03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 NİSAN 1996 PERSEMBE CUlGHURİYET SAYFA HABERLER DSP, Bütçe Yasası'nın 10 maddesinin anayasaya aykın olduğu gerekçesiyle girişimde bulunacak Bütçe, mahkeme yohında DSP Grup Başkanvekili Soysal, bütçenin Anavasa'va aykın maddeleri hakkında bilgi \erdi. 100 trîlyonlUk kayip DSP Grup Başkanvekili Mümtaz Soysal. hükümetin yeni düzenleme yapmaması halinde, 100 trilyonu aşan kaynaktan yoksun kalacağını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 1996 yılı Bütçe Yasası'nın Türkıye Büyük Millet Meclısi (TBIVİM) Genel Kurulu'ndaki oylamasına katılmayan DSP. bu yasanın l() maddesinin anayasaya aykın olduğu gerekçesıyle Anayasa Mahkemesfne gıtmeye hazirlanıyor. Demokrâtik Sol Partı (DSP) Grup Başkanvekili MümtazSovsal. hükümetı bu yasalarla ılgılı acıl düzenleme yapmaya çağırırken "Eğer hükümet, bu maddelerle ilgili yeni düzenleme vapma/sa. 100 trilyonu aşan kaynaktan yoksun kalır" dedı. Avkın maddeler ± DSP Grup Başkanvekıli Mümtaz Soysal. dün TBMM'de düzenlediğı basın toplantısında. Bütçe Yasası'nın anayasaya aykırı hükümlen konusunda bılei yerdi. Bütçe Yasasf nın 6, 30. 3Î, 32. 35. 48, 60. 61. 65 ve 68. maddelerinin anayasaya aykın olduğunu ifade eden Soysal. bu aykırılığın. ancak ilgili yasalarda düzenleme yapılarak gıderılebileceğını vurguladı. Soysal. anayasaya aykın maddelerde öngörülen düzenlemeleri içeren yasalarda hükümetin bır an önce düzenleme yapması gerektığini. aksı takdirde. hükümetin 10ü trilyonu aşan bir kavnaktan voksun kalacaeını bıldirdi. Soysal, bütçe oylamasına neden katılmadıklarının sorulması üzerine de "Biz, ülke bütçesiz kalmasın diye oylamaya girmedik. Ama anayasaya ay kırı olmasın diye de Anayasa Mahkemesi'ne gjdiyoruz"görüşünü dile getırdi. DSP'nin Anayasa Mahkemesfne başvuruda bulunabilmesi içın 90 mılletvekilınin imzası gerekiyor. TBMM'de 75 üyesi bulunan DSP'nin bu ımzayı CHP ya da RP milletvekıllerinin imzasıyla tamamlaması beklenivor. DSP Genel Başkanı Ecevit'e göre Ankara'da işler kanşık 6 Yakında seçim olabîlir' "Partim tUtarll' DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit yurt gezilerini sürdürüyor. 22 hazirandaki yerel seçimler nedeniyle Antalya'nın ilçelerini gezen DSP Genel Başkanı. Serik'te yaptığı konuşmada. partinin çok tutarlı olduğunu söyleyerek iktidara geldiklerinde kalkınmayı köylüden başlatacaklannı belirtti. Ankara'da işlerin kanşık olduğunu söyleyen DSP lideri. yakın gelecekte bir genel seçim olabileceğini ileri sürdü. BLLENT ECEVİT SERİK-DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. parti olarak •tutarlı' olduklarını belırterek iktidara geldiklerinde kalkınmayı köylüden başlatacaklarını söyledi. Yakın tarıhte seçım olabileceğini belırten Eceut. "Çünkü Ankara'da işler gitgide kanşıyor" dedı. CHP ıle bırleşnıenın olanaksız olduğunu da dıkkat çeken DSP lideri. "Biz milletle birleşeceğiz. Atatiirk'ün emaneti de DSP'de yatıyor" dıve konuştu. 2 haziranda yapılacak yerel seçimler nedeniyle eşi Rahşan Ecevit ıle birlıkte Antalya'nın ilçelerini dolaşan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. dün Serık. Yukarıkocavatak ve Yeşilbayır beldderınde düzenlenen açıkhava toplantılarında konuşarak partısine oy istedı. Bugünkü düzenı kendilerinin değiştireceğıne ınandığını beîırtirken "Çok tutarlı bir partim var"dıyen Ecevit. "Allah nasip eder, DSP iktidara gelirse kalkınmayı köylüden başlatacağtz" dedı DSP lideri. izleyenlerin. "Senve Rahşan yeter" dıve seslenmesine "Hayır biz halkla büyürüz" şeklınde karşılık verdi. Bülent Ecevit. Türkive nüfusunun yüzde 40'ının köylü ve çiftçıden oluştuğunu anımsatırken köylü ve çiftçınin günden güne fakırleştiğıni söyledi ve "Kövlünün satınalma gücü nedir? Diğer ülkelerde ına/ot. gübre, ilaç ne kadar hesap edilmivor. İ retici pamuğu üretiyor. ancak dünya pazarlanyla rekabet edebileeek düzeyde değil" diye konuştu. CHP>i eleştirdi Bugünkü bozuk düzenden htçbır çıkar sağlamayan bir partinin iktidara gelmesi ile Türkıye'nin düze çıkacağını ifade eden DSP lideri Ecevit, sözü solda birliktelığe getirırken ısım vermeden CHP'yi eleştirerek şunları • •>i"n.i'i. söyledi: l • "Onemli olan bu düzeni siirdürmek isteyenlerin iktidara gelmemesi. İtalya'da birleşen partiler lekesizdi. Bizde sol denilen bir partinin üzerine İSKİ. ASKİ gölgesi düşmüştür. Biz tek başımıza iktidara geleceğiz inşallah." Yurttaşların "CHP ile birleşin" şeklmdeki uyarılarını da yanıtlayan Ecevit. "İSKİ, ASKİ volsuzluğuna bulaşacak, sonra "Tenıız toplum yaratacağız' diyecek. Bu olmaz. Biz milletlc birleşeceğiz. Atattirk'ün emaneti DSP'de yatıvor, Refah Partisi'nin önündeki engel de biziz" dedı. 'Oylar DSP'ye gelmeU' Tarımın sorunlarının çözümüne destek ısteyen yurttaşlardan oy isteyen Ecevit. "Bazı ANAP'lı ve DYP'li millefvekilleri de bize geliyor. Yörelerinin sorunları olduğunu, bakanlardan ricacı olmamr/ı istiyor. Madem sorunları DSP çözüyor o /aman da oy lar DSP'ye gelmeli. Biz iktadara tertemiz yapı mı/la. programımız ve kadromuzla hazırız" dedı Hükümetin gızli ortağı olduğu yolundaki ıddiaları da yanıtlayan Ecevit. "Laiklik düşmanı insanlara Türkiye'yi teslim etmemek için çekimser oyla ANAYOL'un kurulmasını sağladık. Kimseye diyet borcumuı yok. Muhalefet hakkımı/ı saklı tutuvoruz. Arpalıktan da hiçbir şey istemivoruz. Biz, halkın partisiyiz" diye konuştu. Ecevit yakın zamanda bir seçim olabileceğine de dikkat çekerken "Çünkü Ankara'da işler gitgide karışıyor" şeklinde konuştu. E c e v İ t ' İ l l ç o c u k sevgİSİ DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit yurt gezileri prog- ramındayeralan \ntalva'nınYukankocavatakbeldesindeyaptığı konuşmasındanson- ra kendisine uğur getirmesi için verilen bebeği başından öperken, bir buçuk yaşında- ki bt'bek Hakkı Hacıoglu, kalabalıktan korkarak ağlamaya başladı. (Fotoğraf: A A) Cem Boyner. politikada erken 'teslim' oldu. YDH'de eğilim devamdan yana ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cem Boyner ve Merkez Yönetim Kurulu üyele- rinın ıstifa etmesiyle feshedılıp edilmemesi tartışılan Yenı Demokrasi Hareketi'nde (YDH) genel eğılını. partinin yaşamını sür- dürmesı yönünde. Eski YDH Genel Başkan Yardımcısı Gürcan Banger. partıde ilk bö- lümiin sonaerdiğini belirterek "Seçim yenü- gisisırtınıızda büyük bir yüktü.Siyasetiyap- mamız gereken yere gidiyoruz" dedı YDH üyesı ve son genel kurulda genel başkan adayı olan Hüseyin Ergün de Boy- ner'in istıfa açıklamasını olumlu karşıladı- ğını, ancak partinin feshedilmesini doğru bulmadığını söyledi. Eskı YDH Genel Başkan Yardımcısı Ban- aer. Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. YDH'nın başarisiz olduğu ıçın değıl. Tür- kıye'deki siyasi partı modeline uyum sağla- madığı içın yenildiğini sav unarak "Gelenek- sel siyasi partiler olarak kalıp yeni ve farklı shaset yapmak münıkün değiL Geleneksel mo- delleıie bu ülkede sivaset vapmak mümkün değil. Sivaseti neredeyapmamızgerekiyorsa oraya gidiyoruz" dıve konuştu Banger. partıde aktıf görev alamayacak- larını belırterek "Partili elbisemizi rafa ası- yoruz. Başkanın si\il toplum ortamında ça- hşmak için sivaset ortamındançekilmesinişa- şırtıcı bulmuyorum. Birçok kaygısına da ka- hlıyorum" dedi. Partinin feshi niyetiyle is- tıfa etmedıklenni ve borçsuz bir partı dev- redeceklerıni vurgulavan Banger. "Bırakıp kaçmıyoruz. Köpeğin kuyruğunu lOsantim keseceksen. 1 ((defa birer santim değil, bir de- fada kesmeli divoruz" dedı. CHP lideri Baykal, yolsuzluk savlarıyla sarsılan hükümeti ve solu değerlendirdi 'Iddiaların araştmlmasına engel olmayız' ANKAR.\ (Cumhurhet Bürosu) - CHPGenel Başkanı DenizEJaykal.TE- DAŞ oylamasında olduğu gıbı TO- FAŞ'ta da usulsüzlük savlarının araş- tınlmasına engel olmayacaklarını söy- ledi. Yargıyla ilgili konuların siyasal- laştınldığını belırten Baykal. hükümete olan ınancın 1.5 ay ıçınde sarsıldığını kaydettı. Baykal. DSP'vi eleşti- rerek "Sol. geçmişte sağ politikalann kamufle edilme- sinde kullanıldı. Bir başka sol parti şimdi izlenmekte olan sağ politikalann sorunılusu olarakorta>a çıkıvor. Sol adn na bundan kurtulmak lazım" dedı. CHP Genel Sekreten Adnan Keskin de D\P Genel Başkanı Tansu Çillerın TEDAŞ \e TOFAŞ soruştur- malarını engellemek amacıyla RP ıle koalısvon olası- lığını gündeme getirmesını "siyasi ahlakla bağdaşma- yan bir tutum" olarak mtelendirdı. DYP lideri TansuÇillerhakkındaki soruşturmaöner- gelerinde ızleyeceklerı tav rı ve sol partılerin parlamen- to yapısındakı yerını Cumhuriyet'e değerlendıren De- nız Baykal. "Hükümetin bir anlamı kalmadıartık" de- dı. 1.5 ay önce kurulan hükümette vaşanan güven bu- nalımı sonucu partılere olan ınancın sarsıldığını ve uınut kırıcı bır görüntü doğduğunu belırten Baykal. şunlan sövledı. "Bugün tartışılan. bu hükümetin biti- şini sağlavacak durumlar daha önce de herkesin bilgisi içindeydL Buna karşın yola çıkıldı. Bu hükümeti kuran- lar \e destekleyenler şimdi 'Böy le hükümet olmaz' di- vorlar. Bu. ülkeyc karşı sorumlulukla bağdaşmaz. 'Bu gıdişRP'yevarıyor'sözleribövkdönemk'rdeçdkçıkar. RP'nin v ükselnıesini haklı çıkâracak bir neden «öremi- yonım. L'züntü duy uvoruz. Vargıy ı siyasallaştırmamak İazım. \blsuzluk suçiamaları karşısında dokunulmaz- lık bir kalkan olmaktan çıksın \e normal >argı kanalla- rı açılabilsin. Bu konudaki hukuki btlirsi/likleri orta- dan kaldıracak yasal dü/enlcmc getirilsin divoruz. Bir si\asalahlirk\asasıçıksın divoruz. Hukuku oluşmamış. hukuku sivasal etkilere açık bir alanda karşılıklı suçla- malaıia unıııt kıncı bir manzara v ar. Böy le bir tablonun içinde iddialann sorgıılanmasına dönük şansı engelle- nıemiz söz konusu olamaz." Denız Baykal. usulsüzlük ve volsuzluk konulannın genel sıyasal tartışmanın ıçıne çekılnıesınden yana ol- madıklarını. ancak gündeme gelen ıddıaların araştınl- ması yönündekı tavırlannı sıirdürdüklennı vurguladı. TOFAŞ konusundakı soruşturma önergesınde de olum- luov kullanacaklarınıbıldııenBavkal. "Türkıye'ninso- rumlu siyasetçilere ihtiyacı var. Örtaya atttğı iddiav ı ta- kip edebilecek gereğini yerine getirebilecek sivasetçile- re ihtivaç var" görüşünü dıle getırdi. CHP lideri Bavkal. Avrupa'da sol partılerin oyların- dakı artışın anınısatılnıası üzerine. bunun doğal bir so- nuç olduğunu belırterek. aynı koşııllann Türkıye'de de bulunduğunu kaydettı. Baykal. hükümet oluşumuna destek veren DSP'nın tavrını eleştirerek. şu görüşlerı dıle getirdı: "Geçmişte soL sağ politikalann kamufle edilmesinde kullanıklı. Bu çok haksız bir v ıpranmava neden okiu. CH P olarak bunu aşına gay retine öncülük yapıyoruz. Czün- tü \erici bir gerçek de. bir başka sol parti şimdi izlen- mekte olan sağpolitikalann sorumlusu olarak ortayaçı- kıyor. Sağ oluşuntların sorumlusu haline solu getirme- mek lazım. Bunu sağlavabilirsek \e solun kendi içinde en a/ından bir toparlanma içine girmesi gerçekleştiri- lebilse. moral olarak da si\ asal olarak da I ürkiye'de so- lun dışında birseçeneğin ortay a çıkma hakkı taşımadn ğına inanıyorum. Şu andaki tablo da bunu gösterivor. SoL kendi değerlerini v aşama geçiremedi. haksız biçim- de sağın uygulamaları sola fatura edildL suç ortağı ha- line getirildi." Denız Baykal, Türkıve'nın mali bunalıma girmesi- ne gerekçe olan politikalann sağ partiler tarafından v ü- rütüldüğünü sav unarak sözlerını şöv le sürdürdü: "Ma- li bir tükenişe gelişimiz, borçlanma anlav ışına, \ergi al- manıa anlav ışına dayalı bir malive politikasının sonucu olmuştur. Bu tükeniş, özelleştirme ödemlerine v ol açnuş- tır. Nasıl olursa olsun. hukuk olmadan. şeffaf olmadan, çalışanlann güvenceleri dikkate alınmadan.' sal \ e ola- nak sağla' anlay ışına Türkiye'v i getirmiştir. Özelleştir- me de bunun sonucu olmuştur. Yergi almama anlay ışı- nı, vergisizliği ikanıe eden borç ve şimdi satnıa özlemi." NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR Pop şarkıcısı Yıldız Tilbe'nın ba- şına gelenlerden etkilenmemek müm- kün değil. Tanınmış bir ses sanatçı- sının, bir yıldızın evi gece yarısı ba- sılıyor. Her yer didik aranıyor ve sa- natçı. oradaki arkadaşlarıyla birlikte esrar içtiği gerekçesiyle gözaltına alı- nıyor. Gözaltına alınmak Türkiye'de ezi- yetli bir iştir. Çok kötü koşullarda günlerce. bir kenara atılıverirsıniz. Pislik, yorgunluk içinde sorgulanırsı- nız. Burada göreceğiniz uygulama- nın hoyratlığı tamamen polisin key- fine kalmıştır. Eğer size kötü davran- maya karar vermişlerse o zaman her şey daha zor oiacak demektir. Yıldız Tilbe'ninevinin hoyratçaba- sılması birçok soruyu ve endişeyi de beraberinde getiriyor. Bir ınsannın. es- rar içiyor diye paldır küldür evi bası- labilir mi? Çünkü konut dokunulmaz- lığının en önemli unsurlarından biri- si, başkasına zarar vermedikçe dev- letin de bu özgürlüğe karışmaması- dır. • • • DGM savcılan. Tilbe'nin evine bas- kın gerekçesinin uyuşturucu ticare- ti olduğunu belirtiyorlar. Bu durum- larda yasalara göre polis, mahkeme kararı olmadan ev baskınları yapa- biliyormuş. Tilbe'nin uyuşturucu ti- Yıldız Tilbe'nin Başına Gelenler careti yapmadığını sanırım polis bi- liyordu. O evde esrar içildiği istihba- ratını alan polisin, ticareti de kimin yaptığını bilmesi gerekir. O ev basıl- madan ve insanlar teşhir edilmeden de esrar ticareti yapanlar bulunabı- lirdi. Tilbe'nin yakalandığı andan itiba- ren kamuoyuna teşhir edilmesi. bu işin en sakat tarafı. Sonunda uyuş- turucu olup olmadığı dünya kamu- oyunda ciddi ciddi tartışılan esrar nedeniyle bir kimseyi yakalamak. günlerce sorguya çekmek ve onu ağır bir suçlu gibi teşhir etmek. çok fazla bir yaptınmdır. Bu yaptırımın Tilbe'nin ruh dünyasında ciddi yı- kımlaryapabileceğini de düşünmek gerekiyor. Gazino dünyası ve bu dünyanın kendine özgü kuralları, sanatçılar üzerinde zaten yıpratıcı etkiler yapı- yor Bu dünyanın mafyahesaplaşma- lanyla ve kanundışılıklarla örülmüş abartılmış öykülerıni bulvar basının- dan biliyoruz. Yıpratıcı ve ömür törpüleyici bu dünyada Tilbe. dayanmak için sah- neye çıkmadan önce birkaç bardak alkollü içki içtiğini söylüyor. Alkolık ol- manın sınırına gelince de esrara yö- neliyor. Sahne sanatçılarının büyük çoğunluğunun benzer sıkıntılarla iç ıçe yaşadığı, herkesin bildiği bir ger- çek. Onların da bu dünyanın acıları- nı ve yorgunluklarını giderebılmek amacıyla uyuşturucuyla yüz yüze geldıkleri dillerde. • •• Uyuşturucuyla mücadele bütün dünyada cıddı bir sorun. Ama bızim sorunumuz, uyuşturucuyla müca- deleden çok. uygulanan hoyrat yön- temler. Ve poliste henüz suçlu olup olmadığı bilinmeyen insanlann çeşit- li suçlar yüklenerek perişan görü- nüşleriyle teşhir edilmesi. Yıldız Tılbe, polisten DGM'yegider- ken kendisine tanınan bir olanaktan yararlanarak giyimine kuşamına çe- kidüzen veriyor. Basının ve kamu- oyunun önüne daha derlı toplu çık- ma olanağını buluyor. Elinde kızının verdiğı kırmızı gülle savcılığın karşı- sına çıkıyor. Herkesin beklediği gibi, Yıldız Til- be, savcılığa çıkarıldıktan sonra tu- tuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyor. Serbest bırakılacağını bü- yuk bır olasılıkla bu baskını yapan po- lis teşkilatı da biliyordu. Onlarca de- neyden sonra bir içicinin tutuklanma- yacağını öğrenmişlerdir. Yıldız Tılbe tutuklanmadı, ama ağır birşekildecezalandırıldı. Günlerce gö- zaltında tutuldu. Tutuklanma iste- miyle savcılığın karşısına çıkarıldı. evi basıldı, eşyalan darmadağın edil- di. En önemlisi, duygusal açıclan bü- yük bir yara aldı. Belki de onu bırile- ri cezalandırmak istiyordu kim bilir? Birilerinin hoşuna gıtmeyen şekilde davranmıştır kim bılir? Bir esrar içicisi olduğu polisçe bi- lınen Tilbe, gözaltına alınmadan ve evi basılmadan da sorgulanabilir ve aynı sonuç elde edilebiîirdi. Ama ne- dense böyle yapılmadı. Polisin de kendine göre haklı gerekçeleri mut- laka vardır. Hiçbir gerekçe, böyle bir hoyratlığa haklılık kazandıramaz. Yıldız Tilbe, serbest bırakıldıktan sonra kendisine uzatılan mikrofon- lara, bir açıklama yapmak yerine ün- lü "Delikanlım" parçasını söylemiş. "Vazgeçmem asla" demiş. Yıldız Til- be, güzel, kısık ve buğulu sesiyle "Bütünyasaklan yasakla" diyordu. Bu parçasını çok sevmıştim. Kendisine geçmiş olsun diyorum. "Bütünyasakların yasak" olduğu bir dünyada daha güzel şarkılar söy- leyeceğine inanıyorum. POIJTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Kapan... Gazıantep'te bir tarikat şeyhinin yurdu... Yurdun hemen gırış bölümunde bır Atatürk büs- tü... Öğrenciler sabah akşam Atatürk büstüne tükürü- yorlar... Gaziantep'teki öğrenci yurdunda iki yıl kalan bir genç anlatıyor bunlan. Tarikat şeyhinin kapanına kı- sılan genç, sonunda yurttan kaçıp kurtuluyor... Öğrenci dıyor ki: "Aralanndan zor kurtuldum. Benı uzun süre izle- diler. Şimdinerede olduğumu bilmiyorlar..." Laik demokrâtik Türkiye Cumhuriyeti'nin Milli Eği- tim Bakanlığı'na bağlı okulları şeriatçı-ırkçı kuşatma- sı altında bugün. Takkeli, sarıklı, çember sakallı er- kek, kara çarşaflı kadın öğretmenler derslere giriyor. Laik demokrâtik cumhuriyetin velileri, kaymakamla- rı ise bu olup bitenlere göz yumuyor. Şeriatçı yurtlar, okullar, dershaneler yerden mantar biter gibi çoğalıyor. Ödüllü 'seviye tespit sınavları' yapılıyor. Özellıkle Istanbul'un varoşlarında 'kol ge- zen ' yobazlar, el ilanlarıyla yoksul ailelerin çocukları- na kancalarını takıyor. Bu karayobaz çetelerine kim dur diyecek? Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, 'laik demokrâtik cumhunyet'\r\ üzerine çöken 'yarasalar' için ne düşünüyor? Işte el ilanlarından bır tanesı: "Geleceğe hazır mısınız? Fen lisesi, askeri lıseler, süper liseler için bınlerce rakibiniz arasındaki sevi- yenizi öğrenmek, kendınizı denemek ıstiyorsanız, iş- te fırsat! Üstelık elektronik sözlük ve tam eğıtım bur- su ödülü. İlk beşe tam eğitım bursu. Birinciye elekt- roniksözlük. Ikincıye databank. Üçüncüyetelefon ha- fızalı saat. Sınava giren herkese sürpriz hedıyeler..." El ilanlarını dağıtan yurtların adı: Aytimur, Hafız Ah, Yenimahalle. Güngören, Nızami ikbal, Hasan Feyzi... Bu yurtlarda ders verenler kımlerdir? Yanıtı biz verelim: Ünıversıte öğrencıleri... Milii Eğitim Bakanı Turhan Tayan'a soruyoruz: "Üniversite öğrencilen ne zamandır öğretmenlık ya- pıyor, yasadışı kurslara izin veriliyor?" • • • Şeriatçı vakıfların Kurban Bayramı için hazırladıkları tebrik kartlarını ve kıtapçıklarını gördünüz mü? Marmara Eğitim ve Kültür Vakfı'nın hazırladığı ta- nıtım kitapçığına bır bakalım: "Gayesi, guzel Türkiye'mize geçmişiyle banşık, ge- leceğine ümıtle bakan, vatan sevgısiyle dolu, vasıflı birAltın Nesilyetıştirmek olan Marmara Eğitim ve Kül- tür Vakfı, gün geçtikçe ağırlaşan kutlu yüküne omuz verecek civanmertler arayışındadır. Özü itibanyla hayır olan Kurban kesme ıbadetıni- zi, bır de bu kurbanlanmzı Istanbul'un dört bıryanı- na dağılmış eğitim yuvaları, yurt ve evlerıyle yetişen gençliğe hizmet götürmeye çalışan vakfımıza bağış- lamak suretiyle, Hakk ve halk katında kat kat hayırlı kılmış olacaksınız. llışiktekı formda 1996 Kurban se- zonu için belirlenen büyük ve küçük baş hayvan fi- yatları ve bağışlannızı iletebıleceğınız müesseselen- mizin telefonlan mevcuttur. Atalarmirası kadirşinaslığınıza sığınarak yaptığımız bu başvurunun karşılıksız kalmayacağına inanıyor, yapacağınız bağışlar için şimdıden takdir ve teşek- küıierimizi sunuyoruz. Bitvesile Kurban Bayrammızı tebrik ediyoruz, efen- dim." Oldukça pahalı bir kâğıda basılan 'Marmara Eği- tim ve Kültür Vakfı'nm tanıtım kitapçığının içinde bir de 'Kurban bağış formu' bulunuyor. Bağış formun- da 'Kurban 96 için belirlenen fiyatlar' yazıyor. Örne- ğin büyükbaş hayvan hıssesi 10 milyon lıra, küçük- baş hayvan 11 milyon lira olarak belirleniyor. Formun arka yüzünde ise M. Fethullah Gülen imzalı şu yazı bulunuyor: "Başkalarınınyardımınakoşmak, Allah'ın inayetine sunulmuş en beliğ bır dâvetiyedir." Deri başvurusu için adresler ise ilginç: Kırklar Er- kek Öğrenci Yurdu. Gültepe/İstanbul. Erkul Erkek Öğrenci Yurdu. 4. Levent/istanbul... Şeriatçı vakıflar atakta... Eh, ANAYOL ıktidarı onları koruyup kollar... Nedemişti RP Rize Milletvekılı Şevki Yılmaz, Baş- bakan Yardımcısı Nahit Menteşe'ye: "Allah nzası için Kurban derilerine dokunmayın..." • • • Uzun boylu, zayıf genç 'tarikatyurtlan'nöa uzun sü- re kalmıştı... Diyordu ki: "Bunlann amacı köprüden geçene dek 'ayıya da- yı demek.' Artıkköprüyü geçmek üzereler. Tekamaç- ları laik demokrâtik cumhuriyeti yıkmaktır. Bu yıl as- keri lıselere yığılma yapacaklar. Hedefleri en az 200 öğrencıyı asken liselere, 400 öğrenciyı de astsubay okullarına sokmaktır." Uzun boylu zayıf genç. 'din baronu'nun o bıldiği- mız marifetlerini de anlattı... Şeriatçı vakıflar, 'Kurban derısi' vurgunu için kolla- rı sıvadılar... Kimi valiler, kaymakamlar, emniyet müdürleri 'şeriat- çı vakıflann' yanında... Tansu Hanım, Mesut Bey bu konuda ne diyorlar acaba? Trilyonlar şeriatçı vakıflann, RP'nin kasasına girecek, laik demokrâtik cumhuriyet sözünü sabah akşam ağızlanndan düşürmeyenler ise seyredecek... Eh, bu arada 'cfev/ef/m/z'ÖDP'nin 'Işsızlik, yoksul- luk ve savaş istemiyoruz! 1 Mayıs'ta alanlara' yazılı afişlerini polis marifetıyle toplatacak, polis Diyarbakır Garı'nda Istanbul'dan yola çıkan 'Barış Treni'ri\ bek- leyen yurttaşlanmızı coplayıp gözaltına alacak, 17 nisanda yine Ankara'da gözaltına aldığı öğrencilen sor- gulayacak. Neden? Ülkenin bölünmez bütünlüğü ve 'milli' beraberliği içın... Dünkü Cumhurıyet'in bırinci sayfasında iki fotoğ- raf vardı... Lürfen o fotoğraflara bir kez daha bakıp uzun uzun düşünün... Sanklı. cüppeli göstericilerin Hizbullah'ın hangi kolu olduğuna, ülkemızde nasıl örgütlendiğine yine sizler karar verin... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya u» Planet.com. TR Vatanseverler, insanlar, doğaseverler, toprak ero^yonu size sevebileceğiniz hiçbir şey bırakmıyor. T.E.M.A. Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Yarlıkları Koruma Vakfı Tel.: (0212)281 10 27 268 09 85
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle