulacaktır Tum TUBAS uyelerı ve ılgı duyan herkes çağrılıdır GÛVKMÜK CEMEL KOORDİNATÖRO ARIYOR Şırketımızın güvenlık departmanına, Sektörde ve kendı alanında deneyımlı prezantabl, muşten ve sosyal ılışkılerde gelışkin, organızasyon ıle güvenlık elektronık ahazlarından anlayan, terohen emeklı subay alınacaktır Nuruosmanıye Cd 3/4 Cağaloğlu/İST Tel (0212) 512 38 30 - 527 47 25 Başvurulann fotoğrafla bırlıkte yapılması nca olunur X