27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-29 NİSAN 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMl Emekli olabilmek için yaklaşık 40 yıl olan bekleme süresi prim gün sayısı artarsa 70 yıla çıkacak Geçici îşçiye emeklilik hayalTAHSİN AKÇA Çalışma Bakanı Emin KuFun SSK'de ikı a> içerısındeyapılacağını açıkladığı "acilservis müdahalesi" gerçekleştığinde geçici işçiler için emeklilik tamamen hayal olacak Yıllık çalışma sürelerinin ortalama 4 aya kadar inmesı rıedenivle. 5 bın iş günü üzerinden düşünüldüğünde. emekh olabilmek için yaklaşık 40 yıl beklemek zorunda olan geçici işçiler. Uluslararası ÇalışmaÖrgütü tarafından hükümete sunulan ve emeklilik yaşı ıle prim ödeme gün sayısının arttınlmasım öneren rapor nedenıvle daha da zor günler yaşayacak Kesın olmasa da erkekîerde 9 bın. kadınlarda ise 7200 güne çıkartılması beklenen emeklilik için pırım ödeme gün ^ayısı gerçekleşirse emekli olabilmek ıçın erkek ıs.çılenn 75, kadın işçılerın ı:>e 60 yıl çalışması gerektığı belirtılıvor Ağırlıklı olarak Köy Hızmetlerı. Karayolları ve Devlet Su lşlerı Genel ' Müdürlüğü ıle Orman Bakanlığı. ve Tanm Bakanlığı'nda çalışan ve sayılan 100 bin cıvannda olan geçici ışçi için çözümün mutlaka çalışma süreleri içerisinde aranması gerektıği "belirtılıvor. Ağırlıklı olarak K.öy Hızmetlerı. Karavollan ve De\let Su İşlen ıle Orman \e Tanm Bakanlığı'nda çalışan ve savıları I00 bın 'civannda olan geçici işçiler ıçın çözümün mutlaka çalışma süreleri içerısınde aranması Kamuda Geçici İşçiler Köy Hizmetleri G.M. Karayolları G.M. Orman işletmeleri Tarım işletmeleri Devlet Su işleri 43.000 5.000 30.000 3.500 18.000^ ılda 4 a\ çalışan geçici işçileri zor günler beklivor. gerektiğini kaydeden DİSK Başkanı Rıd\an Budak. "Ne kamuda ne de özel sektörde zaten insanları 50 vaşından sonra çalıştırmamava bakıvorlar. () nedeııle emeklilik sadece geçici işçiler için değil normal işçiler için de zor. Geçici işçilerin emeklilik statüleri belki diğer işçiler gibi belirlenmeyebilir. Va da daha a/ emekli maaşı alabilirler. l /laşma içerisinde bir çözüm aranmairdedı. Emeklilik yasa tasarısında yenı bır dıizenlemenin şart olduğunu belırten DSP Mılletvekılı Bekir Vurdagül ise koalısvon hükümetinin yeni dünya düzeni anlayışı içerisinde, siyasi ve ekonomik tercihini kullanarak emeklilik yaşını arttıracağını ve prim ödeme gün sayısını da bavanlarda 7 bın 200, erkekîerde 9 bine çıkaracagını ıddıa ettı. Şimdıki sıstemle bır geçici ışçinin emekli olabilmesı ıçın yaklaşık 40 yıl beklemesi " gerektiğini belirten Yurdagül. getırilmesi gereken sistemle bıı sürenın kadınlarda 60. erkekîerde 75 yıla çıkacağına dıkkat çektı. Yurdagül. emekli olabilmek ıçın geçici işçiler ıçın özel bır borçlanma yasasının gerekli olduğunu belırttı. ILO raporu tartışılıyor Bakan Kııl'un yaptığı açıklamaya göre halen Türkçe'ye çevrılerek Bakanlar Kurulunun anlayabıleceğı şekılde basıtleştırılmeve çalışılan ILO Raporu'na uygun olarak SSK"ye 2 ay içerısınde vapılacak müdahale. "emeklilik vaşı \e prim ödeme gün savısının arttınlması, SSK'nin bazı hiznıet vükünılülüklerinin değiştirilmesi ve SSK'nin özerkleştirilmesi"nı kapMVor 1983"te vıllık çalışma süreleri 9 av olan geçici işçiler. bugüne gelindığınde ortalama 4 ay çalıştırılırken. Malıye Bakanhğı'ndan alınan bilgiyegöre 1994'ten önce bütçede I yıllık sözleşme vapması öngörülen geçici işçılerın akıt süreleri de. 1995te ve bu vılın bütçesinde 2 ava ındırıldı DUNYA EKONOMISINE BAKIŞ /ERGİN YILDIZOĞLU LOSDRA Emeğe ve Toplumsal Adalete Yönelik Bir Saldın F ransa'dan sonra şimdi de Alman hükü- metı, Avrupa Para Birlıği sürecinin ve ka- mu malıyesı krizinin yükünü emekçilerin ' omuzlarına yıkmaya hazırlanıyor. Geçen haf- ta Alman hükümeti, sosyal harcamalarda 33 ' milyar dolarlık bir kesinti yapmayı amaçla- yan bır istıkrar paketı açıkladı. IG Metal Sen- , dikası Genel Başkanı Klaus 2wicker, bu pa- " keti "emeğe ve toplumsal adalete bır saldı- rı" olarak niteledı ve hukümet, ışveren tem- silcilerı ve sendikalardan oluşan Kanzlerrun- den ısimli uzlaşma plattormuna bir daha ka- tılmamakla tehdıt etti (Financial Times, 27/04/96). Sosyal Demokrat Partı Başkanı Oskar Lafontain'e göre paket "aılelere, emeklılere ve işsızlere yönelik antl-sosyal bir saldırıydı." (Internatıonal Herald Tribune 27/04/96). işverenlerin tutumu ıse farklı! Al- man Sanayicilerı Federasyonu Başkanı Hans Olaf Henkel, Kohl hükümetinin uzlaşma ça- ~balarının zaman kaybına neden olduğunu ve sendikaların geri dönülemez bir çöküşle kar- şı karşıya kaldığını düşünüyor(E T. 25/04/96). ,777e Economıst geiişmeleri "Almanya'da sı- nıfsavaşı" olarak aktardı ve yazısında hükü- metin "emeğe karşı sermayeden yana tutum almaya karar verdiğini" yazdı (27/04/96). An- laşılan, ekonomik kriz nihayet geldi ve Al- manya'da neredeyse 40 senedır egemen olan sendika-devlet-iş çevrelerı uzlaşmasının kapısına dayandı. Kriz kapıya dayanınca da devlet gerçek yüzünü ortaya çıkardı ve ser- mayenin çıkarlarını savunmak için emekçile- re savaş açtı. Anti-sosyal bir paket Fransa'dan sonra şimdi de Alman hükümeti, Avrupa Para Birliği sürecinin ve ka- mu maliyesi krizinin yükünü emekçilerin omuzlarına yıkmaya hazırlanıyor. Kohl hükümeti tarafından uygulanmaya konulacak olan "tasarruf paketi" tüm tasar- rufu ışçı ve emekçı gelirlerınden (kadın, ço- cuk, emekli ve hasta demeden) yapmaya ha- zırlanıyor. Emek karşısında bır tasarruf pake- ti görünümünde olan tedbırler, sermaye için bir teşvik oluşturuyor. Çünkü paket, serma- ye kesımınin gelirlerini arttıracak ve işçiler üzerindeki kontrollerinı güçlendirecek bırse- ri uygulamayı da beraberınde getirıyor. Bu yüzden IG Metal Başkanı, haklı olarak "İşçi- lerin. ailelerinin, hastaların ve emeklılerin ge- lirleri kanarken, müdürler ve yatınmcılarzen- gınliklerının üzerıne oturuyorlar" diyerek pa- kete tepki gösterdi. llımlı ve uzlaşmacı tutu- muyla bilinen Alman Sendikalar Konfederas- yonu Başkanı Diete Schilte de "Hükümet, büyük sermayenin etkisı altına girmiştir" de- mekten kendıni alamadı. Kohl hükümetinin uygulamak istediği pa- ket, hastalık paralarını düşürmeyi, kadınların emeklilik yaşını arttırmayı, bedensel özürlü- lere ve işsızlere yapılan harcamalarda kesin- ti yapmayı amaçlarken. pakette yer alan ya- sa değışikliklerı, işverenlerin ışçı çıkarmasını kolaylaştırıyor ve geçici ışçi kontratlarının ya- sal süresıni arttırıyor. Bunlara karşılık paket, esas olarak büyük şirketlerin ödediği kurum- lar vergısini azaltıyor. Ekonomik kriz Fransa olaylarının anıları henüz hafızalarda taze iken Alman hükümetıni böyle sert ve risklı bır karar almaya zorlayan etkenlerın ba- şında ekonomik kriz ve Şansölye Kohl'un ar- tık bırçok gözlemcıye göre bır "saplantıya" dönüşmüş olan Avrupa Para Birliği'r» ne pa- hasına olursa olsun gerçekleştırme arzusu var. Almanya'da bir ekonomik durgunluk hızla yaygınlaşıyor. Cuma günü Kohl'un 1996 için Almanya'da yüzde 0.75 büyüme hızı öngör- mesıne bakılırsa, bır resesyon tehlikesi de ufukta belirmeye başlamış durumda. Ocak- ta bir öncekı aya göre yüzde 2.8 düşen Al- man sanayı üretiminin yıllık daralma oranı yüzde 6'ya ulaştı. Şubatta sanayı sektörü sı- parişleri yüzde 1.2 düştü ve bö ylece yıllık ge- rıleme yüzde 5.1 'e yükseldi. iş çevrelerı gü- ven endeksı ise son ikı yılın en düşuk düze- yine inmiş durumda. Bu sırada ışsızlik artma- ya devam ederek 4.14 mılyona, yani yüzde 10.4'e ulaştı (Business Week 6/05/96). Devlet, sermayeden yana Ekonomik durgunluk kamu maliyesi den- gelerini, işsizlıği arttırarak ve vergı gelirlerini azaltarak daha da bozup Almanya'nın bütçe aç'ğını ve borçlanma gereğını arttıracak. Eko- nomik durgunluk derınleşmeye başladığın- da, bir karşıt eğilim olarak dış pazarların da önemı artar. Bu, Almanya için de geçerli. An- cak saat başına emek malıyetlerı Almanya'da belli başlı rakiplerınden oldukça yüksek. Ör- neğın saatlik emek maliyetı Almanya'da 35 dolar ıken, bu rakam Japonya'da 25. ABD, Fransa ve Ingiltere 'de 20 doların altında (The Economıst 27/04/96). Bu da Alman ışveren- lerıne göre Almanya'nın dünya pazarında re- kabet şansını azaltıyor. Dolayısıyla ış çevre- lerı, Almanya'da emek pazarının daha da es- nekleştirilmesını, böyleceemek maliyetlerının düşürülmesinı talep edıyorlar. işsızlik başka turlü azalmaz diyerek bır de tehditte bulunu- yorlar. Kohl'un tasarruf paketı uygulanmaya konulursa ışsızlik parasının ve dığer sosyal harcamaların azalmasıyla işsızlerin üzerinde- ki basınç daha da artacak; daha düşük üc- retlere ve daha dışıplınlı koşullarda çalışma- ya razı olacaklar. Üstelık. bu dolaylı olarak işi olan işçiler üzerınde de bir baskı yaratacak. Paketle geçici işçı çalıştıranlara sağlanan ko- laylıklar da işçilerin üzerınde Demokles'in kı- lıcı gibı duran geçici ış kontratlarıyla yöneti- cılerın kontrolünü güçlendirecek. Dığertaraftan Avrupa Para Birliği'nin, plan- landığı gibi 1999'da gerçekleşebilmesi için başta Almanya olmak üzere üye ülkelerin ka- mu açıklarının, GSMH oranının yüzde 3'ü dü- zeyine ınmesi gerekiyor. Halbuki şu anda bu oran Almanya'da yüzde 3'ün üstünde ve Kohl'a göre tedbır alınmadığı takdırde 1997'de yüzde 4'e yükselecek (Frankfurt Money Strategist 22/04/96 - Internet nüsha- sı). Kohl'un paketi, kamu harcamalannı yüz- de 50 kısarak bu açığı Maasthcht düzeyıne ındirmeyi amaçlıyor. Tabii bütçe açığının azal- tılmasının bir başka yolu daha var: Sermaye- yi ve servetı vergilendirmek. Ancak Alman hükümetinin buna hiç niyeti yok. Halen uy- gulanan servet vergisi bu sene kalkıyor ve Kohl paketi, -vergilen arttırmak bır yana- ku- rumlar vergısini azaltmayı amaçlıyor. Böyle- ce emekçı gelirlerinden kısılacak paranın bır kısmı dolaylı olarak sermaye gelirlerine akta- rılmış olacak. Almanya'nın sosyal yapısı ve güçlü sendi- kal hareketi bunu kaldırır mı? Bir olasılıkla kaldıramaz. Peki direniş Fransa boyutlarına ulaşabilir mi? Bu da bır olasılık. Diğer taraf- tan, Kohl paketinin yaratacağı toplumsal hu- zursuzluk, eğer akıllarını kullanırlarsa Sosyal Demokratların güçlenmelerine yardımcı ola- bilir. Ama burada Sosyal Demokratlar gibi tü- mü ile şaşkın bir siyasi hareketten bahsetti- ğimizi unutmayalım. Diğer taraftan Almanya'da, Fransa olayla- rına benzer bir direniş gerçekleşir ve Kohl pa- keti gerı püskürtülürse bu zaten itibardan düşmekte olan ekonomik liberalizmin gerile- mesini hızlandırmak bir yana, Avrupa Para Birliği'nin de tabutuna son çivıyı çakar. urkıye öyle klima, öyle fırsat Heat Pump ıli I• Temsa Türkiye'ye iki yeni Pencere Tipi Mitsubishi Klima sunuyor... Temsa, üstelik dünya standartlarının üstünde olan bu klimaiarı çok uygun fiyatlarla sunuyor... lSMayıs'a kadar MOOEL WR 91 CEN WR 183 PEN W KAPASİTE (BTU/Vı) SOĞUTMA 7 740 16000 ISITMA 16 200 P E Ş 1 N TOPtAM 39 800.000 65.300.000 V 1 SEÇENEK PE5INAT 13 100 000 21 300 000 3TAKSIT 10000 000 16500 000 TOPIAM 43.100.000 70 800.000 A D E L 2 SEÇENEK PEŞINAT uıooooo 22 900 000 5TAKSİT 6 300 000 10 400 000 TOPLAM 45.600 000 74.900.000 İ 3 SEÇENEK PEŞINAT 15 700 000 25 700 000 8TAKSTT 4500 000 7400 000 TOPIAM 51.700 000 84.900.000 • fıyaliara KDV dohjldır . Bu kampanya, TC Sanayı ve Tıcarel Bakonlığı'nın 2S 05 1994 larıh, 21940 sayılı «nrru Gazelede yaymlonon TRKGM-94/2-3 no'lu leblığıne uygundur TEMI İSTANBUL BÖLGESİYETKİLİSATICILAR1MIZ İSTANBUL/Bahcelevler Erok Tes 2'2 553 36 45 Bakrtöy Crtat So« Ltd ı212l542 8«46Be8«rta»KutesLld '2ı2»288 91 9ı Bostancı AkartuzLM 12151445 16 19 DikJıtas Teüsar, *S >212 259 18 09 Erenküy Ram Tes '216,356 83 01 EUtef JûeOi MJı '2121280 12 37 rfjmr Ltd. (212 263 55 36 Feneryoiu .Avsberg LW ,215, 348 B5 53 .ST Klına 216,345 65 59 FıiKlıkzade Tek-Tes Ltd (212, 533 23 27 Gayrettepe UnsaJ Mım (212, 288 98 7Û I 3 Hat Kad*6y .AM<n Ltd ı216ı 326 74 71 •CJojrova ısı Ud '216,416 5604,4 Hat .Qıns Ltd ŞC ı216l336 34 88.UWermaKUd-(2'6>326 61 74;3HatKarakSy .lsısanElek_l212ı249 9i 92.Sel Elet ı212ı251 95 45 KıııKoprakBoraLtaı2l6,347 6«56Küç<ikyalıA*sMjtı ı216ı4t;48 25MedıJyekSy^araca MaieUd 212:272 72 12 .(ap-PaiTıc (2121272 34 22 Suadiye rfaya MJı 12161384 95 95 Okreydanı AraBacıogiu üd,212 220 04 11 Taksim Kalon Sog A.Ş 1212,2491703 Unkapanı Gorsel Tc ı212ı 51909 57 ZeyMnbumu Ikam Havalanürma 1212) 583 03 11 BURSA Qjra Mumcu Ltd ı224) 252 49 16 ESKİSEHİR Unvak PaZ-1222} 230 70 72 KOCAEÜ/lzmlt Se( Bekt '262 239 28 78 SAKAHYV Adapazan Bayraktar Ltd 1264i 277 B8 38 TEKİROAĞ Irtan Kırtasıye (282,261 26 34 Cortu UstjndaO BoOnaı I2821651 28 84 ZONGULDAK Natoıa Ltd (372) 251 28 81 TEM(|)Q bır H O ©©BAIMCI Holdıng Kurulusudur MİTSUBİSHİ HEAVV INDUSTRIES, LTD. ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Birikimin İki Boyutu Dilımızın gıderek yaygınlaşan yabancı sözcüklerın saldırı- sından kurtulabilen özlü sözcüklerinden bırıdır bırikım. En yaygın kullanıldığı kültür ve sermaye konusunda kimi geliş- melerın ırdelenmesı gerekiyor. Geçen günlerde Moskova'da. Almanya ıle Rusya arasın- dayeni bir "Truva Savaşı" yaşandı. ikınci Dünya Savaşı so- nunda Almanya'dan çalınan ünlü Truva altınları Moskova'da sergilendı. Daha bırkaç yıl öncesine dek nerede olduğu bi- le bilinmeyen bu olağanüstü büyük kültür hazınesı, Sovyet- ler Birliği'nin dağılmasından sonra gün ışığına çıkabılmışti. Geçen yuzyılda bır Alman işadamı tarafından ulkemızden Al- manya'ya "götürülen" bu paha bıçilmez hazınelerı Alman hükümeti, her türlü yasal ve sıyasal olanağını kullanarak ge- ri alma savaşımı venyor. Yunantstan da araya gırmeye uğ- raşıyor. Türkıye, bu savaşımda taraf olamıyor; kendi kültür birikimine sahip çıkamıyor. Oysa Çanakkale'deki Truva, Avrupa kültürünün doğum pı- narıdır. Hemen tüm Avrupa uluslarının, bızdekı Ergenekon gıbı, çıkış noktası sayılır. Londra'ya bır zamanlar Yeni Truva denıldığını tarıhler yazıyor. Destanlara konu olan Truva Sa- vaşları tek tanrıh donem öncesınde bır tanrılar savaşını da sımgeler. Tanrıların bır bölümü Truvalıların. bır bölümü de Yu- nanlıların tarafını tutmuşlar. Çağının en ıleri uygarlığının ka- nıtı sayılan Moskova'da sergılenen altınlar kadar; Paris, At- hena, Hera, Helena vb. efsane kışılerı ve bır Yunan kurnaz- lığı olan tahta atıyla Truva, bu toprakların kültür bırıkiminin en görkemlılerınden bırıdır. Türkıye, Çanakkale'de gerçekten seçkın bır kuşağı top- rağa vermış olmasını, oradaki kültür birikimine sahip çıka- rak tamamlamalıydı. Bergama ve öbürleri gibı Truva kalıntı- larına etkın bıçımde sahip çıkılmadı. Moskova'da Alman-Rus Truva savaşı sürerken. Türkı- ye'nin Dışişlerı Bakanlığı. insan Hakları Vakfı'nı öbür bakan- iık ve güvenlık örgütlerine şıkâyet edıyor ve vakfa başvuran ışkence kurbanlarının ad ve adreslerıni saptamalarını ıstıyor- du. Kültür emekçileri gazetecıler öldürülüyor. sanatçılar ve bılım adamları hapsedılıyor ve ünıversite öğrencılerı polıs da- yağından geçırıhyordu. Yine aynı günlerde Avrupa İnsan Hakları Dıvanı. Türkıye'yı, insan haklarını çiğnedığı ıçın. sa- yılan yüzlerı bulan davalardan altısında, toplam 13 milyar TL ödemeye mahkûm ediyordu. Bız, yıllardır "kendımızle savaştan" kurtulamıyoruz. Baş- kaları bızım kulturel bırıkımımızı paylaşım savaşımı veriyor. • • • Bambaşka bır birıkım alanına, "sermaye birikimine" ge- lindiğınde. 1996'da da önemh bir sıçrama beklenmıyor. Devlet Planlama Teşkılatı, 1996 Genel Ekonomik Hedef- leri'nde toplam yatırımların sabıt fiyatlarla yüzde 8.4 oranın- da artacağını ve yatırım/ulusal üretım oranının da geçen yı- la göre bır puanlık bır artışla yüzde 25.3'e yükseleceğını ön- görüyor. Ancak, ılgınç bir nokta var; yatırım artışlarının kaynağı esas olarak "kamu kesimi" olacak. kamu yatırımları geçen yıla göre yüzde 16.9 artarken özel yatırımlar da yalnızca yüz- de 6.5 oranında artacaktır. Böylelikle geçen yıl yüzde 17.9 olan toplam içinde kamu yatırımları payı 1996'da yüzde 19.4'e çıkacak, buna karşılık özel kesimin payı da yüzde 82.1 'den, 80.6'ya düşecektir. Toplam yatırımlar içinde ka- mu kesıminin payı 1980 sonrasında süreklı azaltılıyordu, ye- niden artış sürecıne gırmesı 1995'te başladı. 1996 yatırım- larında kamu payını artırma olgusu, tüm ekonomı polıtıka- sını "ekonomidedevletiküçültme"anlayışınaoturtan hükü- met programı ile ters düşüyor. Geleneksel olarak Türkiye ekonomisınde kamu yatırımla- rı. özel yatırımları "uyarıcı" bir ışlev görür. Anlşşılır bağsplı- lık ilişkileri sonucu. kamu yatırımları arttırıldığında genellik- le özel yatırımlar da artar. Bu nedenle kamu yatırımlarını art- tırmagereği de, bu ılışkinın ekonomınin kendı nesnel koşul- ları sonucu, doğrulanmasıdır. denılebilır. Buna karşın. 1996 yatırımlannın sektörel dağılımı da son yıllarda olduğu gibi, sermaye bırıkımındekı görüş eksikliği- nisimgeliyor. Kamuyatırımlannındörtteüçü "ulaştırma", "di- ğer hızmetler" ve "enerji" sektörlerinde yoğunlaştırıhrken özel yatırımlarda da "konut", yaklaşık yüzde 43 ile her za- man olduğu gibi aslan payını alıyor; bunu yüzde 27.3'lük ge- çen yıla eşit bir pay ile imalat sanayii izleyecektır. Öyle gö- rülüyor ki sermaye birikimi bu yıl da "dokuma ve giyim" ağırlıklı nıteliğini sürdürecek. ekonomiyı daha uretken düz- lemlere taşıyacak yatırım malları üretımınden uzak kalacak- tır. Gerçekte. 1996'da da "ekonomikbüyümeden ürken" bir anlayışla yüzde 4.5 olarak amaçlanan yıllık büyümenın da- yandığı yatırım programı sayısal olarak yetersız, nıteliksel açıdan da eşgüdüm içinde işleyecek ve uzun soluklu geliş- me politikasından uzaktır. Kısaca, ekonomi bu yılı da sermaye birikimi şaşkınlığı ile geçirecek gibi görünüyor. Ve ülke yatırımsızlık-işsizlik-üre- timsizlik zıncırini bir türlü kıramıyor. • • • Bırikim "çok boyutlu" bir süreçtir; tüm boyutlarını birlikte geliştirecek bir toplumsal bilinç gerekiyor. Tüm olumsuzluk- larına karşın günümüz, gelecek ıçın çok olumlu birikim tohumlarını taşıyor. Kurban ve 1 Mayıs Işçı Bayramınızı, bu iyımserlıkle, kutlarım. ŞİRKETLERDEN HABERLER NORDSTERN İMTAŞ. Akdenız Tunstık Tesısler AŞ'ye aıt Kemer Tatıl Köyü"nü güvenceve aldı. EGE SİGORTA Genel Müdürü Avşen Kutluav. Istanbul Onıversıtesı Sosyal Bılimler Meslek Yüksekokulu bünyesındekı Sıgortacılık Bölümü öğrencılenne bır konteransla pazarlama stratejileri konularında bıleı verdı. AMER1CAN HOME StGÖRTA, Seaport Rotauranfta düzenlenen vemekle AIG Uluslararası Bölge sorumlularını ağırladı. ÇBS HOLDİNĞ bünvesinde faalivet gö^teren ÇBS Sanavı ve Otomotıv Bo>alan Pazarlama AŞ. Japonya'nın önde gelen otoomtıv bo\aları ureticisi Nıppon Paınt Co. Ltd. ile 1 Nısan 19%"da Teknık Lısans Antlasmaü ımzaladı. EV'AL Odeon . AEG, Profılo markalanyla ürettiği küçük ev aletlerı serisıne gelecek aydan ıtibaren Bosch ve Sıemens için üreteceği buharlı ütülerı de eklevecek. ARENA BİLGİSAVAR içinde bılgısavar donaııım ve yazılım ürünlerinde dünvanın en gelışmiş 60 arena markasına aıt. teknık bılgıler. konfıgürasvon. fıyat ve Türkıye'deki satış noktalarının veraldığı ürün ve fiyat kataloğunun 2. sayısını pıvasayr sundu. HEVVLETT R\CK.\RD bilgı teknolojisindekı geiişmeleri ve yeni ürünlerıni lnfo'% ile tanıttı. CÖNTINENTHİPERMARKET 11 Nısan- I Mayıs 19% tarıhlerı arasında uyguladığı "Kurban Bayramı Özel Fivat" kampanvası ile beraber 2 milyon lıra ve üzerindeki her alışven;, ıçın dağıttığı şans kuponu sayesınde 324 müşterısıne televızvon kazandırıvor. BRUT ACTIF BLÎ E after shave. deodorant ve eau de toılette çeşıtlerivle baslattığı ürün yelpazesıne tıraş köpüğü ıle tıraş kremıni de kattı. LOGO YAZILIM venı ürünü Logo Klasik Serısı'nı pıvasava sürdü. AKTİİ 7 FİNANS ılk üç ay sonunda 100 milyar liralık " faahyet kârı eldeettı M1TSLBISHI PRENSES. yetkili satıcılar toplantısında Povvertard fren sıstemı tcknolojİM ile ılgıii bılgı venldi. TRANSTÜRK HOLDİNG Makina Tanm EndüstrİM AŞ ıle Avrupa'nın önde gelen yapı market zıncırlerinden bırı olan Fransız kökenli Mr. Brıcolage firması ıle ortaklık kurdu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle