Katalog

ÎAYR CUMHURİYET 12 ARALIK 1996 PERŞEMBE HABERLERIN DEVAMI 2Drgjüak Y 10 Antalya Butun bolgelerımız parçalı ve çok bulut- lu, Marmara'nın do- ğusu, Batı ve Orta Karadenız. Iç Anado- lu, Ege. Akdenız ıle Doğu ve Guneydoğu Anadolu'nun batısı yağışlı geçecek. Ya- ğışlar genellıkle yağ- mur. Batı ve Orta Ka- radenız'ın ıç kesımle- rınde karla karışık yağmur ve kar şeklın- de olacak. Londra Paris Roma Berlın Amsterdam Madrid Sofya Bruksel Y Y B B B B B B ö 2 15 1 0 11 4 0 Budapeşte B Atina Milano Oslo Helsınki Stockholm Belgrad Vıyana Bonn Münih Y B K K K B B B R 14 10 0 2 4 5 2 1 n Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tıflis Kahire B B K Y Y K Y B U' 10 0 6 14 1 12 22 Şam B 17. Parçalı buıutlj Sıslı t Çok fculı . Yağmurlu G L N C E L CÜNEYTARCAYİREK I Eaşarafi 1. Sayfada cek O/sa 12 kasım günü Çankaya'ya yaptığı zıya- rerten sDnrakı ilk ANAP grubunda Yılmaz, "devle- tir err.rnde SJÇ işleyenlerin sayısının 120 dolayın- ds " DİdJğunu. sanırız söylemiş, nedense fazla dik- kat çeknemişti. Demrel'in Hoca'yayazdığı mektupta Yılmaz'dan akta'dıçı "bilgiler" arasındaki bır iki cümlenin altını bir kez Jaha çizmek gerekiyor. VıİTiaz demış ki Çankaya'ya' "Istanbul Emniyet Müd'Jrkğü 'nde her türlü doküman hazırdır." Ardından şu yolda gelişmeler izleniyor: Cumhur- başkanı -sanırız Yılmaz'ın önensi üzerine- Istanbul Emnıyei Müdüru Kemal Yazıcıoğlu'nu çağırıyor. "Hazroduğu soyienen her türlü dokümanı" soru- yor. Yazcıoğlu'nun yanıtı: "Bizdeyok!" Içişler'nin açıklamalarına göre, Emniyet Genel MüdüriLğü "yazjı/eresmensoruyor"Yaz\c\oğ\u'na, "Her türü doküman yok!" yanıtı geliyor. Devlet-t-mafya+siyasetçı skandalını ortaya koyan; ılk gün vüeo kasette başlayıp sonraları değişik "do- kürnanlara sahip olduğunu" öne süren ANAP lıde- ri, istanbul Emniyeti'nde belgelerin, bilgilerin varlı- ğında ısrar ediyor. direniyor. Oysa. Istanbul Emniyeti ve Yazıcıoğlu, Yılmaz'ı yadsıyor, hatta yalanlıyor. Böylece, Yazıcıoğlu ıle Mesut Yılmaz "tam biriki- lemin içine düşüyorlar". Üstelık birbirıne ters düşen bu açıklamalar, daha önce de yazdığımız gibi. görevden uzaklaştırılan Yazıcıoğü'nu, tam anlamıyla "anahtar adam" ko- numuna getiriyor Yazıcıoğlu ile Yılmaz'ın, bir noktadan sonra aynı göriişü paylaştıklarına değinen şu varsayım gıde- rek güçleniyor: Devlet adına suç işleyen 120 kişi açıklanır ve "so- run açığa çıkarsa devlet zarar görür". Sağdan soldan alabildiğimız bilgiler doğruysa; Yazıcıoğlu da "devletın zarar görmesi" kaygısı ya da telaşı ıçınde. Bılgilere göre, "elinde sanıldığıo- dan daha çok belge. dosya, kimi konuşmaların tu- tanakları bulunuyor." Başka başka... Anlatılanlara göre Yaz/cıoğlu "devletın zarar gör- mesini" önlemek amacıyla her türlü ezayı cefayı cezayı sineye çekmeye hazır. köşesinde bekliyor. Özveriye alkışlar. Ancak güncel soru şu: Yazıcı- oğlu. sonsuza dek konuşmayacak mı? Yoksa? Bu soruya "Bir ihtimal daha var" diyenler; Yazı- aoğlu'nun kurulacak çok üst düzeyli "özel bir so- ruşturma kurulunda" açıklamalar yapabileceğini öne sürüyorlar. İki başka soru daha var ortada: Bu çete uyuştu- rucu, kumarhane, adam öldürmek gibi adi suçlar işleyen bir çete mi? Yoksa devleti ele geçirmeye ça- lışan mafyanın tetikçisi ya da uygulayıcısı kişilerden mi oluşuyor? Yılmaz'ın ve görünüşe göre daha çok Yazıcıoğ- lu'nun açıklamalan \\e çetenin boyutlan belirlene- cek ve artık gıderek biçimlenen bu iki temel soru. yanıtlarını bulabilecek. Işte bu noktada "tek başına" bir iki cephede uğ- raş veren Demirel. "devlete karşı birşüphe doğdu- ğu"na inandığından, liderlerle "üİKeye yayılan ka- ramsarlığı ortadan kaldırmanın yollannı" arıyor. Şeriatçı basının büyük gürültülerle karşıladığı As- keri Şûra'nın 69 subay ve astsubayı "bünyesinden uzaklaştırması" ile ilgili kararlara gerçekçi yakla- şımlar ve gerekçelerle açıklık getiriyor. 69 subay olayını değişik açıdan yorumluyor Çan- kaya: Bu subay ve astsubaylar, Müslüman olduklan için TSK'den çıkarılıyor değil. Müslümanlığı "mas- ke yapıp başka işlere bulaştıklart" için ordudan uzaklaştırılıyorlar. Unutulmaması gerekiyor ki her garnizonda bir cami bulunuyor. yemeklere başlarken ve sonra dua okunuyor, Ha. hem TSK'de bulunacak hem de tarikatçılık yapacaksın. YAŞ, işte buna geçit vermiyor. kar! ANAP: Ozel timciler Çiller'i suçluyor Dİ RDANE KOCAOĞLU ANKARA-ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmazın. Susurluk'ta mevdana gelen kazanın ardından Başbakan Necmettin Erbakan'a gön- derdiğı mektup ile kendisine gelen yanıtı. olayın ciddı şe- kilde araştınlmamasına yö- nelik şikâyetlerini de içeren bir yazıyla Cumhurbaşkanı Siileyman Demirel'e iletece- ği öğrenildi. Gazetemizin dünkü manşetmde ver alan kumarhane patronu Ömer Liitfi Topal cinayetine karı- şan özel timcilerin ifadele- rinde, Özer Çiller \e eski Içişleri Bakanı Mehmet Ağar'ı suçladığı iddialannı ANAP Genel Başkan Yar- dınmcisı ^'aşar Okuyan doğruladı. Okuyan. Topal cinavetı- nin zanlılarından özel tim görevlileri Erean Erso\ \e AyhanÇarkın'ın emnıyerte- kı anlatımlannda. Çiller \e Ağar'ın da ola>dan bilgisi olduguna ilişkin iddiaları bulunduğunu söyledi. Oku- yan. "Aldığım duyumlar ve Mesut Be> 'de bulunan itiraf- lar da, buna benzer ifadele- rin, söz konusu şahıslann iti- raflannda yer aldığı şeklin- de" dedi. ANAP hderi Mesut Yıl- maz. devlet-mafya-siyasetçi bağlantısını ortaya çıkaran Susurluk kazasının üzerine gitmesinı talep etmek üzere Başbakan Erbakan'a bir mektup göndermişti. Yıl- maz. mektubunda Erba- kan'dan. si\asi parti grupla- nnın önereceği bırer bürok- ratın da katılması koşuluyla Başbakanlık Teftiş Kuru- lu'nun bır de\let soruştur- ması başlatması talimatı \er- mesıni ıstemişti. >'ılmaz"ın mektubuna karşılık \eren Erbakan ise bu önerinin ya- salara \e teamüllere aykın olduğunu savunmuş. ancak o!a\ın üzerine gideceğinı bildirmişti. ^'ılmaz. öncekı gün görüştüğü Cumhurbaş- kanj Süleyman Demırel'den geniş kapsamlı bır devlet so- ruşturması bajlatılnıası için Başbakan nezdinde girişim- de bulunmasını istemiştı. Yılmaz. dün kurmaylany- la yaptığı değerlendırme toplantısında Cumhurbaşka- nı Demirel'e bır mektup göndererek Başbakan'ın tu- rumu konusunda bilgı vere- ceğıni. bu arada Erbakan'a gönderdığı mektup ve Erba- kan'ın yanrtını da mektuba ekle>eceğini belirtti. Yıl- maz'ın Başkanlık Di\anı kurmaylanyla yaptığı top- lantıda İçişleri Bakanı Me- ral Akşener'in gelışmeler- den rahatsız olduğunu ve her an istifa edebileceğini de ak- tardığı öğrenildi. Yılmaz: Şaibeli insanlar tepede ANK.ARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Ba^kanı Mesut Yılmaz. de\ let-maf\a-bi\aset ılışkisını ortaya çıkaran Susurluk kazasından sonra mevdana gelen gelışmelenn Türki- \e'vi venı bır hesaplaşmanın eşığıne getırdığıni sö\ ledi. De\letın, "kirliyö- neticiler" tarafindan karanlık işlere alet edıldığini \urgula_van Yılmaz. "Enşa- ibeii.en kirii insanlan tepf noktalara ge- tirirsekde\ letin batması kaçınılmazdır. Bu kavga havat menıat ka\gasıdır" de- dı. Enflasyon. işsizlik \e terörgıbi çok önemlı sorunlara karşın ülkedeki sıya- M kırlenmışlığın konuşulduğunu belır- ten Yılmaz. "Biz5>ıldırsi\asettekikir- lenmişlikten annmamızgerektigini sö>- lüyorduk. Ancak veterince bunu vatan- daşa anlatamamıştık. Allah'ın hikmeti olan gelişmelerie bugün bu gerçek da- ha hi görülmektedir"* diye konuştu. "Bu de\iet, hi/mt't etme ga>esi unu- tulur, birtakım kirli yöneticiler eli> le karanlık işlere aletediiirse herkeszarar görür" dışen ANAP Genel Başkanı .Mesut Yılmaz. Türkhe'nın bırdönüm noktasında olduğunu belirterek sözle- rini şövle sürdürdü: " \"-a kamuo> u \ebalkın dın ariılığı ile bu gidişi tersine çe\ ireceğiz \cja bu gi- dişe se>irci kalıp bu karanlık çetelerin devleti ele geçirmesine se>irci kalaca- ğız. Bu mesele ANAP'ın değil herkesin, diğer tüm shasal partiJerin de mesele- sidir. Bu mücadelede başanlı olamaz- sakdemokrasiyivaşatmaktagüçliikçe- keriz. demokrasigösfermelik bir rejinıe dönüşür. De\ let adına kimscnin suç iş- leme>e, kendi >anlış işlerini dev lete nıal etme>e hakkı \oktur. Bunlan ortava çı- karırsak devlet zarar görmez. tersine güçlenir. Bi/inı tapmamız gereken bu olavlara kanşan kişileri teşhiretmek ve ce/alandırmaktır. Lcu kime uzanırsa u/ansın. bu olavları açığa çıkarmava, devleti şaibeden kurtarmaya nıecbu- ruz." Yılmaz. yaptıklan mücadelenin si- \ ası amaç ta^ıınadığını \ e ıktıdara gel- me mü'cadelesı \ermedıklerinı \urgu- lavarak ^unları söyledi: "Bizim vaptığımız mücadele fazilet mücadelesidir. Devleti temiz insanlar v önetmelidir. En şaibeli, en kirli insan- lan tepe noktalara getirirsek devletin batması kaçınılmazdır. Bu kavga havat menıat kavgasıdır. Kimsenin. bana do- kunmavan vılan bin yaşasın,anlavışıy- la köşesine çekilmeve hakkı voktur. Eğer köşene çekilirsen bir siire sonra st- ğınacak köşe bulamazsın,gelişmelerse- ni de etkiler." 7 milyon imza Meclis'te ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - ANAP. millenekilı dokunulnıazlığı- ııın Mnırlandınlnıası için \erilen ana- >asa defiı^iklıği önergelerine destek amacıyla topladığı 7 milyon ımzavı. de\ letteki karanlık bağlantıların açığa çıkanlmasının sembolü olarak görü- )cn bır kamvonla TBMM'ye götürdü. Meclis kapısina kadar kam\onla taşı- nan ımzalan ANAPmilletvekilleri çu- \allarla .Mrtlarında tasıvarak TBM.V) Ba^kanı MustafaKalemü'veteslimet- tiler. Kalemli. -asillerin" \ekillennden istediklerı bu talebin >erine getirilme- si ıçın elinden gelen çaba> ı gösterece- ğinı bildirdi. ANAP'ın millenekili do- kunulmazlığının "kürsüdo- kunulmazlığı"vla .«.ınırJı tu- tulması için kamuoyu baskı- sı varatnıak amacıvîa düzen- ledıfiı kampanvaya 7 milvo- nu aşkın yurttaş imzalanyla katıldılar 79 ılde ANAP Ör- üütlerince toplanan imzalar dün ANAP Genel Merke- zi'nden kam>ona >üklene- rek TBMM'\e «ötürüldü. ANAP Genel'Sekreten Va- şar Okuvan'ın anonslanyla ve "Temiz toplum. temiz si- yaset" pankartlan eşliğınde Meclis'e taşınan imzalar. TBMM kapiMiıda ANAP'lı 50 ci\annda millenekili ta- rafindan karşılandı. Kam- yondan indirilen imzalar. üzerinde "Dokunulmazlık- lar sımrlandırılsın. hemen şimdi", "Temiz toplum, temiz sivaset. temiz denetim", "Özgür basın" \azı- larının bulunduğu çuvallarla mılletvc- killcrinin sırtında TBMM Bu>kanı Mustafa Kalemü've götürülerek te;>- lim edildi. ANAP Grup Başkanvekili Cumhur Ersünıer de vurttaşlar adına kaleme alınan "İ/in verin adalet dokunsun" başlıklı bildıriyi okuduktan sonra Ka- lemli "\e teslim etti. Milletvekillerine lııtaben yazılan bıldiri ^öyle: "Savın milletvekilim! Ben seni ülke- ne ve milletine hi/met etmen için scç- tim. Sen bcnim milletvekilim vegüven- diğim örnek insansın. Sana dokunul- nıa/lık /ırhını ben givdirdim. Ben va- tandaş olarak senin Meclis çatisı altin- da fikri hür. v icdanı hür bir vekil olma- dığını, tüm görüşlerini özgürce sövle- meni ve bunun dışındaki konularda (rüşvet. volsuzluk suiistimal vs. gibi) millenekili dokunuJmazlığmt. senin gu- rurun ve düriistlük ilken adına ayıp ve insan onuruna vakışmaz buluvorum. Milletin vekilinin bövle bir imtivazya- sasına ihtivacı olamaz. Aksi takdirde sana olan güvenimi> itiririm. Sav ın mil- letvekilim, millenekili dokunulmazlı- ğının sınırlandırılmasını beklivorum, sana inannorum, sana güvenivorum. \atandaş." ANAP miiletvekilleri. dokunulma/lığın kaldırılması için topladıkJan 7 mihon inuavı TBMM Başkanı Mustafa Kalemli>e teslim ettiler. (Fotoğraf: TARIK TINAZAY) Ağar'ın îfadesinîn ahnması isteniyor • Buşturufı 1. Sayfada desinin alınabilmesi için TBMM Baş- kanlığı'na fezlekeyazdı. Artıran. Jan- darma Genel Komutanlığı'nda göre\- li grofolog 3 uzman subav tarafindan hazırlanan Çatlı'nın sılah ruhsatına ait raporu. hazırladığı fezleke ile birlikte dün Adalet Bakanlığı kanalıyla TB- MM Başkanlığı'na gönderdi. Susurluk'ta ortaya çıkan "devlet- mafja-polis" ilişkilerının en önemli belgelennden birisi üzerinde yaklaşık 2 haftadan beri Jandarma Genel Ko- mutanlığı kriminal laboratuvanndaya- pılan ınceleme dün tamamlandı \ e ha- zırlanan 3 sayfalık teknik raporözel bir kuryearacılığıyla Ankara Cumhurivet Başsavcılığf na gönderildi. Çatlı'yı. Mehmet Özbay kimliğı ıle Emniyet Genel Müdürlüğü'nde "em- niyet uzmanı" olarak gösteren belge- de. dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'ın imzası bulunuyor. Ağar'ın. daha önce yaptığı açıkla- mada. belgenin sahte olduğunu \e böyie bir belgeden haberinın olmadı- ğını belirtmesine karşın. soruşturma- yı yürüten sa\ cı Nihat Artıran. söz ko- nusu belge üzenndeki imzanın sahte olup olmadığının saptanması için e\- raklan Jandarma Genel Komutanlı- ğı'na gönderdi. Komutanlığın krimi- nal laboratu\arında grofolog 3 uzman subay günlerce inceleme yaptjlar. Edinilenbilgiyegöre. uzmanlar ön- ce belgenin \erildiği tarihten 2 ay ön- cesi ve 2 ay sonrasına ait 100'e yakın imzaörneği istediler. Uzmanlar. imza- lann gene) şekli. ımzada harf olup ol- madığı. imzanın y apısı. eğimi. kompo- zisyonu. harflerin ve hatlann fizikı özellikleri üzerinde ıncelemeyaptılar. İncelemede Ağar'ın ımzasının çok basit ve kolaylıkla taklit edilebileeek özellikte olduğu saptandı. Ayrıca bel- genin hazırlanmasında kullanılan dak- tilonun mekanik olduğu belirlendi. Önce söz konusu imzanın tam anla- mıyla sahte olup olmadığını saptaya- mayan uzmanlar. daha sonra silah ruh- satı ile sırkülerdeki imzalan bilgisa- yarekranında kat kat büyütüp incele- meye başladılar. Lazer ışınıvla inceleme tmzaların ekranda daha fazla büy ü- tüldüğünde dağıldığını gören uzman- lar. bu kez lazer ısjnlanyia imzada kul- lanılan ınürekkebin cinsini saptamaya çalıştılar. İncelemelersonucundaCat- lı'nın sılah ruhsatındaki imzanın "hiç el kaldırılmadan. titremeden" atıldığı \e kalem •'presyonlannın" Ağar'ın gerçek ımzalan ile büy ük benzerlik ta- şıdığı kanısına vanldı. Ağar'ın imza ş,eklinin çok basit karakter taşıdığı \e kolaylıkla taklit edilebilir nitelikte ol- duğunu gören uzmanlar. daha sonra Çatlı'nın ruhsatındaki imzanın *muh- temelen gerçek olduğu" saptamasını rapora kaydettiler. Susurluk soruşturmasının Ankara bölümünü yürüten savcı Nihat Artı- ran. raporu inceledikten sonra. Ağar'ın ifadesinın alınabilmesi için "dokunul- mazlığının kaldırılması" istemini içe- ren bır fezlekeyı de ekleyerek Adalet Bakanlığı kanalıy la TBMM Başkanlı- ğı'na gönderdi. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne iletilen fezlekenın. bu- gün Adalet Bakanı Şevket Kazan tara- findan ınceleneceği öğrenildi. Kazan. dosyanın eline ulaşmasının ardından. müstesar v e ceza işleri genel müdürüy - le dün öğleden sonra biraraya gelerek durum değerlendirmesi yaptı. Ses bantı Erkan Köse'yi yalanlıyor ADANA (Cumhurivet Gü- nev İlleri Bürosu) - Elazığ'da yayınyapan Kanal E Televız- yonu Vayın Yönetmeni Er- kan Köse. ülkücü mafyanın genel seçınılerde Mehmef Ağar'ın kampanyasına des- tek verdiğine ilişkin sözlerini yalanladı. Ancak. telefonla vaptığımız görüşmenin tam metniyle Köse'mn sözlerini çarpıtmadan v ay ımladığımız belgelendi. Adana Bölge Temsılcımız Çetin Y'iğenoğ- lu'nun Köse'yle yaptığı \e banta kaydedilen telefon gö- rüşmesinın tam metnı şöyle: Mehmet Ağar'ın seçim kampanyasıvla sizin kanalın o dönemde vakından ilgilendi- ğini duvdum. Bana yardırncı olur musunuz? KÖSE-O dönem Mehmet Ağar geldiği zaman ben de bu olayın peşindeydim. Beri- tan Oteli'nin 4., 5. katları Mehmet Ağar adına kiralan- dı. Ccretini de soyadı Kapi- toğlu olan DYP say manı öde- dı. 8-10 tane yabancı plaka Mercedes geldi. Büy ük. o si- yah 280 Mercedes'lerden. Bır de bilgi geldı. Mehmet Ağar'ın kullandığı seçimoto- büsünün Almanya'da bır uyusturucu işıne kanştığı. Almanca plakası olduğu ha- beri geldı. Bız bunu araştır- dık. Bu haber onlara da gıt- mış ki otobüs Elazığ'a gelir gelmez hemen ilk iş boy andı ve plakası değişti. Sonra müt- hiş bıçimde Bentan Oîeli'ne çok kişi geldi gitti. Harta dı- yebilirim ki Abdullah Çat- İı'nın bile geldiği tespit edil- miştır. - Çatlı'nın dışında başka kimler gelip gitti? KÖSE-Şımdı Çath'nındı- îinda zaten destek \erenler. bu Needet l luean \ar. O gel- di. Nihat Akgün. Bunlar Ela- zığlı ışadamları zaten. Hatta bızde görüntüleri bıle \ar. Bu Elazığspor'un 3. ligden ıkin- cı lıge yükselışının törenleri vardı. O sırada geldiler. Hep de 100'er milyon bağış da yaptı bu insanlar. Bir düğün- bayram ha\asi içınde geçti. Istanbul 'dan çok say ıda şahıs gelmişti Mehmet Ağar'la be- raber. - Size göre seçim harrama- sının maliyeti nedir? KÖSE - ValJahı bence bu seçim harcaması ^öyle 8-9 mılyan buldu. Bentan Ote- lı'nden bılgı almak çok zor. Çünkü insanlar Bentan aşire- tinden. Zaten Sedat Bucak'ın aşıretıyle bunlann kan bağı var. O yüzden 7-8 milyar di- yorum. Çünkü ieçmen. Ela- zığlı seçmen Mehmet Ağar'ı çok se\ iyordu. Mehmet Ağar yani bu seçim süresince ken- di o bürokratik itibannı kul- lanarak bu olaylan götürdü. -Overelsayman? KÖSE - Evet. yerel say- man. Erkan Köse. 9arahkpa- zartesi günü Cumhuriyet te "Ağar'a mafya desteği" baş- lığıyla manşerten y ayıınlanan haberden sonra da telefon açarak "çok güç dummda kaldığım" söy lemı^tı. Köse. bu bilgileri biraraştırma için sorduğumuzu sandığını. o ne- denle böyle konuştuğunu. ha- ber yapıîacağını bilseydi ko- nuşmayacağını bildirmışti. -irr^5 ^ Süıiı Kar Ozer Çiller ve Mehmet AğarMan açıklama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı \e Başbakan Yar- dımcisı Tansu Çiller'ın eşı Özer Lçuran Çüler. "kumarhaneler kralı" olarak bılınen Ömer Lütfi Topalcına- yetınde tetıkçılıkle suçlanan özel tım- cılenn kendisine yönelık iddialannı yalanladı. Eski İçişleri Bakanı Elazığ Millenekili MehmetAğarda ıddiaların asılsız olduğunu belirttı. Özer Çiller. Topal ci- nayetinde tetikçilıkle suçla- nan Ayhan Çarkın ile Ercan Ersov adlı polislerın kayıtlara geçınlen anlatımlanna daya- nılarak aazetemızde dün yer alan haber ıçın şu açıklamayı yaptı: •*Cumhuriyet Gazetesi'nin 7.12.19% tarihli nüshasında. Sayın Mesut Yılmaz'ın açıkla- malan kaynak gösterilerek şahsıma ve aileme yöneftilen bir iftira, tarafımızdan bir ba- sın açıklamasıyla cevaplandı- nlmıştı. Ancak. aynı haber. bu sefer AREN.A programı kay- nak gösterilmek suren'y le ay nı gazetenin 11.12.1996 tarihli nüshasında manşete çıkanla- rak tekrarlanmışnr. Böylece. bazı çevrelerin akıl. insaf ve mantık duvarlarını yıkan Çiller Sendromu'. CumhuriyetGazetesi'nin yetmiş yılı askın basın kariyerine de ağırbirgöigedüşüriiyor. Biravııç müf- terinin (ira'racı), birbirterini kaynak göstere göstere tekrarladıkları bu ka- bil iftiraları halkımız hay retieveibret- le izlemektedir. Bu riir vazılı ve sözlü im'ralar. hiçbir yasal dokunulmazlığı olmayan Özer Çiller aleyhinde. en u- fak bir soruşturmaya bile konu edil- memişse. müfterüerin bundan birders çıkarmaları gerekir. Bu müfteriler ile bağımsız Türk adaleti ö'nünde teker tekerhesaplaşılacaktır. Esasen. kamu- oyu vicdanı. bu se>iyesizliğin sahiple- RP,Ağarhgözden çıkardı rini çoktan mahkûm etmiştir. Türk halkının sağduyusu. halkın sesi olmak yerine. 'sahıbının sesı' olmayı tercih eden medya kuruluşlanna çoktan sır- tını dönmüştür. Kendi bilinçlerindeki kirienmeden asla rahatsızlık duyma- yanlarn. halkaçamuratmaktan utan- mayan Temiz Toplum' hezeyanlan- nın asıl sebebi budur. Onlan aziz nıilletimi/in v icdanına ha- valeediyoruz. Saygılanmla." AYŞESAVTN ANKARA-Ankara DGM'nin Abdul- lah ÇatU'ya sahte belgeyle silah ruhsatı verdiği iddiasiyJa eski Içişleri Bakanı MefametAğar'ın dokunulmazlığının kal- dırıJması yönündeki istemi, hükümetin ortaklannı böldü. RP'liler, Ağar'ın. "ete- ğindeki taşlan dökmesi gerektigini" vur- gularken DYP'liler, fezleke düzenJenme- den önce Ağar'ın ifadesine başvurulma- sı gerektigini iieri sürdüler. DGM'nin AdaJet Bakaniığı "na gönder- digi dokunulmazlık istemine ilişkin tez- kere dün geç saatlere kadar TBMM Baş- kanlığı'na ulaşmazken RP kulislerinde EKjM'nin istemi memnunluk yarattı. RP kunnaylan, Ağar'ın iddialann odağı ol- duğuna dikkat çekerken "ÇokönemBgö- ırvierde bulunmuşbir kişi, ancak hakkın- da çok ciddiiddialarbile var. .Artıketeğin- dekitaşlandökmeüdir" görüşünü dile ge- tırdiier. RP'li MebmetAİiŞabia,*'Bötun gerçeklerortaya dök üImeli. \ğa r. nasıl bu konuda Meclis araştırnıası açılnıası için ov verdiyse dokunulmazlığının kaldırıl- masını da kendisi istemeliy di" dedi. RP Bingöl Milletveki'li Hfisamettin Korkutata ise "Artık her şev in orta>a dö- külmesi gerekir" diye konuştu. DYP'li Mehmet Göfhan ise Ağar'ı sa- vundu. Göfhan. "Ağar, kendini yetişfir- miş, çok ciddi bir devlet adamıdır. Gizli birtakım sıriara vakıf bir insandır. Hak- kında iddialarolnıası.onun dokunulmaz- lığının kaldınlmasını gerektirmez" dedi. Ağar'ın açıklaması Eski Içışılerı Bakanı Meh- met Ağar da konuvla ılgılı şu açıklamavı yaptı: u Belli çevreler tarafindan öne sürülen ve sizin de haber- de yer verdiğiniz şahsımı hedef alan tüm iddialar asılsı/dır. Gerçeklerie uzaktan vakından ilgisi voktur. Bugüne kadar hiç- bir kanunsuzluğun içinde ol- madığını gibi yanında da yer almadım. Bundan sonra da ol- mam düşünülemez. Maiyetim- de çalışan hiçbir memura yasa- dışı bir emir vermem söz ko- nusu olmamıştır. İddianın sa- hipleri biidiklerini idari ve ad- li makamlara sunmak zorun- dadırlar." Sok gunjftuiü' G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baitarafı 1. Sayfada Kesinlikie değil. Her şey bir yana. SSK'nin kamu kuruluşlarındaki. 200 trilyonu aşan prim alacağf tahsil edilebilse yeni bir dönem başlayabilir. Sendikacı kökenli Necati Çelik'in. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koltuğuna oturmasının ardından SSK yeniden gündeme geldi. i Çelik, kurumun kurum bağlamış alacak defterle- rine bakmak yerine, kaöro listelerini gözden geçir-.1 Önüne iki hedef koydu: , - Kadroyu tümüyJe değiştirmek. , - Yeni bir kadrolaşma hareketi başlatmak... ; Her ikisinde de doludizgin gidiyor. Bakanlığın adı şimdiden değişti: ' Çatışma ve Siyasal Gerginlik Bakanlığı... SSK'nin 2500 kişilik kadrosuna başvuran 90 bin' kişinin sınavıyla ilgili konular çok yaz/lıp çizildi. Baş-' ta barolar olmak üzere. toplumun tüm duyarlı ke- simlerinin 90 bin kişiye yardımcı olması gerekiyor. Zira sınavdan, haberden çok koku geliyor. Bu konu önümüzdeki dönemde de gündemde- olacak. Bugün. SSK kadrolaşmasının bir başka ya- nınadeğınelim. Çelik, 4 Kasım 1996'da Başbakanlık Devlet Per- sonel Başkanlığı'na B.13.0.SGK-0-13-00- 01/6584/28006 sayılı bir yazı yazdı. Bu sınav işi Çelik'in hoşuna gitmemişti. Şöyle sı- navsız yanından. istediği adamı alabıleceği bir dü- zenleme gerekiyordu. Bin kadar sağlık elemanı,, avukat, teknik personel alamaz mıydı? Devlet Personel Başkanı Nedim Kurtoğlu, Çe- lik'e, 5 Kasım 1996 günü, B.02.1.DPB.0.12.01/ 12450 sayılı yazıyla yanıt verdi: İ "Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet Memurlan Ka-t nunu'nun 50. maddesinde, 'Devlet kamu hizmet' ve görevlerine devlet memuru olarak atanacakla-( nn açılacak sınava girmeleri ve kazanmaları şart-. tır' hükmüyer almaktadır... Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeli- ği'nin 38. maddesinin 18. fıkrasında yapılmak is- tenen değişiklik 657 sayılı kanunun anılan ve söz konusu yönetmeliğin 5 ve 6. maddelennın hüküm- lerine aykın olması sebebiyle uygun mütalaa edil- memiştir..." Yazıda öteki gerekçeler de sıralandı. Kurtoğlu bu yazısıyla doğal olarak kendi alın ya- zısını da yazmış oluyordu. Hemen açığa alındı. Yerine Bedrettin Yıldınm vekâlet etmeye başladı. Çelik, sınavsız eleman al- ma istemini 14 kasımda B.13.0.SGK-0-13-00- 01/6909 sayılı yazıyla yıneledi. Yıldınm 29 kasımda yazıyı yanıtladı... Ve Çelik'eı su verıldi... B.02.i.DPB.0.i2.03./i3178-şayılı-ya2iytergur»^, zet uygun görüldü: "Önceki yazımız ilgililerin memur olmaları gör önüne alınarak memuriyete giriş için genel hüküm- lere uygunluğu temin bakımından tesis edilmiş ol- makla birlikte 9.7.1945 tarih ve4792 sayılı SSKKa- nunu'nun birinci maddesinde yer alan SSK'nin özel hukuk hükümlehne tabi, mali ve idari bakımın- dan özerk ve tüzelkişıliği haiz bir devlet kurumu ol- duğu... Bakımından uygun mütalaa edilmiştir..." Toplumun güvenini kazanmaktansa... Yasa ve yönetmeliklerde değişiklik yapmaya ge- rek yok, koltuklarda oturanları değıştirin, işinizi bi- tırin. Bu arada devlet de biter ama, olacak artık o ka- dar. Koskoca iş bitirilmiş, bunun yanında devlet de bitmiş, çok mu? SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu eylül ayında görevinden alındı. Yerine ve yardımcılıkları- na RP'nin seçimi kazanamayan milletvekili aday- - lan atanmıştı. Kılıçdaroğlu yürütmenin durdurul- ması ıçın Danışray'a başvurdu. Aradan dört ay geçti. Danıştay'dan hâlâ yanıt! yok. Yürütmeyi durdurma istemi. durumun deva-ı mı halinde zarann söz konusu olup olmamasma gö-' re veriliyor. Özelliği de hemen karar alınması, esas; karara kadar olası zarann önlenmesi... : Kimse Danıştay için Dönüştay diyemez. Böyle bır iddiaya en başta biz karşı çıkarız. Danıştay'ın RP 1 kadrolaşmasına göz yumduğu iddiaları da tama- men asılsızdır. ı Kararın biraz uzaması dikkatimizi çekti. o kadar...; Yazıya, son günlerin moda reklamını koalisyon^ hükümetine uyarlayarak nokta koyalım: "Toplumun guvenını kazanmaktansa, en kısa za- manda daha çok koltuk kazanmayı tercih ede- rim..." Bucak koıııisyonda ifade verecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Susurluk kazasıy- la gündeme gelen devlet- mafya-aşiret bağlantılarını araş»rmak üzere kurulan TBMM Araştınna Komisyo- nu, bu tür bağlantılarla ilgili açıklamalaryapan. adı geçen ve hakkında iddialar bulunan kişileri komisyonda dinle- mey i kararlaştırdı. Bu çerçe- \ede. Susurluk kazasının odaâmdaki ısim olarak bili- nenDYPŞanlıurfa Milletve- kili Sedat Edip Bucak. olay- ların ardından istifa eden es- ki İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'dan kazada ölen ülkü- cü katlıam sanığı Abdullah Çath'nın yakın arkadaşı Bahçelievier katiiamı so- rumlularından İbrahimÇift- çi'ye kadar birçok kişinin dınleneceği bildirildi. Ko- misyonun belge \ebılgı iste- diği ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de gerekli görülürse komisyona çağrılacağı belirtildi. TBMM Susurluk Araştır- ma Komisyonu'nun. DYP'li üvelerın "mazeretleri". CHP'lı Fikri Sağlar'ın da, Içel'e gitmesi nedeniy le ka- tılmadığı dünkü toplantısm- da, MİT. Genelkurmay. Baş.- 1 " bakanlık. fçişleri Bakanhğı' ve Adalet Bakanlığı'ndanl gelen belgeler üzerinde ön değerlendirme yapılırken.. çalışma yöntemi üzerinde görüş alışverışınde bulunul- dıı. Komisvon ayrıca devler--*' mafya bağlantılı suç işleyen./ adı cinayete kanşan kışilerın, lıstesinın Emniyet Genel Müdürlüğü ve Interpol'dea- ıstenmesinı kararlaştırdı.- Komisyon Başkanı RP'li-ı Mehmet Elkatmış. Susurluk, olayının kapatılmasının söz; konusu olmadığını ve belge-i lerin titizlikle inceleneceğini' söyledi. Elkatmış, bırgazete- cinın sorusu üzerine "Gelen< belgeleri yivecek miyiz? \a-; sıl kapatılır. biraz mantıklı olun. kapatıima diye bir şey yok" dedi. Elkatmış. bır ga-j zetecinin. ~.Mesut V ılmazls-ı tanbul DGM'ye ifade vere- cekmiş. size giivenmiyor mu?" sorusuna, "TBMM'ye güvenmiyorsa,buçanaitında | neişi var?" yanıtını \erdı.