06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ŞUBAT 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ÖİB, rahat satabilmek için Deniz Nakliyat ve Gemi Sanayii arasındaki borç-alacak ilişkisini sıfırladı Dalgasız denizde özefleştirme YORUM ;AHMETCEÜK L Denizcıliks^ktöründekiözel- -leştirmehazırl ğıdevletmilyon- -larca dolara zırara uğratılarak başladı. Ozelle;tirme tdaresi Baş- Jcanlığı (ÖİB) Denız Nakliyat _AŞ ile Türkiye Gemı Sanayii AŞ'yi rahat sa'abilmek ıçin ara- "larındaki borç-alacak ilişkisini si fı rlarken. bugüne kadar Deniz Nakliyat tarafndan ödenen yak- laşık 50 mılyon dolar boşa gittı. Yeni düzenlen eyie Deniz Nak- liyat'ın 19&6yılındanbuyanası- pari^int verdig 4 gemi için öde- diğj paralan yo< sayanÖİB. Pen- dik Tersanesinde yapımı süren •"75 dedveytton uk geminin 8 ay içınde tamam.anarak dığer üç geminin isemevcutdurumlany- la bu yıl içınde Deniz Neklıyat'a teslim edilmesıne karar \erdi. J Deniz Nakl yat blok olarak - özel leştin lecegınden satış sırasın- ,da 4 gemi de pazarlık konusu yapılacak. Deniz Naklıyat'ın .ödediği paralara rağmen 1995 yılında teslım edilmesı gereken gemilerin halen sadece yansı- nın tamamlanabıldıği belirtilır- ken. karşılıklı mahsuplaşmadan Gemı Sana>ıfnin kârlı çıktığı ileri >ürülüyor. Denız \akliyatta- "rafından şimdiye kadar ödenen paralann boşa gittiğini vurgula- yan yetkililer. böytelikle Gemı Sanayü'nı satınalacak şırketinde 4 geminin tamamlanması taah- hüdünden kurrulduğuna dikkat çekiyorlar. DSPMillervekili MümtazSoy- . sal'ın. "İşletmelerBaşbakan Tan- su Çıller'evakınbi rinesatılaca- ,ğı için pürüzsüz hale getiriliyor" şeklindeaçıkladığıters-anelerso- rununun temelınde ise 1986 yı- lında söz konusu gemilerin sipa- Deni/ Nakliyat tarafından şimdiye kadar ödenen parafânn boşa gittiğini vurgulayan vetkililer, böylelikle Gemi Sanayii'ni satın alacak şirketin de 4 geminin tamamlanması taahhüdünden kurtulduğuna dikkat çekiyoriar. rişleri venlirken Gemı Sana- yii'nin 75 bindedveyttonluk ge- mi yapma kapasıtesine sahıp ol- maması nedenıyle alınan parala- nn Pendik Tersanesinde havuz yapmak için kullanılması yatıyor. Yetkililer. aldığı paraları ha\uz yapımında kullanan Gemı Sa- nayıi'nın 4 gemi için yaptığı ta- ahhüdü yerıne getiremediğıne dikkat çekiyorlar. Her ıki işlet- menın de özelleştırme kapsa- mında olduğunu belirten vetki- liler. düzenlemenin işletmeler arasındaki gemi sorunu çözüm- lenmeden satılamayacaklan ge- rekçesiy le yapıldıgına dikkat çe- kiyorlar. ÖtB vetkililerinden ahnan bıl- giye göre. halen Deniz Naklı- yat'ın olan söz konusu 4 gemi sa- tış dışı degıl. Deniz Nakliyat'ın satışı blok yapılacağından işlet- meye talıp olan firma gemileri de satın alacak. ÖİB'nin yenı dü- zenlemesiyle dört gemi için da- ha önce deniz Nakliyat \ e Gemi Sanayii arasında yapılan anlaş- malar karşılıklı hak ve borçlar- dan feragat edilerek feshedıldi. Iki kurum arasında bu gemilere ilişkın yeni bir sözleşme imza- lanacak. Deniz Nakliyat'ı ala- cak firma tüm sözleşmelerle bir- likte bu gemileri de satın almış olacak. Gemi Sanayii'ndeki özel- leştirme ısetersanebazındaola- cagından. alıcıların gemileri ta- mamlamak gıbı bıryükümlülü- ğii bulunmuyor Bırgemıyı 8ay içınde teslim etmekle y üküınlü kılınan Gemı Sanayii diğer 3 ge- mıyi de şimdıki rîalıyle teslim edecek. ÖlB'nın kendı isteği doğrul- tusunda karar aldığını belirten Denizciler Sendikası Başkanı Rahmi Şişnıen. gemilerin 1995 v ılında teslım edilmesı gerekır- ken bunun yapılmadıgını belirt- ti. Deniz Nakliyat tarafindan şim- diye kadar ödediği paralann bü- yük kısmının boşa gittiğini be- İırten Şişman. "•Gemiler tersa- nelerde bu şekilde kalmış olsay- dı Deniz Nakli> at da Gemi Sana- yii de satılmazdı. İki kuruluş ara- sında alacak verecek kalmadı. Ama ödenen paralar boşa gitti. Bunun Gemi Sanayii \Ş'\esağ- ladığı fayda belli. Bugüne kadar aldığı mihontarca doları cebine indirdi. Deniz Nakliyat kâreden bir kuruluş olduğu halde Gemi Sana> ii sürekli zarardadır. Bugü- ne kadar bu paralaria >aşadılar" diye konu^tu Gemı Sanayii AŞ Genel Mü- dürü Necati Süer ise Özelleştir- me Idaresi tarafından yapılan dü- zenlemenin doğru olduğunu sa- vundu. Denız Nakliyat'ın ödeme- lerinyüzde80'ini yaptığmı açık- lavnasına rağmen kendilerıne pa- ra akıtılmadığı için 37 mılyon dolar alacaklı olduklarını ıddıa eden Süer. eskıden Denız Nak- liyat AŞ Genel Müdür Yardım- cısı olduğunu belırterek şöyle konuştu: "Genıiler paslanıyor. Bunun için ilk 75 bin tonluk ge- minin borcu olan 6 ınihoıı 25ü bin dulann iidennıesini istedik: ama. "Buıuı ödeyecek pjramız yok' dediler. O zaman ayda 250 bin do- lar ödenmesi şeklinde bir proto- kui yaptık. Bu protokolle şimdi- >e kadar>aklaşk3 milyon dnlar ödemişler. Biz kendi özkay nak- lanmızı da üzerine katarak ay- da 60 milyar liraya 75 bin ded\e>t- tonlukgemilerrJen birini \üzde90 tamamladık Bu gemiy i haziran- da teslim ediyoruz. 18 binlikler için bize hiç para ödenmcdi. Bu karışıklıklardan dola\ı birinin bu işe el koy nıası gerekiyordu. 18 binliklerden ise .17 ınil\on dolar daha alacakli) ı/. Ama ÖİB ara- ya girince bu sıtiriandı." Süer. tüm sorunun zamanında gemı \apmak ıçın alınan paranın ha\ uz N apımında kullanıimasın- dan kaynaklandığına dikkat çek- ti. SORUNLU GEMİLER 18BİNTOrVLUKl.GEMÎ Harcanan 20 mılvon dolar Ödediği 11 milyon dolar Bütçesi için gereken 11 mil\on dolar Fizıkı gerçekleşme Yüzde 62 18 BtN TONLUK 2. GEMİ Harcanan 15.5 miKon dolar Ödenen 9 mılyon dolar Bitmesı ıçin gereken 15 mılyon dolar Fiziki gerçekleşme Yüzde 56 Toplam Ödenen 21 mılyon dolar Bıtmesi ıçin gereken 26 milyon dolar 75 BtN TONLUK 1. GEMİ Harcanan 57 mılyon dolar Gereken 8 milyon dolar Fiziki gerçekleşme Yüzde 90 75 BtN TONLUK 2. GEMÎ Harcanan 30 milvon dolar Gereken 16 milyon dolar Fiziki gerçekleşme Yüzde 65 ikı gemi için ödenen 27 milyon dolar Hazıne yardımı 25 milyon dolar Toplam 52 mılyon dolar Ödenmesi gereken 25 milyon dolar B M C d - C Kemal Uzan, Tes-İş Sendikası'nı arayıp ikna edince çalışanlar buruk işbaşı yaptı zorunlu ızm İZMİR(AA)-lzmir"in Pınarbaşı beldesinde kuru- •lu BMC Kamyon \e Oto- büs Fabrikasfnda çalışan. Türk Metal Sendikası"na üye926ışçi. satışlann azal- ması gerekçe göstenlerek zoruntu ücretli izne çıka- nldı İşyerindeörgütlüsen- dikanus Uırur Şube B*}kai nı V ılmaz Turan. fabrıka-- da çalışan 2 bin işçıden bin 500'ünün sendika üyesi ol- duğunu belırterek. sendıka üyelerinden üretim bölü- münde çalışan 926'sının stoklann elde kalması ne- denıyle bir hafta zorunlu ücretli izne çıkarıldığını "söyledi. " Turan. stokta 600"ün üze- rinde kamyon bulunduğu- na işaret ederek. oeakayın- "da da Renault'da böyle bir durum yaşandığını söyle- di. L'ygulamayı işverenle- rin bırtaktığı olduğunu sa- "vunan Turan. şunlan söy- ledi: "Otomotiv sektörün- de kış. satış açısından ölü 'se/on. İş\erenler, bunu bildiğinden, satışlardaki durgunluğu bahane ede- rek, işçilerin >ılltk izinle- rini bölerek, yaz ayları >e- rine ölü sezonda kullan- dırıyorlar. Sendika ola- rak, zorunlu ücretli iznin. bayranı tatili ile birleşti- rilmesini önerdik. Ancak 4ş\eren bu önerimize sı- cak bakmadı." ÇEIAŞ işçisi geri dömnek zorıında kaldı SAMİH AZMİ EZER ADANA-Çukurova Elekı- nk AŞ'de (ÇEAŞ) Uzanların yeniden yönetıme gelmesıyle başlayan \eişçilenn noterka- nalıyla istıfalarını vermesiy le doruk noktaya yükselen iiergın- lık. KemalCfanıleTes-Iş Ba- kanı arasındaki görü^menı- ardından sona erdı- rildı. lşçiler dün bu- ruk bir şekilde işba- şı yaptılar. Buarada. 90 kişinin çıkışının \erildıği öğrenildı. Tes-lş Sendikası Genel Başkanı Fanık Banıt'u önceki ak- şam arayan Kemal Lzan. işçi çıkartıl- mayacağı vetoplu iş sözleşmesının uygu- lanacağı yönünde söz verdi. Bunun üzeri- ne Genel Bas,kan Fa- nık Barut \e Genel Sekreter Salih Ermanav ımzasıyla Tes-lş Sendika- sı 2 NoluŞubeBaşkanlığrnagönde- rilen yazıda. işçilerin işbaşı yapma- sı istendı. Yazıda. Enerji Bakanlı- ğı'nın sözleşmenın uygulatılması için Barut'a güvence verdiği kaydedildı. Çahşma Bakanlıgı"nın 29İO1.1996 tarih ve 1349 say ılı y azıy la sendika- y a sözleşmenın geçerli olduğunu bıl- dirdiği belırtilen genel merkez y azı- sında şu görüşlere yer verildi: "Sa\ın Adana \alisi ile ve o anda yanında bulunan Sayın Nedım Öl- mezer'le genel başkanımız görüşmüş \e sözleşmenin ııy gulanacağı. haksız yere kimsenin işine son verilmeyece- ELEMAN Alınacakur ÇEAŞ işçisi dün polis gözetiminde imza atarak işbaşı yaptı. ği belirtilmiştir. Aynca Sayın Kemal madın mı" diye sorduğunu belırte- l'zanvedeSayınNedimÖlmezer.iş- rek şöyle dedi: "Benim amirinı ge- çilerintümününi^ebaşlamasıhalin- nel başkan. Emrini uygulamak zo- de hiçbirdisiplin lıükmü uygulama- rundavdım. Arkadaşlara da söyle- yacaklannıbelirtmişlerdir. Sö/leşnıe dim. Herkesgidipişbaşıvapıyor.Bas- uygulandığı takdirde \asalar gereği kılansi'\mi\onım,amaemreu\mak ü>elerimizin istifası halinde kıdem zorundayım.Sendikacılıkdademok- tazminatı haklan dahil diğer yasal ratik olnıayan kurallaıia işliyor. Ça- haklarının ancak o takdirde doğaca- kşmayacağımdiyorum. ama işİeme ko- ğı da açıktır. L yelerimizin istifalan- nulmuyor. İstifaları durdurmuşlar. nı geri çekerek göre\e başlatılnıala- Dilekçeler işleme konmamış. şirkete nndabüyükyaraıiarvardır." intikali önlennıiş. Kokuşmuş sistem Tes-lş Sendikası 2 No'lu Şube Ba^- içinde nereye kadar gidebilirsiniz?" kanı AliÖrk,Genel Başkan Barut'un Örk. L zan grubunca gazetelere \e- sabah kendisıni arayıp işbaşı yaptı- riien ÇEAŞ'a eleman alınacağına rılmasınıistediğini.saat 10.00"da bir ılişkin ilanların da geri çekileceği- kez daha aradığını ve ""Hâlâ başlat- nın bildirildiğini sövledi. Örk. "BÎr- lik içinde hareketettik.Gu- | cünıüzü gösterdik. Şinıdi de biıiik berabeıiik içinde- y iz. Bundan sonra da kime nezarargelirsegelsin işçi tek bilek tek \ umrukolacak. Biıiik berabeıiik bo- zulmazsa bundan sonra gene ta\ır konur"dedı. Ali Örk'ün açıklamasının ardın- dan işçılersaat 10.30'dan itibaren şir- kete gıderek işbaşı yaptılar. ÇEAŞ"tan 90 kişinin çıkışının \e- rıldığının duyulması işçiler arasında huzursuzluğa yol açınca. Genel Mü- dür Erkan \1ana\oğlu çıkışların ge- çersizolduğunu bıldirdı. Istifalariçin çıkış \erme kararı aldıklarını. bu ko- nudakiyazılann önceki günhazırlan- dığını belirten Manavoğlu. işçilerin işbaşı yapmasının ardından çıkışla- rın da geçersiz kılındığını açıkladı. Türk-İş'ten istifalara tepki ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Türk-İş. ÇEAŞ ışyerin- de çalışan \e Tes-İş Sendika- sı'na üye 50 ışçınin işten istifa etmesıne tepkı gösterdi. Türk- İş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kılıç. ıstifaların sendikanın \e Türk-i^'ınbilgisi veonayıdışın- da olduğunu \urgulayarak. " Böylebir hareketi desteklemek mümkün değil" dedı. Kılıç. çalışan çocuklarla il- gili olarak düzenlediöı basın toplantısında kendisine yönel- tılenbirsoru üzerine.ÇEAŞiş- çılerinin istifasını değerlendir- di. İşçilerin i^lerındenayrılma- dan mücadele etmelerinden ya- naolduklannı vurgulayan Kılıç. "İşten istifa. yanlış bir uygula- ma. Gerekli uyarılan yaptık. Bölge temsilciliğini u\ ardık. Şu- benin kendi şartları içinde geli- şen bir hadise. İstifa. işçinin ken- di hukuki haklannı olumsuzdu- ruma götürecek bir tavır" diye konuştu. Tes-İş Sendikası Genel Baş- kanı Faruk Barut'un da olayı onaylamadığını ileri süren Kı- lıç. istifalann geri alınması ve toplubözleşmenin uygulanması- nın sağlanması için valilikte iş- çi ve ış\eren temsilcilenninbir deûerlendirme yaptıklannı söy- ledi. OZTIN AKGUÇ ÇIFTÇI DOSTU / SADLLLAH USUMÎ Tanm kooperatiflerinde gübrenin kokusu çıktı G eçmış yıllarda filmlerde bile seyrettiğimız zaman. inana- mayacağımız olaylan, artık sık sık yaşamaya başladık. Üste- lik de olağan karşılamaya alıştık. Buna karşın Tanm Kredi Kooperatifleri'nın baş- 'lattığı bir uygulamaya herkes şaştı kal- •dı!.. Tanm Kredı Kooperatifleri'nın çıft- •çileri desteklemek ıçin kurulduğunu bil- tneyen yoktur. Bu tür koopetifler, ortağı •olan çiftçılere düşük faızlı, uzun vadeli kre- diler verir. Gene uzun vadeli ödeme plan- ları iletohumluk ve gübre gibi girdileri da- -ğıtır... Amaç, çiftçıye ucuz gırdiler sağ- dayarak ürünlerin maliyetinı düşürmektır. •" Ancak, son yıllarda Tanm Kredi Koope- /atifleri'ne bır şeyler oldu. Geçen yıl or- ıtaklarını bır süre gübresiz bıraktı. Daha sonra da pıyasadan topladığı gübreleri çok yüksek fiyatlarla sattı... Ortaklar, bu beceriksizlık karşısında büyük tepki gös- terdiler. Aynı kooperatif, bu yıl da dünyada eşi görülmemiş bır uygulama başlattı. Çift- çılere gübresını dağıttı, 2 ay sonra da fi- yatlarını açıkladı. Ama öyle birfiyat açık- landı ki. çiftçileri gübre aldığına bin ke- re pişman etti!.. Verılen bilgiye göre, Tanm Kredi, İG- SAŞ'tan 12 ıla 16 bin lira arasında aldı- ğı üre gübresini, ortağına 23 bin 750 li- radan satacak. Aynca, aynı gübreyı şu sıralarda serbest piyasadan 17 bin lira- ya almak mümkün!.. Fıyatlar duyulur duyulmaz köy ve ka- sabalarda kızılca kıyamet koptu... Çift- çiler, Tanm Kredi Kooperatıflen'nin ge- nel merkezıne ve yerel kooperatiflere başvurarak yüksek fiyatları protesto et- tiler. Her gün çiftçilerle yüz yüze görev ya- pan ve çıftçilerın içınde bulunduğu ko- şulları çok lyı bılen yerel kooperatıflerın yetkilıleri de fıyatların indırıl- mesı ıçın genel merkezle yo- ğun temaslara başladılar!.. Eski vetecrübeli çiftçiler, şim- diye kadar böylesine ters bir uygulamanın başlanna gel- mediğıni, önce gübreyı verip ardından yüksek fiyat tespit etmenin kooperatifçilik anla- yışı ile bağdaşmadığını ılerı sürüyorlar... Eğer, Tarım Kredi gübre fı- yatlannda belli bir indirim yap- mazsa çıftçı, önümüzdekı se- zon buğdayını 20 bin liradan satsa bile para kazanamaz!.. Gübresiz ekim olmaz~ Tansu.Çiller, hâlâ tarıma Turgut Özal gozu ile bakı- yor. Senelerden beri çıtfçıyı bir türlü sevemedi. Sorunla- rına eğilmedı. Örneğın, dün- yada da Türkiye'de de tarımın en önemlı girdisi gübredir. Gübresiz tanm olamaz... Hatta, düşünü- lemez... Yapanlardaverimalamayacak- ları için para kazanamaz... Hem ülke ekonomisi hem de çiftçi, büyük kayıp- lara maruz kalır!.. Buna rağmen, Tansu Çiller başbakan olduktan sonra, gübre politıkasını akıl almaz uygulamalarla tam bir karmaşa- ya dönüştürdü. Çiller'ın her yaklaşımı çiftçinın aleyhine oldu. Buğday ile güb- re arasındaki fiyat dengesi tamamen bo- zuldu... 1980 yılından önce bır kılo buğ- day satarak 7 kilo gübre alabilen çıftçı, 1996 yılında bir kilo buğdayla ancak 300 gram gübre alabılecek!.. Çıftçinin 1980 yılından önceki koşul- larına kavuşabilmesı ıçın, ya buğdayın kı- losunu 160 bin liraya satması ya da gub- renin kilosunu bin Israya alabilmesi ge- rekir... Bu aradaki korkunç fark, her yıl çiftçinın cebinden çalınarak sanayi ke- siminın kasalarına aktarılıyor... Çıftçı, ürününe üç kuruş fark istediği zaman ortahk ayağa kalkıyor... Hakkını istediği halde. ağzını açtığına bin piş- man edıliyor... Hakaretlere maruz kalıyor. Tansu Çiller bile "Daha fazlasını vere- mem" diye katılaşıyor. Ama... Buzdola- bı, çamaşır makınesı, traktor, otomobil. gübre ve mazot gibi sanayi ürünlerine on bin kat, 20 bin kat zam geldiği zaman kim- senin kıh kıpırdamıyor!.. Bu arada da devlet desteğıne veya korumasına engel olmak ısteyenler "Köy- lu kenihyi sömuruyor" diye sloganlar atı- yorlar... Usta hırsızın, ev sahibını bastır- maya çalıştığı gıbı... Çünkü böyle düşünenler, devletı de yanlanna alarak çıftçıyı sömür- meye devam etmek ıstiyorlar. Ama bu çevrelerin bilmesi gereken bir gerçek var ki, bu gidişle bırkaç yıl sonra sömü- recekleri hiçbirşey bulamaya- caklar!.. Çiller hükümeti, geçen yıl gübre konusunda son derece kötü sınav verdı. 1994 yılının başında 1630 lıraolan ürecın- sı gübrenin fiyatı. 1995 yılının ortalarında 12 bin liraya çıktı. 1994 yıh başında 2 bin 525 li- ra olan DAP gübresi 1995 yı- lında 16 bin liraya fırladı. Ayrı- ca. gübre sıkıntısı başgöster- dı. Çıftçı, karaborsa fiyatlarla gübre almak zorunda kaldı... Alamayanlarla bulamayanlar, gübre atamadı... Gübre kulla- nımı yarı yarıya düştü... Şimdı, hükümetin beceriksiz- liği yüzünden meydana gelen bu hata- ların faturasını, 60 mılyon Türk insanı ödüyor... Ne yazık kı, gelişmeler bu yıl da aynı sıkıntıları yaşayacağımızı gösteriyor. IG- SAŞ. zamanında gerekli önlemleri aldı- ğı ve yeteri kadar ithalat yaptığı ıçın bu yıl gübre karaborsası olmayacak, ama fi- yatlarda büyük artışlar olduğu ıçin çiftçi gubre kullanmakta zorlanacak... Gübre desteklemesinde yapılan bır değişiklık de çiftçıyı sıkıntıya sokacak. Da- ha önce devlet, gübre desteğini sanayi- cıye venyordu. Sanayiciler de gübrede devlet deste- ğı kadar indirim yapıp çıftçiye satıyorlar- dı. Örneğın, geçen yıl uygulanan devlet destegı devam etseydı. çiftçi 100 mılyon lıralık gübreyı sadece 50 mılyon lıra öde- yerek almış olacaktı. Sanayıci de 100 milyon lıralık gübrenin geri kalan 50 mil- yon lırasını devletten tahsil edecekti... Çiller, sanayıcilerın baskısı üzerıne bu uygulamayı değiştırdi. Şimdi çiftçi 100 mil- yon lırantn tamamını önce kesesinden ödeyecek ve sonra 50 mılyon lırasını devletten tahsil edebilecek!.. Rakamlar büyüdüğü için geçen yıl 100 milyon lıralık gübreye 50 milyon li- ra odeyerek ışını halledebilen çiftçinın, bu yıl en azından 300 milyon lıralık gübre al- ması gerekecek ve bu paranın da tama- mını önce kendı kesesinden ödeyecek... Sonra devletten talep edecek... Geçen yıl 50 milyon lırayı bulmakta zorlanan çıftçı, bu yıl 300 milyon lırayı na- sıl ve hangi koşullarla sağlayabılecek?.. Parası olmadığına gore, borç para ara- yacak... Zıraı kredilerı yetersız olduğu için ya tefecilere ya da özel bankalara baş- vuracak... Hangisinin kapısını çalarsa çalsın, 6 ila 7 ay sonra 300 milyon lira yerine, en azından 500 ila 600 milyon li- ra ödemek zorunda kalacak!.. Böylesi- ne bır uygulamaya. her halde devlet des- teği demek mümkün değildir. Olsa olsa "devlet kösteği" denır. Devlet, ülkeekonomısinı kalkındırmak için çıftçiyı gübre kullanmaya teşvik et- melidir. Bunun için de ışlemleri kolay- laştırmalıdır. ilk yapılacak iş. gübre des- teklemesinde yeni bir model bulmaktır. Örneğın, yüzde 50'sını devlet destekle- diğıne göre, çıftçiden bu parayı peşın almanın bır gereği yoktur. Çıftçinin aldı- ğı gübrenin yarı parasını peşin olarak ödemesi, dığer yarısı için de bir belge imzalaması yeterlı görülmelidir. Aynca Tanm Kredi Kooperatiflerı de gübre fiyatlannı pıyasaya uyacak bıçimde duşurmelıdır. • Faiz Ödemeleri ve Bütçe Dengesi Türkiye'de genellikle konular iyi bilinmeden, irde- lenmeden sloganlar ortaya atılır; sloganlarla kamu- oyu yönlendirilmeye çalışılır. Bunlar arasında "Dev- letiküçültelim", "Bütçeaçıklannın nedenleri, kamu iktisadi teşebbüslehnin zararlarıdır" gibi genelleme- ler yaygındır. Devlet, faiz ödemeleri dışında, GSMH'den aldığı pay olarak giderek küçülmektedir. Devlet büt- çesini yüksek gösteren olgu, ıç ve dış borç faiz öde- meleridir. 1995 bütçesi 11 aylık fiili sonuçlarına gö- re, bütçe harcamalarının yüzde 30.9'u personel gi- deri, yüzde 6.9'u diğer cari harcama. yüzde 5.3'ü ya- tırım harcaması, yüzde 56.9'u ise transfer harcama- sı niteliğindedir. Transfer harcamalarının yüzde 6O'ı faiz ödemesidir. Faiz giderlerinin toplam bütçe gi- derlerı içındeki payı yüzde 33.7 olup personel gider- lerinden daha fazladır. Bütçe açığının temel nedeni, faiz ödemeleridir. Faiz ödemeleri dışında, bütçe açığı değil, bütçe faz- lası söz konusudur. 1995 yılı bütçesi, yılın ilk on bir ayında faiz ödemeleri dışında 321.6 trilyon TL fazla vermiştir. Bazı çevrelerin, devletin ocak-kasım döneminde ödediği 475 trilyon TL'yi görmezlikten gelip bütçe- den KIT'lere yapılan transfer ödemeleri üzerinde durmalan, tam anlamıyla kaba bir halk avcılığıdır. Yı- lın ilk on bir ayında 475 trilyon faiz ödenirken büt- çeden KİT'lere yapılan transfer sadece 39 trilyon TL'dir. Anılan dönemde KİT'lere yapılan transfer, top- lam bütçe harcamalarının ancak yüzde 2.7'sinı oluş- turmaktadır. Bütçe giderlerinin yüzde 33.7'si olan fa- iz giderleri üzerinde durmayıp KİT zararlarını abar- tarak özelleştirmeyi kamu kesimı finansman açığını kapatacak bir önlem olarak öngörmenin, akılcı bir yönü yoktur. 1996 yılında devlet bütçesinden yapılacak faiz ödemeleri, ilk tahminlere göre 940 trilyon TL olup top- lam bütçe harcamalarının yüzde 33.8'ıne toplam vergi gelirlerinin de yüzde 52.2'sine ulaşmaktadır. An- cak hızla artan iç borç stoku ve yükselen faiz oran- ları, 1996 yılında bütçeden yapılacak faiz ödemele- rinin 940 trilyon TL düzeyınde dahi tutulamayaca- ğını göstermektedir. Devlet, faiz yükü arttıkça, altyapı yatınmlarını kıs- maktadır. Devletin altyapı yatırımları 1994 yılında büyük boyutlu azaldıktan sonra, 1995 yılının ilk do- kuz ayında da reel olarak yüzde 26.5 oranında azal- mıştır. Yatırım harcamalarının bütçe giderleri ıçinde- ki payı. yüzde 5.3'e değın gerilemiştir. Kamu yatı- rımları daha çok haberleşme, ulaştırma ve enerji alanlannda yoğunlaştığından, kamu yatınmlannda ge- rileyip gelecek yıllarda da büyüme hızını olumsuz et- kileyecektir. Faiz ödemeleri, transfer, aktarma harcamalandır. Devlet, yüksek gelirli gruplardan vergi toplama, men- kul sermaye iratlarını vergılese, bu gelirleri daha son- ra faiz ödemesi olarak aktarsa toplumsal açıdan fazla sakıncalı görülmeyebilir. Devlet, ücretlilerden aldığı gelir vergisini, geniş kitlelerden topladığı KDV'yi, akaryakıttüketim vergisini, faiz ödemesi olarak yük- sek gelirli rantiye sınıfına aktarmakta, gelir dağıtımı- nı daha da bozmaktadır. Türkiye, ne yazık ki, 1980'den bu yana, ağızdan dolma, yanm bilgili kışiler tarafından yönetilmekte- dir. Bu kişiler, çıkar çevreleri sözcüleri tarafından da "vizyon sahibi", "yenilikçi" gibi sıfatlarla yutturul- maya çalışılmakta, bu hizmetlerınin karşılığı da ka- mu kesesinden şu veya bu şekilde kendilerıne öden- mektedir. Türkiye, olaylara doğru tanı koyamadığı, önemli sorunları ön plana çıkarıp çözüm yolları bulamadı- ğı, dürüst, iyi niyetli. bilgili kişiler tarafından yönetil- mediği sürece, sorunların ağırlaşması olgusundan kaçmmayacaktır. Kamu kesimi finansman sorununa çözüm getire- cek etkili önlemler, dolaysız vergilerin arttırılması ve iç borç faiz yükünün hafifletilmesidir. Yoksa özelleş- tirme diye bazı iç ve dış çevrelerin isteklerini yerine getirmek değildir. Sümer Holding'in satışına tepki îşçîler fabrikayı teslim etmeyecek UFLKTEKIN ADANA - Sümer Hol- ding"e bağlı 1 fabrikanın. düşük bedellerle olduğunu öne sürdüğü satışına karşı çıkan Teksif Sendikası. A.da- na'dakı Pamuklu Dokuma Sanayii fabrikastnı "veniiş- \erene teslim etmeyecek". Tekbif Sendikası Genel Baş- kanı Zeki Polat, "Ortada doğ- ru dürüst hükümet >ok \an- gından mal kaçınİırcasına, kelepir fiy afına lıalkın fabri- kalan sahlabilir mi?" diye yakındı. Sümer Holdıng'e bağlı Adana. Erzıncan. Eskişehir. Hereke. Karaman ve Ne\- şehir pamuklu sanayi i>let- meleriyle Şanlıurfa'dakı Ya- pağı 't'ıkama ve Yün İşletme fabrikasının satılarak özelleş- tirilmesiyle ortaya çıkan ta- nşma durulmuyor. Adana'da- kı fabrikayı yüzde 50"si pe- ^in. kalanı bir y ılda taksitler- le toplam 480 milyar liraya satın alan Yüksekbaş Teks- til Fabrikaları AŞ'in sahip- lerınden Mehmet N üksek- baş, fabrikay ı "kelepir fıya- nna" satın aİdıklan yolunda- ki eleştirinin haksız olduğu- nu savundu. Yüksekbaş. "En yüksek tckJif\erilmiştir. Sa- tış tünıüy le>asaldır, ihalenin koşullan yerine getirilmiş- tir" dedi. * Teksif Sendikası Genel Başkanı Zeki Polat. ba^ta Adana clakı fabrika olııuk üzere 7 fabııkunın ^atı^ıııın da iptali için mahkemeye başvuracaklarını yineleye- rek şunlan söyiedr. "Ortalıkta doğru dürüst hükümet \ok. ^'angından ni- ytnıalkaçınlıyor. anlayanıı- yorunı. Başbakan'ın, dtvlel bakanlan Aykon Doğan ile Ömer Barutçu'nun, MalK-e Bakanı İsmet Attila'nın ve Sanay i \e Tîcaret Bakanı Fu- atÇa> 'ın acelesini anlavamı- \orum. Adana'daki süzer makineleri havada ıııily arla- ra kapacak müşteri hazır. Biz sendika olarak hazırdık, ama ttklifimi/ kabul edilme- di. Lstelik biz 480 milyar li- ra değil 600 nıiry ar lira öner- dik. Buna rağmen reddedil- di." Teksif Genel Başkanı Ze- ki Polat. Adana'daki fabri- kada 800 kadar işçinin gele- cek güvensizliği içerısinde enaişeyle beklediğine de dik- kat çekerek "Fabrikaları tes- lim etmeyeceğiz. Dava bitin- ceye kadar satış hukuken ge- çerli değil. Biz eski koşullar- da üretime de\am etmeye ka- rarüyız. Biz sendika olarak fabrikay ı satın alnıay a talibiz. Direniriz. yasal haklanmıza dokundurma>ız" diye ko- nuştu. Yüksekbaş Tekstil Fabri- kalan AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yüksek- baş. düzenlediğı basın top- lantısında Sümer Holding"e ait fabrikanın gerçek değe- rının 135 milyar TL olduğu- nu öne sürdü ve sanayicile- re. sendikacılara "İsteyen herkese bu fabrikay ı aldı- ğımız fiyatla satmaya ha- zırız. Hodri meydan" diye çağrı yaptı. \'öneticiler Öz- can Yüksekbaş ve Çetin Ber- köz'le bırlıkte açıklamj ya- pan Yüksekbaş şöyle konuş- tu: "Bizhiçbir işçiy içıkar- mak niyetinde değiliz, hat- ta kalitev e, personele daha > üksek ücret \ereceği/. Biz çalışmak isteyen herkese say gılıy ız."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle