Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 NİSAN 1996 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
'Demokrasi Oyunu' mu 'Gerçek Bir Demokrasi' mi?
Prof. Dr. MERYEM KORAY Dokuz E\ lul Um. İkt td Blm Fak
B
u ulkede demokrası ıle ıl-
gılj cıddı sikıntılarımız ol-
duğunuhepbılıvor zaman
zamandabırolçudebunun
kavgasını veıiyoruz An-
cak bu kavgayı verenlerle
toplumun çoğunluğuarasındasankı bırdu-
var\ar, bunu aşmak da kola> gorunmu-
yor Zaman zaman bılınç duzev ımızın du-
şukluğunden, zaman zaman demokrasi
kulturumuzun vetersızlığınde soz edıyo-
nız. zaman zaman da bu toplumun demok-
rası\ı ogrendığıneınanbelırtıyoruz Ben
kendı adıma neve ınanacağımı ^ırmıs.
durumdayım \ ınededoğrusukaygılı ve
umutsuz değerlendırmelerım ağır bası-
yor
Bu ulkede askerı darbeler oldu. muh-
tıralar vaşandı çoğumuz sessız kaldık
Bu ulkenın bırçok değerı. bırçok aydını
düşünceJeri j uzunden ya yargılandı. hap-
se atıldı >a da bır suıkaste kurban gıttı.
onlan okuyan dınleyen, onların ^ıırlerı.
romanları. yazılarıy la buyuyen bızlerses-
sız kaldık Bu ulkenın gençlen. kuşak ku-
şak, kendı lennın \e ulkenın gelecegınden
duvdukları kavgılarla vollara dokuldu-
ler. bızler sustuk Onlar coplandılar. tu-
tuklandılar. ışkencegorduler bızierana-
lar. babalar. karde^ler olarak sessız kal-
dık Bu ulkede kaç > ıldır kanayan bır \a-
ra \ar Llkenın bır verınde ınsanlar olu-
yor. ınsanlaryennden vurdundanoluyor
bu toprak bızım de bu "canlar"' kımın dı-
ye sormuyoruz Kaııavanyarayı sessizce
sevredıvor. lıatta bundan soz eden olursa
sessızce etrafını bo^alrmavı yeğlıyoruz
\ma "demokrasi" lafı etmeye de bayılı-
yoruz Darbeler demokrasi \aadı ıle ya-
pılmakta. hukumetler demokrasi sozu
\ermekte. bırçok kesım kendını demok-
rasi bekçisı olark ılan etmektedır \e \ar
kı ancak "demokrasi" bır turlu geleme-
mektedır Herkesın kendıne gore bır de-
mokrasi tanımı ve savaşımı vardır. oysa
butanımlarvesavaşımlarıçınde "demok-
rasinin özii" gume gıtmektedır
Korkanm biz, demokrasiyi sivasal, bir
hakolan ~o\ verme" hakkına indirgiyor,
hatta bunu da sandıklar, mevdanlar, nu-
tukJar gibi daha da dar bir niçimde algn
Jnonız. Çoğumuz, bunun dıynda bırde-
mokrası anlay ışını. başına -bela" açacak
bır ış olarak gormekte \e uzak kalmak-
tayız Boyle olunca. demokrasi çok si-
nırlı duzeneklerle (mekanızmalarla) ış-
leyen dar bır aianda kalan bır "ovuna"
donuşmektedır Bu oyun ıçınde bır kesı-
mımız. oy hakkmı sıyasetçıden "birşej-
ler isteme"hakkı olarak algılıyor ve oy le
kullanıyor K.ımı ış. a:>peşınde kımı ge-
cekondu derdınde. kımı ıhaleler. paralar-
la ılı^kıde bu oy una katılmakta \ e sonuç-
tasıyaset oyunu bır "ıtıüşteri-seçınen''ılı>-
kısıne donuşmektedır \1uşterı- seçmen
jlışkısınıntaraflarıolanseçmenlervepo-
lıtıkacılar. seçnıe ve seçılme hakkını te-
pe tepe kullandıklarından "dtmokrasiv i
çokgerçekçi biçimde" anlamışvekullan-
mıs, oluyorlar şıkâyet edeceklerı bır ^e>
dekalmıyor Buçıkarcıdemeyelım "ger-
