Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 MAYIS 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Jtolk konuculara
jsyan etti
• MİDYAT(AA)-
Mardin'in Midyat ilçesinde.
koruculara tepkı gösteren
halk sloganlar atarak
yürüyüş yaptı. Alınan
bilgıye göre, geçici köy
korucusu Şeyh Salih'in
pazar günü Hıdır Köz'ü
öldürmesi üzerine, bir grup
vatandaş dün Yenimahalle
Mezarlığı'nda toplandı.
Hıdır Köz'ün mezan
başında dualar oku>an
yurttaşlar. ilçe merkezine
doğru yürüyüşe geçtiier.
Cumhuriyet meydanında
toplanan vatandaşlara
hitaben konuşan Mardin
Emniyet Müdürü Orhan
Kayatop. "Artık geçici köy
koruculan ilçe merkezinde
sılahlanyla dolaşamayacak"
dedi. Yurttaşlar. "korucular
dışan " sloganları atarak
sessizcedağıldılar.
Muhtarlar ve
Kürtsorunu
• MUŞ (AA)-ANAP Muş
Milletvekili Erkan
Kemaloglu, "Kürt sorununu
birlikte çözmeliyiz" dedi.
Muş'un düşman işgalinden
kurruluşunun 79. yıldönümü
dolayısıyla. kentte bulunan
Muş millervekilleri, halk
eğitim salonunda köy ve
mahalle muhtarlanntn
katıldığı birtoplantı
düzenlediler. Muş ANAP
Milletvekili Erkan
Kemaloğlu, muhtarlara
yaptığı konuşmada şunlan
kaydetti: "Başımızın belası
olan terörü mutlaka bıtirmek
zorunda oldugumuz gibı,
Kürt sorununa da kesinlikle
çözüm bulmak zorundayız.
Bunu başaramadıgımız
takdirde demokrasiden söz
etmek pek de sağlıklı olmaz.
Bizler. Kürt sorununun
çözümünü milletle yani
sizlerle birlikte bulacağız."
'Bayram sonrası
yeni hükümef
• ANTALYA (Cumhuriyet)
- Refah Partisi Genel
Başkanı Necmettin Erbakan,
memurların cuma namazına
gidebilmesi için öğle
tatilinin saat 14.00'e
alınmasını istedi. ANAP-
DYP koalisyonunun
dağılacağını, bayram sonrası
yeni hükümet kurma
çalışmalarına başlanacağını
öne süren Erbakan.
yaptırdıkları anketlerde
RP'nin oy oranının yüzde
29'lara ulaştığını söyledi.
Kurban Bayramı tatili için
Antalya'da Falez Otel"de
kalan RP lideri Erbakan.
dün Muratpaşa Camii'nde
ögle namazını kıldıktan
sonra Akkaşoğlu Kültür
Salonu'nda partililerle
bayramlaştı.
İşçi aleyhine
hukümler
• ANKARA(AA)-
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi.
toplu iş sözleşmesinde işçi
aleyhine hüküm yer
alamayacağını bildirdi. Dava
konusu olayda. toplu iş
sözleşmesi görüşmelerinin
sürdüğü sırada. belirli bir
tarihte istifa edeceğini
bildiren işçinın bu istemi,
işveren tarafından da olumlu
karşılandı. Işçinin işverene
istifa edeceğini bildirdiği
tarihten önce toplu iş
sözleşmesinin imzalanması
üzerine. işçiye, toplu iş
sözleşmesinden
kaynaklanan ücret farkı
ödenmedi. Işçinin. ücret
farkının ödenmesi istemiyle
başvurduğu yerel mahkeme.
imzalanan toplu iş
sözleşmesinde. "Imza
tarihinden önce başvurmak
suretiyle işten aynlanlann
sözleşmeden
yararlanamayacağı"
hükmünün yer aldığı
gerekçesiyle bu istemi
reddetti. Işçinin karan
temyiz etmesi üzerine,
dosya Yargıtay 9. Hukuk
Dairesi'nce ele alındı.
Yargıtay. işçinin, toplu iş
sözleşmesinden
kaynaklanan fark alacağının
tahsil edilmesine ilişkin
istemini reddeden yerel
mahkemenin karannı bozdu.
Gölet faciaları
• Haber Merkezi -
Türkiye'nin çeşitli
yerlerinde dün 5 kişi
göletlerde boğularak
yaşamını yitirdi. Muğla'nın
Kavaklıdere ilçesine bağlı
Nebiler Köyü'nde. gölette
koyun yıkayan Macide Taş
(25). kıyıâa oyun oynayan 6
yaşındaki oğlu Ümit'in
gölete düştügünü görünce.
kurtarmak için gölete atladı.
Ancak. Macide Taş, 6
yaşındaki oğlu ile boğularak
can verdi. Serinlemek
amacıyla Ankara'da Çubuk-
1 Barajı'na giren iki gencin
cesedi bulunamadı. tzmir'in
Kızılay Mahallesi'nde DSİ
göletine giren 14 yaşındaki
çocuğun cesedi 2 gün sonra
göletten çıkanldı.
Cumhurbaşkanı, 'Gazeteler 6 yıl resmimi basamadı, o günlere dönmeyelim' dedi
Demirerden rejim uyarısıBÜLENT ECENİT
ANTALYA-Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel. TBMM'dekı yol-
suzluk ve soruşturma önergeleri
konusunda rahatsızlık duymadı-
gını. bunun rejimın işlediğinin gös-
tergesi olduğunu belirterek "Tür-
kiye'de sorunlar vardır: ama re-
jim sorunu voktur. Bunun sıkıntı-
sı çekilmemeli. çekilmiyor da. 6 se-
ne boyunca benim resmimi basa-
madı gazeteler, dönme>elim o gün-
lere"dedi.
Bu yıl içinde seçim görmediği-
ni söyleyen Cumhurbaşkanı Demi-
rel, *Eğer şartlarTiirkiye'vi bir se-
çime götürürse bunda korkulacak
bir şey yok. Ben seçime inanan in-
sanım. Yalnız, Türkiye bir çıkma-
za girmesin" diye konuşurken
RPye de çatarak şövle konuştu:
"Bugün Türkive'de bir hükü-
met vardır,demokratik şekikte ku-
Dogu Perinçek
'Tansu
Çiller
kaçacak'
İstanbul Haber Servisi -
İşçi Partisi (tP)Genel Baş-
kanı Doğu Perinçek. D\T
Genel Başkanı Tansu ÇU-
ler'in yurtdışına kaçacağı-
nı öne sürdü. DYP Genel
Başkanı Tansu Çıller'in
kaçmak için hazırlıklar
yaptığını iddia eden Perin-
çek, "Tansu ve Özer Çil-
ler'in vurtdışına çıkışlari
derhal vasaklanmalı ve kaç-
malannı önlemek için ge-
rekli tedbirler alınmalı"
dedi.
İP Genel Başkanı Doğu
Perinçek. dün İstanbul il
merkezinde "Çiller'in yurt-
dışındaki vabancı bankala-
ra yatırdığı para ve kaçma
hazırlıkları" konulu bir
toplantı düzenledi.
DYP Genel Başkanı Çil-
ler'in kesinlikle kaçacagı-
nı öne süren Perinçek. "3
senedir söylediklerinıiz
doğru çıktı. Çiller, kendi
asli vatanı olan Amerika'va
kaçacak" dedi.
'RejİITI yürüyecek' Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. Kurban Bayramı tatilini
geçirdiği Beldibi'ndeki Clup Alda Tatil Köyü'nde düzenledîği basın toplantısında
yolsuzluk ve soruşturma önergelerinin rejimin işlediğinin kanıtı olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirel. "Her gün devlet ve rejim üzerinde güvensizlik yaratacak
hareketlerden de biraz kaçınmak lazım. Bunlan devlet başkanı ve uzman olarak
söylüyorum. Bu rejim işleyecek, devlet yürüyecektir" dedi.
rulmuşrur ve güvenoyuna davalı-
dır. Eğer hükümeti beğenmeyen-
lervarsa eleşn'rsinier. haklaruu. gö-
revlerini yerine getirsinler. Ama
her gün devletve rejim üzerindegü-
vensizlik v aratacak hareketlerden
de biraz kaçınmak lazım. Bunlan
devlet başkanı ve uzman olarak
söylinorum. Bu rejim işleyecek,
de\ let \ ürüyecektir."
Cumhurbaşkanı Süieyman De-
mirel. Kurban Bayramı tatilini ge-
çirdiği Beldibi'ndekı Clup Alda
Tatil Köyü'nde dün kahvaltılı ba-
sın toplantısı düzenledi. Öğleden
sonra da Demirel ve ailesi yatla An-
talvakoylannı gezdi. Demirel, dış
sorunlann arttığına degındi ve özel-
likle Yunanistanileilişkilerkonu-
suna değindi. Demirel. gümrük
birliği konusunda Avrupa'nın Yu-
nanistan şartmı öne çıkarmasını
eleştirirken şunlan söyledi:
"Bi/inı anlaşmamız A\ nıpa ile,
Yunanistan ile değil. Eğer Avrupa,
Yunanistan'ın arkasında duruyor
görüntüsü verirse bu sefer biz Yu-
nanistan'la olan sonınlarımızı çö-
zemeyiz. Avnıpa'nın biz GB've gir-
dikten sonra verdiği mali taahhüt-
lerini verine getirmesi lazım. Bi-
zinı Yunanistan'la sorunumuz av-
n, onlarla sorunlanmızı çözmeve
uğraşıyoruz. Türkiye barışçı bir
ülkedir. Dünyada husumetin sonu
yokrur. Banşçı niyetimizi zaaf zan-
nedip Türkiye'nin gücünü deneme-
ye kunse kalkmasın. Bununla kim-
sevi tehdit falan etmiyorum, ama
Yunanistan'ın davranışı da kom-
şuluğa sıgmaz. Bükreş'te başlayan
görüşmeier umarım olumlu bir
adım olur."
Türkiye'nin "enflasyon, işsizlik,
altvapu enerji, geçim sıkıntısı, pa-
halılık" gibi sorunlannın olduğu-
nu hatırlatan Demirel. "Ama bu so-
runlar sahiplidir. muhatabı vardır.
Terör dışında ülke sakindir, hu-
kuk işlemektedir. Pariamento var,
hükümet var. Burada tartışmalar
Cumhurbaşkanı veeşi, kaldıklanotelde kahvaltı vaparak "Serkan-I" vatıvla denizeaçıldL (Fotoğraf: AA)
da var. Bu tamşmaları rahatsızlık
değil, rahatlık sebebi sav mak gere-
kir. Bu tartışnıalara bakıp rejim so-
runu Tılan demek fev kalade vanlış-
tır" diye konuştu.
"Hükümet icraattan çok. yol-
su/lukları tartışıyor şeklinde ya-
kınmalar oluvor. Bu konuda ne dü-
şünü\orsunuzr>
şeklindeki soruya
Cumhurbaşkanı Demirel. **Hür
bir ülkev se Türki>e, çeşitli iddialar
vapılabilir. Bunu rejimin şeffaf ol-
ması olarak düşünmek lazım. Dü-
şünün bir kere, vapdğı yapanın va-
nına kâr kalıv or, bu mu ivi? Her şev
tartışılıvor bu mu? Kişinin suçsuz-
luğu ispatlanana kadar suçsuzdur
o kişi. İddiayı vapanlar ispatla zo-
runludur. Suçlanan suçsuzluğunu
kanıtlamak zorunda değildir. Sis-
tem çalışıvorsa korkmamak gere-
kir. Sistemdeki çalkantı onu temiz
tutar" diye yanıt verirken bunla-
n söylerken de kimseyi haklı çı-
karmaya çalışmadığını. reji-
min işlemesine baktığını di-
le getirdi.
Çiller'in. ~Genel başkanı-
mız hakkında soruşturma
açılmıştı. Ama o şimdi cum-
hurbaşkanı" şeklindeki ko-
nuşmasını değerlendiripde-
ierlendiremeveceği soruldu-
junda Demirel. -
'Ben onu
değeriendiririm, ama değer-
lcndirmeveyim. Evet ben de
soruşturma geçirdim. ama
konu şahsımla ilgili değildi.
\.ıkınlarımın suçu varmış,
nnunla ilgilhdi. Ben de 'on-
ların yakasına yapışın' de-
dim" şeklindeki karşılık ver-
di. Gökova ve Orhaneli ter-
mik santrallanyla ilgili bir
>oru üzerine Türkiye'nin
enerji atağına geçnıesi ge-
rektiğini söyle>en Demirel.
şö>le devamettı:
"Gökova vapılmamalıydı.
Bi/ hükümetegelince büv ük
bir bölümü tamamlanmıştı.
bizde bitirdik. Düııvanın baş-
ka verterinde de, örneğin Nev\
\brk'ta da şehir içinde termik
elektrik santralları var. Filt-
relerle zararı engellenmiş.
İşin mantık kısmını tükettik,
meseleleri tartışırken sivah-
be>az tartışıvoruz. Vani va
evet ya da ha>ır drvoru/. Ba-
na göre çok zaruret olmadık-
ça çalıştırılmamalı. Çok
zaruret nediri sovlevemem.
Diyeceksiniz ki açık kapı
bırakıyorsunuz. Hiçbir kapı
kapanmaz."
Başbakan, hükümet icraatlannı eleştiren DYP lideri Tansu Çiller'i
c
aceleci' olmakla suçladı
Ydmaz'dan Çîller'e: Eiıgel olma9
yeter
BÜLENT SARIOĞLL'
A.NTALYA -Başbakan Mesut
Yılmaz. hakkındaki usulsüzlük
savlannın soruşturulmasına
partisinden onay verilmesi
üzerine, hükümetin icraatını
eleştiren DYP Genel Başkanı
Tansu Çilleri yanıtladı. Çiller'i
acelecı davranmakla suçlayan
Yılmaz. "Ortağunız bize engel
olmasın yeter" dedi. Yılmaz. 6
mayıs günü hükümetin icraatını
anlarmak ıçın bir basın toplantısı
düzenleyeceğini de açıkladı.
Başbakan Yılmaz. bayram
tatilini geçirdiği Merit Arcadia
Oteli'nden dün aynldı.
Eşi Berna Yılmaz ve bazı
ANAP yöneticileri ile bazı
bürokratlar Arcadia Oteli'nin
davetlisi olarak geldikleri
Antalya'da tatillerini
sürdürdüler. DYP lideri
Çiller'in. "sandalye tutkunu
olmak ve RP'nin komplosuna
gelmek1
" suçlamalanna
karşılık vermekten kaçınan
Yılmaz. hükümetin şu ana
kadarki icraatı ve gelecek
döneme ilişkin projelerini 6
mayıs pazartesi günü Ankara'da
düzenleyeceği basın
toplantısında açıklayacağını
bildirdi. Yılmaz. bayram
tatilinin ardından yapacağı
çalışmalar konusunda şu
değerlendirmeyi yaptı
"Bugün (dün) öğleden sonradan
başlavarak bakan arkadaşlar ve
üst dü/ev bürokrat
arkadaşlaria çalışmalar
yapacağız. Hem önümüzdeki
döneme ilişkin ha/ırlıklarınıızı
gözden geçireceğiz hem de
bugüne kadarki vürütmüş
oldugumuz çauşmalaria ilgili
kamuov una açıklama
hazııiayacağız."
Başbakan Mesut Yılmaz.
Çiller'in hükümetin icraatından
memnun olmadığının
anımsatılması üzerine şunlan
sövledi:
"Ciddi hazniığa davanmavan
icraatın kalıcı ülabilmesi
mümkün değil. Sayın Çiller'i bu
konuda çok aceleci olarak
değerlendirivorum. Kendisine de
ifade ettim, icraat bir büründür.
kadnıvla programla ve
zamanlamavla vakın ilişkilidir.
Biz kendi kafamızdaki takv imi
uvguluvoruz. Ortağımız bize
engel olmasın yeter."
Ortakların "RP'li hükümete yol açan olmama" hesabı
ANAYOL taktik savaşlanyla ayakta
OŞMAN AYDOĞAN
DÜRDANE KOCAOĞLL
ANIC\R.4-ANAP'ın da destegiyle DYP li-
deri Tansu Çifler hakkında Meclis soruşturma-
sı açılması üzerine bozulma noktasına gelen
ANAYOL azınlık hükümetini, gelecege dönük
hesaplar ayakta tutmaya başladı. DYP lideri
Çiller'in hesabı. "hükümet ortakuğı sayesin-
de kurutan ve kurulacak olan soruşturma ko-
nıisvonlanndan aklanarak çıkmak ve Yüce
Divan'a ghmemek"1
olarak özetlendi.
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın ise
yıl sonuna kadar iktidarda kalarak partisinin
kongresine başbakan olarak girmek ve bu dö-
nemde örgütlerini iktidar nimetlerinden yarar-
landırmayı amaçladığına dikkat çekildi. Or-
taklann taktik savaşırtda. koalisyonu bozan
ve RP'li bir hükümete yol açan taraf olmama
istemi deetkin rol oynarken; DYP'nin, Çiller'in
malvarhğı ile ilgili soruşturma önergesini di-
ğer liderleri de kapsayacak biçimde genişle-
terek etkisizieştirmeyi planladığı bildirildi.
ANAP'ın Çiller hakkında TEDAŞ'da ya-
pıldığı ıleri sürülen yolsuzluklarla ilgili ola-
rak Meclis soruşturması açıiması vönündeki
RP önergesine destek vermesinin ardından
başlayan gerginlik sürürken. hükümet ortak-
lan arasında gelecege dönük taktik savaşlan
da sürüyor.
DYP Genel Idare Kurulu (GİK) üyeleri ile
milletvekilleri ve bakanlann "Hükümeti bo-
zauın" önerisine rağmen Çiller, **Bu RP'nin
iktidar oyunu, ANAP bu oyuna gcldi ama biz
bu ov una getemeyiz, çünkü bu hükümeti çok
zor kurduk" diyerek hükümetin devamından
yana tavır koydu.
Partisindeki koalisyonun bozulması taraf-
tarlannı bu aşamada ikna eden Çiller'in daha
sonra da TOFAŞ önergesini destekleyeceği
yönündeki açıklamasıyla yaptığı manevrayla.
iktidarda kalarak kendisine karşı oluşan cep-
heyi daha da genişletmemeyi amaçladığı be-
lirtildi. Çiller ile GlK'ten koalisyona devam
karan çıkmasmda etkın olan parti yönetimin-
deki Hasan Ekinct, Ylehmet Gölhan, Esat Kı-
ratboğlu gıbı yakın kurmavlarınııı kuşkulu
serveti ve diğer yolsuzluk dosyalannı etkisiz
kılabilmek için strateji belirleme çalışması
yaptıklan bildirildi.
Çiller'in destekleyeceğini açıkladığı TO-
FAŞ önergesine. DYP grubunun "nayır" oyu
vereceği bildirildi. Bayram tatilini Çiller'in
talimatıyla yanda keserek Ankara'ya dönen
Amasya Miîletv ekili Ahmet Kinıava, TOFAŞ
suçlamalannı incelemeye aldı. tyimaya, "Tan-
su Çiller'e nişkin hiçbir şey yoktur. Vlcdanen
müsterihim" derken suçlamalara konu olan TO-
FAŞ ihalesinin gerçekleştirildigi dönemde
Başbakanhk Teftiş Kurulu Başkanı olan Içel
Milletvekili Turhan Güven'in de bu konuda
ayn bir hazırlık yaptığı öğrenildi.
İlk anda ANAP'a yönelen tepki ve infialin
yerini gelecege dönük hesaplann aldığı DYP
yönetiminde, ısrarla koalisyonun devam etme-
sinden vana tavır konuldu.
IRMIKl AYDIN ENGİN
Sizi bilmem, ama bahar beni
kötü etkiliyor. Hele bu yılki ka-
dar gecikmiş bahar beni baş-
tan çıkarmakla yetinmıyor, han-
diyse işten de çıkaracak.
Dünkü Cumhuriyet'te boş
vaktiniz olup benim Tırmık'a da
göz attıysanız biliyorsunuzdur.
"Tüydüm." Bayram tatilini ba-
hane ettim, yazıişlerinin bana
yüklediği işleri yapmam için sa-
kin bir köşeye gereksinimim ol-
duğunu iddia edip, gereken ki-
şileri inandırdım ve tüydüm. iz-
nik Gölü kıyısındayım.
Ama nerede olursam olayım
şu yazıyı yetiştirmem gerek. Bü-
tün yaşamını yazı yazarak ge-
çirmiş ve yazı yazmaktan baş-
ka elinden hemen hemen hiç-
bir iş gelmeyen biri için bu ko-
lay olmalı değil mi?
Şöyle yarım. bilemedin üç
çeyrek saatte yazıyı bitirip ye-
niden İznik Gölü'ne bakan ya-
maçlarda, baharla aşna fışne
Bahar Beni Baştan Çıkardı da...
olmaya devam etmeliyim. Olmu-
yor ama. Göle bakan salkımsö-
ğütten, "Bırak şu işi de çene
çalalım Allahını seversen" de-
yip başımda dikilen Mete Ta-
pan'a kadar bir dizi engel var.
Malum.. bizim gazete "dino-
zorlar" gazetesi. Bense bu di-
nozorlar arasında çağdaş, tek-
nolojiyle sıkıfıkı olan kanadın
temsilcisıyim. Çokesaslı birta-
şınabilir bilgisayanm var. Ga-
zetedeki dinozorları kandırıyo-
rum. "Bu aletin" diyorum. "bu
aletin hünerlen saymakla bit-
mez. Örneğin buna, yazacağın
yazının konusunu vehyorsun.
Hard diskten gerekli para-
metreleri bulup hafızaya yüklü-
yorsun. Sonra birdüğmeye ba-
sıyorsun, yazı kendiliğinden çı-
kıveriyor."
Her üç dinozordan birini inan-
dırdığımı belirtmeliyim. Gözlerı
biraz şaşkınlık. çokça hayran-
lıklaaçılıyor. "Vtı/cyav"diyorlar,
sonra da "dünyada neler olu-
yorarkadaş" diye kafalarını sal-
lıyorlar. Zaten "parametre, ram,
hard disk, hafızaya yüklemek"
filan gibi terimler kullanınca fu-
karaların karşımda daha baştan
hiçbir şansları kalmıyor.
Bense kıs kıs gülüyor, çağdaş,
teknolojiyle barışık, bilgisayar
ve Internet dünyasında at koş-
turan, bilgi otoyollannda direk-
siyon sallayan bıri olmanın ta-
dını çıkarıyorum.
Gel gör ki kendi kazdığım ku-
yuyadüşmüşgibiyim. Dışanda
bahann ve Mete Tapan'ın baş-
tan çıkancı çağrılan ve karşım-
da bomboş bir bilgisayar ekra-
nı ve ekrandan daha boş bir ka-
fa... Ama hıç şansım yok. Bu ya-
zıyı bitirmek zorundayım.. da
nasıl olacak bu? Şimdi şu bay-
ram tatilinde gazeteyi açıp bir
şeyler okuyacak, bu arada va-
kit bolluğundan bu köşeye de
bir göz atacak okuyucuya Çil-
ler-Uçuran Holding'in doymak
bilmeyen taşınmaz mal hırsın-
dan söz etmenin âlemi var mı?
Kurban derisi toplama yarışına
çıkanların. topladıkları derilerin
yarısından çoğunu gerekli de-
polama olanakları filan olmadı-
ğı ıçın telef ettiklerinden söz
edip can sıkmaya gerek var mı?
Militarist. kaba milliyetçi politi-
ka esnafının Ege sorununu çö-
zemeyeceği malum.
Ama Ege'nin iki yakasındaki
aydınların da "Uzo içip horon
teperek Ege sorununu çözme"
önerilerinin saçmalığı üstüne,
sanki dış politika uzmanı imişim
gibi ahkâm kesip ukalalık et-
mek de çıkar yol değil.
Belkı en doğrusu kaynana-
mın sözünü dinlemek. "Oğlum,
mecbur değılsin ya. Madem ol-
muyor, yazmayıversen de" de-
di. Ama yapamam. Şunun şu-
rasında bırkaç gün olmuş. iyi
kötü bir köşe kapmışım Cum-
huriyet'ten. Artık gün sektirme-
den döktürmeliyim ki şanım yü-
rüsün.
Sözün kısası tam köşe'ye sı-
kışmış durumdayım. Dışarıda
bahar, içeride bilgisayar ekranı.
Yukarıda bıyık. aşağıda sakal...
Acaba diyorum: Şimdi şu bil-
gisayara konuyu versem, ge-
rekli parametreleri hafızaya yük-
lesem, ondan sonra bir düğ-
meye bassam...
- Tamam Mete, tamam, bit-
ti. Geliyorum.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
1 Mayıs
1 Mayıs barışın, dayanışmanın, sevginin, umudun,
emeğin, birlikteliğin dalga dalga çoğaldığı bir gündür...
Kendi öz değerlerini bir kenara iten. yükselen de-
ğerleri ve yeni dünya düzenini kurtarıcı gibi gören
toplumlarda 1 Mayıs'ın önemi ve ışlevi büyüktür.
Bugün dünyada yoksulluk giderek artıyor, çocuk-
ların yüzde 10'u yetersiz beslenmeden ötürü çeşitli
hastalıklara yakalanarak ölüyor. Serbest piyasa eko-
nomisi, başta Türkiye olmak üzere azgelişmiş ve ge-
lişmekte olan ülkeleri silindir gibi eziyor.
Elimizdeki verilere göre 750 milyon kişi yoksulluk
nedeniyle aç kalırken yıne tüm dünyada 1.3 milyar ki-
şi, günde bir dolardan düşük gelirle yaşamını sürdür-
meye çalışıyor.
Ârkadaşımız Ergin Yıldızoğlu, 1995 yılında şu so-
ruyu yöneltiyordu bir yazısında;
"Ne oluyor? Dünyada herkesı besleyecek kadar be-
sin yok mu? Yoksa serbest piyasa, iddia edildiği gi-
bi kaynakları doğru dürüst dağıtmıyor mu?"
Bu sorunun yanıtını Ergin, Yıldızoğlu, kendisi veri-
yordu:
"Bilindiği gibi, beslenme kaynaklannın nüfus artı-
şı ile aynı hızda artmadığını ve bu yüzden açlık teh-
likesinin oluştuğu şeklinde birgörüş var. Ancak dün-
ya ekonomisine ve son yıllardakı gelişmelere bakar-
sak bu görüşün doğru olmadığını görürüz. Örneğin,
nüfus yoğunluğu en yüksek bölgelerden birı olan
Avrupa hem kendini besliyor, hem besin ürünieri ih-
raçediyor. Dünyada 1'950'lerdenbu yana hektarba-
şına buğday verimi ortalama 50 kental, bir ınekten
alınan süt miktarı ise 3 ila 5 kat arttı. Üstelik de ABD
ve bazı Avrupa hükümetleri tarım üreticilerine top-
rakların bir kısmını boş bırakmaları, yani üreiim yap-
mamaları (kaynakları eksik kullanmalan) için para ve-
riyor. Dünyanın birkısmı açlıktan kırılırken bazı hükü-
metlerin üreticilerine üretmemeleri için para verıl-
mesinin ardında nasıl bir mantık olabilir dersiniz? Bu
da bizi tekrar serbest piyasa konusuna gerı getirir.
Serbest piyasa ekonomısinde mallar, arz ve talep
arasındaki ilişkiye göre dağılırlar. Talep ise gereksi-
nimden farklı bir kategoridir ve sadece bir alım gü-
cü ile ifade edilebilir. Dünyanın açlık çeken bölgele-
rinde ise ana sorun, dünyada besin maddelerinin
yokluğu sorunu değil, bunlan alacak paranın yoklu-
ğu sorunudur. Paranız varsa serbest piyasa sıze is-
tediğiniz malı ulaştıracaktır. Serbest piyasanın bir di-
ğer özelliği de bir malın fiyatının o malın arzı ile ters
orantılı olmasıdır. Talep sabit kalmak koşulu ile bir ma-
lın miktan artarsa fiyatı düşer. Bu ise kârları azaltır. Iş-
te bu kârların azalmaması için hükümetler dünyanın
başka bölgelerinde insanlann açlıktan ölmekte olma-
sına aldırmadan, fiyatların düşmesini engellemek için
kendi üreticilerine para vererek üretilen ürün mikta-
nnısınırlar. Bu garip mantık, serbest piyasanın vekâr
sisteminin mantığıdır."
• • •
Son on yılda yoksulluğun ve açlığın bu denli tırma-
nışa geçmesinin nedenı, IMF ve Dünya Bankası'nın
desteklediği 'Yapısal Uyum Programlan'n\n uygu-
lanmasıdır.
Zaten hem IMF hem de Dünya Bankası yukarıda-
ki görüşü doğrulayan raporlar hazırlıyor. Her iki ku-
ruluş. önerdiği ekonomik programların işsizliği artttr-
ması, kamu yatırımlarını azaltması, düşük verimli sa-
nayilere desteğin kaldırılması halinde yoksulluğun ar-
tabileceğini vurguluyor.
Bu ne demek oluyor?
Parası olan yaşayacak, olmayan ise yaşamaya-
cak...
Böyle olunca da avanta, vurgun, çıkara dayalı kö-
şe dönmece artıyor, salt az gelişmiş ya da gelışmek-
te olan ülkeler değil, gelişmiş ülkeler de 'ekonomik
bunalım'üao payın. alıyor.
Fransa'dan sonra şımdilerde Almanya da Avrupa
Para Birliği sürecinin ve kamu ekonomısi bunalımı-
nın faturasını emekçilerin üzerine çıkarıyor...
Aslında 'YeniDünya Düzen/'nin birayağı olan 'ser-
best pazar ekonomısi' batıyor, ama büyük patron'
bunda diretiyor, sendikasızlaştırma yönteminin 'san-
cıyı gidereceğini' savunuyor...
Fransa'dan sonra Almanya'nın ekonomik bunalı-
mı atlatmak için hazırladığı 33 milyarlık ıstikrar pake-
ti ortalığı karıştırdı. İlk tepki IG Metal Sendikası Ge-
nel Başkanı Klaus Zvvcker'den geldi. Sosyal De-
mokrat Parti Başkanı Oskar Lafontain, Kohl hükü-
metini sert bir biçimde eleştırdi:
"Bu istikrar paketi emeğe, sosyal adalete, ailele-
re, emeklilerde, işsizlere yönelik anti - sosyal bir sal-
dırıdır..."
• • •
Almanya'nın sosyal yapısının bu tür 'acı reçetele-
n" kaldırmayacağı bir gerçektir. Tıpkı Fransa'da oldu-
ğu gibi Almanya da direnişlerin eşiğine gelebilir...
Ya Türkiye'de neler olur 'acı reçeteler' uygulanın-
ca?
Memurlar, işçiler, öğrenciler meydanları doldurdu-
ğu zaman şöyle denilir:
"Biz bu filmi görmüştükl.."
Eylem, demokratik bir haktır!
Bugün 1 Mayıs!..
Emekçiler alanları dolduracaktır. işçiler, memurlar,
emekliler. öğrenciler meydanlarda barışın, dayanış-
manın, umudun, yannların meşalesini taşıyacaklar-
dır...
işten çıkarmaların yoğunlaştığı. sendikasızlaşma-
nın hızlandığı. sosyal adaletın çiğnendiği. gelir dağı-
lımının adaletsizleştiği. şeriatçılık ve ırkçılığın ivme
kazandığı, zenginin daha zengin, yoksulun daha yok-
sullaştığı bir ülkede meydanlar dolmalıdır...
Bugün 1 Mayıs...
İşçinin ve emekçinin bayramı kutlu olsun!..
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya c« Planet.com. TR
İLAN
T.C.
ANTALYA 6. AŞLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosvaNo: 1995 7l9E:>as
Davacı Hazine vekili tarafından davalı Ali Tekin (Sü-
levman oğlu) ale> hıne açilan Antalya Duraliler kö> ü 2598
parsel savılı taşınmazın da\alı adına olan lapusunun ip-
tali ve Hazine adına tescilıne karar verılmesinı ıster ışbu
dava dilekçesı davalının adresıne teblığe verılmıs olup
ieblığedilemedığıgibi>aptınlanzabıtaaraştırmasındada
adresı tespit ediiemediğınden dava dilekçesı verıne kaim
olmak üzere ilanen tebliğıne karar \erilmi'; olmakla:
Dav a dilekçesı yerine kaım olmak üzere v ukarıda ısıııı
yazıh da\ alı> a ilanen tebliğıne. da\alının duru^manın bı-
rakıldığı 23.5.1996 günü saa! 11.30'dakı duru^maya bız-
zat gelmesı veva kendisinı bir \ekille temsıl ettirmediği
takdirde >argılama>a yokluğunda de\am olunup karar
verıleceğı (HLMK'nun 213 ve 33"
1
md.) hu;>usu ilanen
tebliâ okınur. 29.3.1996
Basın: 82056