Katalog

16ŞUBAT1996CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Aczmendi gösterisi • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Aczmendiler, dün Kadir Gecesi'nde Kocatepe Camisi 'nde toplanarak gösteri yaptı. Aczmendi tarikatına mensup kişilerin Sıvas, Elazığ. Konya, Bursa, Kınkkale ve Ankara çevresinden geldikleri belirtildi. Teravih namazını kıldıktan sonra caminin avlusunda toplanan Aczmendiler, burada tef çalarak, zikir yaptılar. Gösterilerini caminin içinde de sürdüren Aczmendilere, polis müdahale etmedi. Aczmendiler, olaysız bir şekılde dağıldı. Akarçeşme sanridarı • tstanbul Haber Servisi - Kâğıthane'dekı işyerinde kömür tüccan Mehmet Akarçeşme 'yi öldüren ağabeyi, amcasmın oğlu ve işçisini yaralayan iki tetikçı ve sanıklan suça azmettiren bir kişi gözaltına alındı. tstanbul Asayiş Şube Müdûrlüğü Cinayet Bürosu ekipleri tarafindan yürütülen operasyonlar sonucu, tetikçi olduğu belirtilen Melih Yiğit ve Kemal Temuroğlu ile sanıklan suça azmettiren Adem Seyhanlıoğlu iki tabancayla yakalanarak gözaltına alındı. Yasadışı örgüt operasyonu • İstanbul Haber Servisi -Ümraniye tlçe Emniyet Müdürlügû'nde görevli bekçi Ayhan Kaynar'ın 29 Ocak I996'dadüzenlenen silahlı saldın sonucu öldürülmesi eylemine kanştığı ve yasadışı TKP- MLTIKKO örgütü üyesi olduklan öne sürülen 14 kişi yakalandı. tstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nce 9 şubartan bu yana sûrdürûlen operasyonlar sonucu yakalanarak gözaltına alınan 14 kişi dün basına gösterildi. PHotlardan protesto • tstanbul Haber Servisi - Türk Hava Yollan (THY) pilotlan, Uluslararası Pilotlar Derneği'ni (IFAJLPA) AvTupa'da Türk pilotlan aleyhine başlatılan karalama kampanyasına destek verdiği gerekçesiyle protesto etti. THY'de görevli 624 pilot hazırladıklan protesto metninde, Birgen Air'e ait Boeing 757 uçagının düşmesinın ardından Avrupa basmında Türk pilotlan hakkmda bir karalama kampanyası başlatıldığı ifade edildi. IFALPA'nın aynı rufum içerisinde olduğu belirtilen açıklamada "Üyesi bulunduğumuz IFALPA'nın bu tür davranışlar içinde bulunmasını şiddetle kınıyoruz ve protesto ediyoruz" denildi. Dinar'da • DİNAR (AA) - Ankara Oniversitesi'nden yaklaşık 90 kişilik öğrenci grubu, harçlann arttınlmasını protesto etmek amacıyla dün Afyon'un Dinar ilçesine gelerek depremzedelere yardımda bulundu. Öğrenci grubu temsilcileri, "Üniversitelerde parası olan okuyor, kendi cep harçlıklanmızı topladık, yiyeceklerimizi getirdik. Dinar'a 40 koli yiyecek ve 40 milyon lira para yardımı yapmaya geldik. Harçlan ödemiyoruz, Dinar'a yardım ediyoruz'' dediler. l\tetaşr dünya uçuncusu • İstanbul Haber Servisi -NETAŞ, ortağı Nortel'in Avrupa, Amerika ve Asya'daki 30 kuruluşu arasmda yaptırdıf ı Çevre, Sağhk Güvenlik (ÇSG) denetiminde en üstün üç lcuruluş arasına girdi. Hedeflerinı 2000 yıhnda çevre, sağlık ve güvenlik alanında dünyanın sayılı kuruluşlan arasına girmek olarak açıklayan NETAŞ Genel Müdürii Tanju Argun, bu yolda öncü olmak istediklerini belirtti. Ege'de Yunanistan'ın tezini destekleyen AP karan, Başbakan Çiller'i güç duruma soktu RP ve ANAP'tan AB tepldsiRP Genel Başkan Yardımcısı Gül, "AB'nin Ege ile ilgili safsatalan kabul edilemez" derken ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, AP karannın, Türk topraklanna Karlofça Antlaşması'ndan bu yana en büyük tecavüz anlamı taşıdığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Ege'de, Yunanistan'ın tezini destekleyen Avrupa Parlamentosu (AP) karan, Kardak bunalımını Ege'de karasulann 6 milin üzerine çıkanlmasıyla kanştıran \e kayalığa bayrak dikilmesinin "savaş nede- ni" sayılacağını belirten Başbakan Tansu Çiller'i, muhalefet partıleri karşısında güç duruma soktu. ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, Çiller'in "gaf" olarak değerlendirilen açıklamalarını anımsatarak, "Şimdi başbakanlığı işgal eden bu kişiye soruyorum; Avrupa Birliği'ne karşı nasıl bir savaş iJan edecek?" dedı. RP Ge- nel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, hükümeti uyanrken, "Adala- ra AB bayrağı dikilmesi gibi saf- sata kabul edilemez" dedi. AP'nin, Ege'de Yunanistan'ın te- zini destekleyen ve Türkiye'nin Kardak'a müdahalesinı "egemenlik hakkının ihlali" olarak değerlendi- ren karan, kayalıkları "Türki- ye'nin toprağı" olarak niteleyen ve buraya yapılan müdahalenın savaşa neden olacağını belirten Türk hükü- metini de muhalefet partileri karşı- sında zor durumda bıraktı. Kar- dak'a Türk askerlerince çıkarma ya- pıldıktan sonra, "Türk toprağı üzerinde bir başka bayrağı dal- galandırmayız. Bu ülkenin bir tek çakıl taşını verraeyiz. Bu bay- rak inmiştir, bu asker gitmiştir" diyen Çiller'in girişimleri AP kara- nnda etkili olamadı. RP Genel Başkan Yardımcısı Ab- dullah Gül,'dün düzenlediği basın toplantısında, AP karannı eleştirir- ken. ''Korkanııı ki, bu rasarı geç- tikten sonra Avrupa Konseyi Par- lamentosu'nun da bu karar tasa- rısını geçirme ihtimali belirmiş- tir" dedi. Gül, şunlan söyledi: "Bunun AB ile Türkiye arasın- da hudut meselesi olduğu söyleni- yor. Kıbrıs konusunda da bunun gündeme getirilebileceğini söyle- miştik. Hükümeti uyarıyoruz. Türkiye'de hesapsızca gümrük birliği için propaganda yapanla- rı, gerçekleri saklayanları îkaz ediyoruz. Türkiye aleyhine bir platforma çevrilmek istenen bu meclislerde yapılanlar dostlukla bağdaşmaz. IVfaalesef Türkiye'de AB lehine lobi yapanların Türki- ye'nin menfaatlerini zedeleyici bir tavır içinde olduklannı söyle- mek gerekir. Hükümetin gerekJi tepkiyi göstereceğini ve aktif poli- tikaları gütmesini bekJiyoruz. Herhangi bir yeni hakkı vermeye Türkiye'nin tahammülü yoktur. Bu adaiara AB bayrağı dikilmesi gibi safsatalar kabul edilemez." ANAP tstanbul Milletvekili Bü- lent Akarcalı da AP karanna çok şiddetli tepki gösterilmesi gerektiği- nı söyledi. Bu karann Türk toprak- lanna Karlofça Antlaşması'ndan bu yana en büyük tecavüz anlamını ta- şıdığını savunan Akarcah, Başba- kan Çiller'in tutumunu eleştirdi. Çiller'in adaiara yönelik herhangi bir hareketin savaş nedeni sayılaca- ğını söylediğini anımsatarak, "Şim- di başbakanlığı işgal eden bu ki- şiye soruyorum, Avrupa Birli- ği'ne karşı nasıl bir savaş ilan edecek?" dedi. İki sanığa tahliye Cezaevine esrar sokulması davasına devam edildi tstanbul Haber Servisi - Bayrampaşa Ceza- evi'ne sokulmak istenen esrar maddesiyle yakala- nan ve aralannda bir infaz koruma memurunun da bulunduğu tutuklu 6 sanığın, 6 ile 20 yıl arasında değişen çeşitlı hapis cezalanna çarptınlmasının is- tendiği davada, infaz koruma memuru ile bir sanık tahliye edildi. tstanbul 5 No'lu Devlet Güvenlik Mahkeme- si'nde dün yapılan duruşmaya, tutuklu sanık infaz koruma memuru Salman Keti katıldı. Diğer tutuk- lu sanıklar Cavit Yavuz, Erdoğan Bölükbaşı, Er- doğan Şengüler, Ahmet Kaya ve Ali Şimşek ise Eskişehir Cezaevi'ne nakledilmeleri nedeniyle du- ruşmaya getirilmedi. Duruşmada, esas hakkındaki görüşlerini açıkla- yan DGM Cumhuriyet Savcısı, Bayrampaşa Ceza- evi'nde tutuklu bulunan Ahmet Kaya'nın, infaz ko- ruma memurlanndan Şaban Erkol ve Salman Keti ile anlaşarak uyuşturucu maddenin para karşılığı cezaevine sokulması için teşekkül oluşturdukJannı söyledi. Savcılığın esas hakkındaki görüşlerini açık- lamasından sonra söz alan infaz konana memuru Salman Keti'nin avukatı Selim Okçuoğlu, müvek- kilinin olay tanhinde hastane blokunda görevli ol- duğunu belirtti. Sanıklardan Erdoğan Bölükbaşı, Erdoğan Şengüler ve Cavıt Yavuz'un avukatı Tülay Şengün ile Ahmet Kaya ve Alı Şimşek'in avukatı Salih Beşaltı da müvekkıllen hakkında tahliye tale- binde bulundular. Mahkeme heyeti, tutuklu sanık infaz koruma me- muru Salman Keti ve Ali Şimşek'in tahliyesini ka- rarlaştınrken, sanık avukatlanna, esas hakkındaki mütalaaya karşılık son savunmalannı hazırlamalan için süre vererek duruşmayı erieledi. Kahramanmaras Kûçükçekmece Belediye Başkanı Şen, ziyaretinde yaşlılara hediyeler verdl. (Fotoğraf: KEREM 1LGAZ) Şen 'den Darülaceze'ye ziyaret tstanbul Haber Servisi - Kûçük- çekmece Belediye Başkanı Nurettin Şen, Darülacaze'de yaşlılann bayra- mıtu kutladı. Darülaceze Müdür Yar- dımcısı Ali Aslan'la görüşen Şen, ku- rumun çalışmalanna ilişkin bilgi aldı. Kûçükçekmece Belediyesı olarak 700 paket çikolatayı Darülacaze sakinleri- ne veren Kûçükçekmece Belediye Başkanı, yaşlılann ve hastaiann oda- lannın temiz olmasından dolayı Ali Aslan'ı kutladı. TÜRKKENT başkanlığında toplandılar Sivil toplum örgütlerinden TOKÎ'nin açıklamasına tepki tstanbul Haber Servisi - Türkiye Kent Kooperatifleri Merkez Birligi (TÜRKKENT) başkanlığında toplanan sivil toplum örgütleri, HABtTAT Il'nın hazırlık çalışmalarını sürdüren Toplu Konut ldaresi'nin (TOKİ) kendilerine ilişkin yaptığı açıklamalan yalanladılar, Açıklamada, "TOKİ'nin sivil toplum örgütlerinin hazırlık çalışmalanna çağrıldıkları, Ulusal Yazanak (rapor) ve Eylem Taslağı'na karsı görüş be- lirten kimi kuruluşların toplantılara katılmadıkJannı ya da sundukları ya- zanakların dikkate alınmaya değer olmadığı, bu belgelerin katılımcı bir yöntemle ele alındığını ileri sürmesi gerçekJere aykırıdır" denildi. TÜRKKENT ve diğer sivil toplum ör- gütleri ilkini 25 kasımda düzenledikleri "HABİTAT H'ye Doğru" toplantılar dizisinin ikincisini Konutbirlik'in evsa- hipliğinde gerçekleştirdiler. Örgütler toplantının ardından yayımladıklan so- nuç bildirgesinde TOKt'yi eleştirdiler. Sonuç bildirgesinde sivil toplum örgüt- lerinin ileri sürdükJeri görüş ve önerile- rin HABtTAT II Konferansı'na Türki- ye'nin sunacağı "Ulusal Yazanak ve Eylem Planı"na istedikleri ölçüde ve biçimde yansımadığı, bundan sonra yan- sıma olanağının da bulunmadığı belirtil- di. Orgüt temsilcileri, bildirgede, Ulusal Yazanak ve Eylem Planı'na ilişkin gö- rüş, eleştiri ve önerilenni Ulusal Hazır- lık Kurulu'na, ilgili kurum ve kuruluş- larla kamuoyuna surana karan aldıklan- ru kaydettiler. Sivil toplum örgütleri, Yazanak Tasla- ğı'nın büyük oranda TOKl'nin uygula- ma ve politikalannı savunduğunu belirt- tikleri sonuç bildirgelerinde, konuyla il- gili kimi sivil toplum örgütlerinin hazır- lık kuruluna çağnlmamasına karşın, ta- banı olmayan bazı örgütlerin çağnlanlar arasında yer aldığını kaydettiler. Yazanak ve Eylem Planı'nın Türkçesi- nin bozuk olduğu dile getirilen sonuç bildirgesinde "Yabancı dille sunulaca- ğı gerekçesiyle Yazanak Taslağı'nda resmi dilimize özen gösterilmemesi bağışlanamaz bir saygısızlıktır" denil- di. irak ve BM heyetleri gorusmelerini surduruyor Petrol karşılığında yiyecek pazarlığı konusu çıkmazda FUAT KOZLUKLU NEW YORK - Geçen hafta masaya oru- ran Irak yönetimı ile BM yetkilıleri arasın- daki "sınırlı miktarda petrol satışı ile karşılığında yiyecek" pazarlığının seyrine ilişkin çelışkılı açıklamalar yapılıyor. Kimi Batı ülkesi diplomatlan, "anlaşmaya uzak olunduğunu" söylerken bazılan ıse Bağ- dat yönetimının "politik engel çıkartma eğilimini terk ettiğini" dile getiriyor. Görüşmeler sürerken BM Güvenlik Kon- seyi, Irak'ın sılah alımının engellenmesı konusunu ele aldı. Konsey, önceki günkü toplantısında, ambargo kalktığı takdirde Irak'ın petrol satışından elde edecegi gelir- le silah ve gelişmış teknolojı satın almasını engellemek amacıyla hazırlanmakta olan karar tasansı üzerinde danışmalarda bulun- du. New York'takı BM merkezınde kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerle ilgili olarak yayılan "Irak yumuşuyor" havası, ABD ve bazı Batılı üfke dıplomatlannı ra- hatsız etti. BM nezduıdekı ABD Büyükel- çisi Madeleine Albright, "görüşmelerin hâlâ havada olduğunu" ifade etti. Albnght'ın sözcübü James Rubin, gaze- tecilere yaptığı açıklamada, Irak'ın, 986 No'lu BM karanyla sunulan önerilerin ta- mamını kabul edeceği yönûnde bir ızJenim edinmediklerinı söyledi. BM-Irak pazarlığını "iş görüşmesine" benzeten ve "Irak'ın sonunda evet diye- rek haJkj için para harcamaya başlaya- cağını umduklarını" vurgulayan Rubin, "Bağdat yönetiminin Ne» York'takı temsilcileri. politik bir karar verme aşa- masında değiller. Teknik konulan konu- şuyoruz demek, Irak'ın 986 sayılı karan kabul edeceği anlamına gelmez" dedi. Geçen haftadan ben BM Güvenlik Konse- yi'nin bir yıl önce aldığı 986 No'lu karar üzerinde görüşme yapan Irak ile BM heyet- len arasmdaki tartışmalann, özellikle pet- rol satımı, gıda alımı ve gıdanın dağıtımı konulan üzerinde yoğunlaştığı kaydedilı- yor. Petrol pazarlığında Irak ile BM, petrol ihracatı ve bağlantısı, petrol gelirlerinın BM himayesinde bir fonda tutulması, bu kaynaktan gıda satanlara yapılacak ödeme- ler ve gıdanın hangı ülkelerden alınacağı ile dagıtımının nasıl ve kim (BM mi. yoksa Irak mı?) tarafindan gerçekleştirilecegi ko- nulannda bır karara varamadılar. 'Şeytan Ayetleri' kitabının yazan Salman Rüşdi, yaşamını bir tutuklu gibi sürdürüyor Rüşdi hakkındaki fetvamn yedinci yıhKültür Servisi - Salman Rüşdi'nin fetvası yedinci yılını doldurdu. tran'ın dinı lideri Ayetullah Humeyni, 14 Şubat 1989 yıhnda tran radyosunda yaptığı açıklamada, "Şeytan Ayetleri" kitabının yazanyla, kitabın "yayımlanmasında payı olan herkesin" ölüm cezasına çarptınldığını belirtmişti. Humeyni, Rüşdi'nin cezasını verme sürecinde yaşamını yitirecek herkesin birer 'şehit' sayılacağını ve "cennete gideceğini" de sözlenne eklemişti. Bunun üzerine Salman Rüşdi ile o zamanki kansı, yazar Marianne VViggins saklanarak gizli bir yaşam sürmeye başladılar. Rüşdi'nin yaşantısı, o günden bu yana -yani tam yedi yıldır- kapalı kapılar ardında, saklanarak geçiyor. Yaşamını bir tutuklu gibi sürdürüyor. Sürekli ikamet ettiği bir evi yok. Hep korumalann gözetimi altında. Pek çok yazann hayal bile • Iran'ın eski dini lideri Ayetullah Humeyni, Hint asıllı yazar Salman Rüşdi'nin cezasını verme sürecinde yaşamını yitirenlerin birer şehit sayılacağını ve cennete gideceklerini söylemişti. Rüşdi'nin yaşamı o günden bu yana kapalı kapılar ardına saklanarak geçiyor. edemeyeceği denli ünlü ve zengin. ancak bir kaçak ya da terörist gibi sürdürüyor yaşamını, yalnızlık içinde. Salman Rüşdi ile Rüşdi için oluşturulan Uluslararası Savunma Komitesi'nin yönetim kurulu başkanı Frances D'Souza, önceki gün Strasbourg'da Avrupa Birlığı aracılığıyla Iran'la Rüşdi'yi öldürmeyeceklen ve "insanları onu öldürmeye heveslendirmeyeceklerine" dair bir anlaşmaya zorlamak için yine temaslara giriştiler. Ancak Rüşdi'nin umutlan bir kere daha suya düştü. tran, 8 martta genel seçime gidiyor. Hiçbir tranlı siyasetçi, böylesi kririk bir zamanda bu sorumluluğu yüklenmeyi göze almıyor. Salman Rüşdi'nin Savunma Komitesi Başkanı D'Souza ise vazgeçe'ceğe benzemiyor: "Fervanın amacı, kitabın satışını engellemek ve yazannı susturmaktı. İki amacına da ulaşamadı. Rüşdi'nin yeni çıkan kitabının (The Moor's Last Sigh) başansı bunu kanıtlıyor." Jran'm yazılı bir anlaşmaya evet demesi olasılık dışı görünse de, Salman Rüşdi'nin yol açtığı 'ateşli' tavır yine de yumuşamış sayılıyor. Geçen bahardan bu yana Avrupa Birliği temsilcileriyle fran hükümet yetkilileri arasında yapılan toplantılarda tran hiçbir ödün vermedi, ama D'Souza, "tranlılar. Rüşdi'yi öldürmeye niyetli değiller" diyor Nüfııs cüzdanımı kaybettım. Hükümsüzdür. BURHAN AKTAŞ COMPAQ LTE Elite 4/50 CX 486 DX2 50SL MHz, 8MB Ram 340 MB HDD, 9.5" TFT Aktif renkli ekran, Netvvork kart ve çantası. 3000 $ Tel: 512 05 05 - 480 Obür Dünya "Açık Radyo." 94-9 HerCuma 22.00-23.55 AHMET ULUĞ Reggae, Hip-Hop, Trip-Hop, Dub, Soul, Latin, Brezilya, Bhangra,... Musa hakkında tahliye karan • Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ifade veren Musa Kömeağaç, "Sarah'yı, evlenmemize engel kalmaymcaya kadar bekieyeceğim" dedi. KAHRAMANMARAS (AA) - Kahramanmaraş'ta, İ3 yaşındaki tngiliz kızı Sarah Cook ile dini ni- kâhla evlenen ve "küçük yaştaki kızı alıkoymak ve iğfai etmekten" tutukla- nan Musa Kömeağaç, tu- tuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Kahramanmaras Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu- gün yapılan ilk duruşmaya Musa Kömeağaç katılır- ken, annesi ile Tngiltere'ye dönen Sarah katılamadı. Mahkeme Başkanı Mevlüt Yıldırım, Musa Kömeağaç'ın "suç tari- hinde 15 yaşından küçük kızın kızlığını bozduğu ve birden fazla ırzına geçtiği". babası Ali Kö- meağaç'ın "suça istirak", Ahmet Dağ'ın ise, "res- mi nikâb kıyılmayan çiftlerin dini nikah iş- lemlerini yaptığı" gerek- çesiyle yargılandığını bil- dirdi. Musa Kömeğaç, ifade- sinde, Antalya'da tanıştığı Sarah Cook ile arasında gönül ilişkisi doğduğunu belirterek şöyle konuştu: "O tngiltere'ye gitti, ben Kahramanmaraş'a döndüm. Arkadaşlığımız telefon ve mektupla sür- dü. Daha sonra Sarah, annesi Jackie ile birlikte Kahramanmaraş'a geldi. \ilelerimiz tanıştı, düğü- nümüz yapıldı. Babamın c\inde karı-koca olduk. Düğünden 20 gün sonra tngiltere'den gelen gaze- tecilerin yaptıkları ha- berierle olay kamuoyuna yansıdı. Sarah ile resmen evlenmek istiyorum. Sa- rah'yı, evlenmemize en- gel kalmaymcaya kadar bekieyeceğim. Gördü- ğümde 13 yaşından daha büyük olduğunu zannet- tiğim Sarah, eylül ayında resmi evlüik yapacak ya- şa gelecek." Baba Ali Kömeağaç, Sarah ile Musa'nın resmen evlenmeleri için bekleye- ceklerinı, Sarah'yı sevdik- lerini ve benımsediklerini, dini nikâh yaptırdıklan sı- rada 13 yaşından büyük olduğunu tahmin ettikleri- ni söyledi. Ahmet Dağ ise, Sarah'yı gördüğünde 18- 19 yaşında olduğunu dü- şündüğünü \urgulayarak, "Dini nikâh öncesinde Sarab Müslüman oldu- ğunu söyledi. Aptes alıp geldi, Kelime-i Şahadet getirdi. Ben de nikâhla- rını kıydım" dedi. Daha sonra söz alan avukatlar Yaşar Tannver- di, Nejat Toprak ve Er- tuğrul Hüdayioğlu, dev- let hastanesi heyet raporu ve gazetelerde çıkan fotoğ- raflann, Sarah'nın 13 ya- şından büyük olduğunu or- taya koydugunu öne sürdü- ler. Cumhunyet Savcısı tsa Fırat Küpeli ıse. Sa- rah ve aıles'nın nüfus kayıt örneklerınin dıplomatik kanallardan istenmesini ve delıllerin bir kısmının top- lanmış olduğunu belirterek Musa Kömeağaç'ın tahli- yesini istedi. Küpeli, Sa- rah'nın devlet hastanesin- de yapılan kemik testinde 15 yaşını bitinp 16 yaşma girdiğinin belirtildiğini kaydettı. Mahkeme. Musa Kömeağaç'ın tahliyesine, babası Ali Kömeağaç ve dini nikâh kıyan Ahmet Dağ ile birlikte tutuksuz yargılanmasına karar ver- di. Birbirlerini sucluyorlar Ekmek fiyatındaki karmaşa sürüyor Ekmek Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Başkanı Ahmet Saruhan, ekmek fiyatınm ucuzlayabilmesi için bakkallarda ekmek satışının yasaklanması gerektiğini söyledi. İstanbul Haber Servisi - Sekiz bin ile 13 bin lira arasında değişen fiyatlarla ekmek satılan tstanbul'da, fınncılarla bakkallar bir- birlerini suçluyor. Ekmek Üretim ve Pazar- lama Kooperatifi Başkanı Ahmet Saruhan, ekmek fiyatının ucuzlayabilmesi için bakkallarda ekmek sa- tışının yasaklanması ge- rektiğini söyledi. tstanbul Bakkallar Oda- sı Başkanı Muammer Çay, bakkallann devreden çıkanlması önerisini "Bu- nu iddia eden kişilerin asıl amacı ekmeği 15 bin liraya çıkarmak. Asıl ni- yetlerini açıkça söylesin- ler" şeklinde yanıtladı. Ekmek fiyatı konusunda taraflar arasında başlayan tartışmalar devam ediyor. Ofis ile fınncılar arasında başlayan tartışma şimdi de Bunlar ortadan kalkarsa ekmek ucuzlar" dıye ko- nuştu. Saruhan. bu konuda beledıyelenn bellı çalış- malar yapması gerektiğini, bakkallann da halka ucuz ekmek yedirmek için feda- kârlıkta bulunması gerekti- ğini vurguladı. Üsküdar'da 5 noktada ekmeği 10 bin liradan sattıgını belirten Saruhan. şunlan söyledi: "Bize bağh 92 fırında günde 380-400 bin ara- sında ekmek satıyoruz. Bu fırınlarda ekmek 13 bin liradan satılıyor. Çünkü yüzde 30 kapasi- teyle çalışan bir fırında ekmeğin maliyeti 13 bin liradır. Bunun yanında bakkallara verdikleri kârı karşılamak için de ekmeği bu fiyata satıyor- lar. Lvgulama için pilot bölgeler yapılsın. İlk pi- bölge biz olabiliriz. * g fınncılarla bakkallar ara- •Bakkallar ortadan kaldı- sında süriiyor. Ekmek Üretim ve Pazar- lama Kooperatifi Başkanı Ahmet Saruhan, ekmek fi- yatının düşürülebileceğini ıddia etti. Ekmek fiyatmı ucuzlatmak için uzun va- dede devletin tanm politi- kasını değiştinnesinin şart olduğunu öne süren Saru- han, şöyle devam etti: "Devletin tanm politi- kası başıboş. Rezalet bir politika. Bu politika mutlaka düzeltilmeli. Bunun yanında Halk Ekmek tipi entegre tesis- ler kuruîabilir. Çünkü Halk Ekmek, kapasitesi- ni yüzde yüz kullanarak maliyeti düşürüyor. Di- ğer fınnlarsa kapasitele- rinin ancak yüzde 30- 40'ım kullanıyor. Mesela kooperatife bağlı fınnlg- rın kapasitesi 1 milyon 600 binken, ürettikleri ekmek en fazla 400 bin." Ahmet Saruhan, ekmek fiyatının kısa vadede düşü- rülmesinin yolunun ise bakkallardaki ekmek satı- şının yasaklanmasıyla mümkün olacağını belirtti. Bakkallardaki satış yasalt- lanırsa maliyette yüzde 30 ile 40 arasında bir azalma olacağını ifade eden Saru- han, "Bir ekmekte veri- len bayi kârı 2 bin 500-3 bin 500 arasında değişi- yor. Bin lira da taşımacı- îık giderleri tutuyor. rılırsa ekmeği 10 bin li- radan satanz." Ekmeğin bakkallardan alınamayacağını vurgula- yan İstanbul Bakkallar Odası Başkanı Muammer Çay ise "Ekmek bugüne kadar nerede satıldı? Ekmeğinizi pazarlayarak sizi bir yeriere getiren bu zavallı bakkalar değil mi?" diye konuştu. Ko- operatifin bütün çabasının ekmeği 15 bin liraya çıkar- mak olduğunu kaydeden Çay. şöyle devam etti: "DUİerinin aitındakini açıkça söylesinler. Ek- mek satışı bakkallardan aiınsa dahi 10 bin liraya inmesi mümkün değil. fkide bir bakkallann al- dığı yüzdeye göz dikip, aldatıcı maliyetlerle kim- seyi kandırmasınlar. Za- ten yakında İstanbul'da günde 3-4 milyon ekmek üretecek fabrikalar açı- lacak. Bu fabrikaların pazar yeri bakkallar. Kooperatif o zaman çık- sın kendi tezgâhlarında ekmek satsın da görelim bakalım." Çay. İstanbul Büyükşe- hir Belediyesi'nin de bak- kallarda ekmek satışını ya- saklamayacağını belirte- rek, "Belediye, en iyi ek- mek dağıtıcısı olarak bakkalları görüyor. Yasaklaması mümkün değil" dedi.