çekçi" kesım dışında kalanlar ıse onlar bu
ovunugoruvorvebunedenlesıyasalpar-
tılere parlamentoyakarşı guvensızlıkdu-
yuyorlar. ancak "kendiküçiikdümaları'"
\e kendı savas,ımlanna donmenın dı^ın-
da "ajunu" değıştırmek ıçın pek bır şey
yapmıvorlar Meydan yıne " ^ u n u " 1yı
kdvramış olanlara kalıyor
Işte bıryandan sıyasetten çok korktuk
ve korkuttuk. ancak demokrasının kendı-
sını değıl de lafını çok sevdık, ote yan-
dan sıyasal ıktıdarlardan hep çok şey bek-
ledık. ancak onları bırer "araç" olarak
kullanmayı bırçoğumuz beceremedı \c
guvensız. umutsuzkalakaldık Şımdı hem
y anlısımiz nerede dıye sormamız hem de
artık bu kavramları doğru anlayıp. doğ-
rukullanmamızgerekmezmı 'Turkıye'de
de bızlerın demokrasının ~biçiminı"" de-
ğıl "özünu" ly ı anlamamızın zamanı gel-
medı mı>
Orneğmseçme-seçılmehakkının siya-
sal kurumlann varlık nedenını bırsorgu-
layalım bakalını Goreceğız kı sıyasal
haklar ya^ama hakkı. kışı dokunulmaz-
lığı kiijiguvenlığı,duşunceaçıklamaoz-
gurluğu gıbı ınsanın en temel haklarını gu-
vencealtınaalmanınbıryoludur insanıçm
kısj guvenlığı. du^unce açıklama ozgur-
luğu gıbı hakları yasama geçırmeden. ıs-
tedıgımız kadar o> hakkımızı kullanmış
olalım gerçekte henuzdemokrasıyle Ta-
nışmamışı/*' demektır
Seçme-seçılme hakkı gıbı bu hakkın ya-
sama geçmesı ıçın gereken anayasa. sı-
yasal partı parlamento seçım sıstemı gı-
bı kurumlar da başlı ba^ına bır amaç ol-
maktan çok bırer •"araç" olarak onem ta-
^ımaktadırlar Turkıye'de oyle mı' Yok-
sa. oy verme ı^lemı gıbı bu kurumlar da
kendılennı varlıknedenlerı olan amaçla-
ra hızmet edecek araçlar yerıne bırer
"amaca" mı donuşturduler' ku^kusuz
sıyasal partılerın olması. parlamentonun
olu^ması seçım sistemının ı^lemesı onem-
lıdır ancak bunlar toplumun sorunlarını
çozmek ıçın vardırlar. arrtırmak ıçın de-
ğıl Oysa Turkıye'de yıllardır sıyasal ya-
pının cıddı bır sorun karşısında cıddı bır
çozum urettığını sov lemek mumkun mu'
Ote vandan. bırçok kez ya^adığımız gıbı
sıyasal partılerın kendılen bırçok sorunun
kaynağı durumunda değıller mı' Turkı-
ye'desıvasetın. belırlı kısıselçıkar\ebek-
lentılerı dışında. bır "çozum \eri"değıl,
bır "sorun kaynağrolduğunu soy lemek
sanırım yanlış say ılmaz
Oy sa sıyasetten \ e sıyasetçıden çozum
bekledığımızne çok sorunumuz var Eko-
nomık, sıyasai. sosjo-kulturel açıdan bır
sorunlar yumağı ıçınde yasıyoruz Bır
yandaalıs,ageldığımızenflasyon\eışsız-
lık, durmadan artan ıç ve dış borçlar. ]f-
las durumuna gelmı^ bır kamu malıyesı,
toplanmayan vergıler. sav urulan kaynak-
lar.rantekonomısmınba^ımızaorduğuço-
raplarve ne yapacağını ^a^ırmış gıttıkçe
ofkelenen bır toplum Ote vandan arfan
faılı meçhul cınayetler. kaybolan gençler
ve ınsanlar ı^kencede olen ya da sakat-
lanan. yıkılan, bo^altılan koyler. ev ler \e
harcanan tnlyonlara kar>ın durmayan bır
sa\aş \'edebunlarıkonu!>manın bıleya-
saklandığı bır "Tıirki>e"
Şımdı bu toplumun bu demokrasının.
bu sıvasal kurum vemekanızmaların "hal-
ipürmelali" nasıl değısecek' Sıvasal >a-
pının bu konuda yeterlı olduğu >a da ye-
terlı bır ıstenç (ırade)gostermedığı açık
Zaman zaman ağzında bazı çozumlerge-
velıyor. zaman zaman. hatta buyuk soz-
ler venyor. ancak ortada bır şev yok Or-
neöın toplumsal huzur v e banş ıçın de de-
mokratık bır toplum olmak ıçın de ınsa-
nın btrdeğerolduğu. ınsanhak veozgur-
luklerıne dayalı bır topluma kavuşmak
ıçın de geçmışımız ve bırbırımıze saygı
duymak ıçın de "4
Kürt"sorununa daha
farklı yaklaşmak. daha farklı çozumler
uretmek zorunday ız Bu çozumler neler-
dır, bılmıyorum Bıldığım bır ^ey var
Ozgurce duşunmemız konuşmamız ve
tartı^mamız gerek Bızboylemı vapıyo-
ruz'
Dışarıdan gelen baskılara karşın. ıçın-
de yeralmaya çalıştığımız Batı dunyasi-
na kar^ın ne duşunce açıklama ozgurlu-
ğunu ya^ama geçırebıhyor, ne de ınsan
hakları ıhlallerını onleyebılıyoruz Aca-
ba sıyasal ıktıdarlann bu yolda bır ıstenç
ve çaba gostennelerını zorlayacak top-
lumsal duyarlılık mı toplumsal ıstem mı
eksık9
Bırbırımızden ve bır yerlerden
korkmak verıne. "ınsanlar konuşa konu-
şaanlaşu-
'"dıvenatasozumuzuanımsasak
lyı olmazmı7
O> levse hadı. hepımız. du-
^unduğunuozgurceaçıklamak vekonuij-
makıstıyorumdıyelım Bır kez olsun ken-
dı bıreysel ya da orgutsel taleplerımızı
bıryana bırakarak bu toplumun oncelığı
"demokrasidir'" dıvelım Bır kez olsun
"duşunce ne olursa olsun vasaklanma-
nıalı ınsanlar bunun için hapse atılmama-
lı, işkence gormemeli" deme noktasında
bırle^elım
DUZYAZI TARTIŞMA
ORHAN BtRGİT
LOPİ, LOPİ!
Bolucu orgutle son çatışmalarda şehıt duşen Mehmet-
çıklerden bırısı de Adıyamanlı Pıyade En Erdal Şireci.
Erdal'ı, oncekı gun Edırnekapı Şehröığı'nde toprağa ve-
nrken bayrağa sarılı tabutunu kucaklayan yakınlan, ana-
dıllerındenagıtlaryakmışlar, Kurtçe "Lon, ton"dıyehay-
kırmışlar Lorı nın evlat anlamına geldığınij haberının ıçın-
de yazan gazetecı arkadaştm Mustafa Ozdabak, şehıt
babasının "Oğlum sen de Kurtsun Senı nıye oldurdu-
ler" dıye feryat ettığını de anlatıyor
Teror olum kusarken ne Turk tanıyor ne de Kurt
1
Özel-
lıkle oyunu kendı kurallarına gore oynamayan soydaşı-
nı hfç bağışlamıyor
O bağışlamayış, sorunun bır ırk, bır soy yönu ıle ele
alındığı surece, çozum yerıne, karmaşaya doneceğının'
sayısız kanıtlanndan bınsıdır
Oysa. akan kanın bır an once durmasını ve ne "lorı "le-
nn, ne de başka evlatların en verımlı yaşlannda olume
gıtmemesını ısteyenler, o tapraklarm gerçek sahıplen de-
ğıller mı''
Onların azımsanmayacak sayıdakı bolumu, adına ıs-
tersenız "guvenlık nedenıyle" ıstersenız, başka neden-
lerle deyınız, yerlerınden yurtlanndan edılen on bınlerce
ınsanın yenıden topraklanna donmesını, aşa ve ışe ka-
vuşmasını ısteyenlerden oluşuyor
Beş yıldan berı ılk kez bolgeye gıttıgını soyieyen DSP
Genei Başkanı Biilent Ecevrt, koylerınden boşaltılan ın-
sanlann sorunlarına çozum bulunamayışını vurgulamış
On bınlerce ınsanın, Dıyarbakır, Şırnak, hatta Hakkân gı-
bı buyuklu kuçuklu kentferde kışı ellerındekı, avuçların-
dakını harman ederek geçırmek zorunda kaldıklarını bıl-
meyen kalmadı Dıyarbakır, son yıllann deyışıyle, bu ne-
denle bır mega kent olurken Hakkân çopluklerınde gun-
luk ekmeklerını arayanların fotoğrafları, sınır otesı gaze-
telerın sayfalannda yer aldı
Çozum, elbette her yurttaşın kımlığıne saygı goster-
mek, hak tammakla başlar Ama asıl çozum, aç mıdele-
re ıster kendı anadılınden, ıster başka dıllerden talk şov
yapan, turku soyieyen televızyon ıstasyonları yenne, ure-
tım alanları açmaktan geçer
ikı yıl once, o gunku koalısyon ortağı partının genel baş-
kanı ıle Tansu Çiller, Başbakan olarak bolgeye gıtmış ve
"ış alanları açılacağı sozu" vermıştı.
O gunden bugune neyın değışıp, neyın değışmedığı-
nı sadece Guneydoğu'da
oturan yurttaşlar degıl, doğ-
ma buyume Batı'dakı buyuk
kentlenn sakınlerı de bılıyor
Çunku bu ıkıncı gruptakıler de
oturdukları kentlenn varoş-
lanna her gun gelıp çul, ça-
put altında barınak arayan
Doğulu goçmenlen beklen-
medık komşulan olarak tanı-
maya başlıyor
O gunden bugune neyın
değışmedığını soyleyenler-
den bırısı de merkeze alınan
eskı Dıyarbakır Valtsı Doğan
Hatipoğlu. Yenı merkez va-
lısı, bır koye donuş malıyetı-
nın, koyu boşaltma malıye-
tınden çok fazla olduğunu
hesaplamış Bu hesaba go-
re donuşun aıle başına ede-
n de 1 mılyar lıra Bu para, ba-
nnmadan ekecek tohuma,
alt yapıdan eğıtım ve sağlı-
ğa kadar tum hızmetlen de
ıçerıyor Bır yandan goçerı
eskı toprağına yenıden donuş
ıçın ozendınp, onu toprağının
kutsallığı ıçın ınandınrken ote
yandan kent varoşlannda
avare ve çaresız dolaşan ın-
sanlar ıçın hıç değılse uç beş
fabnkakurmak Yazıkkıdev-
let, bunların hıçbırısını yapa-
madı.
Ama bu savsaklama, bu
vurdum duymazlık çok bıl-
mışedalı bolucu yandaşları-
nın ıkıde bır yıneledığı gıbı
Ankara'nın Guneydoğu'ya
bakış tarzından değıl Anka-
ra'da toplanan Karayolları
Bolge Mudurlerının verdığı
rakamlara gore devletın dun
TBMM'de goruşulmeye baş-
lanan yenı butçe tasarısında
karayollanna aynlan odenek,
dort yılda yapılabılecek bır
yol ıçın şımdıden on yıllık bır
sureye gereksınme gosten-
yor Demıryollan dersen, çok-
tan unutulmuşlar arasında,
telekomunıkasyon alanında
yırmı yıldır tek tel bağlanma-
dığı, denız ve hava lımanla-
nnın yetersız kaldığı, Turkı-
ye'nın onumuzdekı kış yenı-
den 1 1 mılyar kılovvat saate
ulaşacak bır enerjı açığı ıle
karşılaşacağı gazetelerde sı-
ra sıra haberler arasında
Tansu Çiller'ın kulakları
çınlasın
Üniversitelerde Anabilim Dallan..
P
rot Arslan
Ter/k>ğlu.
ISNısan 19%
tarıhlı
Cumhunyet'ın
ıkıncı
sayfasındakı yazısında.
yenı hazırlanan
Yuksekoğretım Kanunu
taslağı ıle ılgılı bazı
goruşlennı ve ozellıkle
anabilim dallarının
kaldınlmasına \onelik
elestınlermı belırtmektedır
Bu bağlamda anabilim
dallarının gerekhlıklerı
vurgulanmakta ve hatta
kaldınlmalanndan dolayı
bazı Kıta Av rupa
ulkelennde bılımsel nıtelık
kay ıplanna uğrayan
unıversıteler olduğu one
surulmektedır
Sn Terzıoğlu'nun
goruslenne saygı duymakla
beraber ozellıkle anabilim
dallan ıle ılgılı kisimlanna
katılmam mumkun
değıldır Nedense anabilim
dallan konusu her gundeme
geldığınde ıkı gruptan
yoğun tepkı gelmektedır
Bunlardan bırı sağlık
bılımlerı camıası oburu de
yuce anabilim dalı
ba^kanlandır Anabilim
dalı kavramı, klasık
unıversıtelerdekı kursıı
sistemının, 2547 sayılı yasa
altında tanımlanmıs halıdır
ve bır bılım alanının. çok
da dar olmavan alanlara
ayrılıp. kendı duzenlerını
kurmaları ve bu duzene
dı^arıda kalan çevrelenn
karışmalarını onlemelerı
felsefesını ta^ımaktadır
Boyle bır vapı. belkı de
sağlık bılımlerının
doğasında bulunan
usta-çırak ılışkısının
ıçerdığı geıeksınmelerdeıı
doğmu^ olabılır Ama bunu
butun bılım alanlarına
uygulamak son derece
sakıncalıdır Bugun bılım
dısıplınlerarası bır ıçerık
kazanmaktadır
Temel ve muhendıslık
bılımlennde olduğu gıbı
bpsval bılımlerdede ve
hatta temel tıp bılımlerınde
aynı eğılım gozukmektedır
Bunun anlamı ^udıır
Bugun artık hılımsel
sorunlar tek bır alanı, çok
lyı de olsa bılen kı^ılenn
çozumlevcbıleceğı diızeyı
geçmı^ bulunmaktadır
Gelecek. değı^ık alanlardan
gelen ve bırbırıvle uvumlu
çalısabılen ııısanlardan
olu^an ekıplerındır
Boyle ekıplerın
oluşabılmesının onkoşulu
ıse değı^ık sahalardan
gelen goru^len
yorumlavabılecek
gereksınmelerını ve
ısteklerını ortak bır
platforma tasıyabılecek ve
çozumler arayacak nıtelıkte
eleman yetı^tırmekten
geçer Anabilim dallarına
gelınce ve bu kavramın
ulkemızde uygulanış
bıçımını ınceleyınce. ortaya
tamaını ıle tersı bır resım
çıkmaktadır Genel
uygulamada. anabilim
dallan feodal
toplumlardakı dukalıklarya
da benzerlen halıne
donu>mu>. kendı ıçerısinde
buyuyen ve dı> dunya ıle
arasındakı duvarları
gıttıkçe vukselten bır
yapılanma
gostermektedırler
Lnıversıte camıasında en
gıttıkçe vukselten bır
yapılanma
gostermektedırler
Unıversıte camıasında en
oneınlı konular olan venı
eleman alma ve butçe
paylavmı gıbı noktalarda.
sırasında bır kışjden bıle
olu^abılen anabilim
dallarının karar yetkısıne
sahıpolmaları nedenıyle bu
vapılanma çok buyuk bır
ılgı gormektedır Du^unun
kı. sızlerıstedığınız
asıstanınızı
(her ne kadar 2547 sayılı
yasaya gore ara^tırma
gorev lılığı tanıınlanmış ve
ışlevlen belırlenmı^se de.
kursu sıstemı halâ asıstan-
çırak felsefesınde
vurumektedır) ıs,e alma. ya
da butçeden pav alma gıbı
buyuk bır guce sahıpsınız
Bundan vazgeçmek hıç
kolay Qİmasa gerek öu
arada hangı derslerı nasıl
verdığınız. hangı
arastırmaları ne duzeyde
yaptığınız gıbı onemsız
soruları da arkadaşjar arası
tartı^ıp karara bağlamanın
key fıne de doyulmaz
herhalde Az da olsa.
karıkaturıze ettığım resmın
dı^ında çalı^an anabilim
dalları tarzı
yapılanmalarının
unıversitelerımızde
varlığını kabul etsek bıle.
anabilim dallanndan degıl
de bolumlerden olu^an bır
unı\ersite vapisinın neden
daha sağlıklı olacağının
gerekçelen bıraz once sözu
edılen gunumuzun ve
geleceğın bılım anlayışında
vatmaktadır Dısıplınlerı
av ıran çızgılerın gıttıkçe
belırsızles.tıgı bır ortamda
hâlâ behrlı sahalar uzennde
kayıtsız ^artsız soz hakkını
korumak ıstemek gerçekçı
olınanıaktadır
Bılım adamlarının. sadece
kendıne en vakın olduğu
varsayılan bırdalda
(kaldı kı bu tanımlama
pek çok dısıplınlerarası
çalıs,ma yapan kımse ıçın
mumkun değıldır)
soz hakkına ızın venlen bır
yapılanmanın yararlarını
anlamak zordur
Butun bunlara ek olarak
gunumuzde dısıplınlerarası
yapılanma o kadar
kuvvetlenmektedır kı, belkı
de yakın bır gelecekte
bolum kavramının bıle
tanı^ılması gerekecektır
Nevv \ork evaletınde.
vuksekoğretım sorunlan ıle
ılgılı bır çalısmanın
ba^kanlığını vapmış olan V.
Rilev geleceğın unıversıte
mezununun ı> yaşamı
boyunca 6-7 defa karıyer
(ış değıl) değıştıreceğını
ongormektedır (*) Bunun
anlamı ıse dar bır aianda
derınlığıne venlen onlarca
dersten oluşan bıreğıtımın
değıl. ama daha
dısıplınlerarası çalışmaya
açık bıreğıtımın
yerleşmesının soz konusu
olmasıdır Boyle bır
eğıtınıın. ana felsefesi
egemenlık alanlannın
korunması olan bır
yapılanma ıle
gerçekleşmesı olası
değıldır Sonuç olarak
bızım artık anabilim
dallarına sıkı sıkı sarılan.
bılımsel ozerklığı sadece
akademık vonetıcılerın
seçımle gelmesıne
baglayan klasık kısır
dongulerden çıkıp. daha lyı
unıversıte modellennı
aramamızın zamanı
gelmıştır
1*1 \i\\wieek 5 iıulık IW4
Prof. Dr. Ersin
YLRTSEVER
Koç Unıversıtesı,
TÜBA Asosıye Üyesı
İFMC
21. İKTİSATÇILAR HAFTASI
18-19-20 Nısan 1996
The Marmara Otelı / BaJo Salonu
4
DÜNYA NEREYE GİDİYOR?
KÜRESELLEŞME VE TÜRKİYE'
l.GUN 18 NISAN 1996 PERŞEMBE
Sabah vıat m (M)
Alpay Bıbcr Taldt Orfıon
Esfcnder Korkmaz
hıırı \e//c'}nıe ı e Clııs De\ tel
Ortıı ııııı Btışkun Esat i, anı
Pum.lı\tkı Vakup Kcpcnck
Atılla Karao-.manoglu
Naıl Satlıgan 'Vdhva Tczel
Oğleden sonra saat 14 00
Kııii. ic//t}tııe u Bo/ge\et
Entevıu\\onlaı Sureıınde Tıırkne
Açılı>
Olııı ııııı Bıışkaıu
Panelıstleı
Denız Baykal
Tuncdv Artun
Adnan (.agldvdn
Ncıat Ercn Ersin Fdralvaiı
Gulten Kazgan Erol Manisalı
2. GUN 19MSAN 1996 CUMA
Sabah ^aat 10 00
Tıukncık Isnkıuı PtıUtkıı
Ç»:ıım\û:hık w IIUMJIUI
4(ilı? Tansu Çıller
Şukaı Karaha>anoölu
OktarTurel Halis Komılı
Frınn» > cldan
!>jn Alk/n
Oglcdcn M>
\lolı Lîheıalııtıı u
ra ->aat 14 00
Bon, Kıızı
Otıtnım Bciikıını
Panelı\tteı
ötııı ııııı Baçkanı
Panelı\ileı
Hıkmet Ulubay
Mustata V ûm<ız
Tıılav Arın
Kavaalp C ıncl
herıdıın Ermn OSuz Ovan
3.GLN 20 NİSAN 1996 CUMARTESİ
Sabah ^aat 10 00
So^alkııı u Sı>mıt,luıı
()tıtı ııııı Btiikanı
P(IIHİI\fk'l
Sulcvman Demırcl
Mctın Kutdl
Mctın C ulhaoglu
Scmıh Gcmalmaz
Memduh Hacıoglu
Atılla Ozscvcr
Nıhat Yuk^l
Olııı ııııı Başkum
Tchlıgı ıleı
Tuıtışniücıtuı
Oglcdon Minra saat I ^ ' d
)ıtz\tUlu \a\ıl Bu TıııkiM. '
Lfuk Uras
Tancr Berkioy
Bcdıa Akarsu
\lubctcel Kıray
Adalet Agaoglu
HaccrAnsal BakırÇaglar
Savnur Gelendo\t
\aıl Gurclı Scdat V urıta*
İL (KTlSATFAkULTESlMEZLNLARICEMİYET!
CuiTrfıuııjetCjd Ceylan Apt 27 6 80090 Taksım-lstdnbııl Tel 2>0 S0 >4 - 235 61 5^ Fa\ 2 ^ 7 3
SEYDİŞEHİR İCRA DAİRESİ'NDEN
Dosya No IW5 II iz $y
Satılmasına karar venlen gav nmenkulun cınsı. kıyme-
tı.adedı.evsafı Seydışehırtapusunun Keçıkapı Mah .Taş-
yol Sok . 84pafta. 234ada. 15 pan,elınde I ''li 36 ın2 mık-
tarlı kargır evlı bahçe vastıyla tapuda kayıtlı. Seydışehır
Seyıtharun mahallesı Taşvol Akçav Tozluyol ıle Helım-
kalfa köprusu arasında bıla noda ver alan ve halı hazır-
dauzenndekı ev tamamen vıkılmişarsa \azıvetındeolan
taşınmazsatılacaktır Vfuhamınenkıvmetı i44 6
7
2 000-
TL (Yalnız uç vuz kırdort mılyon altı vuz vetmı^ ıkı bın
lıradır)
İmar dunıımı: Beledıve ımar planında avrık nızam 4
kat ınşaat musaıt olup. bır kısmının ımar voluna ısabet
ettığı bıldırılmıştır
Sansşartlan: I-Satış28 5 |996Salıgunusaat 1400'ten
14 15"e kadar Seydışehır lcra Vludurlugu'nde açık art-
tırma suretıyle yapılacaktır Bu arttırmada tahmın edılen
kıymetın yuzde 75'ını ve ruçhanlı alacaklılar varsa ala-
cakları mecmuunu ve satıs masraflarını geçmek şartı ıle
ıhale olunur Boyle bır bedelle alıcı çıkmazsa en çok art-
tıranm taahhudu bakı kalmak kav dı ijartıv la 7 7 1996 Cu-
ma gunu avrı yeı ve saatleıde ıkıncı arttırmava çıkanla-
caktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse
gavrımenkul en çok arttıranın taahhudu saklı kalmak uze-
re arttırma ılanında gostenlen muddet sonundaen çok art-
tırana ıhaleedılecektır Şukadarkıarttırmabedelının ma-
lın tahmın edılen kıvmetının yuzde40"ını bulması \e sa-
tış ıstevenın alacağına ruçhanı olan alacakların toplamın-
dan fazla olması ve bundan ba^ka paraya çevırme ve
pavlaştırma masraflarını geçmesı lazımdır Bövle fazla
bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı du^ecektır 2- Arttır-
mava ıştırak edeceklerın. tahmın edılen kıvmetın yuzde
20 sı nıspetındepey akçesı vevabu mıktar kadar mıllı bır
bankanıntemınatmektubunuvermelen lazımdır Satı^pe-
şın para ıledır alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek uze-
remehıl venlebılıı Tellalıve resmı ıhale pulu tapu harç
ve masrafları \e KD\ alıcıva aıttır 3- Ipotek sahıbı ala-
caklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gavrımenkul uzenndekı
haklannı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı
davanağı beigeler ıle on bes gun ıçınde daıremıze bıldır-
melerı lazımdır Ak-,ı takdırde hakları tapu sıcılı ıle sabıt
olmadıkça pav la^madan harıç bırakılacaklardır 4- İhale-
ve katılıp daha sonra ıhale bedelım vatırmamak suretıv-
le ıhalenın feshıne sebep olan tum alıcılar ve ketıllen tek-
lıf ettıklerı bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan
ve dığer zararlardan ve ayrıca temerrut faızınden mute-
selsılen mesul olacaklardır Ihale farkı ve temerrut faızı
aynca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl oluna-
cak. bu fark varsa oncelıkletemınat bedelmdenalınacak-
tır 5- Şanname. ılan tarıhınden ıtıbaren herkesın gore-
bılmesı ıçın daırede açık olup masrafı \enldığı takdırde
ısteyen alıcıva bır orneğı gondenlebılır 6- Satışa ıştırak
edenlerın ^artnamev ı gormuş v e munderecatını kabul et-
mışsavılacaklan ba>kacabılgıalmakistevenlerın995 II
İz Şv savılıdos\anumarasıyla muduıluğumuzeba^vur-
maları ılan olunur 4 4 1996
(*) llgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir.
Basın S168^
PENCERE
Mani Zail Oldukta,
Memnu Avdet Eder..
Turgut Özal, olumunun uçuncu yıldonumunde
anıldı, ovuldu ve yerıldı
12 Eylul askerı darbesının kurduğu hukumette gö-
rev alarak sıyasete atılmıştı Ozal, Oramıral Ulusu'nun
Başbakan Yardımcısı ve Ekonomıden Sorumlu Dev-
let Bakanı'ydı 12 Eylul, Cumhurbaşkanı Kenan Ev-
ren ve Başbakan Turgut Ozal ıkılısıyle on yıl surdu-
ruldu
Ancak ışın başlangıcında mıde bulandırıcı bit
yenığı goruluyor
12 Eylul askerı darbesı. Süleyman Demirel'ı baş-
bakan, Turgut Ozal'ı da başbakanlık musteşarı ola-
rak buldu Demırel'ın Ozal'ı elınden tutup yukseltfr-
ğını ve o koltuğa oturttuğunu herkes bılır Süleyman
Bey gozaltına alınıp bır sure hapse yollanırken Ozal
"ağabeyı "ne ıhanet ederek askerı yonetıme "deha-
let" eyledı.
özal'ın kışılığındekı bu golge, sonradan 'Cıvanga-
te' olayıyla koyulaşacak, lekeye donuşecektı
•
Osmanlı'da devlet duzenı nasıldı9
<
"Askerı" sınıfı yonetendı
"Reaya" sınıfı yonetılendı
Yonetenler, asker olmasalar da "askerı" sayılırdl-
sadrazamından yenıçerısıne ve sıpahısıne değın yo'-
netenler sınıfı, padışahın kulları ıdıler Ulemayı da bu
sınıfa katabılınz kı yargı ve eğıtım ışlerını ustlenırler,-
dı Sıpahıler sahıbı olmadıkları toprakların egemerjı
sayılır, koyluden vergı ve asker toplayıp savaşa ka-
tılırlardı
Osmanlı'da sıvıl devletı ara kı bulasın1
Askerı sı-
nrf yonetecek, reaya (esnaf, tuccar. vb yanı halk) gı-
kını çıkarmadan yonetılecektı
Zamanla bu duzen bozuldu, yozlaştı, yenılık do-
nuşumlerı gerçekleştı, ama oz korundu, "Turkleras*-
ker mıllettır" sozu boşuna soylenmemıştır
Ozal da 12 Eylul askerı faşızmınde "askerı huku-
mef'te bakanlık koltuğunu kaparken hıç gocunma-
dı, yıne de "yağdanlıklar" rahmetlıyı "sıvıl toplumcu'
dıye tanıtırlar. J
• ı
Turkıye Cumhurıyetı'nın kurucuları asker ıdıler, en
başta Atatürk ve Inonu var
Ancak bu askerlertarıhımızın en kapsamlı ve kok-
lu sıvılleşme devnmının onderlerı oldular Devlet du-
zenının yasaları, baştan sona Batı nın çağdaş ku-
rumlanyla donatıldı Roma hukukunun temellen uze-
rınde yukselen Avrupa hukukuyla bırlıkte, 'Aydınlan-
ma felsefesı', bılım kultur oğretım ve devlet yaşa-
mında benımsendı
Mustafa Kemal
"Savaş"dıyordu, "cınayettır."
Inonu, Turkıye'yı 'Ikıncı Dunya Savaşı'nöan esır-
gemek ıçın her şeyı yaptı ve başardı
Ozal ıse bır 'sıvıl' olarak Korfez Savaşı'na gırmek
ıçın elınden gelenı ardına koymadı, ama başarama-
dı llgmçtır kı bu olayda Turgut Ozal'ın karşısına Ge-
nelkurmay çıktı, Orgeneral Torumtay'ın Genelkur-
may Başkanlığı ndan çekılmesı, bu dırenışın goster-
gesıdır
Uçuncu ölum yıldonumunde yayımlanan kınrn ya-
zılarda goklere çıkanlıyor Ozal. ama bu ovguler duy-
gusallıktan oteye geçemıyor
12 Eylul askerı faşızmının yarattıgı fırsatı kullana-
rak sıyasette yukselen, faşızm gerıledıkçe yıldızı so-
nen bır polıtıkacıdır Ozal
Osmanlı'da Ahmet Cevdet Paşa'nın yazdığı ün-
lu 'Mecelle'nın öü\erepelesenk bır24'uncu madde-
sı vardır
"Manı zaıl oldukta
Memnu avdet eder"
12 Eylul faşızmınde Süleyman Bey'e sıyaset
'memnu' ıdı. Turgut Bey fırsattan yararlanarak orta-
ya çıktı, ama yasaklar kalkıp da "manı zaıl olunca"
Süleyman Bey gerı donup ıktıdar koltuğuna oturdu
Yakın tarıhçemızın gırgır ozetı bu
1
Genye ne kaldı
1
Uç canavar
Enflasyon, teror, şenatçılık'
"Bırı sana, bırı bana, bırı de masalcı babaya" de-
yıp yazıyı noktalıyorum
Sevgili Anne
1 yıl oldu seni unutmadık.
Özlüyoruz.
Y. SAVAŞ KÜRKLÜ
VEFAT > e TEŞEKKLR
Esım
AHMET KAYKÇInm
(9 10 1944 5 4 1996)
hastalıgı ve vefatı sırasında telefonja.
telgrafla ve bızzat gelerek yakın ılgılerını
esırgemeven. tum dostlara te>ekkur ederım
ZEVNEPKAMKÇI
ÇAĞDAŞ YAYINLARI
Necati Cumalı
ZELİS
Necati Cumalı
"Tutun Zamanı"
genel adı altında
duşunduğu
uçlunun ılk kıtabı
Zelış'te çarpıcı bır
aşk oykusunu
eksen alarak tutun
ekıcılerının ozel
yaşayışlannı
yansıtıyor.
300.000 TL.
(KDV Dahıl)
Çağ Pazariama A Ş Yerebatan Cad SalKimsogut Sok No 9/B
Cağaloğlu-istanbul Te 514 01 96