Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 ARALIK 1996 ÇAflŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
azada ölüm
• I İstanbul Haber Servisi -
Ipsala Emnıvet Amiri
.Ayhar Çalıkusu.
Ciimüşvaka Oteli"nin
nıüdürü Selahattin Çarpar
ile iki\abancı uvruklu
kadının Selımpaşa'da dört
trün örce bır kamyona
çarparak > aptığı kazada
ağır \aralannn Natalia
Boisteıau (20). tedav i
gördiiğü lC Tıp Fakültesi
Hastanesı'nde dün öldü. Bu
arada kaz.ıv ı v apan 34
MTF 61 plakalı otomobilin
de çalıntı oldıığu öğremldi.
Otomobilin *asi
numarasından Muharrem
Çakara a:t olduğunu
belirleven >etkıliler. aracın
Güngören'den çalındıktan
sonra sahte ruhsat
düzenlenip îsmai) Bayrak
adına ka>ıtlara geçirildiöini
tespıt ertıler.
Zarakolu ve
Kürkçii davası
• İSTANBIL(AA)-
"Savas. ve Insan.
Türki.ve've Silah
Transterleri \e Savaş
Yasaları İhlalleri" ısimJi
kitabı Tiirkçeve çeviren
Ertuğrul kürkçu ıle
yavımlavan A»enur
Zarakolu'nuıı. "Dev letin
askeri \e enınivet
muhafaza ku\ \etlerini
tahkir \e tezvif" ettıkleri
gerekçesıvle
vargılannıalanna de\am
edildi. İstanbul 2. Ağır
Ceza Mahkemesf ndeki
duruşmada mahkeme
heyeti. esas hakkındaki
savunmalarını hazırlamak
için süre isteyen sanık
avukatlan Osman Ergin ve
Özcan Kılıç'ın talebinı
kabul ederek duruşmayı
erteledı.
Ülke yine
yargı öniinde
• Haber Merkezi -
Genelkıırma\ Asken
Mahkemesi'nde
gerçekleı>en \argilama
sonrasında tahlive edilen \e
kasım av ında Ankarada
askere alınan "vicdani
retçi" Osman Murat Ülke.
yine yargı önüıie çıkıvon
Bilecik 9. Jandarma Er
Eğitim Alau'na
gönderilen. aııcak tek tip
elbfsegiymeşen ve verilen
emiriere uyınavan Clke.
"eınre itaatsizlikte ısrar
ettiğı" gerekçesivle
tutuklanarak Eskişehir
t'ezaevine gönderılmişti.
tlke. bugün "emre
itaatsizlikte ısrar"
suçundan 1. Taktik Hava
kuvvetlerı Komutanlığı
Askeri Mahkemesi'nde
yargılanacak.
Barış Partisi
kuruldu
• ANKARA (Cumhuri>et
Bürosu)- Anavasa
Mahkemesi'nde kapatma
davası açılan Demokratik
Barış Hareketi'nın(DBH)
vöneticileri istıfa ederek.
barış Partisi'ni (BP)
kurdular. Partinin kuruluş
dilekçesini tçişleri
Bakanlığı Genel Sekreteri
Ali Bilir"e dün \eren
DBH'nin i>tıfa eden Genel
Başkanı Mehmet Eti. bazı
olumsuz gelişmeler
nedeniyle ealışmalannı BP
adı altında sürdüreceklerini
kavderti.
5 polis açıkta
• BURSA (Cumburiyet) -
Bursa'da bır polis memuru
zorla >enet tahsilatından. 4
polis memuru da küçük
yaşta kız alıkovmak \e
sarkıntılık ıddiasıv la açığa
alındı. Çevik Kuvvet
^lüdürlüğü'nde görev li
poüs memuru Rıfat Alçay
3 sıvıl arkadaşı ıle birlikte
Tahsın Akbulut adlı kişiye
zorla 80 milyon liralık
senet imzalattığı iddıasivla
çıkarıldığı mahkemece
tutuklandı. Öte yandan
Çevık Kuvvet Şube
Müdürlüğü'nde görevli
polis memurlan Cevdet
Dana. Hakan Şen. Aydın
Turlıan \e Erdal Şen de 15
ve 16 vaşındaki ikı kızı
alıkovdukian \e sarkıntılık
ettıkleri ıddiasıv la
çıkarıldıkları mahkemece
serbest bırakıldılar.
Belediyeye haciz
• SLSURLL'K(AA)-
Balıkesir'ın Susurluk
Belediyesi nın taşınmaz
mallarına. SSK tarafından
haciz konuldu.
Kendi.sinden önceki
r>eledive başkanı Tahsın
3ozoğlu'nun basta SSK
primleri olmak üzere. vergi
v<e Jiğer borçlan
ö>demeyerek. belediyevi 75
mı >ar lira borca soktuğunu
ö>ne süren Susurluk
Efeedıve Başkanı Fahrettin
T~an. borcun bugünkü
dküerlerle 140 milyar liraya
iEİa>tıöını belirnı.
RP, TBMM raporuna 'partiyle hukuk dışı parasal bağlantısı yok' ifadesi koydurmaya çahşıyor
Mercümek için karar günii
ÜGÜ
AINKARA (Cumhurhet Bürosu)-
TBMM'de. RP-Mercümek iliskilerini
araştırmak üzere kurulan komisvonun ön
raporu üzerinde henüz uzlaşma
sağlanamadı. Alt komısyon iki gündür
çalışmalarını sürdürürken. komisvonun
bugün toplanarak rapora son biçimıni
vermesi bekleniyor. RP'nın. rapor ıçın
ayn bir "değerlendirme ve sonuç"
bölümü hazırladığı ve bu bölümde
"Süieyman Mercümek'in RP ile hukuk
dışı parasal bağlantısı yoktur" içerikli bir
ıfadeye yer verdiği öğremldi.
CHPErzincan \lTllet\ekiJi .Mustafa Kul
başkanlığında oluşturulan komisvonun
ön raporu tamamlandı. Ancak RP.
oluşturulan alt komisvonda. Kul'uıı
kaleme aldıöı ön rapora ıtirazetti. Kul ile
RP İstanbufMilletvekilı Mehmet Ali
Şahin. DSP Gazıantep Milletvekilı .\li
llıkso> ve ANAP Manısa Milletvekıli
Abdullah Akarsu'dan oluşan alt
komisvon, önceki gün ve dün vaptığı
toplantılarda rapora >on biçimıni
vermeye çalıştı.
Ön raporda. RP-Mercümek ilişkisirıin
önemi ve boyutlanna dıkkat çekilirken.
parasal bağlantılara kişısel da\a gibi
vaklaşilma>ının veterli olmadığı. konuva
bu tiir ilışkileri cezaı vaptırımlara
bağlavan Sı\a>i Partiler Yasası açısından
da va'klaşılmasi gereği vurgulandı Alt
komisvon toplantılarında. raporda
komisvonun kuruluş sürecı \e ifadelerin
veraldığı bölümler üzerinde uzlaşma>a
\anhrken. "Değerlendirme" bölümünde
tartışmalar vaşandığı öğrenildi. Alınan
bilgıve göre RP'lıleravn bir
"Değerlendirme" bölümü hazırladılar.
RP'ltlenn bu metnmde. ".Süleyman
Mercümek RP'nin üyesidir. Ancak parti
ile hukuk dışı parasaİ bir bağlantısı
yoktur" içerikli bır ıfadenın >er aldığı
bildirildi. Alt komisvonda muhalefct
çoğunlukta olmasına karşın. bugün
toplanacak asıl komıs_\onda ıktidar-
muhaletet dengesi 8-7
olduğundan sert
tartışmaların vaşanması beklenıvor.
Komisvonun kurulmasını sağlayan
önergenın .sahibı DVP'liler gerı adım
attığmdan. bugünkü toplantıda raporun
"Değerlendirme" bölümünün tamamen
değıştırilebileceği ve Komisvon Başkanı
Mustafa Kul ile diğer muhalif üvelenn
karşı ov yazmak zorıında kalabiîeceklen
bildirildi.
Bütçe görüşmeleri
DYPÇiller'i
kurtarma
yolu arıyor
A-NKARA (Cumhurijet Bürosu) -
DVP'liler. TBMM'dekı bütçe görüşme-
leri sırasında. hakkında üç soruşturma ko-
mısvonu kurulan genel başkanları Tansu
ÇilJer'i de vargılama olasılığı bıılunan
Yüce Divan'a karşı >enı fornıüller gün-
deme getırdıler. DYP Amasva MilJer\e-
kıli Aİİmet İ\ima\a. \r
üce Dı\an"da var-
gılananlara teın_\iz volunun açıimasinı.
Anayasa Mahkemesfne üve seçımınde
Cumhurbaşkanı'nın vetkısının kaldınl-
masını ıstedı.
DYP mılletvekıllerı. TBMM Genel
Kurulu'nda 1 W \ılı bütçe vasatasarısı-
nın üzerinde dün yapılan görüşmeler sı-
rasında. Başbakan Yardımcısı Çıller ıçın
de söz konusu olan Yüce Dıvan \argiia-
masının esnetılmesi konusunda formüller
gündemegetirdıler. DYP Amasya Millet-
vekilı Ahnıet tvıma>a. Meclıs'te çoğun-
lukla alınan kararlann Anavasa Mahke-
mesı'ne gönderılmemesini önerirken.
YüeeDi\an'davargılananlaratenıviz vo-
lunun açılnıasını ıstedı. Anavasa Mahke-
mesi'nde asıl ve yedek üye avrıcalığına
son verılmesını de savunan Ivımaya, üve
seçımınde Cumhurbaşkanrnın yetkisinın
kaldırılmasını önerdı. DSP grubu adına
söz alan Zonguldak Millehekılı Hasan
Gemici de Başbakanlığa bağlı 'ı'üksek
Denetleme Kurıılu'nun (YDK) sağlıklı
denetım vapabilmesı ıçın özerk bır statü-
yü kavuşturulmaMiıın zorunlu olduğunu
bildırdı. ANAP mılletvekıllerı. sıvasıpar-
tilerın malı denetımlermın Sayıştav vada
Yargıtav tarafından yapılnıasının doğru
olduğu görüşiinü belintıler.
Geflcjkurulda RP adına söz alan Kon-
va \İıIlet\ekilı \evsel Candan. Cumhur-
başkantığı bütçesı üzenndekı göriişlerini
anlatırken. toplumsal barışın sağlanma-
sında Cumhurbaşkanf na göre\ lerdüştü-
ğünü sövledı. Candan. "Cumhurbaşkanı
ma/Jumdan \e mağdurdan vana o/nıalı.
İnsanlara zulmediliyor. İnsanlar inancla-
nndandola_\ızarargörü>or"dedı. Hukuk
devletinde İııçbır ışlemın vargı denetımı
dışında olamaşacağını \urgulavan Can-
dan. "Cumhurbaşkanı işkmleri >argı dı-
şıdır. Bu insanın aklına hukuk dışı bir iş-
İem mi \apılı\or ki sorusunu getirir. Bu ko-
nuda ana\ asa değişiküği >apıJmalıdır" Jc-
di.
RP'lı Fethuliah Erbaş. TBMM Baş-
kanlığı bütçesı üzerinde şahsı üzerine
lehte söz alırken alavcı bir üslupla sert
eleştirılervöneltti. Erbaş. venı genel ku-
rulsaionunavapılanharcamalaradikkat
çekerek "Bu kadar para. salon düz olnıa-
sın. \u\ariak olsun di\e harcanıyor. A>-
nca nıakam otosu saİtanatı \ar. Mecİis
başkanının 3 lüks aracı var, bir tane de
Opd \ectra alınnıış, herhalde bu da ha-
nımefendi içindir. Tebrik ederi/" dedı.
Çüler boy hedefi
TBMM'de. Başbakanlık bütçesı gö-
rüşmeleri sırasında muhalefetın bov he-
defı olan Başbakan Yardımcısı Tansu
Çillerıçin "ABD'\e kaçacak">orumları
yapıldı. ANAP İçel Milletvekilı Ali Er.
RP lilere "Hanımefendi ABD've kaça-
cak.siz ne\apacaksınız" dıve laf atınca
tartışmalar çıktı. TBMM Genel Kuru-
lu'nda söz alan ANAP Uşak Millet\e-
kıli Yıldınm .Aktürk. Çiller'in özelleş-
tirmede devleti zarara uğrattığmı belir-
terek. RP lilere. "Bu hanımefendiyi \it-
rinden çok çok gerilene çekin" di) e öğüt
verdı.
A\ ŞE SAMN
ANKARA- PKK'nın elındekı rehin
erlerjn serbest bırakılmasına araeılık eden
RP \an Milletvekili Fethuliah Erbaş.
teslim tutanağı imzalayarak terör
örgütünü "muhatap aldığı" yönündeki
eleştirılere karşı. "Bu kâğıtta sadece sağ
olarak teslim edildikleri \azılı\dı.
Muhatap alnıa söz konusu değil" dedi.
İnsan Hakları Derneğı'nce "insan
hakları" ödülüne değergörülen Erbaş,
"Bu girişimimden dolayı beni MHP'liler
bile kutluyor" dıve konuştu.
ANAP Genel Sekreteri \'aşarOku\an ise
erlerın serbest bırakılmasının çok önemlı
olduğunu. ancak tutanak imzalanmasıvla
dev letin geleceğinın tehlikeve atıldığını
söyledi. Kuzev Irak'tan döndükten sonra
dün TBMM've giden Erbaş. erleri tutanak
karşilığı teslim alması ıle ılgıli eleştırilerı
vanıtladı. İmzalanan kâğıtta. dev leti
töhmet altında bırakacak bir şey
olmadığını öne süren Erbaş. şunları
sövledı: "Ben önce ttirsu ertim, ancak
im/alamamı/ konusunda ısrarcı oldular.
Bu sadece erlerin sağ salim teslim
edihnesine Uişkin >azı>ı içeri\ordu. Bize.
'Teslim aldıktan sonra öldürdünüz.
^kence vaptınız gibi suçlamalar
yapmavasınız dive bunu imzalatıvoruz'
dediler. Baktım. bütün aileler bu kâğıdı
imzalıvor. Teslim alnıa noktasında. bunu
imzalamamazlık edcrne/dik."
Bu vazının resmi bir belge olmadığını ve
PKK'vi muhatap almasının söz konusu
edilemeveceğini ıleri süren Erbaş.
bölgede ban^tan vana olduğunu
v urgularken "Herkes, banşı sağlamak için
üzerine düşeni \apmali. harekete
geçmelidir. Ben kendi adıma buna katkı
sağlama>a çalışıyorum" di\e konuştu.
Erbaş. partisinden simdi>e kadar
Erbaş'ın tutanak inı/alaınası eleştiriliyor.
kendisine bir tepkı gelmedığını
\ uraularken "Beni bu girişimimden dolayı
MHP bile kutluvor" dedi
ANAP Genel Sekreteri Yaşar Okuvan ise
6 erın serbest bırakılma.sinm çok önemli
bir gelişme olduğunu. ancak Erbaş'ın
PKK'v i muhatap alarak de\ letin
geleceğını tehlikeve atmasının kabul
edilemezolduğunu sövJedi. Okuvan.
Erbaş'ın daha önce de PKK bav rakları
altında fotoğratlan bulunduğnnu
annnsatarak "PKK gibi eli kanlı bir
örgütün hazırladığı bir tutanağın altına
imza atmak. Erbaş'ı da RP'> i de kamuo\ u
önünde mahkûm etmiştir. Bu tavrı şiddetle
protesto edi\or ve kınnoruz" dive
konuştu. Okuvan. Erbaş'ın girışimivle.
PKK'nin propaganda vapmasına göz
yumulduğunu >özlerine ekledı.
RP. Erbaş'ın girişiminı partı adına
üstlenmezken milletvekıllerı destek
verdiler. RP Karabük Milletvekili
Ha>rettin Dilekcan. Erbaş'ın gırışimının
son derece ınsani olduğunu belırterek
"Ortada insanlann canı söz konusu. BövJe
bir olav la ilgili girişimde bulunmak son
derece insani \e takdire değer bir
da\ranıştır. İnsanlar Erbaş'ı eleştirirken
onun orada fiziki \e zihni baskı altında
olduğunu görmezden gelmeleri çok vanlış.
Değeriendirirken bira? da Erbaş'ın
konunıunu düşünmeleri gerekir" dedı.
PKK'nin terör örgütü olduğunu herkesın
kabul ettiğini \e Türkıve'nın müttefik
olduğu ülkelerin de örgüte silah. lojistık
ve sivasi destek verdığinı anlatan
Dilekcan. "Maalesef bunlar görme/den
geli-)i\or. Ama ivi nivetli bir davranış
eleştiriliyor. Biraz insaflı olmak gerekir"
görüşünü savundu.
Bu arada TBMM Genel Kurulu'nda bütçe
görüşmeleri sırasında söz alan Fethuliah
Erbaş. kürsüve aelirken oturumu yöneten
RPlı TBMM Başkan \ekili Yasiıî
Hatipoğlu, "Esaretten kurtarılmasına
\esile olduğunuz e\ latlar \e ailelere geçmiş
olsun diyor size teşekkürler ediyoruz"
diyerek kendısini kutladı. Görüşmeler
sırasında DSP G rup Başkanvekıli Hikmet
L'luğbay ise uluslararası hukukta
"esaret"sözcüğiinün anlamına dikkat
çekerek Hatipoğlu'nu uvardı.
Hatipoğlu da "Esaretkelimesini
uluslararası hukukun kelimeleştirdiği
anlamda kullanmadım. Cinayet
şebekesinin elindeki çocuklar anlamında
kullandım" dedi.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin " planet.com.tr
"Birinci Yıldız Baskını "nı doğ-
ru dürüst bilmiyorum. Galiba
"Ittihat Terakki"ri\n zoru kutsa-
mış, zorbalığı erdem bellemiş
yiğitlerinden biri, Yıldız Sarayı'nı
basmaya kalkışmıştı da ondan
da zorba çıkan bir polis paşası
(Yedi Sekiz Hasan Paşa?)
elindeki sopayla Ittihatçı yiğidi
tepelemiş ve Bırincı Yıldız Bas-
kını başarısızlığa uğramıştı.
Yıldız baskınlarından birinci-
siyle ilgili anımsadıklanm bu ka-
dar. Daha ayrıntılı ve doğru bil-
gileri bulmak için ansiklopediye
bakmak gerek. Yani masam-
dan kalkmam, bizim arşive git-
mem, Y harfini içeren ansiklo-
pedi cildini bulmam, açmam....
Hüüüüüü. üşendim...
Ama Ikinci Yıldız Baskını'n\
tüm aynntıları ile biliyorum. ile-
ride işsiz kalır bir ansiklopedide
çalışırsam. madde metninı ya-
zacak kadar iyi biliyorum.
Dinleyin.
Bugün bir bölümü müze, bir
bölümü üniversite, bir bölümü
park olarak kullanılan Yıldız Sa-
rayı'nın bir bölümcüğü de Dış
Karakol Binası'öır. Bir giriş ka-
tı. bir çekme kattan oluşan se-
İkinci Yıldız Baskmı
vimli, ama küçük bir yapı. Kül-
tür Bakanlığı (ama Kültür Ba-
kanlığı'nın gerçekten de kül-
tür'den nasiplenmiş bakan ve
müsteşarlarla çalıştığı günler-
de) bu yapıyı istanbul Mimarlar
Odası'natahsısetti.
İyi de ettı.
Hoyrat ve kültürden nasipsiz
ellerin ve beğenilerin hoyratça
tahrip ettiği şu güzelim İstan-
bul'da hâlâ korunabilmiş bir ya-
pı, birköşe, birsokak varsa; is-
tanbul bunca hoyratlığa, bunca
beğeni fukaralığına rağmen hâ-
lâ güzelliğinden izler taşıyabili-
yorsa. borçlu olduğumuz k/şi
ve kurumlardan biri de Mimar-
lar Odası.
Nicetarihi medresinin, imare-
tin, cami külliyesinin neye hiz-
met ettıkleri kuşkulu (ya da kuş-
kusuz) dinci ya da ırkçı vakıfla-
ra(!) peşkeş çekıldıği bir kentte,
Yıldız Sarayı'nın Arabacılar Ko-
ğuşu'nun önündekı Dış Kara-
kol binasınm da Mimarlar Oda-
sı'na tahsis edılmesi olsa olsa
"Buna da şu/cür"denebilecek
bir değerbılirliktir.
Gel gör ki Neomettin Em-
mim Başbakanlık, Tansu Çil-
ler'in Dışişleri Bakanlığı. Şev-
ket Kazan'ın Adalet Bakanlığı
koltuklarına kurulabildiği, Ab-
dullah Çath'nın şereflı bir va-
tansever sayıldığı Türkiye'de.
Kültür Bakanlığı'na da doğal
olarak İsmail Kahraman adlı
bırzat getirilmiştir.
Bu çok kahraman zat. bakan
olduktan sonra "Bale izlemek
yerine Kırkpınar güreşlerini iz-
lemenin kendisine daha çok
keyif verdiğıni" belirtmiştir. Kül-
türümüzü böylesine derin bir
kültüre sahip bir adamcağıza
emanet ettiğimize göre Mimar-
lar Odası'nın başına gelenlere
ne şaşmanın. ne öfkelenmenin
pek bir anlamı var. Bunu ise is-
tanbul'daki mimartayfası anla-
mamaktadır. Zaten oldum bit-
tim, yabancı dergilerden tırtık-
lanmış bina projeferine imzayı
bastırıp kentimizi bır beton ve
demir cennetıne çevirmek var-
ken mimarinin estetık. kültürel
ve tarihsel değerleri üstüne ka-
fa patlatan; bununla da yetin-
meyip Türkiye'de demokrasi-
nın gelişmesi için -üstlerine va-
zıfeymış gibi- görüş belirten;
bununia da yetinmeyip etkın-
liklerini bu yöndeki eylemlerle
zengınleştırmeye yeltenen mi-
mar tayfası şimdi de kendileri-
ne tahsis edilen Dış Karakol Bı-
nası'nın geri alınmasına karşı
çıkıyorlar.
Üstelik bir sürü laf kalabalığı.
Örneğin "Bakanlıkla Oda ara-
sında imzalanan protokole ay-
kırı bır kullanım söz konusu ol-
madığı sürece tahsis kararının
geri alınmasının yasal dayana-
ğı bulunmadığı"n\ ıddia ettiler.
Dahası yüce yargıyı yanıltarak
istanbul 3. Idare Mahkeme-
si'nden oybirliği ile yürürrneyi
durdurma kararı aldılar.
Hayır. Bu mımartayfasının if-
lah olmayacağı kesin. Susma-
yacakları, boyun eğmeyecek-
leri de kesin.
Bu durumda binayı bir polis
baskını ile ve mahkeme karart-
na rağmen mimarların elinden
alan '•Kültür" Bakanı ismail
Kahraman'a tek bir yol kalıyor,
Kammızca bu olumlu. yapıcı,
demokratik bir uzlaşma formü-
lüdür de. Önerimiz şöyle özet-
lenebilir:
Bakan, MimarlarOdası'nı ya-
sal olarak feshedemeyeceğıne
göre en azından Istanbul'daki
mimarları feshetmelidir.
Feshedilen mimarlar yerine
de örneğin Sultanbeylı'yı islami
beğeni vedoğu açgöziülüğü ile
mamur edip. örnek ve çağdaş
bir islami yerleşim birimi üreten
yapı kalfalarını, yapı ustalarını.
mimarlık bilimini Refah çizgisin-
de yeniden yorumlayan. beğe-
nileri islami ölçülerde incelmış
mimar ya da mühendis dıplo-
ması edinmiş "molla-mımarla-
n getırmelidir.
Böylece bugün kahraman
bakanın kuşkulu zaferi gibi gö-
rünen Ikinci Yıldız Baskını mut-
lak zaferini ilan eder ve bakan
da manfetınin üstüne tüy dik-
miş olur.
Onerimizi cıddiye alınız. De-
mokratik uzlaşma ılkesi bunu
gerektiriyor.
PKK'den 6 eri tutanak karşılığı teslim aldığı için "terör örgütünü muhatap almakla" suçlanan RP'li Erbaş, "O kâğıtta bir
şey \okfu. PKKŞi muhatap alma sö/ konusu değil. Sadece sağlam teslim edildikleri yazılndı" dedi. ANAP'lı Okuvan ise Er-
baş'ı eleştirirken "De\letin geleceği tehlike>e atılmıştır" voı uıııunu \apti. (Fotoğraf: AA)
RP'li Erbaş, PKK'yi muhatap almalarının söz konusu olmadığını söyledi
'Beni MHP'liler bile kutluyor'
POLJTİKA GIJNLÜGÜ
HİKJVIET ÇETİNK.4YA
Pusu
Karanlığın içinden uzanan bir el, kınmdan çek-
tiği bıçağı 16 yaşındaki Engin Uslu'ya sapladı.
Yağmur yağıyordu Istanbul'a...
Koskoca kerıt olağan bir günü yaşıyordu, o her
zamanki telaşı ve heyecanı içınde toplayarak...
Bır babanın hıçkınkları, çoğalan hüzünlerin öte-
sinde bir.başka zamanın içinde eriyip gidiyordu.
Baba Süleyman Uslu, o hıçkırıkların içinde an-
nelere, babalara. gençlere önemli bir mesaj veri-
yordu:
"Yiğit olmak adam öldürmek değildir. Yiğit olmak
doğru dürüst ve bilgili olmaktır..."
Bıçaklanarak öldürülen 16 yaşındaki Engin'inar-
kadaşlan dağ kırlangıçları gibi ağlamaklı ve yor-
gundu...
OnlarbirtürlüinanamıyorlardıEngin'inöldürül-
düğüne...
Faşıst kurşunlar istanbul Üniversitesi'nde iki gen-
cin az kaldı canını alıyordu. Onlar şans eseri kur-
tulmuştu. Ama Engin, okulunun önünde, ellerinde
Türk bayrağıyla dolaşan "Herşey vatan için" di-
yen bir grup faşistin saldırısı sonucu 16 yaşında
yaşama gözlerıni yumdu...
Karanlık güçlerın ellerinde bayrak. zıncir, bıçak ve
silahla bu tür eyleme geçmelerine, "Her şey vatan
için" çığlıklarıyla terör estirmelerinedevletin pol!3i
niçin engel olmuyordu?
Kımıleri aşiret reisleri gibi bu ülkeyi babalarının
tapulu malı sanıyor, hele Başbakan Yardımcısı Tan-
su Çiller'in muhteşem (!) açıklamalarından sonra
ellerinde bayrak ve silahlarla 'insan avı'na çıkıyor-
lardı...
Ne diyordu Tansu Hanım?
"Bu vatan ıçın kurşun atan da, kurşun yiyen de
şereflidir..."
• • •
Kınmdan çekilen bıçak, Engin Uslu'yu kanlar için-
de bıraktı...
Istanbul'a yağmur yağıyordu...
Tuzla'nın, Yakacık'ın üzerinde alevalevyükselen
biryürek yangını. yoksulluğun dumanları arasında
tarifsiz acılan da beraberinde taşıyordu...
Anneler. babalar, çocuklar ağlıyordu...
Engin'in tabutu çiçekleıie örtülüyor, sınıf arka-
daşları onun sırasına kırmızı ve beyaz karanfillerko-
yuyordu...
Abdi Ipekçi Caddesi'nde binlerce insan En-
gin'in tabutu ardından haykırıyordu:
"Susma. sustukça sıra sana gelecek..."
Bugüne dek susmanın ve yılgınlığın bedelini ağır
ödemiş birtoplum, acaba kimı gerçekler karşısın-
da kendıne mı geliyordu?
Şımdılik orası bılinmiyordu...
Ellerinde bayraklarla İstanbul Üniversitesi'nin
bahçesinde basın toplantısı yapan faşistleri kolla-
yıp koruyanlar kimlerdi?
Güvenlik güçlerı...
Türkiye'de bır oyun yeniden sahneye konuluyor,
faşıst tosuncuklar 12 Eylül 1980 öncesinde oidu-
ğu gibi yine 'vatan-millet' adına önemli birgörevi
üstleniyorlardı...
Tüm değerleri altüst olmuş. çıkar ilışkileri öne
çıkmış bır toplumda yoksa her şeyde geç mi kal-
mıştık?
Sadece 1995 yılında faili meçhul cinayetlerde
99 ölü, 136 yaralı vermiş bir toplum, yargısız in-
faz, ışkence ve gözaltında 122 genç insanın ölüme
gitmesine göz yummuştu...
Çatışmalarda 3 bin 894 insanımız öldürülmemiş
miydi? Kapatılan dernek, sendika, yayın organı sa-
yısı 100 değil mıydi?
Hep susuyor. konuşmuyorduk...
Susmayanlar. konuşanlar ise kendilerini DGM
yargıçlarının önünde buluyorlardı...
• • •
16 yaşındaki Engin'i alçakça bıçaklayıp öldürdü-
ler okul kapısı önünde...
Istanbul'a yağmur yağıyordu...
Behçet Aysan'ın 'küf mavisi' yağmuru muydu
yoksa yağan?
Tınazını susturan aç çocukların düşman pusula-
rına. vişneliklere düşüyordu belki.
Pırnal bir ateşin soluğu derin bir denizin ığrıpla-
rında buluşuyordu...
Yıllardır suskunluğun. yılgınlığın faturasını ağır
ödüyorduk!..
Yeşil bir çuhada kırmızı kan izleri, güzelim bir
kız çocuğunun sarışın gülüşü, çimen yeşili gözle-
ri...
Engin, toprağa verilmışti...
Yağmur hâlâ dinmemiş, üstelik hızlanmıştı...
Yakacık'ın sırtlarında bir yürek yangını bir akşa-
müstü kurşuni dumanlann içinde çoğaldı...
O anda yapılacak ne vardı?
Yitik bir zamanda sakız gibi beyaz düşler kur-
mak anlamsızdı...
Kara bir yaşamın ortasında şimdi yitik bir zaman
peşindeydik ve Behçet Aysan'ın şu dizelerinde ol-
duğu gibi "yalnızlık senin o konuşkan kuşun" deyip
sesleniyorduk:
"Yüz I yıldır ülkemızde güzel bir gelecek için I
seslere ve küllere, zincirlere ve ölümlere I bütün
acılara."
Tıpkı yorgun bir hallacın attığı yünler gibi
dokunaklıydık, acılıydık... Pusu kurulan karanlık-
lardan kurtulamıyorduk...
Devlet içinde kendi çıkarları için kurulan eli kan-
lı 'çete'lerın gerçek kimliğini ortaya çıkarmalıydık...
Vurgunun, talanın, köşedönmecıliğin 'kök sal-
dığı' bır toplumda karanlıktan aydınlığa ulaşmanın
yollarını aralamalıydık...
Yoksa çok mu geç kalmıştık?..
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya <n Planet.com. TR
Meclis'e kamyonla
imza taşmacak
ANKARA (Cumhurhet
Bürosu)-ANAP. milletve-
kili dokunulmazlığının sı-
nırlandırılması için baslat-
tığı kampanva çerçevesin-
de topladığı 6 milyonu aş-
kın imzav ı. bugün kamvon-
la TBMM've taşıvacak.
ANAP. milletvekili do-
kunulmazlığının sınırlandı-
nlması amacıvla verdiği
anavasa değı^ıklıği önenşı-
ne kamuovu desteğı sağla-
mak ve TBMM üzerinde
ba;.kı kurmak amacıvla iki
lıafta önce imza kampanv a-
sı başlattı. ANAP Genel
Sekreteri Yaşar Okuvan.
Türkive genelinde parti ör-
gütlerince yürütülen imza
kampanyasına 6 milyonu
aşkın insanın katıldığını
bıldırdi. Okuvan.bazı ilör-
gütlerinin. ilgi devam ettiği
gerekçesivle kampanvavı
siirdürmek istediklerini
kavderti. Okuvan. ımzala-
rın ise bugün saat 11.OO'de
parti geııei merkezi nden bır
kamvona yüklenerek TB-
MM 'vegötürüleceğıni bil-
dırdi.