Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9NİSAN 1996SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Çin'de Gelişmeler
Prof. Dr. NAZİF KLTL CÜKLU
1970'lerin sonunda ğı (istikran) sağladıktan sonra. yukarıda
mun
1980'lerin başında oluştu-
rup geliştirdiği politikalarla
kendine özgü gelişmesini
sürdürmekte. öteki ülkeler.
özellikle süper güç duru-
i ülkelerce ilgi odağı olmaktadır.
Buna neden, iktisadi-teknik gelişmesi. bu
arada eski Çin topraklannı yeniden birleş-
tirme girişiınleridir. Bu yazıda bunları
özetlemeye çalışacağız.
Çin. az gelişmiş ya da yeni deyişiyle
gelişmekte olan ülkeler arasındadır. Kişi
başına geliri. biraz eski ama Batı kaynak-
lanna göre I989'da 360 dolardır. Ulusal
ekonomide nüfusun yiizde 70'ten fazlasi
tanm kesimindedir. Hatta özellikle 60-70
milyonluk bir kitle. asgari geçim düzeyi-
nin de altındadır. Ama Çin 1980'li yıllar-
dan bu yana hızla gelişiyor. Gayn Safi
Hasılası yıllık yüzde 10un üstünde bü-
yüyor. Birleşmiş Miiletler verilerine gö-
re birçok dalda. dünyada en çok üretim
yapan on ülke arasina hızla giriyor ve
bunlar arasında da en başlarda yer alnıa-
ya başlıyor. Çin bu noktaya, yukanda de-
ğindiğimiz 1980'lerin başındaki önlem-
lerden sonra gelmeye başladı.
Hemen belirtelim ki Çin. sosyalist sis-
temli, merkezi planlı bir ülkedir; fakat bu-
nun yanında. içeride daha katı uygulama
yanlısı muhalif guruplan eleyip kararlılı-
değindiğimiz tarihlerde reform olarak ni-
telediği önlemleri almıştır. Buıılarla kişi-
sel girişime. kişisel çıkarlara daha büyük
önem verildi: devlet ve kooperatif işlet-
melerine bireylerin de ortak olması sağ-
landı. harta kişilerin öze\ olarak kendi ad-
lanna işletme açabilecekleri kuralı geti-
rildi. Oanakadarki işletmelergözden ge-
çirilerek bunlann birçoğu birleştinldi. ya-
ijam iriicü olmayan bir bölümü de kapa-
tıldı.lşletmelerin yönetiminde tek başla-
nna kararalma yetkisi getirildi, birbiriy-
le rekabet edebilecekleri bir düzenleme-
ye girildi. Yabancı anamala (kapitale) ka-
pılannı açtı. hele yeni teknoloji getire-
ceklere büyük bağışıklıklar ve özendiri-
lergetirildi. Tanmda da ortak üretim ko-
operatifleri durumunda olan komünlerin
yönetimlerinde tek başlarına karar alma-
İarı. girişimde bulunduklarıyla kontrat
(akit. bağıt) yapabilmeleri sistemi geti-
rildi. üyelerine kişisel kullanımları için
belirli büyüklükte toprak verildi. Uygu-
lamaların nasıl geliştiğini tam olarak bi-
lememekle birlikte, devlet ve kooperatif
sanayi ve ticaret işletmelerine ortak ola-
rak bireysel katılımların olduğu. lokanta
veterzilik gibi alanlarda bireysel işletme-
ler açılmış olduğu belirtiliyor. Hatta tanm
alanında toprak mülkiyetinin kime ait ol-
duğuna deginilmemekle birlikte. birey-
sel tanm işletmelerinin bulunduğuna ve
burada çalışanlann 25-30 milyona ulaş-
tığına dair kaynaklar var. Bireysel. yani
özel sanayi ve ticaret işletmelerinin ve
buralarda çalışanlann bazı kaynaklara gö-
re yirmi milyonu aşkın durumda olduğu.
yeni kaynaklara göre ise. yukandakinin
birkaç katıııa çıktıği belirtiliyor. Yukan-
da değindiğimiz işletmelerin yönetimin-
de kendi kendine karar alabilmeleri ve ta-
nmda yardimcıaile işletmeleri gibi uygu-
lamaiar Sovyet uygulamasında da belirli
bir dönemden sonra vardı; ama bunlann
ne dereceye kadar uygulanabildiği tartış-
malıdır. Çin'de uygulanan sosyalist var-
yant daha birdeğişik. ama ülke ekonomi-
sinin büyüdüğü de birgerçek. Çin. nüfu-
sunun çok büyük bölümü tanmda olma-
sıııa karşın. ekonomik yapıda önemli bir
değişiklik sağlayabilmiştir. Örneğin 1.2
milyar toplam nüfusundan 850 milyon
dolayında büyük bir kitle (yüzde 70 kü-
sur) tanmda: ama tarım. ulusal gelirin
yüzde 40 dolayında biroranını oluşturu-
yor. Sanayinin payı yüzde 45'lerde. Oy-
sa sanayi kesiminde çalısan işgücü, otuz
milyon dolayındadır. 2010 yılına kadar
sürecek olan on beş yıllık perspektif plan-
da hedefler epey yüksek tutulmuş. Buna
göre sanayide yapı ve teknoloji yenilene-
cek. tanmda giinümüzde yaklaşık 370
milyon ton olan tahıl üretimi perspektif
plan sonunda 450-500 milyon tona yük-
selecektir. Bugün Çin, dünya tarımsal
topraklannın yüzde 7'siyle dünya nüfusu-
nun yüzde 22'sini beslemeye çalışmakta-
dır. Aşın ya da yanlış kullanım yüzünden
topraklannda erozyon ve çölleşme bü-
yüktür. Bu bozulmayı önlemek bakmıın-
dan olağanüstü çalışmalaryapmaktadır
Bilindiği gibi. Çin'in sorunlarının ba-
şında büyük nüfusu ve onun artışı geliyor.
Bununla birlikte. aile planlaması alanın-
da olağanüstü çalışnıalarla Çin, yıllık do-
ğal nüfus artış hızımı yüzde 2.5'lerden
yüzde 1.2-1,4'lere düşürmüş bulunuyor.
Ama bu oranlarda bile nüfus her yıl 14
milyonartıyor. Yöntemlerin tartışması bir
yana. bu konuda bu kadar başanlı olabil-
miş başka bir ülke yoktur.
Toprak birleştirme
Çin'in eski topraklannı birleştimıekte
olduğunu söylenıiştik. Hong-Kong. Via-
kao ve Tayvan'ın anakara (kıta) Çini'ne
katılıp onıınla birleşmeleri isteniyor.
Hong-Kong ve Makao ile sorun çözüm-
lenmiş durumda. L'zun süre Ingiltere yö-
netiminde kalmış Hong-Kong. biry ıl son-
ra, yani I997'de Çin'e devredilecektir.
Ancak Hong-Kong. 2050 yılıııa kadar
Hong-Kong'lularca yarı bir statü ile yö-
netilecektir. Çin'in soıı yıllarda gelistinp
yinelediği biryargı var: "Tek ülke, iki sis-
tem." işte Çin. değindiğimiz bu eski Çin
topraklannda bu ilkenin uygulanmasmı
istiyor. Tayvan bu konuda önemli bir so-
run oluşturuyor. Bilindiği gibi Tayvan:
Çin iç savasında. yani Mao'nun liderliği-
ni yaptığı konıünistlerleGeneral Çankay-
şek'in Jiderliğinde milliyetçilerin (Ko-
mingtan) savaşı sonucu milliyetçilerin ye-
nilgisiyle Tayvan adasına yerleşip ABD
desteğiyle bir devlet kurmalanyla oluş-
muştur. Tayvan uzun süre Birleşmiş Vlil-
letler'de temsil edilmiş. uluslararası kre-
dilerden. özellikle ABD desteğinden ya-
rarlanmış. ekonomisi gelişmiş. kişi başı-
na geliri bize göre bile 2-3 katı artmıştır.
Güç bakımından da kıta Çini'ne karşı bir
ön karakol olarak kullanılmıştır. Ancak
kıta Çini'nde bugünkü yönetim yerleşip
ülke güçlenince. ABD tarafından tanın-
mış ve Birleşmiş Millefler'de Çin devle-
tini kendisi temsil etıneve başlamıştır. Kı-
ta Çini. Tayvan topraklannın kendisine
ait olduğunu iddia etmekte. Tayvan'ın
devlet olarak kabul ve temsilini kesinlik-
le reddetmekte, Tayvan Devlet Başka-
nı'nın ABD'yi ziyaretine ve orada kabu-
lüne. basında Tayvan lehinde bazı yazıla-
ra bile büyük tepki göstermektedir.
Sonuç olarak Çin, ekoncmisi ve tekno-
lojisi gelişirken. atom bombası deneme-
lerini de sürdürüyor. Büyük nüfusunu
besleyebilmek ve refahını yükseltebilmek
için büyük çabalar harcayarak savaşım
veriyor ve kalkınmada önemli başarılar
sağlıyor. Önünde daha çok çetin sorunla-
n var. ama daha şimdiden birçok kolda en
çok üretim yapan süper güçlerarasına gir-
miş durumdadır.
8 Yıllık Zorunlu Eğitim
MUSTAFA GAZALCICHP PM Üy
T
BMM'de 53. Hükümet Programı gö-
rüşmelerinde 8 yıllık zorunlu eğitim
tartışmalan yapıldı. Hükümet protoko-
lünün 13. programının 18. sayfasında
bu konuya şöyle yer \ erilmiş: "Zonın-
lu eğitim asgari 8 vıia çıkacaktır.
Ögrencilerin ilgi ve kabiliyetlerine göre çeşitii mes-
lek alanlannda eğitim görebilmeleri için ilköğretimin
ikinci kademesinde başlamak \e ortaöğrerimde >o-
ğunlaştırmak üzere.vönlendirme sistemine işlerlik ka-
zandınlacaktır."
Görüldüğü gibi hükümet programında zorunlu il-
köğretimin ikinci kademesinde bir yönlendirmeden
söz edilmektedir. Bu yönlendirme. çocukları kesin
meslek seçmeye. zorunlu eğitimi dinsel eğitinıe gö-
türecekse ve imam-hatip liselerinin ortaokullannda
görülen eğitimi korumak için bir kılıfsa eğitim geri-
yegötürülebiliyordemektir. Böyle bir uygulama, bü-
tünlük içinde zorunlu bir temel eğitim degildir. Bu
uygulama yapılırsa eğitim dizgemizi bugünkü duru-
mundan daha kötü sonuçlara götürür. Aşamalı bir il-
esi, EĞİT-DER Genel Bşk.
köğretime geçilirse geri dönüşü de oldukça güç olur.
Sayın Mesut Vılmaz'ın Meclis'teki konuşması bu
konuya yeterince açıklık getirmedi. Yani imam-ha-
tip liselerinin ortaokullart zorunlu ilköğretime dev-
redilecek nıi yoksa yönlendirme bahanesiyle aynen
korunacak mı? Bu belli olmadı. ÇHP ve DSP sözeü-
sü dışında eğitim birliğini ve 8 yıllık zorunlu eğitimi
savunan da çıkmadı. Kimi gruplar konuya hiç değin-
nıezken RP sözcüsü açıkça imam-hatip liselerinin
ortaokulları ilköğretime devredilir kaygısıyla bütün-
lük içindeki 8 yıllık eğitime karşı çıktı.
Aslında 8 yıllık zorunlu ilköğretim, ülkemizdeçok
gecikmiş bir uygulamadır. Çağdaş ülke olmanın
önemli koşullanndan biri. zorunlu eğitim süresinin
yeterince uzun olmasıdır. Zorunlu eğitimin uzatıl-
ması gereğine görünürde hiçbir çev re karşı çıkmıyor.
Ancak uygulama nasıl olacaktır? Örneğin din eğiti-
mi veren Kuran kursları. imam-hatip liselerinin or-
taokullan 8 yıllık zorunlu eğitimin içinde sayılacak
mı'.' Sorun burada.
Işin doğrusu, 8 yıllık zorunlu eğitimi bölmeden
yurtta çağdaş. bilimsel bir anlayışla uygulamaktır. 3
Mart 1924"te kabul edilmiş Eğitim Birliği'nin de
(Tevhidi Tedrisat) gereği budıır.
Insan Hakları Evrensel Bildirgesi. 1995 yılı so-
nunda kabul ettiğimiz Çocuk Hakları Sözleşınesi.
Milli Eğitim Temel Yasası, 8 yıllık eğitimin bölün-
meden çağdaş bir anlayışla yapılmasını öngörür.
8 yıllık zorunlu eğitimi bitiren her çocuk istediği
kursa. istediği liseye gidebilir.
Yönlendirme uerekçcsiyle temel eğitimde din eği-
timi verilemez. Imam-hatip liselerinin ortaokulları
bugünkü biçimiyle de süremez. Yasa çıkar çıkmaz
bütün liselerin ortaokulları zorunlu öğretime devre-
dilmelidir.
Küçük yaşta meslek seçimi eğitbilim anlayışına
göre çok sakıncalıdır. Hele temel eğitimde mesleği
belirlemek çok yanlıştır. Onun için bütün ileri ülke-
lerdeçok amaçlı ve programlı ortaöğretime geçilmiş-
tir. Bizim liselerimiz de öyle olmalıdır.
Eğit-Der'in 8 yıllık zorunlu eğitimin baijlaındsı
için topladığı 35 bin imza 24 Kasım Öğretmenler
Günü'ndeTBMM Başkanlığı'na ve Milli Eğitim Ba-
kanlığı'na verildi. orada beklemektedir. Bu konuda
halk desteği vardır. Bu uygulama niyet eksikliğinden
ve yukarıda belirtilen engellemelerden dolayı 25 yıl-
dırgeciktirilmiştir.
Ülkemizde beş yıllık zorunlu eğitimi bitirenlerin
ancak yüzde 67.8 i onaokula gidebilmektedir. Üçte
birden fazla çocuğumuz kısa bir eğitim süresiyle ye-
tinmektc. beşince sınıftan sonra okul yüzü görme-
mektedir.
Ege Çağdaş Eğitim Vakfı'nın yayımladığı verile-
re göre ülkemizde 21 milyon kişinin okula gitmesi
gerekirken bunun ancak 10 milyonu eğitim olanak-
larından yararlanabilmektedir. Nüfusumuzun yüzde
81.7'si beş yıllık ilkolulu bitirenlerden. diplomasız
okur-yazarlardan ve okuma-yazma bilmeyenlerden
oluşuyor. Geriye kalan nüfusun da yüzde 7.6'sı orta-
okul, yüzde 7.7'si lise. yüzde 3'ü de yükseköğrenim-
lıdir. UNESÇO'nun 1990 yılında yaptığı bir"araştır-
maya göre Türkiye'de eğitimden kişi başına düşen
pay 3.6 yıldır. Bu pay Irak'ta 5. Yunanistan ve Bul-
garistan'da 7 yıldır.
Bütün bunlar 8 yıllık zorunlu bir eğitimin bölün-
meden ülkemizde de bir an önce uygulanması gere-
ğini göstennektedir.
Yağızoğlan ve Karaoğlan!
S
ağ partilere koltuk
değnekliği yapmayı
kendi aranızda sıraya
koymakla ne efde
ediyorsunuz? -
- Iki sağ parti;için yaptığınız
fedakârlıklan halkımız için de,
yapmayı düşünüyor musunuz?
- Iki sağ partinin her biıinize
karşı beslediği içten muhabbeti
neye borçlusunuz?
- Sizi bu kadar seven sağ
partilerin Türkeş'e karşı
duydukları o iı; parçalayıcı
sevgiyi kıskanıyor msunuz'
1
- Sizce iki sağ partiye
Türkeş'ten daha fazla yarar
sağlıyor musunuz?
- Iki sağ partiye destek olma
yarışında biriniz öbürünü yok
etmeyi başanrsanız yeterince
mutlu olacak mısınız?
- Bunu başarmanız halinde sol
destekten yoksun bırakacağınız
sağ parti için vicdan azabı
çekecek misiniz?
•• Yagıxoğ4an. partinizi DY-P'ye;
Karaoğlan, partinizi ANAP'a
katmayı düşünüyor musunuz?
- Desteğinizle kurdurduğunuz
sağ iktidarın sorumluluklanna
ortak olmayacağınızı söylerken
bölünmüşlüğünüzle ve
inatçılığınızla bu iktidarın
oluşmasından zaten
sorumlu olduğunuzu
biliyor musunuz?
- Hem sağ partilerin iktidannı
pekiştirip hem de
sorumluluklanna ortak
olmadığınızı halkımıza birkez
daha yutturabileceğiniz
konusunda iyimser misiniz
1
- Saöladıöınız destekle
sürdürülen ballı börek
yağmasında sizlere de pay
düşüyor mu? Bakanlık
•koltukJannız. milletvekilliği-- - ••
maaşlannızbu şekilde iı.'iuc
değerk*»dirilebilir mi? Parii >- i\t
başkanlığı ve milletvekilliği .
koltukları bunlara değecek
kadar tatlı mıdır?
- Bütün sadakatine karşın
koalisyona ortak edilmemiş
olmanızdan dolayı hayal
kırıklığına ugradınız mı? Bu
yüzden destek verdiğiniz sağ
partilerin vefasız olduklannı
düşünüyor musunuz?
- RP iktidannı engellemiş olmak
için iki sağ partiye yalvar yakar
olmanızı "onuriubir
davranışmışçasına" içinize
sindirebiliyor musunuz?
- Yerel vönetimlerden sonra
merkezi yönetimi de RP'ye
armagan edememiş olmanın
hüznünü yaşıyor musunuz?
- Birsonraki seçim.de RP'nin
tek ttaşına iktidarolmasını
engollemede kaygısıduyuyor
Böytetiır kaygınız varsa her
biriniz iki sağ partiyle ayıı ayrı
seçim ittifakı yapmayı
düşünüyor musunuz?
- Emekçilerin ve yoksul
kesimlerin sözcülüğünü
RP'ye kaptırmış olmayı
içinize sindirebiliyor musunuz'
1
- Oviarınızı böldürecek birinci
parti yaptığınız RP'nin iktidar
olmamasından dolayı
şükretmemizi bekliyor
musunuz?
- Sadece sağ partilere yarar
saölavan tavırlarınızı solculuk
diye yutturmayı nasıl
başanyorsunuz?
- Şimdiye kadarki tutumlarınızla
en çok İcimleri sevindirdiniz?
-Şimdiye kadarki tutumJafmızla
«n çok kimlerc-rararverdimz?
- Atatürkçülüğü yok etmeyi
hedefleyen çevreler, sizin bu
iflah olmaz inatçılıklannızdan
yararlanıyor olabilirler mi?
- Bu çevrelerin oyunlanna alet
olmaktan rahatsızlık duyuyor
musunuz?
- Solu birdahaki seçimlerde
kesinlikle parlamento dışında
bırakmaya yeminli misiniz?
- Ülkemizde güçlü bir kadro
iktidarı mı yoksa
particiklerinizde kendi kişisel
iktidarlarıııızı sürdürmeyi mi
hedefliyorsunuz?
- Iktidarsız olmak nasıl bir
duygudur?
- Yağızoğlan. ÇHP Genel
Başkanlığı seçimleri esnasında
verdigi medya desteği
dolayısıyla yalı çetesine.
Karaoğlan Rockefellerbursu
dolayısıyla ABD'ye ^d
borçlannız" var mıdır
9
- Bu borçlarınızı mı ödemeye
çalışıyorsunuz?
- Süren. "kınni, kıyım ve
kıtlığın" ne kadanndan
sorumlu olduğunuzu
biliyor musunuz?
- Size umut bağlayanlann bu
oyunlarınızla bir kez daha
kandınlabilecek kadar "salak*"
olduklarını düşünüyor
musunuz?
Anıl İlkin Işık
Ankara
PENCERE
İmam Ortaokulu
Ne Demek?..
Mektubu. yazan okurumun adını ve yerini saklı tu-
tarak yayımlıyorum:
"30 Mart 1996 günlü yazınızda 'Hiçbir şeyimizyok-
ken neler yapmışız, her şeyimiz varken neler yapamı-
yoruz' diyorsunuz. M. Kemal ve kuşağı taklitçi de-
ğillerdi. OnlarDoğu veBatı'nınneyinialacaklarını, ne-
yini almayacaklarını çok iyi biliyoıiardı. Ayrıca o ku-
şağın insanlan dava adamıydılar. Koltuk ve kişisel çı-
kar derdinde değildiler. Kurtuluş Savaşı'nı yoktan
varederek kazanmışlardı. Bir davaya inanan irisanı
davasından vazgeçirmek çok zordur. Ne tuhaftır ki o
kuşağa en ağır biçimde hakaret edenlere benim ça-
lıştığım (.....) devlet okulunda da rastlanıyor. Kurtu-
luş Savaşı'na üç buçuk yonettiği savaş'; Ata-
türk'ün annesine yakıştırması; Mustafa Kemal
için 'ingiliz ajanı' iftiraları açıkça söyleniyor. Hem Kur-
tuluş Savaşı danışıklı dövüşmüş, Batı bu savaşta
özellikle yenilmiş ve TC Devleti kurulmuş; kadın şey-
tanmış, kara çarşafla kendini kapatmalı, ortalıktagö-
rünmemeliymiş; çalışan bayanlar o biçimmiş.
Çalıştığım okulda en son marifet ise Montaig-
ne'nin Denemeler'inin öğretmenler odasında birba-
yan öğretmen tarafından öğretmenler odasında par-
çalanması. Bu insanlar yatıp kalkıp TC'ye hakaret
ediyorlar. Ordu dinsizleştiriliyormuş, laiklik dinsizlik
demekmiş, bu yüzden Ordu 'yu ele geçirmek zorun-
dalarmış..."
•
Ülkenin her yanından buna benzer mektuplar alı-
yorum ve şaşmıyorum; ülke şeriatçılığa ve etnikVav-
gaya birgünde sürüklenmedi; yılların yatınmlanyla bu
noktaya geldik; 1960lı yıllarda yukardaki mektubun
benzerlerini imam-hatip okullarından alırdım...
Şeriatçılık eğitim silahını açıkça kullanıyor; çok kü-
çük yaştan çocukların beyinlerini yıkamaya başlıyor:
Milli Eğitim'i adım adım teslim alıyor; bu yüzden
1970'lerden beri Türkiye 8 yıllık zorunlu öğretime ge-
çemiyor; çünkü 8 yıllık zorunlu öğretim imam-hatip
ortaokullarının sonu demektir.
2000'e 4 kala, bütün dünyada, 5 yıllık zorunlu eği-
timle yetinen (Türkiye gibi) ülkelerin sayısı iki eNn on
parmağından da daha aşağıya düştü...
Müzelikolacağız...
Niçin?..
Çünkü 8 yıllık zorunlu eğitim, meslek ortaokullarını
kaldırıyor; çağdaş öğretimle 16 yaş/na gelen çocuk,
mesleğini özgürce seçebilecek düzeye geliyor; yav-
ruların beyinleri, imam ortaokullarındaki gibi yıkana-
mayacak, çocuk insan gibi aklını devreye sokmasını
öğrenecek...
Türkiye salt imam okullarında şeriatçı öğretim ya-
pılabilsin diye 2000'e, 5 yıllık zorunlu öğretimle gire-
cek...
•
Bir ülke ki 70 bin camisi vardır, ama, yarım milyon
imam öğrencisi...
Sormazlar mı:
- Bu öğretimin amacı ne?..
Harp okullarında subay yetişir. askerlik mesleğini
öğrenir, orduya subay gereksinmesi karşılanır.
Eskiden askeri ortaokullar vardı...
Askeri ortaokullar kaldırıldı...
imam ortaokulları açıldı...
Anadolu'da yaşayan insanlar bu gidişatın ülkeyi
nereye sürükleyeceğini göremiyorlar mı?..
•
Çağdaş öğretimnedir?.. ^ " ^ ı .Ü'Uİ'J >ıiıq
Insana önyarg<sız düşünmenin araçlannı sağlayan
eğitime çağdaş öğretim denir.
Çağdaş öğretim akılcıdır.
Insan aklın ve bilimin yöntemlerini belleyecek, ger-
çeğe önyargısız ulaşmanın kurallarını özümseyecek,
bilgi donanımı bu temel üzerine yükselecek...
Inanç eğitimi din öğretimiyle sağlanır.
Çağdaş öğretimin dışında kalan inanç öğretimi,
medrese kafası yetiştirir.
?
Demokrasi. çağdaş öğretimle kurulur.
Bir milyar nüfuslu islam dünyasında demokrasiye
en yakın ülkenin Türkiye olması bir rastlantı değil; Öğ-
retim Birliği Devrimi'nin somut bir göstergesi...
Akbank Kredi Kartları
î Akbank'tan Akpuan:
Türkiye'de ve dünyada Akbank Kredi Kartı sahipleri
Dlian tOplliyOr!.. Bisiklettenceptelefonuna,televizyondanyemeksetine,
buzdolabındcın İstanbul Hilton'da hafta sonu tatiline, telesekreterli dijital
telefondan databanka, fotoğraf makinesinden elektrikli süpürgeye, nescafe
takımından mutfak robotuna dek birbirinden cazip hediyelere sabip oluyor...
Bu kampanya, 1 Ocatt - 31 Arahk 1996 taribleri arasında geçerlidir.
Hediyeler, Akbank Kredi Kartı sabiplerinln adreslerine gönderilen ya da fubelerimtzde bulunan kalaloglardan gürttlebUir.
Yıl boyunca alışverişlerinde Akbank Kredi Kartı
kullananlar kazanıyor.
Şimdi, Akbank Kredi Kartları yla yapacağınız
her 10 bin liralık altşveriş için 1 puan, yurtdtşında
yapacağınız ber 1 dolarhk altşveriş için 7puan
kazanacaksmtz. Dilerserıiz, topladığımzpuanlarla
hemen bir hediye seçin. Dilerseniz, daha yüksekpııanlı
hediyeler için puanlannızı biriktirmeye devam edin.
Siz de, Akbank Kredi Kartlan'yla alışverişyapın...
Puan toplayın... Hediyelerden hediye seçin...
AKBANK
G i i v e n i n i z i n E s e r i
İLAN
T.C
MERSİN 1. SULH HUKUK :
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1994 1513
Mersin Bahçe Mahallesi'nde kain ve tapunun 19L-4.
pafta. 1387ada. 12207kütük.4parselsayılı 1384m2mik-
tarlı gayrimenkul hakkında davacılar Ayhan ve Ismail
Batmaz vek. Av. Necati Törekara tarafından davalılar
Mehmet Yılmaz ve arkadaşlan aleyhıne açılmış bulunan
izalei şüyu davası sebebiyle adresi belirlenenemeyen da-
valı Mehmet Yılmaz yönünden ilanen tebligat yapılma-
sına karar verilmekle:
Adı geçen davalı Mehmet Yılmaz'ın ibraz etmek iste-
diği delil ve belgelenni mahkememize göndermesi. ya da:
türndelilleriileduruşmanınatılıbulunduğu 14.5.1996gü-
nü saat 09.00'da mahkememizde hazır bulunması. gelip
de beyanda bulunmadığı veya kendisini bir vekille tem-
sil ettirmediği keza geçerli bir mazeret de bildirmediğı
takdirde. gıyabında yargılama yapılıp karar verileceği
HUMK'nın 509. ve 510'uncu mad. uyannca dava dilek-
çesi yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 79811
ADIYAMAN TEKEL VAPRAK TÜTLW
İŞLETMELERİ MLDÜRLÜĞÜ'NDEN
DUYURULUR
1- tşlehne Müdürlüğümüz depolarından. Bursa İşletme
Müdürlügü'ne 750.000 kg ve bu işletmeye bağlı Inegöl İş-
letme Müdürlüğü'ne de 300.000 kg olniak üzere. toplam
1.050.000 kg işlenmiş tütün nakli yapılacaktır.
2- Ihale. 12 Nisan 1996 Cuma g'ünü saat: 14.00'te mü-
dürlüğümüz idare binasında "kapalı zarf" yöntemiyle ya-
pılacaktır. Iştirakçiler. Bursa ve tnegöl'e yapılacak tütün
taşıma işi için. yer ve mesafe farkına bakı'lmaksızın orta-
lama bir taşıma fiyatı teklifinde bulunabilecekleri gibi.
ayn ayrı taşıma fiyatı teklifinde de bulunabileceklerdir.
3- Işin geçici temınatı 131.250.000 TL olup, ihalede
oluşacak taşıma bedelinin % 10'u miktannda kesın temi-
nat alınır.
4- Ihalenin yapılacağı günü. saat: 13.30'a kadar yapıla-
cak başvurular geçerlidir. Bu saatten sonra yapılacak baş-
vurular kabul edilmez.
5- tstenilen belgeler şartnamesinde belirtilmiştir. Şart-
name. mesai saatleri içerisinde. müdürlüğümüz Ihale Ko-
misyonu sekretarvasından ücretsiz olarak temin edilebilir.
6- Postada olabilecek gecikmeler ile telgraf. tcleks ve
faks ile yapılacak başvurular geçersizdir.
7- Tekel 2886 sayılı kanun kapsanıında olmayıp. ihale-
yi yapıp yapmamakta. kısmen veya diledisine yapmakta
serbesttir. Basın: 79082
Nüfus cüzdanımı. l.Ü.
öğrenci kimliğimi ve
pasomu kaybettim.
Hükümsüzdür.
BAR1Ş TEMURLENK
l.Ü. Jst. Tıp Fak. yaka
kartımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
HARUN SERKAN
UZEL