Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 NİSAN 1996 PERŞEMBE 14 KULTUR Ankara'da müzüdi esintiler... ERHAN KARAESMEN kıslar artık uzun Puslu yağısjı hatta karlı gunlerbırturlu son bulmuvor Soıı bırkaç \ılın Ankara nısanları boyle geç- tı, geçıvor \e yıne son bırkaç \ılın An- kara nisanları Uluslararası Ankara Mu- zık Festıvallerı'nın sev ımlı çırpıntılany- la renk kazanıvor "Ülkedegundelikya- şama ve politik de\inmelere damgasını basan benzersız > a> anlık içinde i\ i ki fes- ti\aller\ar~ denebılır zaten Fesmalın galıba bır on yıh bovunca Cumhurnet e bır -nisan vazısı" mutla- ka gonderdım Ağırlıklı bıçımde restı- valden sozederek Bu vazılanm ısbu sa- tırlarla başjami:) 1996 versıyonunu ka- leme alırken y ıne ke>ıflenıvoı um Okur- larla anlamlı bır ş.eylerın zevk pavla^ı- mını yapacak olmanın kıvancinı tasıyo- rum Ancak once. Ankara nısanlarında ge- lenekselbıryoğunluktasıyagelmı».plas- tık satıat etkınlıklenne çok kisa da oKa değınnıek isterım Venı açılan Helıkon Saıidt Gjlerısı ndekı Bcdri Rahmi've saygı Minus> sergısı avın bır ılgınç ola- >ını oluşturuyor Renklı yasam adamı Bedros un bıraz golgesınde yuruven ressam Eyuboğlu nun gençlıkdonemle- rıne ku\\etlı bır ısjk tutuş.tur bu sergı Otevandan SuleymanSaimTekcan,asil uzmanlık alanı ozgun baskı ı^ındekı otuz kusur\ıltık bınkımını retrospektıtguzel bır sunusja sergılerken daha az say ıdakı ama hev kel \ e vağlıbovalarla da destek- lenmıs, soıı donem gra\urlennı bır baş- ka mekanda gosterıvor A>rıca bırbolu- muııu av ın ortalarında henuz gorememış olduğtım sergılermdekı Nejad DeMİm. Bekir Sami Çinıen. Lutfı Gunav. ^unus Tonkuş \e gorduğu olağanustu ılgı do- layisiyla uzatılmi!} sergısındekı Neşet Gunal ıle Ankara nısanı senlenıvor Fcstıvale donersek, Tıfhs Sentonı ve Şefika Kutluer Slo\ak Fılarmonı orkestralaıının açıli:> ve kapanısında yeraldıgı saglam bırçer- çevesıvar buvılkıetkınlıklertn Geçmı- sın pıestıılı Sovvet orkestralarını \a da Zubin Mehta gıbı etsane\ ı seflerı dınle- mıslığı bulunan Ankara kulaklan içm gerçı bu\uk >et -•- orkestra olavı dolu bır prograııı sok bu vıl Orkestral canlılık yonunden en fazla bel bağlanabılecek unlu Academ\ St. Martin in-the-Fields Oda Orkestrası ıse ılk konsennde bır par- ça bırpaskalya tatılı reha\etı ıçındego- zuktu Belkı yorucu bır sezonun sonıın- da du\ulan kesıklık va da paskahavla karıijik tazladıdınmeden. ortadanbırgı- dıs ara> ısı çok kereler beğenıv le ızleıııı^ olduğum bu orke->tranın dınlctısınden hafıfbırtedırgınlıkleayrılmama vol aç- tı Mozart ın ı,ok tazla unlu gece ınuzı- gıyle gınp Sır Malcom Arnold'ın eiddı bır uluslararasi festıval konserı progra- nıındakı \en tartişilabılecek o epeyce sunepe çıtt kemaıı ıçın konçertomsuyla suren bu sıradan konser sonuna doğru Grieg ıle bıraz canlanır gıbı oldıı Ama isin toplamı gevsek kaldı (Ovsa anıla- rım susluvdu Marrıner lcrlc Avrıca konscr oıucsınde sahneve \a\ıh^ları ozenlı bır cjçek bahçesını du^undurtu- \ordu Neguzel ba^lı\ordu hers.ey '"»a- zık Ama Ankarjdiijindaolupjzleveme- dığım ıkıncı konserlerının çok daha do- vurucıı olduğunu memnunıyetle oğren- dım) Aslında benzerı bınatınınsizlığı Tıt lıslılerın ılk konserındeŞostako>ic.'ınası- rı zorlama donemı vapıtlannın çok bu- vuk numaralı bır sentonısının sabırtor- puleverek uzayıpgıdennağmelerını dın- lerken de vasamış.tık Juan Jose Dotnin- gez dencn ve ılk gunlere rastladığı ıçın veteıınce aikı> toplavamadan geçıp gı- den benzerMz tenomene bıraz gecıkme- lı de olsa bır orkıde demetı Minnıak ıste- rım Bıradam çaldığı enstruman ıle sa- dccc ruhuııu bevnınıdegıl koiunu ba- (.ağını cığerını dalağını budenlı butun- le^tırebılmı^se ona sadeı.e >apka çıkan- lır konsersonrasıgunlerde Juan Jose ıle ıızun so\ lesilenmız oldıı Ne klasik eğı- tım ne de konservatuvar rahlesındcn geçmı^ Ama muzık du\unisamasında olağanustu zengınlıgı konu^up de^tıkçe daha da IM anlaşilıvor Sempatık kı^ılı- ğıvle de l> testıvalın renklı simaların- dan olan J J Domıngez"ı Turkıse de >e- nıden ııormelıvız Emre Tamer C SO-A>kal-Sa> uçgensel buluijinası- nın olağanustu bır tumbu^e çevırdığı Say konçertonun dunya promıyerı. An- kara nısanlarının son on vıldakı en oneınlı çağdas muzık dınletısını olu^tur- du Orkestrava ve şefıne karmaşık bır çağdas muzık metnını sadece teknık ola- rak degıl dusunsel duzlemde de derın- den duvumsamalı analızlerı ıçın bravo Fazıl Sa\ a v,ıtte bravo Hem o puslu cu- martesı sabah vaktı dınletısındekı ola- ğanustu pısanıstık katkisi dolayisıvla hem de bu denlı doyurucu bır metnı sa- dece y ırmı uç vaşında ıken bestelemis kı- Beste nedir? Ne değildir? "Besteci" denen çok ozel varatıu o adamdır kı guruliulerı duzenlı sese çe- vırır Bu seslerın kulak-be\ın vorunge- sine gırı^ıvle varatılan olağanustu bı- re> sel mutiuluk duygusunun buv uculu- gunu vapar Sesı duzenleviLi ovnaşma- lar. anonım bırıkımler bıçımınde ta en eskı çaglardabıleharp>ada lavtaezgı- lennde sonralan ortaçag dınsel muzı- ğınde >er alagelmıştı Ronesans sonrasının sesle anlatım du- zenlemelennden ıtıbaren olav a bırevsel damgasmı Jjasan bu bestecının ve onun ıçını sarmı$ besteleme hırsınin gızlı bır geçmı^ı olagelmı^tır Ote yandan med- dahlık. sazozanlıgı vb vollanyladapo- puler kulturun gerekMiıme duvduğu ses duzenle>ıcılıgıyapılagelmı> halkezgı- len olarak ses-soz hamurla^ma>.ına ta- nıklık edılmıştır Ancak ^unu anımsat- mak gerekır "Çağdaş beste. bir\aratı- cının kafasında gavet kişisel biçimde »luşmuş du> ıımsamaların insan hançe- resi \f elektn>nik akustik araçlan dahil çeşitli çalgılardan çıkacak duzenli an- lamlı, haz verici soslcre donuşturulmesi işlenıidir." Folklortu anonımlığın bıttığı verde Fazıl Sa\ Mehmet Nemutlu \ e-çağc ağdaş bestecı, kendı ulusunun çocuğu olmanın kıvancını taşır. Yaratısında yerel duygulanmanın tercümesı de >apılır Ancak, anlatım dili evrensel 'ağdaş olacaktır. Tonalıte ötesıne de, çılgınlaşmış bır ba>iar Buanonımcıiığınmeiodıkbuiuş- rıtm dun>asına da kolaylıkla geçebilecektir. çuluğundan yararlandığı olur Ama. asil d olacaktır Tonalıte otesıne de. çılgınlaşmış bıryararlanma bolgesi çağda^ evrensel kultur bırıkımı- dır Debuss\ denba^lavıp tanrılarınbu vuzvıldakıen hav ırlı ev latlan Stra\ inski. Bartok,Schoenberg, Berg, \\eber, Prokofi>e\, Britten. \arese, Messian. Ligeti. Nono, Henze \c elberte Boulez e dayanır Miles Da- \is ten tıtre^ımlerodunç alır C ağdaş, be^tecı. kendı ulusunun çocuğu olmanın kı- vancını ta^ır ^aratısında \erel duvgıılanmanın tercü- de yapılır Ancak. anlatım dılı evrensel ve ı,ağ- rıtm dunv jsma da kolaylıkla geçebilecektir Festıvalde soıı gıınlerde. promıyerlennı ızledığı- mızçağdasbestelerarasında VakhtarkKakhidze'nın pıvano konçertosu romantık bır sukunetten dınamık bır çağdaslığı bağdastırmı^. ancak genel strukturu çok sikı orulememış gev *ekçe bır yapıttı Ama. bes- tet.ısınınpı\anıstıkkatkisıvladakendınırahatdınlet- tı Mehmet Nemutlu nun keman-pıvano ıçın Guduk dazelı nın teknık vonden daha çağdaş ve daha tok vapılanmıs bır vapıt olma- sinı beklıvoruın C ardoso ve Kannecı ıkılısım "gitar için \nadolu sarkılan" adını tasımava adav kuviık netis beste- lerı ıse Ertuğrul Bavraktar. Turga) Er- dener ve Emre Korkmaz a savgılı bır selam gondermemızı gerektırıvor (, un- ku anadokı teınalarımızdan oteden berı vapılagelmısduzavak uvarlamaların cok otesınde ciddı "çeşitlemeler"ıle karsı karsivavız Benzer sekılde Fa/ıl Sa> ın bır Paga- nini lemasından hareketle gelıstırıp ge- çen \ ıl Ankara da kısın Nevv \ork"tadın- ledığım versıvanlannınotesıııde sonbı- (.ımfemesinı vaptıgı vebağımsızbırpre- lud edonusturduğu muzıkdeba^arılı bır çağda> çesıtleme orneğıdır Çagdas ornekler arasinda en kuvvet- lısı ıse Fazıl Say "ın Senfonı Konçertant'ı ıdı Fazıl kendisi bu yapıtının. Boston'da- kı seslendınsını kasetten dınleyıp çok etkılendığımız ~İpek Volu"senfonısın- den teknıkçe on-on be^ y ıl daha gen go- zukup gozukmedığının kuşkusunu taşı- >ordu Salt tonalıte otesıne geçıs. unsur- ları vonunden belkı ılk bakı^ta o tur bır ızlenım bırakabılır Ama olağanustu be- tımleme gucünun emrıne verdıgı yavna gore benzersız bır kompozısvon zekası ve ustun ntm yeteneğıyle Fazıl zamanda ıçe geçmıs ama bırbı- nnden tamamen bağımsız ık oca çağdas bestev ı t,ı- kartıp atmış Olsa oKa kendı. ııefıs Nasreddııı Ho- ca'sı ıle(kı buonunen dogal v^ M) kLn,uk(,agnsim- lara volaçabılecek bır n, dunv. .ıis verısı soz konu- sudtıı Ufuklarda sadece parlak bır pıvanistı değıl oneınlı uluskırarası bn bestecının siluetını goruvor mbıvını 13 Festıval çerçevesınde dunya. Tur- kı>e Ankara promıyen çe^ıtlı çağdaşya- pjtlar dınledık dınleyeceğız Budurum genelde beste ozelde çağdaş beste konu- sundakı bazı duşuncelen uzerındeyenı- den voğunlasma fırsatını yarattı Ote vandan gunumuz genç ku^ak bestecıle- rınden bır bolumunun vapıtlannın ver alacaûı uluslararası baskıîı bır CD'nın album vazısını hazırlama onuru bana bahsedıldı "Beste-besteci" temaları du- suıisel perspektıfımdesıkçadolaşıroldu Bu satırların yazıldığı anda festıval he- ınız ort ılarına gelmıştı Lnlu Arıantınlı gıtaaı Cardoso'nun -Vhmetkannecie>- lığındekı dınletısı dz once bıtmıştı Mu- nasebetsiz bır uçak gecıknıesı bu olağan dısi konsenn varıdan tazlasinı bana ka- çırttı Ama sadece bır bolumunu dınle- verek bıle Cardoso ustadın kevtıne vıne varabıldığımı sanıvoıum Llkesınde sa- dece mu/ısyen olarak değıl basarılı bır hekım ve ılerici aydııı kışılıklerıvle de buv uk une sahıp olan bu olağanustu ada- mın Ankara Festıvalıne hep guç kattığı ınancındavım Konuk olduğu ulkenın muzığınevemuzısvenlemıealabıldığıne savgılı tavrını da avnca takdıretmemek elde değıl Sonrakı gunlenn odak noktalarını ba- na gore orkestral muzık vonunden. Gu- ido Cantelli Orkestrası olu^turacak Ay- ncayeteneklıgençTurkmuzısyenlennın oda muzığı dınletılerı feitıvale renk kat- maya devam edecek Sağlanı bır ufleme teknığının v anı ;>ıra muzıkalıte dolu \ ak- lasjimıyla uluslararası arenada hızla tır- manan Şefika Kutluer'ı ov unçle alkisla- yacağız orneğın Benım dıkkatım ayrıca genel kamuoyunun ve medyanın henuz yetennce kucaklamadığı (oysa uluslara- rası etkınlıkler yonunden sağlam ve de- nnden yuruvor) bır EmreTamer'ın uze- rınde olacak Darmstadt Sentonı nın ıkıncı kemanlargrubundaçıçeğı burnun- da ^efı olmanın yanı sira Alman konser pıvasasına solıst olarak gırmevı ba^ar- mış bulunan Emre nın çocukluk arkada- sı. gençlık dostu ve uluslararası varışta- kı omuzda^ı Fazıl Say ın eşlığınde vere- ceğı resıtalı sabırsızlıkla beklıyorum IŞfî DAK VE YFT PA7F ATİLLA BİRKİYE Yayıncılar ve TÜYAP Bekir Yıldız ın sık sık yıneledığı bır benzetmesı vardır, yayıncılar ıle yazarları, aynı ıple zırveye tır- manan dağcılara benzetır Çok da doğru bır ben- zetmedır bu Turkıye koşullannda Yayıncılar ıle yazarlar her ne kadar kâğıt uzerın- de "karşı durumlarda"gorunuyorlarsada, bızdekı "kultur dunyasının" koşulları gereğı sorunları ortak- tır Ozcesı "emekçı-patron" ılışkısı soz konusude- ğıldır, her şeyden once boylesıne bır ortam yoktur Bunun nedenlerının başında Turkıye'dekı kıtap okumanın sayısal azlıgı gelır Yıllık basılan -çeşıt olarak- kıtap sayısı, okuma oranı, kıtap ve dergı satışları edebıyat, ozellıklede şıır kıtaplarının, felsefe kıtaplarının kuramsal kıtap-, ların vb satışları, bızım okumaz ve kulturle ılışkısı olmayan bır toplum oldugumuzun gostergelerıdır • Geçenlerde Yayıncılar Bırlıgı nın olağanustu kongresı oldu bazı sorunlar tartışıldı Yonetım ıle' muhalıfler arasındakı goruş karşıtlıgı daha çok TU- YAP konusunda odaklaştı Geçen kıtap fuanndan berı basında da yer alan Yayıncılar Bırlıgı yonetımı ıle TUYAP arasındakı kar- şıtlık, ıkı kurumu cıddı bır duşunce ayrılıgına gotur-( muştu TUYAP, Istanbul Kıtap Fuarı'nı yıllardır buyuk bır' başarıyla goturen bır kuruluş Ancak son bır-ıkı yıl- dır, fuar gıderek bır "kıtap panayınna" dogru gelı-ı şıyor ( Kımse TUYAP'a karşı değıl, tam tersıne kurtur dunyasının buyuk bır çogunluğu bu kuruluşu des-' teklıyor Hem de yurekten Ne hıkmetse. bu konu- da yapılan eleştırılerı de TUYAP gozardı edıyor Yayıncılar, haklı bır talep olarak fuarın "su- nuş"unun kendılerıne verılmesını ıstıyor Kuşkusuz bu tur etkınlıklere yazarlar da kurumlarıyla bır ucun- dan katılmalı Istanbul Kıtap Fuarı, bızım goz bebeğımız Kım- se ona zarar gelmesını ıstemez Yıllardır suren bır etkınlığı var Artık, kulturel bır gelenek. Ama kıtap fuarı da kıtaba yakışır bır şekılde olmalı i • Aydın kurumlarının kuruluşlarının ulkemızde uzun surelerle varlığını surdurememesının ya da et- kınlığını yıtırmesının en başında "karıyenzm" gelır Bu tur kurumlarda gorev aldınız mı, kışısel hesap- larınızı bır kenara bırakmalı ve uzlaşmacı olmalısı- nız Sozu geçen her ıkı kuruluşun bırbırıne duşman olmasının hıçbır mantığı yok Sagduyulu ve daha hoşgorulu olmaları gerekır Kendı kurumsal çıkar- larından çok, kıtabı duşunmelerı gerekır TUYAP, tıcarı bır kunjluştur ve doğal olarak bır ka- zanç mantığının uzerınde yapılanmıştır Yayıncılar Bırlıgı de yayıncılann meslekı kuruluşudur Her ıkı kurum da bırbırlerının "ıç ' ışlerıne karışmamalı, ku- lıslerden uzak durmalıdır Kongrede konuşan Sarmal Yayınları'nın sahıbı Işıtan Günduz, TUYAP koordınatoru Denız Ka- vukçuoğlu'nun kendısıne, izmır ve Ankara fuarla-, nna katılması halınde ştand parası almayacaklan-r, nı onerdıklerını soyledı ve bu konudakı kaygılarını dıle getırdı Oncelıkle bu tur tavıriardan kaçınılmalı • 1980'lerın başında, Batı dunyasını çok daha ya- kından ızleyen ve 'modern" bır yayın anlayışına sahıp yayıncılar oluştu Gıderek de başka yayınev- lerını, hatta bırbırlerınf olumlu anlamda etkıledıler Metıs, Hıl Adam, Can lletışım AFA, Kavram, Studyo Imge, Ayrıntı Nısan vb yayınevlerı, kultur yayıncılığının onde gelen temsılcılen olurken Var- lık, Remzı, Cem gıbı yayınevlerı de kurumsal kım- { lıklerını "degışerek 'surdurduler Boylece yayıncılar 'kımiık sorununu" tartışma- danonce yenı kımlıklı yayınlaryaptılar Nıtekım Ya- yıncılar Bırlıgı yonetımı de 'kımiıksorununu" mes- lekı olarak gundeme getırdı TUYAP ıle Yayıncılar Bırlığı'nın arasındakı surtuş- j me de -en kısa zamanda gıdenleceğıne ınandığı-; mız surtuşme de- herhalde bu kımiık sorunundan çıkıyor. Yayıncılar da bızım yayıncılarımız, TUYAP da bı- zım TUYAP'ımız Sehir Tiyatroları 12. Çocuk Şenliği başlıyor Kultur Senisi - Şehır Tıyatrolan, 23-2S nısan tarıhlerı arasinda "Çocuk Şenliği" duzenlıyor Bu vıl 12 ncisı duzenlenecek olan Çocuk Şenliği ne Bakırkoy Beledıve Tıyatrosu 'Sevdalı Bulut" Koza Tıvatrosu "Dr. Mutlu Diş" Şışlı Terakkı Ilkokulu •HarikalarSirkı' Istanbul kultur Ovuncuları "Masal Masal İçinde Masal Tivatro İçinde' Gençlık ve Spor Genel Mudurluğu Gebze Ilçe Baskanlığı 'Teneke Şoaheler' Tivatro İnsan 'Korkuluğun Turkusu' Olu^um Tıyatrosu "Kırmı/ı Balon" Grup Açıkça •Sevgileşın' SarıverSanat Tıvatrosu 'Petmen Dunva \nava Karşı* Gunes. Tıvatrosu "Don Kışot" Tevtık Gelenbe Tıyatrosu 'Mutiuluk Adasının Çocuklan'adlı oyıınlarla Ova Bale kursu Hedet Çocuk Koıosu Drama Grubu ve Sıhırlı Değnek Çocuk Gosterı Bınmı ıse gostenlerıvle katılıyorlar Şenlık suresınce uzman psıkolog AtanurOzalp klınık psıkolog Ne>in Eracar Başar uzman psıkolog \vsegul Aksakal. eğirim bilimci GulbaharGul uzman psıkolog Fatoş Sa\man psıkolog Kemal-Zuhal \erlika\a tuaye soylesilen gerçekle>tırecek Harbıye Muhsın Ertuğrul Sahnesı'nde Emre Erçetin (11) Ayşegul Ankan (13) ve Melisa Evuboğlu (12) pıyano resitallen verecek Etkınlık kapsamında yer alan tivatro gosterılerı ıse Harbıye Muhsın Eriugrul Sahnesı nın yanı sıra Fatıh Reşat Nurı Sahnesı Lskudar M Celal Sahnesı kadıkoy Haldun Taner Sahnesı ve Gazıosmanpaş,a Sahnesı nde gerçeklestınlecek Delft kentiııin sfenksi Vejrmeer Kultur Senisi - 1 8 6 0 lıvıl- larda (.oktan unutulınıii en az bır 200 \ ılın karanlıgına gomulnıuş ressam \ermeer ı venıdenkeijteden Fransızga- zetecı Theophile Thone sa- natçıvı "Delft kenrınınsfenk- si" dıve tanımlamiştı \eımeer ın ^u biraiar La- hev de veı jlan genı^ kap- samlı retrospektıtının bırkez daha kanıtladıgı gıbı verın- debırtesbıt Thore unkı Jan \ermeer ın resımlerı en dz sanatçınm kendisi kadar gı- zemlı Vermeeı ın seçtıgı konu- lar ıse - sade bıı mutfak de korunda bır kaba sut doken ıç ınekanlarda mektup oku van \a da dantel oren genc, kızlar - gızemir va da gor- kemlıolmaktanı,okuzak Sı- radan ınsanların dunvaları Ancak Venneeı bugundelık vasamın ınsanlarını tuvale ovlesıne bıı vogun dııvarlı- lıkla vansitıvordu kı bu sira- dan dunyanın ınbanları. san- kı derın sıılar saklıvonnuş- çasına gızemlı bır atnıoster varatıvorlardı \ermeer ın resımlerınde ısıgı ustaca kul- lanımıozellıkledıkkatçekıvordu Ipek bır kuma> paıçasinı bır Delrt ^ıırahısinın uze- rındekı susleıneleıı va da bırTurk kıhmı- nın dokıisiınu mukemmel bıı bıçımde res- medıvordu\ermeer ustabırıluzvoncuaı- bı Bır zamanlar unutulmuş olan \ermeer bugun tarıhınenonemlı sanatçılaıı arasin- da say ıh\oı Galıba bu buvukolçudesıra- danınsanları siıadanobıelen siradandun vaları sıhırlı bırdegnek gıbı kullandıgı fır- çasının bır dokunu^uyla bıı ^ıır jıbı ı>le- vebılmesindevdı Na^amına daır pek bıı >ev bılınmıvoı \ermeei ın Rcsımogıetmcnıkımdı 'Ola- ğanustu kımıleı ıne gore "mucize>r teknı- gını nasil edınmıstı' Resımlerını kımlere satmı^tı '\asil bıradjnıdı 'Sanatçımn va- şamına daıı bu gıbı ıpuçlarından \oksu- nuz ResıiTileıını bellı bırkronolojı ıçınde de degerlendırınek çok guç Cç vapıtı dı- Ninda hn,bırının tarıhı bellı degıl Veımeeı ın vaı?amı\la ılgılı kesın bılgı- ler Ui32 vılına Deltt te bn kunia^ tucca- rının oğlu olarak dıınvava geldıgı 21 va- sındaevlenıp II çocuk babası olduguikı- nıı kaynjkbıda ıse 14 çocugu oldugu, 1 I ınınva^adıgısoylenı>or)ve 16^5vılın- da henuz 4' vatindavken aıdıııda buyuk boıçlaı bııakaıak olduğu \eııneeı Delft dc ıkı kez ressjmlar loncjsinın ba>- kanlıgına seçılerek çevresınde savgınlık kazanmı^tı ama maddı açıdan vasamı bo- \ unca zorluk çekmıstı Cenazesinden bır- kaç gun sonra aıdıııda bııaktıgı dul karısı ıflasettı Iste bugun dunv a muzelerınıbır- bınvle vaıı^tıran dunyanın en guzel kıını resimlerıne ımza atmı-; bıı adamın yazm sı1 Nerıııeeı olunıunden sonra unutuldu Resımlerı hıçbır verde seıgılenııııvordu Imza atmadıgı resımlerı baijka ressamla- rınkıvle kanstırılıvordu ^l^zının ba^ında da belııttıgımız gıbı onu venıdcn kc>te- den Fıansiz gazeteci Thore oldu Veımeeı den gerıve çok az lesım kal- m\i> Resını rak.ım ı4 kı bunlardan 22 ta- nesı Lahev dekı seraıde veralıvor Sanjt- çının du^uncelerını nasıl for- nıule ettığını anlavabılme- mız bakımından vararlı ola- bılecektek bıreskızı tek bır desenı vok gununıuze ka- Lın Ilk donem klasık ve dını konulara ağırlık veren \er- ıneer ın daha sonra bırden resmının karakterını belırle- vecek sade dunvalara geçişı neden venasiloldu budabı- lınmıvoı Bılmenokı bubu- vuk sanatçı cagda^ı otekı Hb \ uzv 11 kıızev 11 ressam la- nndan her anlamda çok tark- lıydı o kadar Gerçı \ermeer donemı- nın \icolaesMaes,JanSteen \a da Pieter de Hoochgıbı ressamlanvlj karşıla^tırılı- voı ama lesıınlerındeoyku- leranlatmavısı resımlennın dıdaktık ıçerığı olmanıası haıeket ve anekdot voksun- lııguvld bu ressamlardan vı- nedetarklıbır verde duruyor \ermeer \ermeer ın resmettığı ko- nular son derece sınırlıvdı Imzasını ta^ıvan tekbırpey- saj tek bır oludoğa tek bır portre tek bır otoportre vok - 11 çocuklu bu adamın vaptıgı tek bır ço- cuk resnıı bıle vok Ç ogu resmınde bır ıç mekan dekoıunda pencereden sızan ısıkla avdınlatılmıs bır va da ıkı f ıgurden oluşu- vor tum resımlen Ancak Vemıeer buna kaısın asld kendını tekrarlamıvordu Tarıh va^aını bovunca şohretten kaçan. vuzunu gostermekten kaçnıan \erme- erden vana çıktı N uzunu hıç gomıedık ama resımlen- nın karakteristık ozellıklen nedenıvle her ıcsmınde onu gorebılmek munıkun Mar- cel Proust un da bıı zamanlaı Vdzmı^ ol dugu gıbı "'hiçbir şevin ona benzemediği, hiçbır şe\ın onu anlatamadığı bır çağda, bır muammavdı <>." Ece Ayhan hastaneye kaldırıldı Kültür Senisi- Şaır. edebıyat adamı Ece Ayhan, Çanakkale dekı evınde rahatsızlanması uzerıne Çanakkale Devlet Hastanesfne kaldınldı Yakınlan tarafından Dev let Hastahanesı ne goturulen Ece Ayhan ın tansıyon dusukluğu nedenıvle rahatsızlandığı bıldınldı Norolojı klınığı ndetedavı altına alınan Avhan ın durumu hakkında bılgı veren Dr Umıt Tuna Avhan m tansıyonun aşırı du^mesı sonucu dengesını kavbederek dusmesıv le sağ elınde y umusak doku tra\ ması mev dana geldığını av rıca prostat rahatsızlığı bulunduğunu da belırttı Tuna Ayhan ın havatı tehlıke altında olmadığını ancak tansıyonunun sureklı kontrol edıldıgını sovledı Ayhan ın bır yıl once geçırdığı yuz telcınden sonra başından bır uralınmıştı Mendez'in söyleşisi bugün Mimarlar Odası'nda Kultur Ser\isi- kuba Llusal Parlamentosu Genel Sekreter \ardımcısı Ernesto Suarez Mendez bugun saat 18 ıOda Mimarlar Odası kent ve \asam Toplantı Salonu ndd (Bes.ıkta$) kubada "lerel \'onetım Katılım ve Demokrasi konulu bır soyle^ı gerçekle^tırecek Mimarlar Odası Istanbul Buyukkent Şubesı ıle Kent Dınamıklerı Enstıtusu nun ı^bırlığı ıle duzenlenen sovleşıde Mendez ulkesının bugun kars.ı kar^ıva bulundugu sorunlan anlatacak (227 69 10) Bilkent Senfoni'nin açılış konseri CD oldu Kultur Servisi - Bilkent Sentonı Orkestrası sezon açılış konsennı Turkıye de ılk kez canlı kavıtlardan derlenen ozel bır C D halıne getırdı Beethoven"ın 5 Sentonı ve Egmont Ljverturu ıle Lıszt ın preludlennın veraldığı bu çalışma Bilkent Sentonı Orkestrası nın vavımlanan ılk CD kaydı olması açısından ozel onem ta^ıvor Evlul 1993 te. Bilkent ijnıversıtesı Muzık ve Sahne Sanatlan Fakultesı'nce hazırlanan sanat proıesı çerçevesınde kurulan Bilkent Sentonı Orkestrası nda 12 ulkeden 120 sanatçı gorev vapıyor Orkestranın çoğunluğunu ıse Bilkent konservatuvarı ndakı ogretım uvelen olus.turuyor Bilkent Sentonı Orkestrası nın 199s96 sezonu açılıs. konserın'n sponsorluğunu ustlenen Çarşı Magazaları C D kaydının da gerçekleşmesınde sponsorluk yaptı