Katalog

27 MAYIS 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Pauline Green, Deniz Baykal'la görüşecek • A!\KARA(Cumhuriyet Bürosu)-CHP'den dün yaptlan yazılı açıklamada. A\ rupa Parlamentosu (AP) Sosvalist Grup Başkanı Pauline Green'ın. CHP ile yürütülen sürekli temaslar çerçevesinde. berabenndeki bir hevetle bırlikte çeşitli görüşineler vapmak üzere yarın Türkive'ye geleceği kavdedıldı. Green başkanlığındaki hevette. Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı Magdelena HofT. Hollandalı parlamenter Piet Dankeri ve Yunan parlamenter İrini Lambraki"nin _\er aldığı belırtıldi. Başbakan'dan açılış • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu)- Başbakan Mesut Vılnıaz. dün Dıvarbakır'da bazı bakanlarla birlikte bir dizı açılış v, aptı. Çınar Göksu Barajı'nı açan Başbakan Yılmaz daha soııra. organize sanavi bölgesinin temeli ile Dicle Üni\ersitesi"ne bağlı Radyoterapi merkezlerinin temelini attı. Göksu Barajı'nın sulama açılışını yapan Yılmaz. GAP projesının dünvanın sayılı proıelerındeıı bın olduğunu. proıevle bölge ınsanının kalkınacağını belırtti. 'Hükümet sona ermiştir' • BICAK-BAĞSARAY (AA)-RPGenel Başkanı Necmettin Erbakan. Anayasa Malıkemesı'nin güvenovlanusıyla ilgılı gerekçelı karan konuMinda. "Bir gün gecıkmemesi lazım" dedı. Frbakan. hükümet konusundakı tartışmalara deüınırken, ANAP-DYP hükümetinin. Anavasa Mahkemesı kararıvla sona erdığinı ;>a\undıı. Başbakan Mesut Yılmaz'ın, Anava.sa Mahkemesi kararının üzerinden 12 gün geçmesine ragmen hâlâ ğorevt rade etmediğıni ifade eden Erbakan. "Mesut Yılmaz, görev ı lade etmezse. biz gereğini yapanz" dedı. Kaza kupbanlanı toprağa verildi • İstanbul Haber Servisi - Eğtence dönü^ünde. önceki gün sabaha kar^ı Halıç Köprüsü gırışınde geçırdıklerı trat'ik kazası sonucu ölen 5 kişiden Yasemin Çam. Tülin Akın ve Tuncay Gülbağ. dün toprağa \enldi. Cenazeler içın Ataköv 5. Kısım Camii'nde kılınaıı öğle namazından sonra. Çam'ın çenaze>i Kozlu Mezarlığı. Akın'ın cenazesı Çengelköy Mezarlığı \e Gülbağ'ın cenazeM de Kocasınan Mezarlığı'nda toprağa verildi. El bombası can aldı • \AN(AA)-Van'da. bulduklan el bombasıyla ovnavan iki çocuktan biri öîdii. dığeri ağır yaralandı. Alınan bilgiye göre Yan'ın Yatıksırt Kövü'nde koyunlarını otlatan A.S. (16)ve Y.S. (ll)adlı kardeşlerin arazide bulduklan el bombası mfilak eni. Olayda. A.S. ha>atını kavberti. ağır yaralanan kardeşi Vaıı Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Eski TRT'ci Basri Balcı öldü • ANKARA (AA) - Eski TRT vurt haberleri müdürlerinden Basri Balcı. Ankara'da öldü. Silifke'de 1928 vılındadoğan \e İÜ Hukuk Fakültesi'ni bitiren Basn Balcı. sırasiyla \'atan. Avare. Zafer. Ulus. Tanin ve Karar gazetelerınde çalıştı. Gençlik Parkı gazetesıni çıkaran \e Ankara Ekspres gazetesınin ortaklan arasında da >er alan Basri Balcı. Yeni Asır. Gece Postası \e Türksözü gazetelerinin Ankara temsilcıliği görev lennde bulundu. TRT"nin kuruluşundan sonra Haber Daıresı Başkanlığı, Parlamento Haberleri Müdürlüğü görev lerınde bulunan Basri Balcı. 1963 yılında emeklı oluncaya kadar > urt haberleri müdürlüğü yaptı. Balcı'nın cenazesi varın Ankara'da toprağa verilecek. DYP kuruculanndan Cindoruk, ANAYOL'da tek engelin Çiller olduğunu söyledi 'Kırat sütçii beygîri okhı'Kleopatra yönetimi DYP lideri Çiller'e karşı yürütülen muhalefetin lideri, eski TBMM Başkanı Cindoruk, ANAYOLun Çiller olduğu için yürümediğini belirterek Çiller'in, parti içinde "Kleopatra yönetimi" sergilediğini söyledi. ANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - Eski TBMM Başkanı ve DYP kurucu- Mi Hiisamettin Cindoruk. mal- vaılığının kavnağı konusundakı hesaplardan kaçmak amacıv la si- yasi istikrarsızlık yaratmakla suç- İadığı DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in. parti içinde "Kleopatra >önetimi" sergilediğini söyledi. Şahlanması gereken "Kıra("ın. "sütçü be>giri"ne dönüştürüldü- ğünü savunan Cindoruk. Tansu Çiller veeşıÖzerl'çuran Çiller'in DYP'de "cunta vönetimi kurdu- ğunu" savladı. Cindoruk. "Çiller olmazsaANAYOL çokgüzel yürür. Yabancı madde gibi duruvor. Ya- bancı maddelerin temizlennıesi la- znn" dedı. DYP Bursa Millervekili \e Ge- nel Idare Kurulu (GlK) üvesi Ca- vitÇağlar da. örtülü ödenek konu- sunda kamuov unun ıkna edileme- diğini v urgulayarak "ÇUJeraklan- mazsa gider" mesajı verdi. Cav it Çağlar. örtülü ödenek ko- nusundaki tartışmalarla ılgıli ola- rak şunlan söyledi: İBRE, YOLSUZLUK VE ÖRTİ LÜ ÖDENEKLE SARSILAN DYPINİN ALEYHİNE 2 haziran sınavında ANAP-RP çekişmesi BÜLENTSARIOCLU ANKARA- Merkez sağdakı lıderlik yanşı için sınav niteliği taşiyan ve koalisyon oluşumlarında yön gösterecek olan 2 haziran seçimlerinin yapılacağı 41 bölgede. 24 Arahk sonuçlanna göre RP ve ANAP çekişecek. Genel seçim sonuçlarına göre, 648 bin seçmenin sandık başma gitmesi beklenen 41 seçim bölgesinde. RP yüzde 29.82. ANAP yüzde 25.64. DYP yüzde 15.59, DSP yüzde 12. CHP yüzde 7.73, MHP yüzde 6.14, HADEP yüzde 1.63 oranında oya sahip. 154 bin seçmeni bulunan Bakırköy'de ANAP yüzde 31. DYP yüzde 28, DSP yüzde 15 oy oranına sahip görünürken 137 bin seçmeni olan Sıvas'ta yüzde 44 oranında oyu bulunan RP\ i. BBP ile işbirliği yapan ANAP >üzde 27 o> oranıyla izliyor. 119 bin seçmeni bulunan Konja'nın Meram ilçesinde RP'nin yüzde 58, ANAP'ın yüzde 14. DYP'nin yüzde 7 oranında oyu bulunurken Zonguldak'ta yüzde 38 oranıyla birinci olan DSP'yi, yüzde I9'la ANAP. yüzde 14'le DYP izliyor. DYP'nin anketi \ dnıaz ın seçim bölgesi olan ve RPTi eski Belediye Başkanı Şevkl Yılmaz'ın milletvekili seçilmesiyle boşalan Rize'de. yüzde 57.3 oranıyla önde eiden ANAP'ı, yüzde 24.1 ile RP. yüzde 9^2 ile DYP izledi. DYP yaptırdığı ankette. ANAP'ın birçok seçim bölgesinde. 24 Aralık seçimlerine göre oy j itirdiği sonucuna vardı. DYP'nin anketine*göre. ANAP'ın BBP ile işbirlıği yaptığı Sıvas'ta yüzde 28 olan oy oranı. >üzde 3.6'ya düştü. Ankette. bu kentte DYP'nin oy oranının yüzde 16, BBP'nin yüzde 35 olarak tahmin edildiği kaydedildi. DYP'nin araştırmasında, Bingöl'de ANAP'ın yüzde 20 olan oy oranının yüzde 7.8'e düştügü. DYP'nin yüzde 18 olan oyunun yüzde 27.5'e yüksetdiği savunulurken Rize'de yüzde 57 oranında oya sahip olan ANAP'ın yüzde 35'e gerilediği, yüzde 8 oranında oyu olan DYP'nin ise yüzde 14'e yükseldiği iddia ediidi. DYP. Boyabat'ta ANAP'ın >üzde 16 olarak tahmin edilen oy oranına karşı. yüzde 22"yle belediye başkanlığını garanti göriirken Zonguldak'ta ANAP'm yüzde 28 olan oyunun yüzde 16.6'ya gerilediğini, yüzde 13 oyu olan DYP'nin yüzde 21.3 "e yükseldiğini. DSP'nin açık farkla önde oidugunu belirledi. "DYP'nin bu olayda hiçbir gü- nahı yok. Ola> Savın Tansu Çil- ler'in başbakanlığındaki kendiv le ilgili bir durumdur. Hükümetten çekilme>e bunu nive karıştımor- sunu/.' Kendisinin akianması la/ını. Partivi sürükk'vcnıe/ bunun >a- nında. D\ P misvonunun insanla- n dairna şerefk1 . ha> shetleriyle mü- cadele etmişlerdir. onur savaşı \er- mişlerdir. Onuıiarının kınldığı >er- de hiçbir şeji gözleri gö'rmez. Sa- yın Çiller aklandığı takdirde D\ P onu baştacı eder. Aklananıa/sa yok." Cindoruk. Kanal E televizvo- nunda va>ımlanan sösleşisınde. malvarlığı \e örtülü ödenek ko- nusunda Çiller'inv alan sövledıği- nı ıleri sürdü. Cmdoruk. "Bu ka- dar maharlığı bir maaşla >apıla- bilir mi? Si\ asi skandalla karşı kar- şı\a>ı/. 1991 "e kadar olan serveti nurnıal karşılanabilir. Ancak. ba- kan olduktan bugüne kadar edin- diği servetönemli'" dıve konu.ştu. Çiller'in ANAYOL'un uvum- suzluğu konusunda da "döneklik" vaptığını söyleyen Cindoruk. mal- varlığı \e örtülü ödenek konuMi- nun gündeme gelmesı üzenne D\'P lıdennın. ISOderece dönerek hü- kümetın uyumsuz olduğu vönün- deaçıklanıavapmayabaşladığına ış;ıretettı. Uyumsuzluğun Çiller ile parlamento \e sisteın ara->ında va- şandığını kavdeden Cindoruk. "Çfl- ler olma/sa ANAVOI. çok güzel >ürür. Çiller bir \abancı madde gibi duruvor. \c>abancı maddele- rin temizlennıesi lazım" dedi. Cindoruk. Ç ıller'ın. başbakana açıklamamakta dırendıği örtülü ödenek konusunda. "Bunuaçıklar- sam sa>aşçıkar.dedi.O/aman bir örtülü ödenek savaş çıkacak bi- çimde nasıl harcanır? 450 milvar lira ile savaş çıkanlır mı? Özel iş- lerde kullanıldığını /annediyorum. Bilgi ve belgeleri hükümette vardır zannedivorum"dcğerlcndırme.si- ni vaptı. Cindoruk. Çiller \e eşı Özer Uçuran Çiller'in parti içinde cun- ta yönetimi kurma>a kalkışmala- rının tek »orumlusunun D\'P'nin birav uç yönetıciM olduğunu »avu- narak Çıller'e "Kleopatra" ben- zetmesinde bulundu. Cindoruk, "Türkhe'de gerçek demokrasi ol- savdı. hangi parti kendisine sıkın- tı veren bir genel başkanı tutardı. Ö>le bir siyasal parti olabilir mi? Si>ast-ti iki kişinin eiine tnnkmışu. >İarcos'lan, Çavuşesku'lan ten- kit ediyoruz, çünkü orada demok- rasi vok; ama bizde v an ama bu ha- le geliyonız. Bunun sorumlusu. bir avuç DYP yöneticisidir" dedı. (, ıllerın "Ben lOOOyiklabirge- lirinı" sözlerını de anımsatan Cin- doruk. "Aslında 2 bin > ılda bir ge- lir ve Kleopatra"dan sonra ikinci- dir. DS P içinde bir Kleopatra \ö- netimi vardır" dedı. Cindoruk. D\P'nin kendısine görev verme- >i durumunda "Bismillah" diyerek yola çıkacağını \e Ağn'dan Edir- ne've kadar bır halk hareketi baş- latacağını söyledi. DYP'li bakanlar liderlerinin talimatına karşın, bekleyen bütün kararnameleri imzaladılar Çifler'e bakanlanndan ağır darbe Yılmaz: Memnunum DYP'li bakanlar, tüm kararnameleri imzaladı. Bakanlar Kurulu'nun "gayet güzel" çalıştığmı söyleyen Başbakan Mesut Yılmaz, "Kabinede herkes görev sorumluluğu içinde. ben memnunum" dedi. Kabinede tartışılan konulardan biri de Kürtçe yayındı. Pl'RDANE KOCAOĞLU DİYARBAKIR DYP Ge- nel Başkanı Tansu Çiller. An- kara "dd. "Kararnameleri im- zalamav ın. icraatı durdurun" talımatı verdiği bakanlann- dan. Dıyarbakır'daki kabıne toplantısında darbe yedı. Protesto amacıv la Bakan- lar Kurulu'na girmeyen Sa- navı ve Ticaret Bakanı Ya- lımErezile Ulaştırma Baka- nı Ömer Barutçu dışındaki DYP'li kabine üveleri. çav alımlanyla ilgi- lı düzenleme de dahil olmak üzere bugüne kadar bekleven tüm kararnameleri imzala- dılar. Güneydoğu için olumlu bir çalışma yap- tıklarını vurgulavan Başbakan Mesut Yıl- maz. "Kabinede herkes görev sorumluluğu içinde, ben memnunum" sözlerıv le. hükü- metin tüm ıcraatlarını "tartışmalı" olarak niteleyen Çiller'e göndermede bulundu. Olağanüstü Hal Bölge \alisi Neeati Bi- licanın bnfıngınin ardından başlayan Ba- kanlar Kurulu toplantısı. vaklaşık 3 saat sürdü. Toplantıdan aynlırken gazetecilerin sonılannı yanıtlayan Başbakan Yılmaz. hiç- bir bakandan istifa ıstemedığini belirterek "Hükümetten çekilmek istenhorsa bunun volu istifa >a da gensorudur. Ben bunu söy- Oiyarfoakır'da Başbakan V ılmaz'ın başkanlığında toplanan kabine, da\ ul /urna eşliğinde karşılandı. (Fotoğraf: A A) lüyorum" dedi. Bakanlar Kurulu'nun Gü- neydoğu için olumlu bir çalışma vaptığını kaydeden Yılmaz. Çiller'in tutumunun ka- bineyı etkilesıp etkılemedığıne ilişkin bir soruva. "Bakanlar Kurulu'nda herkes gö- rev sorumluluğu içinde çalışıvor. Ben bun- dan memnunum" yanıtını verdi. Kültür Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Agâh Okta> Güner. toplantıda öncelikle Olağa- nüstü Hal Bölge Yaliliği'nm gönderdiği tebliğlerin değerlendirıldiğinı sövledi. Hükümet programında OHAL'in tedrı- cen kaldırılmasının öngörüldüğünü anım- satan Güner. Bilican'ın verdiği bilgilerdoğ- rultu^unda bu uygulamanın aşamalı olarak kaldırılmasının hükümetin taahhüdü oldu- ğunu bıldırdı Güner, "Butaahhüdüverinegetireceğiz" dedi. OHAL'in kaldırılmasina ilişkin vasal çalışmalann gözden geçirildiğini belirten Gü- ner. bölgedeteröriin gıderekönlendığıni ve dev lete olan güvenın veniden suğlandığını söyledi. II ıdaresi.köy.ateşlisilahlarvekimlikbil- diriniiyasalanndadeğişikliklervapılacağı- nı yineleyen Güner. Bakanlar kurulu'nda. .•»üre.si dolan Pi^maıılık Yasa.M'nın venidcn çıkarılmasını kararla>tırdıklarını bildirdi. Böleevle ilgili sosyal ve kültürel konu- lan da görüştüklerini açıklayan Agâh Ok- tav Güner. GAP Idaresivle de ilişki >apı- larak yarını kalan vatırımlann tamamlana- cağını sövledi. Bakan Güner. Günevdoğu Anadolu Böl- gesi 'ndeki bazı vatırımlann. kavnakveter- sizliöi nedeniv le tamamlanamadıöına dık- kat çekerek Bakanlar Kuru- lu'nda yarım kalan 134 tesıs ıçın 4.5 tnlvon lıralık kredi sağlanmasının kararlaştınl- dıgını bildirdi. Kürtçe \avın Orta dalgadan yayımla- nan radyo yayınlanrun böl- gede yeterince izlenemedi- ğinı saptav an kabine. yayın- ların FM bandtndan veril- mesi için düzenleme yap- mayı kararlaştırdı. Buna gö- re Van. Muş. Elazığ ve Ga- ziantep'te 10 yeni verici is- tasvonu kurulması benim- sendi. Alınan bilgiye göre. top- lantıda. baMiı-vavın v eentor- masvondan sorumlu De\ let Bakanı Ali Talip Özdemir. bölgede vapılacak verel ya- vınlarda Kürtçe yayına izin verilmesi önerisinı günde- me getirdi. Bu konuda ça- lışma vapılabileceğıni ve böv le bır vav ının etkilerinin araştırılabıleceğini kavde- den Ali Talip Özdemir'e. ba j kanların büv ük bölümü "bu aşamada doğru olmayaca- ğı" gerekçesiyle karşı çıktı- lar. Bazı bakanlar. 4 avrı Kürtçe konuşulduğunu belir- terek "Hangisine izin vereceğiz" dediler. Bakanlar Kurulu'nda konunun incelenme- sı. ancak bu aşamada karar verilmemesi benimsendi. Ankara'da Çiller den. kararnameleri ım- zalamamalan yönünde talimat alan DYP'li bakanların. Diyarbakır'da gündeme gelen ve daha önce imzalamadıkları tüm karar- namelere oııay vermelen dıkkatçekti. Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel'ın GAP programına katılan ve dün Diyarba- kır'a geçen DYP'li Uiaştırma Bakanı Ömer Barutçu, kabinenin toplandığı saatlerde Zonguldak'a hareket etti Sanavi ve Tica- ret Bakanı Yalım Erez ile Dışişleri Bakanı Emre Gönensaj ve Millı Eğitım Bakanı Turhan Tayan. mazeret bildirerek toplan- tıva katılmadılar. TIRMIK/xn>m ENGÎN Beş günlük kaçamağım bitti. Beş gün boyunca gazetelere sa- dece göz attım. Okumadan, baş- lıklarında dolandım. Hiç televiz- yon ızlemedim. Ana haber bülteni saatlerinde televizyonlara değil, göz alabildi- ğine uzanan, martı kanadı ak kö- püklerle bezenmiş mavi Ege'ye baktım. (Siz olsanız ne yapardı- mz?) Ülkenin küçük bir kesitinde in- sanları gözledim. Edremit girişinde, arabanın patlayan egzozunu onartırken bi- tişikteki kahvede sohbet eden iki kamyon şoförü, keyifli birsohbe- te dalmışlar: - Gitti abicim. Bu defa gitti. Çiller iflah olmaz artık. - Hükümet de iflah olmaz. - Doğrudur. Olmaz. Sözünü ettikleri, bu ülkenin merkez sağ partilerinden birinin -şimdilik de olsa- başkanı. Sözü- nü ettikleri, bu ülkenin hüküme- ti. Ama sanki tribünden maç iz- ler gibiler. Ne bir endişe, ne bır "Başımıza kötü bir şey gelir mi acaba?" korkusu. Umursamak- sızın sohbet ediyorlar. Behramkale de köylüler, An- Çürümenin Alametleri kara'daki hükümetin kaderınden çok, açılan Yugoslavya yolun- dan akacak arabalı turist kafile- leri ile ilgililer ve umutlular. Kara- burun yakmlannda el degmemiş bır balıkçı köyunde balıkçtlar ko- nuşuyor: - Eee. Hoca mı başbakan ola- cak şimdi? - Yok oğlum, aptesinı kendi alamayan adamdan hükümete baş olur mu? - Kah kah kah, kıh kıh kıh '... Çanakkale de araba vapuru kuyruğunda otobüs şoförlen aya- küstu laflıyorlar: - Öğütüyorabi, hükümetadam öğütüyor. - Adam olsunlarda öğütülme- sinler. Sen memleket maslaha- tını öğütemezsen, hükümet se- ni öğütür. - Ulan memlekette adam mı kalmadı acaba? Baksana şu ha- le... • • • Sızin sabrınız, benim yerim ol- sa örnekleri uzattıkça uzatabili- nm. Insanlar Ankara'da oynanan komediyi izJiyortar. Hatta ilgiyle ız- liyorlar. Hatta keyifle izliyorlar. Ama en kuçük bir endişe. en kü- çük bir korku duymaksızın; tela- şa kapılmaksızın. Sanki her şey onlann dışında olup bıtiyor. San- kı bu çürüme. ulkedeki birçuru- menin yansısı değilmişçesine ra- hatlar... Bunlar iyı alametler mıdir? Ya- şanan siyasal bunalım vahim ve cıddi değıl midır. Yoksa vahimdir de cıddı mı değildir? Butün bu umursamazlığı popu- list (=halk dalkavukluğu) bır yak- laşımla ''Halkımız böyle eyler, neylerse güzel eyler" yalınkatlı- ğı ile açıklayamayız. Kökü 12 Ey- lül karanlıklarına uzanan bır top- lumsal sakatlanmanın meyvele- nni devşiriyoruz. Aşımız. ışimiz, halimiz ve ge- leceğımizdemekolan 'politika'y\ aşağılayan; üretmeyen. para ma- nevralarıyla (dövız al. onu sat. borsaya yönel, oradan çık, re- poya yatır'la) yürüyeceği sanılan bır ekonomide. üretmeden tü- ketmenin ya da tüketim sektor- lerinde daha kolay para kazan- manın tadını alrrnş ve bunun sü- rekli olabileceğıni -halklara özgü bir çocuklukla- sanan yığınlar. yaşanan bu korkunç çürümeyi salt izliyorlar. Onlan tutuşturacak, umut bağ- layacaklan ve uğrunda hareket- lenebilecekleri bırçözum, birç;- kış yolu yok gibı. Sosyal demokrasi, kendini in- kâr ederek var olabileceğıni um- du, sandı, denedi, deniyor ve çöktü. Sosyalist sol hem 12 Ey- lül'ün, hem 1989 dünya depre- minin yaralarını sarıyor henuz. Sömürüyü katmerleştirmek pa- hasına da olsa "kalkmma, sana- yileşme, üretimi arttırma" gibi hedefleri olan merkez sağ, vur- gun onursuzluğunda ve yangın- dan mal kaçırmatelaşmda debe- leniyor. Oysa derinden derine uğultu- lar, birtoplumsal patlamanın git- gide yükselen nabız atışları du- yuluyor. Bir sabah uyanınca her şeyin dipten doruğa sarsılmaya başla- yacağı bir büyük altüstlüğün ala- metlen su yüzüne çıkıyor. Ne Çiller'in arsızlık ve şirretlik üstüne kurulu mide bulandırıcı çabalamaları. ne Mesut Yıl- maz'ın can sıkıcı satranç ham- leleri, ne Demirel'in mezariıktan geçerken ıslık çalmaya benzer "Telaşa lüzum yok. Meclis, dev- let ve hükulmet yürümektedir" demeçlerı, ne Ecevit'in siyasal manevralan, ne Erbakan'ın ku- rusıkıları, ne bitmiş CHP'nin sa- de suya tırit önerileri... Hayır. Alametler belirdi. Doğu- su alev alev. Batı'sının doğayı ve çevreyi tahrıp ederek yoksullaş- tığı; Doğu'nun yığınlar halinde Batı'ya göç ettiği: Batı'da iç gö- çün savurduğu yığınlarla "yerli- ler" arasında çoktan baş göster- miş gerginlikler, hoşnutsuzluklar, uç vermeye başlamış düşman- lıklarla sarsılan bir ülkedeyiz... insan beş günlük bir kaçamak tatilden. yanında yol boyu derle- diği "keyifle ve umutla" döner. Bulamadım. O yüzden elleri boş döndüm... POLTltKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Çüpüme... Tansu Çiller, Mesut Yılmaz'a restini çekti... Dedi ki: "Buraya kadar..." Necmettin Erbakan, ellerini ovuşturarak bekliyor. Diyor ki: "Haydi bakalım kolay gelsin!.." Türkiye'de bir belırsizlik egemen. Ankara'nın sıya- si kulislerinde her gün bır senaryo ortaya atılıyor. Se- çimlerden beş ay sonra 'sil baştan' aynı yere dönül- dü. Bu arada yurdun dört bir yanında öğrenciler, me- murlar. öğretmenler, işçiler üreticilerteclirgin birbek- leyış içinde... Bursa Uludağ Üniversitesi'nde olup bitenlerden haberiniz var mı? Üniversiteli gençlerin bındiği otobüs. ırkçı-şeriatçı saldırganlar tarafından durduruluyor. Eli bıçaklı ve so- palı saldırganlara polıs dokunamıyor. Benzer olaylar İstanbul'da, Ankara'da her gün yaşanıyor. Zorbalar üniversite gençliği üzerinde terör estiriyor. Eskişehir'de yayımlanan istikbal gazetesinin man- şetten verdiği bir haber. Türkiye'de çürümüşlüğün ve kokuşmuşluğun en somut örneğini oluşturuyor. Çalışma saatınde görevıne gelmeyen il Sağlık Mü- dürü Yardımcısı Dr. Ayhan Uza'nın savunması isten- diğinde bakın nasıl bir yanıt veriyor: "26.03.1996 tarihinde saat 16.10'da Doğru Yol Partisi il binasına özel bir işim için gittim. Saat 16.50'de görevime döndüm. Bilgilerinize arz ederim." Dr. Ayhan Uza. savunmasının altına birde not düş- müş. Diyor ki: "Herzaman gitmekten şeref duyduğum DYP il bi- nasında Muştafa Çankaya, ılçe başkanı Mehmet Gündoğan, Ömer Karadayı'y/a görüştüm..." İstikbal gazetesi, 25 mayıs günü şu manşeti attı: "Sağlık Müdür Yardımcısı'nı kim ya da kimler ko- ruyor?" Şu ana dek 'tık' yok... Acaba Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna ne diyor bu işe? Bir devlet memurunun bu davranışını nasıl de- ğerlendiriyor? Türkiye'de tüm kurumlar çürümüş. Bir devlet me- muru 'am/r/'ne kafa tutuyor. ama koskoca Sağlık Ba- kanlığı elini kolunu bağlamış sadece seyrediyor. Uludağ Üniversitesi öğrencıleri, şeriatçı-ırkçı çete- lerin saldırısına uğruyor, yıne yetkılıler sadece "olur böyle vakalar" deyip geçiyor. Bir devlet boyle yönetilır mı? Bu ülke babalarının çiftliği mi? . • • • Devleti yönetenler her türlü üçkâğıdı geçerli sayar- sa istanbul Erkek üsesi'nde de Izmirişi torba' skan- dalı olağan karşılanmalıdır. izmır işı torba nedir? Bır kart beş taş... Bunu tombalacılar yapar izmir'de..İki torba ıç içe- dir. Kartlardaki numaraların taşları gizli ikincı cepte- dir. Bir kart beş taş alınmadan önce sorulur: "Torba izmir işi mi?" Tombalacı el çabukluğuyta torbayı gösterir. Eğer müş- teri uyanık ise torbayı elıne alıp bakmak ister. Tom- balacı torbayı vermeyip "Istemez abi" derse müşte- ri taş çekmez. Bu kez tombalacı çekip giderken şöy- le konuşur: "Uyanıklarla işimizyok koçum!.." -nu/ÂÂı'ı n.-Jj istanbul Erkek Lisesi'nde kuralar çekiliyor. Elde bir torba ve ıçinden adlar çıkıyor. Noter yetkilısı de ad- ları tutanağa geçırıyor. Torbadan peş peşe aynı so- yadlar çıkınca bir veli uyanıp bağırıyor: "Torba Izmirişi..." Kıyamet bundan sonra kopuyor. Olay şimdi savcı- lıkta. Tepeden tırnağa üçkâğıt, vurgun, sahtekârlık top- lumumuzu kuşatmış... Politikada da aynı şeyler yaşanıyor. Tansu Hanım'ı kurtarmak için takkeli ve takkesiz liboşlar, ortalığı ayağa kaldırıyor. Koskoca adamlar sanki çiftlik ağa- sının kâhyalığına soyunuyorlar. Ne diyor Tansu Hanım: "Mesut Yılmaz istifa etsin!.." Neden. niçın? Sarışın bayan sıkıştıkça sıkışıyor. Artık kurtuluşu yok gibi. Ama kâhyalar ellerinde izmir işi torbayla do- laşıyor. Halkımız ise şu soruyu sormuyor: "Torba izmir işı mi?" • • • istanbul Erkek Lisesi'nde 'Izmirişi torba'skanda- lı, Milli Eğitım'in nereye geldiğını apaçık göstermiyor mu? Okulları 'tarikat şeyhleri'ne. 'din baronları'na tes- lim eden zihniyet, laik demokratik Türkıye Cumhuri- yeti'ni adım adım ortaçağm karanlığjna ıterken An- kara Samanyolu Özel Lisesi'nde ÖSS sınavında yaşanan 'soruları faksla geçme' olayı kapatıldı... Tüm bu olup bitenleri şaşkınlıkla karşılıyor aklı başın- daolanlar... Uludağ Üniversitesi öğrencilerine şenatçı ırkçı mılitanlann bıçaklı. sopalı saldırısı, Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yardımcısı Dr. Ayhan Uza'nın müdürünerest çekmesi. İstanbul Erkek Lisesi'ndeki skandal, Tansu Hanım'ın malvarlığı, Necmettin Hoca'nın altınları, Sel- çuk Parsadan'ın 'örtülü ödenek'ten tokatladığı 5.5 milyarlık avanta tartışılıyor şu günlerde... Tansu Hanım ile Necmettin Hoca da CHP lideri Deniz Baykal a göz kırpıp haber salıyorlar: "Haydi gel sen de bize katıl..." Katıl Deniz Bey. katıl(l). Sosyal demokratlar size minnettardır(l). Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya '/ Planet.com. TR YDFTniıı yeni başkanı Ergün AN KARA (Cumhuri>et Bürosu)-Yeni Demokrasi Hareketi 2. Olağanüstü Bü- vük Kongresi'nde parti tü- zelkişiliğinin dev anıına ka- rar verildi. Karar7 ret. 2 çe- kimserovakarşılık İO)ov- la alındı. Kongrede genel başkanlığa 62 ov la Hüse>in Ergün seçildi. YDH 2. Olağanüstü Bü- yük Kongresi. 685 delege- den 118'inin katılımıyla. yaklaşık bir buçuk saatlik bir uecikme) le dün toplan- dı. " Kongrenin açılışında ko- nuşan \DH Genel Başka- nı Canan Balkır. YDH'nın ürettiği polıtikalarla Tür- kiye'nin sıvasi platformun- da yerini aldığını. ancak başanlı olmadığını söyle- di. Balkır" ın konuşmasın- dan sonra geçilen oylama- da 118delegeo\ kuflandı. 109 delege. parti tüzelkişı- lığinın devamı yönünde oy v erirken "" delege ret. 2 de- lege de çekimser oy kul- landı. Canan Balkır. Hüse>in Ergün. Tamer Çağdaş v e Dede Alkan'ın adav oldu- ğu genel başkanlık scçim- lerinı 62 ov la Hüsev in Er- gün kazandı. Ergün'den sonra en fazla ovu 39 oy ile Canan Balkır aldı. Görevinden istifa eden Cem Bo\ner de büv ük kongreye bır mesaj gönde- rerek hayırlı olmasını dile- dı. Bovner. mesajında. ge- nel başkanlığa ve vönetim kurııluna seçilecek kişile- ri de kutladıöını bildirdi.