Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
«AYFA CUMHURİYET 24ARAÜK1996SALI-
HABERLER
Başbakan'ın 'olaylann içinde bazı siyasetçilerin de bulunduğunu' açıklaması DYP'de sıkıntı yarattı
Çilleıv Erbakan'ın avucıında• Kulislerde
Necmettin
Erbakan'ın elindeki
beigeleri Çiller'e
karşı koz olarak
icullandığı dile
zetirilirken DYP'nin.
Tansu Çiller'i
ddialardan sıyırmak
çin Ağar ve Bucak'ı
jözden çıkarmaya
ıazırlandığı
.avunuldu.
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Baş-
bakan Necmettin Erbakan'ın liderler zirve-
sınde. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve
Başbakanlik Teftiş Kurulu'nun ön raporu-
na dayanarak "olaylann içinde bazı siyaset-
çilerin de bulunduğunu" doğrulaması.
DYP'de sıkıntı yarattı. Kulislerde. Erba-
kan'ın elindeki bilgi ve beigeleri. Başbakan
Yardımcı.M \e Dışişleri Bakanı Tansu Çü-
ler'e karşı "koz olarak kullanacağTsav ları
dile getirilirken. DYP'nin. Şanlıurfa Millet-
vekilı Sedat Bucak \e Elazığ Milletvekili
Mehmet Ağar'ın dokunulmazlığının kaldı-
nimasıyla üzerındekı kuşkulardan annma
planı yaptığı kaydedildi.
RP Genel Sekreteri Oğuzhan Asiltürk,
"Ciddi iddialaıia ilgili dokunulmazlığın kal-
dınlmasına taraftanz"diyerek Ağar ve Bu-
cak'la ilgili soruşturma sürecinedestekola-
caklan mesajını verdi.
Asiltürk. dün düzenlediği basın toplantı-
sında. liderler zirvesini değerlendırirken.
ANAP lideri MesutYılmaz'ın. "kişiselmü-
cadelelerini başka platformlarda vapması-
nı~ istedi. Yılmaz'ın, "Olaylann üstü örtii-
lecek"dediğıni. ancak hükümetin kararlılık-
la incelemelerini sürdürdüğü için •'mah-
cup" olduğunu ileri süren Asiltürk. "Yıl-
maz'a. Çiller'le olan mücadelesini devleti
yıpratKi şekilde yapmamasını tavsiye ediyo-
rum"diye konuştu. Zirvede. Susurluk konu-
suyla ilgili olarak. gerekirse dokunulmaz-
lıkların kafdınlması içinortakgörüşe varıl-
dıgına dikkat çeken Asiltürk. "Susurluk ola-
yında benim ilgim varsa. benim dedokunui-
mazlığun kaldınlsın. Ancak muhalefet işin
üzerine böy le gitmiv or. Onlar için temiz top-
lum mücadelesi ikinci derecede. Birinci de-
recede olan hükümetin \e hasım aldıkları
insanlann kötülenmeskür"görüşünü savun-
du. Ağır ceza \ e bıı tür ciddi iddialar dışın-
da milletvekili dokunulmazlığının tümüv le
kaldırılmasına karşı olduklarını belirten
Asiltürk. "Dokunulmazlığuftümden kaldı-
rılması. para babalarının, de\ leti kendi iste-
dikleri gibi yönetnıek isteyen medya patron-
larının işine yarar" dive konuştu. Devleı
tçindekı vasadı^ı örgütlenmeler konusun-
da. daha öncekı hiikümetler dönemine ilış-
kın de pek çok şev bıldıklerıni kaydeden
Asiltürk. "Her şey, 6 aylık hükümet döne-
minde mi olmuştur? Onların iktidar oldu-
ğu dönemde birtakım adamlarla o dönem-
de görüşülmemiş midir" dedı.
Yılmaz'ın elindeki belgelerin sadece Ke-
nıal Yazıcıoğlu'nun elinde olduğu iddiala-
nnın doğru olmadığmı kaydeden Asiltürk.
"Bu belgeler emniyette vardır. Kişilerin ko-
nuşmalan tey bealınır, arşivdesaklanır. Şim-
di Allah göstermesin, Yazıcıoğlu Hakk'ın
rahmetine kavuşsa, bu iş kapanacak
mı?"görüşünü dile getırdı. Yazıcıoğlu'nun
Içişleri Bakanı Meral Akşener \e Çiller'e
bılgi-belge vermediği için görev den ıızak-
laştınldığını kaydeden Asiltürk. "Ancakgö-
re\den alınmış değil. Zaten Sav ın Başbakan
da göre\e iade edilebileceğini söyledi" diye
konuştu.
Erbakan acıkladı
'Bucak haraççı'
ANKARA (Cunihuriyet
Bûrosu) - Adalet Bakanı
Şevket Kazan. Içişleri Ba-
kanlığı'ndan istifa eden
DYP Elazığ Milletvekili
MehmetAğar'ın dokunul-
mazlığının kaidırılması is-
temmi içeren fezlekenin
eksiklikleri tamamlandık-
dan sonra TBMM'ye gön-
derileceğini bildirdi. DSP
Genel Başkanı BükntEce-
vit de Başbakan Necmettin
Erbakan'ın, MİT raporun-
da, DYP Şanlıurfj Millet-
vekili Sedat Edip Bucak ın
Ankara'daki kumarhane-
ferden haraç topladığı bil-
gisinın veraldıgım liderler
zirvesinde bildirdiğini
acıkladı. Dokunulmazlık-
ları tehlikede olan Ağar ve
Bucak'm adlarının.
MlT'in devlet-mafya iliş-
kileri araştırmasında kuş-
kulu bulduğu 58 kişinin
arasında yer aldığına da
dikkat çekildi.
Çankaya Köşkü'ndeön-
ceki gün gerçekİeştırilen li-
derler zirvesinden sonra
Cumhurbaşkanlığı'ndan
yapılan yazılı açıklamada,
Susurluk soruşturması çer-
çevesinde, savcılann iste-
meJeri durumunda hakla-
rında fezleke düzenlenen
milletvekillerinin dokunul-
mazlıklarının kaldmlması
konusunda liderlerin uzlaş-
tıklan belirtildi.
Susurluk'ta 3 kasımda
meydana gelen trafik ka-
zasınm ardından soruştur-
mayı yürüten Susurluk
Cumhuriyet Savcısı İındat
Kaçan. Bucak ve arkadaş-
lannın suç işlemek üzere
çete oluşturdukları kanısı-
na ulaşmıştı. Soruşturma-
nın tamamlanmasının ar-
dtndan dosyayı, düzenledı-
ği fezlekeyle Istanbul
DGM BaşsavcilıgTna gön-
deren Kaçan. Bucak ve ar-
kadaşlan hakkında Türk
Ceza Yasası'nın "çete"
suçlannın 313. maddesi
uyannca işlem yapılmasını
önermişti. Istanbul
DGM'nin soruşturmayı ta-
mamlamasının ardından
suç unsuru bulunması du-
rumunda, Bucak hakkında
dokunulmazlığının kaldı-
nlması istemiyle fezleke
düzenlenecek.
Susurluk'ta ortaya çıkan
belgelerle ilgiîi soruşturma
Ankara Cumhuriyet Baş-
savcılığı tarafından yürii-
tülmüştü. Savcı Nihat Art-
hran'ın inceleme yapılma-
sı için betgeleri gönderdi-
ği Jandarma Genel Komu-
tanJığı, Susuriuk kazasm-
da ölen "Mehmet Özbay"
sahte kimlikli Abdullah
Çath'da bulunan silah taşı-
ma izin belgesinin üzerin-
deki Ağar imzasının sahte
olmadığınm "kuv-vetle
nıuhtemer olduğunu bil-
dirmişti. Arttıran. jandar-
manm yazısma dayanarak
Ağar'ın dokunulmazlığı-
nın kaldınlması istemiyle
Adalet Bakanlığı'na fezle-
ke gönderdi. Bakanlık, so-
ruşturma eksik yapıldığı
gerekçesiyle fezlekeyi sav-
cılığa iadeerti. Bugelişme
üzerine "yargımn zedelen-
diğjni" açıklayan Arttıran,
soruşturmadan çekildi.
Fezlekeyi iadeetmesinin
ardından yoğun tepkilere
hedef olan Adalet Bakanı
Şevket Kazan, Ağar hak-
kındaki dosyanın TBMM
Başkanlığı'na iletileceğin-
den kimsenin kuşkusu ol-
mamasını istedi. Kazan.
dün yaptığı açıklamada,
1946 yılından bu yana do-
kunulmazlıklann kaldırıJ-
masına ilişkin fezlekeler
konusunda 5 ayn genelge
yayımlandıgını belirterek
Ağar'ın dokunulmazlığı-
nın kaldınlması istemiyle
gönderilen dosyanın, hem
savcı tarafından hazırlan-
dığını hem de eksik gön-
derildiğini belirtti.
Ecevit, dün akşam Ka-
nal D'nin ana haberbülte-
ninde Erbakan'm liderler
zirvesinde, Bucak'ın "An-
kara'daki kunıarhaneler-
den haraç toplaııdtğı" bil-
gisinin kendisine sunulan
MfT raporunda yer aldıgı-
nı açıkladığını söyleti). ~
MİT raporundaki
isimler
Erbakan'a MlT'ın dev-
let-mafya bağlantılanyla
ilgili olarak sunduğu rapor-
da, aralannda üst düzey
emniyet görevlileri, bazı
siyasetçi ve yeraltı dünya-
smdan isımlerin de bulun-
duğu 58 kişinin karanlık
baglantılarla ılişkili olduk-
lan belirtiidi. IO'unun öl-
düğü betirtilen 58 kişi ara-
sında eski Emniyet Genel
Müdürü Agar. Bucak, Yar-
bay Korkut Eken, görev-
den alınan Özel Harekât
Dairesi Başkanvekili Ibra-
him Şahin ile koruması A>-
han Akça, "Mehmet Öz-
bay" sahte kimlikli katli-
am zanlısı. ülkücü Abdul-
lah Çatlı. katliam sanığı
Haluk Kırcı. uyuşturucu
kaçakçısı Hüseyin Bayba-
şin. MIT'ledebağlantılıoi-
duğu basına yansıyan ve
kaçınldıktan sonra kendi-
sinden_ haber almamayan
TankCnat. özel tim görev-
lileri tarafından öldürüldü-
ğü öne sürülen^kumarh»-
neler kralı" Ömer Lüffii
Topal, eski Istanbul Emni-
yet MüdüryardımcjJarı Se-
dat Demir. DenizGökçetin
ve "Drej .\ö" lakaplı Ali
Yasak gibi isimlerin de
bulunduğu kaydedildi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın iki günlük Ege gezisi başladı
'Adalet ^yasetgyeumumiyor'
VIERİH AK
MENEMEN-CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal, Tür-
kiye'de Susurluk olayının ar-
dından 'temiz toplum' kam-
panyalan düzenlenmeye baş-
landığını anımsatarak "Tiir-
kiye'de toplum temizdir. Tür-
kiye'de temiz olmayan, kir-
lenmiş olan sivasettir. Toplu-
mun siyaseti temizlemesi,
arındırması la/ımdır" dedi.
Susurluk kazası sonrasında
ortaya çıkan iddialarla ilgili
olarak hükümetin üzerinedü-
şeni yapma eğiliminde olma-
dığını savunan Baykal. "Var
olan mekanizmayla çözüle-
mezse, bu iş seçimle çözüle-
cektir. Bu temiz toplum refe-
randumu olacaktır" dıye ko-
nuştu.
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal. dün Menemen'de
Kubilay'ın gericiler tarafın-
dan katledilişinin 66. yıldö-
nümü törenlerine katıldıktan
sonra CHP Menemen llçe
Başkanlığı'na gıtti. Baykal,
önceki gün Cumhurbaşkanh-
ğı Köşkü'nde gerçekleştiri-
len zirve hakkında bilgi ver-
di. Zirvede ülkenin siyasi tı-
kanıklığının ele alındığını be-
lirten Baykal. bir zirve top-
lantısından sonuç bekleme-
nin yanlışlığını vurguladı. Te-
miz toplum anlayışmın top- . .
luma yerleştirilmesi gerekti- CHP lıden Deniz Bajkal,bırzır\eyletenıı/sı>asetıngerçekJeşeınej
ı
ecegınısovicxlı
ğini anlatan CHP lideri. "Susuriuk
olayının ardından toplumda temü
toplum kampanyalan başlatildı.
Türkiye'de toplum temizdir. Kirlen-
miş olan siyasettir. Türkiye'de siva-
setin toplumun özlemleri doğrultu-
sunda temizlenmesi la/ımdır. Top-
lumun siyaseti tenıizlemcsi. arındır-
ması lazımdır'"dedi.
"Çeteleşmeye karşı \erilen müca-
delelerin de» leti tahrip etmesi müm-
kün değildir" dı\en Baykal. devle-
tin mafyadan temizlenmesi gerekfi-
ğini söyledi. Baykal. sözlerinı şöv-
le sürdürdü:
"Devleti hukuk devleti haline ge-
tireceğiz. Birzirve toplantısıvla Tür-
kiye'de temiz sivaset özlemleri ger-
çekleşemez. Toplumun iljjisini sürek-
li ayakta tutarak bu konudaki olum-
su/lııklar ortadan kaldırılabilir."
CHP üenel Başkarıı Baskal, Su-
surluk takı olayın bir siyasetçi des-
teğiv le ancak bu noktalara gelebile-
ceğini vurgulayarak "Olayışuyada
bu kişinin sorumluluğu altında tuta-
rak örtbas etmek mümkün değil-
dir" dı>e konuştu.
Önceki gün gerçeklesen
zinenin ardından bazı konu-
ların dikkat çektiğini belirten
Baykal. şunları söyledi:
"Olayın üzerinden 50 kü-
sur gün geçmesine karşın,
Başbakan bu konunun soruş-
turulması için düğmeye bas-
mış değildir. Bu kadar ortaya
dökülen olay karşısında Baş-
bakanlık Teftiş Kurulu "na so-
ruşturma emri \erilmemiştir.
Konuyu çözeceğı'ni açıklayan
Istanbul Emniyet Müdü-
rü'nün görevden alınmasının
yanlışlığı dünkü toplantıda or-
taya çıkmıştır. Adalet Bakan-
lığı, konunun aydınlatılması
yönündedeğil.savcılan engel-
İevici, işlerini güçleştirici bir
tutum içine girmiştir. Savcıııın
istediği bir millervekilinin do-
kunulma/lığının kaidırılması
konusu geri gönderilmiştir.
Artık biz bugünkü hükümeti
bu konudaki zaaflarıyla halka
şikâyetedeceğiz. Adalet siya-
setçi>e uzanamıyor. Siyasetçi-
nin ifadesini bile alamayan
adaletin böyle bir olayı aydın-
latması mümkün olur mu?"
RP Genel Başkanı ve Baş-
bakan Necmettin Erbakan'ın
dünkü toplantıda milletvekil-
lerinin dokunulmazlığının kı-
sıtlanması konusunu destek-
lemeyeceklerini açıkladığını
ammsatan Deniz Baykal,
"Var olan mekanizmavla bu
sorun çözülürse çözülür. V'ar olan
mekanizmayla düzelemeyen konu
seçimle diizelecektir. Toplum bu ko-
nuda son kararını alacaktır. Bu se-
çim temiz sivaset aray ışının referan-
dumu haJine gelecektîr" dedi.
Baykal. toplantıda bazı kesımler-
ce ortaya atılan 'darbe' uyansının
gündeme gelmediğini de belirtti.
Cumhurbaşkanı, liderler zirvesinde DDK'yi devreye sokabileceğini söyledi
Hükiimet Demirel'e giiven vermedi
MÜdahale uyariSI: Cumhurbaşkanı Demirel,
demokratik sistemi beğenmeyenlerin, değiştirmek
isteyenlerin, yerine hangi sistemin geleceğini iyi
düşünmeleri gerektiğini \urguladı. Demirel, "Sistem
değişirse, burada bu topluluk özgürce konuşamaz.
Özgürlükler kısıtlanır" uyarısında bulundu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Hükümetin. Susurluk'taki trafik
kazasının sergilediği devlet-mafya-
siyaset bağlantılan konusunda, so-
mut bulgulara karşın 5İ gündür ida-
ri soruşturma başlatmaması, Cum-
hurbaşkanı SüJeyman Demirel'dede
kuşku yarattı. Cankaya'da yapılan
zirveye değin kendisine bağlı Dev-
let Denetleme Kurulu'nu (DDK).
diğer soruşturma makamlan üzenn-
de kötü etki yaratmamak için gö-
revlendirmeyeceğini vurgulayan
Demirel. zirvede. hükümetin vön-
lendirdiği idari süreçte tıkanma
olursa DDK'yi devreye sokacağını
vurguladı.
Hükümetten idari soruşturma is-
teyen, koalisyonun D\P kanadınca
pasıfize edilen Kemal N'azıcıoğ-
İu'nun "muhakkik"atanması öne-
risine destek veren ve "Hâkimler
engeüenirsedevreye ben girerim" di-
yen Demırel'in bu gırışımlerınde.
koalısyon ortaklannın Susurluk ola-
vına kuşkulu yaklaşımlarının etkili
olduğu kavdedildi.
Demirel. dün Ankara Ticaret
Odası'nca (ATO) düzenlenen vergi
ve ihracat rekortmenlerinın ödül tö-
reninde vaptığı konuşmada. Çanka-
ya "da vapılan liderler zirvesini de
anlattı. Demirel. Susurluk kazasıv-
la ortava çıkan tartışmalara atfen.
"deniz bittf sonucuna vanlmama-
sını. dev lete ve sisteme güvenin yı-
tırılmemesıni istedi.
Zin ev i. olav lann çözülmesi. top-
lumun beklentilerine yanıt verile-
bilmesi için topladığını anlatan De-
mirel. "Toplumun giivensizliğe itil-
mcsi kadar bir ülkey i y ıpratacak bir
şey yoktur. Toplumun kendi dev leti-
ne karşı güvensizliği büyük bir teh-
likedir. Çürıkii dev letin yerine kona-
cak başka düzen yoktur" dedi Bu-
ııun iyi kavranması, dev lete sahip
çıkılması gerektiğini vurgulavan
Demirel. "Olayları kendi sınırîarı
içinde değerlendirmek ve bu sınır-
larda kalarak müdahale etmek ge-
rekir. Eğer sınırlar aşılıyorsa. v alnız-
ca aşılan bölüme müdahale edilir.
I üm sistemi yaralamamamız gere-
kir" dive konuştu.
Demokratik sistemi beğenme-
venlenn. değiştirmek isteyenlerin.
yerine hangi sistemin geleceğini ıv ı
düşünmeleri gerektiğini sövleven
Demirel. "Sistem değişirse, burada
bu topluluk özgürce konuşamaz.
Özgüriükler kısıtlanır" uvarısında
bulundu. Demirel. güncel olav lann
yaşanacağını veaşılacağını belirtir-
ken de bazı konulann sivasilerce çö-
züleceği söyledi. Bir ülkede "hür
basın vehüryargı~olmasının zorun-
lu olduğunu belirten Demirel.
"Eğer hâkimler hür kararveremez-
lerse de\Teye ben girerim. Hür yar-
g] karariannın peşini bırakmam"
dedi.
ZYAZII ORR4TN BİRGİT
Kimse kendisini kandırmasın,
12 Eylül Anayasası, özellikle
savcılann kaderini Adalet Baka-
nı'nın ağzından çıkacak talima-
ta bağlamışsa, yüzünü Susurluk
kazası ile gün ışığına çıkartan
"Devlet Içindeki Vahşet Çetesi"
eli kolu serbest çevremizde do-
laşmayı özgürce sürdürecektir.
Bugüne kadar, tesadüfen öğ-
renebildiğimiz şu örnekleri alt al-
ta yazalım:
• Başbakan, Çankaya toplan-
tısında "İki önemli olay var on-
lan savcılar kapatmışlar. Gazi-
antep'te yerel televizyonun sa-
hibi Mehmet Ali Yaprak'/n ka-
çırılması olayı. Bir de Söylemez
Çetesi olayı var. Bunlan savcılar
kapatmışlar. Şu anda kamuoyu-
nayansımayan başka olaylarda
var, Bizgelirgelmezyeniden so-
ruşturma açtırıyoruz" diyor.
Savcılar, bu iki dosyayı keyif-
lerince mı kapatmışlar. yoksa o
tarihteki Adalet Bakanı Ağar'ın
emri ile mi? Bu sorunun yanıtını
ararken, bir başka soruyu da Er-
bakan ya da Şevket Kazan a
yönertmek gerekmiyor mu:
"Başbakanın açık açık görev
Pandora'nm Kutusu Açıldıkça...
ihmali yaptıklannı Cumhurbaş-
kanı önünde söylediği Gazian-
tep ve Istanbul daki bu savcılar
için Yüksek Hâkimler ve Savcı-
lar Kurulu 'nca soruşturma baş-
latılmış mıdır?"
• Gaziantep olayında da To-
pal cinayetinde de adından söz
ettiren Haluk Kırcı'nın emniyet-
ten kaçmasından sorumlu oldu-
ğu söylenilen Emniyet Müdürü
Sedat Demir için savcılıkça ta-
kıpsizlik kararı verilmesinde de
dönemin Adalet Bakanı'nın bir
rolü var mıdır? Bu savcı hakkın-
da bugün bir işlem yapıldı mı?
Demek ki adalet bakanlan, bir
yasadışı olay için savcıları dile-
dikleri şekilde yöneltebiliyorlar.
• Tıpkı Şevket Kazan'ın
Ağar'ın dokunulmazlığının kal-
dınlması için hazırladığı fezleke-
yi geri çevirerek pasifize ertiği
Ankara Savcısı'nda olduğu gibi.
Sahı, Başbakan sümen altına
alınan o dokunulmazlık fezleke-
si için ne düşünüyor? Şevket
Kazan'ın da pasifize etme em-
riyle bu olaylann içine girdiğini
bilmiyor mu?
• Bir yılda 58 giriş yaparak 1.5
trilyon kara parayı aklama ope-
rasyonu içinde olan Dilek Or-
nek in Özel Harekât Başkanlı-
ğı'nda yakın koruma görevlisi
polis Ayhan Akça ile bağlantı-
sı, Başbakanın önceki günkü
açıklamasma kadar niçin kamu-
oyundan gizlenmiştir? Yoksa
eroin paralan, tepelerde bir yer-
lere mi götürülüyordu?
Ayhan Akça'nın adına Tank
Ümit cinayet dosyasında rastla-
nıyor mu? Örneğin Çatlı ile te-
lefon konuşmaları yapmış mı?
• • •
Bu soruların yanıtlanması,
"Devlet Içindeki Vahşet Çete-
si"nin gün ışığına çıkmasını iste-
meyen güçlerin. diledikleri za-
man savcıları da tutsak alabildi-
ğini gösterecektir.
O halde, savcıları çeteler kar-
şısında hareketsiz kılan adalet
bakanlarından işe başlanılması
gündeme gelmiş olmuyor mu?
Tabii asıl gündeme gelen. hü-
kümetin çeteleri etkisiz hale ge-
tirmek için "var olan mekaniz-
ma" ile yetinmekte ısrarlı oluşu-
dur. Önceki akşamki doruk top-
lantısında Ecevit, bu ısrarın al-
tını çizmiş ve sormuştur: "Bu
noktaya o mekanizma ile gel-
medik mi?"
Ecevit. anayasanın 108. mad-
desini okuyarak. yani Devlet De-
netleme Kurulu'nun hangi ko-
şullarda görev yapması gerekti-
ğini, bu hükümleri ezbere bilme-
si gereken Cumhurbaşkanı ile
parti liderlerine bir kez daha ha-
tırlatarak sürdürdüğü konuşma-
sında, "Devlet Içindeki Vahşet
Çetesı"ri\ besleyen düzenin
çarklarını bir kez daha gözler
önüne sermiştir. Yani, bankalar
düzeninden. feodal yapıdan.
köy koruculanndan. korucuba-
şılık kurumundan. adaletin elı-
nin kolunun bağlanışından. ida-
renin sindirilmek istenişinden,
dokunulmazlık kurumunun yoz-
laştırılmasından örnek verip,
108. maddenin "Idarenin huku-
ka uygunluğunun, düzenli ve
venmli şekilde yürütülmesinin
sağlanması amacıyla" Cumhur-
başkanlığı'na bağlı olarak bir
Devlet Denetleme Kurulu'nun
oluşturulduğunu belirterek yu-
varlak masa çevresindeki lider-
lerin sorumluluklarını harekete
geçirmek istemiştir.
Yılmaz ve Baykai da aynı gö-
rüştedırler. Üstelik ANAP lideri,
Susurluk olayının ona yakın ay-
n kurum ve yargı organında ay-
n ayn değeriendirmesinden hak-
lı bir kuşku içinde olduğunu söy-
lemekte, bu sözler Ecevit ve
Baykal tarafından desteklen-
mektedir.
Çankaya'daki beş saatlik li-
derler konuşmasında "Pando-
ra'nm kutusu" açılmış ve olabil-
diğince yasadışı devlet sırrı ve
onların eylemleri masanın üstü-
ne dökülmüştür. Bence, zaman
sadece Çiller ve Ağar'ın değil.
önceki gunden itibaren Erbakan
ve Refah'ın da aleyhıne işleme-
ye başlamıştır. Yuvarlak masa
çevresindekiler, Çiller'e göre da-
ha rahat görünen Başbakan'ın
bu olayla ilgili dosyalardaki bil-
gilerin bir bölümünü ortağı ile
pazarlık için elinde tuttuğu kanı-
sını paylaştıklanna göre, "dürüst
devlet" söylemini yıllarca işle-
yen Refah liderinin tüm bilgileri-
ni gün ışığına çıkartmakla kal-
mayıp, çetelerin üzerine yürü-
mesi gerekmiyor mu?
Öyle ise Erbakan niçin önce-
ki günkü toplantının gizliliği için
ısrarlı oldu ve niçin dokunulmaz-
lık konusunda adım atılmasına
karşı çıktı?
Hele niçin, Çiller'in başbakan-
lığı, Ağar'ın Âdafet Bakanlığı dö-
neminde "Deviet Içindeki Vah-
şet Çetesi"nin bazı eylemlerini
savcılann örttüğü gerçeğini
Cumhurbaşkanlığı zirvesinin tu-
tanak bandlarına geçirdiği hal-
de, o savcılar için kendi hükü-
metinın soruşturma açtırmayışı-
nın nedenini açıklamak gereğini
akıl edemedi.
Öyle görülüyor ki bu soruların
aydınlanması için birkaç gün da-
ha beklememiz gerekecek?
GUNDUZ GOZUYLE
MELİH CEVDET ANDAY |
Bu Nasıl Devrim? l
Iran Devlet Başkanı Sayın Rafsancani, geçen'.
hafta çok kalabalık bir küme ile yurdumuza geldi.''
Başkanın yanında çarşaflı eşi ve iki kızı da vardı.
Bu çarşaflı kızlardan biri, ayağını toprağımıza ba-1
.
sar basmaz. sanki önceden hazırlanmışçasına, bir"
demeç veriyor:
- Türkıye'yi, Şah dönemindeki Iran'ın son gü'nle-
rine benzettim, diyor. ,'
Şah dönemindeki Iran'ın son günleri... Derken^
Humeyni geliyor, Şah kaçıyor ve iran'da Islâm dev-
rimi gerçekleştiriliyor.
Demek Türkiye o dönem Iran'ı ile benzeşiyor-
muş... Çarşaflı hanım bunu ayağının tozu ile görü-
vermiş.
Ama buradan kim kaçacak, buraya kim gele-
cek?
Orası bellı değil. ,
Benim için ise "Islâm devrimi" denilen olayın ne-'
olduğu da belli değil. \
"Islâm devrimi", şeriatın uygulanması anlamınaj
geliyorsa. buna neden "devrim" densin? Şeriat Is-*
lâm'da bir yenileşrrte. bir "çağa uyma" eylemi de-'
ğil ki "devrim" diye nitelendirilsin!
Şunu da soralım: ;
Kadının çarşafa girmesi devrim midir?
Sayın Rafsancani'nin çarşaflı kızı, bize bunu söy-r
lemek üzere geldiyse buraya. boşuna geldi. ;
Dahası, ayıp etti. ;.
Sayın Rafsancani de Türkiye'de Islâm'ın yüksel-
diğini gözlemlemiş. sevinerek bunun altını çiziyor
ve "Gelen yüzyıl Islâm 'ın yüzyılı olacak" diyor.
Anlayabildiğime göre, bütün Islâm ülkelerinde
şeriat uygulanacak, böyiece islâm dini çağa dam- •
gasını vuracak... ',
Bu zaferi muştuluyor bize Sayın Rafsancani.
islâm ülkelerinde şeriat uygulanırsa, bu olay ne-»
den çağa damgasını vuran bir olay sayılacakmış, *
gene anlayamadım. '
Yoksa Islâm dinini dünyadaki bütün insanlaraJ
benimsetmek midir amaç? •
Içinden çıkılmaz sorunlar bunlar. '
Konumuzun bu evrensel yanını şimdilik bıraka-
lım da, Sayın Rafsancani ile çarşafa bürünmüş ai-'
lesinin Türkiye'ye "Islâm devrimi" propagandası
için mi geldikleri sorusu ciddi olarak dikiliyor kar-
şımıza.
Böyle resmi ziyaret olur mu?
Sayın Rafsancani. Türkiye halkının yüzdedoksan
beşinin Müslüman olduğunu söylemeyi de neden-
s'e unutmuyor. Bu bilgiyi bizim Cumhurbaşkanımı- /
zın demeçlerinden öğrenmiş olmalı; ama şunu bil-
miyor ki, bir toplumda çoğunluğun şu ya da bu
dinden olması o toplumun siyasal kimliğini belirle-
mez.Siyasal kimlik, çağdaş ekonomik kimliğinden
alır niteliğinı. Sayın Rafsancani ve çarşaflı kızı, Is-.
lâm yüzyılı olacağına ınandıkları yeni yüzyıhn nasıl'
birekonomi kimliği taşıyacağını söyleyebilirler mi? .
Hayır. söylemiyorlar, çünkü söyleyemezler. '
Pekı geriye ne kalıyor? '
Kadını kapamak, kapatmak... '
Yalnız bu.
Demekinsanlığın mutluluğu, kadınınkapanma-'
sına, kapatılmasına bağlı.
Bu amacı, evrensel, insansal bir erek saymamı-'
zı bizden nasıl isteyebilirler?
Konuklarımızın Anıtkabir'i ziyaret etmemeleri ko-
nusunda ise söyleyeceklerimi başka bir yazıya
bırakıyorum.
Demirel beigeleri gönderecek
Yılmaz: Erbakan
kapatmaya çalışıyor
ANKARA (Cumhurijet
Bürosu)-ANAP Genel Baş-
kanı Mesut \ ılnıaz. "devlet-
maf>a-si>aset" ilışkilerini
kanıtladığı sav lanan beigele-
ri 2 dosva halinde Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel'e
verdi. Demirel'in. hükümete
gönderme kararı aldığı bel-
aelerde. kıımarhane patronu
Ömer Lütfîi Topal cinayetı-
ne adları karışan özel timci-
lerin ifadelenninveralmadı-
ğı. sahte pasaport ve devlet-
ten alınan sahte belgelerle il-
gili kanıtlann bulunduğu be-
lirtiidi.
Yılmaz, vasadışı işlere ka-
rışan ve uyuşturucu kaçakçı-
lığı yapan kişilerin devlet
içerisındeki bazı üst düzey
görev lılerle organik bağını
belgelediğinı sövledı. Baş-
bakan Necmettin Erba-
kan'ın. olav ı "ortağını taciz
etmeden kapatmaya çalıştı-
ğını" söyleyen Yılmaz. dev-
lete sızan çeteler konusunda
ordunun gösterdiği duvarlılı-
ğın emnıvet tarafından da
serailenmesi aerektiâinı söy-
ledi.
ANAP Genişletilmış Baş-
kaniık Divanı. dün Mesut
Yılmazbaşkanlığındatopla-
narak Susurluk kazasının ar-
dından gelişen olayları ve
Cumhurbaşkanı Demirel'in
çağrısıv la gerçekleşen lider-
ler zirvesini değerlendirdi.
Y^ılmaz. toplantıva verilen
arada Köşk'e çıkarak soruş-
turmaya _v ön vereceğini söy-
lediği beigeleri Demırel'e
sundu. Yılmaz. vaklaşık 15
dakıka süren görüşmenin ar-
dından yeniden başkanlık di-
vanı toplantısının gerçekleş-
tirildiği genel merkezbınası-
na dönerek basın toplantısı
yaptı
Hükümette asıl muhatap-
larının ıktıdarın büvük orta-
ğı RP ve Başbakan Erbakan
olduğunu kaydeden Yılmaz.
"Çünkü Î)VP taraftır.
DVP'den objektif daı raıınıa-
sı, siyasi kaygılardan uzakla-
şarak konuv a yaklaşması
beklenemez. Burada asıl sı-
nav veren, Erbakan ve
RP'dir. Ancak Erbakan, bu
işi zamana yaymak surethle
gündemdeki yerini kaybet-
mesini sağlavarakortağını da
taciz etmeyecek şekilde ka-
patmak niyetindedir. Verilen
sözlü taahhütlerin hiçbirde-
ğeri voktur" dedı.
Demirel'e verdiği belge-'
lerın dev let içindeki bazı üst'
düzey görev lilerle yasadışı
kişilenn organik bağını gös-
terdiğini kaydeden Yılmaz,
şunları söyledi: "Dahaönce'
de bu tür bir belge basına
yansımıştı. İmzanın sahte ol-
duğu ileri sürüldü. Ancak
jandarma, imzanın gerçek.
olduğunu tespit etti. Buna'
rağmen Başbakan.zirve top-;
lantısında imzanın gerçekol-
madığııiL belgenin adli tıpta -
da inceletileceğini sövledi.
Cumhurbaşkam'na verdi-
ğim belgeler yasadışı işlere,
ııvuşturucu kaçakçılığına,
kirli işlere kanşmış ve polis
tarafından yakalanan kişile-
rin serbest bırakılmalannı
sağlayan türde belgelerdir.'
Suçlular bu beigeleri polise -
ibrazedip serbest btrakıimış-
lardır. Buna ilişkin ya/ışma-.
lar vardır."
Yıimaz'ın, söz konusu et-
tiği yasadışı iş yapanlara
sağlanan kimliklerden bazı-.
larına ilişkin bilşi. Aydınlık
gazetesinde "MITraponı"
adı altında > ayımlanan bel-
gede anlatıldı. Buna göre, t
Emniyet Genel Müdürlüğü?
döneminde Mehmet Ağar
J
imzalı özel bir belge ile 34'
ZU 478 No'lu plaka, kaçı-
nldıktan sonra kendisinden
haber almamayan Tank
L'mit'e verildi. Belgede,
"34 Zl 478 No'lu plaka, bu
aracacan giivenliği nedeniy- '
le verilmiştir. Mehmet
Ağar" ıfadesinin bulundu-
ğu kaydedildi. Aydınlık'ın
vayımladığı belgede, Tank
ümitaracılığryla ilişkiyege-
çilen NurettinGüven ve Ya-
şar Öz adlı uyuşturucu ka-
çakçılanna da Emniyet Ge-
nel Müdürlüğü tarafından
yeşil pasaport verildiği. vi-
ze almaları ve yurtdışına
çıkmalanna kolaylık sağ-
landığı kaydedildi. Bu isim-
lerin. MlT tarafından hazır-
landığı ve Erbakan'a veri-1
len listede olduğu savı dile •
eetinldi.